Katalog

CMYB C M Y B 1 KASIM 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Niksar’ın Fidanları... Güz çiçeğini anımsatıyor gözleriniz... Hele rüzgâra verince saçlarınızı... Umutlarınız uçuşuyor birden... Parmak uçlarında binlerce gül açmıyor eskisi gibi. Avuçlarınız ıslak, belki yağmur bulutları topluyor gözleriniz. Şiire, aşka ve ölüme inanıyorsunuz, gençlik yıllarını düşünürken. Niksar’ın fidanlarını söylerken Saffet Alp’i görüyor musunuz? O masum ve çocuk yüzlü Saffet’i... Bedeni yüzlerce kurşunla delik deşik olmuş Saffet, Mahir ve diğerleri geliyor mu aklınıza? İçiniz üşüyor mu? Ağlıyor musunuz? Saçlarınız ak şimdilerde... Yaş 60’a dayanmış. Bir deniz kıyısında, belki de Urla İskelesi’ndesiniz! Bir iskemleye oturmuş çay içiyorsunuz. 20’li yaşlardaki genç zabitlerin fotoğrafları... İmbat esiyor belli... Renk renk, dal dal olmuş, mor, turuncu, yeşil, kırmızı, sarı sardunya ve karanfil kokulu çiçekler içinde yürüyorsunuz. Unutulmuş bir albüm var elinizde, o siyah- beyaz fotoğraflara bakıyorsunuz. Güzelyalı’da Hava Harp Okulu’nun önünden geçtiğiniz günleri, Kemeraltı’nın girişindeki Ankara Palas’ın önünde sevgiliyi beklerken Atillâ İlhan’la karşılaşmanız. Masmavi bir gökyüzüyle sohbetiniz, Ankara Palas’ta şiirle buluşmanız. Miguel Hernandez’in adını ilk kez duymuştunuz, Attilâ İlhan’dan... Her cumartesi öğle saatlerinde Ankara Palas’ın kafesinde, arkadaşlarınızla birlikte ünlü şairle buluşup yazdığı şiirleri, öyküleri tartıştığınız günleri anımsıyor musunuz? Kendi çılgınlığınızdan doğan ırmaklar gibi akarken yaşam... O yıllarda tanıdığınız İspanyol şair Hernandez’in dizelerini mırıldanıyorsunuz: “Suyun kenarında sevmek için seni kadınım, görmek, kucaklamak, sana sahip olmak muradım. Denizde yitip gitmiş suyun kenarında, ne yitirir kendini, ne çıkar ortaya.” Haykırmak istiyorsunuz, haykıramıyorsunuz... Fışkıran denizi andıran türküyü söylüyorsunuz kimseyi görmeyen gözlerinizle. 39 yıl önceyi düşünüyorsunuz... 22 Ağustos sabahını... Aliağa’da Necmettin Giritlioğlu’nun öldürüldüğü günü. Bingöl Erdumlu kısık miyop gözleriyle bakıyor size ve bana... Münir’i anımsıyor musunuz, Yusuf’u... Aycan Giritlioğlu’nu, Uğur Mumcu ve Mustafa Salihoğlu’nu? İzmir’de Kordonboyu’nda Erol’un Yeri’ni... İsmet Demir’in Aliağa Rafinerisi’ndeki grev çadırını... Gözleriniz donuyor, kirpikleriniz tutuşuyor. Üsteğmen Salih Veyisoğlu Münih’te taksi şoförlüğü yapıyor, teğmen Mehmet Alkaya Antalya’da yaşama tutunmaya çalışıyor, Kemal İzmir’de işadamı... Ne diyorsunuz bu çelişkiye? 12 Mart’ta da kıydılar size, 12 Eylül’de de. Ziverbey’den geçtiniz, kışlalarda işkence gördünüz... Büyük acılar, hüzünler yaşadınız. Size bir şey söyleyeyim, emekli deniz teğmeni Sarp Kuray cezaevinde yatıyor aylardır. Tek başına mı devirecekti hükümeti, söyler misiniz? Neden sustunuz, hiç konuşmadınız! Sarp’a neden sahip çıkmadınız? Şimdi başınızı havaya kaldırdığınızda, simsiyah bir gökyüzü göreceksiniz. Birkaç damla su! Yüreğinizde sızı! Ağlamak isteyeceksiniz, ağlayamayacaksınız! Çünkü döndünüz, döneksiniz, rüzgârgülü gibisiniz! Niksar’ın fidanlarını söylerken Kızıldere’yi, Saffet’i, Mahir’i ve öteki arkadaşlarımızı çoktan unuttunuz. Parmak uçlarınızda açmış binlerce gül kurudu... Salt anılar kaldı yüreklerinizde, kimsesiz çocuklar gibi. Güneş taşlarına bağlanmış umutlar, acılar, hüzünler... Köşeye sıkışmış, çivilenmiş, tükenmiş umutlar. Aydınlığa açılıp sonra kapanmış pencereler, kapılar. Biraz yorgun, bir hayli umutsuz! Belki sabahın, belki de gecenin sesini dinliyorsunuz... İstanbul’a yağmur yağıyor, Niksar’a da yağıyor mudur bilmiyorum. Bildiğim, hepinizi taşıyan toprağın titrediğidir... Oyuk rüzgârların estiği o toprak, işgallerin yapıldığı Söke Ovası ve Bafa Gölü kıyısında Serçin köyüdür... Beşparmak Dağları’dır... Unuttunuz mu yoksa? [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 CHP’li Ateş, kirliliği sordu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Ankara Milletvekili Yõlmaz Ateş Ankara ve Hatip Çayõ’na bõrakõlan atõklarõ sordu. Ateş, TBMM Başkanlõğõ’na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn yanõtlamasõ istemiyle sunduğu soru önergesinde Ankaralõlarõn mesire yeri olarak bilinen, doğal güzellikleri ile ünlü Hatip ve Ankara Çayõ’nõn uzun yõllardõr kaderine terk edildiğini belirterek “Hatip ve Ankara Çayõ’na kaç yerleşim biriminden kanalizasyon ve evsel atõk bõrakõlmaktadõr? Bunlardan kaçõ ağõr metal içeren kimyasal atõk bõrakmaktadõr? Hatip ve Ankara Çayõ ile Ankara Çayõ’na akan diğer akarsulardaki kirlilik oranlarõ nedir? Kirlilik ölçümleri hangi sõklõkla ve hangi kurumlar tarafõndan yapõlmaktadõr?” sorularõnõ yöneltti. Vali Erkmen’e sanal tepki DENİZLİ (Cumhuriyet) - Denizli’de ADD ve Eğitim-İş üyelerinin, Cumhuriyet Bayramõ’ndaki resmi geçide katõlmalarõnõ engellediği ileri sürülen Denizli Valisi Yavuz Erkmen, internet üzerinden protesto edildi. Dünyanõn en büyük sosyal paylaşõm sitelerinden biri olan Facebook’ta, “Vali Erkmen’i kõnõyoruz” grubu açan Denizlililer, iki günde 1300’ün üzerinde üyeye ulaştõ. Bu arada, Vali Erkmen, Denizli Gazetesi’ne yaptõğõ açõklamada, “Provokasyona karşõ uyardõğõmõz kişiler provokasyonun öznesi oldu. Biz insanlarõ uyardõk. Çünkü ciddi duyumlar almõştõk. Bu büyük bayramõ sevinç ve coşku içinde olaysõz kutlamak için uyardõk. Tüm bunlara karşõn provokatörler Atatürkçü ve Cumhuriyetçi sayõlõyorsa ben değilim” dedi. İzmir’de açılım mitingi İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Cumhuriyet İçin Güçbirliği Platformu, İzmir’de “İhanet açõlõmlarõna hayõr! Millete birlik, vatana bütünlük” başlõklõ miting düzenleyecek. Yapõlan açõklamada, AKP’nin uygulamaya koyduğu açõlõmlarõn birer ABD planõ olduğu ileri sürüldü. Açõlõmla ulusun birliği ve vatanõn bütünlüğüne son verilmek istendiğinin belirtildiği açõklamada, “Milli güçleri hedef alan Ergenekon tertibi, ABD’nin açõlõmlarõ uygulanabilsin diye sahnelendi” denildi. Açõklamada, emperyalist planlarõ boşa çõkarmak isteyen yurttaşlar, 8 Kasõm 2009 Pazar günü saat 14.00’te Gündoğdu’da yapõlacak mitinge çağrõldõ. İstanbul Haber Servisi - Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet Bay- ramõ kutlamalarõnda CHP lideri Deniz Baykal ile “erken seçim” konusunu ko- nuştuğuna ilişkin haberleri yalanladõ. Se- çimlerin önceden ilan edilen tarihte ya- põlacağõnõ belirten Erdoğan, “Bu açıkla- malar külliyen yalan” diye konuştu. Erdoğan, İstanbul Sabiha Gökçen Ulus- lararasõ Havalimanõ’nõn yeni terminal bi- nasõ ve eklerinin açõlõş törenine katõldõ. İk- tidara gelmelerinden bu yana Karadeniz Sahil Yolu gibi tamamlanmamõş projele- ri tamamladõklarõnõ anlatan Erdoğan, Tür- kiye’nin dünyada hõzlõ tren kullanan 8 ül- keden biri olduğunu ileri sürdü. Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayra- mõ kutlama törenlerinde CHP Genel Baş- kanõ Deniz Baykal’a erken seçimden söz ettiğine ilişkin haberler çõktõğõna dikkat çe- kerek “Birkaç gündür çıkıyor, güya 29 Ekim merasimlerinde ben anamu- halif liderine erken seçimden bahset- mişim. Yok böyle bir şey. Benim temel ilkelerime ters. Bu yola çıkarken ‘Tür- kiye 16 ayda bir seçim yapma dönemini bizimle kapattõ. Biz geldik, artõk seçimler ilan edilen tarihlerde yapõlacak’ dedik. 2- 3 ay öne alınır, ayrı. Seçimin tarihi ne zamansa o zaman yapılacak. Erken seçim ifadesini ortaya koyanlar bu ül- keyi düşünmüyorlar. Bu ülkeye zarar veriyorlar. Böyle bir şeyi milletimle pay- laşırım. Ana muhafet ile niye paylaşa- yım? Bu açıklamalar külliyen yalan. Be- nim söylediğim, demokratik açılımın parlamentoya gelmesiyle alakalı ‘süre- si yakõndõr’ dedim” diye konuştu. Ermenistan Dõşişleri Bakanõ Nalbandyan, Türkiye’nõn sõnõrõ açmasõ gerektiğini söyledi ‘Karabağ ayrõ konu’Dış Haberler Servisi - Ermenistan Dõşişleri Bakanõ Edward Nalbandyan, Türkiye ile Ermenistan arasõndaki açõ- lõmla Yukarõ Karabağ meselesinin “iki ayrı süreç” olduğunu söyledi. Edward Nalbandyan, Reuters’e verdiği demeçte, taraflarõn bu ay imzalanan pro- tokoller çerçevesinde sõnõrlarõ açarak diplomatik ilişkileri kurmak için hõzla harekete geçmekle yükümlü olduğunu ifade etti. “Eğer onaylamayacak ve uy- gulamayacaksak neden iki protokol imzaladık?” diye konuşan Nalbandyan, tüm uluslararasõ toplumun protokollerin hõzla onaylanmasõ ve uygulanmasõnõ, ay- rõca protokollerdeki anlaşmalara uyul- masõnõ beklediğini kaydetti. Nalbandyan, taraflardan biri onaylama ve uygulamayõ geciktirir ya da bazõ en- geller çõkarõrsa bunun olumsuz neticele- rinin sorumluluğunu tamamen yüklene- bileceğini sözlerine ekledi. Nalbandyan, ABD, Rusya ve Fransa’nõn arabulucu- luğunda Ermenistan Cumhurbaşkanõ Serj Sarkisyan ve Azerbaycan Cum- hurbaşkanõ İlham Aliyev arasõnda Yu- karõ Karabağ konusunda barõş anlaş- masõna varõlmasõ için gösterilen çaba- larda “olumlu bir devinim” yakalan- dõğõnõ ancak kõsa sürede neticeye varõ- labileceğini söylemenin çok makul ol- mayacağõnõ kaydetti. ABD’DE ‘LOBİ’ BASKISI LOS ANGELES (ANKA) - ABD’de, Los Angeles belediye mec- lis adayı Christine Essel’e yardım amacıyla geçen hafta düzenlenen yemekte Türk toplumu tarafından Essel’e verilen para ve çeklerin ia- de edildiği iddia edildi. Ermeni lo- bisinin, Essel’i sözde Ermeni soykı- rımı iddialarına karşı olması karşı- lığında para yardımı almakla suç- ladığı öğrenildi. Essel ise toplantı- nın amacının Türk toplumuyla ta- nışmak, şehir sorunlarını paylaş- mak olduğunu belirtti. Erdoğan: Seçimler zamanõnda yapõlacak Erdoğan, Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’ndaki açılış törenine katıldı. ÖZYÜREK: ERKEN SEÇİM İSTEMİMİZ YOK ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - CHP Sözcüsü ve Genel Saymanõ Mustafa Özyürek, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramõ törenleri sõrasõnda Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan ile CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal arasõndaki se- çim konuşmasõnõn doğru olduğunu açõk- ladõ. Özyürek, “Ko- nuşma tamamen doğrudur. Ama er- ken seçim şeklinde yorumlayıp yorum- lamamak, erken se- çim isteyip isteme- mek Sayın Başba- kan’ın takdirindedir. Zaten CHP’nin her- hangi bir erken se- çim talebi, erken se- çimi zorlama niyeti söz konusu değildir. Ama öyle anlaşılıyor ki Sayın Başba- kan’ın ve AKP’nin bu ortamda erken seçime gidecek me- cali yoktur. Yine bu Başbakan’ın yalanla- ması gösteriyor ki Başbakan’la görüş- me mutlaka kamera- lar önünde olmalıdır. Kayıt altında olmalı- dır. Kamera önünde olmayan, tutanak al- tında olmayan ko- nuşmaları Başbakan kolaylıkla reddede- bilmektedir” dedi.