20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 18 EYLÜL 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR Yüzde 58’in Saldırganlığı Kuşku Doğuruyor... AKP iktidarının söylemlerine bakarsanız oy kullanan seçmenlerin yüzde 58’i… “Demokrasinin önünü açtı!” “Vesayet rejimine karşı oy kullandı!” Böylece: “Türkiye’de demokrasi daha ileri bir aşamaya taşındı!” “Ülkede artık üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü egemen olacak!” Peki referandum sonrası tepkiler nasıl? Daha saldırgan bir mahalle baskısı… Daha saldırgan köşe yazıları… “Hayır” oyu verenlere karşı daha düşmanca tavırlar… Neredeyse yüzde 42’nin yaşam hakkına yönelik yorumlar, tehditler, baskılar! Sevgili okurlarım bu “Yüzde 58 saldırganlığı” demokratik bir tepki değildir… Tam tersine, ülkeyi diktatörlüğe götürecek bir zulme, “çoğunluğun baskısına” işaret etmektedir! Pek doğal olarak bu tepkilerin başını çeken, onları yönlendiren güç, AKP iktidarı ve medyadaki yandaşlarıdır. İktidarın ve yandaşlarının bir an önce söylem ve eylemlerini gerçekten demokratik bir çizgiye oturtmaları gerekmektedir… Yoksa Türkiye son derece tehlikeli bir kutuplaşmanın, keskin kamplaşmanın, iki veya üç düşman gruba bölünmenin pençesine düşecektir! Ne yazık ki demokratik kültürü tam gelişmemiş toplumlarda, zafer saldırganlığı sadece siyasette değil, futbolda bile felaketlere neden olabiliyor. Siyasal rekabetin veya futbol karşılaşmalarının “hayat-memat meselesi” yapıldığı toplumlarda, ne yazık ki maç ya da seçim sonuçları “zafer sarhoşluğuna” yol açabiliyor ve hiç istenmeyen sonuçlar doğurabiliyor. Niçin kaygılandığımı bu kez siyasetten değil, futboldan iki örnekle anlatayım: Zafer kazananın saldırganlığına önce içerden bir örnek: 17 Eylül 1967 pazar günü Kayseri stadında ev sahibi takım, rakibi Sivasspor’u konuk etti... Maç saat 16.00’da başladı, 20’nci dakikada Kayserispor golü buldu. 18 Eylül tarihli gazetelere göre, olaylar Sivasspor tribününden yükselen aleyhte tezahürat ve atılan taşlarla başladı... Kayserili taraftarlar 5 bin kadar Sivaslıya saldırınca statta büyük bir panik doğdu. Kaçmaya çalışanlar tel barikatlara takıldı, ezilenler oldu. Tabanca ve bıçaklar da çekilince Kayseri stadındaki facianın bilançosu yüksek çıktı: 38’i Sivaslı toplam 40 ölü, 600 yaralı. (Hürriyet Gazetesi, 18 Eylül 1967) Futbol kavgası yeşil sahadan olaya taraf kentlere sıçradı. İki kenti birleştiren karayolunda barikat kuran Sivaslılar, Kayseri plakalı araçları çevirip ateşe verdi. Ertesi gün, yine Sivas’ta Kayserililere ait 13 dükkân ve bir otel yakıldı, yerle bir edildi. 10 bin kişilik kalabalık daha sonra vilayet önüne yürüdü, topluca ‘Olur mu böyle olur mu, kardeş kardeşi vurur mu?’ marşını söyledi. Vilayet meydanında ‘Kana kan isteriz, Kayseri’ye yürüyelim’ sloganı da duyuldu. Dönemin başbakanı Süleyman Demirel, büyük önem verdiği Rusya gezisini bir gün erteledi, Bakanlar Kurulu’nu topladı. Başbakan radyo konuşmasında, ‘Şuursuz tahriklerle devam ettirilmek istenilen bu hadisenin futbol tarihimizde tek kalmasını temenni ederim’ dedi. Kayseri Valisi ve emniyet müdürü görevden alındı. Olaylar yavaş yavaş yatıştı. (Bu satırları Enis Berberoğlu’nun 10 Nisan 2000 tarihinde Hürriyet’te yazdığı makaleden aldım.) Şimdi kazananın saldırganlığına bir de dışarıdan örnek: Tarih 8 Haziran 1969... Honduras ve El Salvador, 1970 yılında Meksika’da düzenlenecek Dünya Kupası elemeleri için karşılaştı. Honduras’ın başkentinde oynanan maç öncesinde konuk El Salvador takımı ciddi anlamda tacize uğradı. Kaldıkları oteli saran Honduraslı fanatikler çaldıkları kornalarla, pencerelere attıkları taşlarla konuk on biri uykusuz bıraktı... Ertesi gün sahaya çıkan El Salvador milli takımı yine de son dakikaya kadar direnebildi, ama tam 90’ıncı dakikada gelen golü önleyemedi... El Salvador’da maçı TV’den izleyen 18 yaşındaki Amelia Bolanios bu golle çılgına döndü, babasının tabancasını kalbine dayayarak tek kurşunla intihar etti... Bolanios bir anda sanki azize ilan edildi... Salvador gazeteleri, ‘Genç kız vatanının yıkılışını görmeye tahammül edemedi’ diye başlık attı. Cenaze törenine başbakan ve bakanlar katıldı. Bayrağa sarılı tabutun arkasında muhafız kıtası yürüdü. Naklen yayımlanan tören herkesi ağlattı. Rövanş maçı işte bu ruh haline rastladı. Bu kez tacize uğrayan Honduras milli takımıydı. El Salvador’un yeni ulusal kahramanı Amelia Bolanios’un portrelerini taşıyan fanatiklerin linç girişimi, ancak sahayı kuşatan ordu birliklerinin marifetiyle önlenebildi. El Salvador takımı maçı 3-1 kazandı... Ama maç sahada bitmedi... Honduras taraftarları iki ülkeyi ayıran sınıra ulaşana kadar olaylar büyüdü... Konuk takımın iki taraftarı öldü, yüzlerce taraftar hastanelik oldu, otomobiller yakıldı. O gece Honduras-El Salvador sınırı kapatıldı. El Salvador uçaklarının Honduras’ın başkentini bombalaması ile savaş başladı... 100 saat süren çatışmalar ancak diğer Latin Amerika ülkelerinin araya girmesiyle durdu... Bilanço çok ciddiydi: 4 bin ölü, 12 bin yaralı... Sınır bölgesinde 50 bin kişi evinden barkından oldu, pek çok köy yakıldı, yıkıldı. Futbol bir yana, ülkeler savaşta da yenişemedi. Honduras-El Salvador sınırı o gün bugün değişmedi. (Bu satırları da Berberoğlu’nun 8 Nisan 2000 tarihli makalesinden aldım.) Sevgili okurlarım, gerek siyasette, gerekse futbolda, “kazanan tarafın” daha ağırbaşlı, daha hoşgörülü ve özellikle siyasette “daha demokratik” olması, beklenen, arzulanan bir davranıştır. Dilerim AKP iktidarı ve yandaşları “Daha demokratik bir Türkiye” hedefini intikamcı duygularla değil, demokratik ilkelerle gerçekleştirmek üzere kendilerine çekidüzen verir! [email protected]; www.kongar.org Velilerin isyanõ üzerine güçlendirme kararõ alõndõ Sallanan okulda tehlikeli eğitim BARIŞ YAMAN KONYA - Yeni eğitim-öğ- retim yõlõnõn başlamasõna sa- yõlõ günler kala, Konya’nõn Selçuklu ilçesindeki Süley- man Çelebi İlköğretim Oku- lu’nda yaşananlar, eğitim sis- teminin içinde bulunduğu du- rumu gözler önüne serdi. Du- varlarõnda bir yõldõr çatlaklar bulunan ve koridorlarõnda yü- rürken sallanan okulda bugü- ne kadar hiçbir önlem alõn- mazken çatlaklarõn görünme- mesi için üzerinin çimento ile kapatõldõğõ iddia edildi. Okula toplantõ için giden ve- liler, duvardaki çatlaklarõ fark edince okul yönetimiyle tar- tõştõlar. Velilerden Yaşar Yıl- maz, Emine Yeniyayla, Ze- ki Kıvrak, Hamza Gök, Mustafa Satılmış, Mehmet Ali Şan ve bine yakõn veli, okulun boşaltõlmasõnõ ve öğ- rencilerin güvenli bir binada ders görmesini istedi. Veliler, okulda bulunan çatlaklarõn geçen yõl yaşanan deprem sonrasõ oluştuğunu iddia etti. Velilerden Zeki Kõvrak, ço- cuğunun birinci sõnõfa başla- yacağõnõ, ancak okulun bu durumu nedeniyle çocuğunu okula gönderemeyeceğini ifa- de etti. Konya İl Milli Eğitim Müdürü Halil Şahin de okul- da güçlendirme kararõnõn alõn- dõğõnõ belirterek “Okulda güçlendirme çalışmaları ya- pılacak. Öğrenciler ise en yakın okullara sevk edile- cek” diye konuştu.. Çevreyle dost büyüme UNILEVERRAPORU Ne valizmiş ÖZCAN YAŞAR Türk Hava Yolları (THY) yeni uy- gulamayla, yılda 506 bin dolar tasarruf sağlamayı ve hosteslerde görülen eklem rahatsızlıklarının önüne geçmeyi planlıyor. THY yetkilileri, valizlerin günlük iç ve dış hat uçuşlarında kullanı- mının kaldırılması ile valizlerin yıpranma oranının azaltılacağını ve üç yılda bir alınan valizlerin alım süresinin de uzayacağını söyledi. Kabin ekibi sayısının art- ması ile kabin ekibi görev bekle- me salonunda, valizlerin kapladığı alanların hem güvenlik hem de konfor açısından meydana gelen olumsuzlukların ortadan kalkaca- ğını ifade eden yetkililer, ekip odalarındaki yoğun valiz trafiği nedeniyle yaşanan valiz karışıklık- larının zaman zaman uçağa geç gidilmesine ya da ekip üyesinin uçuşuna devam edememesine yol açtığını bildirdi. THY, hostes valizlerinden 506 bin dolar tasarruf sağlayacak ! THY, yakıt giderlerini azaltmak amacıyla iç ve dış hat seferlerinde yatıya kalmadan görev yapan kabin görevlilerinin yanla- rında valiz taşımasına yasak getirdi. İstanbul Haber Ser- visi - Unilever 2009 Sürdürülebilirlilik Ra- poru’na göre, 2000- 2009 yõllarõ arasõnda Unilever’in Türki- ye’deki 7 fabrikasõnda, üretilen ton başõna kü- kürtdioksit emisyonun- da yüzde 92, katõ atõk miktarõnda yüzde 62, karbondioksit salõmõn- da yüzde 59, enerji tü- ketiminde yüzde 50, su tüketiminde ise yüzde 48 azalma sağlandõğõ ortaya çõktõ. Unilever Türkiye CEO’su ve Unilever Asya, Afrika, Orta ve Doğu Avrupa Başkan Yardõmcõsõ İzzet Ka- raca, küresel õsõnmanõn artan olumsuz etkilerini günlük yaşamõmõzda daha şiddetli hissetme- ye başladõğõnõ belirte- rek, “Geç kalınmadan bireysel ve kurumsal önlemler, farkındalı- lık arttırılmalı, bu bi- linçle hareket edilerek alınan önlemler bir an önce hayata geçiril- meli” dedi. Koca, ev işine zorlayamaz ÖRNEK KARAR ANKARA (ANKA) - Ankara 8. Aile Mahke- mesi, eşini “eve kapa- tıp sadece ev işlerini yapmaya zorlayan” kocayõ suçlu buldu. Çif- tin boşanmasõna karar veren mahkeme, koca- nõn eşine 20 bin TL maddi ve 10 bin TL manevi tazminat öde- mesine karar verdi. Fransa’da yaşayan bir kadõn, eşinin kendisine kötü davrandõğõ ve şid- det uyguladõğõnõ ileri sürerek, boşanma dava- sõ açtõ. Davayõ gören mahkeme kararõnda, da- valõnõn, eşini eve kapa- tõp sadece ev işlerini yapmasõnõ beklediğinin anlaşõldõğõnõ vurguladõ. Kürtaj sonucu atõlmõş 6 AYLIK CENİN KEMER (AA) - An- talya’nõn Kemer ilçe- sinde bir apartmanõn bahçesinde 6 aylõk ce- nin bulundu. Ceninin, hamile kalan ve lise öğrencisi olduğu iddia edilen 17 yaşõndaki E.E’nin evinin banyo- sunda kürtajla alõndõğõ ve apartmanõn pencere- sinden arka bahçeye atõldõğõ öne sürüldü. Soruşturmayõ genişle- ten polis, bu sõrada E.E’nin, ailesi tarafõn- dan kürtaja bağlõ kana- masõ sebebiyle Kemer Devlet Hastanesi’ne kaldõrõldõğõnõ belirledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle