20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 EYLÜL 2010 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN 12 Dev Adam ve Referandum Sonucu Dünya Basketbol Şampiyonası finaliyle anayasa re- ferandumu aynı güne rastladı. Sanırım herkes, bu şampiyonanın en büyük zafe- rinin sahibinin Türkiye olduğu konusunda birleşmiş du- rumda. Ortada kolektif, toplumsal bir başarı var. Basket- bol otoriteleri de Türkiye’yi dünya ikinciliğine kadar çı- karan başarının özünde, sadece rakipleri yıldıran ag- resif savunmanın değil, ama aynı zamanda 12 Dev Adam’ın takım olmakta büyük becerisinin, kenetlen- mekteki hünerinin birbirleriyle uyumlarının etkisi ol- duğunu belirtiyorlar. Bunun yanı sıra Tanjeviç’in büyük özverisi ve altı yıldır süren çabalardan sonra, takımı oturtmayı başarması, Turgay Demirel’in ko- ça ve takıma güvenerek sabretmesi, takımın büyük azmi ve oyuncularla kamuoyunun bu şampiyonada finali istemelerinin (tabii istemek, aynı zamanda ge- reğini yapmayı da içeriyor) derece derece rolleri var. Azim ve disiplinin yanı sıra, sabrın da başarıdaki pa- yını görmezden gelmemek gerek. Unutmayalım 12 Dev Adam projesi de dünün işi değil. Bu proje ile kaç yıl- dır hazırlanıyor Türkiye. Ülkemizde, başarıların mucizevi sırrı aranır hep. Oysa başarıda mucize yoktur. Ya da başka bir de- yişle; sabır, disiplin, çalışma, azim, inanmak ve iste- mektir mucizenin sırrı. Anayasa referandumunda büyük bir yenilgiye uğ- ramış olan “Yürütmenin yargıya müdahalesine hayır” cephesinin, 12 Dev Adam olayından alacağı dersler var. Hemen belirtelim, referandumda koşullar onların aleyhineydi; iktidar medyayı ve devlet imkânlarını ya- saları zorlayarak, tehdit ve sindirmeyle kendi yararı- na kullandı. Ayrıca evet oyu veren seçmenlerin, değişiklikleri tam olarak inceleyip yeterince fikir edindikleri konusunda ciddi şüpheler var. Yapılan araştırmalar, “evet” cep- hesinin yeterince bilgi sahibi olmadığı yönünde. Ama sonucu bunlara bağlanarak yorumlamak, gelecekte de aynı ya da benzeri sonuçlara mahkûm olmayı getirir. Muhalefet kendi iradesinin sınırları içinde olan fak- törleri değiştirmek zorundadır. Yani kendi sabrını, azmini, çalışmasını, iradesini, di- siplinini geliştirmektir muhalefetin işi. Burada muhalefetten söz ederken, son olayda, MHP’nin tabanının önemli bir bölümünün “evet” oyu verdiğini, parti yönetiminin çizdiği yolu izlemediğini gö- rüyoruz. Bu sonucun beni şaşırtmadığını okurlarım sanıyo- rum bilirler. Türkiye’nin gelecekte demokrasiye doğ- ru yönelmesinde MHP’nin oynayacağı bir rol yoktur. Bu tür hesapları yapanlar, tabanında AKP’ye çok ya- kın olan bu partiyi okuyamamışlar demektir. DP ise tarihi ve folklorik bir figür olduğunu, gelecekte Türk siyasetinde önemli bir rol oynayamayacağını son olayda bir kez daha kanıtlamış olmaktadır. Bu durumda, “hayır” oylarının yüzde 42 çıkmasın- da, CHP’nin Kemal Kılıçdaroğlu ile yakaladığı ivmenin rolü olduğu söylenebilir. Nitekim Kılıçdaroğlu’nun mi- ting meydanlarında gördüğü ilgi de bu olgunun ka- nıtıdır. Ama bu ivmenin yetersiz olduğunu görüyoruz. Çünkü CHP’nin sorunu bir genel başkanın gidip bir başkasının gelmesi değildi. Evet Kılıçdaroğlu’nun halk ile ilişki kurmakta büyük bir becerisi olduğu yadsı- namaz. Ama sorun yalnızca bu etkene indirgenemez. CHP’nin sorunu örgütlenme modelindeydi. 1973 yı- lında, dağa taşa “Başbakan Ecevit” yazarak, Kara- oğlan’a iktidar yolunu açan dinamik parti kadrosun- dan çok uzakta olan bugünkü CHP, otuz yıl önceki dinamizmini yakalayıp aşmak zorundadır. Bunun da yepyeni bir örgütlenme modeliyle olacağı açıktır. 12 Dev Adam’ın başarıları kadro başarısıydı, bir ya da iki kişinin başarısı değil. Kemal Kılıçdaroğlu’nun oy verememesi olayında da görüldüğü gibi, örgüt yeterince dinamik değil, kimi- lerinin azmi ve disiplini genele yansımıyor. Oysa bunu sağlayacak ve kolektif başarıyı yakala- yacak, ortak aklı oluşturacak kadrolara ihtiyaç var. Bugünden gelecek seçimlere kadar geçecek zaman çok az da olsa Kılıçdaroğlu ve ekibi bunu başarmak zorundalar. CHP’nin sorunu liderlik değil kadro sorunu. [email protected] İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN [email protected] AKP’de referandum sonrasõ öncelikli gündem maddesi Evren ve 12 Eylülcülerin yargõlanmasõ oldu Dava açacak savcõ aranõyor 12 Eylül’ü yapanlara suç duyurusu ERDEM GÜL ANKARA - Referandumda “Evet” kararõ çõkmasõnõn ardõn- dan AKP’de öncelikli gündem maddelerinden biri, Kenan Evren ve 12 Eylül yöneticilerinin yar- gõlanmasõ konusu oldu. AKP Ge- nel Başkan Yardõmcõsõ Salih Ka- pusuz, “Referandum sonuçla- rının yürürlüğe girmesinin ar- dından yargı sürecini başlata- cak savcılar çıkacaktır, çıkma- lıdır” dedi. Anayasa değişiklik paketinin referandumda kabul edilmesiy- le 12 Eylül dönemini koruyan geçici 15. madde de kalktõ. An- cak referandum sürecinde AKP, geçici 15. maddenin kalkma- sõyla Evren ve 12 Eylülcülere yargõ yolunun açõlacağõnõ sa- vunurken muhalefet, “zama- naşımı süresinin dolduğu” ge- rekçesiyle buna karşõ çõkmõştõ. Referandumun kabul edilme- siyle birlikte çok sayõda kuruluş ve kişi, Evren ve darbecilerin yargõlanmasõ için suç duyuru- sunda bulununca AKP’de de “sembolik” de olsa yargõlama sürecinin başlatõlmasõnõn yol- larõ üzerinde değerlendirmeler yapõldõ. Savcı aranıyor AKP Genel Başkan Yardõmcõ- sõ Salih Kapusuz da, referan- dumla geçici 15. maddenin kalk- masõyla bu sürecin yolunun açõl- dõğõnõ belirterek, “Bu konuda iki görüş var; birinci görüş ge- çici 15. maddenin kaldırılma- sıyla 12 Eylül sorumlularının yargılanmasının önü açılmıştır. Biz de bu görüşe katılıyoruz. Bi- ze göre artık yargılanmalarının önünde bir engel kalmadı. Ön- ce referandum sonuçlarının yü- rürlüğe girmesi beklenecek. Şimdi referandumun resmi so- nuçları açıklanacak ve evet ka- rarı yürürlüğe girecek. Ondan sonra yargılanma süreci başla- yacak. Elbette bu yargının işi. Bize göre yargılamayı başlata- cak savcılar çıkacaktır. Ayrıca biz çıkmasını da istiyoruz, arzu ediyoruz” dedi. Kayasu formülü AKP’de yargõlama süreciyle il- gili iki formül üzerinde durulu- yor. Formüller 12 Eylülcülerle il- gili geçici 15. madde zõrhõ ne- deniyle zamanaşõmõnõn hiç işle- mediği, bu nedenle yargõlamanõn başlamasõyla zamanaşõmõnõn baş- layacağõ görüşüne dayandõrõlõyor. İlk formül, “Evren’in yargı- lanması istemiyle dava açtığı için meslekten çıkarılan savcı Sacit Kayasu’nun iddianame- siyle dava açılabileceği” şek- linde ifade ediliyor. İkinci formül olarak ise, “12 Eylül mağdur- larının yapacakları suç duyu- ruları üzerine bir savcının ha- rekete geçmesiyle Evren’in sa- nık sandalyesine oturtulma- sının mümkün olacağı” belir- tiliyor. Çok sayõda sivil toplum örgütü, siyasi parti ve 12 Eylül mağduru yurttaş adliyelere gelerek, 1980 darbesini gerçekleştirenler hakkõnda suç duyurusunda bulundu. Endişelerimiz değişmedi devam ediyor İşçi ve memur konfederasyonlarõnõn referandum sonrasõ yorumlarõnda, hükümetin vaatleri konusunda ne yapacağõnõn beklendiği vurgulandõ. MUSTAFA ÇAKIR ANKARA - İşçi ve me- mur konfederasyonlarõ re- ferandum sonuçlarõnõ de- ğerlendirirken kaygõlarõnõ da dile getirdiler. Türk-İş, Kamu-Sen, KESK ve BASK başkanlarõ ile DİSK Genel Sekreteri’nin değerlendirmeleri şöyle: Türk-İş Başkanı Mus- tafa Kumlu: Beklenti- miz, referandum kam- panyasõ yürüten siyasi par- tilerin tüm kõrgõnlõklarõ geride bõrakarak ülkemiz demokrasisinin daha da geliştirilmesi için el ele vermesi; kendilerini “evet”, “hayır” ve “boy- kot” kutuplaşmasõ içinde bulanlarõn, ülkemizin yük- sek menfaatlarõ için ku- caklaşmasõdõr. Referan- dumda kabul edilen ana- yasa değişiklik maddele- rinin, toplumun demokra- tikleşme ihtiyacõnõ karşõ- lamaya yeterli olmadõğõ herkes tarafõndan kabul edilmektedir. Türk-İş, ül- kemiz demokratik bir ana- yasaya kavuşuncaya kadar bu konudaki uyarõ ve öne- rilerini sürdürecektir. DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün: İlerle- yen süreçte AKP’nin de- mokrasiye yaklaşõmõnõ, vaatlerini nasõl gerçekleş- tireceğini, işçi sõnõfõna, emeğe yaklaşõmõnõ göre- ceğiz. İktidarõn 12 Ey- lül’le hesaplaşma, demo- kratikleşme iddiasõ vardõ. 12 Eylül’le nasõl hesapla- şacaklarõnõ göreceğiz. Tür- kiye ilginç bir süreç yaşa- yacak. Hiçbir şey yapõl- mamõştõ, vaatler vardõ. Bu vaatlerle evet oyu istendi. Şimdi uygulama zamanõ. Bekleyip, göreceğiz. Kamu-Sen Başkanı Bircan Akyıldız: Biz re- ferandumda endişelerimiz gerekçesiyle hayõr diye- ceğimizi açõklamõştõk. So- nucun evet çõkmasõ bizim endişelerimizi ortadan kal- dõrmamaktadõr. Birden fazla sendikaya üye ol- manõn getireceği fayda nedir biz anlayamadõk. Siyasi iradeyi uyarmaya devam edeceğiz. Toplu- sözleşme yapabilmemiz için de anayasa değişikli- ğine paralel yasal altyapõ- nõn bir an önce hayata ge- çirilmesi