05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 NİSAN 2008 CUMARTESİ 10 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI PB PB PB PB B B B B PB 24 25 28 21 28 28 28 28 20 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya PB PB B B PB PB B PB B 16 18 17 16 24 24 24 18 25 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B PB PB PB PB B B Y 25 24 24 25 22 22 14 12 12 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun kuzey ve doğu kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz’in doğusu, Doğu Anadolu’nun doğusu ile Gümüşhane, Bartın ve Erzincan çevreleri yağmur ve sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı tüm yurtta 3 ila 5 derece artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih PB PB PB Y PB Y Y PB Y 5 6 8 12 12 12 12 15 12 Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y PB PB Y PB Y PB Y 13 18 17 14 20 28 16 24 13 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Stockholm PB PB B PB PB PB PB B B 19 20 19 25 20 19 22 28 28 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu Yağmurlu GÜNCELCÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada davayı şöyle sonuçlandır, böyle karar ver gibi dayatmalar sıralıyor... Bir yandan hukukun üstünlüğünden söz ediyor: Arkasından Anayasa Mahkemesi’nin, kapatma davasında Türk Anayasası’na göre değil, AB standartlarına (ölçütlerine) göre karar vermesini istiyor. Bay Barroso, Cumhuriyet rejiminin temel ilkesi olan laiklik konusunda taraf olmaya bir türlü yanaşmıyor veya laikliğin AB’nin de temel ve vazgeçilmez ilkesi olduğunu söyleyemiyor. Dediğine göre, “Türk toplumundaki laikliğe ilişkin tartışmaların öneminin farkındaymış”. Kırk bir kere maşallah! ??? İki konudaki sözlerin Bay Barroso’ya ait olduğunu bilmesek, bu sözlerin altında yine bizimkinin (RTE’nin) imzası olduğunu sanabilirdik. Bir noktayı belirtelim. Bay Barroso Türkiye için AB ölçütlerini sıralarken zayıf bilgi dağarcığına sahip olduğunu kanıtlıyor. Türkiye’de olup bitenlerin temsilciliklerden aldığı veya medyaya yansıyan bilgilerin çok daha derininde olduğunu ya bilmiyor ya da bilmezlikten gelmeyi yeğliyor. Üstelik bu türden tanımlamalarla laikliği rafa kaldırmaya çalışan veya laikliğin içini boşaltma çabasında olan RTE ile emrindeki iktidar çoğunluğunu desteklediğinin farkında değilmiş gibi duruyor. Fakat nedense Bay Barroso, kapatma davasına verdiği ağırlığı laiklik konusunda kullanmamaya özen gösteriyor. Türkiye’nin giderek laiklik karşıtı bir devlet düzenine kaydığını görmezlikten geliyor. Altı yedi ay önce Bay Olli Rehn’in açıkladığı gibi, laikliğin Türkiye’nin iç sorunu olduğunu yineleyerek RTE’yi rahatlatıyor. ??? Bay Barroso’ya ait ama RTE imzalı ikinci konu ise türbanla ilgili. Ona göre, “her kişinin, her kadının kendi inancına göre alması gereken kararmış” türban. Çankaya’daki AKP’li ile Başbakanlık Konutu’ndakinin türban savunuları da böyle değil mi? Eşlerinin, inançları gereği kendi istekleriyle kapandıklarını söylemiyorlar mı? Bay Barroso’ya soralım: Şayet eşiniz rahibeler gibi çağdaş toplumda yadırganır, hatta alaya alınır biçimde başını rengârenk kumaşlarla sarmaş dolaş eylese… Brüksel sokaklarında bu acayip başla eşinizin dolaşmasını, lütfen söyler misiniz Bay Komisyon Başkanı, “kendi inancına uygun” diye sindirebilecek misiniz? Ya da türbanı savunurken “AB’nin böyle standartları yok” diyerek Bayan Barroso’nun toplumu güldüren acayip örtülü başını alkışlayabilecek misiniz? Bay Barroso, madem ki herkesin düşüncelerini söylemekte ve giyiminde kuşamında özgür olduğuna inanıyorsunuz, öyleyse şu ifadeyi, bizimkilerin, dostunuz RTE ile tayfasının yadırgamamasını, yargılamamasını sağlayınız lütfen: Havaalanında sizi karşılayan Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın yanında türbanlı ve baştan aşağıya örtünmüş bir taze vardı. Bayan Babacan! Atatürk çağdaşlığına ve aydınlığına inanmış bir insan olarak Bayan Babacan’ın bu kıyafet ve türbanlı başla bir Batılı devlet adamını ve eşini karşılamasından utandım. Siz ve sizin gibi Türkiye’yi tam üye yapmayı inandırıcı olmayan biçimde çılgınca savundukları izlenimi verenler… …Türkiye’de RTE’nin çaldığı laiklik karşıtı davulun sesleri sizlere uzaktan hoş geliyor olabilir ama… bizde tersine çok, ama çoook nahoş etkiler yapıyor. Türkiye’nin “sorunların çözümünü kendi başına bulacağını” söylüyorsunuz ya, evet bunda haklısınız. Kuşkunuz olmasın, her sorunun çözümünü AKP iktidarını başımızdan defettiğimiz gün bulacağız! Başbuğ, Rum Kesimi’nde terör örgütüne destek verenler olduğunu söyledi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY Kıbrıs’tan PKK mesajı LEFKOŞA (AA) Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, terörle mücadelenin zor ve acılı bir süreç olduğunu, sabır ve kararlılık istediğini belirterek TSK’nin, yurtiçinde ve yurtdışında, terör örgütü bulunduğu bütün bölgelerde etkisiz hale getirilinceye kadar, operasyonlara büyük bir kararlılıkla devam edeceğini bildirdi. Başbuğ, “Bu mücadelede hiçbir zaman karamsarlığa yer yoktur. Karamsar düşüncelerin ifadesi, örgüte yardımla eşanlamlıdır’’ dedi. Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı birliklerinde denetlemelerde bulunmak ve yıllık plan seminerine katılmak üzere KKTC’de bulunan Başbuğ, Kıbrıs’ın güneyinde bulunan bazı terör örgütü destekçileri tarafından, örgütün dağ kadrosuna eleman temin edildiği ve bölücü örgüte maddi destek sağlandığının bilindiğini kaydetti. Şubat ayında Irak’ın kuzeyine yapılan askeri operasyonu değerlendiren Başbuğ, operasyon bölgesindeki teröristlerin yüzde 70’inin etkisiz hale getirildiğini bunun da bugüne kadar elde edilen en büyük yüzde olduğunu belirtti. ‘Kutuplaşma oluşur’ Türkiye Cumhuriyeti’nin kültürel farklılıklara saygılı olduğunu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kültürel alanda, bireysel kalmak ve ulus devlet yapısına zarar vermemek şartıyla kültürel zenginliklerin yaşanması ve yaşatılması için gerekli düzenlemeleri gerçekleştirdiğini ve bazı uygulamaların devam ettiğini anlatan Başbuğ, şöyle devam etti: “Bunun ötesinde, kimse Türkiye’den belirli bir etnik gruba kültürel alanın dışında, ulus devlet ve üniter devlet yapısını tehlikeye sokacak, siyasal alanda, grupsal düzenlemeler yapmasını isteyemez ve bekleyemez. Kültürel alandaki düzenlemeler herhangi bir şekilde siyasal alana doğru götürülmeye ve ikincil kimlikler birinci kimliğe dönüştürülmeye çalışılırsa ve bu konular ülke gündemine kasıtlı olarak devamlı sokulursa korkarız ki ülke kutuplaşmaya ve ayrışmaya sürüklenebilir. Bu Türk toplumuna karşı yapılabilecek en büyük kötülüktür.’’ KKTC vurgusu: Kimse yanlış hesap yapmasın KKTC’nin bugüne kadar iyi niyetli, barışçı ve uzlaşıcı yakla şımlarının Güney Kıbrıs Rum yönetimi tarafından herhangi bir karşılık görmediğine işaret eden Orgeneral Başbuğ, “KKTC uzlaşmadan ve çözümden yana tavır almasına rağmen Avrupa Birliği izolasyonları ile karşı karşıya kalmıştır. Bu durum da güveni sarsmaktadır’’ diye konuştu. Başbuğ, “Anavatanından güç alan mücahit Kıbrıs Türkü, dünyada hiçbir topluma reva görülmeyen zulüm ve haksızlıklara, gelecek nesillere örnek teşkil etmesi ve ders alınması gereken müstesna bir fedakârlık ve azimle direnmiş ve var oluş mücadelesini bir devlet kurarak taçlandırmıştır. Bunun bazıları tarafından iyi okunması ve anlaşılmasında sonsuz yararlar vardır. Kimse yanlış hesap yapmasın’’ dedi. Çatışma sırasında, sakalıyla, siyah takım elbisesi ve elinde silahıyla görüntülenen Ömer Ulusoy, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürülürken, sakalını kesmiş ve spor bir kıyafet giymişti. (Fotoğraf: AA) Ömer Ulusoy sorgulanıyor Silahıyla birlikte yakalanan ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürülen zanlı, gazetecilerin ‘Pişman mısın’ sorusunu ‘Ne pişman olacağım’ şeklinde yanıtladı GÜRSU KUNT 2 Rusya Yüksek Mahkemesi, Gülen’in bu ülkedeki faaliyetlerini yasakladı. Birbirinden çok farklı gelişen bu iki haber, Gülen’le ilgili tartışmaların önümüzdeki dönem daha da alevleneceğini gösteriyor. Gülen, Saidi Nursi ardılı hareketler içinde kendine özgü yöntemlerle gelişirken, 1990’ların ilk yarısında birden büyüdü ve Orta Asya steplerinde üç haneli rakamlarla sayılan okullara ulaştı. Neden ve hangi kaynakla? Bu sorunun çok değişik yanıtları verildi. Orta Asya’yı sürüne sürüne dolaşmış bir kişi olarak, benim gözlemim şu: ABD, 1991’de Sovyetler Birliği’nin çökmesinden sonra, Moskova’nın etki sahasından çıkan coğrafyada nüfuz sahibi olmak için Gülen’i taşeron olarak kullandı! ??? Orta Asya ülkeleri, 300 yıldır devlet kuramamış olmanın getirdiği tutuklukla, çözülmenin ardından yön aradılar. Bu arayışın bugün de devam ettiğini söylemek abartı olmaz. Halen Orta Asya’da, ABD, Çin ve Rusya ana küresel güçler, İran ve Suudi Arabistan da bölgesel akımlar olarak nüfuz rekabeti içinde. Gülen’le birlikte ABD; yarım doz Türklüğü, bir doz İslamı, iki doz da Amerikan kültürünü kullanıp önemli adımlar attı. Gülen hareketi öylesine dallanıp budaklandı ki; Abant’ta başlattıkları forumu nerelere abandıracaklarını bilemediler. Mübarek Abant, New York’tan Kahire’ye kadar gitmedik yer bırakmadı. Gülen şimdi Afrika’ya yöneldi. Türkiye’nin büyükelçilik açamadığı ülkelerde Gülen okullar açıyor! Nasıl? ABD desteğiyle! Zira Afrika’da ABD, AB ve Çin arasında ciddi bir rekabet var. ABD; Gülen’i nüfusunun bir bölümü Müslüman olan ülkelerde kullanıyor. Görünen o ki Rusya, gidişin farkına vardı! Bir süredir bu ülkeden gelen haberler Gülen hareketi açısından iç açıcı değildi. ??? Hareketin Türkiye içindeki boyutu ne durumda? Arkadaşların temel stratejisi sessiz ve derinden ilerlemek. İzledikleri yol şöyle özetlenebilir: 1 Mevcut hükümetlerle ters düşme, hepsini uygun yöntemlerle kullanmaya bak. 2 Tek başına çok güçlü organizasyonlar kurma, biraz büyüyen bir kurumu hemen değişik adlara böl. 3 Ekonomik konulara dolaylı ağırlık ver. 4 Kadrolaşmaya öncelik ver, sindire sindire yürü. 5 Yurtiçinde eğitim yatırımlarına önem ver ama, çok öne çıkarma. 6 Bağlı şirketlerle eğitim kurumlarını iç içe sokma, olabildiğince birbirinden farklı görünsünler. 7 Yüksek yayın gücüne ulaş, medyada etkin ol. 8 Katı, radikal görüşlü örgütlerden uzak dur. Bu anlayışla kamuoyunda sanılandan çok daha ileri güç elde eden Gülen hareketinin kendini uzun süre gizlemesi artık zor görünüyor. Gülen hareketinin ABD’ye yakınlığı İslama yakınlığından daha fazla! The Economist’in onu “peygamber” ilan edecek kadar ileri gitmesiyle birlikte şu yorumlar da yapılmaya başladı: Bu, Hz. Muhammed’siz ve Kuran’sız bir İslam hareketidir! Türkiye Gülen hareketini tartıştıkça gerçekler daha net ortaya çıkacak! ankcum?cumhuriyet.com.tr YENİDEN TERCÜME EDİLECEK Anlaşma anlaşılamadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Dışişleri Komisyonu’nda görüşülen, Avrupa Yatırım Bankası’nın Türkiye’de temsilcilik açmasını öngören yasa tasarısı, anlaşma metninin anlaşılamaması ve yeniden tercüme edilmesinin istenmesi üzerine ertelendi. Tasarının görüşülmesi aşaması sırasında CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, anlaşma metninin tercümesinde sade bir dil kullanılmadığını belirterek metni anlamadığını ifade etti. Komisyondaki diğer üyelerin de eleştiriye katılması üzerine, tasarının görüşmeleri anlaşma metninin anlaşılır bir tercümesi gelinceye kadar ertelendi. Milletvekillerinin anlamakta güçlük çektiği tasarıda yer alan bazı ifadeler şöyle: “Resmi faaliyetleri kapsamı içinde, temsilcilikler, bunların emvali, matlubatı ve gelirleri.. Tekalifi harbiyeye zapt ve müsadereye, istimlake ve icrai veya teşrii tasarruflara müstenit her nevi hacizlere karşı masuniyeti haiz olacaktır. Her nevi takyit nizam murakabe ve moratoryumdan, Üçlü Çerçeve Anlaşması’nda derpiş olunan muamelelerin ifasının istilzam ettiği nispette ve orada belirtilen hükümler dahilinde muaf olacaktır.” ANTALYA Akdeniz Üniversitesi Yerleşkesi’nde silah kullanan, iki şarjör boşaltarak dehşet saçan Ömer Ulusoy (34) önceki gece Antalya’da yakalandı. Sakallarını kestiği gözlenen Ulusoy, Terörle Mücadele Şubesi’nde sorguya alındı. Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, şahsın önceki gece saat 23.15’te yakalandığını belirtirken, ülkücüler Ulusoy’un teslim olduğunu söylediler. Kavgaya karıştıkları görüntü kayıtlarıyla belirlenen öğrenciler Ü.Ç. ile H.A. da gözaltına alındı. Çatışma sırasında, sakallı görüntüsü, siyah takım elbisesi ve elinde silahıyla görüntülenen Ömer Ulusoy, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürülürken, sakalını kesmiş ve spor bir kıyafet giymiş olarak görüntülendi. Ulusoy, basın mensuplarının “Pişman mısın” sorusuna ise “Ne pişman olacağım?” yanıtını verdi. Ulusoy’un sorgusu devam ederken Vali Alaaddin Yüksel ve Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan birlikte Antalya Emniyet Müdürlüğü’nün Uncalı’daki binasında bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda operasyonun teknik ayrıntılarına ilişkin sorular yanıtsız kalırken, Vali Yüksel, Ulusoy’un yakalanışıyla ilgili olarak “Ulusoy’un yakalandığı bölgede polis zaten yoğun bir şekilde konuşlanıyordu. Emniyet Müdürlüğümüzün ev, işyeri, cadde ve sokak aramaları sonucu, şahıs, 10 Nisan, saat 23.15 sıralarında Şarampol Bölgesi, Üçgen Mahallesi civarında yakalandı. Üzerinde yapılan aramada 9 mm. çapında, 14’lü tabir edilen Browning marka bir tabanca ve buna ait boş şarjör ele geçirildi” dedi. ‘Teslim edildi’ iddiasına yanıt yok Vali Yüksel, Ulusoy’la yapılan ön görüşmede tabancaya ait mermileri bir çöp konteynırına attığı bilgisinin alındığını belirterek “Gösterdiği yerdeki çöp konteynırında yapılan aramada 9 mm. çapında MKE yapımı 4 mermi ele geçirildi” dedi. Vali Yüksel, Ömer Ulusoy’un bir siyasi parti ta rafından teslim edildiği iddiasına ilişkin soruyu, “Tüm siyasi partilere ve il başkanlıklarına süreç içindeki duyarlılıklarından ve katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz” diye yanıtladı. Kentte bundan sonra bu tür olaylara yer verilmeyeceğini ifade eden Yüksel, pazartesi gününden itibaren yurttan ayrılan öğrencilerin tümünün yeniden yurda döneceğini anlattı. Bu arada Vali Yüksel, bazı basın mensuplarının güvenlik ve olayın çıkışıyla ilgili Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Mustafa Akaydın’ı sorumlu tutan sorularına karşılık, üniversite yönetiminin yeni bir değerlendirme yapması gerektiğini söyledi. ULUSAL EGEMENLİK BULUŞMASI AKP hükümetine Tandoğan uyarısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ulusal Platformlar Güçbirliği tarafından düzenlenen “Ulusal Egemenlik Buluşması” bugün Ankara Tandoğan Meydanı’nda gerçekleştiriliyor. Çok sayıda sivil toplum örgütünün desteklediği mitingde, AKP hükümeti uyarılacak. Çeşitli ulusal platformların ve Atatürkçü Düşünce Derneği de dahil olmak üzere sivil toplum örgütlerinin bir araya gelmesiyle oluşturulan Ulusal Platformlar Güçbirliği, bugün yurttaşları Ankara’da buluşturacak. “Ulusal Egemenlik Buluşması” adıyla düzenlenecek miting öncesi, Ulus’taki ilk Meclis binası önünde tören düzenlenecek. Toplumsal Güçbirliği Platformu’ndan Uluç Gürkan tarafından Meclis önüne çelenk konulacak. Ardından, Anadolu Ulusal Uyanış ve Dayanışma Platformu’ndan Selda Talay Tosun basın bildirisini okuyacak. Buradaki programın tamamlanmasının ardından, saat 09.30’dan itibaren Tandoğan Meydanı’nda toplanılmaya başlanacak. Miting saat 11.00’de başlayacak, 15.00’te sona erecek. Özcan: Önlem alacağız Öte yandan, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, öğrenci olmayan kişilerin de karıştığı Akdeniz Üniversitesi’nde yaşanan olaylara ilişkin “Bundan sonra bu gibi olaylar başka yerlerde de tekrar edebilir. Bunun için önlem alacağız” dedi. Bahçeli, partililerden kışkırtma ve provokasyonlara karşı uyanık olunmasını istedi MHP’lilere ‘konuşma yasağı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Antalya Akdeniz Üniversitesi’nde çıkan olaylarda silah kullanan, saldırgan Ömer Ulusoy’un, eski MHP üyesi olduğu ve partinin etkinliklerine katıldığının ortaya çıkması üzerine Antalya il yönetimini görevden aldıktan sonra, dün de tüm teşkilatlara 12 maddelik “uyarı” genelgesi gönderdi. Bahçeli genelgesinde, parti teşkilatlarına “gelip gidenler konusunda uyanık olunması, tahrik, kışkırtma, provokasyonlara karşı uyanık olunması, medya mensupları ile seviyeli ve ölçülü ilişki kurulması” talimatını verdi. Bahçeli, genelgede, Türkiye’nin AKP hükümetinin 6 yıllık “taviz, teslimiyet ve istismarlarla dolu siyasetinin ülkeyi derin bir kargaşa ve bunalım tehlikesi ile karşı karşıya getirdiği”ne dikkat çekti. Çatışma yaşanabilir MHP’lilerin geçmişte sahnelenen tahrik ve tuzaklara kapılmadığını ve kendilerini sağduyu, sabır ve sükunetten uzaklaştıracak bütün senaryoları boşa çıkardığını kaydeden Bahçeli, son günlerde yaşanan tahriklerin, siyasi, sosyal ve ekonomik bunalımın keskinleştirdiği kitleleri derin bir çatışmanın tarafları haline getirebilecek provokasyonlara açık bir ortamın yaklaştığının habercisi olduğunu belirtti. Bahçeli, 12 madde halinde sıraladığı talimat larında, partilileri şu konularda uyardı: “Kamunun kabul göstermeyeceği ahlak, tutum ve davranış içinde olduğu gözlenenlerin partiye üye yapılmaması; etkinliklere davet edilenlerin MHP değerlerini taşımasına dikkat edilmesi; yayın, ilan, afiş, pankart ve sloganlarda parti tüzük ve programında yer almayan ifade, açıklama ve sloganların kullanılmaması; üniversitelerde ve yurt binalarındaki kışkırtma ve saldırılara karşı dikkatli olunması ve bölgedeki üniversite gençliğinin tuzaklardan uzak durmasının sağlanması; milliyetçilerin tarihi değer ve sembollerini kullanarak demokrasi ve kanun dışı davranışlarda çözüm arayan gruplardan uzak durulması; milliyetçilerin duyarlı olduğu konu, simge ve objeleri kullanarak toplantı, gösteri ve eylem yapan başka gruplarla hiçbir temas kurulmaması; provokasyonların sürmesi halinde kesinlikle bireysel müdahale ve çözüm yollarına başvurulmaması.” Marşlar söylenecek, şiirler okunacak Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayacak Ulusal Egemenlik Buluşması’nda, açılış konuşmasını Ulusal Platformlar Güçbirliği Dönem Sözcüsü ve Miting Tertip Komitesi Başkanı Bülent Büyükakın yapacak. Diğer konuşmacılar ise Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Bilim Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ünsal Yavuz, emekli öğretmen Muharrem Tekin, İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı Nazan Moroğlu, ADD Gençlik Kolları Başkanı Öner Tanık, Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci, gazeteci ekonomist Yiğit Bulut, Tuncay Beybağ ve halk adına Gönül Çil isimli yurttaş olacak. Marşların söyleneceği, şiirlerin okunacağı mitingde, Faruk Demir ve Ayten Alpman da birer konser verecek. ‘Fırsat kollanıyor’ Bahçeli genelgesinde partilileri, Türk milliyetçilerini karalamak için için fırsat kolladığını savunduğu medya mensupları ile de “seviyeli ve ölçülü ilişki kurulması, gereksiz beyanat, görüntü ve maksada uygun olmayan görüşmelerden kaçınmaları” konusunda uyardı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle