Katalog

SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Ortadoğu’da ‘Reality Şov’ Diplomasisi “Erdoğan-Clinton görüşmesinde büyük diplomatik skandal!” başlığıyla internet sitelerine düşen haberi görünce, bu kez hiç yadırgamadım. “One minute” fırçası ve devamındaki “alçak koltuk krizi”(!) ardından, bu kez de bir başka Ortadoğu coğrafyasında elçiler “boğaz boğaza gelmişler”. Flaş haber: ABD Büyükelçisi ile Türk Büyükelçisi Katar’da birbirlerinin gırtlağına sarıldı... RTE-Clinton görüşmesi uzayınca; ABD Büyükelçisi, dışarda bekleyen Türk Dışişleri mensuplarına “uyarıda” bulundu: “Katar Emiri ile randevumuz var. Emiri bekletemeyiz…” Bizimkiler tınmadı... Flaş.. flaş.. flaş... ABD Büyükelçisi bunun üzerine ufaktan kafayı sıyırdı; TC Başbakanı’yla görüşmenin yapıldığı odanın kapısına dayanıp, kapıyı yumrukladı. Bununla kalmadı; “Yeter! Kesin şu lanet görüşmeyi. Katar Emiri bizim için daha önemli” dedi... Flaş.. flaş.. flaş... Erdoğan’ın “dış politika danışmanı”(!) Büyükelçi Fuat Tanlay da; ABD elçisine “had bildirince”, Amerikalı muhatabı ile gırtlak gırtlağa geldiler... İnsan artık nerdeyse; “Ne yani? Hepsi bu mu? Sadece bu kadar mı? Ne bıçak ne de tabanca çekilmiş? Ne var yani?” oluyor. Cambaza bak taktiği Dışarıda tüm bunlar olurken içerde asayiş berkemalmiş... RTE; -tercümelerle geçen o büyük ve çok kritik zaman boşluklarına rağmen!- Bayan Clinton’a; Bill’in geçirdiği son kalp ameliyatının ardından hal hatır soracak vakit bile bulmuş. “Beyefendi nasıllar? Çok şükür iyilik haberlerini alıyoruz!” “Hamdolsun. Teşekkür ederiz. Endişe edilecek bir şey yok...” Bu hasbihal sürerken; dışarıda kapılar yumruklanıyor, hakaretler uçuşuyor; büyükelçiler birbirlerini tartaklıyor. Gürültü patırdı... içeriye dek ulaşıyor; ama kimse kılını oynatmıyor. Başlangıçta “yirmi dakika” diye planlanan görüşme; “bir saate” çıkıyor. Flaş... flaş.. flaş... “Kapıda kriz, görüşmenin sıcak bir sohbet havasında gerçekleşmesini engellemedi!” Mutlu son. Haber böyle bitiyor. Şova bakın siz! Ortadoğu diplomasisi artık demek bu: Devasa bir şovdan ibaret. “Diplomaside büyük skandal” ibaresiyle karşımıza gelen olaylar, tümüyle birer “reyting” aracına dönüşmüş durumda... Halkın gazı ve hoşnutsuzluğu, “Yemekteyiz” programı kıvamındaki “şovlarla” alınırken, kapalı kapılar ardında “reel politika” tam gaz sürüyor. Eski Romalıların “panem e circenses” (ekmek ve sirk!) ifadesiyle özetledikleri, popülizmin bin yıllık “Cambaza bak cambaza!” taktikleri, başarılı bir şekilde tıkır tıkır işliyor ve etkisini gösteriyor. Kavganın gerçek nedeni... “Büyük skandal”; pardon “büyük şovun” ardından, sitelerdeki okur yorumlarına göz attım. “Diplomatik gırtlaklaşmadan” insanlarımız pek memnun: “Elçi bu işte. Helal olsun!” demiş örneğin biri: “Değerli büyükelçimize saygılar, selamlar...” “ABD kim? Katar kim? Kaç yıllık tarihe sahipler? Herkes haddini bilecek!” demiş bir başkası. “RTE, uyuyan dev Türkiye’yi sallamış, kendine getirmiş; kim olduğunu, tarihini hatırlatmıştır. Diplomatından vatandaşına.... bu nedenle artık eziklik duygusu yoktur” çözümlemesini sunmuş beriki... “Yaşa varol! Senden büyük yok!” alkışları arasında; göz gezdirdiğim mesajlar arasında yalnız bir vatandaş şu uyarıyı yapıyor: “Ne çok diplomatik kriz oldu! Büyükelçinin sadece bu olay (görüşme süresi!) yüzünden sinirlenip, kapıyı yumrukladığına inanmak güç. Kavganın ardında başka sebep olmalı!” İşte zurnanın zırt dediği yer bu. Asıl büyük kavga çünkü “görüşme süresi” filan değil; İran-ABD arasındaki arabuluculuk üzerine. “Arabuluculuk” iddiasına büyük önem veren ve bu iddiayı kimselere kaptırmak istemeyen AKP hükümeti; aynı iddiaya sahip çıkmaya çalışan Arap dostlarıyla şimdi karşı karşıya... Katar; İran ile ABD’nin “doğrudan görüşmelere” oturması için; arabuluculuk görevini üstlenmek peşinde... “Corriere della Sera”da (15 Şubat) yer alan habere göre; “Doğrudan görüşmeler için Katar’ın götürdüğü öneriye Obama yönetimi de sıcak bakıyor...” Obama’yı İran’la masaya kim oturtacak (!) ve parsayı kim toplayacak? “Dik duruş” adına vatandaşlarımızın iltifatlarına mazhar olan AKP’nin derdi gücü bu: Washington’ın gözüne girmek... Bir başka yazıda buradan devam ederiz. [email protected] 16 ŞUBAT 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER [email protected] CMYB C M Y B ABD Dõşişleri Bakanõ, Devrim Muhafõzlarõ’nõn hükümet ve parlamentonun yerini aldõğõnõ söyledi ‘Tahranaskeridiktayagidiyor’ ELÇİN POYRAZLAR WASHINGTON - Nükleer progra- mõ nedeniyle İran’a baskõ uygulamak is- teyen ABD, İran’õn askeri diktatörlüğe gittiği açõklamasõnõ yaptõ. Katar’da Carnegie Mellon kampusunda dün Arap öğrencilerle bir araya gelen ABD Dõşişleri Bakanõ Hillary Clinton, ABD’nin giderek güçlenen İran Dev- rim Muhafõzlarõ’nõn ülkeyi askeri dik- tatörlüğe götürmeye başladõğõ görü- şünde olduğunu söyledi. ABD’nin İran’a karşõ askeri bir saldõ- rõ düşünüp düşünmediği yönündeki bir so- ruyu yanõtlayan Clinton, “Hayır. Biz İran hükümetinin yerini almaya başlayan Devrim Muhafızları’nın kontrolünde olan şirketlere BM yaptırımı getirerek tüm dünya topluluğunu bir araya ge- tirmeye çalışıyoruz” dedi. Clinton, “Devrim Muhafızları’nın İran hükü- meti, dini lideri, cumhurbaşkanı ve parlamentonun yerini al- dığını ve İran’ın as- keri bir diktatörlüğe doğru gittiğini görü- yoruz. Bizim görüşü- müz bu” diye konuştu. İran’õn hâlâ daha seçe- bileceği farklõ bir yol olduğunu dile ge- tiren Clinton, Tahran’a ya- kõnlaşmaya açõk olduklarõ yönünde net bir mesaj vermek istedikle- rini de belirtti. Clinton, ABD’nin İran’a saldõrma planlarõna yönelik õsrarlõ soru- lar üzerine “Biz İran’ın tutumunu de- ğiştirmekle ilgileniyoruz. Kendimizi, dostlarımızı ve müttefiklerimizi her za- man koruyacağız” dedi. ‘Kalkan, Türkiye’yi de koruyacak’ ABD Dõşişleri Bakanõ, Avrupa’ya yer- leştirilecek füze savunma sisteminden de vazgeçmediklerini açõkladõ. Bu sistemi mimari değişikliklerle yalnõzca daha et- kin hale getirmek istediklerini ifade eden Clinton, Rusya ve Avrupa arasõndaki anlaşmazlõktan çok İran ve “haydut” ül- kelerin tehdidinin daha büyük olduğunu vurguladõ. Clinton, İran’õn füze progra- mõna karşõ kalkanõn, “Kafkaslar ve Türkiye’yi de kapsayacak şekilde” koruyacağõnõ söyledi. İran’da muhalefete yönelik baskõlarõn yoğunlaştõğõ geçen yõl ortasõndanbuyana,1356İranlõTürkiye’yekaçarakresmensõğõnmabaşvurusundabulundu Dış Haberler Servisi - İran’da molla ikti- darõnõn kurulduğu 1979’dan beri en büyük pro- testo dalgalarõnõn başladõğõ haziran ayõndan bu yana 1356 mültecinin Türkiye’ye sõğõndõğõ bil- dirildi. Bu kişiler arasõnda, Türkiye üzerinden Almanya’ya sõğõnan sinemacõ Nergis Kalhur ile muhalif gazeteci Hasan Serbekşiyan gibi tanõnmõş isimler de bulunuyor. Amerikan gazetesi Washington Post’a ko- nuşan kadõn haklarõ savunucusu Ayda Saadet, İran istihbarat ajanlarõ tarafõndan saatlerce dayaklõ sorgudan geçirildikten son- ra Tahran’õn loş sokaklarõndan birine bõra- kõldõğõnõ söyledi. Haziran ayõndaki Devlet Başkanlõğõ seçimlerinde Cumhurbaşkanõ Mahmud Ahmedinejad’õn açõk farkla ga- lip ilan edilmesinin ardõndan patlak veren protestolarõn düzenlenmesinde önemli rol oynadõğõ belirtilen Saadet, kasõm ayõnda bir kaçakçõnõn yardõmõyla çõktõğõ zorlu bir yolculuk sonunda Türkiye sõnõrõnõ aştõğõ- nõ dile getirdi. Sõğõnma hakkõ başvurusunun ardõndan Kayseri’ye yerleştirilen Saadet, stüdyola- rõ polis tarafõndan basõlan sanatçõ Afşin Darveriş ve işçi hareketi lideri Hasan Ve- ziri ile birlikte, Amerikalõ muhabire baş- larõndan geçenleri anlatõrken, “Hepimiz ül- keyi terk ettik, çünkü başka seçeneğimiz yoktu” dedi. Çok sayõda muhalifin ülke- yi terk etmesinin İran’da daha demokratik bir düzen için verilen mücadeleyi zayõfla- tabileceği belirtilirken, Saadet gibileri sa- ğõnmacõ olarak da molla rejimine karşõ et- kinliklere destek veriyor. Muhalefetin sesi- ni duyuran bir internet sitesi için, 30 İranlõ kadõn haklarõ savunucusunun tutuklanmasõnõ belgesel haline getiren Saadet şöyle konuş- tu: “İran’da özgürlük ve sosyal adalet kav- gası verenlerin iradesini küçük görmeyin. Bizi yenmek kolay değil...” İran’dayken ikinci sõnõf vatandaş duru- mundaki kadõnlarõn haklarõnõ savunanlarõ giz- lice bir araya getiren, protestolara ilişkin ay- rõntõlarõ yabancõ medya kuruluşlarõna gön- deren ve hayatõnõ kaybeden muhaliflerin an- nelerinin oturma eylemini örgütleyen Saa- det’in sõğõnmacõ olarak bulunduğu Türki- ye’de siyasi etkinlikte bulunmasõ yasak. Türkiye’de sürekli yaşamalarõna da izin verilmeyen İranlõ sõğõnmacõlar AB üyeleri ile ABD, Kanada ve Avustralya gibi ülkelere yaptõklarõ başvurulara yanõt bekledikleri aylar boyunca Kayseri ve Isparta gibi iller- de zorlu bir yaşam sürdürüyor. Bu arada, İranlõ istihbaratçõlardan tehdit mesajlarõ al- maya devam ediyorlar. Eşcinsel hareketi doğdu Ahmedinejad’õn cumhurbaşkanlõğõna gel- diği 2005’ten bu yana üzerlerindeki baskõ iyi- ce artan eşcinsellerin İranlõ sõğõnmacõlar için- deki oranõ giderek artõyor. İdam cezasõndan korktuğu için ülkesini terk eden Hamid Se- feri, Ahmedinejad’a rakip olan adaylarõn da kendilerine yönelik baskõlarõ sürdüreceğini bilmelerine rağmen haziran ayõ seçiminden önce 60 eşcinsel arkadaşõyla Şiraz kentinde bir araya gelerek toplantõlar yaptõklarõnõ söyledi. Seçimden sonraki protestolara da ka- tõldõklarõnõ belirten Seferi, polisin işkence- sine uğradõklarõnõ da anlattõ. İnternet aracõlõğõyla İran’daki gay ve lezbi- yen arkadaşlarõyla ve muhalif gruplarla ha- berleşmeyi sürdüren eşcinsel sõğõnmacõlar, tutuklanmayan arkadaşlarõnõn evlerinden ve iş- yerlerinden kovulduklarõ için ülkelerini terk et- mek zorunda kaldõklarõnõ dile getirdi. Ahme- dinejad’õn 2007’de ABD’de yaptõğõ bir ko- nuşmada, “İran’da eşcinsel yok” dediğini ha- tõrlatan Seferi, “Bence şimdi bunu gerçeğe dönüştürmeye çalışıyor” diye konuştu. Eşcinsel İranlı sığınmacılar, yerleştirildikleri Isparta kentinde zaman zaman fiziksel ve sözlü tacizlere maruz kalıyor. Kayseri’deki İranlı sığınmacı topluluğu sık sık bir araya gelerek ülkelerinden gelen son haberleri paylaşıyor. İranlı sığınmacılar artıyor Bahai inancına sahip olduğu için İran yönetiminin baskılarıyla karşılaşan 28 yaşındaki Yas Nurakkan sığınmacı olarak Kayseri’de yaşıyor. Hillary Clinton. DENİZ BERKTAY KİEV - Romanya’nõn ardõndan Bulgaristan’dan da ABD’nin füzesavar sistemine destek açõkla- masõnõn gelmesi Rusya’da rahatsõzlõk yarattõ. Rusya Dõşişleri Bakanõ Sergey Lavrov, Bulgaristan Baş- bakanõ Boyko Borisov’un ABD’nin füzesavar sis- temlerine destek veren sözleriyle ilgili olarak yaptõğõ konuşmada, Bul- garistan’dan bu konuda açõklama isteyeceklerini söyledi. Rusya’nõn Was- hington Büyükelçiliği’nin de ABD makamlarõndan konuyla ilgili açõklama isteğinde bulunduğunu belirten Lavrov, “Ru- menlerin yaptığı sürp- rizin ardından şimdi de Bulgarlar böyle bir sürpriz yaptı. Bu iki sürpriz neden peşpeşe geldi, anlamak zor” di- ye konuştu. Hillary Clinton, İran’da giderek güçlenen Devrim Muhafõzlarõ’nõn ülkeyi askeri diktatörlüğe doğru götürdüğünü, Devrim Muhafõzlarõ’nõn denetimindeki şirketlere BM yaptõrõmõ getirmeye çalõştõklarõnõ belirtti. Moskova ‘füzesavar sürprizlerine’ tepkili T.C. KARŞIYAKA/İZMİR 1. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINIRIN AÇIK ARTTIRMA İLANI 2009/2956 TLMT. Bir borçtan dolayõ hacizli ve aşağõda cins, miktar ve değerleri yazõlõ mallar satõşa çõkarõlmõş olup: Birinci artõrmanõn 05/03/2010 günü saat 10:10-10:15’de AOSB 10007 Sk. No:3 Çiğli’de ya- põlacağõ ve o gün kõymetlerinin %60’õna istekli bulunmadõğõ takdirde 10/03/2010 Çarşamba gü- nü aynõ yer ve saatte 2. artõrmanõn yapõlarak satõlacağõ; Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tah- min edilen değerinin %40’õnõ bulmasõnõn ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõnõn ve bundan başka paraya çevirme ve paylarõn paylaştõrma giderleri- ni geçmesinin şart olduğu; mahcuzun satõş bedeli üzerinden %18 oranõnda KDV’nin alõcõya ait olacağõ ve satõş şartnamesinin icra dosyasõndan görülebileceği; gideri verildiği takdirde şartna- menin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği; fazla bilgi almak isteyenlerin yukarõda yazõlõ dos- ya numarasõyla dairemize başvurmalarõ ilan olunur. 08/02/2010 Takdir Edilen Değeri YTL: 450.000,00 Adedi: 1 Adet Cinsi (Mahiyeti ve önemli nitelikleri): Krom ve nikel kap- lama tesisi (İİK.m.114/1,114/3) *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanõlan Örnek 63’e karşõlõk gelmektedir. (Basõn: 9022) Küçükçekmece’nin “Gülen Yüzü” Kardeşimiz, yoldaşımız, Kimya Mühendisi ALİ ESMERAY kanser illetine karşı giriştiği amansız savaşı 14 Şubat 2010 pazar günü yitirdi. Sazının tellerinden bir damla yaş düşürdün yüreklerimize, eskiden olduğu gibi, türküleri seninle söyleyecek yoldaşların. Küçükçekmece Halkevi ve İGD’den arkadaşları TC SİNCAN SULH HUKUK MAHKEMESİ İZALEYİ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU’NDAN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI 2009/46 Satõş Satõlmasõna karar verilen taşõnmazlarõn cinsi, niteliği, kõymeti, adedi, önemli özellikleri: Tapu Kaydõ : Ankara ili, Etimesgut ilçesi, Elvan Mah. 46031 ada 1 parselde kayõtlõ 4525,00 m2 miktarlõ arsa BULUNDUGU YER: Ankara ili, Etimesgut ilçesi, Elvan Mahallesi’nde yer almaktadõr. Özellikleri : Taşõnmaz arsanõn yapõsõ düz olup üzerinde ev ağaç gibi muhtesat bulunmamak- tadõr, imar bilgilerine göre toplam inşaat alanõ 2262,50 m2 büyüklüğünde olup sosyal kültürel te- sis binasõ yapõlabilir. Etimesgut ilçe merkezinin güneyinde yer alõp etrafõnda 4, 5, 7 ve 9 katlõ apartman binalar vardõr, belediye hizmetlerinden tamamen yararlanmakta olup ulaşõm araçlarõ yakõnõndan geçmektedir. İmar Durumu :İMARLI Değeri : 1.719.500,00 TL KDV oranõ %18 Satõş Saati : 14.00-14.10 Satõş Şartlarõ:1- Taşõnmazlarõn 1. satõş günü 05/04/2010 pazartesi günü olup, 14.00-14.10 sa- atleri arasõnda Sincan Sulh Hukuk Mahkemesi duruşma salonunda açõk artõrma sureti ile yapõla- caktõr. Bu artõrmada tahmin edilen değerlerin % 60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar varsa alacaklarõ toplamõnõ ve satõş giderlerini geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok artõranõn taahhüdü saklõ kalmak şartõyla 15/04/2010 Perşembe günü aynõ yer ve aynõ saatler ara- sõnda ikinci artõrmaya çõkarõlacaktõr. Bu artõrmada da tahmin edilen artõrma bedelinin malõn tah- min edilen kõymetinin % 40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn top- lamõndan fazla olmasõ ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi la- zõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ çõkmaz ise satõş talebi düşecektir. 2-Artõrmaya iştirak edecekle- rin, tahmin edilen değerin % 20’si oranõnda pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mek- tubu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir, alõcõ istediğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Katma değer vergisi (%18), ihale damga vergisi, alõcõ adõna tahakkuk edecek 1/2 ta- pu harcõ satõn alana ait olacaktõr. Birikmiş emlak vergi borçlarõ, tellaliye resmi ile satõcõ adõna ta- hakkuk edecek tapu harçlarõ satõş bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim giderleri ihale alõcõsõna aittir. 3-İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarõnõ özel- likle faiz ve giderlere dair olan iddialarõnõ dayanağõ belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildir- meleri lazõmdõr; aksi takdirde haklarõ tapu sicil ile sabit olmadõkça paylaşmadan hariç bõrakõla- caktõr. 4-Taşõnmazõ satõn alanlar, ihaleye alacağõna mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydõyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satõş bedelinin derhal veya İİK. nun 130 maddesine göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadõr. 5-Gayrimenkul kendisine ihale olunan kimse müd- detinde parayõ vermezse ihale kararõ fesholunarak, kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiş olduğu bedelle almaya razõ olursa ona, razõ olmaz veya bulunmazsa hemen ar- tõrmaya çõkarõlõr. Bu artõrma ilgililere tebliğ edilmeyip yalnõzca satõştan en az yedi gün öne yapõ- lacak ilanla yetinilir. Bu artõrmada teklifin İİK. nun 129 maddedeki hükümleri uymasõ şartõyla taşõnmaz en çok artõrana ihale edilir. İhalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif et- tikleri bedelle son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca temerrüt faizin- den müteselsilen sorumludur. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme gerek kalmaksõzõn icra müdürlüğünce tahsil olunur. 5-Şartname ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için daire- de açõk olup gideri verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir. 6-Satõşõ iştirak eden- lerin şartnameyi görmüş ve münderecatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak iste- yenlerin 2009/46 satõş sayõlõ dosya numarasõyla müdürlüğümüze başvurmalarõ ilan olunur. (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir. (Basõn: 9408) BAŞSAĞLIĞI Can dostum, değerli arkadaşım, basketbol camiasının önemli ismi Uğur Erel’in vefatını üzüntüyle öğrenmiş bulunmaktayım. Kederli Erel ailesi başta olmak üzere tüm sevenlerine başsağlığı dilerim. ERTİN AKGÜÇ A D A N A Ş U B E S İ KONFERANSA DAVET KIBRIS SORUNU Konuşmacı K.K.T.C. 1. Cumhurbaşkanı Sn. Rauf Denktaş Tarih: 17 Şubat 2010 Saat: 18:00 Yer: Seyhan Oteli – Seyhan Balo Salonu (Tüm Halkımız Davetlidir) ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ ADANA ŞUBESİ YÖNETİM KURULU