Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
20 TEMMUZ 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
Maliye Bakanı Mehmet
Şimşek bütçe değerlendirme
konuşmasına “Türkiye
ekonomisi şu anda Avrupa’da
büyüme rekorunu elinde
bulunduran, en fazla istihdam
yaratan, kredi notunu iki kademe
arttıran, bütçe açığını ve borç
stokunu düşüren, enflasyonu
düşüş trendine girmiş olan bir
ekonomidir. Türkiye bu
başarısını hükümetlerimiz
döneminde hayata geçirdiği
yapısal reformlar, kararlılıkla
sürdürdüğü mali disiplin anlayışı
ile krizi iyi yönetmesine
borçludur” değerlendirmesi
yaparak girdi ve içimizi
ferahlattı.
Merkez Bütçe rakamlarına
baktığımızda geçen yılın aynı
dönemine göre bir olumlu
gelişmeler görüyoruz. Haziran
ayında bütçe açığı 5.5 milyar TL,
geçen yıl bu rakam 2.5 milyar
TL idi. Artışa sebep olan
unsurun 2010 Haziran
döneminde borçların vade
yapısı nedeniyle bu döneme
denk düşen 2.1 milyar TL faiz
ödemesinden kaynaklandığı
Bakanlıkça
gerekçelendirilmektedir.
(Tablo1)
Faiz dışı giderlerdeki artışın
nedenini Bakanlık, yatırım
giderleri ile sağlık, emeklilik,
sosyal yardım giderlerindeki
dönemsel artış, vergi
gelirlerindeki olumlu gelişme
sonucu mahalli idare
paylarındaki artış olarak
göstermektedir. Cari
transferlerde yüzde 24.4
oranında yine ciddi artış söz
konusudur. (Tablo2)
Bütçe gelirleri de aşağıdaki
şekilde gerçekleşmiştir. Vergi
tahsilatlarında yüzde 23.3
oranında artış olmuştur.
(Tablo3)
Genel altı aylık döneme
baktığımızda, 2009’un aynı
dönemine göre faiz dışı fazlanın
üç kat arttığını görüyoruz.
(Tablo4)
Vergi gelirleri 2009/6
döneminde 79.0 milyar TL iken,
2010 altı aylık dönemde yüzde
24.4 artarak 98.6 milyar TL
olmuştur. Vergi türlerine göre
artışlar aşağıdaki şekilde
gerçekleşmiştir. Gelir
vergisindeki artışın bu denli
düşük olması, vergi adaletinden
ne kadar uzak olduğumuzu
göstermektedir.
Dolaylı vergilerdeki
artış, yine bütçe
giderlerinin dolaylı
vergilerle finanse
edildiğini
göstermektedir.
(Tablo5)
Rakamlar böyle,
yorumlarımızı daha
sonraya bırakalım
ve sizin de kafa
yormanızı dileyelim. Ancak
rakamlara nasıl bakmak
isterseniz öyle fotoğraf verdiğini
de unutmamanızı hatırlatalım.
Ancak Sayın Bakan, gelecekle
ilgili kaygısını bakın şu
cümlelerle açıklıyor: “Yılın ikinci
yarısında Avrupa’da yaşanan
borç krizinin derinleşmesi
halinde, bunun ülkemizi ticaret,
turizm ve finansman kanallarıyla
etkileyebileceğini
değerlendiriyoruz.”
2010 Ocak-Haziran Döneminin Bütçesi Ne Söylüyor?
M A L İ Y E C İ G Ö Z Ü Y L E / M U S T A F A P A M U K O Ğ L U pamukm superonline.com
soner@cumhuriyet.com.tr
İŞÇİNİN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
12 Eylül Ruhu...
Güleriz ağlanacak halimize... AKP’nin, hızla
diktatörlüğe, özendikleri üslupları ile padişahlığa
dönüşen çoğunluk iktidarında yeni bir sıçrama
adımı olarak dayattığı 12 Eylül referandumu
kampanyaları, sloganları, broşürleri, renkleriyle ete
kemiğe büründü... “Evet” cephesi, “12 Eylül’de,
yasaklı 12 Eylül Anayasası’ndan kurtulma”
sloganına sarılıyor. “Hayır” cephesi, 12 Eylül’ün
yasaklı anayasasında iyileştirmeler hak götüre,
yasaklı düzenin AKP iktidarını güçlendirme adına
ağırlaştırıldığını anlatmaya çalışıyorlar...
İktidardan yana “evet”çiler cephesi çoğunluk
yandaş medya yanında, metindeki gerçekleri
tersyüz göstermek üzere yapılmış ustalıklı makyajla
seçmenin yanıltılmasına, ondan da daha etkili
olarak oyların satın alınmasında kullanılan,
kullanılacak iktidar araçlarına güveniyorlar... Hafta
sonu aslında hesap sorulması söz konusu
olamayacak Kenan Evren kimliği üzerinden
yapılan polemik, anayasa hukukunun “ağır yasaklı
ya da özgürlükçü” olması anlamındaki farklarının
yaşamındaki sonuçlarını doğal olarak doğrudan
algılaması olanaksız büyük çoğunluk seçmenin
kafasının karıştırılmasının ne kadar da kolay
olduğunu gözler önüne serdi.
Başta Başbakan, “evet”çiler cephesi, metinde
yazılı 12 Eylül’den hesap sorulması yasağının
kaldırılmasının anlamlı bir demokratikleşme adımı
olduğunu kolayca söyleyebiliyorlar. Anayasa
metninden söz konusu yasağın kalkmasının 12
Eylül’den hesap sorma niyeti anlamında hiçbir
sonucu olmadığını anlatmak ise zor; AKP iktidarı,
ideolojik kadrosunun, siysal İslamcılar, cemaatlerin
varlıklarını borçlu oldukları 12 Eylül’cülerden hesap
sormaya yönelik, iktidar gücü ile yapılabileceklerin
hiçbirini yapmayıp, yapma niyetinde de olmayıp,
anayasa metnindeki maddeyi kaldırmalarının
gerçek değerinin sıfır anlamında, kuyruklu yalan
olduğu kolay kolay algılanamıyor...
İktidar için yolunda engel gördüğü yüksek yargıyı
kendine bağlama asıl amacının, seçmen
vatandaşın kendi yaşamına dönük sonuçlarının
bilincine varabilmesi daha da karmaşık bir şey.
Yaşam boyu mahkemelerin kapısında bunalmış,
işlemeyen yargının, adaletin bedelini hep ödemiş
sıradan vatandaş, AKP iktidarının icraatları ile
yargıyı nasıl katlayarak felce uğrattığını, şimdi de
özel yargı ile iktidarının sivil darbe atağını
güvenceye almaya baktığını nasıl görebilir ki?..
İşte bu zorlu, gerçeklerin tersyüz edilmesi
atraksiyonunda, seçmene gerçekleri anlatabilen,
“hayır” çağrısının gerekçelerini doğru dürüst
anlatabilen siyasi liderler, örgütler, 12 Eylül’ün
askeri ruhunun yerine geçmiş sivil darbecilerin, 12
Eylül ruhunun sahiplerinin, iktidar cephesi
“evet”çilerin hedef tahtasındalar...
DİSK’in “12 Eylül ürünü Anayasa’ya da, 12
Eylül’ün uzantısı Banayasa’ya da hayır” başlıklı
gerekçelendirilmiş kampanyasının slogan ve
metinlerini görür görmez, tepki alacağını
bilmiştim... Öncelikle günümüz kavram
kargaşasında kutsanan, AKP yandaşlarının çok
kullandıkları “değişim” sloganının olumlu bir içerik
kazanması için “özgürlükçü, eşitlikçi, demokratik,
sosyal” nitelikli olması gereğinin çok güzel altını
çizdiği için. Kaldı ki DİSK, uzun soluklu yapıcı
politikaları ile kamuoyunda dikkatleri çekmiş,
demokratik bir anayasa için hem örgüt olarak uzun
çalışmalar yapmış, doğru dürüst metin hazırlamış,
iktidara da ayakbağı olmadan destek vermişti. Hiç
kimse, 12 Eylül sürecinde tüm yönetim kadroları
hapiste kalmış, ağır işkenceler görmüş, “Marksist
Leninst illegal örgüt” olmakla çok haksız
yargılanmış, üyeleri elinden alınmış, fiilen
kapatılmış, sonra da boşu boşuna bedel ödetildiği
ortaya çıkmış DİSK’i, 12 Eylül düzeni, anayasası
yanında yer almakla suçlayamazdı...
DİSK’in “12 Eylül ruhunu taşımanın yanında,
ağırlaştıran, AKP’nin siyasi ihtiyaçlarını baz alan..
referandum oylaması boyutu dahil her yönü ile
demokratikleşmenin önünde engel..” saptamaları
ile “hayır” çağrısı, AKP’ye kul köle çoğunluk
konfederasyon, sendikalar yönetimlerine karşın
çok çarpıcı, bir o kadar etkili. Varlıklarını işçi
haklarını, sendikal özgürlükleri satmaya borçlu
yandaş sendika, konfederasyon liderleri
durumlarının çok fazla açığa çıkmasından öfkeli.
Kendi “evet”çi kampanyalarının çok da işe
yaramayacağı, iktidara destek olamayacağı,
sadece bu nedenle bile gözden daha bir
düşecekleri korkusu ile de.. “evet” kampanyası
yerine, DİSK’e saldırarak Başbakan Erdoğan ve
ekibine yaranma çıkışındalar...
Kampanyanın ilk haftasında AKP’nin “evet”
çağrısı, gerekçeleri metninden çok bu tartışmanın
medya gündeminde öne çıkmasının nedenini böyle
özetleyebiliriz. Tabii önümüzde çok uzun soluklu,
gerilimli bir referandum kampanyasında bu ilk
hafta. Doğrusu iflah olmaz bir “hayır”cı olarak
değil, profesyonel gazeteci olarak, CHP,
Kılıçdaroğlu’nun ilk çıkışlarının da çok etkin,
başarılı olduğunu söylemek istiyorum. Seçmenin
oyunda AKP’nin devlet kaynakları ile oyları satın
alma ataklarının etkin rolünü unutmadan.. dekar
başına fındık üreticisine ödenen para tek başına
dudak uçuklatıcı örnek sayılabilir...
Milyar TL 2009/6 2010/6
Bütçe giderleri 17.9 23.9
Bütçe gelirleri 15.4 18.4
Bütçe açığı 2.5 5.5
Faiz giderleri 1.1 3.3
Faiz dışı denge 1.4 2.2
Milyon TL 2009 Ocak-Haziran 2010 Ocak-Haziran
Bütçe giderleri 124.831 136.494
Bütçe giderleri 101.626 121.065
Bütçe açığı 23.205 15.429
Faiz giderleri 27.242 27.599
Faiz dışı denge 4.037 12.170
2009 altı aylık döneme göre artış %
Harçlar 57.8
İthalde alınan KDV ve Kurumlar 41.4
ÖTV 32.8
Dahilde alınan KDV 29
Damga vergisi 23.4
Diğer vergiler 14.8
Gelir vergisinde 1.8
BSMV -15.7
Milyon TL 2009/6 2010/6
Bütçe giderleri 15.411 18.448
Genel bütçe giderleri 14.985 17.951
Vergi gelirleri 12.850 15.839
Vergi dışı gelirleri 2.135 2.111
Özel bütçeli idare 309 365
Düzenleme ve Denetleme Kurumları 117 132
Milyar TL 2009/6 2010/6
Faiz dışı giderler 16.8 20.5
Personel giderleri 4.7 5.2
Cari transferler 7.8 9.7
Diğer 4.3 5.6
Ekonomistlere göre AKP, Mali Kural konusunda kararõnõ vermeyerek referandum sonucunu görmek istedi
Mali Kural’a seçim ayarõANKARA (ANKA) - Ekonomist-
lere göre hükümetin Mali Kural Ya-
sa Tasarõsõ’nõn ertelemesinin ardõnda,
seçime mali kuralla gidilmesi kaygõ-
larõ yaşanmasõ yatõyor.
Bazõ ekonomistlere göre hükümet,
‘Mali Kural’ konusunda henüz ka-
rarõnõ vermeyerek, önce 12 Eylül’de
yapõlacak referandum sonucunu gör-
mek istedi. Bazõ ekonomistler ise,
ertelemenin ardõnda piyasalarõn test
edilmesinin yattõğõ, kararõn buna gö-
re verileceği görüşünü savundu.
Ekonomist Öztin Akgüç, hükü-
metin referandum sonucuna göre
2011’de Mali Kural uygulanmasõ ko-
nusunda karar vereceğini belirterek,
‘referandumdan titrek evet çıkma-
sı halinde’ hükümetin seçim ekono-
misi uygulayacağõnõ iddia etti.
Kuralda gevşeme olacak
2010’un ilkyarõsõnda oldukça katõ
mali politikalar izlenildiğini ifade
eden Akgüç, “Hükümet seçim yı-
lında herhalde kendilerini bağla-
mak istemiyor. Öncelikle referan-
dum sonucunu görmek istiyor. Re-
ferandumdan güçlü evet çıkarsa,
referandum sandığının seçimlere
de yansıyacağını düşünen hükümet,
Mali Kural’ı yasalaştırabilir. An-
cak 12 Eylül referandumundan
‘titrek evet’ çıkması halinde ise bü-
yük bir ölçüde Mali Kural Yasa
Tasarısı yasalaşmaz” dedi.
Mali Kural konusunda ekonomist
Seyfettin Gürsel, erteleme kararõyla
hükümetin piyasalarõ test etmiş ola-
bileceğini vurgulayarak, yeni dö-
nemde kararõnõ bu tepkiye göre vere-
ceğini ifade etti.
Gürsel, Mali Kural’õn ertelenmesin
nedenleri ile ilgili olarak “Vakit kal-
madı deniyor ama bu bir öncelik
meselesiydi. Demek ki daha öncelikli
yasa projelerinin olduğu düşünül-
dü” diye konuştu. CHP Milletvekili
Mehmet Akif Hamzaçebi de hükü-
metin seçim ekonomisi uygulamak
için Mali Kural Yasa Tasarõsõ’nõ er-
telediğini, yeni dönemde tasarõnõn
gündeme alõnmasõ halinde mali kural
çerçevesinin ve oranlarõnõn gevşeti-
leceğini ileri sürdü.
İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulus-
lararasõ Ticaret Anabilim Dalõ Başkanõ
Prof. Dr. Erdoğan Alkin ise Mali Ku-
ral’õn kesin olarak seçim ekonomisi
uygulamak için ertelenmediğini, an-
cak kendisinin de bu yönde kuşku duy-
duğunu ifade etti.
En düşük memur emeklisi maaşõ 898 lira
ANKARA (AA) - Memurlar gibi memur
emeklileri de yõlõn ilk 6 ayõ için yüzde
1.06’lõk enflasyon farkõ ve yüzde 2.5’lik
ikinci yarõ zammõnõ aldõ. Böylece memur
emekli maaşlarõ, 1 Temmuz’dan geçerli ol-
mak üzere yüzde 3.59 oranõnda arttõ.
Vergi iadesinin yerini alan yüzde 4’lük
ek ödeme ile birlikte haziranda 864.9 lira
olan en düşük memur emekli aylõğõ, bu ay
898 liraya yükseldi. Bunun 863.7 lirasõnõ
normal aylõk, 34.5 lirasõnõ da ek ödeme oluş-
turdu. Yüzde 4’lük ek ödeme ile milletve-
killerinin emekli maaşõ 25 hizmet yõlõna gö-
re 4 bin 787 liradan 4 bin 967 liraya çõktõ.
Bunun 194 lirasõnõn milletvekillerine
ek ödeme olarak ödeneceği belirtildi. Ge-
nelkurmay Başkanõ’nõn emekli maaşõ ek
ödemeyle birlikte 5 bin 680 liradan 5 bin
884 liraya, Anayasa Mahkemesi Başka-
nõ’nõn ise 3 bin 976 lira olan emekli maa-
şõ 4 bin 119 liraya yükseldi.
Yeni katsayõlarla Danõştay, Yargõtay ve
Sayõştay başkanlarõ, Yargõtay cumhuriyet
başsavcõsõ ve YÖK başkanõnõn maaşõ da 4
bin 119 lira oldu. Genel müdürlerin yeni
maaşõ 3 bin 278 lira, profesörlerin de 3 bin
92 lira olarak belirlendi. Vali ve TBMM’de-
ki bir daire başkanõnõn maaşõ 3 bin 305 li-
raya, diğer daire başkanlarõnõn maaşõ da
1771 liraya çõktõ.
Memur
emeklilerinin yüzde
3.59’luk zam sonrasõ
yeni maaşlarõ da
belli oldu. Genel
müdürlerin yeni
maaşõ 3 bin 278 lira,
profesörlerin de 3
bin 92 lira oldu.
İBB - RENAULT İŞBİRLİĞİ
Elektrikli oto için
İstanbul öncü
olacak
Sabancõ Vakfõ’nõn desteği ile oluşturulan kadõn-erkek eşitliği projesi Afganistan’a model oldu
Örnek sorumluluk projesiİstanbul Haber Servisi - İstanbul
Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Re-
nault Mais Türkiye arasõnda, İstan-
bul’un altyapõsõnõn, karbondioksit
salõnõmõ çok düşük doğa dostu elek-
trikli otomobile 2011 yõlõna kadar ha-
zõr hale getirilmesi için işbirliği pro-
tokolü imzalandõ.
Protokol, elektrik motorlu araç için
kentte uygun şarj noktalarõnõn oluş-
turulmasõ ve yaygõnlaştõrõlmasõ, bun-
larõn işletilmesi için gerekli mevzuat
araştõrõlmasõnõn yapõlmasõ gibi ça-
lõşmalarõ öngörülüyor.
Şarj istasyonları kurulacak
İmza töreninde konuşan Kadir Top-
baş, “Burada yapılan çalışmayı
belki de know-how olarak dünya-
ya transfer edeceğiz. Sonradan ge-
lişigüzel elektrikli araç şarj istas-
yonları çıkmasın, doğru planla-
mayı yapalım istedik” dedi.
Renault Mais Genel Müdürü İbra-
him Aybar da bu protokolle elektrikli
otomobillerin Türkiye’de kullanõla-
bilmesine yönelik bir girişimi baş-
latmõş olacaklarõnõ söyledi. Aybar,
“Önemli bir nokta da teknolojik alt-
yapı. Şarj istasyonlarının yaygın-
laşması önemli. Konunun çözülmesi
için bugün temel bir başlangıç ya-
pıyoruz. İstanbul sokaklarında kı-
sa sürede elektrikli şarj istasyon-
larını görmeye başlayacağız. İs-
tanbul’u örnek alacak diğer kent-
lerde de hiçbir teknik altyapı ek-
sikliği kalmayacak.”
Renault, 2011’den itibaren farklõ kit-
lelere hitap eden 4 farklõ elektrikli oto-
mobili piyasaya sürmeyi planlõyor.
Ekonomi Servisi - İçişleri Ba-
kanlõğõ, Türkiye’deki tüm Birleşmiş
Milletler kuruluşlarõ, Sabancõ Vak-
fõ ve Sabancõ Üniversitesi ortaklõğõyla
hayata geçirilen “Kadınların ve
Kız Çocuklarının İnsan Hakları-
nın Korunması ve Geliştirilmesi
Ortak Programı” kapsamõnda ya-
põlan çalõşmalar, Afganistan için ör-
nek alõnõyor.
Afganistan Kadõn İşleri Bakanlõ-
ğõ ve Afganistan Din ve Hac İşleri
Bakanlõğõ’ndan oluşan bir heyet,
Sabancõ Vakfõ’nõn 4 yõlda 1.6 milyon
dolar katkõ ile ana destekleyicisi ve
ortağõ olduğu ortak program kapsa-
mõnda yürütülen ve yerel yönetim-
ler içinde kadõn-erkek eşitliğinin
kurumsallaşmasõnõ amaçlayan ça-
lõşmalarõ yerinde incelemek amacõyla
Türkiye’ye geldi.
300 bin kişiye ulaşıldı
Afganistan devlet yetkilileri, yerel
yönetimlerde kurulan kadõn-erkek
eşitliği birimlerine benzer yapõlan-
malarõ ülkelerinde de geliştirmek
istediklerini ve bu konuda bir rapor
hazõrlayacaklarõnõ belirtti.
Sabancõ Vakfõ Mütevelli Heyeti
Başkanõ Güler Sabancı, “Ortak
program ile 4 yılda doğrudan ve-
ya dolaylı olarak 300 bin kişiye
ulaştık. Şubat 2010’da İçişleri Ba-
kanlığı programın başka illere
yaygınlaşması için genelge ya-
yımladı. Halen İzmir, Kars, Nev-
şehir, Trabzon ve Van’a da uygu-
lama sürüyor. Bu program,
2008’de Birleşmiş Milletler Nüfus
Fonu ve Harvard Üniversitesi ta-
rafından dünyada ‘En İyi Hak Ek-
senli’ programlardan biri seçildi.
Şimdi bu çalışmalar Afganistan
için model oluyor” dedi.
?TABLO1?TABLO2?TABLO3?TABLO4
?TABLO5
KOÇ’UN MESLEK
LİSESİ PROJESİ’NE
ULUSLARARASI ÖDÜL
Ekonomi Servisi - Koç
Holding’in “Meslek Lisesi
Memleket Meselesi
(MLMM) Projesi”,
Avrupa’da “Yılın İkinci En
İyi Sosyal Sorumluluk
Programı” seçildi. Dünya
çapõndaki şirketlerin ve
organizasyonlarõn
çalõşanlarõyla birlikte hayata
geçirdiği projeleri
ödüllendiren ABD merkezli
Stevie Awards, 2003 yõlõndan
bu yana başarõlõ uygulamalarõ
cesaretlendirmeyi hedefliyor.
Aralarõnda ABD’li The Trump
Organization Başkanõ Donald
Trump, İngiliz Telecity
Group CEO’su Michael
Tobin gibi iş dünyasõnõn
önemli isimlerinin bulunduğu
jüri tarafõndan ödüle layõk
görülen Koç Holding,
ödülünü 27 Eylül’de
İstanbul’da yapõlacak törende
alacak.
Referandumdan evet çõkmasõ halinde hükümet seçim ekonomisi uygulayacak.
Ekonomistlere göre “Referandumdan güçlü evet çõkarsa, referandum sandõğõnõn seçimlere de
yansõyacağõnõ düşünen hükümet, Mali Kural’õ yasalaştõrabilir”.
Başkent’te süre uzatıldı
Özelleştirme İdaresi Başkanlõğõ (ÖİB), Baş-
kent Doğalgaz Dağõtõm Anonim Şirketi’nde bu-
lunan yüzde 80 oranõndaki hissesinin satõş
yöntemi ile özelleştirilmesi için son teklif ver-
me tarihinin 6 Ağustos’a ertelendiğini açõkladõ.
İhalede daha önce son teklif verme tarihi 19
Temmuz olarak belirlenmişti.
Fortis’ten KOBİ’lere Can Kredi
Fortis Türkiye, işletmesini büyütmeyi, yenile-
meyi veya taşõmayõ planlayan esnaf ve KOBİ’le-
re “Can Kredi” ürününü sundu.
Yapõlan açõklamada, Can Kredi’nin, 12 ay vadeli
olarak aylõk yüzde 0.85 faiz oranõyla ya da 13-18
ay arasõ vade seçeneklerinde yüzde 0.90 faiz ora-
nõyla 20 bin liraya kadar kullanõlabildiği kaydedildi.
“Kadõnlarõn ve Kõz
Çocuklarõnõn İnsan Haklarõnõn
Korunmasõ ve Geliştirilmesi
Ortak Programõ” Şanlõurfa,
İzmir, Kars, Nevşehir,
Trabzon ve Van’a da
uygulanõyor.
Afganistan heyeti, Diyanet İşleri Başkanı ve uzmanlarının ya-
nı sıra Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü görevlileri, Birleşmiş
Milletler temsilcileri, Harran Üniversitesi Yerel Eşitlik Birimi
Temsilcisi Doç. Dr. Zeynep Şimşek ve Sabancı Vakfı Şanlıurfa
Yerel Koordinatörü Tülay Yılmaz ile görüşmeler yaptı.