Katalog

26 EK M 2010 SALI CUMHUR YET SAYFA DIŞ HABERLER 11 CMYB C M Y B SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Avrupa’da Yükselen Irkçılık ve Okurlar Merkel’in “çokkültürlülüğün iflasını” ilan edişiyle, “ırkçı popülizmlerin” Avrupa’da bir çıta daha atladığını ve kıta için kaygı verici bir dönüm noktasına ulaşıldığını; “blog yazarı” okurum Acaroğlu kabul etmiyor. Yazılarıma verdiği tepkinin özü şu: “Müslüman İslamcı farkının ayırdında olmamanız yeis verici. Öküz altında buzağı aramayın! Avrupa seküler Müslümana karşı değil, İslamcıya karşı. Ama ‘Müslüman seküler olmazmış’; o İslamcıların sorunu. Avrupa seküler değerlerini korur. Yoksa onlar da İslamcılaştırılırlar aynen bizde olduğu gibi!” Polemik seven bu sevgili okura, öncelikle Stefan Zweig’ın eseri “Dünün Dünyası”nı okuyup okumadığını sormak isterim… Şimdi tam Zweig’ı hatırlamanın sırası… Burhan Arpad’ın muhteşem Türkçesiyle dilimize kazandırdığı eşsiz eserinde Zweig; “nasıl oldu da göz göre göre gelen ırkçı sürükleniş durdurulamadı ve engellenemedi?” sorusuna karşılık; şöyle bir uyarıda bulunur: “Tarihin değiştirilmez yasasıdır. Zamana yön veren büyük hareketler, başlangıçta çağdaş kişilerce fark edilmez.” Hele o “çağdaş kişiler”, Avrupa “düşünce dünyasına yön veren” ülkelerde yaşamıyor ve de değişen iklimi, zaman içinde günbegün doğrudan solumuyorlarsa… Davulun sesi uzaktan hoş gelir.. misali… naçizane! bu mevzuda uzaktan ahkâm kesmek zor… ‘Küreselleşme Avrupa’sı zayıf halkaya bindiriyor Konu gerçekten de çok karmaşık ve çok yönlü. Ama sorunun; “İslamcılıkseküler Müslüman” farkından ve Avrupa’nın seküler toplumlarına kendi ölçülerini dayatmak arzusunda olan “İslamcıların” aşırılıklarından ibaret olmadığı kesin… Sorunun bir kısmı bu olsa da… tamamı bu değil. Zaten öyle olsa… başta Avrupa’nın önde gelen siyasi liderleri; kanaat önderleri; “radikal İslam/seküler Müslüman” farkını net, anlaşılır, birbirinden ayırt edilir çizgilerle ortaya koyarlar ki; bunu yapmıyorlar. Mesele, genelde ve de inatla; “Avrupa’nın Müslüman sorunu” olarak ortaya konuyor ki “çokkültürlülük” dendiğinde otomatikman artık bu; “farklı kavim Müslümanlar” anlaşılıyor: “Uygar Hıristiyan kavmine” karşılık, “iptidai Müslüman kavmi”. Nokta. “Irkçılık” iddialarının gündeme gelmesinin nedenlerinden biri doğrudan doğruya bu: Avrupa düzlemindeki tartışmalarda olaya böyle bir ilkel “kavim/kabile” anlayışıyla yaklaşılması ve Müslüman dünyası/kültüründen; ayrıntılı ve daha dikkatli değerlendirmelerin esirgenmesi… “Müslüman/radikal İslamcı” farkının ayırdında olmayan diğer deyişle ben değilim. Farkı, bu köşenin konusu olan bilumum Sarkozy’ler ve Merkel’ler koymuyorlar; bilinçli biçimde işlemekten ve ayrıntılandırmaktan kaçınıyorlar… Amma velakin… Avrupa popülizmlerinin ve “ırkçılık” sorununun temelindeki olay, sade bu; “köktendincilik/sıradan Müslüman” farkının yok edilmesi ve de Müslüman kimliği taşıyan her Allah’ın kuluna “potansiyel tehdit” gözüyle bakılmasından ibaret değil! ‘Dünle köprüler yıkıldı’ Olay, çok daha ürkütücü olan ve çaresi olmayan/kontrol altına alınmayan “küreselleşme” problemlerinin sonucu… “Küreselleşme” ile baş edemeyen Avrupa ekonomilerinin; bir şok yaratan “çaptan düşme” sorunu… “Avrupa orta sınıflarının”… iktidar kaybı sorunu… “İşsizliğin” artması ve “geçici sözleşmelerle” iş bulanların “geleceğe güvenle bakamaması” sorunu… “Refah devletinin sonunun gelmesi” sorunu… “Mezarda emekliliğin” dayatılması sorunu… Ve bunlar karşısında söyleyecek tek anlamlı sözü olmayan “solun”; sırra kadem basması, inandırıcılığını yitirmesi sorunu… “Sol”un olmadığı yerde “sağ”ın, hep daha çok “sağa” ve sonu gelmeyen “popülist” söylemlere kayması sorunu… “Popülist söylemlerin” bayıldığı diskurun da, zincirdeki zayıf halka “yabancıları” ve yabancıların “en yabanisi” görünen “Müslümanları” hedefe yerleştirmesi… bu kısırdöngü çarkın dönüp dolaşıp “ırkçılık” kayasına toslaması sorunu… Bunlar öyle devasa değişiklikler ki; bugünün Avrupası’nı, dünün bilgileri/değerleri ışığında anlamak, anlamlandırmak, değerlendirmek artık çok zor. Hatta olanaksız. Yazıya sevdiğim yazar Zweig’la başladım; Zweig’la bitireyim: “Bugünümüzle dünümüz ve önceki günümüz arasındaki tüm köprüler yıkılmıştır… Yeni bir dönemeçte, yeni bir bitişte ve yeni bir başlangıç çizgisindeyiz” der Zweig “Dünün Dünyası”nın daha giriş sayfalarında. Özetlemeye çalıştığım tabloyu bugün yakından izlemeye teşebbüs eden herkes işte böyle bir “yeni dönemeç, yeni bir bitiş ve yeni bir başlangıç çizgisine” geldiğimizi düşünüyor. Özellikle de Bayan Merkel’in tarih yazan “çokkültürlülüğün sonu” deklarasyonundan sonra. dishab@cumhuriyet.com.tr İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman, Tahran’ın ‘Nükleer gücüz’ demesi halinde izlenecek strateji arayışında ‘Nükleer İran gerçek olursa’Dış Haberler Servisi İsrail hükümeti, İran’ın nükleer silah sahibi olmasının engelle nememesi halinde nasıl bir strateji izleneceği ne yönelik planlarına hız veriyor. İsrail basınında yer alan haberlere göre, hü kümetin aşırı sağcı Dışişleri Bakanı Avigdor Lie berman, İran’la ilgili böyle bir gelişmeye kar şı nasıl hareket edileceğini irdeleyen “ertesi gün senaryosuna” ilişkin bir rapor hazırlanmasını is tedi. Raporda İran’ın nükleer silah sahibi olması durumunda nasıl bir yanıt verileceğinin tüm de taylarıyla değerlendirileceği belirtildi. Bugüne kadar üst düzey birçok İsrailli yet kili nükleer bir İran’ın kabul edilemeyeceği ni ve bunu engellemek için masada tüm se çeneklerin bulunduğu yönünde açıklamalar da bulunmuştu. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da, bu çerçevede İran’ın nükle er tesislerine yönelik “önleyici saldırılar” ya pılabileceğini belirtmişti. Şimdi ise Dışişleri Bakanlığı ekibinin, İran’ın uluslararası diplomatik çabalara ve BM yaptı rımlarına karşın nükleer konusunda geri adım atmamasıyla, İsrail’in bölgede artık tek başına nükleer güç olmayacağı olasılığından yola çı karak izlenecek stratejiye ilişkin ayrıntılı plan lar üzerinde çalıştığı kaydediliyor. Haaretz ve Jerusalem Post gazetelerinde yer alan habere göre, ismini açıklamayan İsrailli bir yetkili, Tahran’ın atom bombası sahibi olması nın bir felakete yol açacağını belirterek buna kar şı hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi. Yetkili, İsrail Dışişleri Bakanı Lieberman’ın bu çerçevede ekibinden, “Eğer bir gün uyan dığımızda İran’ın nükleer silaha sahip ol duğunu öğrenirsek ne yapacağız” sorusundan hareketle ayrıntılı bir çalışma yapmalarını iste diğini belirtti. Lieberman’ın Batı Şeria’da Filistin tarafının tek taraflı devlet ilanı halinde nasıl bir strateji izleneceğine ilişkin bir rapor da talep et tiği ifade edildi. İsrailli yetkili ayrıca, çalışılan planın bir gün İran’ın nükleer silah sahibi olacağına inan dıklarını göstermediğini ancak bu tür geliş melere karşı hazırlıklı olduklarını ortaya koyduğunu söyledi. İran’ın nükleer silah sahibi olduğunun or taya çıkması halinde nasıl bir tepki verilme si gerektiği üzerinde çalışan bir diğer devlet kurumunun ise Ulusal Güvenlik Konseyi ol duğu kaydedildi. İsrail, Ortadoğu’daki tek nükleer silah sahibi ülke olarak biliniyor. Reu ters’in haberinde, İsrail uçaklarının 1981’de Irak’taki atom reaktörünü vurduğu, benzer bir saldırıyı 2007’de Suriye’deki tesise yönelik gerçekleştirdiği belirtildi. Ancak birçok uz man İsrail’in aynı tarzda bir adımı İran’a kar şı tek başına yapamayacağı görüşünde. IRAK RAHATSIZLIĞI Gizli belgeler Wikileaks’i böldü Dış Haberler Servisi Wikileaks’in ABD’nin son on yıl içinde Afganistan’dan sonra girdiği ikinci ülke olan Irak’ta yaşananlarla il gili olarak yaklaşık 400.000 sayfalık resmigizli belgeyi internet üzerinden yayımla ması, sitenin çalışanları ve yönetim kadrosu içindeki görüş ayrılıklarının son ay larda kopmalara yol açtığı nı gözler önüne serdi. İngiltere’de yayımlanan Independent gazetesi, Wi kileaks’ten ayrılan ya da is tifa edenlerin çoğunun, si tenin başındaki Juilan As sange’ın sitenin kuruluş amacına uygun şekilde dav ranmamış olmasını gerekçe gösterdiklerini aktarıyor. Dünya medyasının Wikile aks’in ikinci en önemli ismi olarak tanıdığı Daniel Schmidt, gruptan ayrılışına ilişkin geçen ay yaptığı açık lamada Assange’in davra nışlarını ve sitenin aldığı yönü eleştirmişti. Schmidt gibi siteden ayrılanların sa yısı son birkaç ay içinde 12’yi buldu. Independent, haberinde, ayrılanların büyük bölümü nün de benzer eleştiriler ge tirdiklerini aktarıyor. Geti rilen asıl eleştiri şöyle: Wikileaks, gizli belgelerin internet ortamında açıklan masını sağlamak amacıyla kurulduğunda bütün yol suzluklara ya da gizli devlet faaliyetlerine yer verecekti, oysa Julian Assange için ABD’nin Afganistan ve Irak’taki savaşı bir saplantı haline geldi ve site aylardır diğer adaletsizlikler hak kında kendisine iletilen hiç bir belgeyi kabul edemedi. ‘EvetTahran’danparaaldımama...’ Dış Haberler Servisi Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai, Ame rika’nın prestijli New York Times ga zetesinde çıkan “İran’dan para aldığı” yolundaki iddialara yanıt verdi. Tah ran’dan para aldığını kabul eden Karzai, ancak bunun şeffaf bir şekilde gerçek leştiğini öne sürdü. Dün bir basın toplantısında konuşan Karzai, paranın şahsa değil, devlet başkanlığı makamına ödendiğini vur guladı. Devlet Başkanı Karzai, Afga nistan’a pek çok ülkenin bu şekilde pa ra verdiğini, bu ülkeler arasında ABD’nin olduğunu da söyledi. Karzai, “İran, Afganistan hükümetine her se ne yılda bir veya iki kere 500, 600 ya da 700 bin Avro yardımda bulunu yor” dedi. Karzai, talimatı üzerine ge nel sekreteri Ömer Daudzai’nin parayı teslim aldığını söyledi. New York Times, Tahran’ın, ABD’nin etkisinin hissedildiği Afgan hükümetinin üzerindeki nüfuzunu arttırabilmek için na kit para dolu çantaları Karzai’nin yar dımcılarına teslim ettiğini öne sürmüştü. Gazete, Karzai’nin parayı destekleri karşılığında yargıçlara, aşiret liderlerine ve Taliban militanlarına dağıttığını sa vunmuştu. ‘TÜRK YE’N N DERD GAZZE’YE YARDIM DEĞ LD ’ Dış Haberler Servisi Eski İsrail Başbakanı ve muhalefetteki Kadima Partisi’nin lideri Tzipi Livni, “Türkiye’nin amacı Gazze’ye yardım götürmek değil, siyasiydi” dedi. 31 Mayıs’ta Mavi Marmara gemisine düzenlenen saldırıyı soruşturmakla görevli Turkel Komisyonu’na dün ifade veren Livni, “Söz konusu tarihte İsrail’in Filistinlilerle barış görüşmeleri yürütmemesinin siyasi bir boşluk yarattığını, Türkiye’nin de Hamas’a meşruiyet kazandırmak amacıyla bu boşluktan yararlandığını” öne sürdü. İstifa edenlerin çoğu sadece ABD ile ilgili çalışmalara yoğunlaşılmasından rahatsızlık duyuyor. (Fotoğraf: AFP) srail askeri ‘görev başında’ İsrail’de insan hakları örgütü Sessizliği Kırmak (Breaking the Silence) İsrailli askerlerin Filistinli sivillere yönelik tavrını gösteren fotoğraflar yayımladı. 20082009 yılında Gazze’de ev baskınlarında çekilen fotoğraflardan birinde askerler elleri bantlanan bir Filistinliye silah doğrultuyor. Bir başka karede bir grup İsrailli asker, Filistinli bir kadın yemek pişirirken arkasından dalga geçercesine poz veriyor, evin içinde keyfi hareketlerde bulunurken görünüyor. (Fotoğraf: AFP) Assange. İran, eğitimi Batı’ya kapatıyor Dış Haberler Servisi İran, üniversitelerdeki sosyal bilimler bölümlerine kısıtlama getirdi. Üst düzey yetkili Ebulfazıl Hasani, devlet radyosuna yaptığı açıklamada, aralarında hukuk, felsefe, psikoloji, siyaset bilimi, kadın araştırmaları ve insan haklarının bulunduğu 12 konudaki mevcut derslerin dini temellere uyum içinde olmadığını ve Batılı okulların görüşlerine dayandığını söyledi. Hasani, getirilen kısıtlamayla üniversitelerin bu başlıklarda yeni bölümler açamayacağını, ayrıca hükümetin mevcut programların içeriğini gelecek birkaç yıl içinde yüzde 70’e kadar yeniden düzenleyeceğini belirtti. İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, geçen yıl, bu konuların dini şüphelere yol açabileceği endişesini dile getirmişti. Hükümetin rakamlarına göre, İran’daki 3.5 milyon üniversite öğrencisinin 2 milyonu sosyal ve beşeri bilimler okuyor. nilgun@cumhuriyet.com.tr TEŞEKKÜR Şair ARİF DAMAR’ın ölümünde bizleri yalnız bırakmayan dostlarımıza ve mezar taşını hazırlayan Marmara Üni versitesi Heykel Bölümü’nden İMDAT AVCI’ya, emeğini esirgemeyen bölümün taş hocası ZİYATİN NURİYEV’e teşekkür ederiz. Eşi Oğlu Tülin Damar Nice Damar Dosya No: 2010/851 E. Satışına Karar Verilen Taşınmazın; Tapu Kaydı: İzmir ili, Konak İlçesi, Köprü Mahallesi, 6492 ada, 14 parsel, 33 cilt, 3248 sayfa No’da kayıtlı 536 m2 yüzölçümlü 14/200 arsa paylı taşınmazda bodrum kat 1 No’lu bağımsız bölümde kayıtlı mesken va sıflı tam hisseli taşınmaz İmar Durumu: Konak Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün 03.02.2010 tarih 1343 sayılı yazısına göre imar planında, İzmir ili, Konak İlçesi, Köprü Mahallesi, 6492 ada, ayrık nizam Hmax: 15.80 m. Çatı kat sız bina yüksekliğinde 5 kattır şeklindedir. Evsafı Kıymet ve Nitelikleri: İzmir ili, Konak İlçesi, Köprü Mahallesi, 6492 ada, 14 parselde kayıtlı 536 m2 alanlı taşınmaz 14/200 arsa paylı bodrum kat (tapu kaydına göre 1 No’lu ) bağımsız bölümün posta adresi 141 Sokak No. 99 Lale Apt. K.l D.l Satışa konu taşınmaz; 141.Sokağa cepheli betonarme karkas sistemde bahçeli nizamda yapılmış toplam 6 katlı ve her katında 2 dairesi bulunan 99 No’lu Lale apartmanının 1 No’lu dairesi olup, 3 oda 1 salon, WC, banyo ve mutfaktan ibarettir. Salon, hol, antre, mutfak ve odaların tabanı laminat parke diğer mahallerin seramik kaplı, mutfak tezgâhı mermer kaplı alt ve üst dolapları mevcut ahşap mo bilya kapaklı cilalı, banyo duşakabinli Hilton lavabolu, duvarları fayans kaplı, dairenin duvarları saten boyalı, tavanları alçı kartonpiyerli, salon tavandan aydınlatmalı spot lambalı, giriş kapısı çelik, iç kapıları Amerikan, dış kapı ve pencereleri PVC doğramalı çift ısıcamlı, demir korkuluklu körfez görülüyor, yaklaşık %10 yıpranmalı, 110 m2 alanlı kat kaloriferli elektrik ve suyu mevcut kullanışlı durumda olan taşınmazın hali hazırdu rumu, konumu, alanı, mevkii, her türlü belediye hizmetlerinden istifade edişi merkezi yerlere olan mesafesi civardaki emsal taşınmazların değeri dikkate alındığında günün normal alım satım piyasa rayiçlerine göre arsa payı dahil bir bütün olarak İzmir 7. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2010/271 E. sayılı dosyası ile kesinleşen kararına göre taşınmazın 155.000TL değerinde olduğu tespit edilmiştir. Tapu kaydında 03.02.2010 tarih, 766 yev miye No ile tesis edilmiş aile konutu şerhi bulunmaktadır. Adresi: İzmir İli, Konak İlçesi, Köprü Mahallesi, 141. Sokak No. 99 Lale Apartmanı K.l, D: 1 Muhammen Bedel: 155.000,00TL Satış şartları: 1 Satış 20/12/2010 günü saat 14.0014.10’da İzmir 14. İcra Müdürlüğü’nde (İzmir Adliyesi D4 Blok Zemin kat Bayraklıİzmir adresinde) açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edi len değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 30/12/2010 günü yine İzmir 14. İcra Müdürlüğü’nde aynı adreste saat 14.0014.10’da ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve tahmin edilen kıymetin %40’ını ve satış giderlerini geçmesi şartıy la en çok arttırana ihale olunur. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı istedi ğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. KDV damga vergisi, tapu harç ve masrafları, tahliye ve teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye, satım harcı, birikmiş vergiler resmi satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdir de isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin müdürlüğümüzün 2010/851 E. sayılı dosya numara sıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 70768 T.C. İZMİR 14. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI