Katalog

SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Okurlardan Gelenler... 20 TEMMUZ 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B Ülkenin yolsuzluk ve skandallarla mücadele eden ‘en savaşçõ’ gazetecisi öldürüldü Yunanistan’da şok saldõrõ MURAT İLEM ATİNA - Batma noktasõna gelen Yunanistan’da yolsuzluklar ve skan- dallarõ ortaya çõkardõğõ için gün- demde olan gazeteci Sokratis Giolias polis kõlõğõndaki kişiler ta- rafõndan öldürüldü. Dün sabah saatlerinde meydana gelen olayda 37 yaşõndaki gazeteciye 20 kurşun sõkõldõğõ bildirildi. Kendisi gibi yolsuzluklarla mücadele eden ünlü gazeteci Makis Traiando- pulos ile birlikete çalõşan gazeteci Giolias, 2 yaşõnda bir çocuk babasõy- dõ. Yunan görüntülü iletişim organla- rõnda yer alan polis kaynaklõ haberle- re göre, öldürülen gazeteci uzun za- mandõr ölüm tehditleri alõyordu. Yu- nanistan’da yolsuzlukla mücadele eden bir gazetecinin silahlõ saldõrõda öldü- rülmesi ülke genelinde bü- yük infiale neden oldu. Başta Yunanistan Günlük Gazeteciler Derneği dahil birçok sivil toplum kuruluşu ile siyasiler hain saldõrõ kõnayan açõklamalar yaptõlar. Edinilen bilgilere göre kendisi gibi eşi de gazeteci olan Giolias’õn kapõsõ dün sabah 05.26 sõralarõnda çalõndõ. Ses ve görüntülü sistemden aşağõ- da zilini çalan polis kõlõğõndaki kişi- lerle kontak kuran gazeteciye araba- sõnõn çalõndõğõ ve aşağõya gelmesi is- tendi. Bu çağrõ üzerine Atina’nõn İliopoli semtindeki evinin kapõsõna inip ana kapõyõ açan Giolias’a bir an- da kurşun yağdõrõldõ. Polis kaynaklarõna göre 9 mm’lik si- lahlarla gazeteciye saldõrõda bulunan 3 kişi, Honda marka çalõntõ bir araçla olay yerinden kaçtõ. Saldõrõ sonrasõ olay ye- rinde yapõlan tüm müdahalelere cevap vermeyen gazetecinin hayatõnõ kay- bettiği 07.00 sõralarõnda açõklandõ. Sal- dõrõ sonrasõnda polis kõlõğõndaki 3 kişi- nin kaçtõğõ araç, olay yerinden 1.5 km uzakta yakõlmõş olarak bulundu. Atina’nõn Alimos semtinden ça- lõndõğõ anlaşõlan araçta saldõrganlar- la ilgili hiçbir ipucu bulunamadõ. Ancak daha sonra olayda kullanõlan silahlarõn Fanatik Devrimciler adlõ bir örgütün daha önce kullandõğõ silah- lar olduğu bildirildi. Tanık olacaktı İddialara göre ülke genelinde birçok konuda skandallarõ ortaya çõkartan Gio- lias’õn son işi, polisle işadamlarõ ara- sõndaki karanlõk ilişkileri konu ediyor- du. Bu konuda geçen aylarda ilgili mahkeme savcõsõna çağrõlan gazeteci- nin bazõ kasetleri delil olarak sunduğu, 4 Ağustos tarihinde ise geri alarak mahkeme sürecine tanõk olarak katõla- cağõ öğrenildi. Saldõrõyõ henüz hiçbir örgüt üstlen- mezken, antiterör timleri başkent Ati- na’nõn tüm şüpheli noktalarõna operas- yonlar düzenliyor. Sokratis Giolias’a, polis kõlõğõndaki 3 kişi tarafõndan evinin kapõsõnda kurşun yağdõrõldõ. Giolias’õn, son olarak polisle bazõ işadamlarõ arasõndaki ilişkileri konu alan kasetleri savcõlara ilettiği öğrenildi. ‘El Kaide’ci’ 2 Türk’e hapis BERLİN (AA) - Almanya’da Koblenz Yüksek Eyalet Mahkemesi’nde El Kaide’yi destekledikleri gerekçesiyle yargõlanan Ömer Ö. ve Sermet İ. hapis cezasõna çarptõrõldõ. Mahkeme, Ömer Ö’ye El Kaide’ye üye olmak ve desteklemekten 6 yõl, Sermet İ’ye de terör örgütüne yardõmcõ olmak suçundan 2 yõl 6 ay hapis cezasõ verdi. Söz konusu kişilerin 2004-2008 yõllarõ arasõnda örgüt adõna faaliyet gösterdikleri, Ömer Ö’nün iki olayda para ve savaş malzemesi sağlayarak örgüte yardõm ettiği ifade edildi. Türkiye’den Adalet Bakanlõğõ ve Başsavcõlõğõn, kararõn alõnmasõndan önce Ömer Ö’nün iadesini istediği kaydedildi. Pakistan’a ABD yardımı Dış Haberler Servisi - Pakistan’õ ziyaret eden ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clinton’õn temaslarõ sõrasõnda, iki ülke arasõnda terörle mücadele, enerji, su, tarõm, eğitim ve sağlõk konularõnda bir dizi anlaşma imzalandõ. Clinton, ABD’nin Pakistan’daki enerji ve su sektörlerine ilişkin projelerde kullanõlmak üzere 500 milyon dolarlõk bir ön yardõm paketinin oluşturulduğunu söyledi. ABD’nin finanse edeceği projeler arasõnda hidroelektrik santrallarõ, içme ve sulama ile tarõm tesislerinin yanõ sõra sağlõk merkezlerinin kurulmasõ gibi ortak projelerin bulunduğunu belirtti. Pakistan Devlet Başkanõ Asõf Ali Zerdari ile bir araya gelen Clinton bu anlaşmalarla Pakistan ile ABD arasõnda “kalõcõ ortaklõğõn temellerini attõklarõnõ” kaydetti. Suudi gençlere ‘yabancı’ uyarısı CİDDE (AA) - Suudi Arabistan’da sosyologlar, gençleri, yabancõ kadõnlarla evliliklerinin olumsuz sonuçlarõ olabileceği yönünde uyardõ. Arap News gazetesinde yer alan haberde, yabancõ kadõnlarla evliliklerin bir olumsuz sonucunun da Suudi Arabistan’da birçok kõzõn evlenememesi olduğu görüşüne yer verildi. Gazeteye konuşan Kral Suud Üniversitesi Milli Gençlik Araştõrma Merkezi Genel Sekreter Yardõmcõsõ Nizar el Salih, birçok Suudi gencin sadece yabancõ kadõnlarla evlilikler kurmak için seyahatlere çõktõğõnõ ancak bu evliliklerin çoğunun kõsa bir süre sonra son bulduğunu belirtti. İNANILMAZ ARTIŞ Doğu Avrupa ve Orta Asya’da AIDS salgını OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - Avusturya’nõn başkenti Viya- na’da 180 ülkeden 25 bine yakõn uzmanõn katõ- lõmõyla yapõlan 18. Dünya AIDS Konferansõ çerçevesinde yayõmlanan raporlar, amansõz has- talõğõn Afrika’da geriletilebildiğini, ancak HIV’nin bu kez de eski sosyalist ülkelerin bu- lunduğu coğrafyada inanõlmaz bir artõş gösterdi- ğini ortaya koydu. Afrika’da bu yõl ölümcül vi- rüse yakalanan hasta sayõsõnõn 3 milyondan 2.7 milyona indirildiği belirtilirken, özellikle genç nüfustaki gerilemenin umut verdiği duyuruldu. Uzmanlara göre, halen HIV taşõyan 33 milyon hastanõn 5.2 milyonu gerekli biçimde tedavi edilebiliyor, ancak asõl tehlike Doğu Avrupa ile Orta Asya’da bulunuyor. Konferans yeri olarak Viyana’nõn, sorunun hõzla büyüdüğü Doğu Av- rupa’ya çok yakõn ve “tehlikeye yakından ta- nık olduğu” için seçildiği kaydedildi. Uyuşturucu kullanımında sıçrama Dünyanõn başka hiçbir bölgesinde AIDS’e neden olan HIV’nin Doğu Avrupa ve Orta Asya’daki kadar hõzlõ yayõlmadõğõna dikkat çekilirken, du- rumun özellikle eski Sovyet cumhuriyetlerinde dramatik boyutlar kazandõğõ vurgulandõ. Halen Rusya’nõn bazõ bölgelerinde yeni hasta sayõsõnõn yüzde 700 gibi oranlarda artõş gösterdiği saptan- dõ. BM raporlarõna göre, 2008 rakamlarõyla, Do- ğu Avrupa ve Orta Asya’da 1.5 milyon AIDS’li bulunuyor. Afrika’daki AIDS’li sayõsõ ise 22.4 milyon. AIDS’in “sosyalizmden arta kalan bölgelerde” hõzla yayõlmasõ, bu ülkelerde uyuşturucu kullanõmõndaki büyük sõçramaya ve genç nüfusun da virüsü korunmasõz cinsel iliş- kiyle taşõmasõna bağlandõ. Eski Sovyet cumhuri- yetlerinde uyuşturucu bağõmlõsõ milyonlarca in- sanõnõn yaşadõğõna dikkat çekiliyor. AIDS konferansının toplandığı Viyana, hastalıkla yetersiz mücadeleyi protesto gösterilerine sahne oluyor. (Fotoğraf: AFP) Yolcu trenlerinin vagonları çarpışmanın etkisiyle, kaza bölgesindeki köprünün üzerine kadar fırladı. Trenlerin kapasitelerinin çok üstünde dolu olduğu öğrenildi. (Fotoğraf: AP) Hindistan’datrenfaciasõ Dış Haberler Servisi - Hin- distan’õn doğusunda bulunan Batõ Bengal eyaletinin Saint- hia ilçesindeki bir tren istas- yonunda, hõzlõ trenin istas- yonda duran bir başka yolcu trenine çarpmasõ sonucu 61 ki- şi hayatõnõ kaybetti. Dün meydana gelen kazada, çarpmanõn hõzõyla trenlerden birinin çatõsõ raylarõn üzerin- deki bir üst geçide fõrladõ ve vagonlar parçalandõ. Bir polis yetkilisi, kurtarma görevlilerinin 61 cesedi kaza yerinden çõkardõğõnõ söyler- ken, yaralõ sayõsõnõn da 125 ol- duğunu duyurdu. Ölenler ara- sõnda, iki trenin makinistinin de olduğu açõklandõ. Trenlerin kapasitelerinin çok üstünde dolu olduğu da gelen haberler arasõnda. Hindistan Demiryollarõ Ba- kanõ Mamata Banerce, sa- botaj ihtimalini inceledikleri- ni söyledi. Bazõ yetkililer de kazanõn ihmal ve bakõmsõzlõk nedeniyle meydana gelmiş olabileceğini belirttiler. Yaklaşõk iki ay önce Batõ Bengal eyaletinde gerçekleşen ve 145 kişinin ölümüyle so- nuçlanan tren kazasõnõn ar- dõndan Maocu gerillalar suç- lanmõştõ. Raydan çõkan yolcu trenine yük treninin çarpmasõ sonucu meydana gelen kazaya ilişkin sabotaj suçlamalarõnõ Maocu gerillalar reddetmişti. Demiryollarına eleştiri Dünyadaki en uzun demir- yollarõ ağõna sahip olan Hin- distan’daki demiryolu ağõna yetersiz bakõm yapõlmasõ eleş- tiriliyor. Ülkede her gün 18 milyon kişi trenlerle seyahat ediyor. Uyuşturucu çetesinin kanlı baskını Dış Haberler Servisi - Meksika’da silahlõ bir gru- bun, bir doğum günü par- tisini basarak gerçekleştir- diği katliamda en az 17 ki- şi öldü, 10’u aşkõn kişi ya- ralandõ. Yetkililer Coahuila eya- letinin Torreon ilinde önce- ki gün bir villa bahçesinde düzenlenen partiyi hedef alan saldõrõdan ülkeyi kan gölüne çeviren uyuşturucu çetelerini sorumlu tutuyor. Yetkililer sadece geçen hafta sonunda ülke gene- lindeki uyuşturu çeteleri- nin şiddet olaylarõnda yaşa- mõnõ yitirenlerin sayõsõnõn 50 olduğunu açõkladõ. Batõ Bengal eyaletinde iki tren birbirine girince 61 kişi hayatõnõ kaybetti, 125 kişi de yaralandõ. Demiryollarõ Bakanõ Mamata Banerce, sabotaj ihtimalini göz ardõ etmediklerini söyledi. Okurların “favori” yazarları var da, yazarların “favori” okurları olmaz mı? “Favori okurlarımdan” ...Ahmet Kurtlutepe, İlhan Selçuk’un ölümünün ardından; köşelerimize yağan etkileyici, çok sayıdaki başsağlığı mesajı arasında; yalınlığıyla dikkat çeken, kişisel bir başsağlığı mektubu göndermiş. Onu burada İlhan Selçuk’un tüm sevenleriyle paylaşmak istedim: “Sevgili Nilgün Hanım; okuyucu ile yazar arasında bir bencil ilişki var mıdır acaba” sorusuyla başlayan mektup, şöyle devam ediyor: ‘Beni ufkuyla büyüttü!’ “Bu işin felsefe tarafı; size yazmak beni mutlu etti diye başlamıştım; ama gerekçesi mutlu bir sebebe dayanmıyor ne yazık ki! İzindeydim. Apartman içerisinde birtakım onarımlar -elimden de geldiği için olsa gerek- beni bekliyordu aylardır ve onlarla boğuşmaktaydım. Birden, aynı apartmanda oturduğumuz yeğenimin, içeriden üzüntü dolu sesi geldi: ‘Ya kötü haber; İlhan Selçuk ölmüş.’ Orada ne kadar kaldım bilemiyorum. Haber kötü, haber acı; İlhan Selçuk ölmüş... Başınız sağ olsun. ‘Başımız’ diye yazmadım mı? Yazmalı mıydım? İlhan Selçuk, benim için kimdi, neydi? Bir gazetenin, her defasında ilk sayfasını geçip, keyif, ibret ve öğreti içerisinde okuduğum ikinci sayfasından başka neydi? Kaç kez yüz yüze gelip bir sohbeti paylaşmıştık ki? Bir CUMOK toplantısı gecesi, Kadıköy’de katıldığım bir gecede (2005) konuşmasını dinledikten sonra, masasına gidip, ‘Bu saygıdeğer eli sıkmak isterim’ dediğimde, oturduğu masadan elini uzatmak yerine, yerinden kalkıp benim elimi sıkma nezaketini gösteren bu beyefendiden bana ne kalmış olabilir ki? Ben doğmadan Cumhuriyet gazetesinde yazmaya başlayan, ben çocukken Ziverbey’lerden geçen, beni ‘ufkuyla’ büyüten bir ikinci sayfadan başka?.. Ben kendimi bildim bileli İlhan Selçuk, ya gazetede, ya kitaplığımda ya da fikirlerimde var. Başınız sağ olsun. Sevgilerimle, Ahmet Kurtlutepe.” ‘Okumak istiyorum! Çığlığıma ses olun!’ Söze İlhan Selçuk’un anısı ve mirası ile başlamışken, bu vesileyle “Çığlığıma ses olun” diyen bir başka okurun satırlarıyla devam etmek istiyorum: “Sayın Cerrahoğlu, yazılarınızı her gün internet üzerinden okuyorum... Gerçekleri gündeme getirdiğiniz ve yazdığınız için size teşekkür ediyorum. Siyasi iktidar, yazdıklarınızı düşman gibi değil dost gibi değerlendirse.. çok şey değişir. Biz ilköğretim okullarımızda ve liselerimizde Atatürk’ten, onun ilke ve devrimlerinden, ahlaktan, erdemden, iyilikten habersiz yetiştirildik. Peki biz nasıl yetiştirildik? Ya yarış atı gibi bir bu sınava bir o sınava çalışarak ya da öğretmenlerimizin cemaat toplantılarına katılmamız için mücadele vermesi ve namaz kılmaya, oruç tutmaya zorlamasıyla yetiştirildik... Biz Nâzım’ın bir dizesini okumadan onu vatan haini bildik. Atatürk’ü zerre kadar tanımadan onu alkolik ve dinsiz bildik. İktidarı ahlaklı ve dürüst; muhalefeti sahtekâr ve dinsiz bildik. Alevi arkadaşlarımızı öcü bildik. Kürtlerin hepsini terörist bildik. Dönüp arkama baktığımda kandırılmışlığın ve aldatılmışlığın hüznünü yaşıyorum. Ben Nâzım Hikmet’in vatan haini olmadığını, aksine ‘memleketim’ diye yandığını, Atatürk’ün her şeyimiz olduğunu, Türkiye’yi Atatürk’e borçlu olduğumuzu, bu iktidarın AB, ABD ve İsrail’in kucağından inmediğini öğrendim. Alevilerin bizim aydınlık yüzümüz, ülkemizin çağdaş yanı olduğunu öğrendim. Kardelenlerin Kürt olup PKK’ye pabuç bırakmadığını öğrendim. Bunları öğrenemeyenler ve öğrenmek istemeyenler de var. Hepsi temiz aslında. Cemaatin kucağında Atatürk ve Atatürk ilkelerine düşman olarak yetişiyor, aydınlık yüzümüze bakmıyorlar. Cumhuriyetçi, vatanperver insanlar bir numaralı düşmanları oluyor. Güçlerine güç katmak içim bir zamanlar kendilerinin kandığı gibi yeni gençleri kandırıyorlar. Önce beyinlerini sonra da temiz kalplerini kirletiyorlar. Fakir insanlar eğitimlerini sürdürmek, okumak için bu tezgâha ve düzene boyun eğiyor. Çünkü yol parası yok, kalacak yeri yurdu yok -babasının, anasının cebi cepkeni delik- harçlığı yok, harcını ödeyemiyor. Cemaat kapılarını sonuna kadar açıyor ve diyor ki: ‘Ben bunların hepsini vereceğim sana. Senden tek şey istiyorum: İradeni.’ Devlet niye makarna yerine yeteri kadar burs vermiyor? Neden TOKİ’ye stat yerine yurt yapın demiyor? Neden gençliğe ümit vermiyor? Çünkü bunları yaparsa cemaat yerle yeksan olur. Cemaat yerle yeksan olursa AKP yerle yeksan olur. Ben Anadolu’dan okumak ve memleketime faydalı olmak için yola çıkmışım. İdealim ‘İnsanın insana kulluğunu yok etmek, yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine’ dizeleridir... Ya bu cemaat düzenine teslim olacağız. Ya okumak derdinde olmayacağız. Ben sesimi duyurun istiyorum. Bu kirli düzene teslim olmayacağım. Her şeyi geride bırakırım ama teslim olmam. Okumak istiyorum. Okuluma devam etmek istiyorum. Bu ekonomik düzen bana bu şansı tanımıyor. Çığlığıma ses olun.” nilgun@cumhuriyet.com.tr DİSK VE MADEN-İŞ GENEL BAŞKANI KEMAL TÜRKLER’i katledilişinin 30. yıldönümünde saygı, sevgi ve özlemle anıyoruz. AİLESİ 22 Temmuz 2010 Perşembe günü saat 11.00’de mezarı başında anılacaktır. BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 8349 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT MUSTAFA TURGUT AKBULUT 18.07.2010 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 19.07.2010 Pazartesi günü kaldırılan meslektaşımıza Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplarına başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI