18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 NİSAN 2007 ÇARŞAMBA 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI B Y B Y Y Y Y B B 16 18 18 16 19 18 19 16 14 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya B B Y Y B B B B B 12 14 13 13 14 13 13 9 21 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B B B Y K K K 20 20 15 17 15 14 4 5 3 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Yurdun doğu kesimleri ile zamanla batı kesimleri parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz, Doğu Anadolu’nun doğusu ile akşam saatlerinden itibaren Marmara’nın batısı kıyı ve Kuzey Ege kıyıları yağışlı diğer yerler parçalı ve az bulutlu geçecek. Hava sıcaklığı tüm yurtta 3 ila 5 derece artacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih B B B B B B B B B 12 3 10 13 12 12 12 12 13 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih B Y Y B Y PB PB PB Y 11 14 14 11 16 16 16 16 14 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı Y PB B B PB B K PB PB 10 20 7 25 14 20 9 26 20 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu GÜNCELCÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada yan örnekleri bizzat RTE veriyor. Önce siyasal bir yutturmacadan söz edelim. RTE, aylarca önce kimin cumhurbaşkanı olacağını saptayabilmek için toplumun hemen her kesiminde tabii halk arasında anketler yaptıracağını ve ancak bu anketlerden çıkan sonuca göre AKP’nin “kendi içinden bir cumhurbaşkanı adayı saptayacağını” ilan etti. Tabii bütün saftorikler, yalaka yazar, politikacı hatta ilim bilimadamları RTE’nin uyutma yöntemini yuttular. AKP Genel Merkezi’nden sızdırılan haberlere göre, hazret “Çankaya’ya tırmanış sürecini” bu hafta resmen başlatıyor. ??? Uyutma dönemini aştı. Şimdi yutturma dönemini şu programla başlatıyor: Önce önümüzdeki günlerde (18 Nisan) Merkez Karar Yönetim Kurulu’nda bir anket uygulayacak ve zaten kimi (elbette RTE’yi) aday gösterecekleri aylar öncesinden belli olan üyelerin görüşünü öğrenecek. Sonra? Hazretin ülkeye ve halka hizmet yollarında başı kelleşmeye başladı. Ama hizmeti aksatmamak için “şayet programına uygun düşerse” AKP milletvekilleriyle 50’şer kişilik gruplar halinde ilk toplantısını gelecek hafta içinde yapacak. Sonra.. evet, sonra? Adayların (adaylığının) açıklanacağı güne kadar “partisinin bütün belediye, il, kadın ve gençlik kolları başkanlarını da Ankara’da toplayarak nabız ölçecek”. ??? Halkın, devletin önemli kurumlarının, hatta idarei maslahatçı olmadığı bilinen kimi sivil toplum örgütlerinin ve hepsinden önce, daha önemlisi halkın görüşünü alacağını ilan eyleyen RTE; bu yutturma anketlerle cumhurbaşkanı adayını saptamış olacak. Halka sormak mı? Devletin önemli kurumlarının görüşüne başvurmak mı? İdarei maslahatçı olmayan kimi sivil toplum örgütleriyle bir araya gelmek mi? Hayır, hayır. RTE, Çankaya’da temsil edeceği cumhurun yerine, halkın yerine: Adaylığına karşı çıkmayacağı dünden belli AKP milletvekilleri, Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, belediye, il, kadın ve gençlik kolları başkanlarını koyuyor. Tabii onlardan kendi adına çıkacak sonucu halkın iradesi diye yutturmaya hazırlanıyor. Bir yandan kanun diye kanunları tepeliyor; şimdi de halk.. halk diye diye halkı bir yana iten, anket adını verdiği bu yutturmalarla Çankaya’ya çıkmaya hazırlanıyor. ??? RTE dünkü açıklamalarında aday ilanı tarihi üzerinde bir değişiklik yaptı. Ne ki, 16 Nisan’da AKP’nin adayını ilan edeceğini söylüyordu; dün ise adaylık için bir tarih olup olmadığı sorusunu: “Artık bırakın o da bize kalsın” diye yanıtladı. Bu ise 16 Nisan’daki açıklamayı daha ileri tarihlere bıraktığını gösteriyordu. Bu değişikliğe acaba hangi nedenler yol açmıştı? ??? Bu anketlerle, avucunun içine aldığı medyanın yardımıyla, halkın tepkisinin bir türlü yaşama geçirilemediği bir dönemde Çankaya’ya çıkması beklenen RTE; ılımlı veya hışımlı dinsel amaçlarını gerçekleştirme yolunda daha çoook mesafe alır. Grup olma kimliğini de yitiren Anavatan’ı, AKP’nin bir benzeri DYP’yi, Ecevit’lerden sonra gücünü de rengini de yitiren DSP’yi gündem dışı bırakarak, ana muhalefet partisine sormanın artık zamanı geldi. Bir ayağı Çankaya’da olduğuna inandığı RTE’nin (yerli yabancı sözlüklere göre “soysuz, sütü bozuk, kötü yaradılışlı soysuz kimse” anlamına gelen) “cibiliyetsiz” suçlamasını.. bu hakareti CHP: Bugün (örneğin dün Meclis grubunda) birtakım karşı sözler söylemekle yetinerek, bakalım dün dündür deyip unutacak; her şey bir yana, ağzı bozuk bir cumhurbaşkanını sineye çekip sindirecek mi? Ne yapacak? Baykal, seçim öncesinde medyaya baskının sağlıklı olmadığını söyledi TMSF BAŞKANI ERTÜRK ‘Basın özgür değil’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, medyadaki son gelişmeleri değerlendirirken “Seçime giderken en büyük medya kuruluşunun 2.5 katrilyonluk bir mali kuşatma altında tutulduğunu biliyoruz. İkinci büyük kurum devletin eline geçmiş. Bunlar sağlıklı bir tablo değil” dedi. Baykal, “bugün Türkiye’de özgür bir basının varolduğundan söz edilemeyeceğini” bildirdi. Baykal, grup toplantısında yaptığı konuşmada medya haritasının değiştiğini vurgularken “Bunun arkasında Türkiye’nin bölge için, dünya için çok önemli bir ülke olması var.Türkiye’yi yönlendirebilmek artık kaba müdahalelerle, askeri haraketlerle savaşlarla olmuyor. Günümüzde bu işler, kamuoyunu şekillendirirken yürekleri, beyinleri, kalpleri oluştururken şekilleniyor. Medya herkese ne düşünmesi gerektiğini söylüyor” dedi. “Türkiye’yi yönetenler ilgisiz, önüne gelen istediğini yapıyor, ilginç bir medya tablosu şekilleniyor” diyen MESLEK ÖRGÜTLERİ KAYGILI İstanbul Haber Servisi Basın meslek örgütleri, Bilgin ve Merkez grubuna bağlı şirketlere TMSF tarafından el konulmasına tepki gösterdi. Gelişmelerin tedirginlik içinde izlendiği belirtilerek AKP’nin; fonun yetkilerini medyayı yerli ve yabancı sermaye arasında yeniden paylaştırılması ve tekelleşme için kullandığına dikkat çekildi. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nca yapılan yazılı açıklamada, “Türkiye için büyük önem taşıyan iki seçimin arifesinde gerçekleşen el koymanın çoksesliliği engellemeyecek bir yaklaşımla ve kısa sürede sonuçlandırılması gerekiyor’’ denildi. Açıklamada, Baykal, şöyle konuştu: “Dikkatle izliyoruz. Gözcü gazetesi birdenbire kapandı. “Gazetelerin sahibi okurlardır” deniyor, okuyucuların o gazeteyi kapatmaya yönelik bir kararı mı var? Ekonomik şekilde çıkıyor, masraflı da değil, iktidara karşı etkili, doğru, halkın anlayacağı, toplumun kavrayacağı bir üslup içinde etkili bir muhalefet yapıyor. Bu gazetenin kapatılması, beni çok rahatsız ediyor. Aniden gazetelerin kapandığı önceki uygulamada görüldüğü gibi gazeteci tasfiyesine yol açmayacak bir yöntemi zorunlu izlenmesi gerektiği vurgulandı. Türkiye Gazeteciler Sendikası Yönetim Kurulu’ndan yapılan yazılı açıklamada, medya dışı ticari ilişkilerin, medya sahiplerinin, siyasi iktidarlar karşısındaki direncini zafiyete uğrattığı kaydedilerek “Bu durum, medya kuruluşlarını doğrudan doğruya siyasi iktidarların ve diğer güç odaklarının hedefi haline getirmektedir. Ne yazık ki tek parti siyasi iktidarı, medya sahiplerinin bu zayıflığını, basın özgürlüğünü tehdit eden birer malzeme olarak kullanmaktadır” denildi. sağlıklı bir tablo değil.” Baykal, iktidarların “kendine bağımlı medya heveslerine” dikkat çekti. Baykal, “Bir eski başbakan kendisine bağlı medya kurmak gerekçesiyle yargılandı, DSP affı sayesinde cezaevine girmedi. Kaynaklar ortaya çıkıyor, adını duymadığınız insanlar gazeteci haline geliyor. Bu temel bir demokrasi problemidir. Bugün Türkiye’de özgür basının varolduğundan söz etmek mümkün değil” dedi. ‘Belgeler bizim için de sürpriz oldu’ İstanbul Haber Servisi Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı Ahmet Ertürk, Merkez Grubu medya şirketlerinin yönetimine el koyma kararına giden süreci anlattı. Sabah grubunun eski sahibi Dinç Bilgin’in, gazetenin yeni patronu Turgay Ciner’le aralarında gizli protokol ve sözleşmelerin olduğuna ilişkin belgeleri kendilerine 3 hafta önce getirdiğini belirten Ertürk, belgelerin kendileri için de sürpriz olduğunu söyledi. Referans gazetesinde dün köşe yazarlarından Eyüp Can’ın Ertürk’le yaptığı röportaj yayımlandı. Can’ın, Ertürk’ü kaynak göstererek aktardığına göre fonun Merkez Grubu şirketlerine el koyma süreci şöyle gelişti: Yaklaşık 3 hafta önce Dinç Bilgin, Ertürk’ü ziyaret ederek Turgay Ciner ile aralarında 2002’de imzalanan “gizli protokol ve sözleşmelerin” olduğundan söz etti. Duydukları karşısında şaşkınlık geçiren Ertürk’ün, “gizli sözleşme belgelerini” göstermesini istemesi üzerine Bilgin, yeniden buluştuklarında söz konusu belgeleri getirdi. Uzman bir heyet belgeleri incelemeye aldı. Adli Tıp’tan da imzaların gerçekliğine ilişkin rapor istendi. bir ortamda demokrasi sağlıklı işliyor denebilir mi? Demokrasi sadece azınlık hakları kavgası mı? Birdenbire Türkiye’nin en büyük iki medya kuruluşundan biri devletin eline geçiverdi. Olayın hukuki çerçevesine hiç değinmiyorum, sonuca bakıyorum. Seçime giderken en büyük medya kuruluşunun 2.5 katrilyonluk bir mali kuşatma altında tutulduğunu biliyoruz. İkinci büyük kurum devletin eline geçmiş. Bunlar Bilgin: Haksızlığa uğradığım için İddialara göre Bilgin’in Ciner ile en başından itibaren “gizli ortaklık içinde olduğunun” anlaşılması üzerine, TMSF’nin 2005 yılında Ciner ile yaptığı satış protokolü geçersiz kaldı. Bilgin, bu belgeleri satıştan iki yıl sonra TMSF’ye vererek sadece Ciner’i değil, bir anlamda kendisini de ihbar etti. Bunu neden yaptığını ise “hem maruz kaldığı haksızlıklar hem de kamunun zarara uğratılması” sözleriyle açıkladı. Ertürk’ün anlatımlarına göre TMSF iki hafta önce düğmeye basma kararı aldı. Ertürk konuyu önce bakan ve Başbakan’a aktardı. Ertürk geçen hafta Merkez Grubu’nun patronu ve yetkililerini bir kez daha dinledi. Merkez Grubu, başlangıçta “gizli protokol ve sözleşme” iddialarını kabul etmek istemedi. Fakat belgeler masaya konunca, “Bilgin ile geçmişte birtakım protokoller yaptık ama şu anda bunların hiçbir geçerliliği yok” savunması yapıldı. ‘Hukuk ihlaline göz yumamazdık’ “Türkiye’nin ikinci en büyük medya grubunun tam da seçim sürecinde TMSF kontrolüne geçmesi birçok spekülasyona yol açmayacak mı” sorusuna ise Ertürk şu cevabı verdi: “Bir kere zamanlamayı bu şekilde ayarlayan biz değiliz. Eğer Bilgin bu belgeleri daha önce getirseydi de biz hiçbir şey yapmadan bugünü bekleseydik eleştiriyi hak ederdik. Bu belgeler bize yaklaşık 3 hafta önce geldi ve bizim için de sürpriz oldu. Ne yapsaydık yani? Türkiye seçim sürecine gidiyor diye hukuk ihlaline göz mü yumsaydık?” Ertürk, “Kaç ay içinde ihaleye çıkabilirsiniz” sorusu üzerine, “4, en fazla 6 ay içinde ihaleye hazır hale getiririz” cevabını verdi. Ankara’nın Beypazarı ve Ayaş ilçelerini ziyaret eden Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile eşi Semra Sezer yurttaşlar tarafından coşkuyla karşılandı. Sezer’ler Beypazarı’nın tarihi yapılarından Taş Konak’ta öğle yemeği yedikten sonra Demirciler Caddesi’nde yürüyerek yurttaşlarla sohbet etti. Cumhurbaşkanı Sezer ile eşine sıcak ilgi gösteren esnaf ve yurttaşlar çeşitli ikramlarda bulundu. Ayaş ilçesinde de yurttaşlarla çay içip sohbet eden Sezer’e, Ayaş Belediyesi Toplumsal Dayanışma Merkezi kursiyerleri tarafından yemeni ile tiftik yün çorap hediye edildi. Paşa Hamamı Müzesi’ni de ziyaret ederek müze hakkında yetkililerden bilgi alan Sezer’ler, daha sonra ilçeden ayrıldı. (Fotoğraf: AA) Halkta Sezer coşkusu KASIMPAŞA’DA GERGİNLİK BORYAD BAŞKANI BAHÇUVAN Kaçak Kuran kursu yıkıldı İstanbul Haber Servisi Kasımpaşa’daki Piyalepaşa Camii bahçesindeki Büyük Piyale Kuran Kursu ve Okul Talebelerine Yardım Derneği binası, belediye ekiplerince yıkıldı. Binaya asılan “Tayyip Bey’in emriyle yıkılacak Kuran Kursu’na hoşgeldiniz” yazılı pankart dikkat çekti. Dün sabah saatlerinde gerginliğe neden olan ve İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nin yürütmenin durdurulması kararı üzerine duran binanın yıkım çalışmalarına öğleden sonra yeniden başlandı. Bu sırada, yıkımı engellemeye çalışanlar ile polis ve yıkım ekipleri arasında gerginlikler yaşandı. Binayı terk etmeyen kurs görevlileri, polisin biber gazı sıkarak yaptığı müdahale ile tahliye edildi. Bir grup ise yolu trafiğe kapatarak binanın yıkımını engellemeye çalıştı. Polisin müdahalesiyle bu grup da dağıtıldı. Yıkım için getirilen iş makinesinin paletleri altında kalan kaskını kurtarmaya çalışan bir polis memurunun ayağı da paletlerin arasında kaldı. Son anda duran makinenin paletlerinden kurtarılan polis, hastaneye kaldırıldı. Polis ekipleri, insanları yıkılacak binanın çevresinden uzaklaştırarak çember oluşturdu. Güvenlik çemberi içinde çalışmalarını sürdüren ekipler, binanın yıkımını öğle saatlerinde tamamladı. Yıkıma ilişkin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan yazılı açıklamada, “Beyoğlu Büyük Piyalepaşa Camii Restorasyon Projesi” kapsamında kaçak yapıların yıkıldığı belirtildi. TMSF’nin pek çok grupla yaptığı farklı özellikteki anlaşmalar dikkat çekiyor Adamına göre uygulama MURAT KIŞLALI ‘Gizli protokolü fon açıklamalı’ Ekonomi Servisi Borsa Yatırımcıları Derneği (BORYAD) Başkanı Ali Bahçuvan, TMSF’nin Merkez Grubu Medya şirketlerine el konulmasına “açıklık getirmesini’’ istedi. Bahçuvan, gerek kamuoyu gerekse yatırımcıların kafasındaki soru işaretlerini ortadan kaldırmak ve hukuki haklarını zaman kaybetmeden kullanmalarını sağlamak açısından, TMSF’nin açıklık getirmesi gereken konuları şöyle sıraladı: “El koymaya neden olarak gösterilen gizli protokol nedir? Maddeleri nelerdir? El konmaya neden olarak gösterilen gizli protokol taraflara çağrı zorunluluğu gibi ne tür hukuki sorumluluklar yüklemektedir? TMSF tarafından, Ciner grubundan Sabah gazetesine karşılık ne kadar para tahsil edilmiştir? Ne kadar borç kalmıştır? TMSF tarafından, Ciner grubunun borsada halka açık diğer şirketlerini etkileyebilecek herhangi bir hukuki girişimi olacak mıdır? Sabah gazetesine el konulması sonucunda, Sabah Yayıncılık AŞ aktiflerine el konulup satılması işleminden, hukuken geri dönüş yapılmıştır. Aktifler tekrar Sabah Yayıncılık’a devredilecek midir? TMSF tarafından yapılan son işlemlerde dikkate alındığında, aktif satışının yarattığı çeşitli hukuki sorunlar ortaya çıkmıştır. Satış işleminden geri dönülmüş olduğuna göre, Sabah Yayıncılık mağdurlarına çözüm getirecek düzenleme yapılacak mıdır? Merkez Yayıncılık halka açılmış olsaydı, mağdur olacak yatırımcının vebalini kim üstlenecekti?” ANKARA Sabah gazetesi ve atv’ye el koyan TMSF, şimdiye kadar borçlu gruplarla yaptığı protokollerde “faiz, vade, ödeme şekli ve yönetim olarak çok farklı uygulamalar” sergilerken bazı gruplarla da protokole yanaşmayarak “keyfi” davrandı. TMSF, borçlu gruplarla imzaladığı protokollerde 7 yıl ile 12 yıl arasında vade uyguladı. Yapılan prootokollerde Yaşar Grubu’nun borcunun bir kısmı 7 yıla, Garipoğlu’nun borcu 9 yıla, Bilgin ve Merkez Grubu ile Balkaner’in borçları 10 yıla, Korkmaz, Aksoy, Zeytinoğlu gruplarının borçları ise 12 yıla yayıldı. TMSF’nin ödeme şekilleri de gruptan gruba değişti. Genç Parti lideri Cem Uzan’ın ailesine ait İmar Bankası hâkim ortağı Uzan Grubu ile anlaşma yapmaya yanaşmayan TMSF’nin, pek çok grupla yaptığı yaptığı farklı özellik taşıyan anlaşmaları, konuyla ilgili açıklamalarına göre şöyle: Aksoy Grubu: 11+1 yılda ‘gayrimenkul projeleri ve şirket değerlerinin artmasıyla’. TMSF, İktisat Bankası’nın hâkim ortağı Erol Aksoy’a ait Aksoy Grubu ile 9 Mayıs 2006’da imzaladığı protokolle, grubun 31 Ekim 2005 tarihi itibarıyla birikmiş 945.094.678 dolar borç tutarını ve üçüncü şahıs bağlantılı işlemlerden oluşacak nakdi anapara borcunu ilk 11 yılı anapara, takip eden bir yılı da faizi olmak üzere 12 yılda geri ödemesini kabul etti. TMSF, grubun “gayrimenkul projelerinden sağlayacağı kaynaklarla ödemelerini gerçekleştireceğini, şirketlerin piyasa değerlerinin yükselmesinden sonra satılacağını ve satış tarihine kadar faaliyetlerini sürdürerek buradan da kaynak elde edeceklerini” bildirdi. Bilgin ve Merkez Grubu: 10 yılda 20 taksit. Fona devredilen Etibank’ın hâkim ortağı Medya Grubu şirketlerinden Satel Sabah Televizyon Prodüksiyon AŞ ve Bilgin Yayıncılık AŞ ile Merkez Grubu şirketleri ve TMSF arasında 3 Mayıs 2005 tarihinde imzalanan protokole göre, Merkez Grubu’nun 433 milyon dolarlık ödemeyi 6 aylık taksitler halinde 10 yılda tamamlayacağı, 18.5 milyon dolarlık peşinatı takiben ilk üç taksitte peşinat dahil 62.5 milyon dolar ödeyeceği, sonraki taksitlerin ise 19.5 milyon dolar olacağı kararlaştırıldı. Garipoğlu Grubu: 9 yıl libor artı yüzde 1. TMSF, Sümerbank’ın hâkim ortağı Garipoğlu ile grubun TMSF’ye olan borçlarının ödenmesine yönelik 12 Ağustos 2004’te imzaladığı protokole göre, Garipoğlu Grubu 31 Aralık 2003 itibarıyla TMSF’ye toplam 366.974.850 dolar nakdi borcunu 9 yılda libor artı 1 faiz oranı ile ödemeyi taahhüt etti. Korkmaz Yiğit Grubu: 10+2 yılda, libor artı yüzde 1. Grup ile 10 Nisan 2006’da imzalanan protokole göre, grubun fona olan toplam 554.876.859 dolarlık nakdi borcu 2006 yılından başlamak üzere ilk 10 yılı anapara, iki yılı faiz ve dolaylı sorumluluklarından kaynaklanan borçları olmak üzere toplam 12 yılda yıllık libor artı 1 faiz oranıyla ödemeyi taahhüt etti. Balkaner Grubu: 8+2 yıl, libor artı yüzde 1. Yurtbank hâkim ortağı grup ile 13 Haziran 2006’da imzalanan anlaşmaya göre, grubun fona 30 Haziran 2006 itibarıyla olan 571.477.101 dolarlık borcu, 2006’dan başlamak üzere ilk sekiz yılı anapara, iki yılı faiz ve dolaylı sorumluluklarından kaynaklanan borçları olmak üzere 10 yılda yıllık libor artı 1 faiz oranıyla ödemeyi taahhüt etti. Zeytinoğlu Grubu: 12 yılda libor artı yüzde 1. TMSF ile Esbank hâkim ortağı Zeytinoğlu Grubu arasında 25 Ocak 2005’te imzalanan protokole göre Zeytinoğlu Grubu, 30 Eylül 2004 itibarıyla TMSF’ye 625.852.251 dolar nakdi borcunu 2005’ten başlamak üzere 12 yılda, libor+1 faiz oranı ile ödemeyi taahhüt etti. Yaşar Grubu: 10 ve 7 yılda nakde indirgendi. Yaşarbank’ın hâkim ortağı olan Yaşar Grubu ile önceden 9 Ağustos 2002 ve 23 Aralık 2005’te 85.387.512 dolar ve 120.403.700 Avro’luk borçlarının 31 Aralık 2012’ye kadar tasfiyesini öngören protokoller, kısmi ödemelerden sonra, kalan borcun 2006 tarihli değere “indirgenerek” ve peşin 48.417.288 dolar ve 71.906.116 Avro ödenmesi suretiyle kapatıldı. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle