Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 15 MAYIS 2010 CUMARTESİ 16 EKONOMİ Paşabahçe AŞ’nin “İmza Ko- leksiyonu” kapsamõnda mayõs ayõ başõndan itibaren Behiç Ak’õn İstanbul desenleri cam ürünleri süslemeye başladõ. “2010 İstanbul Kültür Baş- kenti kapsamında İstanbul’u kendine göre yorumlayarak, karikatürlerinde kentin gün- lük yaşantısına tekrar hayat veren Behiç Ak’la beraber çalışmayı düşündük. Bu ürün- ler seçilirken sadelikleriyle deseni ön plana çıkaracak, fiyat yapıları ile de geniş kit- lelere ulaşacak ürünler olma- larına özellikle dikkat edildi” diyen Paşabahçe AŞ yetkilileri, İmza Koleksiyonu kapsamõnda daha önce Alev Ebuzziya, Sel- çuk Demirel, Aydın Boysan gibi sanatçõlarla çalõştõklarõnõ belirttiler. Konu ile ilgili gö- rüşlerini aldõğõmõz Behiç Ak ise “Desenlerimde gerçeği bi- raz deforme ederek, kendimin kılarım ve bu yolla İstan- bul’un ruhuna ulaşmaya ça- lışırım. İstanbul’un detayla- rının camın üzerinde bam- başka bir anlam kazandığını hep beraber gördük. Şehrin detaylarının cam eşyalar üze- rinden evimize sızması ger- çekten güzel bir şey” diye ko- nuştu. Önce 3 üniversite ilk adõmõ attõ. Ege Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi ve Yüksek Teknoloji Enstitüsü yeni bir iş- birliğine imza atarak İzmir’de bulunan Biyomedikal Tek- nolojiler Sanayi ve Üretim sektörünü desteklemek ama- cõyla İNOVİZ platformunu oluşturdu. Amaç dünyanõn en hõzlõ gelişen sektörlerin- den sağlõk ve biyomedikal yatõrõmlarõnda Türkiye’nin payõnõ arrtõrabilmek ve İz- mir’i bu alanda öncü konu- ma taşõmak. İşbirliği plat- formunda Türk-Amerikan Bilim Adamlarõ ve Akade- misyenleri Derneği (TAS- SA), Ege Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Merkezi (EBİLTEM), İzmir Kalkõn- ma Ajansõ (İZKA), ESBAŞ ve Sağlõk Sektörü temsilci- leri bulunuyor. ‘Sağlık için İzmir’ temasõ ile başlatõlan İNOVİZ ile ortak bir Ar-Ge Merkezi kurulmasõnõn yanõ sõ- ra yurtdõşõnda bulunan bilim insanlarõnõn platform çalõş- malarõna dahil edilmesi ve or- tak yüksek lisans ve doktora programlarõnõn oluşturulmasõ amaçlanõyor. İkinci önemli adõm ise 24-25 Mayõs’ta İz- mir’de gerçelşitirlecek olan 1. Küresel İNOVİZ Konfe- ransõ. Konferansa ABD’de bi- yomedikal sektöründe dünya- ca ünlü üniversite ve kurum- larda görev yapan Türk bilim adamlarõ da katõlacak. Ulus- lararasõ konferans, tõbbi cihaz üretimi ve araştõrma geliştirme çalõşmalarõnda İzmir’i dünya- nõn önde gelen kentlerinden bi- ri yapmayõ hedefliyor. Ege Serbest Bölge Kurucu ve İş- leticisi AŞ’nin (ESBAŞ) dün- ya standartlarõndaki gelişmiş altyapõsõndan ise kümelen- me merkezi olarak yararla- nõlmasõ amaçlanõyor. İNO- VİZ Konferansõ’nõn önce- likli hedefi, sağlõk alanõnda teknoloji ve bilgiyi bir ara- ya getirmek olacak. 100 ci- varõnda bilimsel tebliğin su- nulacağõ konferansta, tõp biliminde merak edilen bir- çok alandaki son gelişmeler birinci derece yetkililerin ağzõndan sunumlarda yer alacak. ODTÜ BİOMAT Kimya Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Nesrin Hasırcı tarafõndan gelişti- rilen ve patent aşamasõna gelen Özel Deri Örtüsü- NEODERM hakkõnda ya- põlacak sunum, ABD Drexel Üniversitesi öğretim üyele- rinden Prof. Banu Onaral li- derliğinde sürdürülen “Optik Beyin Görüntüleme” çalõş- malarõndaki son gelişmeler konferans kapsamõnda ele alõ- nacak konulardan bazõlarõ. Ülkemizdeki KOBİ’lerin en önemli sorunlarõndan biri de mevcut pazarlarda yeni firmalar bulma, bunlarla ticaret yapma ve işbirliği olanaklarõnõ geliştirme ve yeni pazarlar bulmaktõr... Özellikle küresel ekonomik krizin etkisiyle başta AB üyesi ülkeler ve ABD olmak üzere pazarlardaki talep daralmasõnõn giderek artmasõ yurtdõşõna ürünlerini satmak isteyen ve yeni işbirliği olanaklarõnõ geliştirmek isteyen KOBİ’ler yeni pazarlara yönelmek zorunda olduklarõnõn bilinci ile arayõş içine girdiler. Ülkemizde KOBİ’lere İGEME ve KOSGEB geliştirdikleri model ile bu bağlamda hizmet veriyor... İGEME, 2002 yõlõndan beri web sitesinden Ticari Talep Eşleştirme hizmeti veriyor... Sistemden yerli ve yabancõ toplam 14 binin üzerinde firma yararlanõyor. Sistemi en çok Çin, Malezya, Birleşik Arap Emirlikleri, Suriye ve Mõsõr’dan firmalar kullanõyor. Elektrikli makineler ve cihazlar en çok talep girilen ürün grubunu oluşturuyor. KOSGEB’de Ticari Talep Eşleştirme hizmeti ve işbirliği tekliflerini, AB mevzuatõ, politikalarõ, standartlarõ gibi konulardaki bilgileri Avrupa İşletmeler Ağõ (Enterprise Europe Network-EEN) kapsamõndaki 44 ülkede, 600 ortak kuruluş ve 4 bine yakõn deneyimli uzmanõyla sunuyor. Bu kapsamda Türkiye’nin 7 bölgesinde KOSGEB, sanayi ve ticaret odalarõ ve üniversitelerin katõlõmlarõyla Ocak 2009’da kurulan Avrupa İşletmeler Ağõ Konsorsiyumlarõ, bu bağlamda KOBİ’lere hizmet veriyor. KOSGEB’in eşleştirme konusunda geliştirdiği “Eşleştirme Merkezi” modeli 2005 yõlõndan beri uygulanmakta. Moskova, Köln ve Münih’te Eşleştirme Merkezi bulunuyor. Eşleştirme; etkinliğe katõlmak isteyen KOBİ’ler KOSGEB uzmanlarõnca ziyaret ediliyor ve firma profillerinin sisteme girişleri yapõlõyor. Eşleştirme neticesinde yurtdõşõndan uygun görülen KOBİ’lerden gelen talepler değerlendirilerek firmaya görüşme takvimi gönderiliyor. Eşleştirme etkinliğine katõlan KOBİ’ler, ulaşõm ve konaklama masraflarõnõ kendileri karşõlarken organizasyon konusunda merkezden destek alõyor. Eşleştirme merkezleri tarafõndan verilecek olan hizmetler dört ana grupta toplanmõş. 1) Temel hizmetler, 2) Organizasyonel hizmetler, 3) Danõşmanlõk hizmetleri, 4) Daimi sergi/showroom hizmetler olarak yer alõyor ve toplam destek üst limiti ise 8.500 (sekiz bin beş yüz) TL. olarak uygulanõyor. KOSGEB Başkanõ Mustafa Kaplan’la KOSGEB’in 20. yõl kuruluş etkinliklerinde bu konuda uzun uzun konuştuk. Kaplan, KOBİ’lerin, küresel pazarlarda rekabet gücüne erişebilmeleri, teknolojik değişimleri özümseme ve yenilikleri geliştirme yeteneklerine bağlõ olduğu kadar, ihracat potansiyelleriyle de doğru orantõlõ olduğuna inanõyor. Kaplan, KOBİ’lerin ihracat yapmalarõ ve mevcut potansiyellerini geliştirilebilmesi için devlet tarafõndan sağlanacak güçlü ve efektif destekleme politikalarõna ihtiyaç olduğunu düşünüyor. Kaplan, bu amaçla KOSGEB Eşleştirme Merkezi Modeli’nin geliştirildiğini aktarõyor. KOSGEB Sanayi ve Ticaret Odalarõ ve üniversitelerin dõşõnda bazõ kuruluşlar da eşleştirme ve işbirliği geliştirme merkezleri oluşturarak üyelerine bu bağlamda hizmet veriyor... Örneğin OSTİM OSB’de Mart 2009’da kurulan “Eşleştirme ve İş Geliştirme Merkezi Koordinatörlüğü” ağõrlõklõ olarak yurtiçinde Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlõğõ ile çalõşma ortamõnõn yaratõlmasõ, Metro vagonlarõnõn ve yedek parçalarõnõn, Ankaray yedek parçalarõnõn yerli olarak üretilebilmesi çalõşmalarõnõ başarõyla yürütüyor. Gerek İGEME’nin Ticari Talep Eşleştirme gerekse KOSGE’in Eşleştirme Merkezi modelleri ve Avrupa İşletmeler Ağõ Konsorsiyumlarõ KOBİ’lerin bugünlerde en çok katkõ alabilecekleri uygulamalar olacağõ görüşündeyim. Yeni Pazarlar ve Yeni İşbirliği Olanakları: Eşleştirme Merkezleri S A T I R A R A S I HİLMİ DEVELİ [email protected] YAHYA ARIKAN [email protected] YAŞAMDA MALİ ÇÖZÜM Kõsmak isteyenlere inat, sesimizi yükseltiyoruz S evgili okurlarım, vergi ve sosyal gü- venlik konusunda rehber olma id- diasıyla sizinle buluştuğum her yazı beni çok mutlu etmiştir. Bugüne kadar yö- nelttiğiniz her soru, yeniden bu mutluluğu ta- zelemeye vesile olmuştur. Sizlere bu alan- lardaki rehberlik iddiasından vazgeçiyor de- ğilim, ancak izin verirseniz, Türkiye’nin nere- ye gittiği konusunda da zaman zaman sizlerle görüş alış verişinde bulunmak istiyorum. ‘Türkiye’nin nereye gittiği, ne tarafa sürük- lendiği’ sorusu bugünlerde yaşamsal önem taşıyor. Çünkü, doğru yanıtı veremezsek git- memiz gereken yöne değil, birilerinin sürük- lenmemizi istediği yönlere kayarız. Biz ne olup bittiğini anlayana kadar iş işten geçebilir de… İşte beni korkutabilecek konu da bu olur. Bu ürkütücü ihtimalin işaretlerini görmüyor da değiliz. Her alanda bir saldırı, yok etme giri- şimi var. Müthiş bir tahammülsüzlük! Eleşti- riye, öneriye kapalı yapı… Öyle bir siyasi ya- pı ki ‘Ya bendensin ya da yok olursun’ diyor. Bu anlayış, ne demokratik bir tutumla bağ- daşabilir ne de aydınlık Türkiye özlemiyle. Ben bu anlayışı benimsemiyorum! De- mokrasi ile çağdaş olmak ile bağdaşmadığı- nı çok net olarak görüyorum. İşte bunun için eleştirisi, önerisi olan herkesin yüksek sesle konuşması gerektiğini savunuyorum… ve tabi sesini çıkaranların üzerine yürümek ye- rine ilgililerin yararlanmasını umuyorum. Tabi ne yazık ki ülkemizde işler böyle git- miyor. Muhtemel ki siz bu satırları okurken, başkanı olmaktan onur duyduğum 30 bine ya- kın üyesi bulunan İstanbul Serbest Muhase- beci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) camiası 15-16 Mayıs’ta seçimli genel kurulunu yap- mak için İstanbul Lütfi Kırdar’da toplanmış ola- cak. Mesleki demokratik kitle örgütü olarak, de- mokrat ve yurtsever karakteriyle, emekten ve halktan yana tutumuyla, siyasetin dar anlamını aşan tavrıyla, barıştan yana olmasıyla, ülke- mizde özel bir yere sahip olduğuna inandığım odamız için bu iki gün son derece önemlidir. Hep beraber, bir demokrasi dersi vereceğiz; Neyin, ne kadar farkındayız, aslında bunu gös- termek durumundayız. Bize dayatılanı mı kabul etmeliyiz, yoksa de- mokrasi mücadelesini meslek mücadelesin- den ayırmayan anlayışla değerlerimize sahip çıkacak mıyız? İşte yanıtını vereceğimiz so- ru budur. Çünkü meslek ve meslektaş sorunlarının, ülkenin ve halkın sorunlarından ayrılamaya- cağını ilke edinen, karar alma süreçlerinde de- mokratik ve katılımcılıktan vazgeçmeyen ya- pısıyla öne çıkan Odamız ve üyeleri, inanı- yorum ki dayatmayı kabullenmezler… İnanıyorum ki; ithal demokrasiye, amacı be- lirsiz müdahalelere, mesleki sorunlarını gö- zetmeyip siyasi nedenlerle kendilerine saldı- ranlara boğun eğmezler… Ben, gerçek demokrasi mesajının gür ses- le verileceğine inanıyorum. Doğrusu, şu an Anayasa Mahkemesi’nde olan nispi seçim sis- temini dayatmaları boşuna değildir. Meslek ör- gütünde üretimin ahengini adeta kaleyi içten fethederek yıkmak istemektedirler… İşte bu- na izin vermeyeceğinizi biliyorum. Oyunuzun boşuna gitmesine izin vermeyerek “oyunu ‘oy’arınızla bozacağınıza” yürekten inanıyorum. 1.KüreselİNOVİZ Konferansõ24-25Mayõs’taİzmir’deyapõlacak 1968 doğumluyum. 1991 yılında öğretmenliğe başladım. Yeni emekli- lik yaş düzenlemesiyle emeklilik yaşım 55-58 yaşlarına çıktı. Ancak be- nim, 1985 yılında Kültür Bakanlığı aracılığıyla yapılan kazı işinde 52 gün sigortalılığım var. Bu nedenle 1985’te öğretmen olmuş gibi değerlendirilip, emeklilik yaşımda düzel- me olur mu? Seyfettin Alda Kademeli emekliliğe tabi memurlarda 23.05.2002 tarihi itibarıyla, “kadın ise 20 tam yıl, erkek ise 25 tam yıl prim ödemiş olanlar ile prim ödeme sürelerinin dolmasına ka- lan süre” emekli olunacak yaşı belirler. İşe giriş tarihi sa- dece SSK’lılar için önemlidir. Yani, 52 günlük sigortalılığı- nız sadece 52 günlük avantaj sağlar. Eğer memuriyetten istifa eder ve 3,5 yıl SSK’lı olarak çalışırsanız SSK’dan emekli olursunuz. Sorularınız için malicozum ism mmo.org.tr ad- resine mail ata- bilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek ce- vaplanacaktır. KADEMELİ EMEKLİLİĞE TABİ MEMURLAR İYİ HESAP YAPMALI Halkbank Genel Müdürü Hüseyin Aydın, Avrupa Yatõrõm Bankasõ’yla (AYB) imzalanan protokol çerçevesinde KOBİ’lere kullandõrõlacak 150 milyon Avro kredinin yüzde 25’inin azgelişmiş ve gelişmekte olan 50 il için ayrõlacağõnõ açõkladõ. İmza töreninde konuşan Hüseyin Aydõn, KOBİ’lerin kaynağa ulaşabilmesini sağlamak için de özel bir ayrõma gideceklerini, çalõşan sayõsõ 100’e kadar olan işletmelere kredilerin yüzde 50’sini, çalõşan sayõsõ 100-500 olan KOBİ’lere ise diğer yüzde 50’yi kullandõracaklarõnõ söyledi. Kredi faizinin henüz netlik kazanmamakla birlikte dolar cinsinden yüzde 3, Avro cinsinden yüzde 3.5 olacağõnõ bildiren Aydõn AYB’den temin edilen kredilerin 15 yõl vadeli olduğunu vurguladõ. Aydõn AYB kredilerini iki türlü kullandõrdõklarõnõ ifade ederek işletme kredilerinde 4 yõl, yatõrõm kredilerinde 7 yõl vade yaptõklarõnõ dile getirdi. Yatõrõm tutarõnõn 25 milyon Avro’ya kadar çõkarõldõğõnõ aktaran Aydõn, yatõrõmcõ yatõrõmõ bitirdiğinde kredinin geri ödemesine başlayacağõnõ ifade etti. Ege ‘sağlıkta’ birleşti SGK’DEN GÜZEL HAREKETLER BEKLENİYOR Hoca’ya sormuşlar: “Saz çalmayı bilir misin?” “Bilirim” demiş. “Buyur, çal” diye- rek eline bir saz tutuşturmuşlar. Hoca mız- rabı almış, perdelere basmadan tellere vurmağa, tuhaf sesler çıkarmağa başla- mış. “Saz böyle mi çalınır a Hoca?” demiş- ler. “Parmaklar perdeler üzerinde gezdirilir, mızrap tellere vuruldukça da sazdan ma- kamlara göre ses çıkar.” “Perdeleri bula- mayanlar öyle çalar” demiş Hoca; “Ben sazı elime alır almaz perdeyi buldum! Ne diye boşuna gezineyim.” Sosyal Güvenlik Kurumu da (SGK), ho- canın bulduğu perdeyi bulamadı ama, sosyal güvenlik gelirini artırmak için yeni bir yol buldu. Bu gelire 10 yıl önce sigorta- lıların SSK gün sayılarının eksik gösteril- mesini önlemek üzere getirilen eksik gün bildirimi kaynaklık ediyor. 2000’den bu ya- na, çalıştırdıkları sigortalıların çalışma gün sayısını eksik gösteren işverenlere, bu si- gortalıların raporlu mu, izinli mi yoksa bir başka mazereti mi olduğunu bildirmeleri yükümlülüğü getirilmişti. Elbette ki 30 gün çalışmasına rağmen çalışanların SSK gün sayılarını bilerek eksik gösterenlere en ağır ceza verilmelidir. Ancak, sırf işverenin pu- antaj kaydında imzası olmadığı için, noter- den part-time sözleşme yapılmadığı için,eksik gün bilgi formunda rakamla ya- zılacak yere harfle yazıldığı için vb. neden- lerle para cezası uygulanıyor. Bugün kamu kurumları ile toplu sözleş- me imzalanan işyerlerinin eksik gün bilgi formu vermesine gerek yok. Bizce bu uy- gulama biraz genişletilerek bankalar, si- gorta şirketleri, meslek odaları, üniversite- ler gibi işyerlerini de kapsamalıdır. Emlak vergisinde ev sahibi birçok vatanda- şımız “muafiyet” ve “indirim” konusunda haklı olarak bu yıl yeni bir gelişme olup olma- dığını merak ediyor. Bu vergiden muaf olanlar var tabii, geçen yıl ol- duğu gibi… Tabloda gördüğünüz tanımlara girenler emlak vergisi ödemeyecek. ‘Geliri olmadığı’ nasıl belgelenecek? Tablodaki tanıma giren mükellefler; be- lediyelerden edinecekleri Taahhüt Belge- si’ni ilgili belediyeye vermeleri halinde “sıfır bina vergisi oranı” hakkını kullanabilecek- ler. Ayrıca ikametgâhlarının bulunduğu yerdeki vergi dairesinden gelir vergisi mü- kellefi olmadıklarına ve Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan aktif sigortalı bulunmadıkla- rına dair belge almalarına gerek bulunmu- yor. Mükelleflerin, indirimden yararlanabil- meleri için, gelir vergisine tabi hizmet kar- şılığı elde edilen ücret, ticari, sınai, mesleki ve zirai faaliyet geliri ile menkul ve gayri- menkul sermaye iradı, faiz ve temettü gibi bir gelirinin olmaması gerekiyor. Bu arada; özürlülerin ise bu durumlarını tam teşekküllü devlet hastanesinden alın- mış olan sağlık kurulu raporu ile ilgili bele- diyelere belgelendirmeleri gerekiyor. Mükelleflerin, gelir elde etmeleri veya ikinci bir meskene sahip olmaları halinde, bu değişikliği belediyeye bildirmeleri ise zorunlu. Gerçek dışı taahhütte bulunanlar- dan ya da değişikliği bildirmeyen mükellef- lerden vergi, cezalı olarak ve gecikme faizi ile birlikte alınacak. Vergide tek evi olan avantajlıKüçük KOBİ de yararlanacak Ve İstanbul cam ile buluştu... Paşabahçe A Ş’nin Behiç Ak imzalõ yeni serisi İstanbul’u anlatõyor İNOVİZ kapsamında neler yapılacak?  Akademik ve sanayi sektörlerine daya- nan İNOVİZ Ar-Ge ile Bütünleşmiş Eğitim Ağõ (İNOVERSITE), Ar-Ge Bölgesi (İNO- VAKENT) ve Bilim ve Teknoloji Parkõ İNO- VATEK olmak üzere üç ayaktan oluşacak.  İNOVERSITE kapsamõnda üç üniver- sitenin, TÜBİTAK’õn ve Türk Amerikan Bi- lim İnsanlarõ ve Akademisyenleri Derneği (TASSA) ve belirlenen AB üniversitelerinin katkõlarõ ile “Biyomedikal Teknolojiler” alanõnda uluslararasõ bir lisansüstü derece prog- ramõ oluşturulacak. Bu program ile bölgenin biyomedikal teknolojiler konusunda lider ko- numa gelmesi için gerekli olan kalifiye eleman ihtiyacõ karşõlanacak.  İNOVAKENT kapsamõnda ESBAŞ ve yerli ve yabancõ diğer sektörel paydaşlar desteği ile oluşturulacak Ar-Ge Merkezi’nde üniversiteler tarafõndan satõn alõnmasõ maddi açõdan zor cihazlar temin edilecek.  İzmir’de yerli ve yabancõ bilim insanla- rõnõn rahatlõkla çalõşabilecekleri bir Ar-Ge ca- zibe ortamõ yaratõlacak.  İzmirli araştõrmacõlar ve TASSA’dan ge- lecek Türk veya ABD kökenli bilim adamla- rõ bölge üniversiteleri ile işbirliği içinde araş- tõrmalarõnõ sürdürebilecek.  Altyapõ ve insan kaynaklarõ tarafõndan zenginleşen bölgeye yerli ve yabancõ yatõ- rõmcõlar çekilecek ve bölgede bir Biyomedi- kal sektör kümelenmesi oluşturulacak.