29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 MAYIS 2008 / SAYI 1154 Hiçbir şey eskisi gibi olmidı... Ali Deniz Uslu K arabuda çifti Paris'e gittiğinde şehirde aşk ve romantizm vardı. Orada bulunma nedenleri dönemin ünlü oyun yazarı Eugnie lonesco'nun belgeselini yapmaktı. Ancak isyan ve eylemler başladıgında Eugnie şehri terk etti. Yine de Karabuda çifti, "Mayıs 68"e tanık olma fırsatını yakalamış, Paris'in isyancı ve eylemd yüzüyle tantşmıştı. Ona göre, 68'in sloganları, eylemleri bir sanat. Küba Devrimi'nin 68 üzerinde büyük etkisi oldugunu ve 1967'de öldürülen Che Guevara'nın kavgasının ve mücadelesinin Paris'te Güneş Karabuda Mayıs 68'de Paris'teydi. Çatışmaların arasında, başında motosiklet kaskı, elinde fotoğraf makinesi ile 68'in ruhunu belgeledi. 68'in 40. yılında da "Duvarların Dili: 40. Yılında Paris-Mayıs 68, Güneş Karabuda Fotoğrafları" sergisini açtı. yaşadıgını vurgulamayı da unutmuyor. Güneş Karabuda, yaşananları, İstanbul'da, Yapı Kredi Kültür Merkezi'nde 16 Mayıs'a kadar sürecek "Duvarların Dili: 40. Yılında Paris-Mayıs 68, Güneş Karabuda Fotoğrafları" sergisinde anlatıyor. - 68 Mayıs'ı öncesinde Paris'te olmanız büyük şans. Pastör "Şans hazır olandan yanadır" diyordu, belki de gazetecilik doğru zamanda dogru yerde olmak... Ben ılk kez 20 yaşında Paris ile tanıştım, yıl 1952'ydi. Ben şehirlerle ıletişim kurduğuma inanınm, Paris de benim için özeldi. O dönemde Paris, İkinci Dünya Savaşı'nı atlatmış, Alman işgalinden kurtulmanın ve özgürlügünün tadını çıkarıyordu. Aşkın şehriydi, balayı çiftleriyle doluydu. Biz de eşimle birlikte o romantik Paris'e geldigimizı sanıyorduk. İşimiz, dönemin ünlü oyun yazarı, "Kel Şarkıcı" piyesini tam 12 yıldır oynayan Eugnie lonesco'nun belgeselini yapmaktı. Çekimlere başlayacakken olaylar patlak verdi ve Eugnie beni aradı, "Bu Paris benim degil, gidiyorum!"... - Onun Paris'i nasıldı, sanırım romantik olandı? Onun Paris'i nasıldı ben de bilemedim, o kaçtı gitti. Aslında Eugnie Romen asıllı bir Fransızdı, ama olaya Fransız kalmıştı. Biz ise şaşkındık, Paris'te fırtına başlıyordu, bırakıp gidemezdik, ama bizi de oraya Isveç televizyonu yollamıştı. Onları aradık, olayların belgeselini çekmeye ikna etmeye çalıştık. Bize, "Kavga, gürültü her yerde var, ögrenciler ayaklandıysa ne olacak?" diyorlardı. Biz ise yanıt gelmesini beklemeden kendimizi sokaklara attık. - Çekimlere nereden ve nasıl başladınız? Paris artık o romantik şehir değildi, isyan ve özgürlüktü. Haklarını arayan binlerce üniversiteli şehri kuşatmıştı. Gençlerin silahları ve siperleri kaldırım taşlarıydı. Polis, Sorbonne Üniversitesi'ne giriyor, gençleri yüzer yüzer götürüyordu. Bu koşullarda çalışmak da çok tehlikeliydi, mesela Gökşin Sıpahioğlu kafasına taş yedi ve hastaneye kaldırıldı. Bunun üzerine ben de eski bir motosiklet kaskı aldım, çok işe yaradı. Beni epey korudu. Her mahallede, her gece kavgalar oluyordu, biz de bir ay boyunca bunun takibindeydik. • • • • SESSIZLIGIN GUCU! nouuenTa Evet, orası 68'in kalbi, karargâhıydı. Tüm sloganlar orada tartışılıyordu, konuşuluyordu. Bir sanattı oradaki... Akademiye girmeyi önce beceremedik, ama Abidin Dino bizi oraya sokmayı başardı ve giriş o giriş... Haftalar boyunca Çekimlerı eşimle birlikte yapıyor, tehlikeye göre ayrılıyorduk. işbölümümüz vardı. Akşamları da oturup günün muhasebesıni yapıyorduk. - 68'in kalbi Bonaparte Sokağı'ndaki Güzel Sanatlar Akademisi'ydi. Orada nelere tanık oldunuz? ATTENTI0N la radio ıtıeııtI vardı. Halk da duvarlara sloganlar yazıyordu, yani artık duvarlar halk gazetesiydi. Fransız özel polis birimi şiddet yanlısıydı. Ögrenciler vurdukları yerde kalıyordu, sanki ölümüne vuruyorlardı. Tüm bunlaral rağmen gençler korkmadı, polisın üstüne öyle gittiler kı polis geri çekilmeye başladı. - Michael Löwy, "68'in ruhu güçlü bir içkidir, sarhof edici bir karifım, çesitli maddelerden oluşan patlayıcı bir kokteyldir" diyordu. Sizin 68'iniz neydi? Aslında devrim deyınce benim aklıma ilk gelen Küba. Zaten Latin Amerika ile de ciddi tecrübelerim oldu. Şıli'de yaşadım, Küba'da da... Yani devrime saygım ve hayranlığım var. Tüm bunlar da kolektif birer şölendi. Küba Devrimi'nin 68 üzerinde büyük etkisi var. Unutmayalım ki 67'de Che Guevara'nın öldürülmesi 68'de çok tazeydi. Onun ruhu, kavgası ve mücadelesi Paris'teydi. Beni ise Parıs'teki sanatçıların degışimi çok ılgılendirdı. Olay esnaslnda pek çok sanatçı ile birlikteydik. Onları da fotoğrafladım, Abıdın Dino, Mübin Orhon, Selim Turan, ilhan Koman, Avnı Arbaş'ın yani sıra Dali, Cesar, Poliakoff, Zadkine, Chabrol, Neruda, Alain Delon, Brigette Bardot gibi isimler 68'i solurken Paris'in yeni yüzüne bakıyorlardı. Mesela Fransız heykel sanatçısı Cösar en pahalı arabalardan Massarati ve Lamborgini'leri alır, onları prese sokup omlete çevirirdi. Sonra da fiyatının beş katına satardı. Arabanın siyasi ve politik gücünün bir eleştirisiydi bu yaptıgı. işte 68'in ruhu buydu. Artık 6İ\ ve sonrası vardı. - Seattle, Prag, Porto Alegre sokaklarındaki eylemleri yeni bir Mayıs 68'in öncüleri olarak görmek fazla mı ütopik? Bunu başlatanların aklında bunlar vardı, ama iktidarlar artık ders almıştı, stratejik ve ku eylemin kalbinin atışlarını duyduk orada. Hararetli tartışmalar, fikir çatışmalarını izledik. Oradaki kolektif ruhu tatmanın keyfı başkaydı. Biz tüm bunları belgeledik. Gözümüze de hep' afişler çarpıyordu. Sokaklarda, duvarlarda, pencerelerde, her yerde devrimci afişler söyleyeceklerını söylediler, - Mayıs 68'de eksik olar "nazca davrandılar. O yüzden bu eylemlerin hiçbırı istedigi başarıya ulaşamadı. Eylemciler ama sonuna kadar gidemediler. ya da daha farklı olması gereken bir şey var mıydı? Ben bu analizi yapamam, çünkü ben yaşananı belgelerim. 68'de gençlerin de hatalanı oldu, ama iktidarın hataları müthişti. İşçilerin ögrencilere geç katılması beni düşündürdü. işçiler, "Bir ayaklanma yapılacaksa onu biz yapmalıyız" derdindeydiler. Ögrencileı ise "Bizim derdımız başka" diyorlardı, ama sonunda işıçiler ögrencilerden daha fazla hak elde ettiler. Ben nerede eşitsizlik, haksızlık, adaletsizlik varsa onu belgelemeye çalıştım. lAskeri iktidarların, darbelerin, diktatörlüklerin ülkelerınd;ydik, ama 68 her zaman farklıydı, doğuşunu, yeşermesini ve meyvelerinin olgunlaşmasını izleme fırsatı bulduk. Beni en çok Gaulle'ün galip çıkması ol şaşırtan ise seçimlerden yine De en Lezzetin tatlı hali aki en taze meyvelerin, ve özenle toplanmasıyla ekstra geleneksel Penguen r, anne eli değmiş kadar i, tatlı ve bol meyveli... asla vazgeçemeyeceksinlz. lik % 15 daha fazla. Tann 450 gram! Dalın tek t üretile reçel lezze Denev Üst 22OOVV üstün emiş gücüne sahip Rovventa Silence Force, özel tasarımıyla dünyanın en sessiz elektrikli süpürgesi... Rovvanta ürünlerini Tefal mağa/alarında. tüm seckin hiperrnarketlerde, katlı mağazalarda ve diğer Rovventa satış noktalarında bulsbılırsiniz. www.rowenta.com.tr I Müsteri Hizmetleri Danısrna Hatti: 444 40 50 INTELLIGENT BEAUTY "lezzct, sağlık »e gü»en. www penguen com tr I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle