Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
16 ŞUBAT 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 9
ATAOL BEHRAMOĞLU
Tekel işçilerinin 4/C uygula-
masõna karşõ direnişleri 2. ayõ-
nõ tamamlayarak 3. ayõna girdi.
Peki birçok kişinin belki de
tam olarak ne olduğunu bilme-
diği bu 4/C neyin nesidir?
Kamu çalõşanlarõnõn hukuk-
sal konumunu düzenleyen 657
sayõlõ devlet memurlarõ yasasõ-
nõn 4. maddesinin A fõkrasõnda
kadrolu devlet memurlarõ, B fõk-
rasõnda sözleşmeli personel, C
fõkrasõnda ise geçici personel ta-
nõmlarõ yer alõyor.
“Geçici personel”, maddenin
bu fõkrasõndaki tanõmõyla, “bir
yıldan daha az süreli ve söz-
leşme ile çalıştırılan” ve yine
buradaki tanõmla “işçi sayıl-
mayan” kişilerdir.
2003 yõlõnda başlayan özel-
leştirmeler sonucunda işlerinden
olan kamu emekçilerinin duru-
munu görüşen Bakanlar Kuru-
lu, 2004 yõlõnda, bu kamu
emekçilerinin ve daha sonraki
özelleştirmeler sonucunda işsiz
kalacak olanlarõn 4/C kapsa-
mõnda çalõştõrõlabileceklerini
kararlaştõrõyor...
İşçilerin “kölelik yasası” de-
dikleri bu 4/C fõkrasõna şimdi
daha yakõndan bakalõm:
Kadrolu, sigortalõ ve diyelim
ki on beş yõllõk kamu emekçi-
sisiniz. Çalõştõğõnõz kamu ku-
rumu özelleştiriliyor ve kendi-
nizi sokakta buluyorsunuz.
Size deniyor ki, işiniz ve si-
gortanõz artõk sona ermiştir.
Fakat isterseniz, aldõğõnõz üc-
retin çok altõnda bir ücretle ve
işçi sayõlmayacağõnõz için de
herhangi bir sendikal hakka
sahip olmaksõzõn, sizi geçici
personel olarak çalõştõralõm.
Artõk işçi sayõlmadõğõnõz için,
kõdem tazminatõ, ihbar tazminatõ
gibi haklarõ ve sendikal hakla-
rõ bütünüyle aklõnõzdan çõkarõn.
Sigortalõ olmayõ, günün bi-
rinde emekli olmayõ unutun.
Çalõşma sürenize gelince, bu
yõlda on aydan dört aya kadar
değişebilecektir, vb...
Şimdi, (vicdan sahibi olanlar
için söylüyorum), elinizi vic-
danõnõza koyun ve düşünün:
Bu nedir?
Kazanõlmõş bir hakkõn zorla
alõnmasõ ve arkasõndan da bir
kölelik dayatmasõ değil midir?
Başbakan’õn ağzõyla konu-
şulacak olursa, üç kuruşa ça-
lõşmaya can atan milyonlarca iş-
siz varken, TEKEL işçilerinin
direnişi kendini bilmezlikmiş.
Devam ederlerse hadleri bildi-
rilecekmiş.Aynõ zamanda ABD
yurttaşõ bir bakan, direnişteki iş-
çilerin kendilerine hükümetçe
gösterilen “merhamet”i istis-
mar ettiklerini söylüyor.
TV ekranlarõ karşõsõna yaka
paça açõk çõkan sözüm ona yi-
ne bir hükümet mensubu, sokak
kabadayõsõ ağzõyla ve tavrõyla,
lafõ PKK’ye kadar uzatõyor.
Bu laflarõ ve sahiplerini aca-
ba hangi sözcüklerle niteleme-
li? Burada sözü direnişteki iş-
çilere bõrakmaya ne dersiniz...
Diyarbakır çadırında
Kõzõlay Bayõndõr Sokak’taki
Türk-İş binasõnõnõn zemin ka-
tõndaki konferans salonunda
yaklaşõk on gündür açlõk
grevindeki işçi arkadaşlarla
24 saatlik bir destek grevi
için buluşma öncesinde,
binanõn çevresindeki so-
kaklarõ kaplayan direniş ça-
dõrlarõnõ geziyoruz.
İlk durağõmõz
Diyarba-
kõr’dan gelmiş TEKEL işçile-
rinin çadõrõ.
Sakallar uzamõş, yüzler yor-
gun.Fakat bu yüzlerde yõlgõn-
lõktan eser yok. Tersine, sõkõşõk
düzen sohbetinde bir süre son-
ra muhabbet koyulaşõyor.
Mehmet Nuri Aker adõnda-
ki arkadaşõn öyküsü, beni bir-
likte olduğumuz Tevfik Kız-
gınkaya’yõ, Abdullah Nefes’i,
çadõrda kim varsa hepimizi gül-
mekten kõrõp geçiriyor.
Direnişteki işçiler bir pro-
testo yürüyüşü sõrasõnda Ba-
kanlõklarõn bulunduğu caddeden
Kõzõlay’a doğru inmekte-
lerken, bu arkadaşõn gö-
züne bir apartmanõn ikin-
ci katõndaki pencere ke-
narõna patilerini dayayõp
onlarõ izlemekte olan bir
köpek ilişmiş.
Gerisini, bu arkadaşõn
Güneydoğu şivesiyle tat-
lanan Türkçesiyle aktar-
mayõ beceremesem de
onun anlatõmõyla sürdü-
relim: “Başımı bizi ses-
sizce izlemekte olan kö-
peğe doğru çevirip:
- Susma, sustukça sıra
sana gelecek! diye ba-
ğırdım...
Havlamaya başladı...
Biz uzaklaşana kadar da
havlaması sürdü...”
Mehmet Nuri Aker, öyküsü-
nü şöyle noktalõyor:
“O bile bizi anladı, ama
hâlâ anlamayanlar var!”
Diyarbakõr çadõrõndaki sohbet
bununla sona ermedi.
Bir yerlerden bir darbuka
çõktõ ve korobaşõ Abdülhalim
Dinç’in yönetiminde, direniş
günlerinde bu çadõrda uyarlan-
mõş şarkõlar bir ağõzdan söy-
lenmeye başladõ...
Bunlardan “Havuz Başın-
da” olanõ şöyle:
İndim havuz başõna
Tayyip çõktõ karşõma
4/C nedir bilmezdim
O getirdi başõma
Gelemem ben gidemem ben
4/C’yi kabul edemem ben
Al 4/C’yi çal başõna
Geçemem geçemem geçe-
mem ben
Türk-İş önünde hurma
Tayyip karşõmda durma
Ya işçiye sahip çõk
Ya da Meclis’te durma
Nakarat...
Bu güzel uyarlamayõ
“Arınç’ın gözyaşları” adõnõ
verdikleri, Türk-İş Başkanõ’nõn
adõyla başlayan şarkõ izledi:
Kumlu gider boş gelir
Tayyip sözü hoş gelir
Müdahale geliyor
Biber gazõ võz gelir.
Ankara’nõn taşlarõ
Ley ley limi limi ley
Ampulün õşõklarõ
Limi limi güzel gel bize
Yedi bitirdi bizi
Arõnç’õn gözyaşlarõ...
Halkõn yaratõcõ dehasõna, en
güç zamanlarda bile kaybol-
mayan o eşsiz mizah duygusu-
na hayran olmamak mümkün
değil...
Diyarbakõrlõ TEKEL emek-
çileriyle, kõrk yõl bile değil,
bin yõllõk dostlar gi-
bi kucaklaşõp ay-
rõldõk...
SÜRECEK
TEKEL DİRENİŞİNDEN NOTLAR
Bu 4/C
neyin nesi?
AP’de soru
önergesi
STRAZBURG (AN-
KA) - TEKEL işçilerinin
devam eden eylemi Av-
rupa Parlamentosu’nda
(AP) da ses getirdi.
AP’de verilen bir soru
önergesinde, “AB Ko-
misyonu, TEKEL işçile-
rine karşı gösterilen
baskıcı hareketin hede-
finin onları terörize et-
mek ve siyasi etkinlikle-
rini engellemek olduğu
ve Türk işçileri ve va-
tandaşlarının temel de-
mokratik haklarını per-
vasız biçimde ihlal ettiği
görüşünde değil mi?”
denildi. AP’de Portekiz
kökenli sol kanat üyesi
Joao Ferreira AB Ko-
misyonu’nun yanõtlamasõ
istemiyle parlamento baş-
kanlõğõna verdiği yazõlõ
soru önergesine AB’nin
Türk hükümetini ülkenin
“demokratikleştirilme-
sindeki” ilerleme karşõ-
sõnda kutladõğõnõ, hemen
ardõndan TEKEL işçileri-
nin, hükümetin fabrikayõ
kapatma kararõ sonrasõn-
da işlerini koruma çaba-
sõna girdiklerini anõmsat-
tõ. Ferreira, “İşçilere sal-
dırıların listesi, gösteri-
cilere karşı su topu ve
biber gazı kullanılması
gibi copla yapılan saldı-
rılar ve barikatları da
kapsayarak, bazı işçile-
rin yaralanmasına ne-
den olarak arttı ve ciddi
hale geldi” dedi.
İstanbul Haber Servisi - Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan’õn Katar ziyareti öncesi,
“AK Parti iktidarı döneminde TEKEL’in ne
gayrimenkulü ve ne de menkulü kimseye peş-
keş çekilmemiştir” yönündeki açõklamasõna
karşõn, TEKEL’in İstanbul Unkapanõ’ndaki
binasõnõn, Medipolitan Sağlõk Hizmetleri AŞ’nin
Nakşibendi tarikatõna yakõn olduğu ileri sürü-
len sahiplerine verildiği ortaya çõktõ.
AKP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)
de Medipol Grup’a ait İstanbul Göztepe kav-
şağõndaki 12 dönümlük araziye İBB Şehir
Planlama Müdürlüğü’nün ve dönemin CHP’li
meclis üyesi Hüseyin Sağ’õn muhalefetine
karşõn 2007’de yüksek imar hakkõ tanõmõştõ. Şe-
hir Plancõlarõ Odasõ’nõn ise bu izne “Bu ayrı-
calıklı imar iznidir” görüşüyle karşõ çõkmasõ
tartõşma yaratmõştõ.
Aynõ gruba bu kez özelleştirilen TEKEL’in
çok değerli bir gayrimenkulü verildi. Özelleş-
tirme Yüksek Kurulu kararõyla TEKEL’in,
Unkapanõ’ndaki 5 katlõ genel müdürlük binasõ,
Milli Emlak Genel Müdürlüğü’ne devredildi.
Başbakan ve 4 bakan, 22 Mayõs 2009 tarihin-
de 2009/27 sayõlõ kararla TEKEL’in Unkapa-
nõ’nda Haliç ve Marmara Denizi manzaralõ de-
ğerli 5 katlõ binasõnõn Maliye Bakanlõğõ’na hi-
be edilmesi kararõnõ onayladõ. Binada çalõşan 300
genel müdürlük üyesi, 1 Ocak 2010’da TE-
KEL’in İstanbul Kartal Cevizli’deki yerleşke-
sine gönderildi. Maliye Bakanlõğõ, boşaltõlan bi-
nayõ, 4 özel hastanesi bulunan Medipol Grup ola-
rak bilinen Metropolitan Sağlõk Hizmetleri
AŞ’ye tahsis etti.
Tarikata 2. kıyak
4 özel hastane işleten Medipol Grup ve gru-
bun başkanõ, Nakşibendi tarikatõnõn İskender-
paşa dergâhõna ve AKP’ye yakõnlõğõyla bilini-
yor. İskenderpaşa cemaatinin şeyhi Mahmut
Esat Coşan’õn babasõ Necati Coşan da bu gru-
bun hastanesinde yattõ ve tedavi sõrasõnda ya-
şamõnõ kaybetti. Başbakan Erdoğan’õn annesi
Tenzile Erdoğan da bu grubun hastanesinde te-
davi gördü. Binanõn tahsis edildiği Medipol
Grup’un İstanbul Göztepe kavşağõndaki 12
dönümlük arazisine İBB Meclisi ayrõcalõklõ imar
izni vermişti.
Medipol Grup’un başvurusu üzerine söz ko-
nusu araziye istenilen yükseklikte, bodrum
katlar emsal dõşõ tutulmasõna izin verilirken, top-
lam 36 bin metrekarelik inşaat hakkõ tanõnmõştõ.
Şehir Planlama Müdürlüğü ise “Söz konusu ta-
lep, plan bütünlüğünü bozucu, plan karar-
larını değiştirici olduğundan uygun mütalaa
edilmemekte olup ayrıca bodrum katlar
için herhangi bir yapılaşma sınırlamasının ol-
madığı gibi, emsale de dahil olmaması nedeni
ile hesaplanamayan bir yapı yoğunluğunun
getirildiği görülmektedir” sözleriyle deği-
şikliğe karşõ çõkmõştõ. Tüm itirazlara karşõn İBB
Meclisi, 14 Haziran 2007’de oyçokluğu ile imar
değişikliğini onayladõ.
TEKEL’in Unkapanõ’ndaki binasõ, Medipolitan Sağlõk Hizmetleri AŞ’ye verildi
AKP’den cemaate kõyak
B
aşbakan Erdoğan ve
Maliye Bakanı Meh-
met Şimşek, Devlet
Bakanı Ali Babacan, Ulaş-
tırma Bakanı Binali Yıldı-
rım, Devlet Bakanı Cevdet
Yılmaz, 22 Mayıs 2009 ta-
rihinde 2009/27 sayılı ka-
rarla TEKEL’in Unkapa-
nı’nda 5 katlı binasının
Maliye Bakanlığı’na hibe
edilmesi kararını onayladı.
Maliye Bakanlığı, binayı,
Metropolitan Sağlık Hiz-
metleri AŞ’ye tahsis etti.
Direniş 64. gününe ulaşõrken yaşama geçirilecek eylemler gün gün belirlendi
‘Mücadelede yeni dönem’
AKP, atama-işten atõlma süreci siyasi etkiye açõk yeni bir statü hazõrlõyor
4/C’den de beteri geliyor
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - TEKEL işçilerinin özlük
haklarõ için Türk-İş Genel Merke-
zi önünde başlattõklarõ eylem, bu-
gün 64. güne ulaştõ. Eyleme destek
veren Türk-İş, DİSK, Türkiye Ka-
mu-Sen ve KESK genel sekreter-
leri, konfederasyon başkanlarõnõn
12 Şubat tarihinde yaptõklarõ top-
lantõda aldõklarõ kararlar doğrultu-
sunda, yapõlacak eylemlerin neler
olacağõnõ karara bağladõlar.
Türk-İş Genel Merkezi’nde ya-
põlan toplantõ sonrasõnda, Türk-İş
Genel Sekreteri ve Tek Gõda-İş Ge-
nel Başkanõ Mustafa Türkel,
DİSK Genel Sekreteri Tayfun
Görgün, Türkiye Kamu-Sen Ge-
nel Sekreteri İsmail Koncuk ve
KESK Genel Sekreteri Emirali
Şimşek açõklamalarda bulundu.
Mustafa Türkel’in açõkladõğõ eylem
takvimine göre, konfederasyonla-
ra bağlõ tüm şubelerce, 18 Şubat
Perşembe günü, “TEKEL işçisinin
mücadelesi mücadelemizdir” ve
“Kuralsız ve güvencesiz çalış-
maya hayır” yazõlõ pankartlar,
şube binalarõ başta olmak üzere her
yere süresiz olarak asõlacak. Kon-
federasyonlarõn temsilcileri tüm
illerde 19 Şubat Cuma günü, tespit
edecekleri merkezlerde, oturma
eylemi yaparak, kitlesel basõn açõk-
lamalarõ düzenleyecek. Aynõ gün,
illerden hareket edecek olan kon-
federasyon temsilcileri 20 Şubat
Cumartesi günü saat 11.00’de An-
kara’da olacak ve saat 12.00’de Sa-
karya Meydanõ’nda bir araya ge-
lerek, TEKEL işçileriyle birlikte ça-
dõrlarda kalacak. Cumartesi günü
aynõ zamanda “TEKEL İşçile-
riyle Dayanışma Günü” ilan edi-
lecek. 21 Şubat Pazar günü ise
4/C’nin iptali için bu sabah Da-
nõştay’a başvurulacak.
‘Bizden kurtuluş yok’
Türkel, TEKEL işçilerinin hak-
lõ ve meşru mücadelesine tüm
emek ve meslek örgütleri ile ay-
dõnlar, sanatçõlar ve halkõ katkõ
vermeye çağõrdõ. “Tek Gıda-İş
Sendikası olarak bir yıldır TE-
KEL işçilerinden sendika aida-
tı almıyoruz” diyen Türkel, TE-
KEL işçilerinin özlük haklarõyla
başka bir kamu kuruluşuna gittik-
lerinde sendikanõn örgütlü olduğu
Gõda İş kolundan çõkacağõnõ ve TE-
KEL işçilerinin artõk Tek Gõda-İş’e
üyeliğinin mümkün olmayacağõnõ
söyledi. Türkel, kendisini dinleyen
işçilere “Biz sizden aidat alıyor
muyuz” diye sordu ve işçiler hep
birlikte “hayır” yanõtõnõ verdiler.
Türkel, “Hiç kimse yarın bize şid-
det uygulanacağı zaman şiddete
başvurmayacak. Çadırlarımızı
söküyorlarsa seyredeceğiz. Ertesi
gün tek tip yeni baştan çadır ku-
racağız. Bizden kurtuluş yok.
Bilsinler ki, bu hükümet bizim
sorunumuzu çözmeden TEKEL
işçisinden, Tek Gıda-İş Sendi-
kası’ndan, Türk-İş’ten kurtu-
luş yok” dedi.
ÇGD Genel Başkanõ Ahmet Aba-
kay TEKEL işçileri için bir günlük
“açlık grevi”ne de başladõ.
MURAT KIŞLALI
ANKARA - Hükümet, bir taraftan TEKEL iş-
çilerini 4/C kapsamõnda özlük haklarõndan yok-
sun olarak maaşlarõnõn üçte birine çalõştõrmaya
zorlarken, diğer taraftan PTT içindeki sözleşmeli
personelin dört katõ ücret ve prim alan, ama ata-
ma-işten atõlma süreci tamamen siyasi etkiye açõk
yeni bir istihdam statüsü getirmeye hazõrlanõyor.
PTT’de örgütlü Haber-Sen Sendikasõ Başkanõ Ali
Yılbaşı “Meclis’teki komisyonlarda AKP’li
yetkililer bize ‘Bir PTT memuru maaşõ 1500 li-
ra, biz bu paraya üç adam çalõştõrõrõz, iki kişiye
iş yaratõrõz’ diyorlar. İstediklerini buraya
alabilecekler” dedi.
Yõlbaşõ, PTT ve Ulaştõrma Bakanlõğõ tara-
fõndan hazõrlanarak Bakanlar Kurulu’na sunu-
lan Posta ve Telgraf Teşkilatõ Anonim Şirketi’nin
Kuruluş Görev ve Yetkileri Hakkõnda Kanun Ta-
sarõsõ Taslağõ’yla AKP’nin çalõşma yaşantõsõna
yönelik Kamu Personel Reformu ile getireme-
diği politikalarõ kuruluş bazõnda getirmek iste-
diğini belirtti.
Yõlbaşõ, taslakla yapõlmak istenenleri şöyle ak-
tardõ: “İş güvencemizi, 657 sayılı yasa ile be-
lirlenen haklarımızı ortadan kaldırmayı he-
defliyor. ‘KPSS’ye girmiş adaylar arasõndan per-
sonel almaya yönetim kurulu yetkilidir’ demek,
istediklerini buraya alabilecekler demektir.
Böylece KPSS’yi de by-pass edecekler. Bu-
rada getirilen düzenleme aslında 4/C’den bi-
le geri. Türkiye’yi iş güvencesi olmayan,
ucuz işçi çalıştırılan bir ülke haline getirme-
ye çalışıyorlar. Meclis’teki komisyonlarda
AKP’li yetkililer bize ‘Bir PTT memuru maa-
şõ 1500 lira, biz bu paraya üç adam çalõştõrõrõz,
asgari ücretle’ diyorlar. PTT’nin istihdam et-
tiği 37 bin personelin 7 bini taşeron işçisi. Bu
arkadaşlar bizlerle aynı işi yapıyor. Ama iş
güvencesi, sendikal haklar açısından işçinin
sahip olduğu haklara sahip değiller. Siyasi ik-
tidara yakın olan taşeronların ihale alma şan-
sı çok daha yüksek. Bu şirketler ihaleyi al-
dıktan sonra AKP teşkilatının bildirdiği iş-
çileri işe alıyorlar.”
Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ dün işçileri ziyaret etti. Çığ, “Bü-
yük bir heyecanla geldim. Kimse beni teşvik etmedi. Bu bü-
yük bir devrim direnişi. Kazandığımız tesisler yabancılara sa-
tılıyor. Yeniden alacağız bunları. Bu esirlikten kurtulmamız lazım” dedi. Çadırları gezerek
işçilerle sohbet eden Çığ, Diyarbakır çadırında bir süre oturdu. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ)
Çığ’dan destek
Çelebi: Nöbet
tutacağız
EDİRNE (Cumhuri-
yet) - DİSK Genel Baş-
kanõ Süleyman Çelebi,
“TEKEL işçileri insan
onuruna yakışan bir
çalışma istiyorlar. Yan
gelip yatmak istemiyor-
lar, yan gelip satmak da
istemiyorlar. Alın teriy-
le çalışmak istiyorlar”
dedi. Edirne Belediyesi
ile Genel-İş Sendikasõ
arasõnda, belediyenin su
ve kanalizasyon hizmet-
lerinde görevli 90 işçiyi
kapsayan toplusözleşme
imzalandõ. Edirne Bele-
diyesi Su Kanalizasyon
Müdürlüğü Salonu’nda
yapõlan törene DİSK
Başkanõ Çelebi, Genel-İş
Sendikasõ Genel Başkanõ
Erol Ekici ile Edirne Be-
lediye Başkanõ Hamdi
Sedefçi de katõldõ. Sedef-
çi’nin makamõndaki te-
levizyonun içinde dinle-
me cihazõ konulmasõna
atõfta bulunan Çelebi,
masadaki çiçeği kontrol
ederek, “İçinde böcek
yoktur inşallah” dedi.
Çelebi, 20 Şubat Cumar-
tesi günü sanatçõ, aydõn
ve şube temsilcilerinin de
aralarõnda bulunduğu
binlerce kişinin TEKEL
işçilerine destek olmak
amacõyla çadõrlarda 1 ge-
ce nöbet tutacaklarõnõ ifa-
de etti. Edirne Belediye
Başkanõ Hamdi Sedefçi
de 1989 yõlõnda göreve
seçildiğinde belediyedeki
sendikalaşmanõn öncülü-
ğünü yaptõğõnõ belirtti.
MUÖEK’den
destek
MERSİN (Cumhuri-
yet) - Mersin Üniversi-
tesi Öğretim Elemanlarõ
Konseyi (MUÖEK) , iki
aydõr Ankara’da eylem
yapan TEKEL işçileri
için destek kampanyasõ
düzenledi. Mersin Üni-
versitesi Öğretim Ele-
manlarõ Konseyi işçile-
re maddi ve manevi
destek olmak için kam-
panya yürüttü. Bir hafta
süren kampanyada top-
lanan paralar SES İstan-
bul Şubesi’ne teslim
edildi. Toplanan paray-
la direnişteki TEKEL
işçilerine 2 gün boyun-
ca sõcak çorba dağõtõla-
cağõ ifade edildi.