18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 KASIM 2011 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kılıçdaroğlu’nun gündeme getirdiği belgeler Mehmet Haberal’ın tedavi süreci ile ilgili 5 Van 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Mustafa Bayram, Van Müteahhitler Derneği Başkanı Haşmet Celal Bilici ve 18 kişi 28 yıl ağır hapis cezasına çarptırılmıştı. Suçları “ihaleye fesat karıştırmak ve cürüm işlemek”ti. Yargılama 4 yıl sürdü. 10 Haziran 2011’de karar verildi... Haşmet Celal Bilici ve Mustafa Bayram cezaevinde mi yoksa kaçak mı, bilmiyorum... Bayram’ın oğlu Hecer Bayram bir dönem Edremit ilçesinde belediye başkanlığı yapmış, AKP’den istifa edip bağımsız kalmayı yeğlemişti, kardeşiyle birlikte cinayet suçundan yargılandığı için. Geçelim... Geçelim ama Van’da çocuğunu, yakınlarını, babasını, anasını yitirenlerin isyanına cop ve biber gazı neden? ??? 23 Ekim depreminin ardından gelip iki otelde kalanlar, duvarların ve kolonların çatlak olduğunu söylediler önceki akşam televizyonlarda.... Söyleyenlerden birisi bilim insanıydı üstelik. Van’da bir insanlık suçu işleniyor... Van kendi kaderiyle baş başa bırakılmış.... Halkın öfkesi bu yüzden. Yardımlar Erciş’e gitmiş... Neden, niçin? Televizyonlarda tepkiler hükümete ve gazetecilere... Oysa meslektaşlarımız orada görev yapıyor... Zor koşullarda çalıştıklarına önceki akşam bir kez daha tanık oldum. Bayram Oteli’nin göçüğü altında iki meslektaşımız da var... Bakan beyler ne demişti 23 Ekim depreminin ardından: “Van, deprem açısından en güvenilir yer... Herkes evine gitsin, rahat rahat uyusun...” Uyudular mı? ??? Evlerindeydi Vanlılar... Van’a 17 kilometre ötede Edremit merkezli sarsıntı evlerini başlarına yıktı... Halk bu yüzden tepkili, bakanlara bu nedenle öfkeli... Yaşamın haritasında, düşlerini çoğaltmak, geleceğe güvenle bakmak onların da hakları.... Üniversiteler ve okullar 14 Kasım’da değil 5 Aralık’ta açılacak... Peki üniversite ve fakültelerde okuyan öğrenciler ne olacak? Yurtlar yıkılmış, evler oturulmaz hale gelmiş. Ne olacak? Kaçak yapılar, denetimsiz inşaatlar... İstanbul’un da durumu ortada... Türkiye’nin bir deprem kuşağında olduğunu bilmiyor muyuz? Ödediğimiz deprem vergileri “duble yollar” için harcanmış... Dedim ya, insan olmanın bedelini ödüyoruz toplum olarak... Bunca ölümlere, bunca acılara karşı... Bir süre sonra da yaşananları unutuyoruz... Yalan mı? Sahte sağlık raporu ? CHP milletvekili Prof. Mehmet Haberal’ın avukatı Gülbin Çelik, hükümet tarafından AİHM’ye gönderilen bir belgeye Haberal’ın imzasının monte edildiğini ve ona ait olmayan düşüncelerin onun ağzından yazıldığını söyledi. İstanbul Haber Servisi İkinci Ergenekon davasından tutuklu CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Mehmet Haberal ’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki (AİHM) davasına hükümet tarafından gönderilen sahte belgelerin, Mehmet Haberal’ın sağlık durumuyla ilgili olduğu belirtildi. Prof. Mehmet Haberal’ın avukatı Gülbin Çelik, Haberal yazmış gibi düzenlenen, Haberal’ın imzasının monte edildiği bir evrakın olduğunu belirterek “Bu yazıya göre, Haberal, ‘Tedavim Silivri Cezaevi’ndeki semt polikliniğinde yapılsın, devlet hastanesine gitmek istemiyorum’ demiş. Bir kalp hastasının, koşulları son derece yetersiz olan bir poliklinikte kalmak istemesi mümkün değil” dedi. Haberal’a aitmiş gibi düzenlenen gözlem raporunun da AİHM’ye gönderildiğini dile getiren Çelik, bu sahte raporun da Haberal Silivri’deki devlet hastanesinde tedavi olmuş gibi düzenlendiğine dikkat çekti. Bu sahte evraklarla ilgili suç duyurusunda bulunulduğunu ifade eden Çelik, şöyle devam etti: “AİHM’ye sözleşmenin 2. ve 3. maddelerinin ihlali nedeniyle 2 Ağustos’ta başvurduk. Hocanın hayati tehlikesi olması nedeniyle tahliyesi konusunda tedbir kararı verilmesini istedik. Başvurumuz öncelikli dosya olarak kabul edildi. Savunma için 1 Eylül’e kadar olan sürenin 15 Eylül’e uzatılmasını isteyen hükümet, savunmasını ve bu evrakları bir gün gecikmeli olarak 16 Eylül’de sundu. Bu evraklar üzerinden değerlendirme yapan mahkeme de tedbir kararı vermeden yargılamayı sürdüreceğini belirtti. Biz ise bu evrakları çok geç görebildik.” Hükümetin AİHM’ye sunduğu 3 kutu evrak ve CD’lerin tamamının kendilerine verilmediğini, AİHM’den bu konuda bir yanıt beklediklerini belirten Çelik, hükümetin AİHM’ye, kafa karıştırıcı ilgisiz evrakları, gizlilik kararı olan dosyaları da sunduğuna dikkat çekti. “Bu garip ve çirkin bir uygulama” diyen Çelik, hükümetin savunmasında, Haberal’ın hayati tehlikesinin olmadığının belirttildiğini ifade etti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da, 9 Kasım’da tutuklu CHP milletvekilleri Haberal ve Mustafa Balbay’ı Silivri’de ziyaret ettikten sonra, “Haberal, AİHM’ye bazı sahte belgelerin gönderilmesinden şikâyetçi. Türkiye Cumhuriyeti’ne bir mahkemeye sahte belge göndermek yakışmaz” demişti. ‘SAHTE BELGEYİ AÇIKLAYIN, İNCELEME YAPALIM’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tutuklu CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’ı ziyareti sonrası çıkışta, “Mehmet Haberal, AİHM’ye bazı sahte belgelerin gönderilmesinden şikâyetçi” açıklaması üzerine Adalet Bakanlığı dün yazılı bir açıklama yaptı, iddiayı yalanlamadı. AİHM nezdinde yapılan savunmaların, Dışişleri Bakanlığı’nın koordinasyonunda, ilgili bakanlık ve kurumların hazırladığı bilgi ve belgeler üzerinden yapıldığı belirtilen açıklamada, özetle şöyle denildi: “Dışişleri Bakanlığı hükümet savunmasını hazırlamadan önce Adalet Bakanlığı ve bağlı birimler ile Sağlık Bakanlığı ve bağlı birimlerden bilgi, belge ve görüş istemiştir... Bu kadar önemli bir iddianın mesnetleriyle birlikte dile getirilmesi gerekirken, bu konuda hiçbir açıklama yapılmamıştır! Hangi bilgi ve belgelerin ‘sahte’ olduğunun belirtilmesi halinde iddia ile ilgili gerekli incelemeler yapılacaktır.” İnsan Olmanın Bedeli... İnsan yaşamı neden önemsenmez benim ülkemde? Umursamazlık, boşvermişlik devleti yönetenlerde, bürokraside neden egemendir? Toplum olarak unutkanız, orası çok açık... Bir acıyı yaşadık Van ve Erciş’te... 600’ün üzerinde yurttaşımız can verdi... Yedisekiz katlı binalar çöktü; çocuklar, gençler, yaşlılar öldü. İçimiz sızladı! O soğukta battaniyelere sarılmış bebeler, analar... okulları, fakülteleri kapanan çocuklar, gençler. Ülkeyi yönetenler, bürokratlar, tüm yardımı Erciş’e yönlendirdiler. Çadırları, battaniyeleri, gıda yardımlarını... Erciş’te yıkılan konut sayısı fazlaydı... 23 Ekim’den bugüne kaç gün geçti... Ne çabuk unutmuştuk 7.2’lik depremi, ne çabuk? Van’da yurttaşlara “Evlerinize gidin, orada kalın” denildi mi? Denildi! Onlar evlere girdiler korka korka... Ve önceki gece saat 21.15’te Edremit merkezli, ABD’ye göre 5.7, Kandilli’ye göre 5.6 büyüklüğünde deprem iki oteli, 25 evi yıktı... ??? Ölü sayısı şu ana değin 12. Önceki gece televizyonlarda görüntüleri izlerken içim acıdı... Yurttaşların çaresizliği, tepkisi, öfkesi... Umursamaz bir toplumuz... devleti yönetenler umursamıyor, halk umursamıyor... Yaşamın kaynağı nedir? Çağdaşlık nerede başlar? Uygar toplum olmanın bedelini biliyor muyuz? Bu soruları çoğaltabiliriz... İnsan olmanın erdemini düşünebiliriz... Uykularımızı bölen, düşlerimizi alıp götüren bu aymazlık neden? Suskunluğun titreşimde, öfkenin selinde var olmanın bedelini hep birlikte ödüyoruz. Gecenin kanat çırptığı o derin gözleriyle çocukların haykırışı, erkeklerin başkaldırışı; soğuk bir Van gecesinde yaşıyor gibiydim önceki akşam. Körelmiş duygular içinde olanlara seslenmek istiyorum, onların yakalarına yapışıp hesap sormak: “O iki otel ve 25 ev deprem yorgunuydu... 50 yıl önce yapılan Aslan ve Bayram Oteli’ni niçin kapatmadınız? İki otelin ve 25 evin duvarlarının çatlak olduğunu görmediniz mi?” ??? Yıkılan Bayram Oteli yörede siyasal ve ekonomik olarak çok güçlü bir aşiretin değil miydi? Füle: Türkiye’de ifade özgürlüğü zarara uğratıldı BRÜKSEL (ANKA) Avrupa Parlamentosu’nun liberal gruba mensup İtalyan üyesi Lorenzo Fontana, Ahmet Şık ve Nedim Şener davaları ve Türkiye’de ifade özgürlüğü konusunda bir soru önergesi verdi. Şık ve Şener’in tutukluluklarının 200’üncü gününde gazetecilerin bir yürüyüş yaptıklarını hatırlatan Fontana, önergesinde, AB Komisyonu’nun iki gazetecinin içinde bulunduğu kötü durum hakkında bilgisi olup olmadığını sordu. AB Komisyonu’nun Genişleme ve Komşuluk Politikalarından Sorumlu Üyesi Stefan Füle ise 7 Kasım tarihli yanıtında, komisyonun Ahmet Şık ve Nedim Şener davası konusunda tümüyle bilgi sahibi olduğunu, duruşmaların Ankara’daki AB delegasyonu tarafından yakından izlendiğini belirtti. Füle, şunları söyledi: “Komisyon 2011 İlerleme Raporu’nda, hassas olarak algılanan konular üzerinde olanlar dahil Türkiye’de açık bir tartışma sürse de uygulamada, gazetecilere, yazarlara, akademisyenlere ve insan hakları savunucularına karşı açılan çok sayıda dava ve yürütülen soruşturmalarla ifade özgürlüğünün zarara uğratıldığı sonucuna ulaşmıştır. Halihazırdaki mevzuat ifade özgürlüğünü Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarıyla uyumlu biçimde yeterli teminat altına almamakta ve yargıya kısıtlı yorum imkânı tanımaktadır. Sık görülen internet sitesi yasakları bir diğer endişe konusudur. ” ÖNCE ŞAHİN CHP, Erdoğan gensorusunu erteledi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, CHP’li belediyeler ve Alman vakıflarıyla ilgili savları üzerine Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında verdiği gensoru önergesini, BDP’nin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin hakkında verdiği gensoru önergesiyle aynı gün görüşülmesini engellemek için geri çekti. CHP Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler, gensoruyu geri çekme nedenine ilişkin olarak, “Biz gensoru teklifimizi halktan kaçırılması nedeniyle geri çektik. TBMM’yi işlevsiz bırakma politikasına karşı AKP’ye bir protestodur” diye konuştu. AKP’nin CHP’nin gensorusu ile BDP’nin İçişleri Bakanı Şahin hakkında verdiği gensoruyu birleştirerek görüşmesini, Meclis TV’nin yayınını kestiği saat 19.00’dan sonraya bıraktığını ifade eden Güler, bunun kabul edilemez olduğunu kaydetti. Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Şahin hakkında verilen gensoru önergeleri 15 Kasım günü genel kurulda görüşülecekti. CHP’nin gensoruyu birkaç gün içinde yeniden sunacağı bildirildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle