25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 21 ŞUBAT 2011 PAZARTES 4 HABERLER 2000’Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Bölgeye sıcak mesajlar veren Kılıçdaroğlu, köylülerin sorununu TBMM’ye taşıyacağını söyledi ‘Etnik siyasete karşıyız’ YUSUF ZİYA CANSEVER Ben İtfaiyeci Olucam!.. Geçenlerde bir dostum ‘çocuğunun itfaiyeci olmak istediğini’ söyleyerek çocukluk yıllarımızı anımsattı. Önce ‘itfaiyeci’ olmak isterdik. O kocaman kırmızı arabalar siren çalarak geçerken hepimizin gözleri açılırdı. Bütün yolu durdurup hızla geçen itfaiye arabaları kadar çekici ne olabilirdi? Ama sonra ‘astronot’ olmak öne geçti. O bembeyaz giysilerle uzayı fethetmek? İşte buna can dayanmazdı. Yarış arabası pilotluğu? Baytekin Afrika ormanlarında? Çocuklar bunları hevesle söylerken büyüklerin yüzüne anlayışlı bir gülümseme yayılır, ‘geçer bunlar’ denirdi. Çocuklukta olur bunlar, büyüyünce kendi mesleğini seçer. Gerçekten büyüyünce kendi mesleğini seçer miydi? Büyüyünce insan kendi mesleğini seçiyor mu? Pek de belli olmuyor işte! Haberlerde dinlemiş olabilirsiniz. Çorlu Belediyesi 34 itfaiye eri alacakmış. 34 kişilik kadroya 1500 kişi başvurmuş. 104 aday ilk elemeyi kazanıp mülakata alınmış. TV haberi görüntülü. Mülakat da; hızlı koşma, yüksek merdivene çıkma, yangın hortumunu isabetle kullanma gibi beceriler. İyi, elbette bunlar gerekiyor. Ama adaylar arasında mühendisler varmış, hukuk fakültesini bitirenler, mimarlar varmış. Doğrusu biraz şaşırtıcı oluyor. Hani liseyi bitir, sınavlara gir, üniversiteyi kazan, oku, orayı da bitir. Sonra kalk, itfaiye eri olma yarışında koş. Bakıyorum, kızlı erkekli koşuyorlar. Adaylar arasında kızlar da var. O da iyi. Artık iş hayatında cinsiyet ayrımı yok ya. Ama yüksek merdivene tırmanmak bayağı iş. Yükseklik korkusu var mı diye bakılıyormuş. Bir de yangın hortumunu alacaksın, bir noktaya suyu isabetle boşaltacaksın. Ekrana bakıyorum, kızcağız hortumu tutmakta bile zorlanıyor. Ne de olsa idmansız ama gayretli. Şimdi ‘memleket işsiz dolu, yüksek eğitim görse ne yazar?’ diyeceksin, başına iş gelir mi diye düşünüyorsun. ‘Vay, sen şimdi iktidarı kötülemeye mi çalışıyorsun?’ deyiverirler. İki teknik takip, telefon dinleme, buyrun içeri. İyisi mi, bu itfaiyeci olma merakını çocukluk hevesinin depreşmesine bağlayalım. Hani, mühendis olmuş ama içinde iftaiyeci olmak kalmış, şimdi fırsat bu fırsat deyip işe atlamış olmalı. Ya da hukukçu kardeşim ‘bakalım merdivenin tepesinden memleket nasıl görünüyor?’ gibisine bir meraka kapılmış oluyor, itfaiye merdivenine tırmanıyor. Hoş, o merdivenin tepesinden Ergenekon görünmüyor ama bu da şimdi nereden çıktı? Hani ikide bir lafı geçiyor diye dilimize takılmış olmalı, bir fesatlıktan değil. Mimar kardeşim de artık ne düşündüyse yangınları yerinde görmek istemiş olabilir. İnsan yapısını kurtarmanın bir yolu da yangın söndürmek değil mi? Böyle böyle her meslekten insan artık nerede ne bulduysa heves edip yapmalı noktasına gelmiş bulunuyoruz. Bizim memleketin böyle bir ilerlemişliği var. İleri demokraside yaşayınca böyle oluyor. Kim nerede ne iş bulursa yapıyor. Demokrasinin ilerisi böyledir. ‘Yok, ben hukuk okudum, o işi yapamam’ demek yok. Monşer olmayacaksın. Mühendisten itfaiyeci. Mimardan maden işçisi. Doktordan belediye zabıtası. Neden olmasın? Memlekette hizmetlerin kalitesi yükseldi. İşsizlikten dağil ha. Meraktan. Hevesten. Maksat değişiklik olsun. Macera. Özgürlük. Deneme. Çocukluk hayallerimiz gerçekleşiyor. Hey gidi itfaiyecilik hey. Kıpkırmızı arabalar. Yolları açın, itfaiye geliyor sesleri. Benim güzel memleketim. Çocukluk hayallerim. Böyle işte... erdalatak@gmail.com VAN CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kürt sorununun çözümüyle ilgili sorulara “Kürt sorunu, bizim gördüğümüz sorunların bir parçası. Biz 3. yol dediğimizde olayı bir bütünlük içinde görüyoruz ve 3. yolda bizim hedefimiz şu, ondan vazgeçmiş değiliz. ‘Etnik temele dayalı siyaset, inanç temeline dayalı siyaset doğru değildir’ diyoruz” diye yanıt verdi. CHP’nin Van’ın Edremit ilçesindeki Merit Şahmaran Otel’de basına kapalı gerçekleştirdiği 3 günlük “Siyasette Başarı Stratejisi” çalışması dün sona erdi. Kılıçdaroğlu, önceki gün Bahçesaray ilçesinden bir grup köylüyle görüştü. Terörden doğan zararlarının tam karşılanmadığını ve hak CHP’nin “Siyasette Başarı Stratejisi” toplantısının ardından Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, bölgedeki tüm sorunların ele alındığını ifade etti. Özellikle kadınlardan aile sigortası projesini yörenini yoksul kesimlerinde anlatmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, Kürt sorunu konusunda ise “Kürt sorunu, bizim gördüğümüz sorunların bir parçası” dedi. larını aradıkları için terörist ilan edildiklerini öne süren köylüler, hazırladıkları dosyayı Kılıçdaroğlu’na teslim etti. Kılıçdaroğlu, “Hakkını arayan hiçbir yurttaş terörist ilan edilemez. Vatandaşların sıkıntısı varsa, hak arıyorlarsa elbette idarede arayacaklar, mahkemede arayacaklar. Sizin hakkınızı savunup parlamentoda dile getireceğiz” dedi. Kılıçdaroğlu dün de Vanlı kadınların sorunlarını dinledi. Van Gölü’nden yöre halkının dediği gibi “Van Denizi” diye söz eden Kılıçdaroğlu, “Ben denizi ilk kez çocukluğumda burada gördüm. Vapura burada bindim. Bu yüzden Van’ın bendeki yeri çok özeldir” dedi. karadan yana mı kullanacaksınız? Bizim tercihimiz fakir fukaradan yana kullanılmasıdır” diye konuştu. Kadınlardan da Aile Sigortası’nı, yörenin yoksul kesimlerinde vatandaşlara anlatmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, “Sayın Başbakan hiç merak etmesin. Biz hesabımızı kitabımızı biliriz. Ben eski Maliyeciyim” dedi. ‘Hesabımızı biliriz’ Bir gazetecinin, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, CHP’nin Aile Sigortası Projesi’nin kaynağı konusundaki eleştirilerini anımsatması üzerine de Kılıçdaroğlu, “Önce hesap kitap nasıl yapılır onu öğretmek lazım. İnsana saygı duymak lazım. Kaynak var. Bütün mesele kaynağın nasıl kullanılacağı. Kaynağı hortumcudan yana mı kullanacaksınız, fakir fu ‘Kürt sorunu çok boyutlu’ Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, “bölgeyle söylem birliği adına CHP, soruna ‘Kürt sorunu’ adını koyuyor mu?” sorusunu da şöyle yanıtladı: “‘3. yol ile ‘Kürt sorunu’ farklı arkadaşlar. Kürt sorunu, bizim gördüğümüz sorunların bir parçası. Kürt sorunu da orada tartışıldı ama olayın ekonomik, siyasal, toplumsal yönü, kültürel yönü onlar da tartışıldı. Bir 3. yol dediğimizde olayı bir bütünlük içinde görüyoruz ve 3. yolda bizim hedefimiz şu, ondan vazgeçmiş değiliz. ‘Etnik temele dayalı siyaset, inanç temeline dayalı siyaset doğru değildir’ diyoruz. Kişilerin etnik kimliğine de inancına da saygılıyız ama biz var olan sorunların çözülmesini istiyoruz. Etnik temelli siyaset olayı sadece etnik pencereden inanç temelli siyaset sorunu sadece din penceresinden görür, bu kadar basit bir olay değildir, olayın pek çok boyutu var, o boyut da tartışıldı.” ‘ MECE’ TOPLANTILARI YAPILACAK CHP’den Diyarbakır’da kadın atağı Kadın Kolları Genel Başkanı Samlı ve Kadın Kolları Genel Sekreteri Işık ile Diyarbakır İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenleyen Bilgehan, 8 bölgede “Kadın İmece Toplantısı” yapacaklarını söyledi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan, partisinin yeni yönetiminin kadın haklarına eskisinden daha fazla önem verdiğini ifade ederek “Biz CHP olarak kadınların en yüksek seviyede temsil edilmesini ve bunun partimiz içerisinde temsil edilmesine inanıyoruz” diye konuştu. Partisinin Kadın Kolları Genel Başkanı Zühal Samlı ve Kadın Kolları Genel Sekreteri Nazik Işık ile CHP Diyarbakır İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenleyen Bilgehan, 8 bölgede “Kadın İmece Toplantısı” yapacaklarını söyledi. Bugüne kadar Karadeniz ve Akdeniz’e bu toplantıları düzenlediklerini, Güneydoğu Anadolu Bölgesi için de Diyarbakır’ı merkez seçtiklerini anlatan Bilgehan, “Bu bölgelerde, bölge kadınları ile CHP’li kadınları buluşturuyoruz. O bölgedeki kadınlarımızın sorunlarını yerinde dinlemek için buradayız. Biz konuşmayacağız, biz o bölgedeki kadınlardan o bölgenin sorunlarını dinleyeceğiz, hem de STK’lerle buluşup onların da dileklerini ve önerilerini alacağız” dedi. CHP’nin yeni yönetiminin kadın haklarına eskisinden daha fazla önem verdiğinin altını çizen Bilgehan, CHP olarak kadının en yüksek seviyede temsil edilmesini arzuladıklarını, Aile Sigortası’nın bu açıdan önemli olduğunu vurguladı. Halkla da buluştu Siyasette Başarı Stratejisi toplantısı sona erdi. Toplantı sonrası bölge halkıyla görüşen CHP lideri Kılıçdaroğlu, halkın sorunlarını dinledi, partisinin çözüm önerilerini anlattı. Kılıçdaroğlu, aile sigortası projesinin yoksul kesimlerde anlatılmasını istedi. (AA) ‘CHP anadilde öğretime açık’ CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bölgeden 5 bin kişinin katıldığı bir araştırma sonucunun rapor haline getirilerek toplantıda sunulduğu yönünde haberler çıktığını belirtmesi üzerine de böyle bir rapor olmadığını söyledi. Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Kürt sorununun çözümünde rol oynayabileceği yönündeki tartışmalarla ilgili bir soruya da Kılıçdaroğlu, “Benim bulunduğum bütün tartışmaların içinde böyle bir olay gündeme gelmedi. Böyle bir tartışma da söz konusu olmadı ama değişik görüşler kanaat önderlerince dile getirildi” yanıtı verdi. Kılıçdaroğlu, anadilde eğitim konusundaki bir başka soru üzerine de “Anadilde öğretime sıcak bakıyoruz, anadilde eğitimin bugün için çözülebilecek bir sorun olduğuna inanmıyoruz” dedi. ‘Bölgenin tüm sorunları ele alındı’ Kılıçdaroğlu, “Siyasette Başarı Stratejisi” toplantısında sadece Kürt sorununun ele alınmadığını, Doğu ve Güneydoğu’nun ekonomik ve sosyal sorunları, faili meçhuller, geçmişle hesaplaşma, kadın ve kadına yönelik şiddet, bağımsız olarak şiddet, din ve mütedeyyin insanların kaygıları ve din konusu, idari reform, Avrupa yerel yönetimler özerklik şartı, yoksulluk ağırlıklı olarak ele alınan konulardan ve CHP’nin Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki örgütlenmesi, örgütler halkla nasıl daha fazla iç içe olmalı gibi halde; Recep Bey...” dedi. Kılıçdaroğlu, “Anadilin öğretilmesi konusunda CHP’nin kendi bakış çerçevesinin” sorulması üzerine “Anadil yasağının kaldırılmasıyla ilgili ilk teklifi veren CHP’dir. Herkesin kendi anadilini öğrenmesi bir insanlık hakkıdır. Onu teslim ediyoruz. Ayrıca biz, asimilasyona karşıyız, entegrasyondan yanayız. Bu da bizim parti programımızda var, kurultay tarafından konuların ele alındığını belirtti. Seçim barajı konusunda aşağı yukarı ortak bir kararın egemen olduğunu gözlediklerini anlatan Kılıçdaroğlu, “Seçim barajı yüzde 5 olsun diye bir düşünce var. Haksız gözaltı ve tutuklamalar tartışılan konulardandı. CHP’den istenen bölgeye daha fazla gelin, yurttaşlarla daha fazla iç içe olun. Daha fazla diyalog kurun, sorunlarını çözecekseniz doğrudan gelin bu bölgede halka anlatın. Doğu ve Güneydoğu Anadolu insanıyla daha fazla buluşmayı önerdiler bize” diye konuştu. kabul edilen programımızda var” dedi. Daha sonra kent merkezindeki Beşyol taksi durağını ziyaret eden Kılıçdaroğlu, bölge insanıyla diyalog geliştirememiş olmanın kabahatinin kendilerinde olduğunu belirterek “Bölgeye daha fazla geleceğiz. ‘Efendim gelirsek birileri kızar, bizi protesto eder.’ Edebilir. Demokrasi arkadaşlar. ‘Protesto edildik’ diye gitmemek mi lazım, gideceğiz. Protesto eden vatandaşı da dinleyeceğiz” dedi. ‘Başsavcı Recep Bey’ Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci Soner Yalçın’ın sorgusunda “CHP’den kimlerle görüştüğü” şeklinde soru yöneltildiği ifade edilerek, bunu değerlendirmesinin istenmesi üzerine Kılıçdaroğlu, “Bu konu tartışılmadı ama başsavcının talimatıyla gelişen olaylar, bu tür soruların sorulmasına olanak sağlayabilir. Başsavcının kim olduğunu da biliyorsunuz har 3 milyon yoksul aile Türkiye’de 3 milyona yakın yoksul aile bulunduğunu, yoksulluğun ve işsizliğin en çok kadınları vurduğunu anlatan Bilgehan, “O ailelerin kadınlarına genel olarak 3 milyon kadına en az 600 TL’den başlayarak ihtiyaca göre yükselecek bir hak vermeyi düşünüyoruz. Bu bir yardım değil, bu bir sosyal hak. Kaynağımız hazır, aslına bakarsanız bütçenin sadece yüzde 1’i halka yardım için kullanılıyor. Biz bunun sosyal devletin görevi olduğuna inanıyoruz” dedi. CHP’nin Güneydoğu’da gerilemesinin nedenlerini arayacaklarını belirten Bilgehan, “Bu geriye gidişin de nedenlerini samimiyetle ve açık bir şekilde bir kez daha gözden geçirmemiz, kendi kusurlarımız ve eksiklerimizi samimiyetle görmemiz ve çareler aramamız gerektiğine inanıyorum. Çare de bu bölgelere gelip, insanlarla el ele oturup, onları dinlemekten geçmektedir” diye konuştu. ‘Ergenekon’a karıştırmasınlar’ Ecevit’in sağlık durumuyla ilgili raporun davaya karıştırılmamasını isteyen DSP Genel Başkanı Türker, ‘Haberal ile ilgili başka bir delilleri varsa yapsınlar’ dedi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DSP Genel Başkanı Masum Türker, Adli Tıp Kurumu’nun eski Başbakan Bülent Ecevit’in sağlık durumuyla ilgili raporunu, “Ergenekon olayına Ecevit’in sağlığını karıştırarak Mehmet Haberal yargılanmak isteniyor” dedi. Türker, Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan’ı milletvekili adayı göstermekten memnun olacaklarını bildirdi. Masum Türker, partisinin il başkanları toplantısında gazetecilerin gündemdeki konulara ilişkin sorularını yanıtladı. Türker, Ergenekon olayına Ecevit’in sağlığı karıştırılarak Haberal’ın yargılanmak istendiğini belirtti. Türker, “Haberal ile ilgili başka delilleri, başka bir yaklaşımları varsa yapsınlar, ama şu gerçek ki rahmetli Ecevit’in hastaneye yattığı gün sırtında bir ağrı vardı ve sonradan bu ağrının gaz sıkışması sonucu olduğu ortaya çıkmıştı” dedi. Balyoz’da olası darbe hazırlığından söz edilerek dava açılıyorsa, gerçekleşmiş fiili bir sivil darbe var ve bu darbenin dosyasının da açılması gerekir” dedi. Türker, Ecevit’in ABD’nin Irak’a Türkiye üzerinden müdahale etmesine hayır dediği için 2002’nin başından itibaren sivil darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığını savundu. ERDOĞAN YEŞİL IŞIK YAKTI Ordudan atılanlar için kapsam genişliyor ALİCAN ULUDAĞ ‘Tüm çalışmalara katılırız’ Bilgehan, basın toplantısında gazetecilerin soruları üzerine de Balyoz Planı davası sanıklarının aileleri ve yakınlarının, bazı sivil toplum örgütlerinin üyeleriyle Anıtkabir’i ziyaret etmesiyle ilgili şu değerlendirmelerde bulundu: “Eşleri tutuklu olan ve kendilerini savunamayacak durumda olan kişilerin aileleri tarafından savunulmasını anlıyorum. Eğer bir ülkede yargıya olan güven azalırsa, bunun acılarını sadece cezaevlerindekiler ödemiyorlar. Bunun acısını çok daha fazla evlerde yaşayan aileler, çocuklar ve eşler çekiyorlar.” BDP’nin, “Faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması” için “Hakikatleri araştırma komisyonu” kurulması yönündeki talebine ilişkin soru üzerine Bilgehan, “Aynı amaçla yapılacak bütün çalışmalara memnuniyetle katılırız. AKP de kabul ederse, uzun zaman önce yapılması gereken bir çalışmayı yapmış oluruz” dedi. ‘Sivil darbe araştırılmalı’ Ecevit’in sağlık sorunlarıyla ilgili 2001 sonuna doğru önce “alzheimer”, sonradan hazırlanan raporda “parkinson” hastalığından söz edildiğini belirten Türker, Ecevit’in, rahatsızlığının gaz sıkışması kaynaklı olduğu anlaşılıp gerekli önlemler alındıktan sonra zaten hastanede kalmadığını, evine gittiğini söyledi. Türker, “Eğer o dönemle ilgili bir suçlama yapılacaksa, bugün AKP iktidarının oluşmasına neden olan ve 2002 yılının başından itibaren başlatılan sivil darbenin araştırılması gerekir. Ama bir gerçek var, o tarihte yaşanan sivil darbeden etkilenen DSP’dir ve eğer şu anda ‘Balbay ve Özkan’a siyasetin yolunu açalım’ Türker, 12 Haziran’da yapılması öngörülen genel seçimde Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay’ın DSP’den aday olacağı yönündeki iddiaların anımsatılması üzerine, iki ismi de milletvekili adayı yapmaktan memnun olacaklarını söyledi. Türker, “Madem ki bu iki arkadaş siyaseten yargılanıyor, onlara siyasetin yolunu açalım” dedi. ANKARA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sadece YAŞ kararlarıyla ordudan atılanları kapsayan düzenlemenin genişletilmesi için çalışma yapılacağını söylediği öğrenildi. Başbakan Erdoğan, dün Dolmabahçe’de Adaleti Savunanlar Derneği Onursal Başkanı emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi başkanlığındaki bir heyeti kabul etti. Yaklaşık bir saat süren görüşmede Erdoğan’a, YAŞ kararlarıyla TSK’den ilişiği kesilenlere emeklilik ve istihdam imkânı sağlayan tasarı konusundaki görüşler aktarıldı. Edinilen bilgilere göre, heyet tasarının kapsamının genişletilmesi, yani 12 Mart ve 12 Eylül mağdurlarının da kapsam içine alınması ile yasanın kimleri kapsadığı konusunun net bir şekilde ifade edilmesini talep etti. Erdoğan’ın da yasanın kapsamının genişletilmesi konusuna “olumlu” baktığı öğrenildi. Yasanın kapsamının genişletilmesi için çalışacaklarını dile getiren Erdoğan, diğer 6 talebi ise “inceleyeceklerini” belirtti. Erdoğan, tasarının önümüzdeki hafta içerisinde yasalaşması için gereken çalışmaların da yapılacağını ifade etti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle