03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 NİSAN 2008 CUMARTESİ 16 KOBİ TÜRK ÜRETİMİ TEKNELER GÜRCİSTAN’DA Antalya Serbest Bölgesi’nde üretilen, hızlı manevra kabiliyetine sahip 10 tekne, Gürcistan’a ihraç edilecek. Geçen yıl faaliyete başlayan Ares Tersanecilik Genel Müdürü Kerim Kalafatoğlu, İtalyan mühendislerinin tasarımıyla askeri tekne görünümünde izoftalik polyesterle bağlanmış cam elyaf tekne yapımına başladıklarını söyledi. 13.5 metre uzunluğunda ve 4 metre genişliğindeki teknelerin 4060 deniz mili hız yapabildiğini belirten Kalafatoğlu, süratli ve çabuk manevra yapabilen bu teknelerin maliyetinin 400 bin Avro olduğunu sözlerine ekledi. G üncel İSO VİZYON TOPLANTILARI İstanbul Sanayi Odası, “İSO VİZYON TOPLANTILARI” adıyla yeni bir toplantı serisi başlattı. İlk toplantı ise geçen salı “Nanoteknolojinin Uygulama Alanları ve Yeni Fırsatlar” temasıyla yapıldı. Prof. Dr. Candan Tamerler’in konuşmacı olarak katıldığı toplantıda, nanoteknolojinin uygulama alanlarının tekstilden inşaata, tıptan boya ve kimya sanayiine, tarımdan gıdaya, savunmaya kadar son derece geniş bir yelpazeye yayıldığı anlatılırken dünyada bu alanda yeni örneklere ve işbirliği fırsatlarına yer verildi. İTÜ Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Başkanı olan Prof. Tamerler, aynı zamanda Washington Üniversitesi de ders veriyor. Prof. Tamerler ayrıca AB 7. Çerçeve Programı kapsamında nanoteknoloji alanında ülke uzmanı. G İ R İ Ş İ M C İ K A D I N L A R A YA R I Ş M A Ariel ile TOBB Kadın Girişimci Kurulu’nun işbirliği ile ‘Ariel ile Bir Adım Öne…’ kampanyası çerçevesinde kadınlara yönelik yeni bir yarışma başlıyor. Bir hayali, bir projesi olup bugüne kadar bunu gerçekleştirme fırsatı bulamamış kadınlar; hayallerini, fikirlerini, projelerini yazarak 1 Nisan 1 Haziran 2008 tarihleri arasında yarışmaya başvuruda bulunabilecekler. İlk üçe giren projenin hayata geçmesi için Ariel finansal destek verirken TOBB Kadın Girişimci Kurulu da girişimcilikle ilgili danışmanlık desteği verecek. Katılım koşulları ile ilgili detaylı bilgiye www.arielkadini.com adresinden veya 0 800 261 63 65 no’lu ücretsiz danışma hattından ulaşılabilir. Dünyanın en büyük 5 gıda firmasına da üretim yapan Aromsa Yönetim Kurulu Başkanı Yasa: Gücüm insan ve teknoloji alnız başarılı bir üretim tesisi değil, aynı zamanda bir okul, çalışanların ve yöneticilerin yaşam kalitesini yükseltmek için el ele verdiği örnek bir şirket Aromsa. Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde 21 bin metrekare kapalı alanda faaliyet gösteriyor ve gıda sanayiine aroma üretiyor. Aromsa’nın kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yasa ile hem yan yana dizili hepsi de kırmızı tuğlalı 4 tesisi geziyor hem de sohbet ediyoruz. Cam şişeler, kaynayan tüpler, beyaz önlüklü çalışanlar. Ve yerden insanın burnuna çarpan farklı kokular... İlk göze çarpan hijyen. İkincisi ise dinamizm. Çalışanı mutlu işletme sayısı o kadar az ki çarpıyor insanı. Yasa, “Yaptığım bütün ürünlerde yüksek katma değerli üretim arıyorum. Teknoloji ile fiyatımı yukarıda tutmaya çalışıyorum. Bu yüzden Turgut Özal’ı hiç affedemiyorum. ‘Türkiye ucuz ülke’ deyip herkesi bu doğrultuda yönlendirdiği için... Ben ucuzluğa değil, teknolojiye oynuyorum. Burada benim işçilerim de ucuz değil. İyi para alıyor herkes... İyi yaşasınlar, iyi arabaya binsinler, tatile gitsinler istiyorum” diyor. Aromsa’nın ürünleri gıda sektöründe son derece geniş bir yelpazede kullanılıyor: Alkollü ve alkolsüz içecekler, şekerleme ürünleri, sakız, sütlü ürünler, meyveli yoğurtlar, ayran, dondurma, bisküvi, kraker, kek, kahvaltılık tahıllar, ekmek, cips, kuruyemişler, hazır yemekler, çorbalar, konserveler, deniz ve et ürünleri, ilaçlar, diş macunları… Hatta tütün ve nargile bile var. Yüzde 100 Türk sermayeli Aromsa dünya devleri ile yarışıyor. 189 kişilik ekip büyük bir titizlikle aromalar, soslar, meyve preparatları hazırlıyor. Çalışanların eğitim düzeyinin yüksekliği ise dikkat çekici. Murat Yasa, “En düşük eğitimlisi teknik lise mezunu. Ama burada öyle bir hava var ki bir müddet sonra üniversite öğrenimi görmenin önemini anlıyorlar. Teknik lise mezunu olmanın verdiği avantajla, gıda alanında yükseköğrenim görüp, yeniden dönüp işe başlıyorlar” diye anlatıyor. Şimdilerde ise şirkette çalışan yoksul ailelerin, lise ve üniversiteye hazırlanan çocuklarına bir fon oluşturma çabası içinde olduklarını söylüyor. Y Evin bir odasında başladı Üniversiteden mezun olur olmaz özel bir şirkette çalışmaya başlayan Yasa, hızlı bir performans gösterir. 28 yaşında genel müdürlüğe yükselir. Gün gelir, şirketle yollar ayrılır ve Murat Yasa kendi işini kurmaya karar verir. Fransa’dan aldığı mümessillik teklifini “Üretimi Türkiye’de yaparsam olur” önerisini getirerek farklı bir işbirliğine çevirir. Bundan sonra, önce evin bir odasında, daha sonra komşunun bahçesinde “seyreltme işlemi” ile başlayan süreç kısa zamanda gelişir. Yasa öykünün devamını şöyle anlatıyor: “1985 yılında Irak’a gerçekleştirilen ihracat ile Aromsa ürünleri, Türkiye dışında da kullanılmaya başlandı. 1987’de atomize aroma ve emülsiyon üretimine başladık. 1990 yılında Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde ilk fabrika faaliyete geçti. İkinci fabrikanın 1998’de açılmasıyla üretim kapasitesi iki katına çıkarıldı. Aromsa, ihtiyacı olan özel molekülleri üretmek üzere 2000 yılında Organik Sentez Ünitesi’ni kurdu. 2003 yılı sonunda hizmete giren üçüncü fabrikada, yenilenmiş laboratuvarlar, sos ve meyve preparatı hatları bulunmakta. Aglomerasyon ünitesi ve reaksiyon ünitesi ise 2004’te devreye alındı.” Yasa “Bütçemizin yüzde 11’ini ArGe için harcıyoruz” diyor. B u da cironun yaklaşık yüzde 6’sının ArGe’ye ayrılması anlamına geliyor. Murat Yasa, Aromsa’da farklı pozisyonlarda çalışan kızları Melis ve Ayşe ile birlikte. Ayda bir gelip ‘Burayı satar mısın’ diye soruyorlar romsa’nın üretimi geçen yıldan beri yüzde 31 artmış. Ciroda da benzer bir artış oranını yakalamışlar. Yasa “Dünyanın en büyük 5 gıda firmasına da üretim yapıyoruz. İçlerinden biri, ABF (Associated British Foods) bir çalışma yapmış, ‘Şu anda Avrupa’da en uzun ömürlü aroma sizinki. Sizi ana tedarikçilerimden biri yapacağım’ dedi” diye anlatıyor. Bu yıl hedef 6 bin 500 tona ulaşmak. Bunun yüzde 3540’ı ihracat. Üstelik 46 ülkeye. Sürekli yeni formüller üretiliyor. Şu anda da aromayı küçük kapsüller haline getirecek ve dayanma sürecini daha da arttıracak bir mikro enkapsülas Aromsa’da çalışanların kitap ile ilişkilerini güçlendirmek için bir kütüphane de bulunuyor. İlgi çekmek için işe önce DVD’ler ile başlanmış. Şimdi kütüphanenin ciddi kitap kullanıcısı bulunuyor. A yon sistemi üzerinde çalışılıyor. Yasa, “Dünyada çok az ülkenin uyguladığı 3. bir sistem var. Ona çalışıyoruz. Önce pilot bir makine aldım, deney yapıyoruz. tamamlanma aşamasında” diyor ve ekliyor: “Ayda bir birileri geliyor ‘Satar mısın burayı’ diye soruyor. Asla satmam. Türkiye’de bu iş olmaz, dediler. Olduğunu gösterdim. Eğer satarsam Türkiye’de aroma yapılamayacağını da kabullenmiş olurum. Dünyada bu işle uğraşan 500 firma var. Biz en iyi 3040 arasındayız. Eğer biz Türkiye’de olmasaydık aroma fiyatları en az 3 misli pahalı olurdu.” Ürünlerin raf ömürleri ve dayanıklık için farklı testler yapılıyor. Murat Yasa aynı zamanda Avrupa’da aroma konusunda standart belirleyici ve AB’ye tavsiyede bulunucu konumda olan EFA’nın 8 üyesinden biri. 20 metrekarelik ofiste başlayan ArGe çalışmaları ile ortaya çıkan Bioder Avrupa da iddialı ‘İlaç firmaları buluşumuzu istiyor’ iota Laboratuvarları tarafından geliştirilen ve ilk olarak Kadıköy’de 20 metrekarelik bir ofiste, telefon siparişleri ile satılmaya başlanan tüy dökücü krem Bioder, Avrupa pazarında yayılıyor. Portekiz’de KTP Produtos Farmaceuticos tarafından yaklaşık 2 bin eczaneye Bioxet adıyla dağıtılan ürün hakkında bilgi veren Biota Laboratuvarları Genel Müdürü Cihat Dündar, 5 yıl için 1 milyar dolarlık ciro hedeflediklerini bildirdi. Tüyleri vücuda zarar vermeden azaltmayı başarmak için 3 yıl süren 3 milyon dolarlık ArGe çalışmaları yürüttüklerini belirten Dündar, “İlk yıl 3,5 milyon avro ciro hedefliyoruz. Ancak bir yıl içinde Bioxcin’i de pazara sokarsak bu hedef değişir” dedi.Şu anda Avrupa ülkelerinden B Cihat Dündar Hollanda, Lüksemburg, Belçika ve Portekiz’de ürünlerin fiili olarak satıldığını aktaran Dündar, Almanya ve İspanya’da bir ay sonra tanıtımların gerçekleştirileceğini, Yunanistan, İtalya, Arnavutluk gibi ülkelerle de anlaşmaların yapıldığını kaydetti. Biota Laboratuvarları’nın geçen yıl Dudullu Organize Sanayi Bölgesi’nde 5 milyon dolar karşılığında 16 dönüm arazi satın aldığını hatırlatan Dündar, 30 bin metrekare kapalı alana sahip olacak yeni üretim merkezinin 2,53 yıl sonra faaliyete başlayacağını kaydetti. Dündar’a göre yaşadıkları en büyük sıkıntı hammadde tedariğinde. “Ne yazık ki Türkiye’de planlı bir tarım ve bitki yetiştiriciliği yok’’ diyen Dündar, “En popüler ilaç firmalarından çok iyi teklifler var. Genelde firmamızı, markamızı, asıl olarak da buluşu istiyorlar. Bir firma bize başka bir projede ortak girişim için gelirse ona varız. Örneğin iyi bir fikri vardır ama bitki knowhow’ı yoktur. Bütünüyle satmaya sıcak bakmıyoruz ama işbirliğine kapalı değiliz. Ciddi bir pazara girerken satış ve pazarlama ortaklığı kurabiliriz. Biz başarıyı satın almak istemiyoruz. Kendimiz başarmak istiyoruz” diye konuştu.Yakın zaman içinde yeni ürünler çıkarmayı planladıklarını ifade eden Dündar, bunlardan birinin “Biomeen’’ markası ile erkek parfümü olacağını, bunu antiaging, selülit, cilt ve saç bakımı gibi ürünlerin izleyeceğini belirtti. Organik tarım yeni istihdam kapısı Kocaeli’nde, “Gençlere ve Kadınlara Organik Üretim Sektöründe İş Edindirme Projesi” ile istihdam yaratılmaya çalışılıyor. Organik Tarım Derneği Başkanı Yalçın Engiz, Meslek Yüksek Okulu Organik Tarım Bölümü’nden mezun olanların Türkiye’de yeni bir sektör haline gelen organik üretim dallarında iş bulamadığı için başka meslek gruplarında çalışmak zorunda kaldıklarını söyledi. Öğrencilerin bu sorunlarını çözmek, “varlık içinde yokluk çeken’’ köylü kadınlarını üretimin içine çekebilmek için hazırlanan projenin finansmanı AB hibe fonlarından ve Kocaeli İl Özel İdaresi tarafından karşılanacak. Engiz, “8 ayda tamamlanacak projeyle KOÜ Arslanbey Meslek Yüksek Okulu’ndan bu yıl mezun olacak 40 öğrencinin organik üretim sektöründe iş edinmelerine, Yuvacık Barajı çevresindeki köylerde tarımla uğraşan 110 kadının kendi arazilerinde organik tarım yaparak aile bütçelerine katkı sağlamasına yardımcı olmayı amaçlıyoruz” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle