25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 2 MAYIS 2009 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Fransa’nın Marsilya kentindeki gösteriye katılan sendika üyeleri “Anti-Sarkozy filtresi” ve “Kendinizi Sarkoizm’den koruyun” yazılı maskeler takarak Devlet Başkanı’nı protesto etti. Almanya’nın Ulm kentinde, gösteri yapmak isteyen Neo- Nazilerin karşısına antifaşistler çıktı. (Fotoğraflar: AFP, REUTERS) Çeviri Servisi - Ekonomik kriz ve toplumlardaki politik görüş ayrõlõklarõ, dünyadaki 1 Mayõs gösterilerinin ateşleyici unsurlarõ oldu. Almanya’nõn Ma- inz, Ulm, Berlin’in de aralarõnda olduğu bazõ kentlerinde Neo-Na- ziler’le antifaşistler karşõ karşõya geldi. Antifaşistler birçok kentte dazlaklarõn eylem yapmasõnõ en- gellemek için barikat oluşturdu. 2’nci Dünya Savaşõ’ndan sonra- ki en kötü ekonomik dönemini geçiren ülkede iki grup arasõnda çatõşmalar yaşandõ. Birçok kent- teki gösterilerde anti-kapitalist sloganlar atan emekçiler, “Her- kes için adil maaşlı iş” diye yö- netime seslendi. Fransa’da kutlamalar Devlet Başkanõ Nicolas Sarkozy karşõ- tõ protesto gösterisine dönüştü. Ül- kenin sekiz sendikasõ güçbirliği yaptõ ve onlarca yõldõr düzenlenen en büyük gösterileri organize et- ti. Paris, Marsilya, Bordeaux, Strasbourg, Grenoble’da sokak- ta olan yüz binlerce kişi Sar- kozy’nin ekonomik kriz politi- kasõnõ eleştirmek için sesini yük- seltti. İşten çõkarmalarõn gerilimi arttõrdõğõ Fransa’da işçiler “Ölüm değil iş” diye haykõrdõ ve işsiz ar- kadaşlarõnõn sosyal güvenlik ko- şullarõnõn iyileştirilmesini iste- di. Güney Kore’nin başkenti Se- ul’de de binlerce kişi Lee Myung-bak hükümetinin hol- dinglerden yana ekonomi politi- kalarõnõ protesto etti. Hong Kong, işsizliğin yüzde 7.7’ye yükseldi- ği Filipinler’in başkenti Manila, Pakistan’õn Karaçi kenti ve dün- yanõn birçok merkezinden de ekonomik krizin iyice bellerini büktüğü emekçilerin haykõrõşla- rõ yükseldi. Krizin bedelini ödemeyeceğiz İsviçre’nin, işçilerin “Kapita- lizm: Oyun bitti, suyunu kese- lim” yazõlõ pankartlarla sokakla- ra döküldüğü Zürih kenti ve Bul- garistan’õn başkenti Sofya’dan ortak bir slogan yükseldi: “Kri- zin bedelini biz ödemeyeceğiz.” Rusya’nõn başkenti Mosko- va’da Komünist Parti yandaşlarõ Vladimir Lenin portreleriyle meydandaydõ. SSCB bayrakla- rõyla Karl Marx heykeli önünde toplanan 2 bine yakõn kişi “Kri- zin çaresi sosyalizmdir” ve “Milyonerler için değil mil- yonlar için ekonomi” diye hay- kõrdõ. (AFP, REUTERS) Komünistler Rusya’nõn başkenti Moskova’da ‘Krizin çaresi sosyalizm’ diye haykõrdõ; İsviçreliler yanõt verdi: ‘Kapitalizm oyunu bitti’ İsviçre’nin Zürih kentindeki binlerce kişinin mesajı ise kapita- lizmin sonunun geldiğine yönelikti: “Suyunu kesmek gerek.” Türkiyemizde “polis” öteden beri “dayak atan”dõr... II. Abdülhamid’in 1876’da kurduğu Zaptiye Nezareti’nden bu yana polis dayağõyla yaşamõnõ yiti- renler, sakat kalanlar, bunalõma girenler “adalet tarihi”mizde anõlmasalar da toplumsal tarihte önemli yer tutarlar... Hele İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün “Geçmişten Günümüze İstanbul Polis Karakolları” adlõ kitabõnda derlenen “ta- rihi karakol”larõn “görmüş geçirmiş” duvarlarõ, dilleri olsa da anlatsalar. Bun- lar arasõnda rahmetli Muammer Kara- ca’nõn tiyatro oyunuyla ün yapan Ciba- li Karakolu polisleri mahalle halkõyla ne kadar samimi olurlarsa olsunlar, diğer- lerinden sabahlara kadar yükselen dayak sesleri İstanbul gecelerinin adeta “kim- lik değerleri” arasõnda yer aldõlar... Son yõllarda “İskender Kebapçısı” olan Beşiktaş-Yõldõz’daki 1866’da Ab- dülaziz’in yaptõrdõğõ “Süslü (Aziziye) Karakol”da ise İstanbullular Bursa Ke- babõ yerine yõllarca Bursalõ komiserin da- yağõnõ yediler. Yine bugün lüks bir lo- kanta olarak hizmet veren, Kabataş Li- sesi yanõndaki “Feriye Sarayı Kara- kolu” binasõnda ise sarayõn güvenliğini sağlamak için kim bilir kimler falakaya yatõrõldõ, kör karanlõk bodrumunda kim bilir ne işkenceler yapõldõ... ‘Toplum dayağı’ Özellikle 1970’lerde yaratõlan “toplum polisi” kavramõ da neredeyse “toplum- sal dayak”la özdeşleşmiş, o kadar ki güç kullanõmõnda “polis ordusu” deyimi bile kullanõlõr olmuştur. Bu ne- denle kendini “komutan” sanan polis şefleri ile “asker disipli- niyle dövüşen” polislerimiz az değildir... Bu geleneğin adeta “kurum- sallaştığı” 1 Mayõs’larda ise po- lis dayağõ öylesine boyutlandõ ki geçen seneki görüntülere bakan yabancõlar arasõnda, ülkede “iç savaş” başladõğõnõ sananlar bile vardõ... Aynõ durumun yaşanmamasõ için emek dünyamõz ile “devlet”i temsil edenler ara- sõnda günlerce süren “Taksim” çekiş- mesinden sonra Cumhuriyet anõtõ önün- deki kutlamalara damgasõnõ vuran ise “makul çoğunluk” kavramõ oldu. Valiliğin “miting yapamazsınız ama makul sayıdaki katılımla anma töre- ni olabilir...” demesi üzerine binlerce emekçiyle gerçekleşen Taksim kutla- masõnda “makul”ün aşõlmasõnõ “engel- lemek” için yine “dayak” devredeydi. Polis bu “görev”ini de öylesine yaygõn ve etkin yerine getirdi ki Cumhuriyet ga- zetesinin Şişli’deki binasõnda bile “at- mosfere yayılan” biber gazõyla gözya- şõ döktük, hatta bir ara çalõşamaz olduk... Derken, Taksim çevresinde ve özellikle meydana açõlan sokak ve caddelerde yaşananlarõ gördükçe, anladõk ki makul çoğunluğu aşmayõ engelleme yöntemi de meğer “makul dayak”mõş. Polisin geçen seneki gibi neredeyse “öl- düresiye” tutumunu bõrakarak, sadece “ben de Taksim’e çıkacağım” diyen ve sendikalar ile meslek kuruluşlarõ safla- rõnda yer almadõklarõ için de “anar- şist” sayõlanlara kullandõğõ kaba kuvve- te, eminim ki amirleri de “makul ço- ğunluk için makul dayak” gözüyle bakacaklar... Nice dayaksõz ve makul değil “özgür” 1 Mayõslara... İ Z L E N İ M / O K T A Y E K İ N C İ Polisten de ‘Makul Dayak’! Yirmi yõl önce Ferruh Doğan’dan (1923-2000) İstanbul Haber Servisi - 1 Ma- yõs 1977 katliamõnõn tanõğõ, Ulus- lararasõ Arap Sendikalarõ Konfede- rasyonu (ICATU) Genel Sekreter Yardõmcõsõ Muhammed Bardan, 1977’deki katliama benzer pek çok katliama tanõk olduğunu belirterek “1 Mayıs 1977’yi asla unutma- dım” dedi. Bardan, DİSK’in ön- derliğinde oluşturulan 1 Mayõs kor- tejine de katõlarak dün, 32 yõl aradan sonra Taksim Meydanõ’nda kutla- malara katõldõ. Türkiye Devrimci İşçi Sendikalarõ Konfederasyonu (DİSK) davetlisi olarak 32 yõl aradan sonra İstanbul’a gelen Filistinli Sendikacõ Bardan, amacõnõn 1 Mayõs’õ Türk emekçilerle birlikte kutlamak olduğunu söyledi. Şiddet ve kargaşanõn 1 Mayõs’õn önemine gölge düşürdüğünü de söy- leyen Bardan, 1 Mayõs 1977’de de çok çoşkulu bir kutlamanõn ölüm- lerle gölgelendiğini kaydetti. Bardan, anõlarõnõ özetle şöyle dile getirdi: “Binlerce kişi Taksim Meyda- nı’ndaydı. Başlarda büyük bir coşku ve disiplin vardı. Ben tö- rende Kemal Türkler’in yanın- daydım. Emekçilerin yanı sıra çok sayıda polis ve asker de alan- daydı. Kemal Türkler konuşma- sını yaparken az ötede biri vuru- larak yere düştü. O kişi ben ola- bilirdim ya da Kemal Türkler olabilirdi. Kısa süre içinde kala- balıkta kargaşa başladı. Birbiri ar- dına silah sesleri duyulmaya baş- ladı. Kısa bir sürede yerlerde kanlar içinde yatan insanlar gö- rülmeye başladı. Sonradan 34 ki- şinin öldüğünü yüzlerce kişinin de yaralandığını öğrendik. 1 Mayıs 1977 gününü asla unutmadım. Ne yazık ki o tür katliamlara çok yerde tanık oldum. Detaylar ve isimler farklı olabilir ama hepsi- nin arkasındaki eller aynıdır. Türkiyeli emekçilerin Filistin da- vasına yakın ilgi duyduklarını gördük. Aramızdaki ilişkilerin gelişmesi yolunda önemli bir adım oldu.” Geçen yõl 1 Mayõs’ta yaşanan polis şiddetini televizyondan izle- diğini ifade eden Bardan, “Geçen yıl İstanbul’da değildim. Olaylar çok üzücü” dedi. İstanbul Haber Servisi - Türki- ye’deki 1 Mayõs kutlamalarõnõ göz- lemleyerek konuya ilişkin bir rapor hazõrlayacak olan Alman Sol Parti mil- letvekili Hüseyin Aydın, geçen yõl yaşanan olaylarõn Avrupa basõnõnda yankõ bulma biçiminin ürkütücü oldu- ğunu söyledi. Avrupa’dan aralarõnda Belçika, İn- giltere, Fransa’nõn bulunduğu çeşitli ül- kelerdeki siyasi partilerden milletvekili ile sendikacõlarõn bu yõlki 1 Mayõs kut- lamalarõna “gözlemci” statüsünde ka- tõldõklarõnõ anõmsatan Hüseyin Aydõn, “Geçen yıl 1 Mayıs’ında yaşanan emniyet güçleri kaynaklı şiddet olay- larının ardından Meclis’e bir önerge sunmuştuk. Bu önerge Meclis’in gündemine alınmakla kalmadı, ko- misyonlarda tartışma konusu oldu. AB Parlamentosu’nda Türkiye’de geçmiş 1 Mayıs’larda yaşanan şiddet olaylarını hem kınadığımızı hem de Türkiye’de emekçi haklarıyla ilgili önümüzdeki dönemlerde ciddi bir ya- pılanma gerektiğini dile getirdik. Geçen yıl 1 Mayıs’ın ardından Av- rupa basınında Türkiye ‘polis devle- ti’ olarak değerlendirildi. Türkiye’de polis terörü uygulandığı, Türk poli- sinin Avrupa’da tanınmayan metot- larla tavır aldığı eleştirileri eklendi. Bu nedenle artık Türkiye’deki mi- tingler AB kamuoyunun gözleminde. Türkiye’deki polis halkın polisi ol- duğunu ispatlamak zorunda çünkü bugüne kadar halkın polisi değil, devletin silahlı gücü olarak hareket etti. Polis, geçen sene hiçbir şekilde görevini yapmadı” diye konuştu. DEPREMZEDELERE DESTEK İtalya’da 1 Mayõs etkinliklerinin mekânõ 6 Nisan’da 300 kişinin ölümüne neden olan L’Aquila’ydõ. Sendi- ka yöneticilerine göre gösteriler için bu kentin seçil- mesi, depremin acõlarõnõ sarmaya çalõşan bölge insa- nõna ve işçisine onlarõ umursadõklarõnõ göstermekti. Al- manya, Fransa, Yunanistan’õn başkenti Atina olmak üzere birçok kentte polisle göstericiler arasõnda çatõşma yaşandõ; yaralananlar ve gözaltõna alõnanlar oldu. TAKSİM’DELERDİ Yabancı sendikacı ilgisi İstanbul Haber Servisi - İstanbul’da Türkiye Dev- rimci İşçi Sendikalarõ Konfederasyonu’nun (DİSK) öncülüğünde Tak- sim Meydanõ’nda gerçek- leştirilen 1 Mayõs kutlama- larõna çok sayõda yabancõ sendikacõ ve sivil toplum kuruluşu temsilcisi de ka- tõldõ. DİSK’in davetiyle İs- tanbul’a gelen sendikacõlar arasõnda 1 Mayõs 1977 olaylarõnõn tanõklarõ da bu- lunuyordu. 1977 1 Ma- yõs’õnda dönemin DİSK Genel Başkanõ Kemal Türkler’in yanõnda bulu- nan Uluslararasõ Arap Sendikalarõ Konfederasyo- nu (ICATU) Genel Sekre- ter Yardõmcõsõ Filistinli sendikacõ Muhammed Bardan, Fransa Genel İşçi Konfederasyonu’ndan (CGT) François Lançon ve Yunanistan Diktatörlü- ğe Karşõ Sendikal Hareke- ti’nden (ESAK) Dimitris Sahiminis dün yine Tak- sim’de 1 Mayõs’õ kutladõ- lar. Katõlõmcõlar arasõnda ayrõca Almanya Federal Parlamentosu Milletvekili Hüseyin Aydın, Almanya Yeşiller Partisi Eşbaşkanõ Cem Özdemir, Uluslar- arasõ Kimya Enerji ve Ma- den İşçileri Sendikasõ Fe- derasyonu temsilcisi Joe Dexter, Uluslararasõ Taşõ- macõlõk İşçileri Federasyo- nu’ndan Mac Urata ve 1 Mayõs kutlamalarõnõn bel- geselini yapmak için İstan- bul’da bulunan Belçikalõ gazeteci Eric Juzen’in ya- nõ sõra Almanya, Avustur- ya, Belçika, Filistin, Fran- sa, Hindistan, Hollanda, İngiltere, İran, İsviçre, İtalya, Lüksemburg, Porte- kiz, Lübnan, Suriye ve Yunanistan’dan çok sayõda temsilci de 1 Mayõs’õ Tak- sim Meydanõ’nda kutladõ. 4 KAT BÜYÜK Güvenli olduğu kanıtlandı İstanbul Haber Servisi - Taksim dõşõnda İstanbul’da çeşitli alanlarda yapõlan kut- lamalarda da birçok kişi ya- şamõnõ yitirdi, çok sayõda kişi yaralandõ. Ancak Taksim Meydanõ yasağõ güvenlik ge- rekçesiyle yõllarca kaldõrõl- madõ. İstanbul Valisi Muam- mer Güler önceki gün yaptõ- ğõ açõklamada da aynõ gerek- çeleri yineleyerek “Tak- sim’de provokasyon için daha uygun bir ortam var- dır” dedi. Toplumsal Şehir- cilik Hareketi İMECE üyele- ri, “Taksim’in miting alanı olmadığı” yönündeki açõkla- malarõ Güler’in sözlerini çü- rüttü. Hazõrlanan raporda, Taksim’in, diğer meydanlar- dan daha büyük ve güvenli olduğu ortaya koyuldu. Tak- sim Meydanõ’nõn, Çağlayan ve Kadõköy meydanlarõnõn neredeyse dört katõ büyüklü- ğünde olduğu, 35 bin 949 metrekare alana sahip olduğu ifade edilen raporda “Çağla- yan Meydanı üç ana yola bağlanmaktadır, giriş-çıkı- şın güvenli bir biçimde ya- pılması ve alana ulaşım Taksim Meydanı’ndan da- ha zordur. Kadıköy Mey- danı üç yola bağlanmakta- dır, güvenli giriş ve dağıl- mayı engelleyen iki adet şantiye bulunmaktadır. Büyüklük, ulaşım ve gü- venlik açısından Taksim Meydanı, Emek bayramı için en uygun alan olan yerdir” denildi. Dün Taksim Meydanõ’nda “makul” toplu- luğun girişi her hangi bir ola- yõn yaşanmamasõ bu raporu doğrular nitelikteydi. HABER VE FOTOĞRAFLAR: HATİCE TUNCER, KAAN SAĞANAK, UĞUR DEMİR, , ÖZLEM GÜVEMLİ, VEDAT ARIK, ŞULE KÖKTÜRK, TARKAN TEMUR, SERKAN YILDIZ, CİHAN ORUÇOĞLU, SİBEL BAHÇETEPE, NİHAN İNAL, MEHLİKA AKGÜN, HÜLYA KESKİN, ALİ AÇAR, DENİZ TATARER, ZEYNEP ŞAHİN, MELTEM YILMAZ ALMAN SOL PARTİ MİLLETVEKİLİ HÜSEYİN AYDIN: AB yakõn takipte 1977 KATLİAMINA TANIK OLAN FİLİSTİNLİ BARDAN: Asla unutmadõm ‘Devletin görevi bayram havasõnõ sağlamak’ Heryõl 1 Mayõs kutlamalarõ ön- cesinde olduğu gibi bu yõlki 1 Ma- yõs’ta da Taksim’e izin verilip ve- rilmemesinin “kõsõr bir alan tar- tõşmasõ” olduğuna dikkat çeken Ay- dõn, hükümet yetkililerinin yaptõk- larõ açõklamalarla gerilimi tõr- mandõrdõklarõnõ, DİSK binasõ önü- ne mobese kamerasõnõn takõlmasõ- nõn ise şiddete davetiye çõkarmayõ amaçladõğõnõ söyledi. Geçen yıl yaşanan olaylar nedeniyle Avrupa kamuoyu gözünü Türkiye’ye çevirdi. Bu yıl Taksim Meydanı’na “Makul” bir topluluk girdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle