Katalog

CMYB C M Y B 8 EYLÜL 2010 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Üstünlerin Hukuku Altında Bir Oylama Pazar günü kullanacağım “oy”un, o gece Ankara’da Yüksek Seçim Kurulu tarafından titizlikle değerlendirileceğinden kuşkum yok. Ama ne yalan söyleyeyim? Benim “oy”umun, teknoloji dehalarının keyiflerine kalmış program sızmalarından birisine takılıp takılmayacağından da bayağı kuşku duyanlar arasındayım. Bu yazıyı da o kuşkuların paylaşılması için yazıyorum. Yenilen pehlivanın mazeretine sınır olmadığını bilsem de, son genel seçimlerde Yüksek Seçim Kurulu’nun bilgisayar sistemlerine bilinmeyen eller tarafından müdahale edildiği söylentileri, aylarca gündemden düşmedi. O ileti senin, öbürü bir başkasının denilmeden, e-postalar arasında dalga dalga yayıldı. Sonunda Parlamentomuz, bu dalgalanmayı da doğrudan dikkate alarak; ya da başka türlü kuşkuları da kaldırmak amacı ile, seçimlerde Yüksek Seçim Kurulu’nun kesin sonuçları değerlendirmek amacı ile yürüttüğü çalışmalar sırasında, siyasal partilerden de birer temsilci bulundurulmasını sağladı. Bu konuda 198 sayılı yasada yapılan değişikliğin yürürlüğe giriş tarihi 4 Nisan 2010. Oyumuzu, seçim kütüğünde belirtilmiş olan sandıkta kullanırken, sandık üyelerinin yanı sıra partilerin gözlemcilerinin de yer almasını sağlayan seçim yasamız, yine parti temsilcilerine ilçe seçim kurullarında oylar birleştirilirken de bu yetkiyi tanımıştı. Yasa koyucu, partilerin gözlemcilerinin İl Seçim Kurullarındaki çalışmalara da katılabileceğini söylemekle yetinmişti. Bir bilenin Seçsis’ten kuşkusu Asıl mesleği Endüstri Yüksek Mühendisliği olan ve bir bilgisayar sistemleri kuruluşunda genel müdürlük yapan Adana CHP Milletvekili Tacidar Seyhan da YSK’nin oyların değerlendirmesinde kullandığı “Seçsis” adı verilen sistemden kuşku duyanların ön sıralarında yer alıyor ve kullanılan sistemin ABD seçimlerinde terk edilmiş olduğunu, bizim dışımızda sadece Yunanlıların sahip çıktığını söylüyor. Erçelebi’nin geri çevrilen başvurusu DSP Genel Sekreteri Denizli Milletvekili Hasan Erçelebi’nin, bu tür kuşkuların dikkate alınarak, Yüksek Seçim Kurulu’nun sonuç çalışmalarında partilerin gözlemcilerinin bulunmasını da isteyen başvurusunu geri çeviren kararı, “başımıza iş çıkartmayın” türünden olmalıdır. Kurul, parti gözlemcilerinin aramızda ne işi var diyemiyor. Seçimlerin Temel Hükümlerini belirleyen yasadaki değişikliğin üstünden bir yıl geçmediğini hatırlatmakla yetiniyor. Anayasa koyucusunun seçimlerle ilgili yasalarda yapılan değişikliklerin uygulanması için bir yıl beklenilmesini istemesinin tek nedeninin, iktidarların seçimlerden hemen önce yasalarda kendilerine üstünlük sağlayabilecek değişiklikleri yapmasını önlemek olduğunu, YSK’nin kıdemli yargıçları da elbette biliyordur. Ama 12 Eylül gecesi YSK’nin yapacağı çalışmada partilerin gözlemci bulundurmasının o tür üstünlükle uzaktan yakından ilgisi var mıdır? Kaldı ki, “Seçsis”in işleyişinden dertli olanların, YSK çalışmalarında ODTÜ gibi bu alandaki yeteneği ile övünebileceğimiz bir devlet üniversitesinin bildireceği uzmanların da o gece görevlendirilmelerini isteyen başvuruları da YSK’den yanıt bulamıyor. Halkoylamasının işleyişinden oyların değerlendirilmesine kadar onca ağır sorumluluk altında bulunan YSK’nin, oy verme gününden on gün önce uygulanmasını yasakladığı kimi işlemlerin pervasızca çiğnendiğini görmenin şaşkınlığı içinde olduğumu da söylemek zorundayım. 1946’dan bu yana sayısını unuttuğum seçimlerin hemen hiçbirisinde, hem yasalarda yer alan yasakları hatırlatan; hem de onların dinlenmeyişini izlemekle yetinen bir Yüksek Seçim Kurulu ve ona bağlı il, ilçe seçim kurullarının durumu hukukun üstünlüğüne içtenlikle inanmış olanları elbette üzer ve şaşırtır. İktidar partisinin evet afişleri, kamuya ait yerlerde, Boğaz Köprüsü başta olmak üzere, stadyum, okul duvarlarında duruyor ve bana 1970’li yıllarda Jivkov’un Bulgaristan’ında izlediğim seçimdeki manzaraları çağrıştırıyor. Başbakan, “Üstünlerin Hukuku Yerine Hukukun Üstünlüğü” diye aramızdaki sözde saflara anayasasını yutturmaya çalışıyor ya? YSK yasaklarını dinlemeyen, üstünlere sırtını dayayan TRT bile hayatının en düzeysiz particilik borazanlığını yapıyor. Yarın Şeker Bayramı başlıyor. Bayramın ülkemize Hayır’lar getirmesini diliyorum. Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] AKP’li Balõkesir İl Başkanõ, engellilere gönderdiği mektupta devletin yardõmlarõnõ anõmsattõ, ‘evet’ oyu istedi Engelliye ‘evet’ baskısı FIRAT KOZOK ANKARA - Referandum süre- cinde devletin tüm olanaklarõnõ se- ferber eden AKP, engelli yurttaşla- rõ rencide eden bir uygulamaya im- za attõ. AKP Balõkesir İl Başkanõ Adil Çelik, kentteki engellilere gönderdiği bayram tebriğinde ken- dilerine her ay asgari ücret tutarõn- da ücret ödendiğini anõmsatarak “Engelli vatandaşlarımıza yöne- lik olarak pozitif ayrımcılığı içe- ren düzenlemenin yer aldığı ana- yasa değişikliğine evet oyu ver- menizi diler, bu vesile ile Rama- zan Bayramınızı tebrik eder, sev- gi ve saygılarımı sunarım” dedi. Mektubu savunan Çelik, engellile- re yardõm yapõlmasõna ilişkin dü- zenlemeyi AKP’nin getirdiğini be- lirterek “Biz bunu hükümetimizin bir icraatı olarak görüyoruz. Ben bunda da son derece haklı oldu- ğum kanaatindeyim” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Baş- kanõ Melih Gökçek’in desteğiyle geçen hafta düzenlenen 50 bin ki- şilik iftar yemeğinde yapõlan “evet” propagandasõnõn yankõlarõ sürer- ken bir skandal uygulama da Balõ- kesir’den geldi. Kutlama tebriği gönderdi AKP Balõkesir İl Başkanõ Avukat Adil Çelik, kentteki engelli yurt- taşlara bayram nedeniyle birer kut- lama tebriği gönderdi. Tebrikte, açõk bir dille referandum propa- gandasõ yapan Çelik, önce devletin engellilere ödediği evde bakõm üc- retini anõmsattõ, sonra da bu ücretin karşõlõğõnda “evet” oyu istedi. Devlet yardõmõnõ partisinin yar- dõmõ gibi gösteren Çelik, tebrik mesajõnda şunlarõ dile getirdi: “Anayasada ifadesini bulan sos- yal devlet olma ilkesinden hare- ketle; engelli vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştırmaya yöne- lik olarak, 2007 yılından bu yana ağır özürlüsü olan ve bu özürlü- süne bakan her vatandaşımıza yasal şartları tutması kaydıyla her ay düzenli olarak net asgari ücret (544.44 TL) tutarında evde bakım ücreti ödenmektedir. 12 Eylül 2010 Pazar günü yapılacak olan referandumda engelli va- tandaşlarımıza yönelik olarak pozitif ayrımcılığı içeren düzen- lemenin yer aldığı anayasa deği- şikliğine EVET oyu vermenizi diler, bu vesile ile Ramazan bay- ramızını tebrik eder, sevgi ve saygılarımı sunarım.” ‘Benim partim yaptı’ Skandal mektup üzerine tele- fonla ulaştõğõmõz AKP Balõkesir İl Başkanõ Adil Çelik, mektubu doğ- rularken “Mektuptan evet oyu verin, yardımlar devam etsin anlamı mı çıkıyor” sorusuna, “Ben öyle bir anlam çıktığı ka- naatinde değilim” yanõtõnõ verdi. “O zaman neden yardımları anımsattınız? Direkt bayram kutlaması yapmak yerine böyle bir yolu tercih etmeniz merak uyandırdı” sorusu üzerine de Çe- lik, “Olabilir, merak etmiş ola- bilirsiniz. Bizim de kanaatimiz bu. Engelli vatandaşlarımızın hem bayramını kutladık, hem bu vesileyle referandumda destek istemiş olduk. Neticede ben siyasi bir partinin il başkanıyım bili- yorsunuz” dedi. AKP Balõkesir İl Başkanõ Çelik, “Yardımları siyasi partiler değil, devlet yapmıyor mu?” sorusuna da şu yanõtõ verdi: “Elbette ki devlet. Bu düzenle- meyi getiren ve bunun ödenme- sine vesile olan da Ak Parti hü- kümeti, yani benim partim. Bun- dan önce böyle bir şey yapılma- mış. Biz bunu hükümetimizin bir icraatı olarak görüyoruz. Ben bunda da son derece haklı oldu- ğum kanaatindeyim.” AKP Balõkesir İl Başkanõ Adil Çelik, kentteki engellilere gönderdiği bayram tebriğinde kendilerine her ay asgari ücret tutarõnda ücret ödendiğini anõmsatarak “Anayasa değişikliğine evet oyu vermenizi diler, bu vesile ile Ramazan Bayramõnõzõ tebrik eder, sevgi ve saygõlarõmõ sunarõm” dedi. Ahmet Türk’lü broşürler BATMAN (Cumhuriyet) - Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Genel Başkanõ Ahmet Türk’ün referandumda “evet” diyeceği iddia edi- len broşürlerin dağõtõlmasõ, BDP ile AKP’yi karşõ karşõya getirdi. BDP miletvekili Ayla Akat Ata, yerel yöneticilerin halkõ yönlendirmeye çalõştõğõ- nõ, AKP’nin referandum öncesi rüşvet dağõttõğõnõ belirterek “AKP milletvekilleri ile il teşkilatõna sesleniyoruz. Hatalarõ tekrarlamayõn. Mahallelere girerken bir değil, bin kez düşünün” dedi. Değirmenci disipline gidiyor İstanbul Haber Servisi - CHP Genel Baş- kanõ Kemal Kõlõçdaroğlu, afiş tartõşmalarõ ile il- gili olarak Avcõlar Belediye Başkanõ Mustafa Değirmenci’yi disipline sevk edeceklerini söyle- di. NTV’de sorularõ yanõtlayan CHP lideri, De- ğirmenci’yle telefonda görüştüğünü belirterek “Rahibe afişi diye bir şey yok, kadõnlarõn rahibe gibi giyinmesine karşõ olduklarõnõ anlatan bir afiş, ben daha önce ‘özür dilemesini biliriz’ diye açõklama yaptõm. Disipline sevk edeceğiz” dedi. Sav: Provokatif haberler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’de “rahibe afişinin sorumlusu kim” tartõşmasõ sürer- ken Genel Sekreter Önder Sav, afişleri kendisinin astõrdõğõ iddiasõnõ “provokatif” olarak nitelendirdi. Yeni Şafak’õn haberinde “rahibe” afişlerinin “Sav’õn ‘başörtüsü sorununu çözerim’ çõkõşõ yapan Kõlõçdaroğlu’na Berhan Şimşek üzerinden yaptõğõ bir komplo” olduğu yazõldõ. Haberde, Sav’õn “Bu işi Baykalcõlar yaptõ” dediği öne sürüldü. Mobese kameraları kayıtta DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakõr’da referandum güvenliğinin sağlan- masõ Diyarbakõr Valisi Mustafa Toprak başkanlõ- ğõndaki toplantõda ele alõndõ. Toprak, “Provoka- törlük yapan şahõslar anõnda tespit edilecek ve gerekli yasal işlem yapõlacaktõr. Oy kullanõlacak okul ve çevrelerinde geniş güvenlik tedbirleri alõ- narak kanunsuz toplanmalara kesinlikle izin ve- rilmeyecektir” dedi. Mobil güvenlik unsurlarõnõn sürekli devriye hizmeti yapacağõnõ anlatan Top- rak, oy kullanõlacak binalarõn çevrelerini mobese ve helikopterlerden yüksek çözünürlüklü kame- ralar aracõlõğõyla kaydedeceklerini söyledi. Sabah ve ATV’yi protesto İstanbul Haber Servisi - Halkevleri üyele- ri, referandum kampanyasõ sürecinde Sabah gaze- tesi ve ATV’de “Evet” denilmesi için yapõlan ya- yõnlarõ protesto etti. Balmumcu’daki Sabah-ATV binasõ önünde bir araya gelen grup adõna açõkla- ma yapan İstanbul Halkevleri Başkanõ Nuri Gü- nay, Sabah gazetesinin anayasa değişikliğindeki maddeleri kamuoyuna yanlõş yansõttõğõnõ ve Baş- bakan’õn sözcüsü gibi hareket ettiğini belirtti. TÜMÖD’den referandum eleştirisi İstanbul Haber Servisi - Tüm Öğretim Ele- manlarõ Derneği (TÜMÖD) Genel Sekreteri Suay Karaman anayasa değişikliklerinin amacõnõn 12 Eylül’le hesaplaşmak değil, yargõyõ ele geçirmek olduğunu söyledi. Karaman, anayasa değişiklikle- rinin kabul edilmesi halinde Türk yargõsõnõn AKP iktidarõnõn egemenliğine terk edileceğini belirtti. Dev Sağlık-İş: ‘Anayasak’a hayır İstanbul Haber Servisi - Okmeydanõ Eği- tim ve Araştõrma Hastanesi başhekimlik binasõ önünde bir araya gelen DİSK’e bağlõ Devrimci Sağlõk İşçileri Sendikasõ (Dev-Sağlõk İş) üyesi ta- şeron işçiler, referandumda “hayõr” oyu kullana- caklarõnõ söylediler. Açõklamada, “Yalanlara kan- mayacağõz. Güvencesizliğe, sendika düşmanlõğõna karşõ referandumda hayõr diyeceğiz” denildi. AYDINLARDAN HALKA ÇAĞRI: ‘Yıkım’ sürecini ‘hayır’la durdurun İstanbul Haber Servisi - Üniversite öğretim üyeleri, sanatçõ, gazeteci, yazar, hukukçu, hekim, mühendis, şair-ressam, sunucularõn da aralarõnda bulunduğu 300’ü aşkõn aydõn, referandumda “Hayır” oyu verilmesinin Cumhuriyet’in yõkõm sürecine “dur” diyeceğini, Cumhuriyet’in değer- lerine ve temel ilkelerine yeniden güç kazandõra- cağõnõ vurguladõlar. Aralarõnda Prof. İzzettin Ön- der, Prof. Coşkun Özdemir, Prof. Özcan Kök- nel, Prof. Emin Alıcı, Prof. Ülkü Azrak, Prof. Muzaffer Eryılmaz, Prof. Sina Akşin, sümere- log Muazzez İlmiye Çığ, Prof. Ahmet Saltık, Prof. Ahmet İnan, Dr. Ceyhun Balcı’nõn da bu- lunduğu grup adõna Galatasaray’daki Attilâ İlhan Kültür Merkezi’nde açõklama yapan Prof. Tolga Yarman referandumda yalnõzca 26 maddelik anayasa değişikliğinin değil, aynõ zamanda Türki- ye’nin geleceğinin de oylanacağõnõ belirtti. MERSİN Yeşil kartlıya baskı MERSİN (Cumhuri- yet) - CHP Mersin İl Baş- kan Yılmaz Şanlı, AKP’nin ve bazõ devlet kurumlarõnõn, pazar günü yapõlacak referandum ön- cesinde işçilere, kamu ça- lõşanlarõna, köylülere ve yeşil kartlõ yurttaşlara “evet oyu verin” baskõ- sõ yaptõğõnõ belirtti. Şan- lõ, “AKP’nin cumartesi günü düzenlediği mi- tingde de fişleme yapıl- mış ve mitinge katılma- yanlar tespit edilmiştir” dedi. Yazõlõ bir açõklama ya- pan CHP Mersin İl Baş- kanõ Şanlõ, 4 Eylül’deki AKP mitingi için tüm il- çelerden insan taşõndõğõ- nõ, buna karşõn CHP’nin 2 Eylül’deki mitinginin ancak yarõsõ kadar bir ka- tõlõm gerçekleştiğini be- lirtti. Mitinge katõlõmõn yüksek olmasõ için AKP İl Başkanlõğõ’nõn yurttaş- lara baskõ yaptõğõnõ vur- gulayan Şanlõ, mitinge katõlmayanlarõn fişlendi- ğini savundu. Şanlõ, “Kurumlarda çalışan işçilere mitinge katılmaları için barkot dağıtılmış ve miting ala- nına girişte barkotlar cihazlardan okutularak mitinge katılıp katılma- dıkları belirlenmiştir. ‘Fişleme utancõna son’ diyen AKP, mitinge ka- tılan ve katılmayanları fişlemiştir” ifadesini kul- landõ. Şanlõ, Erdoğan’õn da katõldõğõ Mut rüzgâr ener- jisi santralõnõn açõlõşõnõn kalabalõk olmasõ için Mut Kaymakamlõğõ’nõn 1 Ey- lül’de ilçedeki tüm kamu kuruluşlarõna yazõ yazarak mitinge katõlacak olanla- rõn isim, unvan ve araç plakalarõnõn bildirilmesi- ni istediğini açõkladõ. AKP’nin Mersin mitin- ginden önce kentin çeşit- li yerlerinde mitinge ka- tõlacaklara Kuran’a el bas- tõrõlarak erzak paketi da- ğõttõğõnõ anõmsatan Şanlõ, şöyle konuştu: “Bazı ilçe kayma- kamlık çalışanları ‘ha- yõr’ çıkması halinde ye- şil kartların iptal edile- ceği, bazı Ziraat Ban- kası şubelerinde de ‘ha- yõr’ çıkması halinde zi- rai kredilerin durduru- lacağı baskıları yapıla- rak halkımız korkutul- maktadır. Tüm bunlar gösteriyor ki AKP ikti- darı her yerde baskı, korku ve fişleme yap- makta, yandaşlarını da korumaktadır.” CHP MYK üyesi Tekin: AKP 12 Eylül’ün provasõnõ yapõyor CHP’li kadõnlara saldõrõ İstanbul Haber Servisi - CHP İstanbul Bahçeli- evler İlçe Örgütü’nün Kadõn Kollarõ üyeleri “Hayır” broşürü dağõtõrken sopalõ saldõrõya uğradõ. Karako- la şikâyet için giden kadõnlar, polisten de dayak ye- diklerini söyledi. Saldõrõyõ protesto eden CHP’li Gür- sel Tekin “Bu saldırılar artık münferit olmaktan çıktı. Sistemli bir saldırı haline dönüştü” dedi. CHP Bahçelievler İlçe Örgütü’ne bağlõ Kadõn Kol- larõ’nda faaliyet yürüten Gülhan Atılır, Eda Öz- demir ve Nuray Taşan, Fatih Caddesi üzerinde bro- şür dağõtõrken, AKP’li olduğunu söyleyen bir kişi, “Bu mahalleye giremezsiniz” dedi. Kadõnlarõn “Neden” diye sormasõ üzerine, ismi öğrenilemeyen kişi “Burası AKP’nin mahallesidir, bu broşürle- ri dağıtamazsınız” dedi. CHP’li kadõnlarõn bu söz- lere tepki göstermesi üzerine, elindeki sopayõ Atõlõr, Özdemir ve Taşan’a vurmaya başlayan saldõrgan çev- re sakinlerinin araya girmesiyle uzaklaştõ. Saldõrõnõn etkisiyle bayõlan ve fenalõk geçiren üç kadõn, esna- fõn yardõmõyla karakola götürüldü. CHP’liler şikâyetçi olmak üzere gittikleri Yenibosna’daki 75. Yõl Polis Merkezi’nde de polisler tarafõndan sopayla dövül- düklerini söyledi. CHP’li kadõnlar polisin kendilerine yönelik tavrõna anlam veremediklerini de belirtti. AKP İstanbul İl Başkanõ Aziz Babuşcu ise olayõn AKP ile ilgisi olmadõğõnõ savunarak “Bu iddialar, skandal afişi unutturmak için alelacele gündeme sürülmüş mizansenlerdir” dedi. Saldırı sırasında CHP Kadın Kolları üyesi üç kadın fena- lık geçirip bayıldı. ‘ALTIN YÜZÜK HARAM AMA MUSLUKLARI ALTINDAN’ İstanbul Haber Servisi - CHP İstanbul İl Başkanõ Berhan Şimşek, AKP’nin kendisi- ne muhalif olan toplumun tüm kesimlerine yönelik baskõ ve şiddet uyguladõğõnõ belirte- rek, “12 Eylül döneminde bile görülme- miş uygulamalarla karşılaşıyoruz” dedi. AKP’nin, kendisine muhalif tüm toplum ke- simlerine yönelik baskõ uyguladõğõnõ belir- ten Şimşek, “12 Eylül döneminde bile böyle bir uygulama görülmedi. AKP halkı kandırıyor. Haramdır diye altın yüzük takmayanların evleri altın mus- luklarla kaplı” diye konuştu. CNNTÜRK’te sorularõ yanõtlayan Şim- şek, CHP Avcõlar Belediye Meclis üyesi Ömer Zengin’in CHP’den istifasõnõ değer- lendirdi. Zengin’in “Avcılar Belediye Baş- kanı Mustafa Değirmenci, kaçmak yerine açıklama yapsaydı bizi rahatlatırdı. Suçu kabul etmiş oldu. CHP Grup başkanveki- linin Meclis’te açıklama yapmasını, tas- vip etmiyoruz demesini beklerdik” açõk- lamasõna tepki gösteren Şimşek, Zengin’in, CHP İstanbul İl Başkanlõğõ’nõn yaptõğõ açõk- lamayõ görmezden geldiğini belirtti. Şimşek, “Açıklama yapmamızın ardın- dan savcılığa suç duyurusunda bulun- duk. Afişlerin kimin tarafından asıldığını anlamak için MOBESE kameralarının izlenmesini istedik. Zengin, bunları duy- mamış ya da duymazlıktan gelmiş” dedi. ÖĞRENCİLERDEN BU KEZ ‘BİR KUTU YUMURTA’ İstanbul Haber Servisi- Öğrenci Kolektif- leri üyeleri, İstanbul ve İzmir’de yapõlan yu- murtalõ ve boyalõ saldõrõlarõ protesto etmek için toplanan “Yetmez ama Evet” kampanya- sõ destekçilerini bir kez daha protesto etti. Kurdele ile sarõlõ, içi yumurta dolu kõrmõzõ bir paketi, “evet”çilere hediye etmek isteyen öğ- renciler polis tarafõndan uzaklaştõrõldõ. Sanatçõ Zeynep Tanbay, avukat Eren Kes- kin’in de aralarõnda bulunduğu, “Yetmez ama Evet” kampanyasõ destekçilerinin Taksim Hill Otel’de düzenlediği basõn toplantõsõ gergin başladõ. Polis eşliğinde otele giren grup adõna açõklama yapan Mor ve Ötesi’nin bateristi Ke- rem Kabadayı “Saldırganlığın demokratik haklarla hiçbir ilgisi yoktur” dedi. ‘Biz üzdük, AKP sevsin sizi’ Öğrenci Kolektifleri üyeleri de “Bir iki üç bunlara yetmez ama daha fazla yumurta” , “Yalana dolana AKP’ye hayır” sloganla- rõ atarak otel önünde toplandõlar. “Yetmez ama evet” kampanyasõna imzacõlarõnõn fo- toğraflarõnõn olduğu dövizler taşõyan grup, “Demokratlığınızı yesinler sizin, biz üz- dük AKP sevsin sizi” yazõlõ pankart açtõlar. İstanbul ve İzmir’deki toplantõlarda anayasa paketi ile ilgili görüşlerini aktarmak istedik- lerini ifade eden öğrenciler, konuşmak iste- yen kolektif üyelerinin saldõrõya uğramasõ üzerine olaylarõn çõktõğõnõ ifade ettiler.