23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 12 HAZİRAN 2010 CUMARTESİ 14 EKONOMİ İ şçi olarak çalõştõğõ fabrikada Almanya’dan ithal edilen makineleri görüp, ‘Neden biz de yapamayalım?’ diye yola çõkan Naci Sönmez, kurduğu Mikrosan Makine Fabrikasõ ile Almanya’nõn da aralarõnda olduğu 50 ülkeye kendi üretimi makineleri gönderiyor. 33 yõldõr faaliyet gösteren Mikrosan Türk mühendislerinin 12 yõldõr üzerinde çalõştõğõ son icadõyla dikkat çekiyor. Şimdiye kadar kullanõlamadõğõ için yakõlan ahşap tozlarõnõ, yağõ sõkõlmõş zeytin çekirdeklerini, fõndõk-fõstõk ve çekirdek kabuklarõnõ hammadde olarak kullanan Mikrosan Yönetim Kurulu Başkanõ Sönmez, yeni ürettiği makine ile bu atõklarõ ahşap katkõlõ plastik profile çeviriyor. Farkımız, kalite ve fiyatımız İlk prototipi üretilen makinenin Almanya’ya gönderileceğini söyleyen Sönmez, seri üretime ise 6 ay sonra geçeceklerini belirtti. Aynõ makineyi Avrupa’da üreten 4 firma daha olduğunu kaydeden Sönmez, “Ancak biz kalitemiz ve fiyat farkımızla onların bir adım önündeyiz. Bu makineyi Avrupalılar en ucuz 2.7 milyon Avro’ya yaparken, biz 600 bin Avro’ya satacağız” dedi. Firmanõn başarõ öyküsünden de bahseden Sönmez, 1978 yõlõnda, “merdiven altı bir atölye”de faaliyete geçtiklerini, bugün ise Asya, Afrika ve Avrupa’da 50 ülkeye makinelerini ihraç ettiklerini anlattõ. Sönmez, yolculuklarõnõn 3 kişi ile başladõğõnõ, şu an ise 160 kişiye istihdam sağladõklarõnõ ifade ederek, üretimlerinin yüzde 70’ini ihraç ettiklerini kaydetti. 2’si Gebze ve 1’i İzmit’te olmak üzere 3 fabrikalarõnõn bulunduğunu söyleyen Sönmez, 2009’u 30 milyon lira ciro ile kapattõklarõnõ, 2010 hedeflerinin ise yüzde 10 büyüme olduğunu sözlerine ekledi. Geçen günlerde KOSGEB, Kalkınma Ajansları ve DPT arasında yapılacak işbirliğinin çerçevesini belirlemek amacıyla protokol düzenlendi... Devlet Bakanı Cevdet Yılmaz konuşmasında, kamuda çok ciddi bir ortaklık kültürüne ihtiyaç bulunduğunu, amaçlarının söz konusu proje ile işletmeler ve girişimcilere birbirini tamamlayan destekler verileceğini, böylece kaynakların daha yerinde ve etkin kullanımının sağlanacağını dile getirmiş... Anlaşılan Bakan Yılmaz, kamudaki çelişkiyi bir boyutuyla görebilmiş. Ülkemiz bürokrasisinde koalisyon hükümetleri döneminde başlayan bir uygulama AKP hükümetleri döneminde de hız kesmeden devam ediyor. Her kurum ya da kuruluş yöneticileri kendisini daha güçlü kılabilmek için var olan yetkilerini azımsayarak daha güçlü olabilmek, her fırsatta otorite olduğunu gösterme adına yeni düzenlemelere gidiyorlar... Bu uygulamanın ekonomide, büyüme, kalkınma, yatırımlar, istihdam gibi alanlarda yarattığı sıkıntıları örnekleriyle dile getirmekte yarar görüyorum... -TOBB’nin ihracatçılara yeterince sahip çıkmadığı gerekçesi ile TİM yasası çıkarıldı ve kurum sivil toplum kuruluşu olmaktan çıkarılarak adeta kamu kurumu niteliğine dönüştürüldü... -Yabancı yeni yatırımcılara yol göstermek amacıyla kurulan “Başbakanlık Tanıtım ve Yatırım Destek Ajansı” başarılı çalışmalar yaparken diğer yandan yeni kurumlar oluşturulması yeni karmaşalara neden olmayacak mı? Buna bir ilginç örnek de AB Katılım Ortaklığı Belgesi (KOB) içerisinde bulunan öngörülerde yer alan “Tek durak ofisleri” (Kalkınma Ajansları). 2006 tarih ve 5449 sayılı yasayla DPT’nin koordinatörlüğünde, ulusal kalkınma planlarına uyumlu olarak bölgesel kalkınmayı hızlandırmak, sürdürülebilirliği sağlamak, bölgeler arası ve bölge içi gelişmişlik farklarını azaltmak amacıyla 26 adet Bölgesel Kalkınma Ajansı kurulması hedeflenmiş. Valinin başkanlığında oluşturulan ve sivil toplum kuruluşlarının da şeklen (katılanlarda çoğunluk kamu da) katılabildiği bir kurum. Kurulduklarından bugüne kadar istihdama (işsizliğe) katkısı ne kadar olmuş, sorunların çözümünde katkısı ne olmuş gerçekten merak ediyorum.. Sorun sadece yeni kuruluşları oluşturmakla kalmıyor... Mevcut kurum ve kuruluşlar arasındaki yetki karmaşası, koordinasyonsuzluk, kaynak ve zaman israfı maalesef devam ediyor. Örneğin Ar-Ge yasasıyla getirilen yeni yetkilendirilmeler, nasıl mı? Bir yandan TÜBİTAK, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Ar-Ge Genel Müdürlüğü, KOSGEB’in yeni düzenlemeleri... Aynı destekleri veren kuruluşlar o kadar çok ki saymakla bitmiyor. Aklıma gelenlerden bazıları şunlar: “Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracat Genel Müdürlüğü ihracat ve markalaşma, yeni pazarlar, yurtdışında ofis açma, İGEME yeni pazar ve fuar destekleri, Hazine Müsteşarlığı Teşvik Uygulama Genel Müdürlüğü yatırımlara yönelik devlet teşvik ve destekleri.” Ülkemizde girişimciliğin geliştirilmesi, mevcut KOBİ’lerin ulusal ve uluslararası pazarlarda sürdürülebilir rekabet gücüne kavuşturulması, teknoloji kullanımı, katma değerli üretimi destekleme gibi birçok konuda işlevini 20 yıldır başarıyla yerine getiren KOSGEB, girişimcilerin, KOBİ’lerin hizmet alacağı ‘çatı kurum’ haline getirilmesi gerekirken, yeni yeni düzenlemelerle kurum sayısı arttırılıyor. Tüm bunlar da işlemlerin basitleştirilmesi, kaynakların en etkin ve verimli kullanılması adına yapılıyor. Oysa yeni kurumlar yaratılarak hem kaynak hem zaman israfına neden olunuyor. Sonuçta girişimcileri, KOBİ’leri, reel sektörü kapı-kapı, kurum- kurum dolaştırarak Yedi Kocalı Hürmüz olmaktan bir türlü kurtaramıyoruz.. Amaç, gerçekten yatırımları koordine etmek, bölgesel kalkınmayı gerçekleştirmek, kaynak israfını önleyerek yeni yatırımları hızlandırmak, girişimcileri ve KOBİ’leri, reel sektörü bürokrasi batağından kurtarmak olmalıdır. Bunun için ise yapılması gereken, kurumların sayısını çoğaltmak, kadrolaşmak ya da yeni yeni yandaş kurum-kuruluşlar yaratmak değil, mevcut kurumların sayısını azaltarak daha işlevsellik kazandırmak olmalıdır.. Amaç Üzüm Yemekse... S A T I R A R A S I HİLMİ DEVELİ hilmideveli@hotmail.com Fõndõk kabuğu ile gelen başarõ YAHYA ARIKAN malicozum@ismmmo.org.tr YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Hurdaya ayrõlan araçta vergi avantajõ İşçi olarak çalõşõyordu, şimdi bir değil üç fabrikasõ var; 50 ülkeye makine ihraç ediyor Ahşap tozlarõnõ, zeytin çekirdeklerini, fõndõk-fõstõk kabuklarõnõ hammadde olarak kullanan Mikrosan Yönetim Kurulu Başkanõ Sönmez, yeni ürettiği makine ile bu atõklarõ ahşap katkõlõ plastik profile çeviriyor. 1954 doğumluyum. 1976’da iki yıl öğretmenlik yaptıktan sonra 1997 yılında tekrar göreve döndüm. Aradaki boşlukların primlerini ödemedim. Halen öğretmenliğe devam ediyorum. Toplam hizmet sürem 15 yıl. Ne zaman emekli olabilirim? Leyla İnan Aradaki boşlukların primlerini ödemeniz mümkün bulunmamaktadır. 61 yaşını ve 15 tam yılı tamamlayınca Emekli Sandığı’ndan emekli olabileceksiniz. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. ÖĞRETMENLER NE ZAMAN EMEKLİ OLUR? Geçen yıl hayata geçen, ekonomik ve teknik ömrünü tamamlamış 1979 yılı ve öncesi ticari motorlu karayolu taşıtlarının “hurdaya ayrılması” uygulamasında önemli sayılabilecek rakamlara ulaşıldı. Hemen hatırlatalım, hak sahipleri için ise son tarih 30 Haziran 2010. Ulaştırma Bakanlığı’nın resmi verilerine göre; son tebliğle, bu yılın başı itibarıyla, başta kamyon, çekici, tanker ve otobüs olmak üzere 7 bin 270 araç hurdaya ayrılmış durumda. Hak sahiplerine araç başına 580 lira ile 11 bin 982 liraya ulaşan brüt ödeme yapılan uygulamada, en önemli avantajlardan biri ise aracın motorlu taşıtlar vergi borcunun siliniyor olması. Bu tebliğin pratiğine ilişkin notlara geçmeden önce, daha önce açıklanan benzer içerikteki 49 No’lu tebliğle de 1958 model ve üstü 1511 aracın hurdaya ayrıldığını vurgulamakta yarar var. Değerli okurlarım; benzer bir uygulamayla sadece 2003 yılında 185 bin araç hurdaya çıkmıştı. Bu dönemde de “hurdaya çıkacak” araç sayısının daha da artması muhtemel. Henüz başvurular düşük görünse de Ulaştırma Bakanlığı’nın verilerine göre; uygulama kapsamında 30 yaş ve üzerinde toplam 164 bin 24 araç bulunuyor. Evet, hurda araçlara ilişkin tebliğe gelirsek; 18 Şubat 2009 tarihli ilgili tebliğ aynen şöyle düzenlenmiş: “… model yılı 1979 veya daha eski olan motorlu taşıtlarını; 30 Haziran 2010 tarihine kadar kayıt ve tescillerinin silinmesi ve hurdaya çıkarılması suretiyle il özel idarelerine bedelsiz olarak teslim edenler adına veya Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Hurda İşletmesi Müdürlüğüne ait hurda müdürlüklerinden herhangi birine teslim eden gerçek ve tüzel kişilerden, yük ve yolcu taşımacılığı dışında bilanço esasına göre defter tutmayı gerektiren başkaca ticari veya mesleki faaliyetten dolayı mükellefiyeti bulunmayanlar adına, hurdaya çıkarılan taşıta ilişkin 31 Aralık 2009 tarihine kadar tahakkuk etmiş ve ödenmemiş olan motorlu taşıtlar vergisi ile bu vergiye ilişkin gecikme zammı, gecikme faizi, vergi cezaları ve 31 Aralık 2008 tarihine kadar tescil plakasına kesilen idari para cezaları terkin edilir.’’ Değerli okurlarım; şimdi tebliğin kapsamı, yararlanabilecek mükellefler ve yapılacak işlemlere açıklık getirelim. Madde kapsamında teslim edilebilecek taşıtlar içinde, otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri, motosikletler, minibüs, panel van, motorlu karavan, otobüs ve benzerleriyle kamyonet, kamyon ile çekici var. Bundan yararlanabilecek mükellefler ise “Yük ve yolcu taşımacılığı dışında bilanço esasına göre defter tutmayı gerektiren başkaca ticari veya mesleki faaliyetten dolayı mükellefiyeti bulunmayan, gerçek ve tüzel kişiler ile bunların mirası reddetmemiş mirasçıları” şeklinde tanımlanıyor. Başvuruların mükellef adına veli, vasi, kanuni temsilciler ile konuya ilişkin olarak özel vekâletname ile tayin edilen vekiller tarafından yapılması mümkün. Ancak, özel vekâletname ile yapılacak olan başvurularda bildirimin bizzat mükellef, veli veya vasi tarafından imzalanması gerekiyor. Burada bir konuya dikkat çekmek gerekiyor. Başvuracak mükellefler, adlarına kayıt ve tescilli taşıtları üzerinde 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tatbik edilmiş hacizler dışında, üçüncü şahıslar tarafından konulmuş bulunan mülkiyeti muhafaza, rehin, haciz gibi benzeri şerhlerin bulunması halinde bu şerhler kaldırılmadıkça madde hükmünden yararlanamıyor. Son olarak, yeni başvuracaklar için, “üç maddede araçlar nasıl hurdaya çıkacak” tanımıyla sözümüzü bağlayalım. 1- Araç sahibi tarafından bağlı olduğu vergi dairesinden yazı alınacak. 2- Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) hurda işletmelerinde bulunan geçici tescil bürolarına veya herhangi bir trafik tescil kuruluşuna vergi dairesinden alınan yazıyla başvurularak hurdaya ayırma işlemi yapılacak. 3- Araç, MKEK’nin Kırıkkale, İzmit/Seymen, İzmir/Aliağa’daki hurda müdürlüklerine teslim edilecek. Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensuplarõ ve Yöneticiler Vakfõ (TOSYÖV) Genel Kurulu’nda başkanlõğa Yalçın Sönmez seçildi. TOSYÖV’den yapõlan açõklamaya göre, vakfõn 2010 yõlõ olağan genel kurulu çerçevesinde yapõlan seçimler sonucunda yeni yönetim ve denetim kurulu üyeleri belirlendi. Yalçõn Sönmez başkanlõğa seçilirken, Ayfer Yılmaz, Niyazi Erdoğan, Osman Deveci, Mahmut Esat Yalçın başkan yardõmcõlõklarõna getirildiler. Halil Özgökçe, Osman Samsunlu, İhsan Beşer ve Tahsin Rende de yönetim kurulu üyesi oldu. Denetim Kurulu üyeleri ise Hilmi Develi, Nasuh Ekinci ve Ümit Uzel’den oluştu. TOSYÖV’E YENİ BAŞKAN 15 Haziran’da alanlara ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - KESK, Devlet Me- murlarõ Yasa Tasarõsõ’na kar- şõ 15 Haziran’da bütün iller- de AKP binalarõ önünde ey- lem yapacak. KESK Genel Sekreteri Emirali Şimşek düzenlediği basõn toplantõsõnda, tasarõnõn çalõşma barõşõnõ bozan, “ka- pıkulu memur anlayışı” ya- ratan bir düzenleme olduğu- nu söyledi. Tasarõ ile esnek çalõşmanõn ve kadrolaşma- nõn önünün açõldõğõnõ dile ge- tiren Şimşek, düzenleme ile Milli Eğitim Bakanlõğõ Daire Başkanlõğõ’na ya da il milli eğitim müdürlüğüne dersha- nelerden, Sağlõk Bakanlõğõ daire başkanlõklarõna özel has- tanelerden yöneticilerin alõ- nacağõna dikkat çekti. Disip- lin hükümlerinin objektif de- ğil sübjektif olduklarõna işaret ederken, iki kez kademe iler- lemesinin durdurulmasõ cezasõ alan memurlarõn meslekten atõlacaklarõna dikkat çeken Şimşek, şu görüşleri dile ge- tirdi: “Tasarı kamu emek- çilerini amirler karşısında el pençe divan durdurmayı hedeflemektedir. Örneğin görev sırasında amirlerine söz ile saygısızlık etmek fii- li ne gibi bir objektif ölçüye dayandırılacaktır. Mesleki bir konuda basına açıklama yapması gereken bir kamu emekçisi örneğin ameliyat sonrası açıklama yapan bir cerrah, bu eylemi nedeniy- le kademe ilerleme cezasına maruz kalacak, tekrarı du- rumunda işten çıkarılabile- cektir.” Şimşek, tasarõ ile “yandaş memur” anlayõşõnõn getirilmek istendiğini bildirdi. ‘Anayasa ihlali’ Birleşik Kamu-İş Genel Se- kreteri Seyhan Torlak da yaptõğõ açõklamada, tasarõnõn KESK, EMEKÇİLERİ DEVLET MEMURLARI TASARISI’NA KARŞI ÇIKMAYA ÇAĞIRDI Emekçiler eleştirilerini açıkladı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Erzin Zeytin Üreticileri Birliği Başkanõ Mehmet Akif Özer, özel bir firma tarafõndan ilçede yapõlmasõ planlanan kö- mürlü termik santralõ istemedik- lerini belirterek, “Topraklar kirlenecek, tarım bitecek, do- ğal yaşam yok olacak” dedi. Özer, TBMM Dilekçe Ko- misyonu’nda, Hatay’õn Erzin il- çesinde birinci sõnõf tarõm arazi- sine termik santral yapõlmasõnõn planladõğõnõ söyledi. Arazide, 1 milyona yakõn zeytin ve naren- ciye ağacõ bulunduğunu belirten Özer, 100 binden fazla vatanda- şõn buradaki tarõmsal faaliyet- lerden geçimini sağladõğõnõ an- lattõ. Özer, “Yöre insanın ha- yallerini çalmaya çalışıyorlar” dedi. TBMM Çevre Komisyonu Başkanvekili Mustafa Öztürk de bölgenin birinci sõnõf tarõm arazisi olduğunu vurguladõ. MHP’li Muharrem Varlı 20’ye yakõn köyün içme suyunu sağla- dõğõ yeraltõ kaynaklarõnõn kirle- neceğine dikkat çekti. CHP’li Fuat Çay ise Çevresel Etki De- ğerlendirme (ÇED) raporlarõnõn veriliş şeklini eleştirerek “Ta- raflı davranılıyor. Araya ne giriyor bilmiyorum” dedi. sendikalar ve çalõşanlarla gö- rüşülmeden hazõrlandõğõnõ anõmsatarak, toplu görüşme ve grev hakkõnõn kendisine yer bulamadõğõnõ belirtti. Torlak düzenlemeyle kamu hizmeti yerine “iş sahibi-müşteri” ilişkisi getirilmeye çalõşõldõ- ğõnõ, bunun da “anayasa ih- lali” olacağõnõ vurguladõ. Emekli-Sen üyesi emekliler Ankara Kı- zılay’da oturma eylemi başlattı. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Ya- sası’nı protesto eden emekliler iki günlük oturma eylemi kapsamında Güvenpark’taki Güven Anıtı önünde çadır kurmak istedi. Ancak polis izin vermedi. Emekli-Sen Baş- kanı Veli Beysülen, emeklilerden alınan muayene ücreti, katkı/katılım payı ve ilaç katkısı paralarının alınmamasını ve emek- li maaşlarının düzenlenmesini istedi. Otur- ma eylemi bugün sona erecek. EMEKLİLERDEN EYLEM Nüfus cüzdanõmõ kaybettim. Hükümsüzdür. SUDİYE GİZEM ADEM ZEYTİNCİLERİN İSYANI MECLİS’TE
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle