Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
2 ŞUBAT 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Darbenin Getirdiği Baraj
Şimdi, gündemde darbe dönemlerinden kalan
yasaların, yönetmeliklerin değiştirilmesi için
iktidar partisi kaynaklı hızlı bir kampanya var.
Ama ne hikmetse, o kampanyanın içine
1983’te, yani 12 Eylül darbesinin hemen
ertesinde, “1980 öncesi yaşanan hükümet
bunalımlarına tepki olması” gerekçesine
dayanarak, o zamana kadar seçim yasalarımızda
bulunmayan bir kural 2839 sayılı yasaya
yerleştirildi.
Öylelikle, bir ya da birkaç seçim bölgesinde,
milletvekili seçilecek kadar oy almış bulunsa bile,
ülke ölçeğinde yüzde 10’luk barajı aşamayan
partiler, parlamento dışında kaldılar.
Böylesine yüksek barajı savunan politikacılara
göre, 12 Eylül öncesi seçim yasalarında var olan
“temsilde adalet” yerine “yönetimde istikrar”a
önem veren bir düzenleme yapılmış olacaktı.
Oysa sorunlara kapalı kapılar arkasında
oluşturulan çalışmalar ile çözüm aramanın, çoğu
kez başarı sağlamadığı küçük partilerin
parlamento dışında kalmasının yanı sıra, o
partilere oy vermek isteyen milyonlarca seçmenin
ya sandığa gitmeyişi ya da gidip oyunu kerhen bir
başka partiye kullandığının belirlenmesi ile
görüldü.
Bir başka büyük aksaklık da Meclis’e giren
partilerin, aldıkları oyun çok üzerinde sandalye
sahibi olmaları sonucunda saptandı.
Hatırlarsınız: 2002’de yüzde 34.03 oranında oy
alarak birinci olan AKP, temsilde adalet
sağlanacağı söylenerek yasaya konulmuş o
yüzde 10’luk barajdan yararlanarak TBMM’de
yüzde 66.0 oranı ile temsil edilmişti.
Yüksek barajın kurbanlarından Demokratik Sol
Parti’nin milletvekilleri, cuma günü
parlamentoya verdikleri bir kanun teklifi ile, yüzde
10’luk sınırın AB ülkelerindeki en yüksek sınıra,
yani yüzde 5’e çekilmesini önerirken, yüksek
baraj yüzünden milyonlarca oyun parlamentoya
yansımadığının da altını çizmişler.
Lider vekilliğine son diyebilmek için
Cuma günü TBMM’ye verilen yasa teklifleri
sadece seçim barajı ile ilgili olanla ibaret değil.
DSP Genel Merkezi, beş ay önce Genel Başkan
Masum Türker’in ağzından verilmiş bir sözü de
yerine getirmek amacıyla, parti yönetimlerinin
etkilerini kaldırmak için Siyasal Partiler
Yasası’nda kökten değişiklikler yapılması için
çalışma başlatıldığını söylemişti.
O değişiklik isteğinin ilki ve belki de en
önemlisi, partilerin milletvekili adaylarının
belirlenmesinde bugün olduğu gibi kendi
tüzüklerinde yazılı olan yöntemlerin değil; partiler
yasasına konulacak hükümlerin geçerli olması
olarak öne çıkıyor. DSP, ülkedeki tüm partilerin
adaylarının o parti üyelerinin oluşturacağı ön
seçim kurullarınca belirlenmesinin, Siyasi Partiler
Yasası’nın emredici hükmü ile güvence altına
alınmasını istiyor.
Bu önerinin bizim çok partili yaşamımızda tam
anlamı ile bir reform olduğunu söylemeliyim. Zira
seçimlerde genel başkanın ya da genel merkez
yoklamasının sonunda aday olarak yarışan kişi,
parlamentoya girdiği andan başlayarak tüm
yasama dönemi süresince üzerinde o “lider vekili”
ambargosunun olduğunu bilerek görev yapıyor.
O ambargonun gölgesi, onun en küçük
eyleminin üstünde bir Demokles kılıcı gibi
sallanıyor. Konuşmalarına olduğu gibi, oyuna da
yansıyor. DSP’nin TBMM’ye verdiği ikinci yasa
teklifi, bu yansımayı ortadan kaldıracak
içeriktedir.
Hikmet Sami Türk, Erol Çevikçe ve Uluç
Gürkan’ın uğraşlarının yansıdığı bu çalışma
paketinin içinden çıkan üçüncü yasa değişiklik
önerisi ağırlıklı olarak kadınları ilgilendirmektedir.
Yasa ile kadına yüzde 50 kota
Milletvekili olmak isteyen kadınlarımız, 1935’ten
bu yana, parlamentoya giren 8734 erkek
politikacıya karşın sadece 233 hemcinslerine
TBMM çatısı altında görev olanağı tanındığını
biliyorlar mı?
2010 yılında da süregelen bu kadınlarla,
erkekler arasındaki korkunç farkı kapatabilmek
için, DSP, partilerin aday listelerinde her iki cins
için eşitlik istiyor.
Bu yüzde 50 - yüzde 50’lik eşitliğin sadece
seçimler için hazırlanacak aday listeleri ile de
sınırlı kalmaması, kongre delegelikleri ile
seçilecek yönetim kurulları için de geçerli olması,
aynı teklifin içinde kamuoyunun
değerlendirmesini bekliyor. O bekleyiş için
medyada sayıları giderek çoğalan kadın yazarlara
ve TV’lerde söyleşi yapanlara büyük sorumluluk
düşmüyor mu?
Faks: 0 216 302 82 08 [email protected]
TEKELemekçileriiçinhükümetlegörüşenTürk-İş,4-C’yi‘makyajlayan’önerilerikabuletmedi
İşçinin umudu boşa çõktõANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Özlük haklarõ için 50 gündür Anka-
ra’da eylem yapan TEKEL işçilerinin
umudu boşa çõktõ. Hükümetle Türk-İş
arasõnda yapõlan görüşmeler, hükü-
metin 4-C uygulamasõndan geri adõm
atmamasõ nedeniyle sonuçsuz kaldõ.
Hükümetin uygulamayõ “makyajla-
yan” kõdem tazminatlarõ ve yõllõk
izinlerle ilgili önerilerini kabul etme-
yen Türk-İş, genel grevi görüşmek üze-
re bugün saat 10.00’da tüm konfede-
rasyonlarõ toplantõya çağõrdõ. Tek Gõ-
da-İş Sendikasõ’na bağlõ işçiler de
son anda bir çözüme ulaşõlamazsa
bugün açlõk grevine başlayacak.
Bakanlar Kurulu, dün son zamanla-
rõn en önemli toplantõlarõndan birini yap-
tõ. Toplantõnõn en önemli gündem mad-
desini dün itibarõyla 50 gündür Anka-
ra’da eylem yapan TEKEL işçilerinin
durumu oluşturdu. Erdoğan’õn talima-
tõyla bu konuda yeni bir çalõşma yapan
Devlet Bakanõ Hayati Yazıcı ile Ma-
liye Bakanõ Mehmet Şimşek, gelinen
nokta konusunda kabine üyelerine bil-
gi verdi. Bakanlar Kurulu toplantõsõ sü-
rerken ilginç bir gelişme yaşandõ. Türk-
İş Başkanõ Mustafa Kumlu ve Türk-
İş Genel Mali Sekreteri Ergün Atalay,
iki bakanla görüşmek için Başbakan-
lõk’a geldi. Görüşmeye Çalõşma ve
Sosyal Güvenlik Bakanõ Ömer Dinçer
de katõldõ. İşçi temsilcileriyle görüşen
bakanlar daha sonra tekrar Bakanlar Ku-
rulu’na katõldõ. Başbakanlõk’ta hareketli
dakikalar yaşanõrken eylemdeki işçiler
de gün boyunca hükümetten gelecek
açõklamayõ bekledi.
İlk görüşme sonuçsuz
Türk-İş Başkanõ ile bakanlar ara-
sõnda gündüz saatlerinde yapõlan ilk
görüşmeden bir sonuç çõkmadõ. Kum-
lu ve Atalay sendikaya dönerken, iki
bakan da önerinin kabul görmediğini
Başbakan ve kabine üyelerine iletti.
Görüşmenin ardõndan basõn mensup-
larõnõn sorularõnõ yanõtlayan Kumlu,
“Akşam tekrar bir araya geleceğiz”
dedi. Kumlu, “Başbakan ile mi gö-
rüşeceksiniz” sorusuna, “Bilmiyo-
rum” yanõtõnõ verdi.
Konfederasyonlar toplanıyor
Bir süre sonra Türk-İş temsilcileri bir
kez daha Başbakanlõk’a çağrõldõ. Yazõ-
cõ, Şimşek ve Dinçer, hükümetin TE-
KEL işçileriyle ilgili son teklifini Türk-
İş’e iletti. 4-C uygulamasõndan geri
adõm atmamakta õsrar eden hükümet,
uygulamayõ “makyajlayarak” işçiye
sundu. Bu çerçevede işçilerin kõdem taz-
minatlarõnõn ödenmesi, 22 günlük izin
haklarõnõn verilmesi ve olanaklar dahi-
linde çeşitli kamu kurumlarõnda çalõş-
tõrõlmasõ önerildi. Ancak bu öneriler 4-
C uygulamasõna temelden karşõ olan
Türk-İş’i tatmin etmedi. Hükümetin
önerisine ret yanõtõ veren Kumlu, Baş-
bakanlõk’tan ayrõlõrken gazetecilerin
sorularõnõ yanõtladõ. Gazetecilerin “Uz-
laşma yok mu” sorularõ üzerine “Ta-
leplerimiz karşılanmadığına göre uz-
laşma yok demektir” yanõtõnõ veren
Kumlu, bundan sonra işçilerin ne ya-
pacaklarõna ilişkin soruya da “Onu 6
konfederasyon başkanı ile değerlen-
direceğiz” yanõtõnõ verdi.
Kumlu, Tek Gõda-İş Sendikasõ’nõn
başlatmayõ planladõğõ açlõk grevini de ele
alacaklarõnõ söyledi. Türk-İş, Kum-
lu’nun bu açõklamalarõndan kõsa süre
sonra bugün saat 10.00’da tüm konfe-
derasyonlarõ toplantõya çağõrdõ. Ayrõca
bugün saat 13.00’e kadar çözüm ol-
mazsa Tek Gõda-İş üyesi işçiler açlõk
grevine başlayacak.
Yazıcı’dan üstü kapalı tehdit
Bakanlar Kurulu toplantõsõnõn ardõn-
dan Yazõcõ, Şimşek ve Ömer , ortak ba-
sõn toplantõsõ düzenledi. İşçilerin ta-
leplerinin her yönüyle ele alõndõğõnõ be-
lirten Yazõcõ, özelleştirme sonucu açõk-
ta kalan çalõşanlarõn 4-C kapsamõnda is-
tihdam edilmelerinin en adil ve doğru
yöntem olduğunu savundu. Türk-İş’e
sunduklarõ önerileri anlatan Yazõcõ, iş-
çilerin çalõştõklarõ her 1 yõl karşõlõğõnda
4-B statüsünde çalõşanlar gibi iş sonu
ödemesi adõ altõnda tazminat alacakla-
rõnõ söyledi. Buna ek olarak maaşlarõn
yüzde 25-30 oranõnda arttõrõldõğõnõ be-
lirten Yazõcõ, ayrõca çalõşma sürelerinin
de 11 aya yükseltildiğini belirtti. TEKEL
işçilerinin 17 ilde kümelendiklerini an-
latan Yazõcõ, bu işçilerin imkânlar öl-
çüsünde çalõştõklarõ illerde ya da civar
illerdeki kamu kurumlarõnda istihdam
edileceğini de Türk-İş’e ilettiklerini
söyledi. Yazõcõ, “Ben imkânlarımız öl-
çüsünde çok iyi bir pozisyon sağla-
dığımız inancındayım” dedi.
Söz konusu düzenlemeleri bir ka-
rarnameye dönüştüreceklerini belirten
Yazõcõ, işçilere “aba altından sopa”
gösterdi. Yazcõ, “Özellikle TEKEL
işçilerine ve ailelerine sesleniyo-
rum, 1 ay süreleri var havuza yer-
leştirmek için o süreyi kaçırmasın-
lar. Çünkü gerçekten önemli ölçü-
de bir iyileştirme var” dedi.
Bakan Şimşek de işçilerin tazmi-
natlarõnõn saat 15.00 itibarõyla he-
saplarõna yatõrõldõğõnõ söyledi.
TÜRKEL: GELİŞME OLMAZSA AÇLIK GREVİNE BAŞLIYORUZ
Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, eylemdeki işçilere yaptığı ko-
nuşmada, meselenin masada çözülmesinden yana olduğunu söyledi. Hükü-
metin 11 aylık sürede değişiklik yapmayarak, “Siz 4-C’yi kabul ederseniz
yıllık ücretli izin hakkını koyabiliriz, kıdem tazminatını koyabiliriz” dedi-
ğini belirten Türkel, “Umuyorum ki gece uzundur, Başbakan şevkat elini
uzatır ve yarın güle oynaya memleketlerimize, işimize gideriz. Aksi takdir-
de yarın (bugün) saat 13.00 itibarıyla açlık grevine başlayacağız” dedi.
Türkel, açlık grevine başladıklarında Türkiye’nin dört bir yanındaki işçi
ailelerinin de başlarında bantla eyleme destek olacaklarını söyledi.
Türk-İş Başkanı Kumlu, Başbakanlık’tan ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kumlu, görüşmeler-
den sonuç alınamadığını açıklarken Türk-İş, tüm konfederasyonları bugün toplantıya çağırdı. (Fotoğraf: AA)
AZINLIKLAR İÇİN DÜZENLEME
Yunanistan’dan
Batı Trakya açılımı
Haber Merkezi - Yunanistan’da PASOK hükü-
meti Batõ Trakya azõnlõk sorunlarõna bir çö-
züm getirmek amacõyla bir dizi girişimlerde
bulunmaya hazõrlanõyor.
Azõnlõklarõn karşõlaştõğõ sorunlarõ “Yuna-
nistan’ın kendi iç meselesi” olarak gördüğü-
nü açõklayan Yunan hükümeti düzenleme
yapmayõ planlõyor. Hazõrlanan yeni yasa tasa-
rõsõna göre, azõnlõk okullarõnõn karşõlaştõğõ, bi-
na yetmezliği, öğretmen ve öğrenci sayõsõ ile
tedrisatla ilgili sorunlar Yunan Eğitim Bakan-
lõğõ tarafõndan giderilecek. Tasarõya göre azõn-
lõk için Türkçe ve Yunanca olmak üzere çift
dilli anaokullarõ açõlacak ve din dersi öğret-
menleri azõnlõk üyelerinden oluşacak. Sela-
nik’te azõnlõk üyelerinin eğitim gördüğü özel
pedagoji akademisinden alõnan diplomalar,
Yunan yüksek öğretim diplomalarõna muadil
olacak. Devlet daireleri ve kamu sektörüne
azõnlõk üyeleri alõnmasõ, Batõ Trakya’da seçi-
len belediye başkanõ, muhtar gibi yerel yöneti-
ci sayõsõnõn arttõrõlmasõ beklenen düzenleme-
ler arasõnda gösteriliyor. Müftü seçimleri ko-
nusunda da gelişmeler bekleniyor.
Söz bitti, sıra eylemde
ALİ ÖZTÜRK
ANKARA - Eylemleri bugün 50. gü-
nüne giren TEKEL işçileri, 4-C uygu-
lamasõndan geri adõm atmayan hükü-
mete sert tepki gösterdi. “AKP’nin ada-
leti bu mu” diye soran işçiler, “Baş-
bakan, bizi hayal kırıklığına uğrattı”,
“Söz bitti, sıra eylemde”, “Sonuna ka-
dar da direneceğiz” diyor. İşçiler tep-
kilerini gazetemize şöyle dile getirdi:
Hasan Yılmaz (Malatya): Söyle-
necek söz bitti, sõra eylemde. Bundan
sonraki olaylarõ hükümet düşünsün.
Mücadelemizin gereği neyse onu
yapacağõz.
Cevdet Gürkan (Hatay) : Umu-
dumuzu yitirmiş olduk. Sendikamõz
ne karar verirse ona uyacağõz.
Kerem Kılıç (Adıyaman): TE-
KEL işçisi şu an Gandhi’ce bir dire-
niş sergiliyor. Kendisine zarar veriyor
ama karşõsõndakilere asla. Haklarõmõzõ
AKP’ye kaptõrmamak için mücadele
ediyoruz. Haklarõmõzõ gasp ederek
ideolojik davranan Başbakan’dõr.
Leyla Yiğit (Adıyaman): Seçim-
den önce, Başbakan “İşçi, köylü, me-
mur benim dostum-
dur. Ben onlar için
mücadele edeceğim.
Göreve geldiğimde,
hortumcularla, kara
para aklayanlarla
mücadele edeceğim”
diyordu. Şimdi de hor-
tumculara neredeyse
plaket verecek. Biz
işçileri de yõllardõr yo-
la yola tavus kuşuna
çevirdi. Şimdi de
‘evinize gidin’ diyor.
Atilla Alyanak
(Hatay): Hükümetten
binde bir de olsa bir
umudumuz vardõ ama
hayal kõrõklõğõ yaşõyoruz. 4-C’ye mak-
yaj yaptõlar, yine aynõ şeyi bize sundu-
lar. Gerekirse ölüm orucuna gideceğiz.
Hayal kırıklığı yaşayacak
Yaşar Kaya (Adıyaman): Haklarõ-
mõzõ alana kadar mücadelemiz sürecek.
Hayal kõrõklõğõna düşmeyeceğiz. Hayal
kõrõklõğõ yaşayacak biri varsa o da Tay-
yip Erdoğan’dõr. Başbakan’a sesleni-
yorum: “Bizim al-
nımızın teri soğu-
madan haklarımız
verilsin. Haklarımı-
zı alamazsak burada
öleceğiz!”
Şahabettin Oruç
(Diyarbakır): Ne
olursa olsun biz 4-
C’yi kabul etmiyo-
ruz. İsterse 10 bin
TL maaş versinler.
Yalnõzca biz değil,
memleketteki ailele-
rimiz de açlõk grevine
destek verecek.
Çocuklarımı
çok özledim...
Gülperi Yıldırım (İstanbul): Hü-
kümet, TEKEL işçisini cezalandõr-
mak istiyor. Evde beni bekleyen ço-
cuklarõmõ çok özledim. İstanbul’a
gidip çocuklarõmõ görmeyi düşünü-
yordum ama vazgeçtim. Hükümet bu
isteğimi de çok gördü.
Erol Sarman (İstanbul): Hükümet
tribünlere oynadõ. 11 ay 22 günü veren
hükümet, 8 gün daha ilave edemiyor
mu? Ya öleceğiz kurtulacaklar ya da öz-
lük haklarõmõõ verecekler.
Songül Sevim (İstanbul): AKP bi-
zimle dalga geçercesine bir açõklama
yaptõ. Bir 49 gün daha burada olabili-
riz. Çocuklarõmõn karnelerini bile gö-
remedim. AKP’nin adaleti bu mu?
Gel de 750 TL’ye 3 çocuğu okut
Nejat Zoran (Diyarbakır): Biz de 2-
3 yõl öncesine kadar bu hükümeti, ül-
kesine düşkün ve mütevazi bir hükümet
olarak görüyorduk. Maalesef öyle çõk-
madõ. Ciddi bir örgütlenmeyle bundan
sonraki seçimlerde bu hükümet barajõn
altõna düşürülmelidir. Biz kâr ederken
nasõl oluyor da tütünlerimiz yerin dibi-
ne gömülerek alõmlar durduruluyor?
Adil Kara (Malatya): Bizlere 750
TL maaş öneren Başbakan, hangi sa-
mimiyetiyle “3 çocuk yap” diyor? Gel
de 750 TL ile 3 çocuğu okut.
Nazlıcan Kara (Adil Kara’nın kı-
zı): Babam bizim için burada. Ben
SBS’ye hazõrlanacağõm ama şu an ba-
bamõn yanõndayõm. Sõnava çalõşama-
mamõn sebebi de hükümettir.
Başbakanlõk’tanistediklerihaberialamayanTEKELişçileri,4-Cuygulamasõndangeriadõmatmayan
hükümeti sert sözlerle eleştirdi. İşçiler, haklarõnõ alana kadar eyleme devam edeceklerini söyledi
4-C’LİLER SENDİKALI OLABİLİR
ANKARA (ANKA) - Ankara 16.
İdare Mahkemesi, 657 sayılı Ya-
sa’nın 4-C maddesine göre çalışan
personelin memur sendikalarına
üye olabileceklerine karar verdi.
İdare mahkemesi, ayrıca Devlet
Personel Başkanlığı’nın “4-C kap-
samındaki personelin 4688 sayılı
Kamu Görevlileri Sendikaları Ka-
nunu kapsamında olmadığına” yö-
nelik görüşünü de iptal etti.
HAK-SEN Genel Başkanı Ay-
han Çivi, Büro HAK-SEN’in da-
ha önce açtığı davada Ankara 15.
İdare Mahkemesi’nin aynı yön-
deki kararına rağmen Türkiye
İstatistik Kurumu’nda (TÜİK)
çalışan 4-C kapsamındaki perso-
nelin, sendika üyelikleri Devlet
Personel Başkanlığı’nın görüşü
gerekçe gösterilerek işleme ko-
nulmadığını anımsatarak “Anka-
ra 16. İdare Mahkemesi, sendika
üyeliklerinin idareye başvuru ya-
pılan 4 Nisan 2009 tarihinden iti-
baren geçerli olduğunu belirterek
bugüne kadar geçen süredeki
sendika üyelik aidatlarının da ya-
sal gecikme faizi ile birlikte öden-
mesine karar verdi” dedi.
ÇİÇEK’TEN ‘EMASYA’ YORUMU
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Bakanlar Kurulu toplantısının
ardından açıklama yapan Hükü-
met Sözcüsü Cemil Çiçek, Devlet
Bakanı Faruk Çelik’in “Alevi Ça-
lıştayları” adı altında yapılan yedi
toplantı hakkında bilgi verdiğini
söyledi. Çiçek, toplantıların fayda-
lı geçtiğini ve önümüzdeki günler-
de konuyla ilgili açıklamaların ya-
pılacağını söyledi.
Çiçek, EMASYA Protokolü’nün
toplantıda ele alınıp alınmadığına
ilişkin bir soru üzerine, “Konu en
üst düzeyde cevaplanınca benim
ilave söyleyeceğim bir şey yok.
Ümit ederim kısa sürede bu çalış-
ma neticelenmiş olur” diye konuş-
tu. “Sayın Başbakan, Milli Güven-
lik Siyaset Belgesi’ndeki iç tehdit
kavramına yönelik bir değişiklik
yapılacağını söyledi. Nasıl bir de-
ğişiklik öngörülüyor” sorusuna ise
Çiçek, ilgili birimlerden görüş alı-
nacağı ve değerlendirmelerin
MGK’de görüşülerek metin haline
getirileceği yanıtını verdi. Çiçek,
“Onun için 2010 yılı bu süreçlerin
işleyeceği, çalışacağı bir dönemdir.
Daha işin başındayız” dedi.
‘Türkiye riskleri
dikkate almalı’
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Dünya
Bankasõ Türkiye Direk-
törü Ulrich Zachau,
“Küresel Ekonomik
Beklentiler 2010” konu-
lu toplantõda yaptõğõ ko-
nuşmada, Türkiye’nin
geçen yõl, küresel eko-
nomik krizden reel eko-
nomi anlamõnda en faz-
la etkilenen ülkelerden
biri olduğunu söyledi.
Türkiye’nin bankacõlõk
sistemini yeniden yapõ-
landõrdõğõ için finansal
açõdan ise birçok ülke-
den daha iyi bir konum-
da bulunduğunu dile ge-
tiren Zachau, Türki-
ye’nin dõş riskleri göz
önünde bulundurmasõ
gerektiğini belirtti.
Eşinden Osman
Baydemir’e tepki
DİYARBAKIR
(Cumhuriyet) - Diyar-
bakõr Büyükşehir Beledi-
ye Başkanõ BDP’li Os-
man Baydemir’in 24
Aralõk’taki KCK operas-
yonunda 7’si belediye
başkanõ 23 kişinin tutuk-
lanmasõnõ protesto etmek
için yaptõğõ açõklamada
tepki çeken küfürlü ko-
nuşmasõnõ eşi olan avu-
kat Reyhan Yalçõndağ
Baydemir de eleştirdi.
Baydemir, “Osman
Bey’in ağzõndan çõkan o
sözleri duyduğumda şok
oldum. Hayatõnda hiç
küfretmez. O söz konu-
sunda kendisine görüşle-
rimi söyledim ve kendi-
sini protesto ettim” dedi.
Besim Sertok
yeniden başkan
İstanbul Haber Ser-
visi - TMMOB Orman
Mühendisleri Odasõ İs-
tanbul Şubesi 31 Ocak’ta
gerçekleştirilen 10. dö-
nem seçimlerini, Besim
Sertok’un yönetiminde
“Çağdaş Demokrat Or-
man Mühendisleri ve Or-
man Endüstri Mühendis-
leri grubu” kazandõ. Se-
çimlere, Çağdaş Demo-
krat Orman Mühendisleri
grubu karşõsõnda, “Mes-
lekte Birlik” ve “Birliğe
Çağrõ” isimli grup listele-
ri de yarõştõ. Oylama so-
nucunda Çağdaş Demo-
krat Orman Mühendisleri
423, Meslekte Birlik gru-
bu 306 ve Birliğe Çağrõ
grubu da 226 oy aldõ.
209 bin TL
haftaya devretti
ANKARA (AA) - “On
Numara” oyununun bu
haftaki çekilişinde kaza-
nan numaralar “2, 3, 6, 10,
11, 14, 27, 33, 34, 38, 42,
45, 46, 48, 51, 53, 56, 57,
59, 64, 70 ve 79” olarak
belirlenirken, 10 bilen çõk-
mayõnca 209 bin 244 TL
12 Kr haftaya devretti. Çe-
kilişte 9 bilenler 2 bin 447
lira 70’er kuruş, 8 bilenler
85 lira 10’ar kuruş, 7 bi-
lenler 11 lira 55’er kuruş,
6 bilenler 1 lira 95’er ku-
ruş ve hiçbir numarayõ
doğru tahmin edemeyenler
ise 1.35 lira kazandõ.