gerekiyor. KESK Başkanı Sami Evren: Eğer AKP, so- nuçlarõ zafer coşkusuyla değerlendirirse yanlõş ya- par. Kürtlerin boykotunu doğru algõlamalõ. Yeni bir anayasanõn geniş bir mu- tabakatla yapõlmasõ ge- rektiğini anlamalõ. BASK Başkanı Resul Akay: Yapõlan değişik- liklerle ilgili özellikle yük- sek yargõ organlarõnõn ya- põsõnõn değiştirilmesi ko- nusundaki kaygõlarõmõz saklõdõr. Kamuoyu takip edecektir. Birey olarak yürütmenin karşõsõnda sõ- ğõnacağõmõz tek merci adalettir. Adalet de yü- rütmenin kontrolüne ge- çerse vay bu bireyin hali- ne... Sürecin bu şekilde ta- mamlanmasõ birey adõna endişe verici olur. Haber Merkezi - Ge- çici 15. maddenin kal- dõrõlmasõnõ da öngören anayasa değişiklik pa- ketinin onaylanmasõnõn ardõndan dün, bazõ par- tiler, kişi ve sivil toplum örgütleri, 12 Eylül 1980 darbesini yapanlarõn, “darbe yapmak, ana- yasayı değiştirmek, hükümeti yıkmak, sis- temli bir şekilde plan- layarak ve tasarlaya- rak adam öldürmek, kasten yaralamak, iş- kence yapmak, eziyet etmek” suçlarõndan yar- gõlanmasõ istemiyle sav- cõlõklara suç duyuru- sunda bulundu. Eşitlik ve Demokrasi Partisi (EDP), anayasa değişikliğinin kabul edilmesinin ardõndan, İzmir İl Örgütü aracõlõ- ğõyla 12 Eylül darbeci- leri hakkõnda suç du- yurusunda bulundu. İz- mir Cumhuriyet Savcõ- lõğõ’na verilen suç du- yurusunda, Kenan Ev- ren ve beraberindeki arkadaşlarõnõn darbe yapmak, anayasayõ de- ğiştirmek, sistemli bir şekilde ve planlayarak adam öldürmek, işken- ce yapmak gibi suçlar- la yargõlanmasõ istendi. BDP Grup Başkan- vekili Bengi Yıldız Bat- man’da, BDP Şõrnak Milletvekili Hasip Kap- lan İdil’de, Hak ve Öz- gürlükler Partisi (HAK- PAR) Genel Başkanõ Bayram Bozyel de Di- yarbakõr’da 12 Eylül darbesini yapanlarõn yargõlanmasõ için suç duyurusunda bulundu. Bozyel ve beraberinde- ki yaklaşõk 40 kişi ayrõ- ca kendi işkence gün- lüklerini içeren suç du- yuru dilekçelerini de savcõlõğa verdiler. Dilekçe yağdı 12 Eylül 1980 tari- hinde yapõlan askeri dar- be sõrasõnda gözaltõna alõndõktan sonra namaz kõldõğõ esnada kafasõna dipçik ile vurularak ha- yatõnõ kaybeden Hüse- yin Kurumahmutoğ- lu’nun abisi Ali Kuru- mahmutoğlu da 12 Ey- lül generalleri hakkõnda Samsun’da suç duyu- rusunda bulundu. Ku- rumahmutoğlu’nun avu- katõ Mustafa Remzi Toprak tarafõndan ve- rilen dilekçede “Yar- gılanmayı kabul et- meyip, intihar edece- ğini açıkça kamuoyu- na deklare eden şüp- heli Kenan Evren’in, bu şekilde ifadeden kaçıp delilleri yok ede- ceği tartışılmaz oldu- ğundan öncelikle de- lillerin karartılmasını engellemek için tutuk- lanmasını ve güvenli bir yerde gözetim altı- na alınmasını talep ediyoruz” denildi. İstanbul’da Barõş ve Demokrasi Partisi (BDP), Özgürlük ve Dayanõşma Partisi (ÖDP), 78’liler Girişimi ve İstanbul Tabip Oda- sõ’nõn da aralarõnda bu- lunduğu 40 kuruluş, anayasa değişikliğinin kabul edilmesinin ar- dõndan, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin so- rumlularõnõn yargõlan- masõ için suç duyuru- sunda bulundu. Sulta- nahmet’teki İstanbul Adliyesi önünde topla- nan çeşitli sivil toplum kuruluşu üyeleri adõna basõn açõklamasõ yapan 78’liler girişimi sözcü- sü Nimet Tanrıkulu, “Türkiye’yi en kanlı, en karanlık yöntem- lerle yönetenler 1 Ma- yıs 1977, 16 Mart, Bal- gat, Bahçelievler, Si- vas, Maraş, Çorum katliamlarını yapan- lar, Abdi İpekçi’yi Ümit Doğanay’ı, Kemal Türkler’i ve 5 bin insa- nımızı katledenler yar- gılansın. 12 Eylül as- keri darbesinin so- rumluları da yargı- lansın” dedi. Tanrõkulu tüm vatandaşlara, 1980 askeri darbesinin 30. yõldönümünde darbe mağdurlarõnõn da katõ- lacağõ Kadõköy’deki 19 Eylül 2010 tarihli mi- tinge katõlmalarõ için çağrõda bulundu. Açõk- lamanõn ardõndan sav- cõlõğa verilen dilekçede, darbeyi yapan komu- tanlar, kovuşturma so- nucu kimliği tespit edi- lecek bakanlar, bürok ratlar, valiler, kayma- kamlar, emniyet mü- dürleri, askerler, amir ve memurlarõn yargõ- lanmasõ istendi. Yargõda Reform Gru- bu üyeleri de, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin sorumlularõ hakkõnda suç duyurusunda bu- lundu. Ankara’da ise İnsan Haklarõ Derneği (İHD), MAZLUMDER ve “Yetmez Ama Evet Platformu” üyeleri, “12 Eylül 1980 dar- besini yapanlar” hak- kõnda suç duyurusunda bulundu. İHD Genel Başkanõ Öztürk Türkdoğan, “bugünün, belki de 30 yılın utancının siline- ceği bir gün olduğu- nu” söyledi. Suç duyu- rusu dilekçesini hazõr- layan Dr. Levent Kor- kut ise geçici 15. mad- denin kaldõrõlmasõnõn Türkiye’nin önünde fõr- sat açtõğõnõ iddia etti. Korkut, suç duyurusu- nun, sorumlularõn ce- zasõz kalmasõyla sonuç- lanmasõ halinde BM ve AİHM’ye başvuruda bulunacaklarõnõ bildirdi. İŞÇİ-MEMUR KONFEDERASYONLARI: T O B B ’ D E N R E F E R A N D U M D E Ğ E R L E N D İ R M E S İ : Yeni bir anayasaya ihtiyaç var ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türkiye Odalar ve Bor- salar Birliği (TOBB) Başkanõ Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin daha demokratik ve özgürlükçü bir anayasaya ihtiyacõ olduğuna dair inancõn teyit edildiğini ve güçlendiğini belirterek “Yeni anayasa, toplumsal mutabakat metni olmalıdır” değerlendir- mesinde bulundu. TOBB Başkanõ Hisarcõklõoğlu, halkoylamasõna ilişkin yaptõğõ yazõlõ açõklamaya şöyle devam et- ti: “Yeni anayasa çalışmalarına geniş halk kesimlerini temsil eden mesleki ve sivil toplum ör- gütleri de aktif olarak katıl- malıdır. Böyle bir yeni dönemin başlaması, istikrarı ve güven hissini güçlendirecek, ekono- minin toparlanma sürecine des- tek olacaktır. Türkiye’nin so- runlarının çözüm yeri Mec- lis’tir, çözüm yolu milli irade- dir, çözüm aracı katılımcı de- mokrasidir.” Hisarcõklõoğlu, TOBB camia- sõnõn birleştiği ortak gelecek viz- yonunun rekabetçi ekonomisi, işleyen demokrasisi, yüksek in- sani gelişmişlik seviyesi ile dün- yanõn 10 büyük ekonomisinden biri olmuş Türkiye olduğunu kaydetti. ‘Hükümetsamimiyetsizdavranıyor’ Kadõn örgütlerinin referandum sonuçlarõ değerlendirmelerinde boykot ve Erdoğan’õn ‘hayõrcõ’ oylarõ ‘darbeci’ diye nitelemesi eleştirildi SEVİL ARINAN ANKARA - Kadõn örgütleri re- ferandum sonuçlarõnõ değerlendi- rirken bundan sonra AKP’nin ya- pacağõ değişikliklerin takipçisi olacaklarõnõ kaydettiler. Hüküme- tin attõğõ adõmlarõ samimiyetsiz bulan kadõn örgütlerinin değer- lendirmeleri şöyle: Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci: Refe- randum sonucuyla birlikte Türkiye geleceği tehlikeli altõna girmiştir. Son derece üzgünüm. Referan- dumda geniş bir kitle “hayır” de- di ve Başbakan bunu görmezden gelmemeli. Türkiye Kadın Dernekleri Fe- derasyonu Başkanı Canan Gül- lü: Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki protesto- larõn sandõğa yansõmõş olmasõn- dan dolayõ üzgünüm. Bir ilin 100 kişisinden 6’sõnõn sandõğa gitmesi benim açõmdan referandumda çõkan öncelikli konudur. İkincisi refe- randum sonrasõnda Başbakan’õn yaptõğõ balkon konuşmasõ. Açõkla- masõnda “hayırcı” oylarõ “dar- beci” olarak nitelendirdi. Bu cidden üzücü. Anayasa Platformu üyesi Hülya Gülbahar: 12 Eylül refe- randumuyla birlikte Türkiye yeni bir sürece girdi. Paketteki kadõnlarla ilgili madde değişiklikleriyle bir- likte temel haklar konusunda çok büyük vaatler dinledik. Siyasi ik- tidarõ çok ciddi bir sõnav bekliyor. Devlet kadõn-erkek eşitliğini sağ- lamakla yükümlü olduğuna göre ya- põlacak ilk iş budur. Emniyetten açıklama İstanbul Haber Servisi - Emniyet Genel Mü- dürlüğü, gazetemizde önceki gün TKP ve İP’nin tespitlerine dayanõlarak yapõlan ve “Polise suç- üstü” başlõğõ ile verilen bazõ polislerin mükerrer oy kullanmak istediği içerikli haberi yalanladõ. Emniyet Genel Müdür Yardõmcõsõ Mehmet Altınok yaptõğõ açõklamada, 34 A 63612 plakalõ minibüsle Ahmet Keleşoğlu İÖO’ya gelerek oy kullanan polislerin Üsküdar Lions İÖO’da da oy kullanmak istemesi üzerine tutanak tutulduğu, Beyoğlu’nda 42 polisin sahte belgelerle oy kul- landõğõ, polislerin 1188 No’lu sandõkta 31, 1189 No’lu sandõkta ise 9 sahte oy kullandõğõ bilgileri- nin doğru olmadõğõnõ öne sürdü. Ahmet Keleşoğ- lu İÖO’da sadece S.U’nun oy kullandõğõnõ savu- nan Altõnok, personelin görev yerlerine giderken oy kullanmasõ için Lions İÖO’ya gelindiğini an- cak görevlilerin uyarõsõ nedeniyle personelin oy kullanmadan okuldan ayrõldõğõnõ iddia etti. ‘ERDOĞAN BAŞKANLIK SİSTEMİ TARTIŞILSIN İSTİYOR’ Başkanlõk sistemi tartõşmalarõna değinen Kapusuz, “Başkanlık sistemi olursa ‘Türkiye batar, biter demek çok yanlõş olduğu gibi yarõ başkanlõk olursa şunlar olur, bunlar olur, olmamalõ’ gibi her fikir kendi içinde saygındır. (...) Birlikte karar verme konusunda Sayın Başbakanımız tartışılsın demiştir. Tartışmaktan uzak durmak anlamsızlıktır” dedi. 12 Eylül darbesini yapan komuta heyeti. CMYB C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle