22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 OCAK 2011 SALI HABERLER POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA CUMHURİYET SAYFA 5 Torbadan siyasi partilere de piyango çıktı, Anayasa Mahkemesi denetimi gevşetildi Fatura affı geliyor AYŞE SAYIN Soma’da Maden İşçileri ve İzmir’de Sessiz Devrim... Umutlarımızın yeşermesi, geleceğe güvenle bakmanın, yaşama sımsıkı sarılmanın habercisidir... Serin bir İstanbul sabahında gazetelerin sayfalarında gezinip televizyonlarda haberleri dinliyorum... Bakıyorum her şey yerli yerinde duruyor; AKP’yi eleştirmekten korkan yorumcular pembe görüntüler çiziyorlar... Sanki renklerin arasında kaybolmuş gibiyim... Burhaniye’nin Taylıeli köyünde yaşayan bilim insanı Erdoğan Gazioğlu’nun beyaz kâğıtlar üzerine çizdiği soyut resimler gibi. Gazioğlu, sesleniyor bana güneşin zeytin ağaçlarının arasından titrek bir poyrazı anlatan yakarışı gibi: “Doğa, deniz, zeytin güzeli/Gidip de görmeyenlere diyorlar deli/Nasılsın görmeyeli /Çok şirinsin Taylıeli.” Çevre eylemlerinin ilk başladığı yöredeyim... CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve parti yöneticileri yeni yıla Soma’da asgari ücretle çalışan maden işçileriyle birlikte girdi... Ege’de bir Kılıçdaroğlu rüzgârı esiyor... CHP İzmir il yönetimi ve genel başkan yardımcılarından Alaattin Yüksel bunun farkında... Bu rüzgâr kumsaldan başlayıp Ege’de hızla yayılıyor... Gediz Ovası’nda, Manisa’da, Uşak’ta, Balıkesir’de, Denizli’de, Aydın’da, Muğla’da bunu görüyorsunuz... Eğer bu rüzgâr Toroslar’da, Kaçkarlar’da, Zümrüt Dağı’nda da esmeye başlarsa CHP altı ay sonra yapılacak genel seçimlerde umulmayan bir oy oranına ulaşır. Benim izlediğim kadarıyla CHP içindeki hantal kadrolar, değişimi, yani CHP’nin sosyal demokrat çizgiye gelmesini istemeyen, kendilerine “ulusalcı maskesi” takan kimi CHP’liler, Kılıçdaroğlu ve ekibini vurmak için yeni bir yöntem uyguluyorlar: “CHP Atatürkçü çizgiden uzaklaşıyor...” Küçük olsun ama bizim olsun yöntemi, CHP il, ilçe örgütlerinde egemen... Siyaseti kendi çıkarları uğruna kullanan bu düşünce yapısı bugün MHP’yle aynı çizgide buluşuyor. Acı ama gerçek bu... CHP kadroları çevre konusunda da bilinçsiz... Eski CHP İzmir Milletvekili Hakkı Ülkü, ilk çevre hareketini 1980’li yılların sonlarında Aliağa’da başlattı, termik santrala karşı “sevgi zinciri” oluşturdu binlerce insanla... Hakkı Ülkü, o dönem Aliağa Belediye Başkanı’ydı. CHP’de ekonomiden sorumlu genel başkan yardımcısı var ama, çevreden sorumlu genel başkan yardımcısı yok... Yortanlı Barajı’nın sularına gömülecek olan 2 bin yıllık Allianoi de uzak değildir. Çevre savaşımına çokuluslu altın avcılarına karşı demokratik tepki veren belediye başkanları var ama onları baltalamaya çalışan CHP’liler de var... Yöre halkı bunun bilincinde... CHP’nin kırk yıldır bir türlü koltuğunu bırakmayan yöneticileri kimi milletvekilleri ne yapıyor? CHP’yi sosyal demokrat çizgiden çeken düşüncenin o köhnemiş egemenliği bitirilmediği sürece Atatürk’ün partisi MHP çizgisinin bile gerisine düşecek gördüğüm kadarıyla. Taylıeli’ne ne zaman gitsem orada Bülent Koçtaş ve laik, demokrat, özgürlükçü, Kemalist insanlarla konuşurum... Onların söyledikleri şudur: “Elbet üniter devleti, laik demokratik cumhuriyeti savunacağız... Ama CHP’de sosyal demokrasinin ‘S’sini bile bilmeyen, ırkçı söylemlerle politika yapan insanlar örgütlerde egemen. CHP sermayeemek çelişkisini görmeli, sınıfsal temele dayalı politikalar da üretmeli, üretici ve emekçi kesimin oylarını almalı, sosyal adaleti gerçekleştirmeli.” Kılıçdaroğlu, 2011’e Soma’da toprağın 550 metre altında eşi Selvi Hanım’la birlikte girdi. Emeğin harman olduğu bir yerde CHP liderinin mesajları önemliydi: “Umudumuz sizsiniz, gücümüz sizsiniz, destek verin, Türkiye’yi aydınlığa çıkaralım.” Aynı gün CHP genel başkan yardımcıları Sema Kaleli ve Sezgin Tanrıkulu “Cumartesi Anneleri”yle birlikteydi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu İzmir’de “sessiz devrim” yaptı, taşeron işçi sayısını neredeyse sıfırladı. Kocaoğlu’nun yaptığını tüm CHP’li belediye başkanları yapacak mı? CHP içine sızmış kışkırtıcılar ve medya tetikçileri CHP’nin sosyal demokrat çizgiye yeniden gelmesine tahammül edemiyorlar. Gördüğüm kadarıyla halk bunların farkında ve AKP’nin kalelerinden birisi olan Soma’da Kılıçdaroğlu’na gösterilen sevgi de bu yüzden... Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova, CHP’deki dönüşümü, sosyal demokrat çizgiye gelişini şöyle değerlendiriyorlar: “Kemal Kılıçdaroğlu halk için bir umut ışığı oldu, çünkü halk onu seviyor...” Kozak Yaylası’ndan vurun kendinizi aşağılara, Taylıeli’ne bir uğrayın, Bülent’in “Daidalos”unun kış bahçesinde kahvenizi içip, Madra Dağları’na çıkıp köylüleri bir dinleyin ve “uyanışı” görün... Masa başında ne siyaset ne de gazetecilik yapılır. ANKARA AKP hükümetinin “çuval”a dönüşen “Torba Yasa Tasarısı”nda, amaç dışı harcamalar nedeniyle, sık sık Anayasa Mahkemesi ile başı derde giren siyasi partilere de seçimler öncesinde “fatura affı” getiriliyor. Tasarıya alt komisyonda eklenen düzenlemeyle, Anayasa Mahkemesi’nin siyasi partilerin harcamalarına ilişkin “yasalara uygunluk” denetim yetkisi daraltılıyor. Buna göre siyasi partiler, “amaçlarına ulaşmak için” gerekli gördükleri siyasi faaliyetleri kapsamında her türlü harcama yapabilecek, bunlarla ilgili fatura ibraz etmek zo Faturalandırılamayan harcamalar, eksik belgeler nedeniyle Anayasa Mahkemesi denetimine takılan siyasi partiler, Torba Yasa Tasarısı’na konulan düzenlemeyle, “fatura ibraz” etmek zorunda kalmayacak. Siyasi partilerin yurtiçi ve yurtdışı seyahatlere ilişkin konaklama, yol masrafları ve diğer zorunlu harcamaları “gider” olarak kaydedilebileceği gibi, partiler kendi belirleyecekleri koşullarda mal ve hizmet alımı için ihale yapabilecek. runda kalmayacak. AKP’li Veysi Kaynak’ın, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşmeleri süren Torba Yasa Tasarısı ile alt komisyon aşamasında birleştirilen yasa önerisiyle, Anayasa Mahkemesi’nin siyasi partilerin harcamalarıyla ilgili denetimi sınırlanıyor. Buna göre Anayasa Mahkemesi, “siyasi partilerin amaçlarına ulaşmak için yapılmasında fayda görülen faaliyetleri daraltacak veya bu faaliyetlerin yerindeliğini içerecek şekilde” yasalara uygunluk denetimi yapamayacak. Yüksek Mahkeme, yapacağı denetimde harcamaların sadece “gerçek mahiyetini” esas alacak, “şekle ve usule ilişkin eksiklikler, harcamaların kabul edilmemesini” gerektirmeyecek. Düzenlemeyle siyasi partiler ayrıca açık ihale, kapalı zarf usulü ile ihale yapabileceği gibi yazılı veya “sözlü” olmak üzere doğrudan veya pazarlık usullerinden herhangi biri ile de hizmet alımı yapabilecek. Düzenlemeyle, siyasi partiler harcamalarını faturalandırmak zorunda olmayacak. Harcamalar fatura, fatura yerine geçen belgeler ile bu belgelerin sağ H ESAPLARDA USULSÜZLÜK ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART AKP’nin kozmetik harcaması Hazine’den AKP Genel Merkezi’nin Hazine yardımıyla parfüm, kişisel bakım ürünü, grip aşısı aldığı saptandı. Partinin hesaplarını inceleyen Anayasa Mahkemesi, toplam 47 bin 809 TL’lik harcamayı amaca uygun bulmayarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine hükmetti. İLHAN TAŞCI lanmasının mümkün olmadığı hallerde harcamanın doğruluğunu gösterecek içeriğe sahip olması koşuluyla diğer belgelerle karşılanabilecek. Ancak kaybolma, yırtılma ve yanma gibi zorunlu nedenlerle aslının temin edilemediği hallerde, fatura ve fatura yerine geçen belgeler yerine bu belgeleri düzenleyenlerden alınacak tasdikli örnekleri kullanılabilecek. Bu durumun “usulsüz” harcamalara davetiye çıkaracağına dikkat çekiliyor. Zira bu yöntemle, olmayan harcamalarla ilgili belge düzenlenmesinin de yolu açılıyor. Düzenlemeyle, siyasi partilerin ücret karşılığı geçici veya “sürekli” olarak çalıştırdıkları kişilere ödedikleri ayni ve nakdi sağlık ve sosyal yardım giderleri ile “sandık görevlileri” gibi kişiler tarafından yapılan yurtiçi ve yurdışı seyahatlere ilişkin konaklama, yol masrafları ve diğer zorunlu harcamaları gider olarak kayıt ettirebilecekler. Bağış ayarı... Tasarıya eklenen, Partiler Yasası’nın “bağışlar”la ilgili 66. maddesinin 2. fıkrasına eklenen düzenlemeyle, siyasi partilerin adına açılmış banka hesaplarına yapılan bağışlar için “gelir makbuzu” düzenleme zorunluluğu kaldırılıyor. Konuya ilişkin sorularımızı yanıtlayan AKP’li Veysi Kaynak, düzenlemenin, geçmiş hesapları da kapsayacağı “kanaatini” taşıdığını söyledi. Bütün siyasi partilerin “faturalandırma” konusunda sıkıntı yaşadığını belirten Kaynak, “Şimdi seçim öncesinde sandık görevlilerini eğitmek için belli masraflar oluyor. Ama il yönetim kurulunda olmadığı için faturalandıramıyorsun. Bu bütün partiler için sıkıntı. Adam harcama belgelerini getirsin, masrafa işleyebilelim” diye konuştu. ANKARA Anayasa Mahkemesi, AKP’nin hesaplarını incelemesi sırasında 5 bin TL’lik kişisel “bakım ürünü ve parfüm” harcamalarının parti hesabından ödendiğini saptadı. Anayasa Mahkemesi, AKP’nin 2004 yılı hesap incelemesini tamamlayarak, karara bağladı. 31 Aralık 2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararda, AKP’ye fatura edilen ilginç harcamalar belirlendi. Anayasa Mahkemesi’nin yaptığı incelemelerde, parti adına düzenlenmeyen ve kişiler adına düzenlenen belgelerle yapılan 14 bin 267 TL’lik harcamayı parti amacına uygun bulmadı. Bunlar arasında, milletvekili ve parti yöneticileri Lokman Ayva, Öznur Çalık, İdris Naim Şahin, Ayşe Böhürler, Mehdi Eker gibi isimler için alınan otobüs, uçak ve tren biletleri de yer aldı. musakart yahoo.com Hükümetin konferans oyunu BAHADIR SELİM DİLEK Bakanlar Kurulu kararına karşın, Avrupa Konferansı’nın 2010 yılı toplantısının ev sahipliği Üçüncü Sektör Vakfı’na verilmiş ANKARA AKP hükümetinin, 2 yıl önce Slovenya’da Avrupa Kongresi’nin 2010 yılı toplantısının Türkiye’de TBMM ve TürkiyeAB Derneği’nin sahipliğinde gerçekleştirilmesi yönünde karar alınması ve bunun sonuç bildirgesine konulmasına karşın, kongrenin ev sahipliğini Üçüncü Sektör Vakfı’na vermesinin yasal dayanağının olmadığı ortaya çıktı. Çünkü Bakanlar Kurulu’nun kararı ile Avrupa konferanslarını düzenlemekte olan Avrupa Hareketi Uluslararası Derneği ile işbirliği yapması için Türkiye’den sadece TürkiyeAB Derneği yetkilendirilmişti. Avrupa Konferansı’nın Türkiye’de yapılması sürecinde yaşanan skandal gelişmelerde ikinci perde de açıldı. Hükümet, 2009’da Slovenya’daki toplantı sırasında konferansın TBMM himayesinde yapılması taahhüdünde bulunan Meclis’in CHP’li Başkanvekili Güldal Mumcu’yu devre dışı bırakmak için yaptığı manevradan TürkiyeAB Derneği de nasibini aldı. neği ile işbirliği yapması için Türkiye’den sadece TürkiyeAB Derneği yetkilendirilmişti. Faturalar kayboldu Anayasa Mahkemesi, 8 bin 678 TL tutarındaki harcamanın ise faturasız olduğunu belirledi. Yüksek Mahkeme tarafından fatura aslı olmaksızın gider yazılmasının nedeni AKP’ye soruldu. Parti yetkilelerince mahkemeye, “söz konusu faturaların asıllarının kaybolması nedeniyle suret, fotokopi veya noter onaylı suretine dayanılarak gider yazıldığı” savunuldu. AKP yöneticileri, fatura yerine suretle harcama yazılmasını ise “Maliye Bakanlığı’nın Merkezi Yönetim Harcama Belgeleri Hakkında Genel Tebliği’nde faturaların kaybolması halinde noterce onaylanan suretlerinin gider yazılabileceği” gerekçesiyle açıklamaya çalıştı. Denetim sırasında, parti amacına uygun olmayan 5 bin 168 TL’lik harcamanın gider yazıldığı belirlendi. Anayasa Mahkemesi tarafından AKP’ye bu harcamaların neden ve nerelere yapıldığı soruldu. Parti yetkilileri “kişisel bakım ürünleri ve parfümeri harcamalarının parti yöneticilerinin değişik tarihlerdeki medya programları, miting, toplantı vb. parti programlarına katılmadan önce ihtiyaç duyulan malzemelerin bedelleri olduğu ve parti ile ilgili bir harcama olması nedeniyle parti bütçesinden ödendiği” yanıtını verdi. İncelemede bu harcamanın 2 bin 400 TL’lik bölümünün ise grip aşısı harcaması olduğu saptandı. Parti yetkilileri bunun gerekçesini ise “Partide oluşabilecek grip salgınının ve iş kaybının önüne geçmek için alındığını ve partide toplu olarak grip aşısı yaptırılması” olarak açıkladılar. Anayasa Mahkemesi siyasi partilerin giderlerinin amaçlarına aykırı olamayacağını vurgularken kararda, “Kişisel bakım ürünleri ve parfümeri malzemelerinin kişilerin kendileri tarafından karşılanması gerekmektedir. Grip aşısının ise gerekli görülmesi durumunda, çalışanların bağlı bulundukları sosyal güvenlik kuruluşunca veya bu kuruluş tarafından karşılanmaması durumunda kişilerce temin edilmesi gerekmektedir” denildi. Anayasa Mahkemesi, AKP’nin toplam 47 bin 809 TL’lik harcamasını parti amacına uygun bulmayarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine hükmetti. Çiçek’in imzası var Aynı kararnamede bugün AKP hükümetinde görev yapan Devlet Bakanı Cemil Çiçek’in de imzası bulunuyordu. Hükümet, söz konusu Bakanlar Kurulu kararının hükmünü ortadan kaldıran ve yeni bir derneği yetkilendiren ikinci bir Bakanlar Kurulu kararı almadan, söz konusu konferansın ev sahipliğini Üçüncü Sektör Vakfı’na verdi. Konferansın programında, destekçi kuruluşlar olarak AB Komisyonu ve AB Genel Sekreterliği’nin yer alması, konuşmacılar arasında az sayıda TBMM üyesi alınması ise dikkat çekti. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69 CHP’Lİ ÇETİN’DEN DİNÇER VE YILDIZ’A GÖNDERME Görmezden geldiler AKP hükümeti, Mumcu ve TürkiyeAB Derneği’ni yok sayarken Bakanlar Kurulu’nun TürkiyeAB Derneği’nin Avrupa Hareketi Uluslararası Derneği’ne üye olunmasına izin verilmesine ilişkin kararını görmezden geldi. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve Başbakanı Yıldırım Akbulut imzasını taşıyan 11 Eylül 1990 tarihli kararla Avrupa Hareketi Uluslararası Der ‘Bakanlar ön almak için işçilerin yanına gitti’ dikkat çeken Çetin, yeni yıla bu iki işçinin aileleriyle girmeyi planladıklarıANKARA Yeni yıla Kemal Kı nı ve bunu da açıkladıklarını söyledi. lıçdaroğlu ile birlikte Soma’da maden Bunun üzerine iki bakanın da yeni yıocağında giren CHP Genel Başkan la Zonguldak’ta madende girecekleriYardımcısı İzzet Çetin, önce Zon ni açıkladıklarını belirten Çetin, “Biz guldak’a gitmeyi planladıklarını ve oraya gitmeyi planlamışız ve deklabunu da açıkladıklarını, ancak daha son re etmişiz. Buna karşın iki bakanın ra iki bakanın da Zonguldak’a gitme Zonguldak’a gitmesi bir ön alma ya ye karar vermesi ile Soda CHP’ye bu fırsatı ma’yı tercih ettiklerini CHP Genel Başkan vermeme girişimi olasöyledi. Çetin, iki baka Yardımcısı İzzet Çetin, rak yorumlanabilir” nın, kendileri önceden Kılıçdaroğlu’nun yeni diye konuştu. İki bakanın açıklamasına karşın yaptıkları yorumlar daha yıla Zonguldak’ta Zonguldak’a gitmesini madencilerin belleğinise “ön alma, CHP’ye işçilerle birlikte girme den silinmemişken Zonfırsat vermeme” girişi planını açıklamasının guldak’a gittiğine dikkat mi olarak değerlendirdi. ardından iki bakanın da çeken Çetin, şunları söyYeni yıla CHP Genel ledi: “Biz CHP olarak aynı kararı alarak Başkanı Kemal Kılıçdedik ki ‘o aileler mağbölgeye gittiklerine daroğlu Soma’da, Çadur’. Şili’deki işçiler 69 dikkat çekti. lışma ve Sosyal Güvengünde bütün dünyanın lik Bakanı Ömer Dindev ekranlardan izleçer ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba diği bir biçimde, her türlü tedbir alıkanı Taner Yıldız da Zonguldak’ta ma narak, küçük bir kafesle yeryüzüne dende girmişlerdi. CHP Genel Başkan çıkartıldılar. Biz daha iki işçiyi 7.5 Yardımcısı İzzet Çetin, Şili’de göçük aydır çıkaramadık. İki aileyi hâlâ altında kalan işçilerin 69 gün sonra çı babalarına, eşlerine kavuşturamakarıldıklarında Çalışma Bakanı Ömer dık. İki bakan böyle bir dönemde Dinçer’in “Biz daha kısa sürede çı oraya gideceklerini açıklayınca ‘gitkarırdık” dediğini, aynı bakanın Ka sinler’ dedik. Belki müjdeli bir haradon’daki kazada ölen madenciler ber verirler, ekonomik destek sağiçin de “Güzel öldüler” yorumunu larlar, engel olmayalım dedik. Onyaptığını anımsattı. Zonguldak’ta ara lara bir fırsat verdik. Soma’yı terdan 7.5 ay geçmesine karşın iki ma cih ettik. Soma da dikkat çekilmedencinin hâlâ kuyudan çıkarılamadığına si gereken bir yer.” MUSTAFA ÇAKIR POLİSLERE ASKERLİK MÜJDESİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu’nda polislerin askerlik durumuyla ilgili tasarının imzaya açıldığını belirterek, bu yeni düzenlemeye göre Polis Akademisi mezunlarının 3 hafta, polis meslek okulları mezunlarının 6 ay askerlik yapmalarının öngörüldüğünü bildirdi. Çiçek, 2011’in ilk Bakanlar Kurulu toplantısının ardından 38 bin 415 kişiyi ilgilendiren düzenlemenin gerekçelerini açıkladı. linde uyum yasalarının gönderilmesi gerektiğini dile getirdi. “Askeri alanla ilgili bugün bu tasarıyı benimsedik. Bununla getirilen bir kısım değişiklikler var. Bunlar askeri hâkimlerle ilgili, mahkemelerin işleyişiyle ilgili” diyen Çiçek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bunların sicilleri, 1. sınıfa ayrılma, 1. sınıf olma, özlük hakları, disiplin cezaları ve cezalara karşı idari ve yargı yolları, soruşturma ve kovuşturma usulleri, askeri yüksek yargı organlarının üyeliklerine ve bazı görevlere seçilme şartları, askeri yargının görev alanları hususlarında düzenlemeler getirmektedir. Bu düzenlemeleri yaparken bir taraftan son değişiklikler dikkate alınmıştır. Öbür taraftan da bu alanda daha evvel çıkarmış olduğumuz bir yasa Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilmişti. Dolayısıyla buradaki gerekçeleri de dikkate almak suretiyle paket yasa hazırlanmış olmaktadır. Tamamı 84 maddedir.” ‘Kişi başına düşen polis sayısı az’ Türkiye’de polis ihtiyacının her geçen gün arttığını savunan Çiçek, “Zaten Avrupa ortalamasına baktığımızda da Türkiye’de kişi başına düşen polis noktasında bir düşüklük durumu söz konusu” dedi. Askeri alanı ilgilendiren bir başka tasarının da imzaya açıldığını belirten Çiçek, anayasa değişikliğinin ardından paket ha Çiçek, toplantı sonrasında açıklamalarda bulundu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle