Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 10 AĞUSTOS 2008 PAZAR
8 HABERLER
Öymen: Suçsuz insanlar
mağdur edilmemeli
BURSA (Cumhuriyet) - Partisinin
Bursa’daki “Parti Okulu”nda “CHP’nin
AB ve Dõş Politikalarõ” konulu
oturumuna konuşmacõ olarak katõlan
CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ ve
Bursa Milletvekili Onur Öymen,
Ergenekon Soruşturmasõ’nda suç
unsuru teşkil eden konularõn sonuna
kadar üzerine gidilmesi gerektiğini
söyledi. Öymen, “Bu davayõ ucu açõk
bir iddianame haline getirip, ülkede ne
kadar iktidarõ eleştiren insan varsa
bunlarõ bu davanõn içine sokmaya
çalõşõrsanõz, o zaman esas sorumlularõ
gözden kaçõrõrsõnõz. Davayla ilgisi
olmayan bazõ özel telefon konuşmalarõ
iddianamede ve basõnda yer alõyor. Suç
odaklarõna yönelerek suçlularõn üzerine
gidilmeli ve insanlar boş yere mağdur
edilmemelidir. Bazõ insanlar suçunu
bilmeden hapiste yatõyor” diye konuştu.
TGS oturma eylemi
yapacak
İstanbul Haber Servisi - Türkiye
Gazeteciler Sendikasõ (TGS) Yönetim
Kurulu’nun, ATV’de toplu iş
sözleşmesi görüşmelerini, Sabah’ta ise
yetki sürecini sürdürmeye kararlõ
olduğu bildirildi. TGS Yönetim
Kurulu’ndan yapõlan yazõlõ açõklamada,
“Bugüne kadar bizimle 4 kez masada
görüşen ve bazõ maddelerde anlaşma
sağlayan ATV yönetimi, geldiğimiz
noktada, bazõ çalõşanlarõ da kendi
yanõna çekerek üyelerimize baskõ
yapma eğilimine girmiş, işten çõkarma
tehdidinde bulunmaya başlamõştõr”
denildi. Açõklamada, TGS Genel
Başkanõ Ercan Sadõk İpekçi’nin,
çalõşanlarõn desteğiyle 11 Ağustos
Pazartesi günü saat 11.00’de
Balmumcu’daki ATV ve Sabah tesisleri
önünde dayanõşma amacõyla oturma
eylemi başlatacağõ bildirildi.
Prof. Kural’dan suç
duyurusu
İSTANBUL (AA) - “Çevreci
profesör” olarak bilinen Prof. Dr. Orhan
Kural, yaptõğõ yazõlõ açõklamada,
“Saddam’õn Askerleri Karagüneş” adlõ
filmin Malatya’daki çekimleri sõrasõnda
“hayvan haklarõnõ ihlal ettiği”
gerekçesiyle filmin yönetmeni Gani
Şavata hakkõnda İstanbul Beyoğlu
Cumhuriyet Savcõlõğõ’na suç
duyurusunda bulunduğunu bildirdi.
Filmde, bir atõn iple bir kamyonun
arkasõna bağlanarak sürüklenmesi
sonucu öldüğünü iddia eden Kural,
“görüntülerin basõna yansõtõlarak filmin
reklamõnõ yapmak uğruna halkõn
duygularõ ile oynandõğõnõ ve galeyana
getirildiği” görüşünü dile getirdi.
Barışa pedal çevirdiler...
İstanbul Haber Servisi - Küresel
Barõş ve Adalet Koalisyonu (BAK)
üyesi “‘Barõşa Pedalcõlar” grubu Güney
Osetya’daki çatõşmalarõn son bulmasõnõ
isteyerek bisikletle Beşiktaş’tan
Sarõyer’e gitti. Beşiktaş İskele
Meydanõ’nda toplanan grup adõna
açõklama yapan Mehmet Demir, “Biz
savaşlarõn son bulmasõnõ isterken
dünyanõn her tarafõnda yeni yeni
savaşlarõn patlak vermesi, barõş
isteyenlerin haklõlõğõnõ acõ bir şekilde
ortaya koyuyor” dedi.
Çiller’in üzerine gidilmeli
Tutuklu Hikmet Çiçek’e ait disketlerde yapõlan çözümlere göre;Genelkurmay’daki
istihbarat toplantõsõnda dönemin başbakanõyla mücadele etmeye karar verildi
İstanbul Haber Servisi - Ergenekon soruş-
turmasõnda ele geçen belgeler arasõnda, Genel-
kurmay’da yapõlan bir istihbarat toplantõsõnda dö-
nemin Başbakanõ Tansu Çiller’e ilişkin iddialar
yer alõyor.
Ergenekon davasõnda tutuklu bulunan İşçi Par-
tisi Basõn Bürosu Başkanõ Hikmet Çiçek’e ait
disketlerde yapõlan çözümlerde, “ÇÖÖ5” adlõ bir
metin bulundu. 3 Aralõk 1996 tarihli metinde,
“Genel Kurmay İstihbaratı’ndan Çiller Özel
Örgütü ile ilgili son bilgiler” başlõğõ altõnda il-
ginç notlar bulunuyor. Genelkurmay’daki istih-
barat toplantõsõnda Çiller’in üzerine gitme kararõ
alõndõğõ belirtilerek, “Ayın 30’u ile 1’inde An-
kara’da toplantı yapıldı. Genelkurmay istih-
baratından 300 kişi katıldı. Hemen hepsi
ABD’de eğitim görmüş subaylar. Çiller’in üze-
rine gitme kararı vardı. Bu olayı örtelim di-
yen olmadı. Ancak koridorda açıktan tehditler
yapıldı. Çatlı’nın takımından biri ‘Bize dar-
be indirene biz de misilleme yaparõz’ diye mey-
dan okudu” deniliyor. Toplantõda, siyasiler
içindeki mafyaya darbe yapma, eroinle bağlan-
tõlõ siyasilerin dosyalarõnõ basõna sõzdõrma gibi
stratejilerin konuşulduğu, 20 eroin satõcõsõnõn sa-
yõsõnõn 5’e indirme kararõ alõndõğõ da ifade edi-
liyor. Yakõnda Çiller’in tarafõndaki bir siyasinin
dosyasõnõn açõlacağõ belirtilerek şöyle deniliyor:
“Çiller şimdi güçlü. Direkt suçlanamaz. Ön-
ce etrafındakiler bitirilir. Çiller’in çevresin-
de bir tek güçlü Yalım Erez kaldı. Erez
Van’dan gelen eroinin patronu. Erez’in Yaf-
lar Kaya ile laboratuvar düzeyinde işbirliği
var. Bir ucu PKK’ya dayanıyor.”
Çiller ve Sabancı suikastı
Çiçek’e ait 13 No’lu diskette “Son bilgiler.
Çok önemli not. Bu bilgiler ortada dolaştı-
rılmayacak” başlõğõ altõnda “Genelkurmay
istihbaratından alındı ancak kaynak belirtil-
meyecek” deniliyor. Metinde, Sabancõ suikas-
tõnda Çiller Örgütü’nün rolünün açõklanmasõn-
dan, MİT Müsteşarõ Sönmez Köksal’õn rahat-
sõz olacağõ, çünkü bu olayõn MİT Daire Başka-
nõ düzeyinde planlandõğõ ileri sürülüyor. Dokü-
manda “Suikast Çatlı ve ekibi, Eymür’le bir-
likte MİT Kontr Terör Başkanlığı’nda bu ola-
yı örgütlediler. Öldürme kararı bir ay önce ve-
rildi. Çatlı yönetti” iddiasõ yer alõyor. Abdul-
lah Çatlı’nõn Sabancõ suikastõ hazõrlõğõnõn,
DHKP-C örgütü lideri Dursun Karataş’la gö-
rüşmelerinin bilindiği belirtilerek, şöyle devam
ediliyor: “İzledik. Seyrettik. Karışmadık bek-
ledik. Çünkü biz hepsine karşı plan hazırlı-
yorduk. Nitekim son bir yılda CIA’cılar hep
tökezledi. Bucak’ın işi yakında bitecek. Bir yıl-
dır uyuşturucu ihraç edemiyor. Mehmet
Ağar kıpırdayamayacak duruma geldi.” Me-
tinde “biliyoruz ama söylemiyoruz” ara başlõğõ
altõnda şu ifadeler var: “Biz kimin, niçin öl-
dürdüğünü biliyoruz ama söylemiyoruz. Bi-
ze de bulaştırılabilir. Elemanların bir kısmı
bizden MİT’e gitmiş. Bizim amacımız Sa-
bancı’nın bu işin peşine düşmesini sağla-
mak. Şimdi çekiniyor. Perinçek açıklayınca
Sabancı, suikastın üzerine gider. Sabancı
bastırırsa Mesut Yılmaz devlet içindeki
CIA’cıların üzerine gidecek. Biz Özer Çiller’i
doğrudan katmak istemiyoruz. Mesut’un,
Özer’in üstüne gitmesini istiyoruz.”
Dokümanda, Alparslan Türkeş’in Çatlõ’dan
Abdullah Öcalan’õ öldürmesini istediği belir-
tilerek, Türkeş’in “Sabancılar Apo’ya para ve-
riyor” dediği ileri sürülüyor. Ancak cinayetin ne-
deninin Sabancõ’nõn Kürt meselesiyle ilgili ko-
nuşmasõ olmadõğõ ifade edilerek, “Sabancı,
Çiller’in çok kârlı işlerine karşı alternatif iş-
ler mi kuruyordu? Bu sorunun yanıtını bili-
yorum ama söyleyemem. Cinayetin nedenini
ben söyleyemem. Siz Sabancı’dan öğrenin” ifa-
desi dikkat çekiyor.
Sabancõ’nõn silah fabrikasõ kurup orduya mal
satmak için hazõrlõk yaptõğõ, Özer Çiller’in de Sa-
bancõ ile ortak olmak istediği, Sabancõ’nõn ise Çil-
ler’in güçlenmesinden rahatsõz olacağõ için bu-
nu istemediği ifade ediliyor.
S U S U R L U K ’ T A N E R G E N E K O N ’ A M İ T R A P O R L A R I
Aynõ çevreleri
işaret ettiler...
3 Aralõk 1996 tarihli metinde, “Genelkurmay İstihbaratõ’ndan Çiller Özel Örgütü
ile ilgili son bilgiler” başlõğõ altõnda ilginç notlar bulunuyor. Genelkurmay’daki
istihbarat toplantõsõnda Çiller’in üzerine gitme kararõ alõndõğõ belirtilerek, “Ayõn
30’u ile 1’inde Ankara’da toplantõ yapõldõ. Genelkurmay istihbaratõndan 300 kişi
katõldõ. Hemen hepsi ABD’de eğitim görmüş subaylar. Çiller’in üzerine gitme kararõ
vardõ. Bu olayõ örtelim diyen olmadõ. Ancak koridorda açõktan tehditler yapõldõ.
Çatlõ’nõn takõmõndan biri meydan okudu” deniliyor.
İstanbul Haber Servisi - Ergene-
kon dosyasõndaki deliller arasõnda
yer alan MİT raporlarõ, Mehmet
Ağar’õn da aralarõnda bulunduğu bir-
çok devlet görevlisi hakkõndaki id-
dialarõ yeniden gündeme getirdi. 2 Ka-
sõm 1996’da Susurluk’ta ortaya çõkan
devlet-mafya-siyaset ilişkisinde adla-
rõ geçen kişilerden birçoğu, Ergenekon
davasõnda yargõlanacak.
Ergenekon davasõnda tutuklu bulu-
nan Aydõnlõk dergisi sorumlularõndan
Adnan Akfırat’ta ele geçirilen ev-
raklar arasõnda ‘ikinci MİT raporu’
olduğu belirtilen belgede, Emniyet
Genel Müdürlüğü’nün PKK ve Dev-
Sol’a karşõ faaliyetler için kullanõlõyor
görüntüsü adõ altõnda, özel bir suç eki-
bi kurulduğu ifade ediliyor. Tehdit,
gasp, haraç, cinayet gibi suçlarõn için-
de olan bu grubun genellikle eski ül-
kücülerden oluştuğu kaydedilerek,
grubun doğrudan Mehmet Ağar’a
bağlõ olduğu, Emniyet Genel Müdür
Müşaviri Korkut Eken tarafõndan
sevk ve idare edildiği, grup üyelerine
Emniyet Genel Müdürlüğü’nce “po-
lis kimliği”, “yeşil pasaport” verildiği
belirtiliyor. Teröristlere karşõ faali-
yetlerde bulunma görünümünde Al-
manya, Hollanda, Belçika, Macaristan
ve Azerbeycan’a gidip geldikleri,
uyuşturucu kaçakçõlõğõ yaptõklarõ ifa-
de ediliyor. Özel Haraket Daire Baş-
kanlõğõ’nda görevli polis memurlarõ-
nõn bu grupla çalõştõğõ, ekibin önde ge-
len isimlerinin Abdullah Çatlı, Ha-
luk Kırcı, Abdurrahman Buğday,
Sami Hoştan, Sedat Peker olduğu,
grubun Ali Yasak ve Bucak aşireti ile
yeraltõnõn tanõnmõş kişileri ve muhte-
lif kademedeki polislerle yakõn ilişkiler
içinde olduğu belirtiliyor. Bu grubun
Tarık Ümit, Askar Simitko ve La-
zim Esmaeli’ni öldürdüğü, cinayetin
uyuşturucu alõşverişindeki anlaşmaz-
lõk ve haraç vermeme nedeniyle iş-
lendiği ifade edilerek, Ağar’a bağlõ
özel ekibin, çoğunluğu kaçakçõlar-
dan oluşan 50 kişilik liste hazõrlayõp bu
kişilerden çeşitli tarihlerde 30-40 mil-
yon dolarõ bulan miktarda para aldõk-
larõ, parayõ Korkut Eken’in pay ettir-
diği, bazen özel banka hesaplarõna ya-
tõrdõklarõ iddia ediliyor. Bu organi-
zasyonun belli kõsmõnda rol alan ve
Eken’le samimi olan Tarõk Ümit’in
kendi zõrhlõ arabasõnõ Eken’e hediye et-
tiği, sonra da aralarõnõn açõldõğõ kay-
dediliyor.
Tarõk Ümit’in öldürülmesinden
sonra Korkut Eken’in Güneydoğu’ya
yollandõğõ, Çatlõ’nõn Ankara’ya geti-
rildiği, ekip mensuplarõnõn da Azer-
beycan’a yollandõğõ belirtilerek, şöy-
le devam ediliyor: “Bu eylemler
devlet üniformasının koruması al-
tında yürütülen uyuşturucu ka-
çakçılığı, çok büyük meblağlarda-
ki çıkar ilişkileri ve cinayetler zin-
cirinin bir halkasıdır. Önlenmedi-
ği takdirde bu ekibin gelecekte si-
yasi cinayetlere de başlamaları
mümkün görünmektedir.”
K
utlu Savaş’õn hazõrladõğõ Susurluk Ra-
poru’nda Sedat Peker’in Veli Küçük’ü
pek çok kez aradõğõ, telefon ayrõntõ fa-
turalarõnõn toplamõnõn ise bu kişilerin legal ge-
lirini aştõğõ ifade edilerek, Yeşil’in Ankara’dan
Jandarma İstihbaratõ’nõ, JİTEM komutanõ Nu-
rettin Ata’yõ, Macaristan’da Mesut Yılmaz’a
saldõranlarõ aradõğõ belirtiliyor. İncelemeler
sürdükçe, Sedat Peker, Sami Hoştan, Abdul-
lah Çatlõ’nõn (Mehmet Özbay) telefonlarõnõn
ve Ömer Lütfi Topal’a ait gazino telefonlarõ,
Hadi Özcan ve daha pek çok telefonun Yeşil’e
ait telefonu aradõğõnõn ortaya çõktõğõ kaydedi-
liyor. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün, Çat-
lõ’yõ dõş operasyonlar için istihdam ettiği kay-
dedilerek, Çatlõ ile 22 Ekim 1983 tarihinde Pa-
ris’te temasa geçildiği kaydediliyor. İlk karşõ-
laşmada görev anlatõlarak, karşõlõksõz olarak ka-
bul edip etmeyeceğinin sorulduğu, kabul etmesi
üzerine göreve sevk edildiği belirtilerek, Kenan
Evren’in devlet başkanõ olduğu dönemde or-
ganize edildiği, ASALA’ya karşõ eylemlerinin
ilk etapta Cumhurbaşkanlõğõ bünyesinde yürü-
tüldüğü kaydediliyor.
Sönmez Köksal’ın raporu
MİT Müsteşarõ Sönmez Köksal’õn 17 Ara-
lõk 1996 tarihli Başbakanlõğa sunduğu incele-
mede de 700 kişiden oluşan özel büro içerisinde,
DYP Genel Başkanõ Tansu Çiller, eşi Özer Çil-
ler, Elazõğ Milletvekili Mehmet Ağar, MİT
Kontr-terör Daire Başkanõ Mehmet Eymür,
Emniyet Genel Müdürlüğü Müşaviri Korkut
Eken, Özel Haraket Dairesi Başkanõ İbrahim
Şahin, ülkücü mafya şeflerinden Alaattin Ça-
kıcı ve Abdullah Çatlı’nõn bulunduğu iddia-
larõna yer veriliyor. Raporda, araştõrõlmasõnda
fayda görülen iddialar başlõğõ altõnda, “Çiller
Özel Örgütü”ne yer verilirken,“Çatlı liderli-
ğindeki bir grup ülkücünün 12 Eylül sonrası
ASALA’ya karşı yürütülen operasyonlarda
kullanılması konusunda teşkilatımızın her-
hangi bir bilgisi bulunmamaktadır” denili-
yor. İncelemeye şöyle devam ediliyor: “Fet-
hullah Hoca’nın Çiller’in kara para aklama
işinde gizli ortağı olduğu, Fethullah Hoca-
cıların CIA’nın bölgemizdeki en önemli si-
vil toplum kuruluşu olduğu iddiaları, Mali-
ye Bakanlığı müfettişlerinin Fethullah Gü-
len’in mali kayıtlarını incelemesi ile İçişleri
ve Dışişleri bakanlıklarının ilgili kuruluşlarla
yapacakları koordine sonucunda çözülebi-
leceği değerlendirilmektedir.” Mehmet Ağar
ile Avusturya’da tutuklu bulunan Haydar
Baybaşin’in uyuşturucu ticareti bağlantõsõnõn
olup olmadõğõnõn tespiti için Baybaşin’in yurt-
dõşõndaki faaliyetleri konusunda ilgili ülkelerin
güvenlik kuruluşlarõ ile koordine kurulmasõ ge-
rektiği, Çatlõ ve ekibinin Ağar’õn talimatõyla bir-
çok kişiyi öldürüp öldürmediği yönündeki id-
dialara ilişkin de Emniyet Genel Müdürlüğü
içinde soruşturma açõlmasõ gerektiği belirtiliyor.
Çatlõ’nõn şirketleri ve mal varlõğõ dikkate alõn-
dõğõnda, devlet adõna yapõldõğõ öne sürülen iş-
lerde dahi büyük miktarda maddi çõkarõn söz ko-
nusu olduğunu gösterdiği ifade ediliyor.
ÖRGÜTÜN EYLEMLERİNE
İLİŞKİN İDDİALAR
? Haydar Aliyev’i devirme operasyonu
? Çeçenistan’a müdahale ve Avrasya Feribotu’nun kaçõrõlmasõ
? Mehmet Ağar’õn uyuşturucu kaçakçõsõ Hüseyin Baybaşin ile
bağlantõsõ
? Özer Çiller’in nükleer madde kaçakçõlõğõ yapmasõ
? Manukyan’a suikast girişimi
? Jandarma Genel Komutanõ Org. Eşref Bitlis’in öldürülmesi
? Cem Ersever ve arkadaşlarõnõn öldürülmesi
? Askar Simitko, Lazõm Esmaeli’nin öldürülmesi
? Behçet Cantürk’ün öldürülmesi
? Tarõk Ümit’in öldürülmesi
? Avukat Yusuf Ekinci, Savaş Buldan, Hacõ Karay, Adnan Yõl-
dõrõm ve Medet Serhat’õn öldürülmeleri
? Teyfik Ağansoy’un öldürülmesi
? Haluk Kõrcõ’nõn Fethullah Gülen ilişkisine dair iddialar
? Sedat Edip Bucak’a ilişkin iddialar.
Bağlantõlarõ eski raporlarda da var
MİT Müsteşarı Sönmez Köksal, Başbakanlığa sunduğu incelemesinde Meh-
met Ağar ve Tansu Çiller’in özel büro içerisinde yer aldığını iddia etti.
‘Ağar Süleymancõlara
bilgi sõzdõrdõ’
Ağar’õn19Ekim1984’teİstanbulEmniyetMüdürYar-
dõmcõsõ iken ülkücü drijanlardan Celal Aslan ile
görüştüğü ifade ediliyor. İstanbul Emniyeti’nde Asayiş
Şube Müdürü iken, 3 Temmuz 1985’te, Süleymancõ un-
surlarla ilgili hizip gruplarõna ait soruşturma-tahkikat
gibibazõgizlikalmasõgerekenkonularõvedosyalarõ,şir-
ketin sahipleri olan İbrahim Aslan ile Mahmut Şahin ad-
lõ Süleymancõlara bildirdiği kaydediliyor. Ülkücü Selim
Kaptanoğlu’nun 4 Eylül 1986’da, çek, senet tahsili yap-
tõklarõnõ,AlpaslanTürkeş’inadõilebabalardanparatop-
ladõklarõnõ, paralarõn bir kõsmõnõ Türkeş’e, bir kõsmõnõ
ise tutuklu bazõ ülkücülere gönderdiklerini, bu işleri ya-
parken, müdür yardõmcõsõ Mehmet Ağar ile sõkõ temas-
ta olduklarõnõ ifade ettiği belirtiliyor. Ağar’õn 5 Aralõk
1993’te Süleymancõ Kemal Kaçar’dan rüşvet aldõğõnõn
belirtildiği ifade edilerek, 29 Eylül 1993’te yapõlan Po-
lis Akademisi sõnavlarõnda, akademiye ülkücülerin
alõnmasõ yönünde baskõ yaptõğõ kaydediliyor.
ESP ‘adalet’ istedi
İSTANBUL/ADANA
(Cumhuriyet) - Ezilenlerin Sosyalist
Platformu (ESP), Susurluk’tan
Şemdinli’ye, JİTEM’den Ergenekon’a
katliamlarõn aydõnlatõlmasõ ve
sorumlularõn hesap vermesi talebiyle
çok sayõda kentte eşzamanlõ basõn
açõklamasõ yaptõ. Uluslararasõ
Kayõplara Karşõ Komitesi (ICAD)
üyeleri de kayõp yakõnlarõyla
Galatarasay’da yaptõklarõ gösteride
“Ergenekon değil, kontrgerilla
dağõtõlmadan adalet sağlanamaz.
Katliamlarõn siyasi sorumlularõ
yargõlanmalõdõr. Ancak o şekilde
adalet sağlanmõş olur” dedi. Adana’da
da İnönü Parkõ’nda toplanan ESP’liler
burada aynõ açõklamayõ yaptõktan
sonra 5 dakikalõk oturma eylemi
gerçekleştirdiler. Açõklama eşzamanlõ
olarak, Ankara, İzmir, Bursa,
Antakya, Gaziantep, Malatya, Mersin
ve Diyarbakõr’da da yapõldõ.