22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B Eğitimi Değerlendirmek ve Karne... Öğrenciler karne aldı. Sevinenler, üzülenler, evlerde yorumlar. Karne neyi gösteriyor? Öğrencinin okuldaki durumunu. Çalışıp çalışmadığını belirtiyor. İyi bir öğrenci olup olmadığını açıklıyor. Öğrenciler arasında kıyaslama yapıyor: İyi- ler-ortalar-zayıflar. Hangi ölçütleri kullanarak bu değerlendirmeyi yapıyor? Okul devamlılığı, sınavlardaki başarısı, ödev- lerdeki sorumluluğu, davranışları. Ölçümler bunlara dayanıyor? Yanlış ölçütler mi kullanılıyor? Eksik ölçütler kullanılıyor. Yetersizlik de yanlışlık sayılır. Yanlış olan nedir ve doğrusu nasıl olabilir? Yanlış, not sisteminin öğrencileri kıyaslamaya ve sınıflandırmaya dayanmasıdır. Bu da eğitimin asıl amacını, merak etme ve öğrenme isteğine dayalı öğrenmeyi engelle- mesidir. Öğrenci bunun yerine “not almak için çalış- maktadır.” Merak etmek ve öğrenmek isteği yerine not almak için yarışmak yanlıştır. Not yerine şöyle bir değerlendirme sistemi kurulabilir: 1. Öğrencinin zamanı nasıl kullandığının değerlendirilmesi. 2. Her konuda seçenek üretiminin teşvik edil- mesi. 3. Ele alınan yolda mantıksal adımlar atılması. 4. Öğrencinin özgün seçimler yapması. 5. Öğrencinin her konuda kendi kararını ve- rebilmesi. Bu sistemin farklı yararları şunlar olacaktır: - Öğrenci kendisiyle yarışacaktır (gelişme sağ- lanacaktır). - Kendisini üstün ya da aşağı görmekten kur- tulacaktır. - Öğrenme merakını canlı tutacak, kendi adımlarını görecektir. - Bilgi ezberlemeyi değil, bilgi üretmeyi öğ- renecektir. - Değerlendirmenin başkalarıyla kıyaslana- rak değil, kendi gelişmesiyle ilgili olduğunu gö- recektir. Bu sistemden güçlü ve olumlu bir güdülen- me (motivasyon) çıkacaktır. Öğrenci, kendisinin sınıfta bir konum edin- mek için değil, kendi yaratıcı gücünün gelişmesi için çalışması gerektiğini gördüğü zaman bu çalışma için kendine ait nedenler bulacaktır. Bugünkü sistemde öğrencinin çalışmak için gördüğü nedenler kendisine ait değildir. Öte- ki öğrencilerle yarışmak ve öğretmenden not almak için çalışması gerekmektedir ki, bu ne- denler kendisine ait değildir. Bu bakımlardan da karne sistemi doğru bir eğitim değerlendirmesi olmamaktadır. Bilfen Okullarõ’nda yapõlan ankete göre, gençler en çok mühendislik, tõp, mimarlõk, işletme ve hukuk istiyor G ençler, ekonomik kriz dönem- lerinde daha çok tõp, mühen- dislik, hukuk gibi meslekleri tercih ediyor. Risk almaktansa, iş bu- labilecekleri ve istikrar sağlayabile- cekleri alanlara yönelen gençler, “ga- rantili” mesleklerden vazgeçmiyor. Bilfen Okullarõ’nda, öğrencilerin mesleki eğilimini ölçmek amacõyla 11 ve 12. sõnõflardaki 400 öğrenciye an- ket uygulandõ. Anket sonuçlarõna gö- re fen puanõnda mühendislik, tõp ve mi- marlõk; TM puanõn- da işletme ve hukuk, öğrencilerin bu yõl ve önümüzdeki yõl tercihlerinde önemli yere sahip olacak gö- rünüyor. Ankete ka- tõlanlarõn yüzde 72’si, ÖSS’de tercih edecekleri bölüm so- rusuna mühendislik cevabõnõ verdi. Tõp okumak isteyenlerin sayõsõ yüzde 16 oranõyla çok yüksek olmasa da son iki yõldõr yükse- lişte olduğu gözle- niyor. Öğrencilerin yüzde 41’i ise hukuk, ekonomi, işletme, ban- kacõlõk gibi temel sos- yal/ekonomik alanlara yöneli- yor. Bilfen Çamlõca Lisesi Rehberlik Zümre Başkanõ Nihat Akbaş’a göre kriz dönemlerinde temel mesleklere eğilim artõyor. Çünkü çevrelerinde iş- ten çõkarmalarõ, iflas eden şirketleri, borçlanmayõ gören ve ekonomik ge- lişmeleri izleyen gençler, risk almak- tansa iş bulabileceği ve istikrar sağla- yabileceği alanlara yöneliyor. Endüstri mühendisliği çok gözde Tõp öğrenimi çok zor olmasõna rağ- men gençler garanti meslek olarak gördükleri bu mesleği son iki yõldõr da- ha fazla tercih etmeye başladõ. Mühendislik bölümlerinin içinde ise en revaçta olanõ endüstri mühendisli- ği. Endüstri mühendisliğini makine ve inşaat mühendisliği takip ediyor. Bil- gisayar mühendisliği ise son yõllarda popüleritesini kaybetti. Nihat Akbaş Endüstri Mühendisliği tercihinin daha çok üst düzey yöne- tici olma hedefinden kaynaklandõğõ- nõ söyledi. Akbaş; “Endüstri mühendisleri- nin, şirketlerde üst düzey yönetici ol- ma oranları çok yüksek. Gençler ar- tık bunu araştırıyor ve hedef belir- liyorlar. İleride kendilerini yöneti- cilik pozisyonlarında görmek iste- yenler endüstri mühendisliğini daha çok tercih ediyor.”dedi. İnşaat mü- hendisliğinin mimarlõk ile birlikte çok tercih edilmeye başladõğõnõ söyleyen Nihat Akbaş bu tercihleri, Türkiye’de son dönemde inşaat sektöründe mey- dana gelen hõzlõ gelişmeye bağladõ: Akbaş; “Son yıllarda İstanbul başta olmak üzere şehirdışında ye- ni yaşam alanlarının oluşturul- ması, hızla yeni konutların yapıl- ması, inşaat sektöründe bir can- lanma meydana getirdi. Rekabet ortamı oluştu, konut yapımında ni- telik ve nicelik yönünde bir artış oldu. Bu da inşaat sektöründe ge- niş bir istihdam alanı demek olu- yor” şeklinde konuştu. HAFTANIN SÖZÜ Kişilikli olmak, kimse görmediği zaman da doğru olanı yapmaktır. J.C. WATTS ERDAL ATABEK 30 OCAK 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 15 BİZE YAZIN figen_atalay@yahoo.com GENÇLERİN KÖŞESİ Ö N C E İ D E A L L E R S O N R A P A R A Öğrencilerin tercihlerinde etkili olan en önemli faktörler ise, “ideallerini yansıtması”, “kazanç beklentileri” ve “iş garantisi” olarak sõralanõyor. Nihat Akbaş, bu sonucu da şöyle yorumladõ: “Öğrenciler ideallerini gerçekleştirmeyi önemserken kazançtan da asla vazgeçmiyor. İş garantisini ve yurtdışında çalışma imkânını da göz önünde bulunduruyorlar. Zaten klasik meslekleri seçme sebeplerinden biri de yurtdışında çalışma imkânı olması. Klasik meslekler her yerde her zaman geçerliliği olan meslekler.” Herkes yüksek lisans istiyor Bilfen Okullarõ’nda yapõlan anketten çõkan bir diğer sonuca göre öğrencilerin yüzde 82’si yüksek lisans yapmayõ düşünüyor. Akbaş’a göre, gençler artõk ortaöğretimden itibaren lisans eğitiminin yetmeyeceğini anlamõş, uzmanlaşmanõn önemini kavramõş bulunuyorlar. ‘Yönver’ projesi başladı İ stanbul Kültür Üniversitesi ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliği ile gerçekleştirilecek olan “Yön- ver” projesi başladõ. Proje ile İstan- bul’da yer alan ortaöğretim kurumla- rõ müdürlerine, bu kurumlarda görev yapan rehber öğretmenlere ve öğren- cilere 2010’da uygulanacak yeni Öğ- renci Seçme Yerleştirme Sistemi’ni ta- nõtõlmasõ, öğrencilerin üniversite ve meslek tercihleri konusunda bilgi- lendirilmeleri amaçlanõyor. Projenin imza töreninde konuşan İs- tanbul Milli Eğitim Müdürü Dr. Mu- ammer Yıldız, bu proje ile öğret- menlerin hizmet içi eğitimleri konu- sunda önemli bir açõğõn kapatõlacağõ- na inandõklarõnõ söyledi. ‘Toplum için fark yarat’ Sosyal Girişimci Genç Liderler Akademisi (SOG- LA), geleceğin sosyal gi- rişimcisi olmaya aday 25 genç ile eğitimlere başlõyor. Boğaziçi Üni- versitesi öğrencileri ara- sõndan seçilen 25 genç, şubat ayõnda Profesyonel Koçluk, Liderlik, Sosyal Girişimcilik, Girişimcilik ve Etkin İletişim Beceri- leri gibi konularõn yer al- dõğõ bir eğititim progra- mõna alõnacak. SOGLA,Türkiye’nin geleceğini şekillendire- cek sosyal girişimci gençler yetiştirmeyi he- defliyor. ‘Artniyetsiz’ Basõn Müzesi’nde M armara Üniver- sitesi Resim Öğretmenliği Programõ öğrenci ve me- zunlarõnõn yapõtlarõndan oluşan “Artniyetsiz” ad- lõ sergi Basõn Müze- si’nde açõldõ. 47 genç katõlõmcõnõn oluşturdu- ğu bir grup projesi olan sergiyi yönetenler, Mar- mara Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ümran Bu- lut, Prof. Dr. Erol Bulut, Doç. Dr. Müjde Ayan ve Dr. Mert Gürhan. Resimler, özgün baskõlar ve fotoğraflardan oluşan sergi, 5 Şubat 2010’a kadar gezilebilir. Maltepe Üniversitesi’nde ‘Gizli Tanrıçalar’ Maltepe Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü 2. sınıf öğrencilerinin ürünlerinden oluşan “Gizli Tanrıçalar” sergisi açıldı. Öğrencilerin Temel Tasarım dersi çerçevesinde hazırladıkları sergi- de, Anadolu mitolojisinde Ana Tanrıça Kybele mito- sundan etkilenerek oluşturdukları eserler yer alıyor. Sergi, Maltepe Üniversitesi İletişim Fakültesi A Blok giriş katında, 25 Şubat 2010 tarihine kadar gezilebilir. Tek Parti mi? Başbakan’ın inatla sözünü ettiği ve kendince eleştirdiği bir dönem var. Bu dönem Cumhu- riyet kurulduğunda birkaç yıl devam eden CHP’nin tek parti dönemi. Peki, devletin başındaki kişi neden bu dö- nemin eleştirisini yapar ya da yapma gereği- ni duyar? Eleştiriyor, çünkü o dönemde tek parti var- dı ve o tek parti birkaç sene devleti yönetti. Eleştirisinin nedeninin bu olduğunu kendisi de açık açık söylüyor. Bu eleştiriyi yaptığında keşke biri şu soru- yu Başbakan’a sorabilse: Peki, ne yapılabilirdi o dönemde? Bu soruya ne cevap vereceğini gerçekten çok merak ediyorum. Savaşlardan darmadağın olmuş bir halk, to- parlanmaya çalışan bir ülke, yeni doğmuş bir Cumhuriyet var o dönemde. Bunların ötesin- de bu durumdan yararlanmaya çalışan hem dışarıdaki hem içerideki tehlikeli grupların varlığı gerçeği… Ne yapılsaydı? İnsanların önlerine sandıklar ko- nulup seçim mi yapılsaydı? Hangi devrim süre- cinde böyle bir şey olabilir? Bir devrim gerçekleştikten sonra bir süre tek parti döneminin yaşanması çok doğal bir şeydir ve başka seçenek de olamaz. Yapılan devrimin korunması ve halka alıştırılması gerekir. Tek parti olgusu her zaman yapılan devrimin bütünleyici parçasıdır. Zamanı geldiğinde de çok partili döneme geçiş olur. Bizde de bu durum böy- le olmuştur. Tek parti dönemimiz bir diktatörlük olamaz, çünkü demokrasiyi sağlam temellere oturtmuştur sonra da demokrasiye geçilmiştir. Peki Başbakan bu gerçeklerin farkında değil mi yoksa bile bile farkında olmak mı istemiyor? Galiba sorunun ikinci kısmı gerçeğe biraz daha yakın değil mi? Tehlikeli olan da bu zaten. Mustafa Doğacan Sümer Ankara Üniversitesi ADD KEŞAN VE HAYRABOLU ŞUBELERİ ÇAĞRISI Uğur Mumcu Anma Etkinliği Konferansları: “TERÖR VE GÜNEYDOĞU” Konuşmacı Cumhuriyet Gazetesi Yazarı MEHMET FARAÇ Tarih : 31 Ocak Pazar Saat 13.00 Yer : Keşanspor Düğün Salonu Tarih : 31 Ocak Pazar Saat : 17.30 Yer : Hayrabolu Sadi Kıyak Öğretmen- evi Yazarımız iki etkinliğin ardından da kitaplarını imzalayacaktır. Aydınlıktan yana tüm yurttaşlarımız davetlidir. ÖĞRENCİ SEÇME VE YERLEŞTİRME MERKEZİ’NDEN DUYURU DOÇENT, DOKTORA, YÜKSEK LİSANS ADAYLARI İLE SANATTA YETERLİK ÇALIŞMASINA BAŞVURACAK ADAYLARIN DİKKATİNE Doçentlik Sõnav Yönetmeliği uyarõnca, doçent adaylarõnõn Üniversitelerarasõ Kurul Yabancõ Dil Sõ- navõ’na (ÜDS) girmeleri gerekmektedir. Bu sõnav ile ilgili bazõ bilgiler aşağõdadõr: 1. ÜDS Alman, Fransõz ve İngiliz dillerinde fen bilimleri, sağlõk bilimleri ve sosyal bilimler olmak üzere üç ayrõ alanda, yõlda iki kez Mart ve Ekim aylarõnda; Adana, Ankara, Antalya, Balıkesir, Bursa, Denizli Diyarbakır, Elazığ, Erzurum, Eskişehir, Isparta, İstanbul, İzmir, Kayseri, Ko- caeli, Konya, Malatya, Mersin, Samsun, Sivas, Trabzon ve Van illeri ile Lefkoşa ve Bişkek’te (Kırgızistan) merkezi olarak Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafõndan yapõlacak- tõr. 2. 2010-ÜDS’nin birinci uygulanma tarihi 21 Mart 2010’dur. Başvurular 1-10 Şubat 2010 tarih- leri arasõnda yapõlacaktõr. Sõnava katõlmak isteyen adaylar, 2010-ÜDS İlkbahar Dönemi Kõlavuzu ile Aday Bilgi Formu’na başvuru süresi içinde ÖSYM’nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden ulaşabilirler. Kılavuz dağıtımı ve satışı yapılmayacaktır. 3. ÜDS’de 100 üzerinden 65 veya daha fazla puan alan doçent adaylarõ başarõlõ olacaklardõr. Ya- bancõ dil koşulunu karşõlamak için, doktora adaylarõ ve sanatta yeterlik çalõşmasõna başvuracak aday- larõn da ÜDS’ye girmeleri ve 100 üzerinden 55 veya daha fazla puan almalarõ gerekmektedir. 4. 18 Temmuz 2009 tarih ve 27292 sayõlõ Resmi Gazete’de yayõmlanan “Tõpta ve Diş Hekimli- ğinde Uzmanlõk Eğitimi Yönetmeliği” uyarõnca, Tõpta Uzmanlõk Sõnavõnda (TUS) ve Diş Hekimliği Uzmanlõk Eğitimi Giriş Sõnavõnda (DUS) mesleki bilgi sõnavõna girebilmek için mesleki yabancõ dil sõnavõnda 100 üzerinden en az 50 puan almak şarttõr. Kamu Personeli Yabancõ Dil Bilgisi Seviye Tes- pit Sõnavõnda (KPDS) ve ÜDS’den 100 üzerinden en az 50 ve üzeri puan alanlar da başarõlõ kabul edilecektir. TUS ve DUS için yabancõ dil sõnavõ başarõ belgeleri, bu belgenin verilmesine esas olan yabancõ dil sõnavõnõn yapõldõğõ tarihten itibaren üç yõl süre ile geçerlidir. 5. 28 Nisan 2007 tarih ve 26506 sayõlõ Resmi Gazete’de yayõmlanan “Yan Dal Uzmanlõk Eğitimi Giriş Sõnavõ Yönetmeliği” Tõpta Uzmanlõk Tüzüğü hükümlerine göre uzman tabip olanlarõn daha ile- ri seviyede yapacaklarõ yan dal uzmanlõk eğitimi giriş sõnavõna (YDUS) ilişkin esaslarõ düzenlemek- tedir. Bu yönetmeliğin İkinci Bölümünün 10. maddesinde “ÖSYM tarafõndan yapõlacak bilim sõnavõ- na (YDUS), KPDS veya ÜDS’den 100 üzerinden en az 50 ve üzeri puan alanlar katõlabilir.” hükmü yer almaktadõr. Yabancõ dil sõnavõ başarõ belgeleri, bu belgenin verilmesine esas olan yabancõ dil sõ- navõnõn yapõldõğõ tarihten itibaren üç yõl süre ile geçerlidir. 6. 31.07.2008 tarih ve 26953 sayõlõ Resmi Gazetede yayõmlanan Öğretim Üyesi Dõşõndaki Öğre- tim Elemanõ Kadrolarõna Naklen veya Açõktan Yapõlacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sõnav İle Giriş Sõnavlarõna İlişkin Usul ve Esaslar Hakkõnda Yönetmeliğin “Merkezi Sõnav ve Giriş Sõnavlarõ- na İlan ve Başvurma Şartlarõ” adlõ İkinci Bölümün 6. Maddesinde: “Öğretim üyesi dõşõndaki öğretim elemanõ kadrolarõna naklen veya açõktan yapõlan her türlü atamada Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sõnavõndan (ALES) en az 70, ÖSYM tarafõndan yapõlan KPDS veya ÜDS’den en az 50 puan veya eşdeğerliliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen bir sõnavdan bu puan muadili bir pu- an almõş olmak.” ve “Yabancõ dille eğitim-öğretim yapõlan programlarda bu Yönetmeliğe tabi öğre- tim elemanõ kadrolarõna naklen veya açõktan yapõlacak atamalarda aranacak dil puanõnda Yüksek- öğretim Kurumlarõnda Yabancõ Dil Eğitim-Öğretimi ve Yabancõ Dille Eğitim-Öğretim Yapõlmasõnda Uyulacak Esaslara İlişkin Yönetmelik hükümleri uygulanõr.” hükümleri yer almaktadõr. Aynõ Bölü- mün 7. Maddesinde ise: “Yabancõ dil okutmanõ başvurularõnda ÖSYM tarafõndan yapõlan KPDS ve- ya ÜDS’den en az 80 puan veya eşdeğerliliği Yükseköğretim Kurulunca kabul edilen bir sõnavdan bu puan muadili bir puana sahip olmak.” hükmü yer almaktadõr. 7. ÜDS sonuçlarõ yüksek lisans programlarõna giriş için de kullanõlabileceğinden, lisans programõ mezunu ile lisans programlarõnõn son sõnõfõnda veya son sõnõftan bir önceki sõnõfta okuyan öğrenciler de bu sõnava girebileceklerdir. Ancak bu öğrencilerin ilgili üniversiteden yüksek lisans programlarõ için ÜDS sõnav sonuçlarõnõn kullanõlõp kullanõlamayacağõnõ öğrenmeleri gerekmektedir. ÖSYM BAŞKANLIĞI Basın İlan No: A-988 Eğitim seferberliği sürüyor Büyükçekmece Belediyesi ve İstanbul Valiliği ara- sında, Büyükçekmece’de bağış yoluyla inşa edilecek olan Rosvita-Timur İmrağ Endüstri Meslek Lisesi projesi için işbirliği protokolü imzalandı. İstanbul Valiliği’nde gerçekleştirilen imza törenine İstanbul Valisi Muam- mer Güler, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Ak- gün, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Muammer Yıl- dız ve hayırsever Timur İmrağ katıldı. Güler, “Eğitime yüzde 100 destek” kampanyasında Büyükçekmece Be- lediyesi’nden büyük destek gördüklerini belirterek, “Özellikle başkan Akgün işin en zor bölümü olan okul arsası tahsisi konusunda bize çok destek oluyor” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle