29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 12 HAZİRAN 2010 CUMARTESİ 10 DIŞ HABERLER [email protected] ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - Türkiye’nin BM Gü- venlik Konseyi’nde İran yaptõrõmlarõna ret oyu vermesi Ankara-Washington ara- sõndaki model ortaklõğõn başlamadan bit- tiği yorumlarõna neden oldu. Cumhuri- yet’e konuşan düşünce kuruluşu Carne- gie Endownment uzmanlarõndan Henri Barkey, ABD’nin “hayır” oyundan son- ra Türkiye’ye “bir fatura çıkaracağını” düşünmediğini ancak Ankara’ya bakõşõn değişeceğini söyledi. Artık normal ülke ABD Başkanõ Barack Obama yönetimi için dõş politikada İran’õn en büyük öncelik oldu- ğuna ve “neredeyse yaşamsal bir önemi” bulunduğuna işaret eden Barkey, Türki- ye’nin bunu kavrayamadõğõnõ ifade etti. ABD’nin şimdiye kadar PKK, AB ve di- ğer konularda Türkiye’nin her istediğini yapmaya çalõştõğõnõ ifade eden Barkey, bundan sonraki süreçte Washington’un Ankara’nõn istekleri için fazla çaba har- camayacağõnõ vurguladõ. Barkey, “Bundan sonra Türkiye’ye bi- raz daha normal bir ülke olarak bakı- lacak. Model ortaklık ya da stratejik ilişki gibi kavramlar daha içi dolduru- lamadan bitti” dedi. Türkiye’de “Ankara’nın ABD’ye karşı ilk defa dik durdu- ğu” yönünde bir kanõ oluştuğuna ve bunun gerçekçi ol- madõğõna dikkat çeken Barkey, “Türkiye AKP öncesindeki hü- kümetler döne- minde de ABD’ye karşı dik duru- yordu. Türkiye genel olarak zor bir müttefik ol- muş ve bizim is- tediklerimizin ço- ğuna ‘hayõr’ de- miştir. Bugünkü tek fark eskiden içe dönük olan Türkiye’nin artık daha uluslararası bir konumda rol oynaması” dedi. ‘Obama baskı altında kalabilir’ Stratejik ve Uluslararasõ Çalõşmalar Mer- kezi (CSIS) Türkiye Projesi Direktörü Bülent Alirıza ise, Güvenlik Konseyi oylamasõnõn ardõndan ABD yönetiminin Türkiye’ye karşõ açõk bir tavõr almayaca- ğõnõ, ancak Obama’nõn Kongre, medya ve Musevi lobisinin baskõsõyla karşõlaşa- bileceğini ifade etti. İran yaptõrõmlarõ konusunda Obama’nõn ülke içindeki imajõnõn zayõfladõğõna dik- kat çeken Alirõza, “Her ne kadar istese de Türkiye ile ilişkileri hiçbir şey ol- mamış gibi sürdürmesi çok zor olacak. ABD yönetimi Türk hükümetiyle eski- si kadar rahat olamayacaktır” dedi. ABD’deki her yönetimin sorunlara karşõ Türkiye ile ilişkileri iyi tutmaya çalõşaca- ğõnõ ifade eden Alirõza, “Ama bir görüş ayrılığı olduğu kesin” diye konuştu. Alirõza “model ortaklık” konusunda iki tarafõn da ittifakõn boyutlarõ ve unsurlarõ üzerine açõk bir biçimde konuşmalarõ ge- rektiğini söyledi. UTKU ÇAKIRÖZER ANKARA - Türkiye’nin BM Güvenlik Kon- seyi’nde İran’a yeni yaptõrõmlara karşõ çõkan tu- tumu konusunda ABD Savunma Bakanõ Robert Gates’in ‘hayal kırıklığı’ ve Beyaz Saray söz- cüsü Robert Gibbs’in de ‘üzgünüz’ ifadeleri- ni kullanmasõ Ankara-Washington hattõnda ya- şanan krizin dõşa vuran ilk sinyalleri oldu. An- kara’nõn tavrõnõn Washington’daki algõlanõşõ hakkõnda ayrõntõlõ bilgi veren üst düzey bir ABD yetkilisi, Ortadoğu’nun güvenliği ve