Katalog

CMYB C M Y B GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada demokrasiyi amaçlarını gerçekleştirecek bir araç gör- düğü bilinen RTE gibi bir lider, acaba bu sözünde sa- mimi mi? Gerçekten demokrasinin önünü açmaya kararlı mı? Yoksa, yüzde 58 evet’i överken tek adamlığın yo- lunu açacak kapıyı araladığını mı söylemek istiyor? Bu son soruları yanıtlamak için RTE’nin 12 Eylül’den birkaç gün önceki demecine göz atmak yeterli. Par- lamenter sistem yerine başkanlık sistemi getirmenin peşinde olduğunu söyledi. Başkan ise elbette ken- disi. Yeni anayasayı 2011 genel seçimlerinden sonra- ya bıraktığını açıkladı. Bu açıklama, yeni anayasayı cumhurbaşkanı se- çiminin yapılacağı 2012’den önce gerçekleştirme ni- yetinde olduğunu gösteriyor. Başkanlık düşlerini ya- şama geçirmek için... Kamuoyu bugün referandum sonuçlarıyla ilgile- niyor, gelecekle değil. Yandaş olmayan kalemlere gö- re; RTE, evet’i sağlayabilmek için devletin bütün im- kânlarını kullandı. İş dünyasını, yandaş olmayan medyayı “bitaraf olan bertaraf olur” diye tehdit etti. Günlerce sayfası 40 milyar olan gazete ilanları ver- di. Billboard’ları baştan aşağı evet afişleriyle donat- tı. Evet’i açıklayan kitapçıkları yurt düzeyinde dağıt- tı. Evet oyu kullanmaları olası olanları harekete ge- çirdi, hayır diyecek olanları baskı altına aldı. Sokak- ta hayır için çalışanlar dayak yedi, polis seyretti. 1950’den önceki döneminde olduğu gibi valiler AKP’nin il başkanı gibi davrandılar. AKP, anayasa değişikliği içeriğinden çok… bu re- ferandumun 12 Eylül darbesinin izlerini sileceği… bir daha darbeye heves edilemeyeceğini, vesayet altı- na artık alınamayacağını topluma aşıladı. AKP özel kamuoyu araştırmalarıyla seçmen nab- zını iyi saptadı. Tamam! Yüzde 58 oyu sağlamak için; evet, AKP bu ve daha pek çok olanağı kullandı. Peki ama hırsızın hiç mi kabahati yok diyen ünlü öyküdeki gibi… CHP’nin daha iyi sonuç alamayışında hiç mi sorumluluğu yok! Şu iki tablonun önümüze getirdiği gerçeğe baka- lım: Son yerel seçimlerde AKP ile CHP’nin kazandı- ğı illeri gösteren harita ile 12 Eylül referandum so- nuçlarını içeren haritadaki tablo hemen hemen aynı. 2009 yerel seçimlerinde yüzde 22.2 oyla CHP, sa- hil illerinde kazanmış, Orta ve Doğu Anadolu’da yok!.. AKP ise Orta ve Doğu Anadolu’da bütün illerde ka- zanmış. 12 Eylül 2010’da da durum böyle... Kılıçdaroğlu genel başkanlığa gelince CHP’nin oy oranında yükseliş gözlendi. CHP’ye göre yüzde 32. Yeni başkana göre yüzde 40’a ulaşacak. Oy yükselişi Deniz gitti, Kılıçdaroğlu geldi diye ya- zıldı, söylendi, açıklandı. Referandum sonuçlarını doğru bilen Tarhan Er- dem’e göre, Gandi rüzgârıyla CHP oyları yüzde 28- 30’lara fırladı ama kampanyanın sonuna doğru yüz- de 22-24’lere indi. Bu iniş neden? Şapkayı önüne koyarak CHP’nin bu olguyu iyi ana- liz etmesi gerekiyor. Baykal gitti, Kılıçdaroğlu geldi. Ne değişti? Medyada dün AKP’nin neden, nasıl kazandığını ve CHP’nin başarısızlığını irdeleyen yorumlar yayımlandı. Şimdi şu gerçeği yadsıyabilir miyiz: 12 Eylül’de 21.8 milyon oy evet, 15.8 milyon oy hayır! Aradaki fark 6 milyon! CHP; kampanya boyunca anayasa paketinin ne- ler götüreceğini gerektiği kadar işlemedi. Kalıcı tek örnek işçinin, memurun haksızlığa karşı artık hak ara- mak için Danıştay’a başvuramayacağı… Soy sop tartışmalarına… bir gazetede yayımlanan -ne ki doğru mu değil mi araştırma gereği duyma- dan- RTE’nin muslukları altın bir villada yaşadığını tar- tıştı.. İktidara gelirse genel af çıkaracağını açıkladı. RTE karşı çıktı. Toplumda olumsuz tepkiler oluşun- ca; geri vites. Genel affı kimi koşullara; PKK’nin si- lahları bırakmasına… toplumsal mutabakatın sağ- lanmasına bağlamak zorunda kaldı. Türban konusundaki çözüm vaadi. İnandırıcı ol- madı. Yükselen oyları muhafaza etmek, daha ileriye gö- türmek için Gandi rüzgârı yetmiyor. Akıllarda ne meydan vaatleri… ne de iktidarı eleştiren haklı, sert konuşmalar kalacak! Bir skandal; hayır’ın önderi bir partinin oy kulla- namayan genel başkanı anımsanacak! SAYFA 14 EYLÜL 2010 SALICUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 14 Eylül Oslo Y 14 Helsinki Y 15 Stockholm Y 17 Londra Y 19 AmsterdamY 17 Brüksel Y 17 Paris PB 21 Bonn Y 21 Münih Y 21 Berlin Y 14 Budapeşte Y 21 Madrid B 30 Viyana Y 19 Belgrad Y 21 Sofya B 18 Roma Y 23 Atina B 25 Zürih B 18 Moskova A 27 Aşkabat A 27 Taşkent A 27 Bakû A 27 Bişkek A 20 Tiflis A 31 Kahire B 31 Şam B 31 İstanbul Y 24 Edirne PB 26 Kocaeli Y 24 Çanakkale PB 25 İzmir B 27 Manisa B 29 Denizli B 30 Zonguldak Y 21 Sinop Y 25 Samsun Y 25 Trabzon Y 26 Giresun Y 26 Ankara B 26 Eskişehir B 23 Konya PB 26 Sıvas Y 24 Antalya B 34 Adana PB 33 Mersin PB 33 Diyarbakır B 34 Şanlıurfa B 34 Mardin B 29 Siirt B 31 Hakkâri PB 26 Van PB 24 Kars Y 21 Ülkemiz kuzey, iç ve doğu kesimleri parça- lı bulutlu, Marmara’nın doğusu, Karadeniz, Doğu Anadolu’nun ku- zeyi ile Ankara’nın ku- zey ilçeleri, Çankırı, Si- vas çevreleri sağanak ve gök gürültülü sa- ğanak yağışlı geçecek. Yağışların; Doğu Kara- deniz kıyılarında çok kuvvetli olması bekle- niyor. Hava sıcaklığı kuzeydoğu kesimler- de 6-8 derece azala- cak, batı bölgelerde 2- 4 dece artacak. isilozgenturk gmail.com AYŞE SAYIN ANKARA - Anayasa deği- şikliği paketine “boykot” tav- rõyla bölgede etkili olan BDP, bundan sonraki rotasõnõ “de- mokratik özerkliğin aktif olarak yaşama geçirilme- si”ne çevirirken; Demokratik Toplum Kongresi (DTK), 20 Eylül’de sona erecek olan PKK’nin “tek taraflı ateşkes” sürecinin uzatõlmasõ için Cum- hurbaşkanõ ve Başbakan’dan randevu istemeye hazõrlanõyor. BDP Genel Başkanõ Selahat- tin Demirtaş, hükümetin PKK ve Abdullah Öcalan’la başla- tõlan “diyaloğun” “müzake- reye” dönüştürülmesi gerekti- ğini savundu. DTK Eşbaşkanõ Aysel Tuğ- luk Cumhurbaşkanõ ve Başba- kan’õn “yeni bir dönemin başlayacağı” mesajõ verdiğini belirterek, bu durumun kendi- lerini umutlandõrdõğõnõ ifade etti. Tuğluk, görüşmenin sağ- lanmasõ durumundaki taleple- rinin ise “askeri operasyonla- rın durdurulması konusunda Başbakan ve Cumhurbaşka- nı’nın doğrudan inisiyatif al- ması” olacağõnõ ifade etti. De- mirtaş ise hükümete, “PKK ve Öcalan’la başlatılan diyalog, müzakereye dönüştürülmeli” çağrõsõ yaptõ. NTV’ye konuşan Demirtaş, Erdoğan’õn referan- dum sonrasõnda ateşkes süreci- nin devamõnõn sağlanmasõna dönük hiçbir mesaj vermediği- ni ifade etti. Demirtaş, “Baş- bakan BDP’nin anayasa ve Kürt sorununun çözümü ko- nusunda muhatap olduğunu bilmelidir. PKK ve Öcalan’la başlatılan diyalog süreci mü- zakereye dönüştürülmeli” dedi. Demirtaş, diyalog ortamõ sağlanamazsa, çatõşmalarõn ye- niden başlayacağõnõ kaydetti. Baştarafı Arka Sayfa’da “Gezdiğim, gördüğüm yerlerde, yüzler- ce, binlerce insan vardı, beni etkileyen, bana benliğinin bir parçasını cömertçe ikram eden. Ama en çok, elinde küçük bir elmas parçası tutan, tuhaf bir kadına borçluyum bilgeliğimi ve sonsuz deliliği- mi. Kadının akıl almaz bir işi vardı, elin- deki elmasla gökyüzüne sürekli çentik atıyordu. Nedenini sorduğumda, ‘za- mansız, haksız ölümler için, bu çentikler’ dedi. “Gökyüzü sırları ve acıları unutmaz, sevinçleri de ama benim gücüm bu ka- dar; sevinçleri başkalarına bıraktım.” “Cibran,” dedim, “iyi ki bir rüyadayım, neredeyse bütün anlattıklarına inanaca- ğım”. “Canın bilir” dedi ve yeniden an- latmaya başladı. Bu kez anlattıkları şiir tonundaydı: Yenilgi: “Yenilgi, yenilgim, yalnızlığım ve ıssızlığım; Sen bana binlerce yergi- den daha değerlisin, Ve gönlüme daha tatlısın dünyanın tüm şereflerinden. Ye- nilgi, yenilgim, kendimi bilişim ve isya- nım, Seninle anlarım hâlâ genç ve ayağı hızlı olduğumu, Ve solmuş defnelerin tuzağına düşmeyeceğimi. Ve sende yal- nızlığı buldum. Ve sakınılmanın ve hor görülmenin sevincini. Yenilgi, yenilgim, parlayan kılıcım ve kalkanım, Senin göz- lerinde okudum, Taç giymenin kölelik, Ve anlaşılmanın alçalmak, Ve yakalan- manın tamamlanmak, Ve olgun bir mey- ve gibi düşmek ve tüketilmek olduğunu. Yenilgi, yenilgim, benim gözü pek yol- daşım, Sen benim şarkılarımı, haykırışı- mı ve sessizliğimi işiteceksin, Ve senden başka hiç kimse kanatların vuruşunu ko- nuşmayacak benimle, Ve denizlerin, Ve geceleyin yanan dağların kışkırtıcılığını; Ve sen sarp ve kayalık ruhuma tek başı- na tırmanacaksın. Yenilgi, yenilgim, ölümsüz yiğitliğim, Sen ve ben fırtınaya birlikte güleceğiz, Ve içimizde ölen her şey için mezarlar kazacağız, Ve güneşin altında istekle dikileceğiz, Ve biz tehlikeli olacağız.” Yenilgiye böylesine övgü gönderildi- ğine ilk kez tanık oluyordum. Cibran’a “biraz abartmıyor musun” dedim, “yenil- gi adı üstünde yenilgidir. Hani neredey- se tokat atsınlar diye yüzünün öteki ta- rafını çevireceksin.” “İşte, benim sorunum bu” dedi, “sü- rekli yanlış algılanmak. Ben ruhumda yepyeni ırmaklar yaratan yenilgilerden söz ediyorum. Beni yeni umutlar için yollara düşmeye çağıran yenilgiden söz ediyorum. Sen ne diyorsun?” Ansızın rüyadan uyandım. Gülümse- dim. Bir an düşündüm, ruhumda suyu- nu hiç tatmadığım yeni bir ırmak var mıydı? Mutlaka vardır. / IŞIL ÖZGENTÜRK Deliliğe Övgü Referandum, yalnızca anayasa de- ğişikliklerini oylamak anlamına mı ge- liyordu yoksa hükümete bir güven oy- laması mıydı, çok tartışıldı. Anketlere bakılacak olursa seç- menlerin çoğu paketteki maddeleri bilmeden oy verdi. Şöyle düşünebiliriz, seçmenin bir bölümü zaten hükümet ne istese ona oy verecekti. Bir bölümü, iktidara oy vermese de, çeşitli nedenlerle evet demeyi seçti. Bunlar arasında eski solculardan radi- kal dincilere, liberallerden anarşistle- re, BDP, MHP tabanından kopan oy- lara, bir de destek veren partilerin seçmenine kadar çeşitli kesimler var. İktidarın ve özellikle Başbakan’ın referandumla ilgili çalışmasının da et- kili olduğuna kuşku yok. Başbakan Türkiye’de star sistemini çözmüş. Sürekli gündem yaratmak, kimi zaman çok eleştiri alacağı düşü- nülen şeyler söylemek, ortalığı karış- tırmak ve gerektiğinde de geri adım atmak. Ama ne olursa olsun medya- da çok fazla yer almak... Bu yalnız siyasiler için değil, oyun- cular, şarkıcılar, futbol yorumcuları, gazeteciler, yazarlar için bile geçerli bir durum. Kim en çok ekrana çıkar- sa, kim en çok konuşursa, kim daha çok olay çıkartacak söz söylerse ba- zıları beğenip bazıları eleştirse bile mutlaka yıldızı parlıyor. Onu eleştirenler de aslında onun ekmeğine daha çok yağ sürüyor. Yani reklamın iyisi kötüsü olmuyor. Türkiye’nin farklı alanlardaki en ünlü isimlerine ve nasıl ünlü olduklarına, neler yaptıklarına bakın ne demek is- tediğimi daha iyi anlayacaksınız. Tabii Başbakan’ın bu ünlülere göre bir şansı daha var, bütün devlet im- kânları elinde ve bugüne kadar gör- mediğimiz bir biçimde medyada par- lak müttefikleri var. Referandumun sonucunda çıkan haritaya bakınca daha önceki seçim- lere göre fazla bir değişiklik görülmü- yor. Türkiye üçe bölünmüş durumda. Ama öte yandan bu referandum- daki evetlerin başka bir anlamı da var. Elbette bu oylar bir yandan da hükümetin politikalarına onay anla- mına geliyor. Demek ki seçmenin çoğunluğu, ne- ler olup bittiğinin ayrıntısıyla değil, en çok söylenip yazılanlarla ilgileniyor. Bunların ne derece gerçek olduğuyla fazla ilgilenmiyor. HAYAL ve GERÇEK / KÜRŞAT BAŞAR Neye Evet Dedik? Koşul: İspanya modeliDİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Terör örgütü PKK’nin üst düzey yöneticilerinden Murat Karayılan, Kürtlere İspanya’da Katalonya’nõnkine benzer bir statü tanõnmasõ halinde silah bõrakabile- ceklerini belirtti. Terör örgütü PKK’ye yakõnlõğõy- la bilinen Fõrat Haber Ajansõ’nda (ANF) yayõmlanan habere göre, İs- panya’nõn El Mundo gazetesine konuşan, terör örgütü yöneticilerin- den Karayõlan, bölgesel otonomi alanõnda aradõklarõ modelin İspan- ya modeli olduğunu ifade etti. İspanyol Anayasasõ’nõ inceledik- lerini belirten Karayõlan, farklõ böl- gelerine değişen derecelerde otono- mi verildiğini söyledi. Karayõlan, “Yerel hükümetlerin merkezi hükümetle uyum içinde olduğu, kendi polis gücü ve par- lamentosunun bulunduğu bir ül- kenin takip edilecek model” ol- duğunu ifade ederek “Eğer Kata- lonya otonomisini elde edersek silahları bırakacağız ve Birleşmiş Milletler’e teslim edeceğiz” dedi. Örgütün ilan ettiği çatõşmasõzlõk kararõnõn 20 Eylül’e kadar sürece- ğini anõmsatan Karayõlan, “Ama eğer saldırılar ve tutuklamalar devam ederse, strateji değiştir- mek zorunda kalacağız ve ateş- kese son vereceğiz” ifadesini kul- landõ. Karayõlan bu durumda “Kürt halkının sivil itaatsizlik kampanyası ile yeni bir aşamaya geçeceğini” belirtti. FIRAT KOZOK ANKARA - Dünyanõn en iyi arazi araçlarõndnan biri olarak gösterilen ve tanesi yaklaşõk 100 bin dolara ma- lolan 10 adet GMC Yukon cip, refe- randumdan bir gün sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn koruma ekibine dahil oldu. Bugüne kadar Erdoğan’õn makam aracõna eskortluk yapan araçlar, Ford Mondeo marka araçlardan oluşuyordu. Bu araçlara ayrõca motorlu polis ekiple- ri de eşlik ediyordu. Ancak bundan sonra Erdoğan’õn korumasõ binek oto- mobillerle değil dünyanõn en iyi arazi ciplerinden biri olarak tanõnan GMC Yukon marka ciplerle sağlanacak. Edinilen bilgiye göre, fabrika üretim yapmadõğõ için bu araçlar için özel is- tekte bulunuldu. Araçlarõn herbirinin değerinin 250 bin TL olduğu, ancak Başbakanlõk’a tanõnan özel indirimle 10 araç için 1 milyon TL ödendiği be- lirtildi. Ciplerin ikisi Erdoğan’õn ma- kam aracõnõn önünde, ikisi ise arkasõn- da görev yapacak. Diğerlerinin bir kõs- mõ İstanbul’da görev yapacak. Bir kõs- mõ ise yedek olarak tutulacak. Söz konusu ciplerin 5 ay önce teslim alõndõğõ, bazõ testlerin yapõlmasõ ve re- farandum sürecinin geçmesinin ardõn- dan hizmete alõndõğõ belirtildi. Sandık gitti cipler geldi PKK’li Karayõlan, silah bõrakmak için Katalonya’dakine benzer bir statü istedi ‘PKK ile müzakere başlamalı’ DEMİRTAŞ: MANİSA (Cumhuriyet) - Siirt’in Eruh ilçesi kırsalında, teröristler tarafından döşenen mayının patlaması sonucu şehit olan er Feyzi Tekeş’in cenazesi, Manisa’nın Sarıgöl ilçesine bağlı Ahmetağa köyünde törenle toprağa verildi. Tekeş’in cenazesi, Ahmetağa köyündeki babaevine getirildi. Burada Tekeş’in Şeker Bayramı’ndan bir gün önce hatıra defterine yazdığı şiirin okunması sırasında, yakınları gözyaşlarını tutamadı. Daha sonra Türk bayrağına sarılan şehidin cenazesi, Sarıgöl’deki Siteler Camisi’ne götürüldü. Buradaki tören sırasında bazı yurttaşlar Türk bayraklarıyla terör örgütünü protesto etti. Şehit erin cenazesi Ahmetağa Mezarlığı’nda toprağa verildi. Şehit asker uğurlandı BELEDİYE BAŞKANI, KENTİN REFERANDUMDA VERDİĞİ MESAJA DİKKAT ÇEKTİ Baydemir: Diyarbakır’a hayranım DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bü- rosu) - Referandum öncesinde yüzde 51’den az boykot oranõ çõkmasõ ha- linde istifa edeceğini ima eden Di- yarbakõr Büyükşehir Belediye Başkanõ Osman Baydemir, yakalanan yüzde 65’lik boykot oranõndan memnun. Diyarbakõrlõlara teşekkür eden Bay- demir, “Diyarbakır’ın her şeyine hayranım. Model olması gereken bir kenttir” dedi. Bundan sonra ye- ni anayasa değişiklik taleplerinin ola- cağõnõ ve kendisine göre ülkenin iki temel gündemi olmasõ gerektiğini savunan Baydemir şöyle konuştu: “Acil gündemimiz bu saatten iti- baren, kanın akmaması, tek bir in- sanımızın yaşamını yitirmemesi için ortak çaba, diyalog, müzake- re ve işbirliği. İkinci husus şüphe- siz ki daha önce de söylemiştik, bu ilk referandum değildir. Son ol- mamalıdır. Ve son da olmayacak- tır. Değişime ve dönüşüme devam ama başkalarını da katarak, her- kesi katarak. Diyarbakır halkının iradesine de başvurulsaydı Diyar- bakır halkının iradesi yüzde 70 boykot şeklinde olmayacaktı. Ba- na göre Diyarbakır halkının ver- miş olduğu mesaj, ben inşa süre- cine katılmak istiyorum, ben dik- kate alınmak istiyorum. Ben ren- gimi, bundan sonraki ülkenin in- şasında rengimi görmek istiyorum şeklinde algılanmalıdır” YÖK savcılığı bekliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - KPSS’deki kopya id- dialarõyla ilgili soruşturma sü- rerken YÖK Başkanõ Prof. Yusuf Ziya Özcan, dün Başbakan Tay- yip Erdoğan’õ ziyaret ederek ko- nuyla ilgili bilgi verdi. Özcan, KPSS hakkõnda alõnacak karar için Ankara Cumhuriyet Baş- savcõlõğõ’nõn soruşturmasõnõn ta- mamlanmasõnõ beklediklerini bil- dirdi. Sorularõn sõzdõrõldõğõ id- dialarõna yönelik yürütülen so- ruşturma kapsamõnda ÖSYM’nin bilgisayarlarõnda yapõlan incele- menin tamamlandõğõ öğrenildi. Kamil Kinkır uğurlandı İstanbul Haber Servisi - DİSK’e bağlõ Birleşik Metal-İş Se- dikasõ eski Genel Başkanõ Kamil Kinkõr, Karacaahmet Yeni Ca- mii’nde kõlõnan cenaze töreninin ar- dõndan Ümraniye Kocatepe mer- zarlõğõnda toprağa verildi. Törene, ailesi ve yakõnlarõ, DİSK Başkanõ Süleyman Çelebi, DİSK Genel Se- kreteri Tayfun Görgün, TKP Genel Başkanõ Erkan Baş, ÖDP Genel Başkanõ Alper Taş, DİSK’e bağlõ Tekstil İşçileri Sendikasõ Genel Başkanõ Rõdvan Budak, oyuncu Orhan Aydõn ve mücadele arka- daşlarõ ile sevenleri katõldõ. ‘ESP’liler bırakılsın’ İstanbul Haber Servisi - Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyeleri, anayasa referandumun- dan 2 gün önce gerçekleştirilen operasyonlarda gözaltõna alõnan 14 ESP üyesinin serbest bõrakõlmasõ istemiyle, Beşiktaş’taki Ağõr Ceza Mahkemesi önünde eylem yaptõ. Açõklamada, “Örgütlenme özgür- lüğünü genişletmeyen hatta tanõ- mayan bir anayasa nasõl demokra- tik olabilir” denildi. Öte yandan savcõlõkta ifadeleri alõnan 14 kişi- den 2’si serbest bõrakõldõ. 670 kişi hakkında işlem İstanbul Haber Servisi - İs- tanbul’da referandum sürecinde çeşitli suçlardan aranan ve sandõk güvenliğini bozmaktan 670 kişi hakkõnda yasal işlem yapõldõ. Em- niyetten yapõlan açõklamada kent genelinde çok sayõda suç aletinin de ele geçirildiği belirtilerek, oy kul- lanmaya engel olmak, sandõk dü- zenini bozmak ve darp etmek, oy pusulalarõnõ yõrtmak, başkasõ adõna ve mükerrer oy kullanmak, memu- ra hakaret etmek gibi çeşitli suç- lardan işlem yapõldõğõ ifade edildi. DSP’den suç duyurusu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DSP, “seçmen iradesine mü- dahale ettiği” gerekçesiyle Başba- kan Tayyip Erdoğan hakkõnda Yük- sek Seçim Kurulu’na suç duyuru- sunda bulundu. DSP Genel Başkan Yardõmcõsõ Hasan Macit, Başbakan Erdoğan’õn Burhaniye İlköğretim Okulu’nda oyunu kullandõktan son- ra seçmeni etkileyecek açõklamalar yaptõğõnõ söyledi. Macit, seçim ya- saklarõna başta Başbakan olmak üzere tüm vatandaşlarõn uymak zo- runda olduğunu ifade etti. 10 Numara çekildi 1, 6, 11, 12, 16, 19, 20, 26, 30, 35, 36, 39, 49, 50, 59, 61, 63, 65, 68, 69, 75, 76.