Katalog

21 ŞUBAT 2011 PAZARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER Başbakan Erdoğan’ın ‘Ergenekon için Sivas’a, Maraş’a git’ sözüne tepki 5 ‘Katliamcıları aklıyor’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef alırken “Eğer Ergenekon’u arıyorsan Gazi’ye, Sivas’a, Maraş’a git, Dersim’e git onlar sana anlatırlar” diye konuşması tepki çekti. CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir, “Başbakan iddianameyi daha da genişletiyor, Kerbela olayını da katarsa İmam Hüseyin’in katilini de Ergenekon’un içinden çıkarırlar!” dedi. Sivas’ta hayatını kaybedenlerin ailelerinin avukatı Şenal Sarıhan, Erdoğan’ın bir dönem aynı partide olduğu, Sivas sanıklarını aklamaya çalıştığına dikkat çekti. Erdoğan’ın Sivas ve Maraş katliamları ile Dersim olaylarının altında Ergenekon’un olduğunu ima etmesi tartışmalara neden oldu. Kılıçdaroğlu “Sivas’a baktım, Yazıcı’yı gördüm” karşılığını veririrken CHP Sivas milletvekili Malik Ecder Özdemir, Madımak olayları sırasında kimlerin katliamı yapanların yanında Aziz Nesin TBMM’ye Nasıl Sızdı? CHP Sivas Milletvekili Özdemir, “Başbakan iddianameyi daha da genişletiyor, Kerbela olayını da katarsa İmam Hüseyin’in katilini de Ergenekon’un içinden çıkarırlar!” dedi. olduklarının bilindiğine dikkat çekti. Özdemir, “Geçmişte bu olayın içindekilerle aynı siyasetten gelen Sayın Başbakan’da eğer birazcık utanma sıkılma varsa, Sivas olaylarını ağzına almaması gerekiyor. Başbakan, bu kanlı olayları da çarpıtıyor, bu olayları örtmenin telaşı içinde” diye konuştu. hacca gideceğinize 35 Kızılbaşı öldürün, diyorlardı. 193738’de o anlayıştaki insanları gönderdiler Tunceli’ye. Alevi Bektaşilere karşı kin ve nefret taşıyan insanları gönderdiler” dedi. Sivas’ta hayatını kaybedenlerin ailelerinin avukatı Şenal Sarıhan da davanın ana bölümü yönünden kararın kesinleştiğini ve olayın kimler tarafından yapıldığı konusunun netleştiğini vurguladı. Mahkemenin bu sanıklardan 123’ü hakkında ceza verdiğine dikkat çeken Sarıhan, “Sadece Hayati Yazıcı değil bugün AKP’nin çok önemli noktalarda görevlendirmiş olduğu avukatlar bu davada eylemin savunuculuğunu yaptılar. Başbakan, bu sözleriyle bir nevi bu sanıkları aklamaya çalışıyor” dedi. Sarıhan, davanın bir numaralı sanığı Cafer Erçakmak’ın da Erdoğan’la o dönem aynı partiden olduğuna dikkat çekti. Sarıhan, davada eksik olan tarafın olayın arkasındaki gerici örgütlerin yakalanmamış olması olduğunu söyledi. ‘Sahte kahramanlık’ HBVAKV Genel Başkanı Ercan Geçmez de Sivas katliamı zanlılarının İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde çalıştığını belirterek “Maraş’ın katilleri orada duruyor, yargılanmıyorlar. Dersim’den bahsetti Başbakan. O zaman Seyit Rıza’nın mezarını niye teslim etmiyorlar? Diyarbakır’ın arka sokaklarından bahsediyor ama oralarda halen insanlar katlediliyor. Kendi Devlet Bakanı Sivas davasında avukattı. Başbakan’ın daha önceki geldiği siyasi partinin o zamanki Adalet Bakanı aynı zamanda. Bunları 8 yıldır ajite edip konuşmak, hiçbir şey çözmemek... Ondan sonra kalkıp sahte kahramanlık yapmasınlar” dedi. ‘Onun zihniyetindekiler yaptı’ CHP Milletvekili Kamer Genç, Maraş, Sivas ve Çorum’da Erdoğan gibi laik cumhuriyeti yok edip şeriat devletini getirmeye çalışan zihniyetteki insanların katliam yaptığını belirterek “Kendisi de gitti katliam yapanları kahraman ilan etti. Ebusuud Efendi’yle gurur duyduklarını söyledi. Katilamlara katılanlar Ebusuud kafasında olanlar, CHP lideri Kılıçdaroğlu’na aile sigortası projesiyle yüklenen Başbakan, seçim resti çekti ‘Partim ikinci olursa istifa ederim’ Erdoğan, “Benim partim ikinci parti olursa, genel başkanlıktan istifa ederim. Eğer millet size inanmazsa siz gereğini yapacak mısınız?” dedi. İstanbul Haber Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun en önemli ve kamuoyu desteğini alan projesi “Aile Sigortası” nı hedef alarak, “En az 600 TL en fazla 1200 lira vereceğiz diyor. Bunun maliyeti bize 7 milyar dolar diyor. Bu aritmetik de matematik de bilmiyor” dedi. Erdoğan, muhalefete seçim restini de çektiği konuşmasında muhalefete “Benim partim ikinci parti olursa, genel başkanlıktan istifa eder Anadolu yollarına çıkar halkımın arasına karışırım. Partiniz ikinci parti olursa siz de kenara çekilerek ben genel başkanlığı bıraktım diyebilecek misiniz?” sözleriyle seslendi. Erdoğan, dün İstanbul Başakşehir’deki Olimpa Alışveriş Merkezi’nin açılış törenine katıldı. Türkiye’nin güven ve istikrar ortamıyla ilerlediğini ve geliştiğini öne süren Erdoğan, muhalefetin bu istikrar ve güven ortamından rahatsız olduğunu savundu. Erdoğan, “Eskiden mutlu bir azınlık, küçük bir azınlık kazanıyor millet ise sadece izliyordu. Biz bu kısır döngüyü kırdık. Milletin kazanmasından rahatsız olanlar, kendilerinin kaybettiğini görüyor” dedi. Muhalefetin “korku siyaseti”yle AKP’yi yıpratmaya çalıştığını belirten Başbakan Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Aile Sigortası projesini ve Van’da yaptığı konuşmayı eleştirdi. Başbakan Erdoğan, “Ana muhalefeErdoğan, Başakşehir’deki Olimpa Alışveriş Merkezi’nin açılış törenine katıldı (Fotoğraf: UĞUR DEMİR) Geçen hafta Rusya’nın Ankara Büyükelçiliği, Türkiye ile diplomatik ilişkilerin başlamasının yıldönümü nedeniyle TBMM’de bir fotoğraf sergisi açtı. TBMM Şeref Holü’ndeki serginin açılışını TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin yaptı. Şahin, o zamanki SSCB’nin Kurtuluş Savaşı döneminde Türkiye ile resmi ilişki kurmasının altını çizdi ve “Henüz Cumhuriyet ilan edilmeden diplomatik ilişkilerin kurulmasının altını çiziyorum. Rusya, Kurtuluş Savaşı’nda Türkiye’ye yardım ediyor, Türkiye’nin yanında yer alıyor. Türk milleti bunu unutmamıştır” dedi. Açılışta Şahin’e, Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Vladimir İvanovski, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile AKP Genel Başkan Yardımcısı, TBMM TürkiyeRusya Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Salih Kapusuz da eşlik etti. Sergide ilk Sovyet Büyükelçisi Aralov’dan Atatürk, İnönü ve yakın döneme kadar TürkRus siyaset adamlarının daha önce hiç görülmeyen çok sayıda fotoğrafı var. Kurtuluş Savaşı’na destek için trenle altın getiren Sovyet heyetinin de... Ama serginin sürprizi Aziz Nesin. Aziz Nesin’in Nâzım Hikmet’i Moskova’daki mezarı başında ziyaret anının fotoğrafı. Üstelik de “ünlü Türk yazar” Nesin, Nâzım Hikmet’i ölümünün daha ikinci yılında 1965’te ziyaret ediyor. Bugünlerde yine Türk halkının “aptallık yüzdesine” ilişkin verdiği oranlar nedeniyle tartışma konusu olan Nesin, Rus arşivleri aracılığıyla Meclis koridorlarına sızmış oldu... Okul Formasının Dekoltesi!.. Selçuk Üniversitesi İlahiyat uğradığını kamuoyuna Fakültesi Bölüm Bakanı Prof. Dr. duyurduğunda yer yerinden Orhan Çeker buyurdu ki: “Kadın oynamıştı. Siirtliler işte tam da bu davet edici şekilde dekolte “kapalılığa rağmen” yaşanan giyinirse bu sarkıntılık konusunda skandal karşısında, kentin “adını, suça iştirak etmiş olur.” Yani namusunu kurtarma” derdindeydi. ilahiyatçı hoca, bir anlamda Bizzat yerinde gidip gördüğümüz “örtünün ki, erkekleri kışkırtmayın, için rahatlıkla yazabiliyoruz; baştan çıkmasın” diyor. İşin ilginç Sokaktaki Siirtli “bez bebek”le yanı hoca, AKP’li kadın vekillerin oynamak yerine, dedeleri “çocuk tacizcilerinin ilaçla hadım yaşındaki adamların “oyuncağı” edilmesi”ne ilişkin yasa önerisini olan küçücük kızları çok da eleştirmek için bu açıklamayı umursamıyordu, onlara göre artık yapıyor. Yasa önerisinin amacı o çocuklar “düşmüş kadındı.” Yoksul ailelerin çocukları “tacizden, çocuklarıydılar, örneğin tecavüzden” korumak. mağdurlardan ikisinin Elbette tacizcilerin babası “hamallıkla” “hadım edilmesi” önerisi ailesini geçindirmeye tartışmaya açık; kimine çalışıyordu. Yoğun göre “caydırıcı” bir olarak 4 kız öğrenci önlem, kimine göre tacize, tecavüze maruz “insan hakkı ihlali”ne kalmıştı ve tacizcilerin girer... Ama hocanın sayısının 100’e yakın çıkıp da çocukları olduğu ifade ediliyordu. korumak için getirilen bir yasa önerisini Orhan Çeker Açılan davada, aralarında “kentin ileri eleştirirken “kadınların dekoltesi”ne vurgu yapması son gelenlerinden” de bulunan 19 kişi derece dikkat çekici. sanık olarak yargılanıyor. Oysa Hocanın bu açıklaması, bizi tecavüze uğrayan o çocuklar, ne geçen yıl nisan ayında patlak “dekolte” giyinmişti, ne veren “Siirt’teki ilköğretim “dekolteden” haberdardı. Sahip öğrencilerine tecavüz” skandalına oldukları en güzel kıyafet, okul götürdü. Hürriyet gazetesinden formalarıydı. Yasa önerisini Gülden Aydın, olay tarihinde eleştiren ilahiyatçı hocanın aklına; yaşları 1116 arasında değişen kendi kızlarını “sevdiğiyle kaçtı” ilköğretim öğrencisi kızların, diye karnındaki bebeğiyle “infaz okuldaki sınıf arkadaşları, 60 eden” ama fırsatını bulduğunda yaşın üstündeki “dedeleri” küçücük çocuk bedenlerine yaşındaki koca koca adamların da hoyratça saldıran insan bulunduğu kişilerce 1.5 yıl müsveddeleri neden gelmez boyunca defalarca tecavüze acaba? Başbakan Tayyip Erdoğan Beşiktaş’taki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde, hayvan hakları konusunda kendisinden destek isteyen Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Kemal Şenpolat ve sanatçılar Yonca Evcimik, Ajda Pekkan, Metin Özülkü, Burcu Güneş, Ömür Gedik, Tuna Arman’la bir araya geldi. Evcimik, hayvan hakları konusundaki taleplerini Başbakan Erdoğan’a ilettiklerini belirterek “Ben bugün Başbakanımı hiç tanımadığımı öğrendim. Onun ciddi bir hayvansever olduğunu, yakınında kediler köpekler ile birlikte yaşadığını öğrendim” dedi. (AA) ‘Başbakan hayvansevermiş’ tin genel başkanı çıkıyor, ‘Aile Sigortasıyla ilgili olarak en az 600 TL en fazla 1200 lira vereceğiz’diyor. Bunun maliyeti bize 7 milyar dolar diyor. Bu aritmetik de matematik de bilmiyor. Kaynak benim diyor. O kadar heyecanlı gidiyor ki ayakları yerden kesilmiş. Van’da konuşuyor: ‘Çocukluğunda ilk kez Van Denizi’nde vapura bindim’ demiş. Van Gölü ne zaman deniz olmuş? Kılavuzun doğru olmayınca gölü de deniz zannedersin” diye konuştu. Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinden sonra kaybeden parti liderlerine de “istifa çağrısı” yaptı. ‘Gereğini yapacak mısınız?’ Erdoğan, şöyle konuştu: “112 gün sonra sandık yine milletin önünde olacak. Milletim yine vicdanıyla karar verecek. Korkudan bahsedenlere söylüyorum. Demokrasiye inanıyorsanız, millete güveniyorsanız, kendinize güveniyorsanız sandık orada. Eğer mil let size inanırsa gereğini yapar, millet size inanmazsa siz de gereğini yapacak mısınız? Partim ikinci parti olursa genel başkanlığı bırakır Anadolu’nun yollarına düşerim. Halkımın içine katılır, çalışırım. Bizi dikta hevesiyle itham edenler, peki partiniz ikinci parti olursa siz de kenara çekilerek ben genel başkanlığı bıraktım diyebilecek misiniz? Bunu hepsi için defaatle söyledim ama hiçbirisi kalkıp böyle bir açıklama yapamadı.” MHP Genel Başkanı Bahçeli, komutan eşlerinin Anıtkabir’i ziyaretini tasvip etmediğini belirtti ‘Yörüklerin ayranını kabartmayın’ ÖDÜL ALMIŞTI TÖBDER’lilerin Mağduriyeti TBMM Genel Kurulu’nda geçen hafta ÖSYM’nin yeniden yapılandırılmasına ilişkin tasarı görüşülürken üniversitelerin durumu ve eğitim sorunları masaya yatırıldı. CHP’li Sacid Yıldız, “ileri demokrasi!” ortamında üniversitelerdeki suskunluğun altını çizdi: “Üniversiteler hükümetin yanlış politikaları nedeniyle demokratik idare anlayışının hâkim olduğu yerler olmaktan çıkarılmış, baskı altına alınmış, sindirilmiş kurumlar haline getirilmiştir. Biz ’68 kuşağındanız. Bizim o dönemde üniversitelerden ses çıkardı, üniversite senatoları, yönetim kurulları belli konularda işte şimdi ‘açılım’ diyoruz, ‘falanca açılım’ diyoruz ülkenin önemli sorunlarında görüş bildirirlerdi. Şu anda hiçbir görüş yok. Bütün üniversiteler ülkemizde, Sayın Başbakan’a, Cumhurbaşkanı’na onursal doktora payesi vermekte ve cüppe giydirmekle meşgul, başka bir şey yapmıyor.” CHP’li Osman Kaptan da TÖBDER’li öğretmenlerin 30 yıllık mağduriyetlerinin giderilmesini istedi: “1980 askeri darbesinde, Türkiye’de yaklaşık 300 bin öğretmen var ve bu öğretmenlerin 210 bini TÖBDER üyesi. Yasal olarak kurulan TÖBDER, ‘Gizli örgüttür’ muamelesi gördü, kapatıldı. 5 bin civarında öğretmen meslekten atıldı. Birtakım öğretmenler de Türkiye’nin değişik yerlerine sürüldü. Yöneticiler ve bazı üyeler hapse atıldı, bir kısmı tutuklandı, bir kısmı yurtdışına, mecburen kaçma durumunda kaldı. TÖBDER yöneticileri askeri mahkemede dört yılla dokuz yıl arasında ceza aldı ama sivil mahkemede beraat ettiler. Sivil mahkemede, aynı suçtan, aynı yöneticiler, 141 ve 142’den açılan davada beraat ediyorlar. O zaman yasaklı olan birtakım siyasi partilerin liderlerinin veyahut üyelerinin kimisi başbakan oldu, kimisi cumhurbaşkanı oldu ama TÖBDER’den göreve dönen öğretmenlerden bir tanesi ne müdür oldu ne müdür muavini oldu. Anayasanın geçici 15’inci maddesi de kalktığına göre, 141 ve 142 de kalktığına göre bu konudaki birtakım sendikaların, derneklerin hakları yeniden açıldı, hakları verildi. Bu durumda, TÖBDER’in de yeniden açılması, mallarının iade edilmesi ve TÖBDER’lilerin iadei itibarlarının sağlanması gerekir.” Erdoğan Libya’daki olaylara sessiz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mısır’da, Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek karşıtı eylemlerde halkı destekleyen açıklama yapan Başbakan Tayyip Erdoğan, Libya’da patlak veren olaylara ilişkin şimdiye kadar sessiz kalmayı tercih etti. Erdoğan, geçen kasım ayında Libya lideri Muammer Kaddafi adına verilen insan hakları ödülü almıştı. Tunus ve Mısır’ın ardından geçen cuma günü Libya’da patlak veren olaylarda tansiyon giderek yükselirken Türkiye dün akşam saatlerine kadar sadece Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan bir açıklama ile yetindi. Olaylarda can kaybı artık yüzlerle ifade ediliyor olmasına karşın AKP hükümeti ve Erdoğan, Mısır’da gösterdiği refleksin tersine sessiz kalmayı tercih etti. Erdoğan’ın bu tutumunda, üç ay önce Kaddafi İnsan Hakları Ödülü’nü almasının etkili olduğu yönünde yorumlar öne çıktı. Erdoğan, ödül töreninde, “Şahsımdan ziyade, ülkem ve milletim adına teslim aldığım bu ödülün, bölgesel ve küresel ölçekte, insan hakları noktasındaki mücadelemizi teşvik edeceğinden emin olabilirsiniz” demişti. Bahçeli, “İktidarı yine halkın gözünde masum gösterme durumuna tekrar düşmemek lazım” dedi. MERSİN (Cumhuriyet) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, tutuklanan komutan eşlerinin Anıtkabir’i ziyaretini tasvip etmediğini vurgulayarak “Herkes gibi onların da sabırla beklemesi gerekir. Yanlış eylemlerle yanlış propagandalara alet edilerek bugünkü siyasi iktidarı yine halkın gözünde masum gösterme durumuna tekrar düşmemek lazım” dedi. Mersin programına devam eden Bahçeli, dün ilk olarak Bozyazı ilçesinde Belediye Başkanı Mehmet Ballı’yı makamında ziyaret etti. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bahçeli, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner’in Hasdal’da tutuklu bulunan muvazzaf subayları ziyaret etmesiyle ilgili olarak “Buna saygı duymak lazım. Herhangi bir arkadaşınız başına böyle bir şey gelse, siz ziyaretten kaçınır mısınız? Genelkurmay Başkanı ve komutanlar, arkadaşlarını ziyaret ediyor, geçmiş olsun diliyor. Bundan da anlam çıkardığınız takdirde, Türkiye MHP lideri Devlet Bahçeli, Mersin’de halka hitap etti. (Fotoğraf:AA) çok daha karmaşık bir hale bürünebilir” diye konuştu. Bahçeli, bazı komutan eşlerinin Anıtkabir’i ziyaret etmesine ilişkin soruyu da , “Demokrasinin daha işler hale gelmesi için darbe zihniyetinin toplumdan uzaklaştırılması gerekir. Bununla ilgili bir iddia varsa ki var, bununla ilgili yargı başlamıştır. Her gün, dava üzerine bilen bilmeyen basın mensupları veya siyasi kişilerin konu üzerin de yorum yapması doğru değil. Silahlı Kuvvetler mensuplarından tutuklananlar olmuştur, ancak bunların ailelerinin eylemvari bir davranışını tasvip etmiyorum. Herkes gibi onların da sabırla beklemesi gerekir. Yanlış eylemlerle yanlış propagandalara alet edilerek, bugünkü siyasi iktidarı yine halkın gözünde masum gösterme durumuna tekrar düşmemek lazım” diye yanıt verdi. Türey Köse, Ayşe Sayın, Erdem Gül parlamentokulisi@gmail.com C MY B C MY B