10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
[email protected] CMYB C M Y B 14.00 - Şiir Hatlarõ Vapuru (Boğaz Turu ve Okumalar) Bütün şairler 15.30 - Şiir Hatlarõ Vapuru (Boğaz Turu ve Okumalar) Bütün şairler 17.30 - Şiir Hatlarõ Vapuru (Boğaz Turu ve Okumalar) Bütün şairler 20.00- Arkeoloji Müzesi Kapanõş Töreni & Konser Bütün şairler ‘Vanya Dayõ’, Anton Çehov’un 150. doğum yõlõnda Nesrin Kazankaya’nõn rejisiyle İstanbul Tiyatro Festivali’nde Festivalde pastoral bir senfoni ÖZNUR OĞRAŞ R us oyun yazarõ Anton Çehov’un 1899’da yazdõğõ ve ilk kez 1900’de Konstantin Stanis- lavski tarafõndan sahnelenen “Vanya Da- yı”, yazarõn 150. doğum yõlõnda 17. Ulus- lararasõ İstanbul Tiyatro Festivali’nde Nesrin Kazankaya’nõn yorumuyla Tiyatro Pera’da sahneleniyor. Çehov’un oyunlarõ her oyuncunun rü- yasõ, ama çok kolay kâbusa dönüşebiliyor. Çehov, olaylarõn çeşitliliğinden çok sade kahramanlarõn gücünü kullanarak; durum hikâyeleri ortaya koyuyor, doğallõk ve fi- gürlerin sõkõntõlarõ, oyunu aniden katla- nõlmaz, sõkõcõ yapabiliyor. Kazankaya’nõn yorumu ise son derece akõcõ ve kendi de- yimiyle ‘Pastoral bir senfoni’. “Vanya Dayı” yõllardõr Tiyatro Pe- ra’nõn taslak repertuvarõnda yer almõş ve Kazankaya son bir buçuk yõldõr oyun üzerinde çalõşmõş, Çehov’un 150. doğum yõlõ nedeniyle festivalde prömiyer yapmaya karar verdiği oyun için Kazankaya, “Gü- zel bir buluşma oldu” diyor ve ekliyor “Bireysel öyküyü toplumsal dönemle desteklemek, sınıfsal çatışkıları göz ar- dı etmeden yorumlamak gerekir. Sı- kıntılar, zamanın durduğu bir yerde ola- maz. Yaşam, diyalektik ilişkiler içinde sürüp gider. 1900’lu yılların başında ge- çen öykü ve usta yazar Çehov’un kur- gusu, bu oyunu seçmemize neden oldu.” Oyun, 1904 yõlõnda, Rusya’nõn bir kö- yünde, ağustos ayõnõn son günlerinde ta- vuklar, köpekler, köylüler, yoksulluklar, hastalõklar ve çaresizlikle kuşatõlmõş 26 odalõ eski bir çiftlik evinde geçiyor. Ka- zankaya’nõn “Gerisinde gizli ve büyük patlamalar taşıyan pastoral bir senfo- ni bu oyun” sözleriyle tanõmladõğõ ve onun yorumuyla iki günde geçen oyunda, ilk gün çok yavaş başlayan birinci perdede, gece fõrtõnaya dönüşen yağmurla bir Nocturno (geceye dair müzik) gibi sona eriyor. Er- tesi gün evde yaşanan fõrtõnayla çok hõzlõ başlayan ikinci perde, her şeyin başladõğõ hale dönüştüğü sakin inen bir geceyle, yi- ne çok yavaş bitiyor. İKİ FARKLI YAŞAM BİÇİMİ, İKİ FARKLI MÜZİK Oyunda çiftlik evinde yaşayanlarla, hiz- met eden köylüler arasõnda yaşananlar pa- ralel bir sahne düzeni içinde yer alõyor. Yer yer simultane oynanõyor sahneler. “Yaşam akışını, az da olsa bir başka pencereden de izletmek istiyorum izleyiciye” diyor Kazankaya ve ekliyor: “Gerek evdekiler, gerekse bahçede ve ek binada yaşayan çalışanlar canlı müzik yapıyorlar. İki farklı yaşam biçimi, iki farklı müzik. Her oyunumda olduğu gibi burada da müzik önemli bir rol oynuyor.” Devrim arifesinde geçen oyunda, küçük çekişmeler, bireysel çõkarlar ve umutsuz aşklar içinde yaşamlarõnõ boşa harcayan oyun kişileri, geçiş dönemi Rusya’sõnõn sancõlõ yõllarõnõn da bir izdüşümü aslõnda. O yõllarda sefalet içinde ve baskõ altõnda yaşayan Rus işçileri ve köylüleri, 1900 baş- larõndan itibaren sistematik olarak örgüt- lenmiş. Dünya tarihinin en büyük sosyal dönüm noktasõnõ oluşturan büyük Rus devriminin provasõ kabul edilen 1905 Ayaklanmasõ’na, “Kanlı Pazar”a bir yõl kalmõş. Çar’a dilekçe vermek isteyen halkõn üstüne ateş açõlmõş, binlerce kişi öl- dürülmüş, Petersburg sokaklarõ kan için- de kalmõş... Böylesi bir sosyal patlamanõn arefesin- de, oyun figürleri çevrelerinde olanlardan habersiz, yalnõzca sõkõlõyor. Herkes yaşa- mõnõ sorguluyor, yitirdikleri ve boşa har- cadõklarõ geçmişleri için birbirlerini suç- luyor; yanlõş kişiye âşõk olup, yanlõş kişi- den nefret ediyorlar. Kazankaya oyunda bugüne somut her- hangi bir gönderme yapmadõğõnõn altõnõ çi- ziyor: “Eğer çağrışımlar varsa bunu iz- leyicinin bulmasını isterim. Ben oyunu herkesin acısına empati yapılabilecek bir yaklaşımla sahneliyorum. Hemen he- men hiç kimse bir adım ötesini göre- miyor ya da körleşmeyi seçiyor”. Gelecek sezon Tiyatro Pera’da sahne- lecek oyunda, Levend Öktem, Selçuk Yöntem, Can Kolukısa, Nesrin Kazan- kaya, Aysan Sümercan, İlker Yiğen ve Zeynep Özden rol alõyor. (Oyun, bugün, 16,18,19 Mayõs’ta Tiyatro Pera’da 25 Mayõs’ta ise Caddebostan Kültür Merkezi’nde sahnelecek.) Kültür Servisi - İstanbul, 1- 20 Temmuz tarih- leri arasõnda İstanbul Kültür Sanat Vakfõ’nõn düzen- lediği, 300’ü aşkõn yerli ve yabancõ sanatçõyõ ağõrlayacak olan “17. Uluslararası İstanbul Caz Festivali” ile bir caz kentine dönüşecek. 50’nin üzerindeki konserle, şehrin çeşitli mekânlarõna ya- yõlacak festivalin “Yaşam Boyu Başarı Ödülü” bu yõl caz müziği yazarõ ve radyo program yapõmcõsõ Hülya Tunçağ’a veriliyor. Tunçağ’a ödülü, festivalin 1 Temmuz’daki açõ- lõş töreninde takdim edilecek. Caz müziğin ünlü piyanist ve bestecilerinden Chick Corea, 7 Temmuz’da festivalin ilk “Açõkhava” kon- seri için sahnede olacak. Fes- tivalin öne çõkan isimlerinden caz stan- dartlarõ ve baladlara getirdiği yorumlarla ünlenen İtalyan asõllõ Amerikalõ caz şarkõcõsõ Tony Ben- nett’in 15 Temmuz’da vereceği konser Şakir Ec- zacıbaşı anõsõna düzenlenecek. Türkiye’de ilk de- fa konser verecek bir diğer önemli isim de Jamaika doğumlu kontralto şarkõcõ Grace Jones, 16 Tem- muz’da Açõkhava Sahnesi’nde olacak. Sepetçiler Kasrõ’nda ise Kanada’nõn folk mü- zik alanõndaki önemli ismi Martha Wain- wright, Edith Piaf’õn şarkõlarõnõ seslendirdiği projesiyle 6 Temmuz’da, çağdaş İspanyol ve La- tin müziğini caz ve flamenkonun melankolisiy- le harmanlayan şarkõcõ Buika da 20 Temmuz’da konser verecek. The Marmara Esma Sultan’da “İsveç’in Norah Jones’u” olarak adlandõrõlan şarkõcõ ve besteci Lisa Ekdahl 13 Temmuz’da, Hollandalõ sanatçõ Laura Fygi de vurmalõ çalgõlar ustasõ, ritim profesörü Ayhan Sicimoğlu ve topluluğu La- tin All Stars ile birlikte vereceği konser de 14 Temmuz’da gerçekleştirilecek. Bas virtüözü Stanley Clarke’a, 8 Temmuz’da Ar- keoloji Müzesi’nin bahçesinde vereceği konserde pi- yanist Hiromi eşlik edecek. İtalya’nõn olduğu ka- dar Avrupa cazõnõn da en önemli temsilcilerinden, trompetçi Enrico Rava ve öğrencisi piyanist Stefano Bollani da 9 Temmuz’da Aya İrini Müzesi’nde, acid jazz, funk ve R&B grup- larõndan The Brand New Heavies, voka- listleri N’Dea Davenport’un da yer aldõğõ ori- jinal kadrosuyla 14 Temmuz’da İstinye- Park’ta konser verecek. Caz dõşõndaki popüler müziklerle de mü- zikseverleri buluşturan festivalin yõldõz ko- nuklarõndan soul ve R&B’nin güçlü sesle- rinden Seal, 19 Temmuz’da, elektronik mü- ziğin genç ozanõ Imogen Heap ise 10 Tem- muz’da İstanbul Modern’de hayranlarõyla bu- luşacak. Caz festivali bu yõl ilk kez 3 Temmuz’da Tünel ve Galata’da sokak konserleri düzen- leyecek. Ayrõca, “Genç Caz” konserler di- zisi, bu yõl da devam edecek. Festivalin gelenekselleşen et- kinliği “Caz Vapuru” da bu yõl 4 Temmuz’da New Orle- ans’lõ The Panorama Jazz Band ve repertuvarlarõnda caz stan- dartlarõndan ünlü müzikallere çeşitli parçalar bulunan İstanbul Saksofon Kuartet eşliğinde yola çõkacak. Festival biletleri bugün satõşa çõkõyor. ( www.biletix.com - www.iksv.org/caz) 15 MAYIS 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 21 Temmuzda ‘caz’ başkadõr 17. Uluslararasõ İstanbul Caz Festivali bu yõl 300’ü aşkõn sanatçõ ve topluluğu ağõrlayacak Kültür Servisi - Cannes Film Festivali’nin gündemini ‘tutuklu’ yönetmenler belirliyor. 63. Can- nes Film Festivali’nde jüri üyeli- ğine davet edilen, fakat Mart ayõnda gözaltõna alõnarak tutuk- landõğõ için festivale katõlamayan İranlõ yönetmen Cafer Pana- hi, Cannes’dan gelen destek mesajlarõnõn ardõndan ken- di mesajõyla festivalde yer alabildi. Üç dakikalõk klipte Panahi, üç saat süren sor- gulamanõn ar- dõndan, her an yeniden polis tara- fõndan sor- guya çağrõl- ma tedirgin- liğinin nasõl bir duygu olduğunu anlat- tõ. Ev hapsinde olma- sõyla Cannes Film Festivali’ne damgasõ- nõ vuran diğer ünlü yönetmen Ro- man Polanski’ye destek için başlatõlan imza kam- panyasõna destek ise devam ediyor. Eylül ayõndan beri İsviçre’de tu- tuklu bulunan Polanski’ye, aralarõnda Jean- Luc Godard, Mathieu Amalric ve Bernard Tavernier’in de bulunduğu pek çok dünyaca ünlü film yönet- meni imzalarõyla destek veriyor. ABD’de 1978 yõlõnda bir çocuğa cinsel tacizde bulunduğu gerekçesiyle hakkõnda suç duyurusunda bulunulan Po- lanski, halen Cenevre’de ev hap- sinde tutuluyor. 6 3 . C A N N E S F İ L M F E S T İ V A L İ Tutuklu yönetmenler Cannes gündeminde İSTANBUL ŞİİR FESTİVALİ’NDE BUGÜN Devrim arifesinde geçen oyunda, küçük çekişmeler, bireysel çıkarlar ve umutsuz aşklar içinde yaşamlarını boşa harcayan karakterler, geçiş dönemi Rusyası’nın sancılı yıllarının da bir izdüşümü. Kazankaya “Gerisinde gizli ve büyük patlamalar taşıyan pastoral bir senfoni” sözleriyle tanımladığı oyunda yaşam akışını bir başka pencereden izletmeyi hedeflemiş. Kültür Servisi - 17. Uluslararasõ Ti- yatro Festivali, bugün ve yarõnki programõnda Semiha Berksoy Ope- ra Vakfõ Stüdyo Sahnesi’nin Zeliha Berksoy rejisiyle sahneleyeceği, Yunan ve dünya şiirinin büyük us- talarõndan Yannis Ritsos’un “İs- mene” adlõ oyununa yer veriyor. Prof. Cevat Çapan tarafõndan Türk- çeleştirilen eser, dramatik üslupla ya- zõlmõş, yalnõzlõğa yazgõlõ “İsme- ne”nin hikâyesini anlatan bir şiir. So- fokles’in ünlü tragedyasõ “Antigo- ne”den yola çõkan Ritsos, bu eski söylenceyi İsmene’nin bakõş açõ- sõndan, kişisel ve toplumsal olaylar arasõnda bir bağ kurarak ele alõyor ve iktidar, aşk, cinsellik, din, ölüm ve özgürlük temalarõnõ ustaca masaya yatõrõyor. Antigone’nin başka bir açõdan daha gündelik ve sõradan olaylar üzerinden ele alõndõğõ oyun- da Almıla Uluer rol alõyor. (Oyun bugün saat 20.30’da ve yarõn sa- at 15.30’da Üsküdar Stüdyo Sahne- si’nde.) Yalnõzlõğa yazgõlõ ‘İsmene’ İSTANBUL TİYATRO FESTİVALİ’NDE BUGÜN TonyBennett Grace Jones
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle