Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 12 HAZİRAN 2010 CUMARTESİ
10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
ELÇİN POYRAZLAR
WASHINGTON - Türkiye’nin BM Gü-
venlik Konseyi’nde İran yaptõrõmlarõna
ret oyu vermesi Ankara-Washington ara-
sõndaki model ortaklõğõn başlamadan bit-
tiği yorumlarõna neden oldu. Cumhuri-
yet’e konuşan düşünce kuruluşu Carne-
gie Endownment uzmanlarõndan Henri
Barkey, ABD’nin “hayır” oyundan son-
ra Türkiye’ye “bir fatura çıkaracağını”
düşünmediğini ancak Ankara’ya bakõşõn
değişeceğini söyledi.
Artık normal ülke
ABD Başkanõ Barack Obama yönetimi için
dõş politikada İran’õn en büyük öncelik oldu-
ğuna ve “neredeyse yaşamsal bir önemi”
bulunduğuna işaret eden Barkey, Türki-
ye’nin bunu kavrayamadõğõnõ ifade etti.
ABD’nin şimdiye kadar PKK, AB ve di-
ğer konularda Türkiye’nin her istediğini
yapmaya çalõştõğõnõ ifade eden Barkey,
bundan sonraki süreçte Washington’un
Ankara’nõn istekleri için fazla çaba har-
camayacağõnõ vurguladõ.
Barkey, “Bundan sonra Türkiye’ye bi-
raz daha normal bir ülke olarak bakı-
lacak. Model ortaklık ya da stratejik
ilişki gibi kavramlar daha içi dolduru-
lamadan bitti”
dedi. Türkiye’de
“Ankara’nın
ABD’ye karşı ilk
defa dik durdu-
ğu” yönünde bir
kanõ oluştuğuna ve
bunun gerçekçi ol-
madõğõna dikkat
çeken Barkey,
“Türkiye AKP
öncesindeki hü-
kümetler döne-
minde de ABD’ye
karşı dik duru-
yordu. Türkiye
genel olarak zor
bir müttefik ol-
muş ve bizim is-
tediklerimizin ço-
ğuna ‘hayõr’ de-
miştir. Bugünkü
tek fark eskiden
içe dönük olan
Türkiye’nin artık daha uluslararası bir
konumda rol oynaması” dedi.
‘Obama baskı
altında kalabilir’
Stratejik ve Uluslararasõ Çalõşmalar Mer-
kezi (CSIS) Türkiye Projesi Direktörü
Bülent Alirıza ise, Güvenlik Konseyi
oylamasõnõn ardõndan ABD yönetiminin
Türkiye’ye karşõ açõk bir tavõr almayaca-
ğõnõ, ancak Obama’nõn Kongre, medya
ve Musevi lobisinin baskõsõyla karşõlaşa-
bileceğini ifade etti.
İran yaptõrõmlarõ konusunda Obama’nõn
ülke içindeki imajõnõn zayõfladõğõna dik-
kat çeken Alirõza, “Her ne kadar istese
de Türkiye ile ilişkileri hiçbir şey ol-
mamış gibi sürdürmesi çok zor olacak.
ABD yönetimi Türk hükümetiyle eski-
si kadar rahat olamayacaktır” dedi.
ABD’deki her yönetimin sorunlara karşõ
Türkiye ile ilişkileri iyi tutmaya çalõşaca-
ğõnõ ifade eden Alirõza, “Ama bir görüş
ayrılığı olduğu kesin” diye konuştu.
Alirõza “model ortaklık” konusunda iki
tarafõn da ittifakõn boyutlarõ ve unsurlarõ
üzerine açõk bir biçimde konuşmalarõ ge-
rektiğini söyledi.
UTKU ÇAKIRÖZER
ANKARA - Türkiye’nin BM Güvenlik Kon-
seyi’nde İran’a yeni yaptõrõmlara karşõ çõkan tu-
tumu konusunda ABD Savunma Bakanõ Robert
Gates’in ‘hayal kırıklığı’ ve Beyaz Saray söz-
cüsü Robert Gibbs’in de ‘üzgünüz’ ifadeleri-
ni kullanmasõ Ankara-Washington hattõnda ya-
şanan krizin dõşa vuran ilk sinyalleri oldu. An-
kara’nõn tavrõnõn Washington’daki algõlanõşõ
hakkõnda ayrõntõlõ bilgi veren üst düzey bir
ABD yetkilisi, Ortadoğu’nun güvenliği ve is-
tikrarõna katkõ için binlerce can kaybõ verdikle-
rini anõmsatarak, “11 Eylül’den bu yana ilk kez
güvenliğimiz için bu kadar önemli bir talep-
le gelip reddedilmenin hayal kırıklığını yaşı-
yoruz. Biz olsak NATO müttefiğimize iki eli-
miz kanda da olsa yardım ederdik” değerlen-
dirmesini yaptõ. Bölgede PKK gibi önemli teh-
ditler gündeme geldiğinde ilk “imdat” çağrõsõ-
nõ hep ABD’nin aldõğõnõ anõmsatarak, “Barış ça-
balarımız olmasaydı Türkiye’nin yanı başı kan
gölüne döner, yılda 27 milyon turist gelmez ve
150 milyar dolarlık ihracatı olmazdı” değer-
lendirmesini yaptõ. ABD’nin Tahran’da imzala-
nan anlaşmaya muhalefetinde, Türkiye ve Bre-
zilya liderlerinin İran Cumhurbaşkanõ Mah-
mud Ahmedinejad ile el ele verdikleri görün-
tülerin ve Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu’nun
“Artık BM yaptırımlarına gerek kalmadı”
açõklamalarõnõn da çok etkili olduğu bildirildi.
ABD’li yetkilinin değerlendirmeleri şunlar:
Bu bölge için çok can verdik: Türki-
ye’nin ‘evet’ oyu için gerçekten çok bastõrdõk.
Ama son noktada ‘hayır’ yerine ‘çekimser’ den-
mesini de tercih ederdik. 11 Eylül’den bu yana
ilk kez böylesine önemli bir taleple Türkiye’nin
kapõsõnõ çaldõk. Ve ‘Hayır’ yanõtõndan hayal kõ-
rõklõğõ yaşadõk. Çünkü İran’õn nükleer programõ
bizim için temel bir güvenlik konusudur. Bura-
da takõnõlacak tutum savaş ve barõş arasõndaki ay-
rõm kadar önemlidir ABD için. Ortadoğu’nun gü-
venliği için 1980’lerin başõndan bu yana çok bü-
yük askeri çaba harcadõk. İran’õn yarattõğõ petrol
krizini önledik, Saddam’õ yerinden ettik. El Kai-
de ile mücadele ediyoruz. İran destekli direniş
güçleriyle Irak’ta biz mücadele ediyoruz. Bu böl-
gede çok can kaybettik. Belki her yaptõğõmõz doğ-
ru olmayabilir. Ama ABD’den başka da bu
bölgenin istikrarõ için bu kadar risk üstlenebile-
cek başka kimseyi göremiyoruz. NATO üyesi ola-
rak ortaklarõmõzdan beklentimiz şuydu: Bizim için
ciddi olan bu talebe önem verilmesini beklerdik.
NATO dayanışması beklerdik: İran ko-
nusu bir BM meselesi. Yani NATO’nun 5.
maddesi çerçevesinde değerlendirilemez. Ancak
NATO müttefikliğinin bize göre geniş bir anla-
mõ da vardõr. Bir NATO ülkesinin önemli gü-
venlik çõkarõ varsa, örneğin tarihi bir suçla itham
ediliyorsa ya da vatandaşlarõnõ bir kriz bölge-
sinden acil çõkarmasõ gerekiyorsa ya da sõnõr öte-
sinden saldõrõya uğruyorsa ABD’nin anlayõşõ şu-
dur: O ülke için iki elimiz kanda da olsa harekete
geçmemiz gerekir. Bu nedenle diğer NATO üye-
lerinin de bizim gibi düşünmesini umut ediyoruz.
PKK için ilk bizi arıyorsunuz: Bu böl-
gede ne zaman büyük bir tehdit gündeme gelse,
büyük olmasõ şart da değil örneğin PKK’nin şid-
det eylemleri gibi orta büyüklükteki bir tehditte
bile 911 (Türkiye’de 155 polis imdat telefonu-
nun ABD’deki karşõlõğõ) çağrõsõnõ kim alõyor? Biz
alõyoruz. O zaman, ABD de bu bölgede diplo-
matik ve stratejik bir güvenlik ortamõ oluşturma
çabasõna, makul ölçülerde destek görmeyi arzu-
luyor. Ama sanki biz bunlarõ barõş için yapma-
mõşõz gibi, tüm yaptõklarõmõz göz ardõ edilerek
‘emperyalizm, kan karşılığı petrol’ gibi söy-
lemleri karşõmõzda buluyoruz. Avrupa’da da bu
tip tepkilerle karşõlaşõyoruz.
27 milyon turist gelmezdi: Eğer biz
bu bölgenin güvenliği için çaba harcamasaydõk,
bugün Türkiye’nin yanõ başõnda kan gölü olu-
şacak ve yõlda 27 milyon turist gelmeyecekti. Ya
da 150 milyar dolar ihracatõ ve buraya yatõrõm ya-
pan 10 bin uluslararasõ şirket de olmayacaktõ. Gü-
ney Kore’de de ekonomik patlama var. Orasõ da
bir çõlgõnõn tehdidi altõnda. Ama anlaşmamõz var.
1Mart kadar risk bile yoktu: 1 Mart
tezkeresinde de ABD hayal kõrõklõğõ yaşadõ.
Ama o zaman Türkiye’nin anlaşõlabilir güvenlik
kaygõlarõ vardõ, topraklarõ kullanõlacaktõ. Terör ve
göç tehdidi vardõ. Şimdi ise ‘hayır’ yerine ‘çe-
kimser’ kalõnmasõ durumunda üstleneceği hiç-
bir risk göremiyoruz. Bu yaptõrõmlarõn ne İran hal-
kõna ne de İran-Türkiye ticaretine zararõ olacak.
Türkiye açõsõndan 2003’teki kadar acil ulusal gü-
venlik riski taşõmõyordu bu oylama.
İlişkiler pragmatik yürüyecek:
Türk-Amerikan stratejik ilişkilerinin geniş bir çer-
çevesi vardõr. Birçok konuyu içerir. Hepsinde
üretken ve pozitif işbirliğimizin sürecek. Karar-
larõmõzõ günlük meselelere göre belirleyeceğiz.
Pragmatik bir ilişki olacak.
Ankara uymak zorunda: Yaptõrõm ka-
rarõnõn geçmesinden memnunuz. Buna uyulma-
sõ siyasi değil hukuki bir zorunluluktur. Türki-
ye ve Brezilya ile İran konusunda çalõşmaya de-
vam edeceğiz. Tahran anlaşmasõ da masadadõr.
Dış Haberler Servisi - İran
Cumhurbaşkanõ Mahmud Ah-
medinejad, Birleşmiş Millet-
ler’in (BM) İran’a yönelik yeni
yaptõrõmlar öngören kararõnõ
“kâğıt parçası” olarak niteledi.
Mahmud Ahmedinejad, Çin’in
Şanghay şehrinde düzenlenen
EXPO 2010 Dünya Fuarõ’ndaki
“İran Günü” etkinliklerini zi-
yareti sõrasõnda yaptõğõ açõkla-
mada yaptõrõm kararõyla ilgili yi-
ne ABD’ye yüklendi.
Ahmedinejad, “Bence Baş-
kan (Barack) Obama, büyük
bir hata yaptı. Yaptırımların
bir işe yaramayacağını o da bi-
liyor” dedi. Ahmedinejad, Oba-
ma’yõ selefi George W.
Bush’un “zorba” politikalarõnõ
devam ettirmekle de suçladõ.
Ahmedinejad, BM Güvenlik
Konseyi’nin 5 daimi üyesinden
biri olan Çin’in, yaptõrõmlarla il-
gili karar tasarõsõnda veto hakkõnõ
kullanmamasõnõ kõnamayarak,
suçu ABD’ye attõ. Uzmanlar
İran’õn gittikçe artan izolasyo-
nuna dikkat çekerken Ahmedi-
nejad, “Çin’le ilişkilerimizi za-
yıflatmak için ortada bir neden
yok. Bizim derdimiz ABD yö-
netimiyle” diye konuştu. Çin
Dõşişleri Bakanlõğõ tarafõndan
önceki gün yapõlan açõklamada,
“yeni yaptırımların diploma-
tik çözüm kapısını kapatma-
ması gerektiği” ifade edilerek,
İran’õ görüşme masasõna dön-
dürmek için çaba gösterilmesi is-
tenmişti. Ahmedinejad, İran’õn
gözlemci olduğu Şanghay İş-
birliği Örgütü’nün (ŞİÖ) dün
Özbekistan’da düzenlenen zir-
vesine ise katõlmadõ.
Eşi Türkiye pavyonunu gezdi
Mahmud Ahmedinejad’ın eşi Azam el
Sedat Ferahi (soldan ikinci), EXPO 2010
Dünya Fuarı’ndaki Türkiye Pavyonu’nu
gezdi. Ferahi’nin özellikle hat ve ebru
sanatçılarının çalışmalarını ilgiyle izlediği
öğrenildi. Ferahi’ye, Türkiye Pavyonu
yetkilileri tarafından ebru ve çini tabak
hediye edildi. (Fotoğraflar: AP/AA)
‘Kâğıt parçasından ibaret’
BAŞLAMADAN BİTTİ
ABD ile artık
model değil,
normal
ilişki dönemi
Kongre uyarısı: Bu oylamayõ Türk dõş po-
litikasõnda bir eğilimin parçasõ gibi görmüyoruz.
Ama Amerikan Kongresi, basõnõ ve düşünce ku-
ruluşlarõnda bu konuda kaygõlar büyüktür. Kon-
gre bu konuda yönetimden çok daha sert bir tu-
tum içinde ve İran’a karşõ çok güçlü yaptõrõmlar
için bastõrõyor. Dost ülkeler ve şirketlerinin İran
ile ticaret yapmalarõnõ engellemeyi amaçlayan ya-
sayõ Kongre çõkarttõ, yakõndan takibini yapõyor.
AKP’lilere kaygılar iletilecek: AKP
heyetinin Washington’a gitmesi diyaloğun de-
vamõ açõsõndan iyi bir adõm. ABD yönetiminin
kaygõlarõnõ anlatacağõ başka bir fõrsat yaratacaktõr.
Fotoğrafı unutmak zor: Türkiye,
Brezilya ve İran arasõnda yürütülen süreç ABD
ile koordinasyon içindeydi. Ama nihai belgeyi biz
görmedik. Açõklamadan önce gösterselerdi ‘Teb-
rikler ama yeterli değil. Sorularımız ve endi-
şelerimiz var’ derdik. Belge olumlu bir adõmdõ
ama nihai anlaşmadan beklediğimiz unsurlarõn
tamamõnõ içermiyordu. O geceden ABD yöne-
timinin aklõnda dört önemli konu kaldõ:
1. Türkiye, Brezilya ve İran liderlerinin en iyi
arkadaşlar gibi el ele verdiği görüntü ABD’de
duygusal bir reaksiyon yarattõ. Herkesin o kadar
mutlu gözüktüğü o kareyi unutmak zor, hep gö-
zümüzün önünde olacak. İran binlerce askerimizin
Irak’ta ölümünden sorumlu. Elinde üç Amerikalõ
dağcõ, İngiliz gemi mürettebatõ ve bir Fransõz öğ-
renci var. İran böyle kötü bir devlet. Bu ülkenin
niyetlerinin Türkiye tarafõndan neden algõlana-
madõğõnõ bir türlü anlayamõyoruz. Buna karşõlõk
biz Türkiye’nin hassasiyetlerine anlayõş göstererek
Türk vatandaşlarõnõn İsrail’de serbest bõrakõlmasõ
için bir hafta uğraşõyoruz.
Davutoğlu’nun sözleri:
2. Dõşişleri Bakanõ Davutoğlu o geceki imza-
nõn ardõndan artõk BM yaptõrõmlarõna ihtiyaç kal-
madõğõ açõklamasõnõ yaptõ. Bu kendisiyle yapõ-
lan daha önceki görüşmelerle tamamen çelişki-
li bir tutumdu. ABD hiçbir zaman böyle bir me-
saj vermedi. Tam tersi defalarca Tahran anlaş-
masõ olsa bile yaptõrõmlar sürecinin durdurul-
mayacağõnõ söyledik. Davutoğlu’nun bu sözle-
ri İran ve Türkiye’nin yaptõrõmlarõ engelleme ama-
cõnda olduğu anlayõşõ doğurdu Washington’da.
Tahran Anlaşması başlangıçtı
3. Tahran deklarasyonu sanki her şey bitmiş,
sorun çözülmüş gibi sunuldu. Halbuki o sadece
İran’õn BM Güvenlik Konseyi’nin ve daimi
üyesi ile yürüteceği sonraki müzakerelerin güven
arttõrõcõ bir başlangõcõ olacaktõ.
4. İmzalanan deklarasyonda, sürecin en önem-
li şartõ olan ‘İran’ın zenginleştirme faaliyeti-
nin tamamen durdurması’ hükmü yer almadõ.
Ankara’ya hayõr oyu için
sitem eden ABD’li yetkili,
‘Türkiye’nin imdat çağrõlarõnõ hep
biz aldõk’ diyor. Davutoğlu’nun
belgenin yaptõrõmlara ihtiyacõ
ortadan kaldõracağõ açõklamasõnõn
ABD’nin pozisyonuyla çeliştiğini
kaydeden yetkiliye göre,
Davutoğlu’nun açõklamalarõ
Washington’da, İran ve
Türkiye’nin, yaptõrõmlarõ
bloke etme amacõnda olduğu
anlayõşõnõ doğurdu.
‘HAYIR OYU’
TOKAT GİBİ
Dış Haberler Servisi -
ABD Savunma Bakanõ
Robert Gates, Türkiye’nin
İran’a yaptõrõm uygulanmasõ
konusunda BM Güvenlik
Konseyi’nde “ret” oyu
kullanmasõnõn kendilerini
hayal kõrõklõğõna uğrattõğõnõ
söyledi. Gates buna karşõn,
Brüksel’de gerçekleşen
NATO Savunma Bakanlarõ
Zirvesi’nde yaptõğõ
konuşmada, “Uzun
yıllardır müttefikimiz olan
Türkiye, NATO üyesi
olarak ittifakta önemli rol
oynamaya devam
edecektir” dedi. Beyaz
Saray sözcüsü Robert
Gibbs de, basõn
toplantõsõnda ABD’nin
Ankara’ya “karışık
sinyaller gönderip
göndermediği” yönündeki
bir soruyu “Brezilya ve
Türkiye’nin oyları hayal
kırıklığına uğrattı. Belli ki
yaklaşımlarımız farklı”
dedi. ABD Dõşişleri
Bakanlõğõ sözcüsü Philip
Crowley de soru üzerine
“Türkiye’nin
yükümlülüklerini yerine
getirmeyeceğini düşünmek
için hiçbir nedenimiz yok”
diye konuştu. İsrail’de
yayõmlanan Haaretz
gazetesi, Amerikan
yönetimine yakõn
kaynaklara dayandõrdõğõ
haberinde, “ABD,
Türkiye’nin İran
yaptırımlarına karşıoy
kullanmasını, yüzüne
atılmış bir tokat olarak
değerlendiriyor”
diye yazdõ.
ABD
yönetiminin
Türkiye’ye karşõ
açõk bir tavõr
almayacağõnõ,
ancak Obama’nõn
Kongre, medya ve
Musevi lobisinin
baskõsõyla
karşõlaşabileceğini
belirten uzmanlara
göre, ABD
Ankara’nõn
istekleri için artõk
fazla çaba
harcamayacak.
Üst düzey bir ABD’li yetkili, ‘Herkesin mutlu gözüktüğü fotoğraf hep gözümüzün önünde olacak’ diyor
Tahran’daki kareyi unutmak zor
TEŞEKKÜR
Ameliyatımın başarılı geçmesini sağlayan
Opr. Dr. Ali Kumru,
Dr. Pınar Kumru
ve Aydoğan Barut ile
ameliyathane ekibi ve
sağlık personeline,
hastalığım ve tedavim süresince dostluk,
yardım ve desteğini esirgemeyen
Dr. Günay Kılıç, Dr. Şengül Kılıç,
Dr. Mehmet Fatih Akdoğan,
Patoloji Teknisyenleri
Saliha Teberoğlu ve Naciye Erdoğan’a
içten teşekkürlerimi sunarım.
OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA
ANMA
Ölümünün 3. yıldönümünde
kalbimizde yaşattığımız arkadaşımız, dostumuz
MEHMET BÖLÜK’ü
özlemle anıyoruz.
Celal Ulaş, Uluç Yurtduru, Mustafa Çelik
UNUTMADIK
Arkadaşımız, kardeşimiz, o adam gibi adamı,
MEHMET
BÖLÜK’ü
özlem ve sevgiyle anıyoruz.
Bölük için 13 Haziran Pazar günü saat 15.00’te
Karacaahmet’teki mezarı başında buluşuyor,
akşam da anısına kadeh kaldırıyoruz.
Arkadaşları: Miyase İlknur,
Abdullah Aydın, Ahmet Yoldar,
Arif Ergüneş, Deniz Tüfekçi,
Derviş Ağdoğan, Engin Öztan,
Erhan Alptekin, Esat Aycibin,
Lütfü Gündöndü, Tahir Çelik.
VEFAT
Merhum Ahmet Ceylan’ın eşi,
Serdar ve Serap’ın çok sevgili anneleri,
Selin ve Beril’in biricik babaanneleri,
NAİME
MÜESSER
CEYLAN
Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur.
Cenazesi 12 Haziran 2010 (bugün)
Ataköy 5. Kısım Camii’nde kılınacak
öğle namazını müteakiben,
Saray Kadıköy’deki Aile Mezarlığı’na
defnedilecektir.
AİLESİ