25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 18 AĞUSTOS 2010 ÇARŞAMBA2 mtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Miyase İlknur Görsel yönetmen: Hayri Arslan Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişli-İstanbul Tel: 0 212 343 72 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam, Genel Müdür: Özlem Ayden, Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal, Reklam Koordinatörü: Neşe Yazıcı Reklam Müdürü: Onur Çeliköz Tel: 0 212 251 98 74-75 Ege Reklam Sorumlusu: Zuhal Altungüneş Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Şarap renkli akşamlar Aytunç Kayrakçı Güllük Belediye Başkanı Baştarafı 1. Sayfada Çünkü Güllük, belki de yöremizin en kolay ula- şılabilen turizm beldesidir. Güllük’e ister hemen 8 kilometre ötemizdeki Uluslararası Bodrum-Mi- las Havalimanı’yla, ister Bodrum-Milas karayo- lunun Havalimanı kavşağından 8 kilometre sa- parak, isterseniz de deniz yoluyla ulaşabilirsiniz. Ulaşımı son derece kolay olan Güllük, aynı za- manda doğa tutkunlarının, tarih meraklılarının ve huzurlu tatil isteyenlerin de mekânıdır. Güllük beldesinin karşısında yer alan ve deniz yoluyla sadece 15 dakikada ulaşabileceğiniz ta- rihi asos kenti de beldemiz için ayrı bir zengin- liktir. Burada yıllardır sürdürülen kazılarda orta- ya çıkarılan tarihi şehir kalıntıları görenleri hay- ran bırakır güzelliktedir. Düzenli olarak günlük yapılan tekne turlarıyla ulaşılabilinen asos’a karadan gitmek de müm- kündür. Güllük Körfezi’nin birbirinden güzel koylarına ya- pılan tekne turları ise denizin ve doğanın tadına varmak isteyenler için eşsiz güzelliktedir. Cam- göbeği sularda kulaç atmak isteyenler, zeytinlerle ve çam ağaçlarıyla süslü koylarda denize girmek isteyenler için Güllük güzel bir se- çenektir. Güllük’ün en önemli özelliklerinden birisi de sahip olduğu konaklama ye- ri çeşitliliğidir. Deniz kenarındaki mütevazı pansiyonlardan, lüks otel kalitesini aratmayan küçük otellerden çok yıldızlı büyük ve lüks otellere ka- dar çeşitli seçenekler Güllük’te, bir- birinden hiç de uzak olmayan mesa- felerdedir. Konaklamadaki bu çeşit- lilik Güllük’e gelenler için ayrı bir avantaj olarak ortaya çıkmaktadır. Bu kadar farklı özelliklerinin yanı sı- ra Güllük’te en çok öne çıkan özellik ise balıkçılığıdır. Dalyan’dan, doğal üreme ve yaşama alanlarından elde edilen balıkların yanı sıra Güllük çok önemli bir kültür balıkçılığı merkezi- dir. Güllük açıklarındaki havuzlarda yetiştirilen çipura ve levrek türü ba- lıklar birçok Avrupa ülkesinde sof- raları süslemektedir. Bu anlamda Avrupa’nın birçok şehrinde yiyeceğiniz balığın yüzde 90’ının Güllük’ten gittiğini söyleyebiliriz. Sıcakkanlı Güllük insanı dostluğunu, arkadaş- lığını cömertçe sunmasıyla tanınmıştır. Kolayca dostluk kurabileceğiniz Güllüklüler size hiç kuş- kunuz olmasın ki, turist gözüyle değil yakın bir komşu, eski bir arkadaş gözüyle bakacaklardır. Bu da Güllük’e gelenlerin her zaman kendilerini kendi evlerindeymiş gibi rahat hissetmelerini sağlayan ayrıcalıklı bir özelliktir. Güllük, son zamanlarda yöremizde ngilizlerin de en çok ilgi gösterdiği yerlerin başında gel- mektedir. Birçok ngiliz, Güllük’te ev alarak hem- şerimiz olmuştur. Bu da Güllük’ün gelişmesinde önemli bir etmen olarak ortaya çıkmaktadır. Bol yakamozlu deniziyle, temiz ve bol oksijen- li havasıyla Güllük huzurlu bir turizm beldemiz- dir. Güllük’ün turizmde varabileceği yerin farkında ve bilincinde olan belediyemiz, beldemize gelecek konuklarımızın rahatı ve huzuru için yoğun ve ti- tiz bir çalışma yürütmektedir. Her yıl düzenli olarak yapılmakta olan Hermias Deniz Şenliğimiz ise Güllük halkıyla, konuklarımızla, sanatçılarımızla bir dostluk ortamının oluşmasına yol açmaktadır. Birbirinden değerli sanatçıların katıldığı şenlik- lerimiz bile Güllük’ü görmek için önemli bir ba- haneniz olabilir. Güllük’e gelmek sizden, sizi ağırlamak ve mem- nun etmek bizden. Yakamozların Dans Ettiği Belde: Güllük OLCAY AKDEN Z G ÜLLÜK - Hiçbir yer, deniz in- sanlarõn yaşamõnõ, karakterini bu kadar etkilemiş midir? Balõklarla, efsanelerle böylesine harman olmuş mu- dur? Güllük’te insanlar denizle, deniz balõk- larla, balõklar efsanelerle sarmaş dolaş bü- tünleşmiştir. Akşamõn alacasõ inmeye baş- ladõğõnda Ege’nin lacivert ufuklarõnda gü- neş, geride şarap renkli akşamlar bõrakõr. Güllük’te akşam ise sofralarda akşamcõ- larõn asla “imansız” gitmesine izin ver- medikleri ve dünya tersine dönse de “imansız” gitmesine asla izin vermeye- cekleri lezzetli balõklar demektir. Balõklarla insanlarõn muhabbeti ise bu sularda yüzlerce, binlerce yõl geriye uza- nõr. Ege Denizi’nin koy olup, bük olup, la- gün olup, dalyan olup Güneybatõ Anadolu topraklarõnõn koynuna uzandõğõ Mandalya ya da başka bir deyişle Güllük Körfe- zi’nde, isterseniz günümüzden 2 bin 400 yõl öncesine uzanalõm. Derler ki; İasos’ta çocuklar her sabah okullarõnda günlük eğitimlerini tamamla- dõktan sonra doğruca denize koşarlar ve kendilerini Mandalya Körfezi’nin sularõna bõrakõrlar, güle oynaya şakalaşõp yõkanõr- larmõş. Bu çocuklardan Hermias ise nasõl olmuşsa olmuş, Ege Denizi’nde kendileri gibi özgür, neşeli ve çocuksu coşkularla dolaşan bir yunus balõğõ ile arkadaş olmuş. Yunus balõğõ her gün Hermias’õ sõrtõna bindirir açõk deniz- lere götürür, gez- dirip dolaştõrõr, getirip yine İa- sos kõyõsõna bõrakõrmõş. Bir gün nasõl olmuşsa ol- muş, Hermias yine yunus ba- lõğõnõn sõrtõna binip denize açõldõğõnda, balõ- ğõn yüzgeçleri onun ayak bileklerini kes- miş. Deniz suyunun içinde bunun farkõna varamayan Hermia, bir süre sonra kan kaybõndan ölmüş. Çok üzülen yunus onu yine İasos kõyõsõna getirip bõ- rakmõş. Kendisi de karaya vurup ölmüş. Bu olaydan çok etkilenen İasoslular da Hermias ile yunus balõğõnõn arkadaşlõğõnõ bastõrdõklarõ sikkelerde yaşatmõşlar. Ancak kimi anlatõcõlar, Hermias ile yu- nus balõğõnõn bu hüzünlü dostluğunun böyle üzücü bir sonla bitmesini istememiş olacaklar ki, bu söylenceye başka bir son yakõştõrmõşlar. Onlara göre İasos’ta yaşa- yan ve denizde yunus balõklarõyla oynaşan Hermias’õn ünü ta Büyük İskender’in ku- lağõna kadar gitmiş. O da Karia ülkesine geldiğinde Hermias’õ yanõna alõp Babil’e götürmüş ve burada Deniz Tanrõsõ Posei- don’un tapõnağõna rahip yapmõş. Bizden anlatmasõ. Siz, Hermias ve yu- nus balõğõ söylencesinin dilediğiniz sonu- nu kabul edebilirsiniz. Dilerseniz hüzünlü sonu yeğler “böyle bir son böyle bir söy- lenceye daha uygun” diye düşünüp o hüzne ortak olabilirsiniz. Dilerseniz de “mutlu son”u yeğler Hermias’õ Ege’nin mavi sularõndan alõp götürür Babil’in tuğ- la tapõnaklarõnda rahip yapar, onu düşleye- bilirsiniz. Ama unutmayõn onun arkadaş- larõ yunuslar hâlâ Ege’de, İasos’ta… B odrum’da bir kaçamak ya- pıp Güllük’e gelin. Orada, koy koy dolaşarak günlük deniz gezisi yapan teknelere atlayın ve Hermias ile yunusun izini sürün. Bakarsınız apansız karşınıza çıkı- verirler, kim bilir? Sonra o tekney- le İasos’a da uğrayın. Güllük ile İa- sos’un arası ne ki? Tekneyle 20 da- kika… İtalyan arkeologların bu yıl 50. yılını kutlayacakları arkeolojik kazılarda ortaya çıkardıkları Her- mias’ın kentini görün ve gezin. Bakarsınız orada Strabon bu yöre- nin insanlarının denizle ve balıkla olan ilişkilerini çok hoş bir şekilde yansıtan ilginç bir söylenceyi ku- lağınıza fısıldayıverir... Gerçekten de Güllük’ten yüzerek bile geçebileceğiniz uzaklıktakı İa- sos’un antik çağlardaki tüm yapısı deniz ve balık üzerine kurulmuştur. Hatta Atinalılara yardım ettikleri için Ispartalılar ve Persler tarafın- dan, şehrin yakınlarındaki, Sarıçay ağzındaki içdenizde balık avlama- ları yasaklanır. Oysa onlar burada yakaladıkları balıkları ve karidesleri tüm Ege adalarına ve hatta Atina’ya bile ihraç ederek çok paralar kaza- nıyormış… Yıllarca süren ve kenti yoksullaştıran bu yasak, Büyük İs- kender’in büyük Doğu seferine ka- dar sürer. Ordusunda yararlıklar göstererek onun güvenini kazanan iki İasoslu kardeşi ödüllendirmek isteyen İs- kender onlara ne istediklerini sorar. Gorgos ve Minnion adlı kardeşler de İasosluların içdenizde balık avlama yasağının kaldırılmasını isterler. Böylece bu yasak kalkar. İasos- lular da iki kardeşi hiç vergi öde- memek ve tiyatronun en ön sıra- sındaki koltuklara oturabilme hak- kı tanıyarak ödüllendirirler. İasoslulardan Güllüklülere yadi- gâr kalan balıkçılık geleneği yıllarca Güllük Dalyanı’nda sürdürüldü ve yaşatıldı. Dalyan’dan elde edilen lez- zetli levrekler, çipuralar ve kefaller, körfezde avlanan lüferler Güllük- lülerin ve Güllük’ün dinginliğini ya- şamak isteyen konuklarının sofra- larından eksik olmadı. Hele Dal- yan’ın derya kuzuları kefaller… Hermias’ın kenti... K efal deyip de geçmeyin. Sa- nõrõm balõğõn lezzetini bi- lenler başka yerlerde kefali tercih etmezler. Oysa Güllük Dalya- nõ’nõn, hemen yakõnõndaki Tuzla La- günü’nün kefalini tadanlar ise ondan sonra başka bir balõk yemezler... Hele Dalyan’da kefalden elde edi- len balõk yumur- talarõnõn lezzeti hiçbir yerle kõ- yaslanmaz. Bu arada yõlanba- lõklarõnõ da unutmayalõm. Taa Meksika Körfezi’nden yumurtlamak için Güneybatõ Anadolu kõyõlarõ- na gelen yõlanbalõk- larõ da Güllük mutfak- larõndan, lokantalarõndan eksik olmaz. Güllüklülerin çok sevdiği yõlanbalõğõ lezzeti, kõsa sürede Güllük’e yolu düşmüş olanlarõn da da- mak zevkinde ayrõ bir yer edinir. Gü- nümüzde Dalyan, Güllüklülerin kur- duklarõ ve yõllardõr işlettikleri koope- ratifin elinden alõnmõş durumda. San- ki Güllüklüler, Ispartalõlarõn ve Pers- lerin koyduğu içdenizde balõk avlama yasağõnõ günümüzde yine yaşõyorlar. Ancak Dalyanlarõna el konulmasõyla birlikte Güllüklüler için ba- lõkçõlõk bitmiş değil. Çün- kü artõk Güllük’te, ge- rek açõk denizler- deki ağ havuzlar- da, gerekse ka- rada oluşturu- lan toprak ha- vuzlarda lev- rek ve çipura balõğõ yetişti- riliyor. Kültür balõkçõlõğõ ar- tõk yörenin te- mel sektörü ha- line gelmiş du- rumda. Öyle ki, Türkiye’de üretilen kültür balõğõnõn yüzde 70’i Muğla’da, Muğla’da üretilen kültür balõğõnõn yüzde 90’õ da Güllük kõyõlarõnda üretiliyor. Bu yüzden Güllüklüler, İasoslular kadar şanssõz değiller. Ah bir de turizmden hak ettiklerine inandõklarõ payõ alabil- seler... Balık denince Güllük ‘Turizmde biz de varız’ G erçekten Bodrum-Milas Havali- manı’na sadece 8 dakikalık bir uzaklıkta olmak, Bodrum şehir merkezine yalnızca 30 kilometre uzaklıkta olmak Güllüklüleri turizm yönünden çok heyecanlandırıyor. Hele, daha düne ka- dar Güllük’ün içindeki iskeleden yapılan maden ihracatının şehrin oldukça uzağın- da yeni yapılan iskeleye kaydırılması, umutlarını daha da arttırıyor. skelenin deniz ulaşımı için kullanılabilir hale geti- rilmesini isteyen Güllüklüler sahip olduk- ları mütevazı pansiyon ve otellerle, pano- ramik körfez manzaralı çok yıldızlı otelle- riyle altyapılarını çoktan tamamlamışlar. Bodrum’un ve Bodrum-Milas Havalima- nı’nın burnunun dibinde iken turizmden yeterince pay alamadıklarına inanan Gül- lüklülerin turiste yönelik beklentileri ve heyecanı, diğer turistik yörelerin turiste ve turizme doymuş, ilgisi alışkanlığa dö- nüşmüş turizmcilerin yanında farklı ve önemli bir avantaj olarak ortaya çıkıyor. Güllüklüler de bu avantajlarını kullanma konusunda çok hevesliler. Şarap rengi akşamlarda, asla imansız gitmeyen lezzetli balık sofralarıyla ve he- vesli, heyecanlı turizmcileriyle Güllük, Bodrum’un yanı başında huzurun ve din- ginliğin mekânı. Güllük, aynı zamanda ef- sanelerle, hüzünlü söylencelerle gizemli bir belde. En azından denemeye değer...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle