Katalog

CMYB C M Y B 9 EYLÜL 2008 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Tehlikenin Farkında mısınız?.. Dinci faşizmin ayak seslerini Cumhuriyet 18 ay önce haber vermişti: “Tehlikenin Farkında mısınız?” Özellikle Doğan Grubu’nun AKP ve Tayyip Bey’e destek veren yazarları Cumhuriyet’in ta- nıtım atağını sert bir dille eleştirmişlerdi... Dün sabah gazeteye gelince arşive girdim... O dönemde yazılıp çizilenlere baktım... Cumhuriyet’e yönelik en büyük eleştiri, Do- ğan Grubu’nun gazetelerindeki kimi yazarlardan geliyor. Şimdi ben aynı yazarlara soruyorum: “Aydın Doğan tehlikenin farkına vardı, ya siz?” Almanya’nın Frankfurt kentinde ortaya çıkan “Deniz Feneri” ve “Kanal 7 INT” vurgunu din ta- cirlerinin sıradan işlerinden biridir. Bu soygunu Erbakan Hoca döneminde “Mil- li Görüş” takımı yapmıştı. Yıl 1996’ydı ve Tayyip Bey İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’ydı... Almanya’nın belli başlı kentelerinde stad- yumlar kiralanır, oralarda toplantılar düzenlenirdi. 50-60 bin kişinin katıldığı toplantılarda söz alan konuşmacılar, halkı kışkırtırdı. O dönem Almanya’da milyonlarca mark top- landı. Kombassan, YİMPAŞ köşeyi döndü. Konya merkezli “tabela holdinglerin” sayısı 50’yi buldu... Toplanan para ise 5 milyar marktı... Bugün Frankfurt’ta bir vurgun davası var... İddianame ortada, üç sanık yaklaşık 18 ay- dır tutuklu. İddianamede AKP’nin üst düzey yöneticilerine değin uzanan bir “hortumlama” söz konusu. İlişkiler zincirinde kimler yok ki? Tayyip Bey’i televizyonlarda izlerken yıllardır sor- duğum soru geldi aklıma: “Türkiye nereye gidiyor?” Din bezirgânlarının ve tarikat şeylerinin çizdi- ği “yol haritası”nı izliyor AKP: “İslam Devleti!” Tayyip Bey’i destekleyen yazarlar Doğan Med- ya Grubu’nda çoğunlukta... CNN koşulsuz AKP hükümetini destekliyor, Taha Akyol kaptanlığında... Radikal tam gaz Sabah, Star, Taraf, Zaman, Yeni Şafak’la aynı çizgide... Tayyip Bey, öteden beri Hürriyet yazarlarından rahatsız... Sadece Hadi yetmiyor... Garibim ne- redeyse tek başına kaldı Hürriyet’te... Tayyip Bey’i TV’lerden izlerken şunu düşündüm: “Başbakan sanki poker masasında pazarlık yapıyor...” Aydın Bey’e dediği şu: “Sana bir hafta müsaade... Deniz Feneri ve Ka- nal 7 INT’le ilgili yolsuzluk haberlerini ve yo- rumlarını durdur, yoksa ilçe kongrelerinde ko- nuşmayı sürdürürüm!” Tayyip Bey, Doğan Grubu’na karşı doğrudan saldırıya geçti. Tayyip Bey bundan sonra ne yapar? Tayyip Bey, partisine muhalefet eden kesimi yıldırmak istiyor. Amaç “tek sesli” toplum yaratmak... Kendisini “Ergenekon Savcısı” olarak gören Başbakan bildiği yolda yürüyor. Yolsuzluk ha- berlerinin çıkmasını istemiyor, ihalelerden köşeyi dönen yandaş işadamlarına dokunanlara öfke- leniyor Ankara, İstanbul ve İzmir’de “Cumhuriyet Mi- tingleri”ne katılan milyonlarca yurtseveri “fa- şist” ve “darbeci” olarak niteleyen kimi Doğan Grubu yazarları şimdi ne yazacaklar çok merak edi- yorum... Aydın Doğan ne diyor: “Bunun sonu diktatörlük!” Her şey o denli iyi gidiyordu ki... Komut verilmiş. Ankara Çankaya, İzmir ve Di- yarbakır 2009 yerel seçimlerinde alınacaktı. Dışişleri Bakanlığı “hukuk müşavirliği” sınav- larında sorular istedikleri gibiydi: “Ahrete inanınır mısınız?.. Haftada kaç kez Ku- ran okursunuz?.. Peygamberin gökyüzüne çıktı- ğına inanır mısınız?..” Yolsuzluk hortumunu kesmekle ünlenen “garip gureba” sloganıyla camileri “kışla ”, müminleri “as- ker”, minareleri “süngü”, kubbeleri “miğfer” ya- pan bir düşünce şimdilerde “astığım astık, kes- tiğim kestik” diyerek racon kesiyor... Basın özgürlüğünün geleceği karanlık. Başbakan’ın tavrını kınıyorum. Kaygılarım giderek artıyor... Şimdi bir kez daha sorayım: “Tehlikenin farkına vardınız mı?” [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Uras: Maç başlangıç olsun ANKARA (ANKA) - ÖDP Genel Başkanõ ve İstanbul Milletvekili Ufuk Uras, Meclis’te düzenlediği basõn toplantõsõnda, milli maç nedeniyle gittiği Erivan’daki izlenimlerini aktardõ. Erivan’õn her yerinde çok büyük bir dostluk ve sevgi ile karşõlaştõklarõnõ ifade eden Uras, “kültürler ve toplumlararasõ diyalog ve alõşverişin geliştirilmesinde, futbol maçõ iyi bir vesile ve başlangõç oldu. Maç nedeniyle atõlan adõmlar yeni bir dönemin başlangõcõ olmalõ” dedi. Çorlu sanıkları yargı önünde TEKİRDAĞ (AA) - Tekirdağ’õn Çorlu ilçesi belediyesine yönelik operasyon sonucu tutuklanan ve aralarõnda Çorlu Belediye Başkanõ Altan Ersin’in de bulunduğu 10 kişinin “irtikap ve zimmet, ihaleye fesat karõştõrmak” suçlamasõyla yargõlanmalarõna başlandõ. Tekirdağ ve Silivri cezaevlerinden yoğun güvenlik önlemleri altõnda cezaevi araçlarõyla Çorlu Adliyesi’ne getirilen tutuklu sanõklar Çorlu Ağõr Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşõsõna çõktõ. Babacan’ın DSP ziyareti ANKARA (AA) - Dõşişleri Bakanõ ve Başmüzakereci Ali Babacan, Dõşişleri Bakanlõğõ bürokratlarõyla birlikte DSP Genel Başkanõ Zeki Sezer’i ziyaret ederek Türkiye’nin ulusal program taslağõnõ anlattõ. Babacan ve Sezer, yaklaşõk 1 saat 15 dakika süren görüşmenin ardõndan açõklama yaptõlar. Babacan, demokrasilerde temel aracõn diyalog olduğunu, siyaset anlayõşlarõnda kõrgõnlõk bulunmadõğõnõ söyleyerek gelecek talep üzerine CHP ve MHP ile ulusal program taslağõnõ görüşmeye hazõr olduklarõnõ bildirdi. DSP lideri Sezer, Babacan ve ekibinin UP ile ilgili kapsamlõ bilgi sunduğunu belirtti. PKK adına haraç toplama BATMAN (AA) - Batman’da terör örgütü PKK adõna bir işadamõndan 30 bin YTL isteyen 4 kişi yakalandõ. M.K. polise başvuruda bulunarak bazõ kişilerin kendisini telefonla arayarak terör örgütü adõna 30 bin YTL para istediğini ve ölümle tehdit edildiğini söyledi. Harekete geçen polis, haraç isteyen şahõslarõn Batman, İdil, Beşiri ile Silvan’daki evlerine eşzamanlõ operasyon düzenledi. Operasyonda şahõslardan 4’ü yakalandõ. CHP, Doğu Karadeniz’deki çevre katliamõna yol açan HES’lerdeki inceleme sonuçlarõnõ açõkladõ ‘Başbakan çevre katili’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan, Ceyhan’da rafineri kurma iz- ni isteyen işadamõ Aydın Do- ğan’a “Bu işin içinde Putin var, Berlusconi, Eni var” deyip demediği sorusuna ya- nõt istedi. CHP Adana Milletvekili Ta- cidar Seyhan ve Ankara Mil- letvekili Nesrin Baytok, Do- ğu Karadeniz’de derelerin üze- rine kurulan 400 dolayõndaki hidroelektrik santralõ (HES) projesiyle ilgili bölgede yap- tõklarõ incelemelerine ilişkin TBMM’de düzenledikleri ba- sõn toplantõsõnda, santral yapõ- mõ sõrasõnda çevreye verilen tahribat ve derelerden bõrakõlan son derece “cılız” can suyu havzalarõyla ilgili bir de “sine- vizyon” gösterisi sundular. Rize ve Artvin’de yaptõkla- rõ incelemeler sonucunda, hid- roelektrik santral (HES) pro- jeleriyle ilgili plansõz, hazõr- lõksõz ve keyfi bir uygulama sürdürüldüğüne dikkat çeken Tacidar Seyhan, bölgede tam bir çevre katliamõ yapõldõğõnõ söyledi. Projelerde halkõn ge- reksinimlerinin karşõlanmadõ- ğõnõ, tam bir denetimsizliğin egemen olduğunu belirten Sey- han, “Yeterli çalışma yapıl- madan hazırlıksız biçimde başlanan projelerin bir kıs- mının, HES mezarlığına dö- nüşme olasılığı bölgeyi bek- leyen bir tehlike haline gel- miştir. Bugün yarın kuraklık olduğunda, su yetersiz gel- diğinde bu santrallar terk edilecek. O zaman Türkiye tam bir gecekondu santral çöplüğüne dönüşecek” dedi. Su kullanõm hakkõ verilirken yörede can suyu diye bilinen dere yatağõnda bõrakõlmasõ ge- rekli asgari su miktarõnõn, bi- limsel çalõşmalarla belirlen- mediğine dikkat çeken Seyhan, “Bölge insanı için can suyu, can çekişme suyu halini al- mıştır” diye konuştu. Firmalarõn, projelerini tünel açarak uygulayabildiği gibi açõk kanallarla da uygulaya- bildiğini belirten Seyhan, kanal tipi su toplama uygulamala- rõnda binlerce ağacõn kesildiğini ve ağaç kesimi konusunda hiç- bir denetim getirilmediğini an- lattõ. ‘Hiçbir denetim yok’ Bu çalõşmalar sõrasõnda çõ- kartõlan hafriyatõn, gelişigüzel vadiye yayõldõğõnõ bildiren Sey- han, işin hiçbir denetime tabi tutulmadõğõ için kamyon şofö- rünün insafõna kaldõğõnõ söyle- di. Seyhan, faaliyetlerin mü- hendislik kurallarõ hiçe sayõla- rak yürütüldüğünü iddia ederek bir dere üzerinde peş peşe 8 adet HES projesi için ruhsat ve- rildiğine dikkat çekti. HES’lerin yarattõğõ tahriba- tõn ekonomik, ekolojik ve sos- yolojik anlamda dayanõlmaz hale geldiğini belirten Seyhan, “Başbakan Tayyip Erdo- ğan’ın çevreciliğin daniskası olmadığı, çevreyi katletmek- te sorumsuzluğun daniskası olduğu görülmüştür” dedi. “Türkiye’yi pazarlıyorum” diyen Erdoğan’õn ne demek istediğinin bölgedeki çalõşma- lardan anlaşõldõğõnõ kaydeden Seyhan, “Siyasi iktidar büyük bir rantiye sektör yaratmış- tır” görüşünü dile getirdi. Nesrin Baytok da “Çevreci- nin daniskasıyım” diyen Er- doğan’õn, kendi memleketinde çevre sorumsuzluğuna göz yumduğunu belirterek, “Ken- di memleketine bunları ya- pan Başbakan’ın, Türki- ye’nin geri kalanına her şeyi yapacağını tespit ettik” dedi. Bu durumun sadece bir çev- re sorunu olarak ele alõnmamasõ gerektiğini anlatan Baytok, Başbakan Tayyip Erdoğan’a, Aydõn Doğan’õn rafineri için yaptõğõ görüşmedeki sözlerini aktararak “Başbakan’a soru- yorum; bu rafineri işinin içinde Rusya Başbakanı Pu- tin var mıdır, İtalya Başba- kanı Berlusconi var mıdır, İtalyan şirketi Eni var mı- dır?” dedi. ‘Başbakan’ın hedefi’ Almanya’da devam eden Deniz Feneri Derneği davasõ- nõn ardõndan Başbakan Erdo- ğan ile Aydõn Doğan arasõnda yaşananlara ilişkin bir soru üzerine Baytok, bu davanõn Türkiye ayağõnõn da araştõrõl- masõ için savcõlarõn bir an ön- ce harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Seyhan da Başba- kan’õn hedefinde işadamlarõ ve medyanõn olmamasõ gerek- tiğini belirtti. CHP milletvekilleri, Rize ve Artvin’de yaptõklarõ incelemeler sonucunda, hidroelektrik santral projeleriyle ilgili plansõz, hazõrlõksõz ve keyfi bir uygulama sürdürüldüğüne dikkat çektiler. CHP’Lİ ATİLLA KART CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, Adil Serdar Saçan’õn can güvenliğinin korunmasõ için önlem alõnõp alõnmadõğõnõ sordu. ‘Saçan hedef haline getirildi’ BARIŞ YAMAN KONYA - CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, TBMM’ye İçişleri Ba- kanõ Beşir Atalay’õn yanõtlamasõ istemiyle verdiği soru önerge- sinde, eski İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçõlõk ve Organi- ze Suçlar Şube Müdü- rü Adil Serdar Sa- çan’õn hedef haline ge- tirildiğini belirterek can güvenliğinin korun- masõ için önlem alõnõp alõnmadõğõnõ sordu. Kart, Saçan’õn gö- rev yaptõğõ 1998-2003 yõllarõ arasõnda birçok yasadõşõ oluşum ile mücadele ettiğini ve bu nedenle birçok ör- güt ve kişinin doğru- dan hedefi haline ge- lerek, ölüm tehditleri ile karşõ karşõya kaldõ- ğõnõ anõmsattõ. Saçan’õn Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan’õn İstan- bul Büyükşehir Bele- diyesi başkanlõğõ yap- tõğõ dönemde de bele- diyeye yönelik yolsuz- luk operasyonlarõ dü- zenlediği için bazõ medya kuruluşlarõnõn da hedefi haline geldi- ğine dikkat çeken Kart, eski polis müdürünün can güvenliğinin ko- runmasõ için herhangi bir önlem alõnõp alõn- madõğõnõ sordu. Hak- kõnda açõlan tüm da- valardan aklanan Sa- çan’õn geçen haziranda “sır ve soru işareti dolu” bir trafik kaza- sõyla kendisi, oğlu ve dayõsõnõn ölümden döndüğünü anõmsatan Kart, “Saçan’ın, can güvenliği ciddi an- lamda tehdit altında- dır. Kendisine yakın koruma verilmesi ge- rekirken bu talepleri reddedilmiş, ret iş- lemleri aleyhine açı- lan davalar da hükü- met aleyhine sonuç- lanmıştır” dedi. Saçan hakkõnda 58, 59 ve 60. hükümetler döneminde kaç kez meslekten çõkarma ce- zasõ uygulandõğõnõ so- ran Kart, önergesinde şu sorularõ yöneltti: “Bu davaların tü- mü davacının lehine sonuçlandığı, yargı kararlarıyla sabit ol- masına karşın neden uygulanmamaktadır? Saçan’a yönelik ola- rak ciddi suikast gi- rişimlerinin bulun- duğu, birtakım med- ya grupları tarafın- dan hedef olarak gös- terildiği somut bilgi ve bulgularla sabit olmasına karşın Sa- çan’a yakın koruma tahsisi neden yapıl- mamaktadır? Kişile- rin can güvenliğinin korunması hukuk devletlerinin temel görevi ve sorumlulu- ğu kapsamında oldu- ğuna göre; aksine sürdürülen ihmali ha- reketler, polis devleti ve faşizan yapılanma anlamına gelmez mi?” AKP iktidarının ücretsiz dağıttığı kömürün faturası, Türkiye Kömür İşletmeleri’ni (TKİ) zora sokarken Eskişehir’de kömür dağları oluştu. TKİ, geçen yıl yaklaşık 1.5 milyon ton kömür dağıttı. Bu yıl ise 1 milyon 750 bin ton kömür dağıtılmasının planlandığı belirtildi. TKİ, kömür gereksinimini karşılamak için kre- di kullanmak zorunda kalırken işletmenin bankalara olan borcu 529 milyon YTL’ye ulaş- tı. Şirketin 2006’da 250 milyon YTL olan görev zararı ise 2007’de 265 milyon YTL’ye çık- tı. Bu yıl ise zararın 300 milyon YTL’ye yükselmesinin beklendiği ifade edildi. ‘Ücretsiz kömür’ dağları Başbakan Erdoğan’a hakaret iddiasõyla yargõlandõğõ dava sonuçlandõ Uzan’a kitap okuma cezasõ BURSA (Cumhuri- yet) - Genç Parti Genel Başkanõ Cem Uzan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret etti- ği iddiasõyla yargõlandõ- ğõ mahkemece bir rehber eşliğinde “öfke kontrol sistemi” programõna ka- tõlmayla “öfke kontro- lü” ve “kişisel gelişim” konularõnda 5 yayõn oku- ma cezasõna çarptõrõldõ. Partisinin 2003 yõlõnda Bursa’da düzenlediği mitingde Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasõyla Bursa 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nce 8 ay ha- pis, 693 milyon 569 bin lira para cezasõna çarp- tõrõlan Cem Uzan, kara- rõn Yargõtay’ca bozul- masõnõn ardõndan Bursa 3. Asliye Ceza Mahke- mesi’nde yeniden yargõ- landõ. Uzan’õn katõlma- dõğõ duruşmada, avukat- larõ Mehmet Ferhat Ünalan ve Şaylan Çığ- gın hazõr bulundu. ‘Avukatım ifade verdi’ Ünalan, önceki duruş- malarda Recep Tayyip Erdoğan’õn dinlenmesi için talimat yazõldõğõnõ, ancak kendisinin değil, avukatõnõn ifade verdi- ğini belirtti. Avukatõn da mahkemeye AKP adõna vekâlet sunduğunu ifade eden Ünalan, “Tevkil yetkisi bulun- mamaktadır. Bu işle- min geçersiz olduğu- nu, yeniden yapılması gerektiğini düşünüyo- ruz” dedi. Ünalan, müvekkili Cem Uzan’õn beyanlarõ- nõn ifade ve düşünceyi açõklama özgürlüğü kap- samõnda olduğunun dü- şünülmesi gerektiğini sa- vunarak “İktidardakiler ağır eleştirilere ta- hammül etmek duru- mundadır. Bu husus- ların nazara alınarak müvekkilimizin beraa- tına karar verilmesini talep ediyoruz” diye konuştu. Hâkim Mustafa Öz- türk, Uzan’õ ilk olarak 6 ay hapis, 15 YTL de pa- ra cezasõna çarptõrdõ, da- ha sonra cezayõ 8 ay ha- pis ve 688 YTL’ye yük- seltti. Ancak sanõğõn yeni- den suç işlemeyeceği ka- naatine varan Öztürk, Uzan’õn “Denetimli Serbestlik Yasası” uya- rõnca 5 yõl denetime tabi tutulmasõna, bu süre için- de 1 yõl süreyle rehber görevlendirilmesine, bu rehber tarafõndan en az 3 ay süreyle öfke kontrol programõna devam et- mesi ve öfke kontrolü ile kişisel gelişim konula- rõnda 5 yayõn okutturul- masõ cezasõna çarptõrdõ. Söz konusu programõn ücretli olmasõ halinde parasõnõn Cem Uzan ta- rafõndan karşõlanmasõ, denetim yükümlülüğüne uymadõğõ ya da denetim süresi içinde suç işledi- ği takdirde de davanõn yeniden ele alõnarak hükmün açõklanmasõ yö- nünde karar verildi. Hâ- kim Öztürk, dava süre- since Başbakan Erdo- ğan’õn avukatlarõnõn 500 YTL’lik vekâlet ücreti- nin de Cem Uzan’dan alõnmasõnõ kararlaştõrdõ. Büyükerşen, CHP’ye transfer olduğuna ilişkin haberleri yalanladõ ‘Transfere olumlu bakmıyorum’ ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - Eskişehir Büyükşehir Beledi- ye Başkanõ Yılmaz Büyüker- şen, CHP’ye transfer olduğuna ilişkin haberlerin gerçeği yan- sõtmadõğõnõ belirtti. Büyükerşen, bir gazetede 2 gün arayla yayõmlanan DSP’den ayrõlarak CHP’ye transfer oldu- ğuna ilişkin köşe yazõsõ ve ha- berle ilgili açõklama yaptõ. Bu ha- berleri tekzip ettiğini vurgulayan Büyükerşen, “Bir gazetede ön- ceki gün CHP’ye transfer ol- duğuma ilişkin yayımlanan ve hemen tekzip ettiğim bir köşe yazısından sonra benzer bir haber yapılmış. CHP’ye trans- fer olduğumla ilgili bilgiler gerçek dışıdır. Çeşitli parti- lerden yıllardan beri bu yönde teklifler alıyorum ama kişisel ilkelerim ve çeşitli nedenlerle siyasi transferlere olumlu bak- mıyorum” dedi. Büyükerşen, yerel seçimler- de Eskişehir’de, CHP ve DSP’nin ittifak yapõp yapma- yacağõnõ parti genel merkezleri- nin karar vereceğini belirterek bunda belediye başkanlarõnõn bir rolünün söz konusu olmadõ- ğõnõ söyledi. Cem Uzan BAŞSAĞLIĞI Eski Milli Basketbolcu ve Ülker Genel Menajeri Hakan Artõş’õn değerli kayõnpederi ASIM EKREM BENLİ vefat etmiştir. Cenazesi (09.09.2008) bugün F. Bahçe Camii’nde kõlõnacak öğle namazõ sonrasõ İdealtepe Mezarlõğõ’na defnedilecektir. Artõş ailesine başsağlõğõ dileriz. CUMHURİYET SPOR SERVİSİ ÇALIŞANLARI