Katalog

7 ŞUBAT 2008 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Özgen Acar’a ‘şövalyelik’ nişanı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gazetemiz yazarı Özgen Acar’a bugün düzenlenecek törenle “İtalyan Dayanışması Şövalyelik Nişanı” verilecek. Tören Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde saat 15.30’da başlayacak. Törende ayrıca arkeoloji alanındaki önemli katkıları ve Türkİtalyan kültürel ilişkilerine olan destekleri nedeniyle arÖzgen Acar keolog Dr. Nurettin Yardımcı’ya, arkeolog Prof. Dr. Orhan Bingöl’e ve Anadolu Medeniyetleri Müzesi Müdürü Hikmet Denizli’ye de “İtalyan Dayanışması Sövalyelik Nişanı” verilecek. 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN MEDYA NOTU EMRE KONGAR Yabancı Gazeteciler Niçin Taraflı? Yabancı gazeteciler, yorumcular neden hep AKP yanlısı ve etnik bölücülüğe destek veren yazılar yazıyor? Neden türbanın simgelediği dinci siyaset, PKK’nin simgelediği etnik bölücülüğe dayalı terorizm, saptırılmış bir biçimde, özgürlük ve demokrasi kavramları çerçevesinde savunuluyor? Bunun birinci nedeni, yabancı gazetecilerin, içerdeki bir “şebeke” tarafından “kafakola alınması”. Bunun mekanizmasını Milliyet’te Kadri Gürsel o kadar güzel anlatmıştı ki yazısını “Demokrasimizle Yüzleşmek” adlı kitabıma almıştım. (ss. 248250) Geçenlerde New York Times’da Türkiye üzerine Sabrina Tavernise imzalı yine taraflı bir yazı çıktı. İçinde benden de söz edilen, 30 Ocak tarihli yazı da ne yazık ki “belli bir görüşle” yazılmıştı. Bu taraflılık pek çok kişinin olduğu gibi Akşam yazarı Oray Eğin’in de dikkatini çekmiş. 31 Ocak tarihli yazısında ilginç bir çözümleme yaptı. Bu yazıda, Serdar Turgut’un bir makalesine gönderme yaparak, “kendileri eylem yapma cesareti olmayanların, vicdanlarını rahatlatmak için uç noktalardaki eylemlere destek vermeleri” davranışını tanımlıyor ve bunlara “radikal şık” dendiğini belirtiyordu. Amerika’dan örneklerle yazısını sürdüren Eğin, Türkiye konusunda da şunları söylüyordu: “…Nazlı Ilıcak. Yalılarda yaşayan, mini etekle imam nikâhı kıydırdığı da geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan Ilıcak’ın son yılları kendi yaşam tarzının aksindeki siyasi görüşler için mücadele etmesiyle geçti. Fransa’da yetişen, hep belli bir gelir düzeyinin üstünde yaşayan, gerçekten sosyetik bir hanımefendi; ama önce Erbakan’ın yanında siyasal İslam’a destek verdi, Meclis’in türban yüzünden karıştığı günün mimarlarından biri oldu. Başörtüsü takmıyor, hiçbir zaman takmadı, hiçbir zaman da takmayacak. Ama başörtüsünün en ateşli savunucularından biri. Zincirbozan’da Demirel olmadığına göre, Ilıcak için en şık pozisyon türbanın yanında yer almaktı.” Daha sonra New York Times yazarının tutumunun çözümlemesine geçiyor Eğin: “Bu tavrın en somut örneklerini New York Times’ın İstanbul muhabiri Sabrina Tavernise’in geçtiği haberlerde görebilmek mümkün. Özgeçmişine bakıldığında Tavernise’in ‘radikal şıklık’ eğilimleri zaten göze çarpıyor. İstanbul’dan önce Irak, Lübnan ve Rusya’da çalışmış. Adeta özel olarak politikası Amerika’yla çatışan ülkelerde görev alıyor. Tavernise, bir süredir New York Times’a geçtiği haberlerde Başbakan Erdoğan ve AKP hükümetine yaklaşımını iktidar yayın organı dozunda sürdürüyor. Haberlerinde ağırlıklı olarak AKP’lilerin görüşlerine yer veriyor ve Erdoğan’ın övüleceği kısımları öne çıkartıyor. Arada, kendi yorumlarına Atatürk aleyhinde satırlar da sıkıştırıyor ustaca. Diyelim ki AKP ’den bahsedecek, ‘genç ve gözlemci bir politikacı sınıfı’ diyor, Erdoğan’ın hamlelerine de ‘demokratik değişiklikler’ diyor.” Eğin bu tutumun hem cehaletten hem de “radikal şıklık” eğiliminden kaynaklandığını düşünüyor ve “Sabrina Tavernise, Müslümanlar’ın giderek ‘öteki’ yerine konmaya başlandığı bir ülkenin gazetecisi, bu detay önemli” diyor. Bu ögelere bir de New York Times’ın, Amerika’nın dış politikası konusundaki bilinen ilişkilerini eklersek durum daha da iyi aydınlanır sanırım. ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org Menenjit uyarısı ? İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, menenjitin tehlikeli ve bulaşıcı türü olarak bilinen “Meningokoksemi” tanısı konulan 4 çocuğun yaşamını yitirmesinin ardından yaptığı değerlendirmede, menenjitin henüz salgın boyutta olmadığını söyledi. Hastalığın antibiyotikler ve destekleyici tedaviler ile önlenebileceğini dile getiren Prof. Dr. Kasapçopur, “Hastalık saatler içinde ve bir günde gelişebilir. Zamanında etkin ve aktif tedavi ile hastalığın tedavisi mümkün. Yaşamını yitiren çocuklar çok geç hastaneye gelen vakalardı.” dedi. FAİZİ SORUYORSAN, ORASI BAKIYOR.. Meslek örgütleri, Davutpaşa’daki patlamaya görevlerini yapmayan bakanlıkların neden olduğunu savundu ‘23 canın sorumlusu hükümet’ ARDIÇ AĞACI SANIĞI KURTARDI Haber Merkezi Sakarya’da hırsızlık yaptığı iddiasıyla tutuklu olarak yargılanan kişi, “ardıç ağacının tanıklığıyla” serbest kaldı. 12 Şubat 2006 tarihinde evlerine hırsız girdiği yönünde ihbarda bulunan bir aile polise hırsızın bahçedeki ardıç ağacına tırmanıp eve girdiği yönünde ifade verdi. Polis, verilen eşkâl doğrultusunda aynı sokakta dolaşan bir kişiyi gözaltına aldı. Ev sahiplerinin teşhis ettiği kişi çıkarıldığı mahkemede tututuklandı. Ancak Olay Yeri İnceleme Müdür Vekili Tuncer Yıldırım, ağacın çevresi ve olay yerinden aldığı örnekleri zanlının giysileriyle birlikte Hacettepe Üniversitesi Palinoloji Laboratuvarı’na gönderdi. Yapılan inceleme sonucu, olay yerinden alınan örnekler zanlının giysilerinde bulunamadı. Ev sahiplerinin ikinci kez yapılan yüzleştirmede zanlıyı teşhiste zorlanmaları üzerine mahkeme sanığın beraatına karar verdi. İstanbul Haber Servisi Meslek örgütleri, Davutpaşa’da meydana gelen ve 23 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan patlamayı protesto etti. DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in “Burada sendika olsaydı, bunlar yaşanmazdı” sözlerini anımsatarak “O Çalışma Bakanı ve o iktidara söylüyoruz, yeni mi uykudan uyandınız?” dedi. Davutpaşa Terazidere’de dün bir araya gelen meslek örgütü temsilcileri, “Yaşanan facianın ve ölümlerin nedeni sorumsuzluk ve denetimsizliktir” yazılı afişle “İşçi cinayetlerine, işçi katliamlarına karşı iktidar için savaşalım”, “Kaza değil katliam, sorumlular istifa”, “Çalışma Bakanı kimin bakanı” yazılı dövizleri taşıdı. Eylemciler “Katiller belli, hesap sorulsun”, “Çalışma Bakanı istifa”, “AKP ülkeye zararlıdır” sloganlarını atarak patlamanın meydana geldiği iş merkezinin önünde toplandı. Üyeler adına basın açıklaması yapan TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Genel Sekreteri Torez Dinçöz, yaşananları yalnızca “katliam” kelimesinin açıklayabileceğini belirterek İçişleri Bakanlığı ile Çalışma Bakanlığı’nın görevlerini yerine getirmemesinin 23 yaşama mal olduğunu vurguladı. ‘Sendikaları başka türlü anlıyorlar’ DİSK Başkanı Çelebi ise bu olayın ardından da gerekli düzenlemelerin yapılacağına dair açıklamalar yaptığını belirterek sendikaların kayıt dışı ekonomiyle ilgili uyarılarını, yetkililerin başka türlü anlamaya çalıştığına dikkat çekti. Türkiye’nin iş kazaları konusunda sorunlu bir ülke olduğunu belirten Çelebi, alınması gereken önlemlerin bir türlü alınmadığını vurguladı. Çelebi, yerel yönetimlerin klasik kontrollerle sorumluluklarından kurtulamayacaklarını vurguladı. Eşini dövene adliyede çalışma cezası Çevik kuvvet ekipleri, aracın yandığı bölgeye kimseyi yaklaştırmadı. (Fotoğraf: AA) ? ISPARTA (AA) İşsizlik nedeniyle tartıştığı eşini döven ve 2 ay 15 günlük hapis cezası mecburi kamu hizmeti cezasına çevrilen genç, cezasını Isparta Adliyesi’nde hizmetli olarak çalışarak çekiyor. Bir hafta önce adliyede günde 8 saat hizmetli olarak çalışmaya başladığını belirten Volkan Keskin (31), “Burada fotokopi çekiyorum. Ailemden uzaklaşmadan cezamı çekiyorum, 30 günde cezamı tamamlayacağım’’ dedi. Kontrolden çıkan çevik kuvvete ait araç takla attı Makam aracı yandı: 2 polis şehit İstanbul Haber Servisi Üsküdar’da Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru Ömer Eşgil’in kullandığı makam aracının takla atarak yanması sonucu araç içerisindeki 2 polis memuru şehit oldu. Üsküdar’daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nden Dudullu’ya yakıt almak üzere yola çıkan polis memuru Eşgil yönetimindeki 34 A 63201 plakalı makam aracı, dönüş sırasında O2 otoyolu Ünalan Köprüsü altında kontrolden çıkarak takla attı. Kazanın ardından yanmaya başlayan araç içerisindeki polis memuru Eşgil ile yanındaki Hacı Duman olay yerinde öldü. Olay yerine gelen çevik kuvvet ekipleri, basın mensuplarını bölgeden uzaklaştırırken, aracın üzerini brandayla örttü. 2 polis memurunun şehit olduğu kazada aracın, Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’nde görevli emniyet amiri Serdar Cengiz’in makam aracı olduğu ve araç içerisinde olmadığı belirtildi. Aracın daha önce de 2 kez yangın tehlikesi atlattığı kaydedildi. Ayrıca, kazanın Ataşehir’deki evinden görevine giden Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü Tuğrul Pek tarafından görüldüğü, Pek’in meslektaşlarının kaza yaptığı araca telsizle acil yardım talebinde bulunduğu ifade edildi. 1 kişiye 1.1 milyon YTL ? ANKARA (AA) Şans Topu oyununun bu haftaki çekilişinde kazanan numaralar “1, 2, 6, 15, 31 ve +8” olarak belirlenirken, 5 +1 bilen bir kişi 1 milyon 171 bin 484 YTL 35 YKr ikramiye kazandı. Çekilişte 5 bilenler 3 bin 386 YTL 35’er YKr, 4 +1 bilenler 231 YTL 15’er YKr, 4 bilenler 23 YTL 55’er YKr, 3 +1 bilenler 11 YTL 95’er, 3 bilenler 2 YTL 55’er YKr, 2 +1 bilenler 3 YTL 20’şer YKr, 1 +1 bilenler ise 1 YTL 50’şer YKr ikramiye kazandı. Nükleer protesto Mersin’de 29 sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Nükleer Karşıtı Platform, dün Atatürk Caddesi’nde bir basın açıklaması yaparak AKP hükümetinin nükleer santral kurma yönündeki çalışmalarını protesto etti. Ortak açıklamayı okuyan platform sözcüsü, Elektrik Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Kamer Gülbeyaz, “AKP’nin tek amacı ülkemizde nükleer santral yaparak söz verdiği gibi Avrupa ülkelerinin nükleer atıklarını getirip ülkemize gömmektir. 40 yıldır ülkemize baskı yapan nükleer lobilerinin amacıysa, işsiz kalan nükleer uzmanlarına yeni iş alanları açmaktır” dedi. (Fotoğraf: ABİDİN YAĞMUR) CUMHURİYET 03 CMYK