23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 18 EYLÜL 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Tutuklular Unutuldu Bile... Türkiye Barolar Birliği İnsan Hakları Merkezi’nin hazırladığı “Tutuklama Raporu” halkoylamasının yaklaştığı günlere denk geldiğinden gereği kadar irdelenemedi. “Bir gün olur da mahkemeye düşersem beni kim yargılasın?” sorusuna yanıt arandığı izlenimini, hem söylemlerle hem de afişlerle yaratan iktidar da sorunu ciddiye almadı. Olası sanıkları koruma çabaları yüzünden mart ayı itibarıyla 60 bin 782 tutukludan (ceza ve tutukevlerinde bulunan sanık ve hükümlülerin yüzde 51’i) kurunun yanında yanmayı sürdüren yaş, yani kimi gerekçeleri yüzeyde kalan suçların sanıklarının durumu nedense dikkati çekmedi. Anayasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nda görev alacak yargıç ve savcıların seçimi için verilecek kavganın ön işaretleri daha halkoylaması sonuçları ilan edilmeden görülmeye başlandı. Tarafsızlık kavramı da artık gerçek anlamını yitirmiş bulunuyor. Geldiğimiz noktada iktidar partisi tarafından tarafsız sayılmak için iktidara yakın durmak zorunlu görülüyor. “Bitaraf (tarafsız) olan bertaraf olur” (bir yana atılır, yerinden olur) vecizesi zaten geleceğe ilişkin ipuçlarını da içeriyor. Bir yanda sürmekte olan, öte yanda da yerel mahkemelerde karara bağlanmış, Yargıtay’da incelenme sırası bekleyen dosyalar var. Raporda yer alan çizelgede Yargıtay ceza dairelerinin iş yükü ile dosyaların bekleme süreleri, adalet sistemimizin hızının kaplumbağaların bile gerisinde olduğunu ortaya koymaktadır. O dosyaların Yargıtay aşamasına kadar geçen ortalama süreyi saptama olanağı da bulunmuyor. Örneğin 6’ncı Ceza Dairesi’ndeki dosya sayısı 71.827. Bir dosyanın bekleme süresi ise 598 gün. 7’nci Ceza Dairesi’ndeki 56.263 dosya ise 593 günlük bekleme süresi getiriyor. Listenin sonunda da şu cümle yer alıyor: “Yukarıdaki sayısal verilere göre Yargıtay’da ortalama bekleme süresi 359 gün olmaktadır.” Yargıç kadrolarının doldurulmasındaki ayak sürüme bir yana, yeni atamalar yapılsa bile uzayan davaları kısaltmak kolay olmayacak. Anayasada tutukluluk sürelerine ilişkin genel bir tanım var. Ceza Muhakemesi Yasası’nda da tutuklama kararı verilmesi için var olması gereken koşullar sıralanıyor. Ama bu koşulları bir hamlede yok durumuna düşüren bir başka tanım daha var: Katalog suçlar. İddiaları bu bölümde sayılan suçlar üzerine oturtur ve suç şüphesini de herhangi bir kanıta dayandırmadan “ciddi” sayarsanız, sanıkları istenilen sürede tutuklu yargılama olanağını da bulursunuz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin adil yargılama ilkesine aykırılık nedeniyle verdiği mahkûmiyet kararlarını az buluyor olmalıyız ki daha da çoğalmasının gerekçesini hazırlamakta sakınca görmüyoruz. Tutuklamadan laf açıp da sevgili Balbay’ı anmamak mümkün olmuyor. Balbay’ın tutukluluğu bugün 562’nci güne ulaşıyor. Tuncay Özkan ile öteki meslektaşlarımızın çetelesi ise karışmış durumda. Giderek hasret giderme, yerini gelerek hasret gidermeye bıraksa iyi olacak. Bekliyoruz. oerinc@cumhuriyet.com.tr Temizöz’den PKK sorusu DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Kayseri Alay Komutanõ Albay Cemal Temizöz ile aralarõnda itirafçõ ve korucularõn da bulunduğu toplam 7 sanõklõ JİTEM davasõna Diyarbakõr 6. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Oturumda Kamil Atağ’õn kardeşi Mehmet Nuri Binzet ile cezaevinde görüşen ancak KCK Tür- kiye Meclisi davasõndan tutuklu bulunan İHD Ge- nel Başkan Yardõmcõsõ avukat Muharrem Erbey, tanõk olarak dinlendi. Binzet’in “kendisini yönlendirip rüşvet teklif ettiği” iddialarõ ile ilgili tanõklõk yapan Erbey, suçlamalarõ red- dederken Binzet’e cezaevindeyken giysi ve maddi yardõmda bulunduğunu söyledi. Er- bey, 2009 yõlõ mart ayõnda savcõlõkta verdiği ifa- delerin dõşõnda bir bilgi vermediğini belirtti. Temizöz’ün tanõk Erbey’e, PKK’nin talimatlarõ doğ- rultusunda hareket edip etmediği yönündeki so- rusu üzerine tanõk ve sanõk avukatlarõ arasõnda sert tartõşmalar yaşandõ. Soruya itiraz eden mağdur avukatlarõndan Bahattin Özdemir konuştuğu sõ- rada sanõk Temizöz mahkemede konuşmak is- teyince, avukat Özdemir “Sen sus, konuşma” de- di. Tartõşma mahkeme başkanõnõn müdahalesiyle sona ererken Erbey, İHD olarak hiç kimseden as- la talimat almadõklarõnõ vurguladõ. Birdal’a kafa atan saldõrgan tutuklandõ BURSA (Cumhuriyet) - Bursa’daki BDP mi- tinginde Diyarbakõr Milletvekili Akın Birdal’a kürsüde kafa atõp yumrukla vurduktan sonra linç edilmek istenen 26 yaşõndaki Bilgehan Şimşek, Şevket Yõlmaz Devlet Hastane- si’ndeki tedavisinin ardõndan çõkarõldõğõ mah- kemece tutuklandõ. Cumhuriyet savcõsõ Fer- ruh Gün’e ifade veren Şimşek “Herhangi bir örgüt üyesi değilim. Bu olayı tek başıma planladım ve uyguladım. Darp edenlerden şikâyetçiyim” dedi. Şimşek, ifadesinin ar- dõndan mahkemece tutuklandõ. Yüksekova ilçe meydanõndaki patlamada 9’u polis 13 kişi yaralandõ Cenaze sonrasõ patlamaHAKKÂRİ (Cumhuriyet) - Hakkâri’nin Durankaya beldesinin Geçitli köyü yakõnlarõnda, önceki gün yolcu minibüsünün geçişi sõ- rasõnda yola yerleştirilen mayõnõn patlamasõ sonucu ölen 9 kişinin ce- nazeleri ailelerine teslim edildi. Yüksekova’da 3 kişinin cenaze tö- reni sõrasõnda ilçe merkezinde mey- dana gelen bir patlamada, 9’u po- lis, 13 kişi yaralandõ. Patlamada ya- ralanan polisleri taşõyan ambulans kaza yaptõ. Geçitli köyünde önceki gün mey- dana gelen patlamada yaşamõnõ yi- tirenler şoför Aydın Erol (30), Eş- ref Gür (32), Enes Erol (22), Şi- rin Kurt (23), Abuzeyt İden (40), Cane Dayan (50), Zarife Çiftçi (25), Semiha Dayan (35), Nurul- lah Çiftçi’nin (2) cenazeleri dün Hakkâri Devlet Hastanesi mor- gunda ailelerine teslim edildi. Ce- nazelerden 2’si Yüksova, 3’ü Ge- çitli köyü, 4’ü ise Hakkâri kent mer- kezinde toprağa verildi. Cenazelerin hastaneden alõnma- sõ sõrasõnda gerginlik yaşandõ. Ce- nazeleri almaya gelenler arasõnda BDP’li Hakkâri Belediye Başkanõ Fadıl Bedirhanoğlu ve BDP’liler de yer aldõ. Grupta bazõlarõ terör ör- gütü PKK ve Öcalan lehine, hü- kümet ve Başbakan aleyhine slo- ganlar attõ. Polis hastane çevresin- de geniş güvenlik önlemleri aldõ. Eşref Gür’ün cenazesi toprağa ve- rilmek üzere Yenimahalle Mezar- lõğõ’na doğru götürülürken yürüyüş yapan grupla polis karşõ karşõya gel- di. Polise taş atõlmasõ üzerine ba- sõnçlõ su ve gaz bombalarõyla mü- dahale edildi. Olaylarõn ardõndan ce- naze toprağa verildi. Patlamada yaşamõnõ yitiren Cane Dayan ile Semiha Dayan’õn cena- zeleri toprağa verilmek üzere Yük- sekova’ya götürülürken konvoyda araçlarõn çarpõşmasõ sonucu kaza meydana geldi. Kazada 3 kişi ya- ralandõ. Yüksekova’da dün cenaze nedeniyle esnaf kepenk kapatma ey- leminde bulunurken işyerleri açõl- madõ. Cane ve Semiha Dayan için Yüksekova Kõşla Mahallesi’ndeki Merkez Camisi’nde tören düzen- lendi. Yaklaşõk 20 bin kişinin ka- tõldõğõ törenin ardõndan cenazeler Akalõn köyü mezarlõğõnda toprağa verildi. Törenin ardõndan kalabalõk ilçe merkezine kadar terör örgütü le- hine sloganlar atarak yürüyüşe geç- ti. Bu sõrada Cengiz Topel Cadde- si’nde toplanan bir grup ile polis arasõnda gerginlik yaşandõ. Polisin müdahalesi sõrasõnda Gever İş Mer- kezi yakõnõndaki bir taksi durağõnda patlama meydana geldi. Patlama- da, ilk belirlemeye göre 9’u polis 13 kişi yaralandõ. Yaralõlar, am- bulanslarla Yüksekova Devlet Has- tanesi’ne kaldõrõlmak istendi. An- cak 2 yaralõ polisi taşõyan ambulans hõzla seyir halindeyken ara so- kaktan çõkan bir otomobille çar- põştõ. Ambulansta bulunan yaralõ polis memurlarõ kapõnõn açõlma- sõyla araçtan dõşarõya fõrlayõp kal- dõrõma düştü. Olay yerinde kalan yaralõ polis yaşanan kargaşada cenazeden dönen grubun arasõnda kaldõ. Grup polisin kazada yaralandõğõnõ bilmeden tepki göstermek isteyince, olay ye- rinde bulunan kişiler müdahale ederek uzaklaştõrdõ. Kaza yerine gelen diğer polis ekipleri yaşanan kargaşayõ önlemek için havaya uyarõ ateşi açtõ. Yaralõ polis me- muru da gelen başka ambulansla hastaneye sevk edildi. Ölenlerden Aydın Erol, Enes Erol ve Abuzeyd İden’in cenazesi ise ambulansla Geçitli köyüne gö- türüldü. Köyde ise askerin önlem al- madõğõ gözlendi. 3 kişi burada 5 bin kişinin katõldõğõ törenle toprağa ve- rilirken ölenlerin yakõnlarõ sinir kriz- leri geçirdi. Törende sõk sõk PKK ve Öcalan lehine sloganlar atõlõrken köylüler gazetecilere tepki gösterdi. Cenazelerin toprağa verilmesi sõra- sõnda sõk sõk Kürtçe “Şehit na mi- rin- şehitler ölmez” sloganõ atõldõ. MALATYA / HAKKÂRİ (Cumhu- riyet) - Hakkâri’nin Geçitli köyü yakõn- larõnda bir minibüsün geçişi sõrasõnda meydana gelen patlamada yaralananlar- dan 15 aylõk Zeynep Kurt’un sol aya- ğõnõn bir iki parmağõnõ kaybetme riski taşõdõğõ açõklandõ. Annesi Şirin Kurt’u kaybeden Zey- nep’in amcasõ Yalçın Kurt, “Ayakları- nı kurtarmayı, bir de anne sütünü düşünüyorduk. Bir süt anne arıyo- ruz” dedi. Zeynep’in ablasõ Sudenaz Kurt ile Doğan Özgür İden ve Beri- van Dayan’õn tedavileri ise Hakkâri Devlet Hastanesi’nde devam ediyor. CUMHURBAŞKANI GÜL BDP ‘Kurgu, sistem, patlayıcı aynı’ BAHADIR SELİM DİLEK “22. Reform İzleme Grubu Top- lantısı”nõn ardõndan gazetecilerin soru- larõnõ yanõtlayan İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, Hakkâri’deki 9 yurttaşõn yaşa- mõnõ yitirdiği patlamayla ilgili, PKK’yi işaret etti. Atalay, “Deliller bana geldi. Bütün görüntüler, terör örgütünün bugüne kadar yaptığı diğer buna benzer olaylara benziyor. Özellikle de 9 Temmuz’daki Hakkâri-Çukur- ca karayolu üzerindeki olay yerine 12 kilometredir, buranın 12 kilomet- re güneyindedir, Üzümcü Jandarma Karakolu emniyet unsurlarının geçi- şi esnasında infilak etmişti. Kurgu, patlayıcı, özellikle kablo vs. sistem onunla hemen hemen aynı” dedi. Adalet Bakanõ Sadullah Ergin de BDP ile görüşmenin gizli olduğu iddia- larõna tepki göstererek, “Herhalde Başbakan Yardımcısı ve bir Ba- kan’ın katılacağı toplantı, Meclis’te ve Başbakan’ın makamında gizli ya- pılması mümkün değildir” dedi. ATALAY’IN SALDIRI YORUMU Gençlik evinde patlayıcı eğitimi DİYARBAKIR (Cumhuriyet Büro- su) - Diyarbakõr polisince Sur Belediye- si’ne bağlõ Gençlik ve Kültür Evi’ne dü- zenlenen baskõnda 1 adet el yapõmõ pat- lamaya hazõr bomba ile çok sayõda bom- ba yapõmõnda kullanõlan patlayõcõ ele ge- çirildi. Gençlik evinde patlayõcõ eğitimi ve- rildiği belirtildi. Diyarbakõr Emniyet Mü- dürlüğü, geçen hafta kent genelinde sal- dõrõ düzenleyen 6 PKK’linin Gençlik ve Kültür Evi’nde barõndõğõnõ belirtti. POLİS BASKINI Demirtaş: Saldõrõ provokasyon VAN (Cumhuriyet) - BDP Genel Başkanõ Selahattin De- mirtaş, Hakkâri’de 9 kişinin öl- düğü mayõnlõ saldõrõyõ provo- kasyon olarak değerlendire- rek, “Eylemi PKK yaptı diyen hükümet büyük yanılgı için- dedir. PKK yaptığı eylemle- ri iyi de olsa kötü de olsa üst- lenmiştir” dedi. BDP’lilerin te- lefonla talimat verdiği yönün- deki haberlerin anõmsatõlmasõ üzerine Demirtaş, “Eğer böy- le bir bilgi varsa neden bu in- sanlar alınmıyor. Neden iş- lem yapılmıyor” diye sordu. Demirtaş, Hakkâri’de ince- lemelerde bulunmak üzere uçakla önce Van’a gitti. Ha- vaalanõnda açõklamalarda bu- lunan Demirtaş, patlamanõn hemen ardõndan Başbakan’õn, Genelkurmay’õn “olay aydın- lanmış” gibi açõklama yaptõ- ğõnõ, soruşturmayõ yönlendir- diklerini söyledi. Erdoğan’õ yanõlgõ içinde olmakla suçlayan Demirtaş şöyle konuştu: “Başbakan daha önce Ah- met Türk’le bir görüşme ön- cesinde de mayınların patla- tıldığını, bunun PKK tara- fından yapıldığının ortaya çıktığını ifade etti. Oysa Sa- yın Başbakan yanılıyor. Gö- rüşme öncesinde Çukurca’da mayın patlamıştır. Bu mayı- nı döşeyenlerin oradaki ko- mutanlar olduğu ortaya çık- mıştır. Şu anda askeri ceza mahkemesinde yargılanı- yorlar. Ya Başbakan’ı ya- nıltıyorlar ya Başbakan’ın hafızası zayıf. Hakkâri’deki saldırı bize göre bu provo- kasyondur.” Açõklamadan sonra BDP heyeti Hakkâri’ye doğru yo- la çõktõ. Amaç TSK’yi zor durumda bırakmak Çitlioğlu ve Kuloğlu Hakkâri saldõrõsõnõ değerlendirdi: ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hakkâri’de 9 kişinin öldü- ğü minibüs saldõrõsõnõ Cumhuriyet’e değerlendiren terör uzmanõ Er- can Çitlioğlu, terör örgütünü bir bütün olarak görmenin yanlõş ola- cağõnõ belirtirken örgütün üst yö- netiminde yaşanan liderlik kav- gasõna dikkat çekti. Çitlioğlu, “Ey- lemin sorumluluğunun Feyman Hüseyin’in üzerinde kalması, Ka- rayõlan’ı güçlendirir” dedi. Emek- li Tümgeneral Armağan Kuloğlu ise “Uluslararası güçler Kürt sorununa müdahil olmak isti- yor. Böyle bir süreçte, TSK’yi zor durumda bırakmak için yapılmış bir eylem” dedi. “Terör örgütü PKK’yi bir bü- tün olarak görüp değerlendirmek çok yanlış olur” diyen Çitlioğlu, “Örgütün siyasi ve askeri kana- dı arasında uyuşmazlık bulunu- yor. Bunun yanı sıra örgütün Su- riye kökenli militanları ile Tür- kiye kökenli militanları arasında güç kavgası yaşanıyor. Örgütü bir bütün olarak görmek çok yanlış. Ayrıca, PKK yönetimi geçmişte de sivillere yönelik ey- lemleri sahiplenmeyerek kendi inisiyatifini kullanan gruplar ta- rafından yapıldığını savundu. Göngören’deki saldırı, Diyar- bakır’daki, Kuşadası ve Ma- navgat’taki bombalama olayla- rı bunlara örnektir” dedi. Örgütün silahlõ eylemlerini or- ganize eden Suriye kökenli Feyman Hüseyin ile Murat Karayõlan ara- sõnda yaşanan liderlik çekişmesine de dikkat çeken Çitlioğlu, “Eyle- min sorumluluğunun Feyman Hüseyin’in üzerinde kalması, Karayılan’ı güçlendirir” diye- rek şöyle devam etti: “Referan- dumda boykot kararı alındı. Bu tür eylemler bundan sonraki sü- reçte bölge halkının üzerindeki korkuyu pekiştirir. Eylem bunun için de yapılmış olabilir. Eylemi güvenlik güçleri yapmış gibi gös- termek, 20 Eylül’de sona erecek olan ‘eylemsizlik’ kararını son- landırmak için bir bahane de ola- bilir. Güvenlik güçlerinin bu ey- lemi gerçekleştirdiğine ihtimal vermiyorum.” Çitlioğlu, Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’õn eylemin adresini PKK olarak göstermesi ile ilgili ola- rak da “Başbakan’a olayla ilgili is- tihbari bilgilerin ulaştığını dü- şünüyorum” diye konuştu. Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu, saldõrõyõ askere yüklemek isteyen PKK’nin olay yerine bõra- kõlan asker çantasõ ile ilgili tele- fonda talimatlar verdiğini anõmsa- tarak şunlarõ söyledi: “KCK üye- si bazı BDP’lilerin olay bölge- sindeki milisleri arayarak pro- vokasyon talimatı verdiği teknik takibe takıldı. TSK’ye karşı yü- rütülen asimetrik psikolojik ha- rekâta PKK de katıldı. Amaç, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ar- kasındaki halk desteğini ortadan kaldırmak. PKK’yi masum TSK’yi ise suçlu göstermek. Ulus- lararası güçler Kürt sorununa müdahil olmak istiyor. Böyle bir süreçte, TSK’yi zor durumda bırakmak için yapılmış eylem.” Telefon talimatı iddiası... Sabah gazetesinin dünkü sayõsõnda yer alan bir haberde, polisin kayõt altõna aldõğõ bir telefon görüşmesine de yer verildi. İddiaya gö- re saldõrõ sonrasõ, KCK operasyonu kapsamõnda takip edilen bazõ BDP’liler örgüt milislerini telefonla arayarak, “Bırakılan asker çan- tasını ön plana çıkarın, provokasyonu sahiplenin!” talimatõnõ ver- di. Bu telefon görüşmesi, teknik takibi yapan Hakkâri Terörle Mü- cadele Şube Müdürlüğü tarafõndan kayõt altõna alõndõ. Zeynep’e süt anne aranıyor ‘Utanıp devlet yaptı diyorlar’ İstanbul Haber Servisi - Cumhur- başkanõ Abdullah Gül, Hakkâri’deki saldõrõya ilişkin, terör örgütünün sicili- nin bu tür olaylarla dolu olduğunu belir- terek, “Sivillerden gelecek tepkiden utanır korkarlarsa o zaman kabul et- mezler, ‘Devlet yaptõ’ derler” dedi. Gül, başkanlõk sisteminin şu anda Türki- ye’nin gündeminde olmadõğõnõ söyledi. Gül, 9 günlük ABD gezisi için Ata- türk Havalimanõ’ndan hareketinden ön- ce sorularõ yanõtladõ. Gül, terör örgütü- nün sivilleri de hedef aldõğõnõ belirterek “En tipik örneklerinden bir tanesi birkaç yıl önce Diyarbakır’da dersha- nelerin önünde gerçekleştirdikleri te- rör. Bu saldırıda bunu devlet yaptı di- ye neredeyse herkesi inandırmışlardı. Dolayısıyla şunu bir kez daha tekrar- layalım. Mayınlar dünyada ordulara bile yasaklanmıştır” diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle