20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 EYLÜL 2010 SALI 10 DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B KAVŞAK ÖZGEN ACAR AB ve Mozaikistan: Türkiye Cuma günü ABD ve Avrupa’da Müslümanlar ile Hıristiyanlar arasındaki soğukluk ve Hıristiyanlık içinde yaşanan bazı güncel somut olaylara ilişkin örnekler vermiştik. Bu yazımızda ise Türkiye’deki güncel olaylara değineceğiz. Gelecek yazımızda bu konuyu sürdüreceğiz! AKP iktidarının güçlü adamı Bülent Arınç’ın TBMM Başkanlığı’ndan Başbakan Yardımcılığı’na geçmesi bazı çevrelerde “attan inip eşeğe binen adama” benzetildi. Oysa Arınç’ın bu göreviyle hükümet içinde kalıp partisi ve Okyanus ötesi dahil Türkiye’deki tüm dinsel odaklar arasında eşgüdümü sürdürerek “siyasa oluşturan beyinsel mimar” rolünü yüklendiği dikkatlerden kaçtı. Arınç, Edremit yöresindeki gezisinde Gökçeada’daki ve Ayvalık’ın Cunda Adası’ndaki Ortodoks kiliselerinin onarılacağını açıkladı. Arınç’ın inançlarına ters düşen bu sağ gösterip sol çakması uzun vadeli bir hedefin takkıyesi niteliğindedir. Bundan 15 yıl önce Van’a gittiğimde “Aghtamar (Ahtamar)” Adası’ndaki Surp Harç Ermeni Kilisesi’ni de gezmiştim. 915-921 yılları arasında yapılan, tipik Ermeni mimarisinin estetiğine hayran olmuştum. Dış duvarlarında ziyaretçileri karşılayan naif dinsel söylencelerin kabartmaları büyük ilgi uyandırmıştı. İçeride ise İsa odaklı duvar resimlerinin bakımsızlığı içimi burkmuştu. Kilisede yürürken duvar resimlerinden daha çok hayvan tezeklerine basmamak için yere bakarak ilerlerken kahrolmuştum! 95 yıl aradan sonra pazar günü “Ahtamar Surp Harç Ermeni Kilisesi’nde” ilk kez bir dinsel tören yapıldı. Töreni yıllardır acımasız bir hastalığın kurbanı olan değerli dostum Patrik Mesrop Mutafyan’ın yerine vekili Başpiskopos Aram Ateşyan yönetti. Tabakalaşmış tezekler temizlenmiş, kilise onarılmış, turistik ziyarete açılmakla kalınmamış yılda bir kez de olsa dinsel kullanıma izin verilmişti. 110 kilo ağırlığındaki dökme demir haç, kubbenin statiğinin güçlendirilmemesi nedeniyle yerine takılamamıştı. Geleneksel çan da konulmadığı için dinsel törende çan sesi banttan verilmişti. Ateşyan “Çan şimdilik yerinde olmasa bile onun sesi hep kulaklarımızda zaten!” dedi. ABD’deki, Ermenistan’daki aşırı Ermeni gruplar bu olayı kınarlarken, tören Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “futbol siyasasından” daha samimi olmuştu. Almanya Büyükelçisi Eckart Cuntz’un, Ahtamar’daki törene neden katıldığını anlayamadık. Ülkesi AB Dönem Başkanı değildi. Dünya Kiliseleri Örgütü’nün temsilcisi ise hiç değildi! Ahtamar’a düşürdüğü vesayet gölgesini yadırgadığımız Cuntz, “Türkiye’de din özgürlüğü açısından olumlu bir gelişme. Din özgürlüğü bizim için Sümela, Heybeliada Ruhban Okulu, Mor Gabriel ve Tarsus gibi bir dizi diğer durumlarda da önem taşıyor” demiş! Sayın büyükelçi siz kimsiniz? Sizin bu sözleri söylediğiniz gün Başbakanınız Angela Merkel bakın ne diyor? “Uyum, göçmenleri kabul eden toplumumuz için de bir görevdir. Almanya yıllarca bu konuda kendisini kandırdı. Artık bu yaklaşım değişmelidir. Artık camiler, geçmişe göre daha belirgin bir biçimde kent manzaralarımızın bir parçası haline geliyor. Buna alışmamız gerekir.” 3-5 ay önce İsviçre’de düzenlenen halkoylamasında “minareli cami” yapımı için yüzde 57.5 “evet” oyu ile yasak getirildi. 26 kantondan ancak 4’ü “hayır” dedi! Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy “minare yasağının yerinde ve gerekli olduğunu” söylemedi mi? Almanya’da Federal Parlamento İçişleri Komisyonu Başkanı Wolfgang Bosbach, Birlik Partileri İçişleri Sözcüsü Hans- Peter Uhl, “halkın korkularının nedensiz olmadığı” açıklamaları ile “evet”e destek vermediler mi? Sayın Büyükelçi, Ahtamar’da boy göstermek yerine, önce siz kapınızın önünü süpürün! Fener Rum Patriği 1. Vartolomeos 4-5 yıl önce Bergama’da Aziz Yuhannes adına bir dinsel töreni yönetti. Törene Yunanistan’dan bazı ileri gelenler de katıldı. İki yıl önce Nevşehir’de Derinkuyu ilçesinde Aziz Teodoros Kilisesi’nde yönettiği törende Yunanistan’ın Ankara Büyükelçisi Fotis Ksidas da bulundu. Sayın Patrik, 88 yıl aradan sonra Trabzon’da Sümela Manastırı’nda bir dönüm tarihi niteliği oluşturan Meryem Ana’yı anma törenini yönetti. Yunanistan’dan da önemli katılım oldu. Hatta katılımcılardan bazıları “Pontus Devleti” düşünü yansıtan gömleklerle törende boy göstermekten çekinmediler! Patrik, artık “AB üyelik oltasının ucuna takılan zoka” niteliğine dönüşen şu sözleri söyledi: “Bugünkü bu olay Türkiye’yi seven, Türkiye’ye destek veren komşular ve dostlarla Türkiye’yi AB’de görmek isteyenlerce son derece takdir edilecektir.” Sayın Büyükelçi Ksidas acaba AB üyesi ülkesindeki şu haberi okudu mu? “Avrupa’da cami bulunmayan tek başkent Atina’da binlerce Müslüman bayram namazını Belediye Sarayı’nın karşısındaki Kocia Alanı’nda kılmak zorunda kaldı. Yunanistan Müslümanlar Birliği Başkanı, Mısırlı Naim Elgadur, ‘Camimiz olsaydı bayram namazımızı bu alanda kılmazdık. Geçen yıl Olimpiyat Stadı’nda kılmış ve 1700 Avro ödemiştik. Ekonomik kriz nedeniyle bu yıl belediyeden yer tahsis etmesini istedik’ dedi. Pire’deki kiliselerin metropoliti Serafim, 4 bin Müslümanın camisizlikten bir alanda namaz kılmasına sinirlendi. İzni veren Atina Belediyesi’ne yüklenen Serafim, ‘Türk vahşetinden kurtulup bağımsızlığımızı ilan ettiğimizden bu yana ilk kez bir alan Müslümanlara tahsis edildi’ dedi.” Sayın Ksidas, Atina’da namaz kılmak için para ödeniyor? Olacak iş mi bu? İstanbul’da ilk Ayasofya (Kutsal Bilgelik) Kilisesi 360 yılında yapıldı. Ancak Doğu Roma’nın en görkemli imparatoru Jüstinyen 537’de bugünkü yüceliğine kavuşturdu. 1453’te Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u alması ile camiye dönüştürüldü. 1935’te de Atatürk burayı müze yaptı. ABD’deki Uluslararası Ayasofya Derneği Başkanı Yunan-Amerikan vatandaşı, Yugoslavya’da insan kasabı Slobodan Miloseviç’in danışmanı Chris (İsa) Spiru efendikos Ayasofya’da yeniden dinsel tören yapılması için Türk hükümeti nezdinde girişimlerde bulunmakla kalmamış, Edirne’nin komşusu Dedeağaç’a kadar destekçileri ile gelmişti. İzin verilip gelseydi “savaş değil tapınmaya gidiyoruz!” söylemi ile birkaç yüz kişi ile katılacağı müzede ABD Florida eyaletindeki Papaz Terry Jones’un Kuran’ı yakma girişiminden daha ağır bir tahrikle Ayasofya ile İstanbul’un altını üstüne getirmeyecek miydi? İşin ilginç yanı Spiru efendikosun Dedeağaç’ta olduğu günlerde Selanik’te Türk Başkonsolosluğu 12 ve 18 Eylül günleri bombalı saldırıya uğruyordu. Sayın Büyükelçi Ksidas bu haberleri de okumuş olmalıydı. Bereket Ankara-Atina- Vaşington-Fener Patrikhanesi’nde yaşanan diplomatik ve dinsel temaslardan sonra efendikos vazgeçirildi, törenin İstanbul’daki Büyük Ayasofya’da değil, Edirne’deki Küçük Ayasofya’da olacağı masalı anlatılır oldu! Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 AB’denGümrükBirliğigolü ÇİMEN TURUNÇ BATURALP BRÜKSEL - Avrupa Birliği (AB), Meksika’dan sonra şimdi de Güney Kore ile serbest ticaret antlaşmasõnõ yü- rürlüğe koymaya hazõrlanõyor. Sõrada Rusya, Hindistan ve Kanada var. AB’nin üçüncü ülkelerle yaptõğõ veya yapmaya çalõştõğõ serbest ticaret antlaşmalarõ Türkiye ekonomisi için her geçen gün daha büyük bir tehlike oluşturmaya devam ediyor. Uzman- larõn “Gümrük Birliği bugünkü ko- şullarda Türkiye’yi, serbest ticaret antlaşması yapılan ülkeler ve AB karşısında son derece dezavantaj- lı bir duruma düşürüyor. Siyasi ira- de iç sektörleri koruyacak adımlar atmalı” yönündeki uyarõlarõ dikkat çe- kiyor. AB - Güney Kore serbest ticaret antlaşması Türkiye ile tekstil, beyaz eşya ve oto- motiv gibi paralel sektörlerde söz sa- hibi olan Güney Kore ve AB, 6 Ekim’de AB- G. Kore zirvesinde im- zalanõp 2011’de yürürlüğe girmesi öngörülen antlaşma sayesinde Türki- ye’ye karşõ avantajlõ duruma geçecek. Antlaşmanõn yürürlüğe girmesiyle şunlar gerçekleşecek:  Güney Kore, gümrük vergisi ödemeden AB’ye ihracat yapabile- cek.  Türkiye Gümrük Birliği’nde ol- duğu için Kore mallarõ Avrupa paza- rõna girmesinin yanõ sõra Türkiye’ye de girebilecek.  Buna karşõlõk Avrupa mallarõ da Güney Kore’ye gümrüksüz girebilecek. Ama Türk mallarõ Güney Kore’ye gi- rerken Türkiye AB üyesi olmadõğõ için gümrük vergisine tabii tutulacak. Cumhuriyet’e konuşan İKV Brüksel temsilcisi Haluk Nuray, gümrük bir- liğinin hazõrlandõğõ yõllarda bu tür tehditlerin öngörülemediğini, bugün ise Türkiye’nin karar alma mekanizma- larõna girmeden Türkiye’yi tatmin edecek bir çözümün bulunamayacağõnõ dile getirdi. Nuray, AB’nin üçüncü ül- kelerle serbest ticaret antlaşmalarõ im- zalamaya devam edeceğini ve bu an- tlaşmalarõn daima Türkiye’nin aleyhine işleyeceğini söyledi ve tek çözümün “tam üyelik” olduğunu vurguladõ. Farklõ uzmanlarõn görüşüne göre Türkiye’nin 1996 yõlõnda dahil oldu- ğu Gümrük Birliği’nin Türkiye’ye ‘Ahmedinejad için vakit var, Peres için yok’ Dış Haberler Servisi - 65. Dönem BM Genel Kurulu toplantõlarõna ka- tõlmak için New York’ta bulunan Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül, bu- radaki temaslarõ sõrasõnda İsrailli mev- kidaşõ Şimon Peres ile görüşmeye- ceğini belirtti. İsrail basõnõnda yer alan haberlerde, Gül’ün Peres’le prog- ramõnõn sõkõşõklõğõnõ öne göstererek gö- rüşmeye vakit bulamayacağõnõ söyle- mesine karşõn İran Cumhurbaşkanõ Mahmud Ahmedinejad ile bir araya geleceği yorumu yapõldõ. Gül önceki gün New York’taki Türkevi’nde düzenlediği basõn top- lantõsõnda Peres ile görüşüp görüş- meyeceğine yönelik soruyu şöyle yanõtladõ: “Doğrusu benim programım uy- muyor zaten. Clinton Global Ini- tiative’de bir davet var, birçok ki- şiye, bana da ona da dolayısıyla ben oraya gitmeyeceğim.” “Görüş- memek için mi gitmeyeceksiniz” so- rusuna Gül’ün yanõtõ “Programımız el vermiyor” oldu. İsrail’in Haaretz gazetesi, Türki- ye’de geçen hafta Gül’ün Peres’le gö- rüşeceği yönünde haberler çõktõğõna, şimdi ise Gül’ün, programõnõn sõkõ- şõklõğõnõ göstererek bunu iptal ettiğine dikkat çekti. Basõn toplantõsõnda Gül, İran ko- nusunun BM Güvenlik Konseyi’nin gündeminde olup olmadõğõnõn so- rulmasõ üzerine, bunun ayrõ bir mad- de olmadõğõnõ, ancak İran Cumhur- başkanõ Ahmedinejad ile ikili gö- rüşmelerinin olacağõnõ söyledi. Cumhurbaş- kanı Abdullah Gül , 63. dönem BM Genel Ku- rul toplantıları için gittiği New York’ta, Türk Evi’nde düzen- lenen resepsi- yonda bu ülke- de yaşayan Türklerle bir araya geldi. (Fotoğraf: AA) Birliğin, Meksika’dan sonra Güney Kore ile ticaret anlaşmasõna hazõrlanmasõ Türkiye’yi zora sokuyor... Rusya, Hindistan ve Kanada ile anlaşmalar da sõrada getirdiği bütün avantajlar imza- landõğõ günden beri aşamalõ olarak azalõyor. Örneğin Meksika ile AB arasõnda imzalanan serbest ticaret an- tlaşmasõ Meksika’nõn Türkiye’ye AB üzerinden sõfõr gümrükle mal sat- masõna olanak sağlõyor. Türkiye ise Meksika’ya ihracat ya- parken yüzde 22 ile 30 arasõnda de- ğişen vergi oranlarõna tabii tutuluyor. AB’nin kendi içinde bile, eşit ko- şullarda imzalandõğõ halde kendi sektörlerini korumak adõna serbest ti- caret antlaşmalarõna kuşkuyla yak- laşan çevreler var. AB Komisyonu ise Kore ile yü- rürlüğe girmesi öngörülen Serbest Ticaret Antlaşmasõ’nõ bugüne kadar müzakereleri sürmekte olan “en id- dialı” antlaşma olarak nitelendirdi. Komisyon Güney Kore ile bugüne kadar yapõlan ticaretin hacminin an- tlaşmanõn yürürlüğe girmesinden sonra iki katõna çõkmasõnõ bekliyor. AP antlaşma raportörü Robert Sturdy antlaşmanõn AB tarõm sek- törüne 380 milyon Avro’luk bir ta- sarruf imkânõ sağlayacağõnõ, ticare- tin de yüzde 70 oranõnda artacağõnõ ileri sürüyor. AB’nin Güney Ko- re’den beklentilerini yansõtan bu ra- kamlar da Türkiye’nin bu ülke ile re- kabet ettiği sektörlerde zorlanacağõnõ açõkça ortaya koyuyor. Seul Türkiye ile antlaşmaya yanaşmıyor Diğer yandan Türkiye ile Güney Kore arasõnda da Türkiye’nin za- rarlarõnõn en aza indirilmesini he- defleyen ticaret antlaşmasõ müza- kareleri sürüyor. Ancak uzmanlar tõp- kõ Meksika gibi Seul yönetiminin de AB ile yaptõğõ antlaşmalar sayesin- de elinin güçlendiğini ve Türkiye ile yapõlan müzakereleri sürüncemede tutarak sonuçlandõrmaya yanaşma- yacağõnõ dile getiriyor. İsrail medyasõ Gül’ün New York temaslarõnõ yorumladõ Patrik vekili Aram Ateşyan Pontus. Chris Spiru. İŞ ARIYORUM Bilgisayar operatörlüğü, bilgisayarlı muhasebe, ETA7,LKS 2, eğitimim var. On parmak klavye kursuna devam ediyorum. CEMİL: 0536 229 66 24 [email protected] 2004 Girişli Bolu Meslek Yüksekokulu öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. DUYGU TAMER 1988-1992 Dönemi Bakõrköy Ticaret Lisesi’nden almõş olduğum diplomamõ kaybettim. Hükümsüzdür. EDA AYNUR TEŞEKKÜR 15 Eylül’de Hakk’a yürüyen babam İHSAN İLKNUR’un uğurlanması sırasında yapılması gereken tüm hizmetleri ailemize bırakmadan üstlenen CHP Silivri İlçe Başkanı SELAMİ DEĞİRMENCİ, CHP Silivri İlçe Sekreteri HÜSEYİN ŞAHİN, Babamın sevgili “bacanağı” CHP Silivri İlçe Yönetim Kurulu Üyesi HAYRETTİN KARAKAYA, Silivri Belediye Başkan Yardımcısı AYHAN OTLATICI, Karacaahmet Sultan Derneği Başkanı MUHARREM ERCAN, Almanya Alevi-Bektaşi Kültür Enstitüsü Başkanı GÜLİZAR CENGİZ, Hastalığı sırasında en az benim kadar yakından ilgilenen sevgili arkadaşlarım Dr. AHMET ERYILMAZ, Dr. MUSTAFA ARSLANTAŞ, Dr. ALİ ŞEKER, Cenaze törenine katılan, evimize kadar gelerek acımızı paylaşan, telefon ve telgrafla taziyelerini bildiren tüm dostlarımıza şahsım ve ailem adına şükranlarımı sunarım. MİYASE İLKNUR Nüfus kâğõdõmõ kaybettim Hükümsüzdür. ÇİLEM KOPARAN Haber Merkezi - Nobel ödüllü Fin- landiya eski Cumhurbaşkanõ Martti Ahtisaari başkanlõğõnda Türkiye’de bu- lunan Bağõmsõz Komisyonun raportörü Albert Rohan, ileriki süreçlerde İrlan- da örneğinde olduğu gibi uluslararasõ top- lumun Kürt meselesinde devreye gire- bileceğini belirtti. “Akil Adamlar Oluşumu”nun Di- yarbakõr ve Ankara’da yaptõğõ temasla- rõn ardõndan PKK’ye yakõnlõğõyla bilinen Fõrat News adlõ haber sitesine açõkla- malarda bulunan Rohan, Hakkâri’de 9 ki- şinin ölümüyle sonuçlanan saldõrõyõ de- rin ve tehlikeli güçler tarafõndan ger- çekleştirilen bir provokasyon olarak ni- telendirdi. Hakkâri saldõrõsõ türündeki ey- lemlerin İrlanda’da da gerçekleştiğini ha- tõrlatan Rohan “Ama Türk hükümeti ve Kürt temsilciler arasında bir diyalog kurulmuş durumda ve sürmekte. Bu nedenle umuyoruz ki barışçıl çözüm çabaları sekteye uğramaz” dedi. Avrupa Birliği’ne katõlma yolunda olan Türkiye’nin bir iç sorunu olan Kürt sorununu çözmek durumunda olduğunu kaydeden Rohan ileriki süreçlerde İrlanda örneğinde olduğu gibi uluslararasõ top- lumun devreye girebileceğini belirtti. Ro- han öncelikle diyaloğun içeride sağlan- masõ gerektiğini söyledi. Türkiye’deki temaslarõndan umutlu olduklarõnõ belirten Rohan, özellikle Başbakan Tayyip Erdoğan ve Cum- hurbaşkanõ Abdullah Gül ile olan gö- rüşmelerini “oldukça iyi” olarak nite- lendirdi. Rohan ayrõca Hakkâri saldõ- rõsõnõn ardõndan BDP ile hükümet yet- kilileri arasõndaki görüşmelerin sadece ertelendiğini ve görüşmelerin askõya alõnmasõnõn söz konusu olmadõğõnõ da belirtti. Rohan, hükümet yetkililerinin bizzat kendilerinin bu konuda ifadeler kullandõğõnõ da söyledi. ‘AKİL ADAMLAR’IN RAPORTÖRÜ ALBERT ROHAN ‘Uluslararasõ toplum devreye girebilir’ İsrail’deki Türkiye Büyükelçiliği’nde alarm TEL AVİV (AA) - İsrail’deki Türkiye Büyükelçiliği’ne içinde beyaz toz bulunan bir zarf gönde- rildi. Olay, büyükelçiliği ve İsra- illi yetkilileri alarma geçirdi. İs- railli güvenlik yetkilileri ve uz- manlar büyükelçiliğe giderek in- celemelere başlarken bir ambu- lans ve bir itfaiye aracõ da büyük- elçiliğe gönderildi. Zarfõn içinde- ki maddenin niteliği araştõrõlõyor. Romanlardan Fransa’ya siyah çelenk İstanbul Haber Servisi - Trak- ya Roman Dernekleri Birliği Plat- formu, Fransa’nõn Romanlarõ sõnõr dõşõ etmesini protesto ederek, İs- tiklal Caddesi’ndeki Fransa Baş- konsolosluğu önüne siyah çelenk bõraktõ. Yapõlan açõklamada “Av- rupa, Romanlarõn durumunun iyi- leşmesi için, demokratik politika- larõ hayata geçirmediği sürece zo- runlu göç devam edecek” denildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle