Katalog

11 EK M 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA HABERLER İmam hatip liselerinde ailelerle toplantılar yapılacak, oluşturulacak heyetlerle ev ziyaretleri gerçekleştirilecek 7 MEB’den de aile imamı FIRAT KOZOK ANKARA Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “aile imamlığı” projesinin ardından, benzer bir çalışma da Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından başlatılıyor. İmam hatip liseleri bünyesinde ailelerle toplantı yapılarak anne, baba, öğrenci ilişkileri ve ergenlik konularında eğitimler verilecek. İmam hatip liselerinden oluşturulacak heyetler ev ziyaretleri de yapacak. Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü tarafından 2 yıldır yürütülen “Evin Okulla Yakınlaşması ve Değişen Anne Baba Rolleri Projesi” genişletilerek bu yıl MEB’in uygulamaya karar verdiği proje kapsamında imam hatip liseleri bünyesinde ailelerle toplantı yapılarak annebaba, öğrenci ilişkileri ve ergenlik konularında eğitimler verilecek. mam hatip liselerinden oluşturulacak heyetler ev ziyaretleri de yapacak. Benzer bir proje, geçen yıl Diyanet şleri Başkanlığı tarafından başlatılmıştı. Diyanet’in sosyal içerikli din hizmeti projesi imamların, görev yaptıkları mahallenin her sorunuyla ilgilenmesini öngörüyordu. da uygulanmaya devam edecek. Aileler, Türkiye genelindeki 493 imam hatip lisesinde eğitimlere alınacak. Veliler, “Sağlıklı bir aile yapısının oluşturulması, çocuğun biyolojik ve psikolojik gelişimi, aile içi ilişkiler, kuşaklar arası iletişimi ve öğrencilerin başarı seviyelerinin yükseltilerek topluma olumlu olarak katılımlarını sağlamak” amacıyla başlatılan projeyle okulla uyum programına alınacak. Ergenlik dönemlerinin ele alınacağı projede daha ağırlıklı olarak “dini” yorumların ön planda tutulması da dikkat çekiyor. Eğitimlerin sonunda hazırlanan raporlar, bakanlığa CD halinde gönderilecek. Proje kapsamında velilere ev ziyaretlerinde veya okullardaki toplantılarda, şu konularda eğitim verilecek: “Çocukta sorumluluk bilincinin oluşmasında ailenin rolü ve önemi, ergenlik döneminde gelişim, baskıcı tutumdan demokratik tutuma yönelik disiplin, öğretmen, veli ve öğrenci ilişkileri, ergenlerde dini tutum ve davranış, din eğitiminin psikolojik temelleri, Cumhuriyet döneminde din eğitimine genel bakış, Atatürk’ün İslam dini ve din eğitimi hakkındaki görüşleri, çocuklara iman öğretimi ve ibadet eğitimi, İslamda annebabaçocuk iletişiminin esasları, olağandışı bir durumda anne baba tutumları.” Benzer bir proje, geçen yıl Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından başlatılmıştı. Ankara, Tekirdağ, Karabük, Amasya ve Elazığ’da pilot uygulamasını başlattığı Diyanet’in sosyal içerikli din hizmeti projesi imamların, görev yaptıkları mahallenin her sorunuyla ilgilenmesini öngörüyordu. Pilot uygulama çerçevesinde cami imamı, ezan saatleri dışında ev, kahvehane, esnaf, fabrika ziyaretleri gerçekleştirmeye, konferans ve panellerin yanı sıra okula gönderilmeyen çocukların ailelerine yönelik ikna turlarına katılmaya başlamıştı. Bu haber de kamuoyuna ilk kez 12 Eylül 2010’da Cumhuriyet tarafından duyurulmuştu. Kültür Bakanı’sız Açılan Festival! Adana’da “Altın Koza” ve Antalya’da da “Altın Portakal” adları ile yapılan iki festival de, çağdaş kültür yaşamımız için sadece içe dönük etkinliklerin sergilenmesi ile yetinmeyen; aynı zamanda dış dünya ile evrensel bağlarımızı da kurmaya yönelik birer aydınlanma penceresi açan çalışmaları içeriyor. Benim gibi açılış törenini bir haber televizyonu kanalının canlı yayınından izleyenlerde bu yıl “Ve Kadın Dünyaya Dokundu” gibi son derecede insancıl bir tanımlama ile açılan festivalde Kültür Bakanı’nın yer almayarak, açılış için yerine Telif Hakları Genel Müdürü’nü görevlendirmiş olması tepkiye neden oldu. 48’incisiyle sınırlı değil Kültür Bakanı’nın Antalya Kültür Festivali’ne boykotu. Geçen yıl yapılan 47’nci fesitavale de aynı direnme boykotu yapmış olan Ertuğrul Günay, Antalya ve Antalyalıları yeterince sevmiyor desem, kendisine haksız bir suçlama yöneltmiş olurum. Çünkü yiğidi öldürsek de hakkını vermek gereğine inananlardanım. Sayın Günay bu topraklarda bin yıl önce yaşamış Heraklis’in, yani “Herkül”ün vücudunun bir bölümünün kaçırılarak Londra Müzesi’nde tutsak gibi sergilenmesini önleyen girişimi başarı ile sonuçlandıran ve o büstü tamamlayarak Antalya Müzesi’ndeki yerine koydurtan Bakan olarak, CV’sine olumlu icraatlar da yazdıracaktır. Ama gelecek kuşaklar Günay’ın uzun ve hayli renkli özgeçmişini okurken hemen her satırda olduğu gibi ülkesinin en büyük kültür etkinliklerinden birisi olan Altın Portakal ödüllerindeki yerini almayışının nedenini, bu Büyükşehir’in Belediye Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın’ın, kendisinin de bir zamanlar iştiyakla bağlı olduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyesi olarak o göreve gelmiş olmasında ve görev süresi içinde de çağdaş, evrensel kültürümüzün dışa açılması için özveri ile çalışmasını içine sindiremeyen bir Başbakan’ın kabinesinde bulunmasında arayacaklardır. Keşke gelmiş ve festivalin “Sanatta Sosyal Sorumluluk Ödülü’nü” almış olan değerli sanat adamımız Rutkay Aziz’in TV ekranlarımızdan gönüllerimizi de aydınlatan şu konuşmasına tanık olmuş olsaydı: Umarım, faşizm ve darbe döneminden geçen ülkelerin sinemacıları da bu örneği kendi ülkelerinde paylaşırlar. Dilerim bu ödülü hak etmişimdir. Ola ki bir döneklik olursa, bu verdiğiniz ödülü geri alma hakkına sahipsiniz. Gerçek sanatçılar ülkesinin ve dünyanın gerçeklerine tanık olmakla yükümlüdürler. Benim ülkemde hukukun üstünlüğünün yitirildiği, adaletsiz bir kalkınma girişiminin hızla yol aldığı, parasız eğitim pankartı açan öğrenci arkadaşımın 16 ay hapis yattığı... Dünyanın hiçbir yerinde kadın, çocuk, bu kadar tacize maruz kalmıyor. Dünyanın gerçeği savaş çığlıkları, işgal, sömürü...” Sanatçının sadece festivalin açılış töreninin gerçekleştiği salondaki davetlilerden gelen alkışlarla sınırlı olmadığına inandığım desteklere evlerindeki TV’lerin başından da katılanlar arasında, parasız eğitim pankartı açtıkları için aylarca tutuklu kalan çocukların anneleri de o alkışlara gözyaşlarını katarak katılmış olmalılar. Anne acısını saygı ile karşıladığım ve paylaştığım Sayın Başbakan; Umarım o çocuklara böylesine ağır bir tutukluluk sürecini ceza olarak gören adalet düzenimizdeki çarpıklıkları yüreğinde taptaze anne acısı taşıyan vefalı bir evlat olarak siz de fark etmiş olmalısınız. Benim rahmetli annem, bir devlet terörü sonucunda, 6/7 Eylül olaylarının sorumluları arasında olduğu suçlaması ile 4 ay 20 gün yattıktan sonra salıverilen oğlunu bağrına bastığı günün gecesinde, o tutukluluk süresi içinde yerde halı üstündeki gecelemelerine son vererek yatağına geçtiğini söyleyerek sevinç gözyaşları dökmüştü. Bugün de başka evlerde binlerce anne aynı gözyaşları ile uykusuz geceler geçiriyor Sayın Başbakan. Saldırıda ölenlerin sayısı 5’e yükseldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’nın merkezi noktalarından Kumrular Sokak’taki patlamada yaşamını yitirenlerin sayısı 5’e yükseldi. Patlamada yaralanan ve tedavi gördüğü Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitiren Halis Öztürk’ün (68) cenazesi dün toprağa verildi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın da katıldığı cenaze töreni sırasında Öztürk’ün yakınları fenalık geçirdi. Ankara Üniversitesi Rektörü Taluğ’dan tamgün yasasına ve TÜBA’ya müdahaleye tepki Öğrenciler de gider ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Cemal Taluğ, siyasi iradenin Türkiye Bilimler Akademisi’ne (TÜBA) müdahale etmesinin hiçbir haklı gerekçesi olmadığını belirtti. AÜ, 20112012 akademik yılının başlaması dolayısıyla AÜ Tıp Fakültesi Morfoloji Binası’nda açılış töreni düzenledi. Törende konuşan Rektör Taluğ, üniversitelerin hızlı, telaşlı ve sancılı bir değişim süreci yaşadığını belirtti. Prof. Taluğ, anayasa değişikliği sürecinde yükseköğretim sisteminin de ele alınacağının bilindiğini belirterek “Yeni düzenlemeler konusunda üniversitelerimizin görüşlerinin alınmasını ve değer verilmesini bekliyoruz” dedi. Tam gün Yasasıyla birlikte yaşanan sıkıntılara değinen Taluğ, üniversite hastanelerinin tarihlerinin en bunalımlı dönemini yaşadığını vurgulayarak “Bizden hastanelerimizi sağlık hizmetini önceleyen bir anlayışla yönetmemiz bekleniyor. Oysa bizim asli işimiz eğitim ve araştırmadır. Biz, tek tek insanlarımıza olduğu kadar insanlığa da hizmet ederiz” diye konuştu. Hekim emeğinin değerini düşürmenin ve üniversite hastanelerini kapanmaya zorlamanın uzun vadede yaratacağı sonucun sağlıkta dönüşüm değil, sağlıkta dışa bağımlılık olacağına dikkat çeken Taluğ, “Artık hastaları değil, öğrencileri yurtdışına göndermek durumunda kalırsınız” dedi. Taluğ, kendilerini kaygılandıran gelişmelerden birinin de TÜBA ile ilgili kararname olduğunu kaydederek siyasi iradenin TÜBA’nın üye seçimine ve yönetimine müdahil olmasının hiçbir haklı gerekçesi olmadığını söyledi. Taluğ, “Bu müdahale TÜBA’yı dışarıda ve içeride itibarsız bir kuruma dönüştürür” diye konuştu. BDP’li başkan tutuklandı SİİRT (Cumhuriyet) Siirt’te 3 gün önce yapılan KCK/TM operasyonunda, gözaltına alınan Siirt Belediye Başkan Yardımcısı Musa Korhan ile 5 kişi adliyeye sevk edildi. Tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edilen zanlılardan BDP Merkez İlçe Başkanı Guri Toprak tutuklanırken diğerleri serbest bırakıldı. ‘Askerler kuzeyde olmalı’ BAĞDAT (AA) Irak Başbakanı Nuri el Maliki, terör örgütü PKK ve İran’daki uzantısı PJAK’yi bertaraf etmek için en iyi seçeneğin Irak askerlerini kuzeye göndermek olduğunu söyledi. Maliki, askerleri ne zaman ya da nasıl gönderecekleri konusunun askeri kapasitelerine ve içinde bulundukları durumun yapısına bağlı olduğunu ifade ederek, “Elverişli durum olduğunda orada olacağız” dedi. T arihi bina imam hatip lisesi oluyor gerçekleştirildiği kaydedildi. Bina, 2007 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na tahsis edildi. Bakanlık, bina için yapılan başvurular arasından bakanlık tarafından lim Yayma Cemiyeti’ninkini kabul etti. 2008 yılında ise cemiyetinbinayı Fatih Sultan Mehmet mam Hatip Okulu yapmasına onay verildi. Cemiyet, yüzde 30’u Türkiye’den yüzde 70’i diğer Müslüman ülkelerden gelecek öğrencilere Türkçe, ngilizce, Arapça ve Farsça dillerinde eğitim verecek. stanbul Haber Servisi Darüşşafaka’nın Fatih’teki 138 yıllık eski okul binası imam hatip lisesi oluyor. Darüşşafaka Eğitim Kurumları’nın Fatih’teki binasının Anadolu mam Hatip Lisesi’ne dönüştüreleceği haberi 2009 yılında gündeme gelmişti. stanbul l Özel daresi de dün yaptığı duyuru ile çalışmaların başladığını açıkladı. dareden yapılan açıklamada binanın restorasyonu için gerekli olan zemin ve çatı etüt çalışmalarına başlandığı, analizlerin ‘Atatürk’ün büyük hayranıyım’ KUDÜS (AA) Nobel Kimya Ödülü’nün yeni sahiplerinden olan srailli bilim insanı Daniel Shechtman, Türkiye’de çok iyi dostları bulunduğunu belirterek “Hepsine Danny’den selamlar” dedi. 70 yaşındaki bilim insanı Shechtman, srail Başbakanlık Basın Bürosu tarafından, Kudüs’te Nobel Barış Ödülü sahiplerinden Menahem Begin’in adını taşıyan merkezde düzenlenen toplantıda, Türkiye Bilimler Akademisi’nin (TÜBA), varlığıyla Türk bilimini temsil edeceği umudunda olduğunu dile getirdi. Shechtman, TÜBA üyelerinden Prof. Dr. Namık Aras ile Prof. Dr. M.Ali Alpa’nın adlarını özellikle sayarak Türk bilim insanlarıyla temaslarının her zaman devam ettiğini kaydetti. Shechtman, ayrıca modern Türkiye’nin kurucusu Atatürk’ün “hayranlarından biri” olduğunu ifade ederek Atatürk’ü “dünyanın en büyük liderlerinden biri” olarak tanımladı. Tunceli’de silahlı çatışma TUNCELİ / DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Tunceli’nin Çemişgezek ilçe merkezine 4 ayrı noktadan sızan teröristler, İlçe Emniyet Amirliği, İlçe Jandarma Komutanlığı, Askerlik Şubesi, kamu kurum ve kuruluşlarını uzun namlulu silahlarla yaylım ateşine tuttu. Güvenlik güçlerinin karşılık vermesiyle başlayan çatışma geç saatlere kadar sürdü. Diyarbakır’ın Hazro ilçesinde ise İlçe Emniyet Müdürlğü ile Jandarma Komutanlığına roketatar saldırısı düzenlendi. Saldırıda can kaybı olmadı. ABD, Irak ve Türkiye’nin ortak hareketle 8 kampı boşaltma kararı aldığı bildirildi Mahmur kampı boşaltılıyor Diyarbakır (Cumhuriyet Bürosu) ABD, Irak ve Türkiye ortak hareket ederek PKK’nin Kuzey Irak’taki, yüzde 90’ı TC vatandaşı olan 11 bin kişinin yaşadığı Mahmur, Smile, Misurike, Atruş’un da aralarında bulunduğu, sekiz kampını boşaltma kararı aldı. Kamplardan Türkiye’ye dönüş yapmak isteyenlere de kolaylık sağlanacağı açıklandı. PKK’nin kalbi sayılan, Kuzey Irak’taki kampların boşaltma kararı alındı. ABD, Irak ve Türkiye’nin ortak hareket edeceği bu karar kapsamında BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ve Kürt yönetimi ile temasa geçilerek kamp harekât planının çerçevesi netleştirilecek. BM’den kamplarda yaşayan vatandaşların dönüşü için birlikte hareket talep edilecek. BM ile temaslarda “bu kampların terör örgütüne militan yetiştirme ve lojistik destek sağlama amaçlı kullanıldığı” vurgusu yapılacak ve kampların PKK kontrolünden çıkartılması istenecek. Türkiye’ye dönmek isteyen kamp sakinlerine iş, eğitim ve sosyal yardım sağlanacak. Köyüne dönmek isteyenlere yardımcı olunacak. Türkiye’ye getirilecek TC vatandaşları, öncelikle ailelerinin yanına yerleştirilecek. Kampta doğan çocuklara da vatandaşlık verilmesi öngörülüyor. Yaşamlarını idame ettirebilmeleri için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı PKK sığınağı bulundu Destek Fonu’ndan destek Van Çatak’ta terör örgütü PKK’ye yönelik sağlanacak. Köyüne dönoperasyon yapıldı. “ATAK10” adı verilen mek istemeyenler için ise operasyonda, bölgede bulunan terörist Diyarbakır, Mardin, Batgrupların etkisiz hale getirildiği ve toplam 4 man, Siirt ve Ağrı’da yer sığınak bulunduğu ve olayla ilgili kişiler hakgösterilecek. kında adli işlem başlatıldığı belirtildi. Sığıİçişleri Bakanlığı da çanaklarda el yapımı patlayıcı yapımında kullalışmasını yıl sonuna kadar nılan malzeme, iletişim gereçleri, tüfek ve tamamlayacak. bunlara ait şarjör ve mermiler ele geçirildi. Sosyal Demokrasi dersleri başlıyor İstanbul Haber Servisi SODEV ve TÜSES’in oluşturduğu Sosyal Demokrasi Okulu’nda 25. dönem dersleri 13 Ekim Perşembe günü başlıyor. 12 dersten oluşan program salıperşembe günleri 18.3020.30 saatleri arasında Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu’nda gerçekleştirilecek. Başvuru formuna “www. sodev.org.tr” internet adresinden ulaşılabilir. 2 bombayla yakalandı İstanbul Haber Servisi Beyoğlu Tarlabaşı Bulvarı Sakızağacı taksi durağı karşısında uygulama yapan polis ekipleri, Taksim’e doğru yaya olarak ilerleyen bir kişiyi şüphe üzerine durdurdu. Murat M. isimli şahsın üzerinde yapılan aramada, iki el yapımı bomba bulundu. Murat M’nin ilk ifadesinde, “bombaları internetten bakarak yaptığını” söylediği öğrenildi. Murat M., Kasımpaşa Polis Merkezi’ndeki işlemlerinin ardından sorgulanmak üzere Terörle Şube Müdürlüğü’ne gönderildi. Cinayette soru işaretleri BAHADIR SEL M D LEK 5 kişiye 38’er bin lira ANKARA (AA) On Numara oyununda kazandıran numaralar 2, 5, 8, 10, 12, 15, 23, 24, 25, 36, 40, 41, 46, 48, 50, 54, 62, 65, 67, 72, 73 ve 78 olarak belirlendi. Çekilişte 10 bilen 5 kişi 38 bin 381 lira kazanırken, 9 bilenler bin 438 lira, 8 bilenler 73 lira, 7 bilenler 14.20 lira, 6 bilenler 2.45 lira ve hiçbir numarayı tutturamayanlar da 1.75 lira ikramiye alacak. Yine sivilleri vurdular VAN (Cumhuriyet) Van’ın Özalp ilçesine bağlı Yukarı Koçkıran ile Yukarı Balçıklı köyleri arasındaki, İran sınırına sıfır noktada bulunan askeri araçların geçtiği yol güzergâhına, PKK’li teröristlerin döşedikleri mayın, karakola su tesisatı çekmek için giden Kadir Aslan’ın kullandığı kamyonetin geçişi sırasında uzaktan kumandayla patlatıldı. Patlamada tesisatçı Kadir Aslan ağır yaralandı. Aslan hastaneye kaldırılmak istenirken hayatını kaybetti. Patlamanın ardından bölgede operasyon başlatıldı. ANKARA Suriyeli Kürt lideri Meşal Tammo’nun bir suikasta kurban gitmesinin ardından dikkatler Esad yönetimine çevrildi. Türk Dışişleri Bakanlığı bile Tammo suikastından üstü kapalı olarak Şam yönetimini sorumlu tuttu. Ancak gerek siyasi çizgisi gerekse Suriye’deki gelişmeler bağlamında takındığı tutum, Tammo cinayetinden Şam yönetiminin siyasi bir getiri sağlamayacağını gösteriyor. Suriye’de en büyük Kürt partisi olan PYD lideri Salih Müslüm Muhammed, El Kaide ve Türkiye’yi işaret edip “Amaç Kürtleri kanlı çatışmaların içine çekmek” demişti. İsrail Gizli Servisi MOSSAD’a yakınlığıyla bilinen Debka File sitesi, Tammo’nun Türk istihbaratıyla PKK arasındaki iletişimi sağladığını, Şam yönetiminin Tammo’yu öldürüp AKP’den intikam almayı amaçladığını öne sürdü. Ancak uzmanlar,Tammo’nun öldürülmesinin Suriye’deki olayları etnik çatışma zeminine çekme çabası olduğu görüşünde. Tammo’nun öldürülmesiyle Suriye’de Irak benzeri bir Kürt isyanının fitilinin ateşlenmesinin beklendiği de iddialar arasında. Tammo’nun öldürülmesi ile bölgedeki bütün Kürtlerin yönetim aleyhine ayaklanma provası sergilemiş olması, bu iddiaları kanıtlar nitelikte. C MY B C MY B