Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 ŞUBAT 2010 SALI 10 DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B KAVŞAK ÖZGEN ACAR Doğalgaz Kazığı! Önceki hafta sonunda Antalya’ya bir konuşma yapmaya gitmiştim. O güzelim turistik kente beş yıl önce geleceği söylenen doğalgaz hâlâ ulaşmadığı, çok kalitesiz kömür satıldığı için Ankara’dan beter bir hava kirliğine tanık oldum. Kirlilik ölçüsü “PM10” dikkate alındığında, rüzgârlı havalarda 150- 200 PM10 olan kirlilik “sağlığa zararlı” anlamında “kırmızı”, rüzgârsız havalarda “sağlığa çok zararlının” karşılığı 200-300’lük “mor” düzeyindeydi. Son aşama olan “kestane” renkli “tehlikeli” sınırına dayanmıştı. Çankaya’dan Ankara’ya baktığınızda hava kirliliğinin diz boyu değil, bulutlar boyunda olduğunu görürsünüz. Doğalgaza karşın Melih Gökçek’in seçmenlerine dağıttığı kötü yardım kömürü, kalitesiz kömür satışına göz yumulması, hükümetin doğalgaz fiyatını birden yükseltmesi ile bu yakıtın kullanımından vazgeçilmesinden sonra hava kirliliği Ankara da “kestane” rengine doğru ilerliyor. Hükümette jeton geç düşüp doğalgaz fiyatında indirime gidildiyse de bu yaz boz tahtasına güvenemeyen apartman yöneticileri doğalgaza dönmediler. Ekonomik bunalımın teğet geçtiğini söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı 2009’da Türkiye’de elektrik tüketimindeki gerileme rakamları yalanlıyor. Yandaki çizelgede tüketimin, Doğu Anadolu dışında en çok sanayi bölgelerinde gerilediği görülüyor. Türkiye’de enerji üretimi dışa bağlı… Türkiye’de tüketilen elektriğin her 1 kilovatı yerel, 3 kilovatı ise doğalgaz, petrol ve kömür gibi dış kaynaklardan karşılanıyor. Dış kaynakların yüzde 70’ini ise doğalgaz oluşturuyor. Türkiye, gazı, sıvılaştırılmış dışında, Mavi Akım ve Batı Hattı olmak üzere Rusya’dan iki yönden, Azerbaycan’dan ve İran’dan alıyor. Doğalgaz tüketimi 20 yılda yüzde 70 arttı. Ekonomik bunalımda düşen elektrik ve doğalgaz tüketimi, yanlış kömür siyasası ile Türkiye önemli sorunlar yaşıyor. Daha ucuza gaz verileceğine bir de üstüne olağanüstü zam yapan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler’in kellesi uçuruldu. Erdoğan’ın “Doğalgaza zam yapılacaksa ancak ben açıklarım!” demesi bundandır. İş işten geçti! Türkiye “al ya da öde” kuralını kabul ettiği için, kullanılmayan gaz karşılığında İran’a 600 milyon dolar ödedi. Aynı kural Rus gazında da kabul edildiği için Türkiye bu ay içinde Rusya’ya en az 1 milyar doları boşu boşuna ödeyecek! Yeni Bakan Taner Yılmaz, doğalgazın yüzde 65’ini aldığımız Ruslara bu paranın ödenmemesi konusunda adeta yalvarırken Rus Gazprom Genel Müdürü Sergey Komlev “Ekonomik bunalım bizi ilgilendirmez. Anlaşma anlaşmadır. Ekonomik bunalım ‘fors majör (mecbur sebep)’ sayılmaz!” diyor. AKP iktidarının olağandışı zam yaparak gazdan uzaklaştırdığı vatandaşını, çöküntüye sürüklediği sanayicisini, rekabetsiz bıraktığı ihracatçısını, işsiz yaptığı çalışanını cezalandırırken İran’a 600 ve Rusya’ya 1 milyar dolar ödemesinden başka dış ticaret açığını da yükseltti! İşte AKP’nin ekonomi siyasası bu… AKP’nin “Ermeni açılım” siyasasından dolayı Ankara’ya kırgın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev de “Artık bu iş böyle yürümez. Kardeş olarak doğalgazın bin metreküpünü bizden 120 dolara, Rusya’dan 300 dolara alacaksın, almadığında 1 milyar dolar ödeyeceksiniz. 2008’den bu yana süren bu belirsizliği geri dönüşümlü olarak uluslararası piyasa düzeyine biz de çıkarmak zorundayız!” demez mi? ABD Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Richard Morningstar da Yunanistan-İtalya bağlantılı Avrupa güney koridoru hakkında Ankara’nın ilgisizliğinden yakınıp Azerbaycan’la Şah Denizi’nde anlaşmaya varılmayışını eleştirmez mi? Neyse önceki gün Moskova’dan yaraya merhem olacak bir haber geldi. Türkiye “al-öde” borcunu ödeyecekti, ama Rusya 1 Ocak’tan itibaren doğalgaz fiyatında yüzde 6 indirim yapmıştı. Bu 400 milyon dolarlık bir indirim demekti. İç siyasa yazarları, muhabirleri ile spor yazarları, muhabirlerinin yer değiştirmeleri durumunda Türkiye’deki siyasal yaşamda ne gibi değişiklikler olacağını daima düşünmüşümdür. Siyasal yaşamda başa güreşen üç siyasal parti var. AKP, CHP, MHP… Futbolda da Fenerbahçe’ye, Galatasaray’a, Beşiktaş’a “üç büyükler” deniliyor. İki alanda da kavga “başa” oturmaya yönelik! Sporcu meslektaşlarımız maçlar, yöneticiler, oyuncular ve hakemler hakkında yazdıkları olağandışı eleştirilerin aynısını, iç siyasada yazsalardı acaba bugün AKP iktidarda kalabilir miydi? Ya da yenile yenile yenmesini değil, daha iyi yenilmesini öğrenen Deniz Baykal hâlâ CHP’nin başında olur muydu? Devlet Bahçeli de çoktan siyasetten köşesine çekilmez miydi? Maç sonrasında katmerli ahkâm kesen TV spor yorumcularına hayranım! Bir hafta önce göklere çıkardıkları bir oyuncu ya da hakemi ertesi hafta kafalarına balyozla vura vura yerin dibine çakıyor, ertesi hafta tükürdüklerini yalıyorlar! Yenilen takımın çalıştırıcısı hakkında demediklerini bırakmıyorlar. “Takım böyle yönetilir mi? O oyuncu sağda değil de neden solda oynatıldı?” gibilerden yüklen babam yüklen. Kardeşim siz bu kadar iyi biliyorsunuz da neden bir takım çalıştırmıyorsunuz? Size neden çalıştırıcılık önerilmiyor? Bu arada hakemin penaltı kararı saatlerce tartışılıyor. Aynı sahneyi bir ileri bir geri oynattırıp o anı yakalayamadı diye hakeme ateş püskürülüyor. Teknoloji, hakemlere yardıma başladı. Kulaklık ve mikrofonla yan hakemlerle iletişim devrede. “3G” denilen yeni cep telefonlarından hakemlere verseler, onlar da canlı yayındaki o anı, bir ileri bir geri oynatıp ondan sonra karar verseler, acaba nasıl olur!? Bu konunun en önemli insanı eski bir hakem ve kabzımal olan Erman Toroğlu ne diyor? “Uğur! Al geri… Al geri, al, al… Oynat Uğur, oynat, oynat!” “Uğur’cum biraz daha geri al, oynat… Şuraya bakkk. Düpedüz penaltı var burada… Hakemin yaptığı hıyarlık… Yanlış anlamayın o sevimli sebzeyi tenzih ederim!” Neymiş Toroğlu yayında küfrediyormuş. Bu nedenle “Maraton” programındaki görevine son verilmiş… Sanki yuttuk! Başka ne demişti Toroğlu? “Benim Genelkurmay Başkanım kodu mu oturtmalı!” Bereket Toroğlu’nu “Ergenekon”dan içeri tıkmadılar. İktidarımız, Toroğlu’nu meslektaşlarının ekranlarda yaptıkları gibi bir balyozla futbol sahasının içine çakmakla yetindi! Benim Genelkurmay Başkanım Kodu mu… Gündem Dışı! Elmek: [email protected] Faks: 0312. 442 79 90 Pentagon 25 yõllõk askeri stratejisini değiştirerek yeniden yapõlanmaya gidiyor ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - ABD Savunma Bakanlõğõ (Pentagon) tarafõndan her dört yõlda bir hazõrlanan askeri strate- jinin ana hedefleri arasõnda El Kai- de’nin yok edilmesi yer aldõ. Pentagon’un dün açõkladõğõ Dört Yõllõk Savunma Stratejisi (QDR) baş- lõklõ raporda ABD’nin Afganistan ve Irak savaşlarõnda başarõlõ olma ve ge- lecekteki tehditlerle mücadele etmesi- ne yönelik hedefler belirlendi. Rapor- da, “ABD ve müttefikleri, El Kaide ve onun dünyadaki ortaklarına kar- şı siyasi, askeri ve ahlaki geniş bir savaşın içindedir” ifadeleri kullanõl- dõ. Raporda ayrõca yakõn ve orta vade- de ciddi sayõda ABD askerinin Afga- nistan’da bulunacağõ ve El Kaide’ye karşõ operasyonlar düzenleneceği vur- gulandõ. Çok daha karmaşõk ve belir- siz bir güvenlik ortamõyla karşõ karşõ- ya kalan ABD’nin dünyadaki en güçlü “oyuncu” kalacağõnõn öne sürüldüğü raporda, Çin ve Hindistan gibi ülkele- rin yükselişlerine de dikkat çekiliyor. Raporda, Çin’e “Asya ve çevresin- de askeri emellerinin şeffaf olma- ması nedeniyle” eleştiri getirilirken İran ve Kuzey Kore’nin nükleer he- defleri endişe konusu olarak sunulu- yor. Raporda ayrõca, teknolojik iler- leme ve küresel bilgi akõşõyla devlet dõşõ oyuncularõn da bu yeni güvenlik ortamõnda yer alacağõ ve ABD’nin siber saldõrõlara karşõ hazõrlõklõ olma- sõ gerektiği de belirtildi. ABD’nin askeri stratejisinin önemli ayaklarõn- dan birini de müttefik ülkelerin or- dularõnõ güçlendirmek oluşturuyor. Küresel ısınma gündemde Raporda ayrõca, küresel õsõnmaya bağlõ sorunlar da ilk defa dünyada çatõşmalara yol açabile- cek ve ABD’nin çõkarlarõnõ tehdit edebilecek tehditler arasõnda yer alõyor. Öte yandan ABD Savunma Bakanõ Robert Gates’in gelecek yõlki savaş bütçesini 44 milyon do- lar arttõrarak 708 milyar dolara çõ- karmayõ planladõğõ bildirildi. 12 Ocak’ta bu köşede Türkiye’de interneti kaliteli sağlayan ilk özel kurum “Superonline” ile bağlantılı son aylardaki hizmetlerinden yakınmıştık. Yakınmalarımız, bir iletide gönderilen adres sayısının azaltılması, bir saat içinde gönderilen ileti sayısının sınırlandırılması, gelenlerin belli bir sayıdan sonra engellenmesi olarak özetleyebiliriz. Şirketten bir görevli aradı. Durum bugüne değin düzeltilmedi. Bugünden itibaren sınırsız ve üstelik ücretsiz iletişim sağlayan “gmail” adresime iletilerinizi gönderebilirsiniz. TV yayınlarını kablodan sağlayan “Türksat kablo” bir iki yıldır, aboneye gerekçe bildirmeden bazı yabancı kanalları kaldırıyor. Ama abonelik ücreti değişmiyor. Bir zamanlar birkaç Alman ve Fransız kanalı varken şimdi yalnızca bir tek Alman kanalı var, hiç Fransız kanalı yok. Kablosuz yayın yapan kurumlar ise Türksat’ın abonelerini kendilerine çekiyorlar. Türksat hiç olmazsa nezaketen faturalarında bu değişiklikleri bildirse, kanalları keyfince kaldırmasa! Geçen hafta başkenti kar örttüğünde Migros’ta alışveriş yapıyordum. Kasadaki kızların dizleri üzerine “termofor (sıcak su torbası)” koyup bacaklarını ve üşüyen parmaklarını ısıttıklarını gördüm. Hasta olup olmadıklarını sorduğumda, üşüdükleri için bu yolu seçtiklerini, Koç Holding çatısı altındayken ayaklarının ucuna elektrikli ısıtıcılar konulduğunu, ancak yeni yönetimde bunların kaldırıldığını söylediler! BM plan sunmadı KKTC Cumhurbaşkanõ ve Rum yönetimi lideriyle basõn toplantõsõ düzenleyen Ban Ki-mun, ‘Çözüm sizin elinizde, siz bulacaksõnõz’ dedi REŞAT AKAR LEFKOŞA - Birleşmiş Milletler Ge- nel Sekreteri Ban Ki-mun, dünkü te- maslarõnõn ardõndan Lefkoşa’daki ara bölgede, KKTC Cumhurbaşkanõ Meh- met Ali Talat ve Güney Kõbrõs Rum Yönetimi Başkanõ Dimitris Hristof- yas’la birlikte ortak basõn toplantõsõ dü- zenledi. Oldukça kõsa süren basõn top- lantõsõnda, çözüm beklentisinde olanlara herhangi bir mesaj veremeyen Ban Ki- mun, liderlerin, Kõbrõs sorununun çö- zümü için güçlü bir ka- rarlõlõk gösterdiğini söy- lemekle yetindi. Ban, iki lidere destek için adaya geldiğini be- lirtirken “Çözüm sizin elinizdedir, siz bulacak- sınız” dedi. Genel Sekre- ter Ban Ki-mun, kapsam- lõ müzakerelere devam eden liderlerin bugüne kadar ‘Yönetim ve Güç Paylaşımı’ konularõnda ilerleme sağladõklarõnõ kaydetti. KKTC Cum- hurbaşkanõ Talat, BM Ge- nel Sekreteri’nden teşvik beklediklerini belirtirken Rum lideri Hristofyas, müzakerelerin gidişatõnõ etkilememek için, hangi konularda, ne tür anlaş- malarõn sağlandõğõ konusunda açõkla- ma yapmak istemediğini söyledi. Eroğlu ziyaretten memnun KKTC Başbakanõ Derviş Eroğlu ise Ban Ki-mun’un adaya müdahale ama- cõyla gelmediğini ifade etti. Ban’õn “sorunu Kıbrıslılar çözecek” şeklin- deki ifadelerinin de memnuniyetle kar- şõlandõğõnõ anlatan Eroğlu, “Ülkeyi görmek, her iki taraftaki gerçekler- le yüzleşmek ve vereceği mesajları iletmek için adaya geldiğini ifade et- ti. Bize verdiği mesaj ‘Sorun sizin so- rununuz, gelecek sizin geleceğiniz, bu- nu siz çözeceksiniz. Önerilerle gelme- dim’ şeklinde oldu” dedi. Eroğlu, Hristofyas’õn masada sergilediği tavrõn da uzlaşma değil uzlaşmazlõk olduğu- nu, Kõbrõs Türk tarafõnõn karşõ taraftan da iyi niyet beklediğini ifade etti. Hristofyas’tan tepki Hristofyas, Ban Ki-Mun’un Talat’la Cumhurbaşkanlõğõ Sarayõ’nda görüş- mesinin, Kõbrõs Rum hükümeti için “rahatsızlık yaratan bir olay olduğunu” söyledi. Hristof- yas’õn, Ban’la görüşmesinde, Rum hükümetinin bu konu- daki rahatsõzlõğõnõ dile getir- diğini duyurdu. Hristofyas- Ban görüşmesinden sonra BM Genel Sekreteri’nin Kõbrõs Özel Danõşmanõ Alexander Downer, “BM’nin adada tek ‘Kõbrõs cumhuriyeti’ni tanıdığını ve Ban’ın Talat’ı Kıbrıs Türk toplumu lideri olarak tanıdığını” söyledi. Downer, “BM Genel Sekre- teri’nin Talat’la yaptığı gö- rüşmenin yerinin önemli ol- madığını” ekledi. Talat’õn ar- dõndan kendisi ile görüşmeye gelen Ban’õ kapõda karşõla- mayarak tepkisini gösterdi. ABD Savunma Bakanlõğõ, aynõ anda iki cephede savaşa hazõr olma stratejisini, çeşitli bölgelerde farklõ tarzlarda savaşlara hazõrlõklõ olacak şekilde değiştiriyor. OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - Yaklaşõk 1500 Alman vatandaşõnõn İsviçre bankalarõndaki hesaplarõnõ içeren bir CD, Almanya ile İsviçre’nin arasõnõ açtõ. Adõnõn Herve Falciani olduğu açõklanan 37 yaşõndaki bilgisayar uzmanõ bir ihbarcõ, elinde Almanya’dan vergi kaçõrmak için parasõnõ İsviçre’deki bankalarda tutan Almanlarõn hesap dökümlerini içeren CD’yi Alman hükümetine 2.5 milyon Avro’ya satmak istediğini belirtti. Önceki Alman Maliye Bakanõ Peer Steinbrück’ün 2 yõl önceki benzer bir olayda bilgileri satõn aldõğõnõ ve bu sayede hazineye milyonlarca Avro tutarõnda bir gelir sağladõğõnõ hatõrlatan çevreler, Almanya’nõn şimdi de parasõnõ vererek bu bilgileri satõn almasõ gerektiğini savunuyor. İsviçre’nin ise Berlin’e en üst düzeyde uyarõ gönderdiği ve bu suça ortak olmamasõnõ istediği bildirildi. Federal Maliye Bakanõ Wolfgang Schäuble, acele karar vermekten kaçõnõrken, Maliye Bakanõ’nõn öneriye sõcak baktõğõ, Başbakan Angela Merkel’in de CD’deki bilgilerin satõn alõnmasõndan yana “yeşil ışık yaktığı” iddia edildi. Sosyal demokratlar ile Yeşiller Partisi ve Sol Parti ise “bedeli ödenerek” vergi kaçakçõsõ bu milyonerlerin saptanmasõnõ ve cezalandõrõlmasõnõ istedi. Fransızlara da satmış Öte yandan CD’yi satõşa sunan ihbarcõ Falciani’nin, ağustos ayõnda da Fransa hükümetine benzer bir öneride bulunduğu, gerçekleşen satõş nedeniyle Fransa ile İsviçre arasõndaki ilişkilerin soğuduğu kaydedildi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun KKTC’de “Çözüm şimdi” pankartlarıyla karşılandı. Gös- tericiler, BM Genel Sekreteri’nden çözümü çabuklaştırmak için çaba göstermesini istedi. (Fotoğraf: AFP) Ban Ki-mun’un KKTC Cumhurbaşkanı Talat ile Cumhur- başkanlığı Sarayı’nda görüşmesi Rumların tepkisini çekti. ALMANYA-İSVİÇRE Vergi kaçakçõlarõnõ ele veren CD ortalõğõ karõştõrdõ Her yerde teröre karşı savaş BİRAZ SABIR, SIRA SİZE DE GELECEK... Önce Türk Subaylarını aldılar okyanus ötesindeki eğitim kurumlarına. Onları “OLAĞAN ÜSTÜ” bilgilerle donattılar. Şimdilerde Türk Polislerini donatıyorlar. Elli yıl kadar sabrediniz değerli Belediye Zabıta Güçlerimiz, sıra size geliyor... MÜJDAT KILIÇKIRAN AA0632292 no’lu Ermenistan vatandaşlığı pasaportumu kaybettim. Hükümsüzdür. Svetlana Begojantan Kalbinizi Koruyun TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cad. No:8 Şişli / İSTANBUL Tel: (212) 212 07 07 (pbx) http://www.tkv.org.tr Fotoğraf: AFP