is- tikrarõna katkõ için binlerce can kaybõ verdikle- rini anõmsatarak, “11 Eylül’den bu yana ilk kez güvenliğimiz için bu kadar önemli bir talep- le gelip reddedilmenin hayal kırıklığını yaşı- yoruz. Biz olsak NATO müttefiğimize iki eli- miz kanda da olsa yardım ederdik” değerlen- dirmesini yaptõ. Bölgede PKK gibi önemli teh- ditler gündeme geldiğinde ilk “imdat” çağrõsõ- nõ hep ABD’nin aldõğõnõ anõmsatarak, “Barış ça- balarımız olmasaydı Türkiye’nin yanı başı kan gölüne döner, yılda 27 milyon turist gelmez ve 150 milyar dolarlık ihracatı olmazdı” değer- lendirmesini yaptõ. ABD’nin Tahran’da imzala- nan anlaşmaya muhalefetinde, Türkiye ve Bre- zilya liderlerinin İran Cumhurbaşkanõ Mah- mud Ahmedinejad ile el ele verdikleri görün- tülerin ve Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu’nun “Artık BM yaptırımlarına gerek kalmadı” açõklamalarõnõn da çok etkili olduğu bildirildi. ABD’li yetkilinin değerlendirmeleri şunlar: Bu bölge için çok can verdik: Türki- ye’nin ‘evet’ oyu için gerçekten çok bastõrdõk. Ama son noktada ‘hayır’ yerine ‘çekimser’ den- mesini de tercih ederdik. 11 Eylül’den bu yana ilk kez böylesine önemli bir taleple Türkiye’nin kapõsõnõ çaldõk. Ve ‘Hayır’ yanõtõndan hayal kõ- rõklõğõ yaşadõk. Çünkü İran’õn nükleer programõ bizim için temel bir güvenlik konusudur. Bura- da takõnõlacak tutum savaş ve barõş arasõndaki ay- rõm kadar önemlidir ABD için. Ortadoğu’nun gü- venliği için 1980’lerin başõndan bu yana çok bü- yük askeri çaba harcadõk. İran’õn yarattõğõ petrol krizini önledik, Saddam’õ yerinden ettik. El Kai- de ile mücadele ediyoruz. İran destekli direniş güçleriyle Irak’ta biz mücadele ediyoruz. Bu böl- gede çok can kaybettik. Belki her yaptõğõmõz doğ- ru olmayabilir. Ama ABD’den başka da bu bölgenin istikrarõ için bu kadar risk üstlenebile- cek başka kimseyi göremiyoruz. NATO üyesi ola- rak ortaklarõmõzdan beklentimiz şuydu: Bizim için ciddi olan bu talebe önem verilmesini beklerdik. NATO dayanışması beklerdik: İran ko- nusu bir BM meselesi. Yani NATO’nun 5. maddesi çerçevesinde değerlendirilemez. Ancak NATO müttefikliğinin bize göre geniş bir anla- mõ da vardõr. Bir NATO ülkesinin önemli gü- venlik çõkarõ varsa, örneğin tarihi bir suçla itham ediliyorsa ya da vatandaşlarõnõ bir kriz bölge- sinden acil çõkarmasõ gerekiyorsa ya da sõnõr öte- sinden saldõrõya uğruyorsa ABD’nin anlayõşõ şu- dur: O ülke için iki elimiz kanda da olsa harekete geçmemiz gerekir. Bu nedenle diğer NATO üye- lerinin de bizim gibi düşünmesini umut ediyoruz. PKK için ilk bizi arıyorsunuz: Bu böl- gede ne zaman büyük bir tehdit gündeme gelse, büyük olmasõ şart da değil örneğin PKK’nin şid- det eylemleri gibi orta büyüklükteki bir tehditte bile 911 (Türkiye’de 155 polis imdat telefonu- nun ABD’deki karşõlõğõ) çağrõsõnõ kim alõyor? Biz alõyoruz. O zaman, ABD de bu bölgede diplo- matik ve stratejik bir güvenlik ortamõ oluşturma çabasõna, makul ölçülerde destek görmeyi arzu- luyor. Ama sanki biz bunlarõ barõş için yapma- mõşõz gibi, tüm yaptõklarõmõz göz ardõ edilerek ‘emperyalizm, kan karşılığı petrol’ gibi söy- lemleri karşõmõzda buluyoruz. Avrupa’da da bu tip tepkilerle karşõlaşõyoruz. 27 milyon turist gelmezdi: Eğer biz bu bölgenin güvenliği için çaba harcamasaydõk, bugün Türkiye’nin yanõ başõnda kan gölü olu- şacak ve yõlda 27 milyon turist gelmeyecekti. Ya da 150 milyar dolar ihracatõ ve buraya yatõrõm ya- pan 10 bin uluslararasõ şirket de olmayacaktõ. Gü- ney Kore’de de ekonomik patlama var. Orasõ da bir çõlgõnõn tehdidi altõnda. Ama anlaşmamõz var. 1Mart kadar risk bile yoktu: 1 Mart tezkeresinde de ABD hayal kõrõklõğõ yaşadõ. Ama o zaman Türkiye’nin anlaşõlabilir güvenlik kaygõlarõ vardõ, topraklarõ kullanõlacaktõ. Terör ve göç tehdidi vardõ. Şimdi ise ‘hayır’ yerine ‘çe- kimser’ kalõnmasõ durumunda üstleneceği hiç- bir risk göremiyoruz. Bu yaptõrõmlarõn ne İran hal- kõna ne de İran-Türkiye ticaretine zararõ olacak. Türkiye açõsõndan 2003’teki kadar acil ulusal gü- venlik riski taşõmõyordu bu oylama. İlişkiler pragmatik yürüyecek: Türk-Amerikan stratejik ilişkilerinin geniş bir çer- çevesi vardõr. Birçok konuyu içerir. Hepsinde üretken ve pozitif işbirliğimizin sürecek. Karar- larõmõzõ günlük meselelere göre belirleyeceğiz. Pragmatik bir ilişki olacak. Ankara uymak zorunda: Yaptõrõm ka- rarõnõn geçmesinden memnunuz. Buna uyulma- sõ siyasi değil hukuki bir zorunluluktur. Türki- ye ve Brezilya ile İran konusunda çalõşmaya de- vam edeceğiz. Tahran anlaşmasõ da masadadõr. Dış Haberler Servisi - İran Cumhurbaşkanõ Mahmud Ah- medinejad, Birleşmiş Millet- ler’in (BM) İran’a yönelik yeni yaptõrõmlar öngören kararõnõ “kâğıt parçası” olarak niteledi. Mahmud Ahmedinejad, Çin’in Şanghay şehrinde düzenlenen EXPO 2010 Dünya Fuarõ’ndaki “İran Günü” etkinliklerini zi- yareti sõrasõnda yaptõğõ açõkla- mada yaptõrõm kararõyla ilgili yi- ne ABD’ye yüklendi. Ahmedinejad, “Bence Baş- kan (Barack) Obama, büyük bir hata yaptı. Yaptırımların bir işe yaramayacağını o da bi- liyor” dedi. Ahmedinejad, Oba- ma’yõ selefi George W. Bush’un “zorba” politikalarõnõ devam ettirmekle de suçladõ. Ahmedinejad, BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesinden biri olan Çin’in, yaptõrõmlarla il- gili karar tasarõsõnda veto hakkõnõ kullanmamasõnõ kõnamayarak, suçu ABD’ye attõ. Uzmanlar İran’õn gittikçe artan izolasyo- nuna dikkat çekerken Ahmedi- nejad, “Çin’le ilişkilerimizi za- yıflatmak için ortada bir neden yok. Bizim derdimiz ABD yö- netimiyle” diye konuştu. Çin Dõşişleri Bakanlõğõ tarafõndan önceki gün yapõlan açõklamada, “yeni yaptırımların diploma- tik çözüm kapısını kapatma- ması gerektiği” ifade edilerek, İran’õ görüşme masasõna dön- dürmek için çaba gösterilmesi is- tenmişti. Ahmedinejad, İran’õn gözlemci olduğu Şanghay İş- birliği Örgütü’nün (ŞİÖ) dün Özbekistan’da düzenlenen zir- vesine ise katõlmadõ. Eşi Türkiye pavyonunu gezdi Mahmud Ahmedinejad’ın eşi Azam el Sedat Ferahi (soldan ikinci), EXPO 2010 Dünya Fuarı’ndaki Türkiye Pavyonu’nu gezdi. Ferahi’nin özellikle hat ve ebru sanatçılarının çalışmalarını ilgiyle izlediği öğrenildi. Ferahi’ye, Türkiye Pavyonu yetkilileri tarafından ebru ve çini tabak hediye edildi. (Fotoğraflar: AP/AA) ‘Kâğıt parçasından ibaret’ BAŞLAMADAN BİTTİ ABD ile artık model değil, normal ilişki dönemi Kongre uyarısı: Bu oylamayõ Türk dõş po- litikasõnda bir eğilimin parçasõ gibi görmüyoruz. Ama Amerikan Kongresi, basõnõ ve düşünce ku- ruluşlarõnda bu konuda kaygõlar büyüktür. Kon- gre bu konuda yönetimden çok daha sert bir tu- tum içinde ve İran’a karşõ çok güçlü yaptõrõmlar için bastõrõyor. Dost ülkeler ve şirketlerinin İran ile ticaret yapmalarõnõ engellemeyi amaçlayan ya- sayõ Kongre çõkarttõ, yakõndan takibini yapõyor. AKP’lilere kaygılar iletilecek: AKP heyetinin Washington’a gitmesi diyaloğun de- vamõ açõsõndan iyi bir adõm. ABD yönetiminin kaygõlarõnõ anlatacağõ başka bir fõrsat yaratacaktõr. Fotoğrafı unutmak zor: Türkiye, Brezilya ve İran arasõnda yürütülen süreç ABD ile koordinasyon içindeydi. Ama nihai belgeyi biz görmedik. Açõklamadan önce gösterselerdi ‘Teb- rikler ama yeterli değil. Sorularımız ve endi- şelerimiz var’ derdik. Belge olumlu bir adõmdõ ama nihai anlaşmadan beklediğimiz unsurlarõn tamamõnõ içermiyordu. O geceden ABD yöne- timinin aklõnda dört önemli konu kaldõ: 1. Türkiye, Brezilya ve İran liderlerinin en iyi arkadaşlar gibi el ele verdiği görüntü ABD’de duygusal bir reaksiyon yarattõ. Herkesin o kadar mutlu gözüktüğü o kareyi unutmak zor, hep gö- zümüzün önünde olacak. İran binlerce askerimizin Irak’ta ölümünden sorumlu. Elinde üç Amerikalõ dağcõ, İngiliz gemi mürettebatõ ve bir Fransõz öğ- renci var. İran böyle kötü bir devlet. Bu ülkenin niyetlerinin Türkiye tarafõndan neden algõlana- madõğõnõ bir türlü anlayamõyoruz. Buna karşõlõk biz Türkiye’nin hassasiyetlerine anlayõş göstererek Türk vatandaşlarõnõn İsrail’de serbest bõrakõlmasõ için bir hafta uğraşõyoruz. Davutoğlu’nun sözleri: 2. Dõşişleri Bakanõ Davutoğlu o geceki imza- nõn ardõndan artõk BM yaptõrõmlarõna ihtiyaç kal- madõğõ açõklamasõnõ yaptõ. Bu kendisiyle yapõ- lan daha önceki görüşmelerle tamamen çelişki- li bir tutumdu. ABD hiçbir zaman böyle bir me- saj vermedi. Tam tersi defalarca Tahran anlaş- masõ olsa bile yaptõrõmlar sürecinin durdurul- mayacağõnõ söyledik. Davutoğlu’nun bu sözle- ri İran ve Türkiye’nin yaptõrõmlarõ engelleme ama- cõnda olduğu anlayõşõ doğurdu Washington’da. Tahran Anlaşması başlangıçtı 3. Tahran deklarasyonu sanki her şey bitmiş, sorun çözülmüş gibi sunuldu. Halbuki o sadece İran’õn BM Güvenlik Konseyi’nin ve daimi üyesi ile yürüteceği sonraki müzakerelerin güven arttõrõcõ bir başlangõcõ olacaktõ. 4. İmzalanan deklarasyonda, sürecin en önem- li şartõ olan ‘İran’ın zenginleştirme faaliyeti- nin tamamen durdurması’ hükmü yer almadõ. Ankara’ya hayõr oyu için sitem eden ABD’li yetkili, ‘Türkiye’nin imdat çağrõlarõnõ hep biz aldõk’ diyor. Davutoğlu’nun belgenin yaptõrõmlara ihtiyacõ ortadan kaldõracağõ açõklamasõnõn ABD’nin pozisyonuyla çeliştiğini kaydeden yetkiliye göre, Davutoğlu’nun açõklamalarõ Washington’da, İran ve Türkiye’nin, yaptõrõmlarõ bloke etme amacõnda olduğu anlayõşõnõ doğurdu. ‘HAYIR OYU’ TOKAT GİBİ Dış Haberler Servisi - ABD Savunma Bakanõ Robert Gates, Türkiye’nin İran’a yaptõrõm uygulanmasõ konusunda BM Güvenlik Konseyi’nde “ret” oyu kullanmasõnõn kendilerini hayal kõrõklõğõna uğrattõğõnõ söyledi. Gates buna karşõn, Brüksel’de gerçekleşen NATO Savunma Bakanlarõ Zirvesi’nde yaptõğõ konuşmada, “Uzun yıllardır müttefikimiz olan Türkiye, NATO üyesi olarak ittifakta önemli rol oynamaya devam edecektir” dedi. Beyaz Saray sözcüsü Robert Gibbs de, basõn toplantõsõnda ABD’nin Ankara’ya “karışık sinyaller gönderip göndermediği” yönündeki bir soruyu “Brezilya ve Türkiye’nin oyları hayal kırıklığına uğrattı. Belli ki yaklaşımlarımız farklı” dedi. ABD Dõşişleri Bakanlõğõ sözcüsü Philip Crowley de soru üzerine “Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmeyeceğini düşünmek için hiçbir nedenimiz yok” diye konuştu. İsrail’de yayõmlanan Haaretz gazetesi, Amerikan yönetimine yakõn kaynaklara dayandõrdõğõ haberinde, “ABD, Türkiye’nin İran yaptırımlarına karşıoy kullanmasını, yüzüne atılmış bir tokat olarak değerlendiriyor” diye yazdõ. ABD yönetiminin Türkiye’ye karşõ açõk bir tavõr almayacağõnõ, ancak Obama’nõn Kongre, medya ve Musevi lobisinin baskõsõyla karşõlaşabileceğini belirten uzmanlara göre, ABD Ankara’nõn istekleri için artõk fazla çaba harcamayacak. Üst düzey bir ABD’li yetkili, ‘Herkesin mutlu gözüktüğü fotoğraf hep gözümüzün önünde olacak’ diyor Tahran’daki kareyi unutmak zor TEŞEKKÜR Ameliyatımın başarılı geçmesini sağlayan Opr. Dr. Ali Kumru, Dr. Pınar Kumru ve Aydoğan Barut ile ameliyathane ekibi ve sağlık personeline, hastalığım ve tedavim süresince dostluk, yardım ve desteğini esirgemeyen Dr. Günay Kılıç, Dr. Şengül Kılıç, Dr. Mehmet Fatih Akdoğan, Patoloji Teknisyenleri Saliha Teberoğlu ve Naciye Erdoğan’a içten teşekkürlerimi sunarım. OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA ANMA Ölümünün 3. yıldönümünde kalbimizde yaşattığımız arkadaşımız, dostumuz MEHMET BÖLÜK’ü özlemle anıyoruz. Celal Ulaş, Uluç Yurtduru, Mustafa Çelik UNUTMADIK Arkadaşımız, kardeşimiz, o adam gibi adamı, MEHMET BÖLÜK’ü özlem ve sevgiyle anıyoruz. Bölük için 13 Haziran Pazar günü saat 15.00’te Karacaahmet’teki mezarı başında buluşuyor, akşam da anısına kadeh kaldırıyoruz. Arkadaşları: Miyase İlknur, Abdullah Aydın, Ahmet Yoldar, Arif Ergüneş, Deniz Tüfekçi, Derviş Ağdoğan, Engin Öztan, Erhan Alptekin, Esat Aycibin, Lütfü Gündöndü, Tahir Çelik. VEFAT Merhum Ahmet Ceylan’ın eşi, Serdar ve Serap’ın çok sevgili anneleri, Selin ve Beril’in biricik babaanneleri, NAİME MÜESSER CEYLAN Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 12 Haziran 2010 (bugün) Ataköy 5. Kısım Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakiben, Saray Kadıköy’deki Aile Mezarlığı’na defnedilecektir. AİLESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle