10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 15 MAYIS 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA CHP Halkın Umudu Olmalı... Soygun, rüşvet ve talana dayalı düzen değişmedikçe alçak tuzaklar hep kurulacak, hukuk devletinin, özgürlüklerin, demokrasinin önü açılmayacak. Özel yaşamın, hukukun çok yönlü olarak koruduğu değerler alanını kapsadığı yadsınamaz bir gerçek değil midir? Deniz Baykal ve Nesrin Baytok’a yapılan alçakça saldırının salt siyasal boyutu yok. Olayın hukuksal yanı da var. İnternet sitesinin sahibi savcılıkça ifadesi alındıktan sonra salıverilmiştir. Oysa Başbakan Erdoğan’ın telefon kayıtlarını yayımlayan Aydınlık dergisinin iki yöneticisi, Ergenekon suçlamasıyla aylardır Silivri’de yatmaktadır. Bu çifte standart niye? Türkiye’de özel yaşam konusunda ortak değerler olmalıdır. Göreceksiniz bu çirkin, etik dışı tuzaklar sürecek... Önemli olan bu çirkin tuzakları kuranların, özel yaşama girenlerin yakalanıp cezalandırılması. Temel hak ve özgürlüklerin olmazsa olmaz koşulu özel yaşamdır. Kirli tuzakları kuran alçakların yakalanması o denli zor değildir. Bu ülkenin istihbarat birimleri, zorbaları isterlerse bulup yargıya teslim ederler. Ülkemiz çalkantılı bir dönemden geçiyor... Deniz Baykal’ın istifa etmesinin ardından ellerini ovuşturan kimi yöneticiler, belediye başkanları var. Bu bir vefasızlıktır... Baykal’ı eleştirmek, CHP’nin gençleştirilmesini, partinin sosyal demokrat bir çizgiye çekilmesini istemek başka bir şey. CHP kadroları yaşlı ve hantal, kimse kızmasın, alınmasın! Üstelik CHP’de partiyi alıp sürükleyecek ikinci adam da yok! Baykal, istifa ederek onurlu bir davranış sergilemiştir! Bu yetmez... 22-23 Mayıs’ta yapılacak kurultayda, Parti Meclisi kadrolarını yenilemeli, gençler CHP’ye çekilmeli, küskünlere çağrı yapılmalıdır. Baykal’ın 20 yıl sekreterliğini yapan, 2007 seçimlerinde milletvekili seçilen Nesrin Baytok’a yapılan ağır saldırılara ne denir? Böyle bir vicdansızlık olur mu? Bunları yazanlarda utanmak ve sıkılmak yok... Bu tür yazıları okudukça midem bulanıyor... Bir yatak odasında gizli kamerayla çekilen “mahrem görüntüler”, Nesrin Baytok’a yapılan acımasız saldırıya CHP’lilerin karşı çıkmaması... 2010 yılında Türkiye’nin geldiği nokta bu... Bir yıl önceye gidiyorum. Ergenekon soruşturması sürerken kimi savcıların, yargıçların “mahrem görüntüleri”nin olduğu yazılıp çizilmedi mi? İlhan Selçuk 2008 yılında sabaha karşı gözaltına alındıktan sonra, yaptığı özel telefon görüşmeleri gazetelerde yayımlanıp daha sonra iddianameye girmedi mi? Cumhuriyet gazetesinin iç sorunlarını böylece tüm Türkiye duydu. Baykal ve Baytok’un başına gelere bakınca... Hükümet, bu kirli tezgâhı kim kurduysa ortaya çıkarmak zorundadır. Başta belirttiğim gibi bu, o denli zor değildir. İstihbarat birimlerimiz bunu aydınlatır. Türkiye acayip bir ülke... Cumhuriyet’e üç bomba atıldı... Güvenlik birimleri bunu hiç umursamadı... Üçüncü bombanın atıldığı gün yurtdışından dönen Başbakan Erdoğan’a gazeteciler sordu: “Cumhuriyet gazetesine bomba atıldı, ne diyorsunuz?” Erdoğan: “Daha önce de bizim İstanbul il merkezimize bomba atılmıştı...” Sabahın ilk saatlerinde her zamanki gibi gazeteleri okuyorum. Kemal Kılıçdaroğlu “Aday değilim” demiş. Bazı milletvekilleri, Baykal’ın geri dönmesi için imza toplama girişimine başlamış ama Önder Sav karşı koymuş... CHP lidersiz mi kalacak? Hayır! Baykal yine genel başkan seçilecek. CHP halkın umudu olmalı... Yoksulun, emekçinin, dar gelirlinin, üreticinin desteğini almalı... Bunu yapmak zor değil! Ortam elverişli! Genç, dinamik kadrolar... Birbirlerini yemeyen örgütler, belediye başkanları, parti meclisi... Küskünlere barış çubuğu... CHP için zor mudur bunları yapmak? CHP bunları yaparsa tek başına iktidara yürür ve kimse tutamaz... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com CHP’li eylemci gençlere tıbbi müdahale ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel Başkanlõğõ’ndan istifa eden Deniz Baykal’õn evinin bulunduğu sitenin önünde açlõk grevi yapan partili gençlerden ikisine, tansiyonlarõnõn düşmesi üzerine sağlõk ekiplerince serum takõldõ. Sitenin önünde, 16 CHP’li genç, Baykal’õn tekrar göreve dönmesi için dört gün önce açlõk grevine başlamõştõ. CHP’li gençler, sitenin önünde, ateş yakõp türkü söyleyerek, bekleyişlerini sürdürüyor. BDP’li Üner’e 8 yıl hapis DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Batman’da Aralõk 2009’da gerçekleştirilen iki ayrõ izinsiz gösteride polise taş atan grubun önünde yer aldõğõ iddiasõyla BDP’li Gercüş Belediye Başkanõ Esat Üner’in yargõlanmasõna dün Diyarbakõr 5. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme heyeti Üner’i “terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adõna suç işlemek” ve 2 kez “2911 sayõlõ Toplantõ ve Gösteri Yürüyüşü Yasasõ’na muhalefet etmek” suçundan toplam 8 yõl 9 ay hapse mahkûm etti. 12 kişi adliyeye sevk edildi ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - Eskişehir’de Osmangazi Üniversitesi öğrencilerinin kaldõğõ Kredi ve Yurtlar Kurumu’na ait Dumlupõnar Öğrenci Yurdu önünde çõkan kavgada polise taş atan ve 3 polisin hafif şekilde yaralanmasõna neden olduğu öne sürülen 34 kişi gözaltõna alõndõ. 22 kişi, ifadelerinin alõnmasõnõn ardõndan serbest bõrakõlõrken, aralarõnda BDP Eskişehir İl Başkanõ Yusuf Karataş’õn da bulunduğu 12 kişi adliyeye sevk edildi. Solgun, Danıştay üyeliğine seçildi ANKARA (ANKA) - Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül tarafõndan Danõştay üyeliğine Denizcilik Müsteşarlõğõ Müsteşar Yardõmcõsõ Mehmet Solgun seçildi. Solgun’un Danõştay üyeliğine seçilmesine ilişkin karar Resmi Gazete’nin dünkü sayõsõnda yayõmlandõ. ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekilleri Hakkı Süha Okay ve Kemal Kılıçdaroğlu ile DSP Genel Sekreteri Hasan Erçelebi, dün anayasa değişikliği pa- ketinin iptali ve yürür- lüğünün durdurulmasõ için 111 milletvekilinin imzasõnõ taşõyan dilek- çeyi Anayasa Mahke- mesi’ne verdi. Okay, re- ferandum tarihiyle ilgi- li olarak “12 Eylül 1980’den 30 yıl sonra 12 Eylül 2010’da bir si- vil dikta için referan- dum günü verilmiştir” açõklamasõnõ yaptõ. Dilekçede, 97 CHP milletvekilinin yanõ sõra 7 bağõmsõz, 6 DSP’li ve DP Rize Milletvekili Mesut Yılmaz’ın im- zasõ yer alõyor. DSP’li Ayşe Jale Ağırbaş, Hü- seyin Mert, Süleyman Yağız, Hasan Macit, Mustafa Vural, Hasan Erçelebi ile bağõmsõz milletvekilleri Kamer Genç, Tayfun İçli, Hü- seyin Pazarcı, Harun Öztürk, Ahmet Tan, Emrehan Halıcı, Er- doğan Yetenç dilekçe- ye imza koydu. CHP Grup Başkan- vekili Hakkõ Süha Okay, başvurudan sonra “Bu, tek partinin anayasada değişiklik yapmasına ilişkin Türkiye Cum- huriyeti’ne ilk kez bir önermeydi” açõklama- sõnõ yaptõ. Okay, refe- randum tarihiyle ilgili olarak “Enteresandır, Yüksek Seçim Kurulu 12 Eylül tarihini refe- randum tarihi olarak belirlemiştir. 12 Eylül 1980’den 30 yıl sonra 12 Eylül 2010’da bir si- vil dikta için referan- dum günü verilmiştir. Türk halkına 12 Eylül 2010’da sivil diktayı oylatacağına, Anaya- sa Mahkemesi, sivil dikta özlemlerini, ana- yasaya aykırılığını tes- cil eder, tespit eder ve bir an evvel yürürlü- ğün durdurulmasına karar verir diye dü- şünüyorum” dedi. Başvuru dilekçesin- de, “Anayasa Mahke- mesi’nce tüm hüküm- lerinin iptal edilme ola- sılığı bulunan bir ka- nun için halkoylaması sandıklarının kurul- ması ise başlı başına sonradan giderileme- yecek bir zarardır. Be- lirtilen ve sonradan gi- derilmesi olanaksız bu zararları önlemek için kanunun tüm hüküm- lerinin yürürlüğünün durdurulması gerek- mektedir” denildi. Di- lekçenin sonuç bölü- münde, değişikliğin ge- tirilmesi, Anayasa Ko- misyonu’nda görüşül- mesi, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülüp oylanmasõnõn şekil yö- nünden anayasanõn bazõ hükümlerine aykõrõ ol- duğu ifade edilerek tü- münün iptali istendi. De- ğişikliğin, kamu denet- çisine başvurma, hâkim ve savcõlarõn denetimi, Anayasa Mahkemesi ve HSYK’nin yeniden ya- põlandõrõlmasõ ile hal- koylamasõna gidilmesi durumunda tümünün oylanmasõna ilişkin hü- kümlerinin iptali, dava ile ilgili Anayasa Mah- kemesi kararõ Resmi Ga- zete’de yayõmlanõncaya kadar yürürlüklerinin durdurulmasõna karar verilmesi istendi. Anayasa Mahkemesi’ne verilen dilekçede, CHP’nin 97 milletvekilinin yanõ sõra 7 bağõmsõz, 6 DSP’li ve DP Rize Milletvekili Mesut Yõlmaz’õn da imzasõ yer aldõ. CHP, anayasa değişikliğinin iptali için 111 imzayla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu ‘12 Eylül, sivil dikta için referandum günü’ DİSKGenel-İşSendikasõBaşkanõErolEkici,AKP’ninanayasapaketinieleştirdi: Demokrasinin ‘d’si yok MUSTAFA ÇAKIR ANKARA - DİSK’e bağlõ Genel-İş Sendikasõ’nõn Başkanõ Erol Ekici, refe- randuma sunulan anayasa değişikliği pa- ketini eleştirerek topluma uyarõlarda bu- lundu. Ekici, “AKP’nin istediği bugüne kadar yaptıklarının bedelini ödeme- mek için anayasal zırh aramak” dedi. Ekici, gazetemize yaptõğõ açõklamada, anayasa değişikliği paketi ve Yunanistan’daki eylemleri de- ğerlendirdi. Türkiye’de Yuna- nistan’daki duyarlõlõğõn bulun- madõğõnõ dile getiren Ekici, bu- nun en önemli nedenlerinden bi- risi olarak da Türkiye’deki sen- dikalarõn bu ülkedeki sendikalar kadar güçlü olmamasõnõ gös- terdi. Bugün Türkiye’de Türk-İş, Hak-İş ve DİSK’in eylemlerde bir araya geldiklerinin de söyle- nemeyeceğini belirten Ekici, bunun istis- nasõnõn ise geçen 1 Mayõs eylemi olduğunu kaydetti. Yunanistan’daki çalõşanlar gibi Türkiye’de de emekçilerin tepkilerini or- taya koymasõ gerektiğine dikkat çeken Eki- ci, “Bir ülkede daha ne olacak? Türki- ye’de haklar 1 günde geri alınıyor” de- di. Dünyada IMF politikalarõ ile kalkõnan bir ülke bulunmadõğõnõ dile getiren Ekici, şöyle devam etti: “Örneğin Brezilya IMF’yi terk ettik- ten sonra işçilerin hakları korunmaya başlandı, ücretler dondurulmadı, işçi çı- karılmadı. Bizde ise tam tersi. Toplum kesimlerinde örgütlülük yok. Yunanis- tan’daki sendikalar örgütlü. Çalışanlar elde ettiklerini kaybettiklerini daha kı- sa zamanda anlıyorlar. Türkiye’de çalışan sayısı 20 milyon, 8 milyon işsiz var. Tür- kiye’de hâlâ kriz yok diyorlar, Başba- kan ‘kriz bizi teğet geçti’ diyor. Bir ül- kede daha ne yaşanacak kriz olduğunun ortaya çıkması için... ” Ekici, AKP’nin devletin bütün kurum- larõ ile kavgalõ olduğunu vurguladõ. Eki- ci, “Muhalefetle kavgalı. Kendisine karşı muhalif davranışlara girenlerle kavgalı. Spor derneklerinden köy der- neklerine kadar herkesle kavgalı. Mu- halif hareketleri kendilerine karşı po- tansiyel tehlike olarak görüyorlar.” Ekici, AKP’nin Meclis’ten geçirdiği ve referanduma sunulan anayasa değişikli- ğini “demokratikleştirme” olarak sun- duğuna da işaret ederek şunlarõ dile ge- tirdi: “Oysa anayasa değişik- liğinde demokrasinin “d”si yok. AKP’nin yaptığı, is- tediği bugüne kadar yap- tıklarının bedelini öde- memek için anayasal zırh aramak... Anayasa deği- şikliğinin özü bu. ‘Tay- yip Erdoğan anayasasõna’ kimse taraf olmamalı... AKP antidemokratik faa- liyetlerine kılıf arıyor. 12 Eylül anaya- sasında değişen bir şey yok. Tersine 12 Eylül anayasası daha da katmerlendi. Si- yasi erk istediği her şeyi yapabilecek, yapması mubah hale gelecek... AKP’nin bu kandırmacalarına kanılmamalı. Yoksa AKP Cumhuriyetin temel de- ğerlerini yok etmeyi daha da arttırarak sürdürecek.” DİSK’e bağlõ Genel-İş Sendikasõ’nõn Başkanõ Erol Ekici, AKP’nin Meclis’ten geçirdiği anayasa değişikliğini “demokratikleştirme” olarak sunduğuna işaret ederek, “Oysa AKP’nin istediği bugüne kadar yaptõklarõnõn bedelini ödememek için anayasal zõrh aramaktõr” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle