19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 ARALIK 2010 PAZAR 6 HABERLER Silah Yasa tasarısı için oluşturulan komisyon, düzenlemelerle ilgili eleştirilere kulak tıkadı BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI 18 yaşa pompalı izni Genç’in sözleri mikrofon kapattırdı Bir Eskici Kenti On yılı aşmış Roma’ya gelmeyeli. Aaa her şey yerli yerinde! Sanki değişen bir şey yok gibi. (Çevresiyle ilgilenmiyorum.) Acaba döndüğümde İstanbul’u yerli yerinde bulacak mıyım, duygusu içinde yaşayanlar için, Roma’da hemen her şeyin aynı kalıyor olması, biraz şaşkınlığa neden olabilir. Dahası, şöyle de düşünebilirler: “Yahu ne kadar eski bir yer olarak kalmış burası. Binalar eski, kentte bi tane gökdelen bile yok. Modernliğin m’sini bile duymamışlar. Tam bir fosil! Arkaik. Hangi çağda yaşıyorlar burada?! Şöyle bizim inşaatçıları buraya bi sokacaksın, beş yıl içinde tepeden tırnağa pırıl pırıl bir kent inşa edecekler İtalyanlara! Bu ne sıkıcı bi hayat böyle! İstanbul için öyle mi ya? Sürekli bir heyecan! Dün geçtiğin yeri tanımayazsın! Bir bakmışsın pırıl bir modern bina! Arkada bir alışveriş merkezi, dünya çapında... Adam haklı. Roma’da on binlerce adım attım, bir tane AVM yoktu. İstanbul’un her bir caddesinde bir AVM... Kentin en eski özgün bir iki bölgesinden Beyoğlu’da bile bir spor kulübü başkanı, üstelik kentin en önemli sineması Emek’i de yerle bir ederek, bir AVM yapmıyor mu? Her gün, “değişim değişim” diye cartlayan, kendi kafasına uygun olmayan her her şeyi “fosiller” olarak niteleyen siyasi ve kültürel borazanlar, edep ve hayalarına uygun olarak susuyor. Roma’yı dinliyorum. 15 yıl önceki Michelin Roma rehberini kullanıyorum hâlâ! Bu rehberi o zamanlar çok sevmiştim, çok pratikti, entelektüel dedikoduculuğu da fena değildi; ancak bu kez fark ettim ki çok çok Katolik ve İtalyan, bilgi çeşitliliği az. (Yoksa Michelin’in Barselona’sı mı kaliteliydi?) Zaten kitap da bizi terk etti, kimbilir hangi kafede, pizzacı veya makarnacıda unutturdu kendini. Daha iyi bir rehber kitap aramalıyız. Roma piazza’larla (meydan) dolu! Birinden çıkıp kısa bir sokakcadde yürür, öbürüne girersiniz. Her meydanın oluşmasına neden olan da bir bina, kişi, olay, zengin(lik) var sanki. Ama kenti yaşanır kılan da bu meydanlar. Roma’nın bütün çeşmeleri buralarda.. Elde/cepte, mutlaka gidilecek, görülecek yenilecek, kahve içilecek, gezilecek yerlerin listesi. Oradan buradan akan bilgiler. Çok şükür, Özlem sayesinde, üstü çiziktirilmemiş hiçbir yer kalmadı. Ayaklara karasuların inmesinin (yoksa sürünmenin mi demeliydim) anlamını, bir kez daha öğrendim. Colosseum (tarihin en büyük her türlügösteri ikonu) ile tarihi merkez arası büyük caddenin her iki yanı arkeolojik kazı alanı! Roma İmparatorluğu’nun Doğu merkezi İstanbul’u düşünüyorsunuz ister istemez! Sultanahmet’i ve geniş çevresini, Büyük Saray’ı. Biz, Büyük Bizans Sarayı’nın üzerini lüks otelle kapamak yarışındayız. Oysa, insanlık geçmişin peşinde daha çok koşmaya başladı. Elde eski olarak kalan ne varsa, en büyük zenginlik! Dünyada güncel her şeyin giderek birbirine benzediği çağımızda, ülkeleri birbirinden farklılaştıran ve ilginç kılan en büyük ayraç, geçmişi ve kültürü. Sizi özgün kılan ne ayrıcalığınız varsa, küresel arenada, en değerli varlığınız olarak ortaya çıkıyor. Eğer bunu inşa edebilmeyi akıl edecek bir kafanız ve beceriniz varsa! İstanbul’un “çağlar öncesi”nden kalmış en özgün yeri olan Adalar’ı da “modernleştirme” ve “İstanbullaştırma” fitne fücürlüğü, “turistik yapacağız” diye iş makineleriyle Büyükada’ya girdiğini anımsadım burada. Belediyecilerin, onların dernekçivakıfçı inşaatçı “okumuş yazmış” destekçilerinin de yardımıyla. Ve arka planda ise artık giderek sözdeleşen koruma kurullarının kararları. Bu kurullar, iktidarın bozuculuğu çürüyücülüğü sayesinde “tak fişi bitir işi” şıpşaklığına dönüşüyor. Ahlaksız siyasi ve toplumsal yapı, on yıllardır süren “çivi bile çaktırmıyorlar” edepsiz propagandası ile tarihi kurulları dönüştürüldü. Tıpkı çevreyi mahvetmek için kurulan çevre bakanlığı gibi. Roma yine fazla kutsal bir yer! İnsanı boğuyor. Bu açıdan bir yazı daha yazacağım. İyi pazarlar. http://orhanbursali.blogspot.com [email protected] Meclis’te Menderes tartışması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda söz alan CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, “Menderes kim? İstanbul Emniyet Müdürünü Bitlis’e tayin ederek, karısıyla ilişkiye giren kişidir” deyince TBMM Başkanvekili Meral Akşener, mikrofonu kapattı. Genç, tepkiler üzerine daha sonra özür diledi. HSYK Yasa Tasarısı’nın önceki geceki görüşmeleri sırasında tartışmalar nedeniyle oturuma iki kez ara verildi. Söz alan Kamer Genç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın merhum Başbakan Adnan Menderes’i örnek aldığını belirterek, “Menderes kim? İstanbul Emniyet Müdürü’nü Bitlis’e tayin ederek, karısıyla ilişkiye giren kişidir” dedi. Başkanvekili Akşener, bu sözler üzerine mikrofonu kapattı. Bu sırada da kürsüdeki Genç ile AKP milletvekilleri arasında tartışmalar yaşandı. Daha sonra yerinden söz alan Genç, Menderes hakkındaki sözlerinden dolayı özür diledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM İçişleri Komisyonu’nda Silah Yasa tasarısı için oluşturulan alt komisyon, silahlanmayı teşvik edici düzenlemelerle ilgili eleştirilere kulak tıkadı. Komisyon, silah almak için heyet raporu zorunluluğunu kaldırırken silah edinme yaşını da 21’den 18’e indirdi. Emniyetin ağır silahlar ithal etmesinin yolu açılırken CHP’li üyeler tasarıyı, “İkinci bir ordu kuruluyor” diye eleştirdi. AKP Sivas Milletvekili Selami Uzun başkanlığındaki alt komisyon toplantısına Emniyet Genel Müdürlüğü’nden iki uzman da katıldı. Mu Silah ruhsatı alabilmek için en az 21 yaşında olma zorunluluğu sürecek. AnHavaya cak 5 fişeğe kadar atış yapabilen av tüfeklerini alabileceklerin yaşı 18’e insıkılan dirildi. Böylece av silahı kapsamındaki pompalı tüfekleri 18 yaşındakilerin alabilmesinin yolu açıldı. İnternet üzekurşunlar rinden silah reklamı yapılabilecek, ayrıca fuar, gösteri, basılı matbuat giartacak! bi reklamlara da serbestlik getirildi. CHP Adana Milletvekili Hulusi Gühalefet milletvekillerinin, seçimler lis’te olan ve silahlanmayı teşvik edi vel’in tepkisine karşı AKP’li üyeler, sonrasına bırakılacağı belirtilmesine ci maddeleri nedeniyle büyük eleşti silah reklamının serbest bırakılmasıkarşın sürpriz biçimde alt komisyon rilere uğrayan ancak bu eleştirilerin nı “İnternette zaten reklamı yapılıda görüşülüp tasarıya son şeklinin ve dikkate alınmadığı tasarıyla getirilen yor, önüne geçmek mümkün değil” diyerek savundu ve bunu da “Türkirilmesine tepki gösterdi. 7 aydır Mec düzenlemeler şöyle: ye’nin silah ihracatçısı da olması nedeniyle fuar ve reklamların yapılması gerektiği” gerekçesine dayandırdı. Halen silah ruhsatı için istenen “tam teşekküllü hastaneden alınacak sağlık raporu” zorunluluğu kaldırıldı. Bunun yerine tasarıya “doktor” ibaresi konuldu. Böylece silah ruhsatı için tek doktordan alınacak rapor yeterli hale getirildi. Artık bir kişi 2’si taşıma, 3’ü bulundurma ruhsatlı olmak üzere 5 adet ruhsatlı silaha sahip olabilecek. Genelkurmay’ın karşı çıktığı Emniyet ve MİT’e doğrudan kendisinin silah ithal edebilmesinin yolunu açacak düzenleme tasarıda aynen korundu. Buna göre TSK ile birlikte Emniyet ve MİT de ihtiyacı olan silah ve mühimmatı kendisi ya da aracı bir kurum ve kuruluş eliyle Ücretlerini alamayan ve işten çı bir araya gelen ÖDP üyeleri slo “Serkan’ın katili AKP’nin Kiithal edebilecek. CHP’li üye karılan Sapphire işçileri, 4. Le ganlarla Sapphire şantiyesi giriş ler’i”, “Direne direne kazanacaHulusi Güvel, AKP’nin vent’te bulunan Sapphire Gök kapısı önüne yürüyerek Sapphi ğız” sloganları attı. İşçiler adına önerileri dikkate almadığını deleni önünde eylemlerini bugün re İşçileri Dayanışma Platformu yapılan basın açıklamasında işçibelirterek “AKP’liler silah de sürdürdü. Sapphire işçilerine, üyeleriyle buluştu. “Bu gökdelen lerin ücretlerinin ödenmediği, siedinme yaşını 18’e indirdi. Özgürlük ve Dayanışma Partisi ödenmeyen işçi ücretleriyle yük gorta primlerinin asgari ücret Biz muhalefet edince de (ÖDP) üyeleri de destek verdi. 4. seliyor” pankartı açan grup, “Ki üzerinden ödendiği belirtildi. ‘Biz gençlerimize güveniLevent metro durağı çıkışında ler şaşırma sabrımızı taşırma”, (Fotoğraf: VEDAT ARIK) yoruz, siz güvenmiyor musunuz’ diyorlar.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM İçişleri Alt Komisyon’dan geçen ve pompalı tüfek kullanma yaşını 21’den 18’e indiren tasarı önemli bir tartışma konusu olurken, AKP’li milletvekillerinin silah konusunda çok da “kamuoyu hassasiyeti” taşımadıkları ortaya çıktı. Uzmanlar, söz konusu tasarının özellikle düğünlerde, maç sonrasında ya da asker uğurlamalarda havaya sıkılan kurşunları arttırabileceği konusunda endişeli. Sapphire işçilerine destek CHP’Lİ GÜRSEL TEKİN: 68 kuşağı utanıyor mu? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, AKP’nin demokrasi anlayışının son öğrenci olayları ile açığa çıktığını vurgulayarak, “Son 5 yıldır, 8 yıldır Başbakan’ı destekleyen ’68 kuşaklarına soruyorum. Vicdanlarınız sızlamıyor mu? Utanmıyor musunuz? Kalemlerinizi oralarda nasıl tutuyorsunuz?” dedi. Tekin polis müdahalesi ile bir annenin çocuğunu kaybetmesine de tepki göstererek, “Çocuk katilleri ortada duruyor” diye konuştu. Tekin, öğrencilerin taleplerinin meşru olduğunu ifade ederek, “Hiç dinlendi mi bu öğrenciler? Hayır. Meşru talepleri var, dinlemeyip bir de dövülüyorlar. Bir arkadaşları çocuğunu kaybetmiş. Bu eylemin ardından öğrenciler yumurtalı eyleme başladı. Bu olağanüstü durummuş gibi devleti tahrik edercesine öğrencilerin üzerine saldırıyorlar” dedi. 4 ay önce Başbakan Tayyip Erdoğan ve ekibinin CHP’ye özgürlük dersi vermeye çalıştığını belirten Tekin, şöyle devam etti: “Anayasa Profesörü Burhan Kuzu da bize kuzu kuzu anlatıyordu. Daha talepler dinlenmeden copla, biber gazı ile karşılık veriliyor.” İÜ’DE SEMPOZYUMA KATILDI Burhan Kuzu’ya ‘öğrenci önlemi’ İstanbul Haber Servisi Ankara Üniversitesi’nde öğrencilerin yumurta atarak protesto ettiği TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu’nun dün İstanbul Üniversitesi’nde (İÜ) katıldığı sempozyuma öğrenciler alınmadı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı’na yönelik tepkisini dile getiren Kuzu, “Senin yaptığın dekanlığı babam da yapar, dedem de yapar” dedi. Kamu Hukukçuları Derneği’nin İstanbul Üniversitesi işbirliğiyle düzenlediği “Kamu Denetçiliği Ombudsmanlık Sempozyumu” dün İÜ Rektörlük binasında gerçekleştirildi. Sempozyuma katılan Kuzu için alınan önlemler kapsamında üniversite öğrencileri, salonda yer olmadığı söylenerek farklı bir salona alındı. Öğrenciler, Kuzu’nun konuşmasını, kurulan dev ekrandan izleyebildi. Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kuzu, “Benim için iyi oldu ama size pek haber çıkmadı” diyerek espri yaptı. Öğrencilerin eylemini “yaratıcı bulmadığını” belirten Kuzu, “Bu esasen, zekâ bakımından da çok gelişmediğini gösteriyor. Daha zeki olsaydı çok daha farklı yöntemler bulabilirler” diye konuştu. ÇYDD iddianamesi avukatlara verilmedi İstanbul Haber Servisi Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) yöneticilerinin avukatı Hüseyin Karataş, derneğe yönelik soruşturmaya ilişkin önceki gün kabul edilen iddianamenin kendilerine verilmediğini ifade etti. Derneğe yönelik operasyonlarda hasta olmasına karşın evi basılan ve 18 Mayıs 2009 tarihinde yaşamını yitiren eski ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Prof. Dr. Filiz Meriçli, Fatma Nur Çengel’in vekili Karataş yaptığı yazılı açıklamada, soruşturma üzerinden 20 ay geçtikten sonra soruşturma ile ilgili bir iddianame düzenlendiğini anlattı. Karataş, “Ancak, hakkında iddianame düzenlenen kişilerin vekili olmamıza ve bütün taleplerimize rağmen iddianame tarafımıza verilmemiştir” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle