27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 EYLÜL 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kurul, memuru dinledi ? ANKARA (AA) Uzlaştırma Kurulu, memur sendikaları ve konfederasyonları ile hükümet arasındaki toplu görüşmelerin anlaşmazlıkla sonuçlanmasının ardından başvuruda bulunan Türkiye KamuSen ve MemurSen yetkililerini dinledi. MemurSen Genel Teşkilatlandırma Sekreteri ve BemBirSen Genel Başkanı Mürsel Turbay, görüşmenin ardından bakanlıktan ayrılırken yaptığı açıklamada, toplu görüşmelerde uzlaşmaya varılan, ancak uzlaşmazlık zaptında yer verilmeyen sendikal ve sosyal hakların sağlanması yönünde talepte bulunduklarını söyledi. Turbay, kurul üyelerine, toplusözleşme ve grev hakkının kullanımında ortaya çıkan sıkıntıların giderilmesi gerektiğini ifade ettiklerini kaydetti. En düşük memur maaşının 1000 YTL olması gerektiğini ifade eden Turbay, ayrıca kamu çalışanları arasındaki ücret adaletsizliğinin giderilmesi gerektiğini vurguladı. 5 Genç sağ seçmenin oylarının MHP’ye gideceğini düşünen Erdoğan, Türk Dünyası Kurultayı’nı toplayacak AKP’de ‘milliyetçi oy’ kaygısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP, milliyetçi kesimin oyunu alabilmek için Türk dünyasına yöneldi. 4 yıldır Türk Dünyası Kurultayı ile ilgilenmeyen Başbakan Tayyip Erdoğan, 1820 Eylül günleri arasında kurultaya himaye edecek. Erdoğan, bir süre önce yeni oy kullanacak genç kesimin MHP’ye yöneldiğini belirterek parti yöneticilerini uyarmıştı. Bazı anketlerde seçimlerde ilk kez oy kullanacak 4 milyon yeni seçmenin MHP’ye yöneldiği yönünde sonuçlar çıkması, AKP’yi harekete geçirdi. Başbakan Erdoğan, partisinin Kızılcahamam kampında, ‘‘Önümüzdeki yıl 4 milyon genç, ilk kez oy kullanacak. Bu seçmenler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, yüzde 25’i AKP’ye, yüzde 17’si ise MHP’ye oy vereceğini belirtmiş. Bu oranlar bizim oylarımızı aşağı çeker. ? Bazı anketlerde seçimlerde, ilk kez oy kullanacak 4 milyon yeni seçmenin MHP’ye yöneldiği yönünde sonuçlar çıkması, AKP’yi harekete geçirdi. Başbakan Erdoğan, partisinin Kızılcahamam kampında, milletvekillerine bu yönde bir uyarıda bulunarak daha çok çalışmalarını istemişti. Erdoğan şimdi de Türk Dünyası Kurultayı’nı kendi himayesinde toplayarak milliyetçilik dalgasına oy kaptırmamayı amaçlıyor. Bu kitleye yönelik strateji geliştirmeliyiz. Özellikle kadın ve gençlik kollarımız daha çok çalışmalı’’ demişti. AKP, milliyetçi kesimin oylarını partiye çekebilmek için Türk dünyasına yöneldi. Başbakan Tayyip Erdoğan, 5 yıldır toplanmayan Türk Dünyası Kurultayı’nı bu yıl gerçekleştirecek. Bunun için Tanıtma Fonu’ndan ödenek ayıran Erdoğan, 1820 Eylül günleri arasında Antalya’da toplanacak kurultaya himaye edecek. Kurultay için hazırlanan davetiyelerde, ‘‘Başbakan Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde’’ ifadesi yer alacak. Türk Dünyası Kurultayı’nın 9. toplantısı 2001 yılında gerçekleştirilmişti. Kurultay, organize eden Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk, Kardeşlik ve İşbirliği Vakfı’nın (TÜDEV), 5 yıldır kaynak sıkıntısı nedeniyle düzenlenmiyor. Kurultayın ilki ise eski MHP Genel Başkanı Alparslan Türkeş tarafından gerçekletirilmişti. TÜDEV ve TİKA işbirliği ile düzenlenecek 10. Türk Dünyası Kurultayı’nın gündemi Türk dünyasındaki gençlik sorunları olarak belirlendi. Kurultayda, ‘‘toplum yönetimi ve hukuk’’, ‘‘eğitimöğretim, bilim ve teknoloji’’, ‘‘kültür’’, ‘‘iktisadi, ticari, mali ilişkiler ve turizm’’, ‘‘uluslararası ilişkiler ve iletişim’’ ve ‘‘gençlik’’ komisyonları kurulacak. A ĞIZ BOZMA GELENEĞİ 600 delege katılacak Yurtiçi ve yurtdışından toplam 600 delegenin katılacağı kurultaya, 50’ye yakın kurumun temsilcisiyle bakanlar da davet edilecek. Kurultaya, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile Türk cumhuriyetleri cumhurbaşkanları da katılacak. Erdoğan argoya alışık ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk askerinin Lübnan’a gönderilmesi konusunda hükümete yetki veren tezkere sürecinde ‘‘Askerlik yan gelip yatma yeri değildir’’ diyen, önceki gün de bu açıklamalarını ‘‘Askerliğin kaderi bu. Askere giden bir insan kim olursa olsun bu tür bir şeyle karşı karşıya kalabilir (şehitlik)’’ diye düzeltmeye çalışan Erdoğan, bugüne kadar birçok benzer açıklama yaptı. Başbakan’ın dikkat çeken bazı açıklamaları şöyle: 6 Eylül 2006: (Bir şehit yakınını aramama gerekçesi) Baktım ki, telefondaki açıklamalar, komutanların yakasına sarılmalar. Şimdi telefonda aynı durumla ben de karşılaşırsam bunu mu dinleyeceğim yani? 4 Eylül 2006: ‘‘Şehit cenazesi görmek istemiyoruz’’ diyen yurttaşa, ‘‘Askerlik yan gelip yatma yeri değil canım kardeşim.’’ 14 Ağustos 2006: (TMO’nun fındık alımı yapmasıyla ilgili) Bu işi anlayan da konuşuyor, anlamayan da; davulcu da konuşuyor, zurnacı da. 11 Temmuz 2006: (Yasin el Kadı haberleri ile ilgili) Biz bunların derdini biliyoruz. Ben sabırlı gidiyorum. Açık ve net söylüyorum; vakti geldiğinde kesinlikle açıklayacaklarım, inanıyorum ki o zaman milletimi çok daha rahatlatacak, ama onları da hoplatacaktır. 11 Şubat 2006: (‘Anamızı ağlattınız’ diyen çiftçiye) Artistlik yapma lan. Ananı da al git. 5 Şubat 2006: (İmam hatiplerle ilgili) Dünyanın en gelişmiş ülkelerine bakıyorsunuz, yüzde 70’i meslek liseli. Bizde ise meslek liselerine geçiş yok, geçit de yok. Yüzde 30’un yüzde 3’ü imam hatip. Hani büyütüyorlar ya, hani hepsi imam hatip anasını satayım. Yüzde 27’si diğerleri, etmeyin ya. 29 Ocak 2006: İstanbul’da katıldığı bir toplantıda, mal varlığını grup toplantısında açıklayacağını söyleyen Erdoğan, daha sonra kendini yalanladı. Basını ‘‘akla hayale gelmeyecek sansasyonel haberler’’ yapmakla suçlayan Erdoğan, ‘‘Hakikaten cımbızlama yapmadan aynen yayımlayacaksanız söyleyeyim. Nedir o? Ben dün orada ‘Mal varlığımı açıklayacağım’ demedim. Ama bakın bugün gazetelerde, mal varlığımı açıklayacağım ilan ediliyor. Salı gününe kadar ellerinde çelik çomak var’’ dedi. 25 Ekim 2005: (Deniz Baykal’a) Adam okusa, nelerin pazarlanacağını bilir. Ama marketingde nelerin olduğunu bilmediği için konuyu kendi dünyasına götürüyor. 24 Eylül 2005: (YÖK Başkanı’nı eleştirirken kafasını göstererek) Burası basmıyor. Hayatta iki koyun gütmediği ve hayatı yaşamadığı için bunu kavrayamıyor. 28 Kasım 2004: (Erzurum’da bir çiftçiye) Yahu bu millet, yatıp kalkıp size mi çalışacak? Demirel’den tepki ‘Hazinenin hepsi gelmedi’ ? UŞAK (AA) Eski Uşak Arkeoloji Müzesi Müdürü Kazım Akbıyıkoğlu, Karun Hazinesi davasının duruşmasında verdiği ifadede, Karun Hazinesi’nin tamamının ABD’den gelmediğini, gelenlerin de ölçüleri ve ağırlıklarının bilinmediğini, o dönemde de bu konuda herhangi bir incelemenin yapılmadığını söyledi. Uşak Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen davada Akbıyıkoğlu Karun Hazinesi’nin Türkiye’ye getirilişini anlattı. Ayşegül Tecimer’in, elindeki belge ve bilgilerle kendisini yakalattığını ileri süren Akbıyıkoğlu, Kanatlı Denizatı Broşu’nu Türkiye’ye getiren kişi olarak, kendisinin dahi bu eserin orijinal boyutlarını ve gramajını bilmediğini kaydetti. ‘Erdoğan’ın sözleri incitici bir gaf’ GÜRSU KUNT Milletvekili izleme raporu ? ANKARA (AA) Milletvekillerini ve Seçilmişleri İzleme Komiteleri’nin (TÜMİKOM) raporuna göre, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, 427 önergeyle ‘‘en çok yazılı önerge cevaplayan bakan’’, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ise 22 önergeyle ‘‘en çok sözlü soru önergesi cevaplayan bakan’’ oldu. TÜMİKOM Genel Koordinatörü Mustafa Durna, milletvekillerinin 1 Ekim 200430 Eylül 2005 tarihleri arasındaki etkinliklerini kapsayan raporun, 3. ulusal rapor olduğunu söyledi. ANTALYA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ‘‘Askerlik yan gelip yatma yeri değildir’’ sözüne, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel de tepki verdi. Demirel, ‘‘İncitici bir gaf’’ yorumunu yaptı. 5. Ulusal Geriatri Kongresi’nin açılışına katılan Demirel, kongre bitiminde basın mensuplarının konuya ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan’ın sözünün çok tartışıldığını ifade eden Demirel, ‘‘Herkesi inciten bir gaf. Türkiye’de, bu lafın söylenmiş olması iyi oldu diyecek bir tek kişi çıkmaz. Millet incinmiştir. Üzüntüyle karşılıyorum. Keşke o laf söylenmeseydi’’ diye konuştu. Demirel, tezkereyle ilgili soruya da şu yanıtı verdi: ‘‘Olay kapandı. Bundan sonrası için askerimize selamet dileriz. Selametle gidip, selametle geleceklerdir. Her verilen görevi kahramanca yaptılar, bu görevi de kahramanca yapacaklardır.’’ Terörün Türkiye’yi rahatsız etmeye devam ettiğini de belirten Demirel, Türkiye’yi hiçbir şeyin yıldıramayacağını, Türkiye’nin her sıkıntının hakkından geldiğini ifade etti. ‘Türkiye’nin birliği AB’den önemli’ DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, partisini ‘‘ulusalcı demokratik sol’’ diye tanımlayarak ‘‘Son dönemde bazı ulusalcılar türedi, her şeye karşılar. DSP, Avrupa Birliği’ne karşı değildir. Tam tersine, 1999’da, Helsinki’de, bugünkü olumsuz koşullar olmaksızın Türkiye’yi AB’ye aday ülke konumuna sokan partiyiz’’ dedi. Ege Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Mehmet Ali Kasalı ve yönetim kurulu üyelerini ziyaret eden Sezer, diğer aday ülkelerle eşit koşullarda AB’ye üyeliğe karşı olmadıklarını söyledi. AKP döneminde Türkiye’nin AB’den koparıldığını, Kıbrıs ve benzeri konularda dayatmalar yaşandığını dile getiren Sezer, ‘‘AB küresel bir güç olmak istiyorsa Türkiye’den vazgeçemez. Avrupa Birliği önemli, ama Türkiye’nin birliği AB’den de önemli’’ diye konuştu. Son yıllarda Türkiye’de yatırımın büyük ölçüde azaldığını kaydeden Sezer, yatırımsız bir büyümenin gerçekleşemeyeceğinin altını çizdi. (Fotoğraf: HAKAN DİRİK) Kürsüden inerken düştü Demirel, kongrenin açılış konuşmasının ardından kürsüden ayrılırken ayağı takılınca düştü. Korumaları tarafından ayağa kaldırılan Demirel, kendisini 50 yaşında hissettiğini söyledi. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükerşen, kendisi hakkındaki karikatürlü eleştirilere aynı yöntemle yanıt verdi Siyasete ‘sanat’ karıştı! CAN HACIOĞLU Çukurca’da arazi taraması ? ANKARA (AA) Hakkâri’nin Çukurca ilçesi kırsalında arazi araması yapan güvenlik güçlerince, 2 adet tuzaklı RPG7 roketatar mermisi, 103 adet BKC otomatik tüfek fişeği ve 4 adet Rus tipi savunma el bombası bulunduğu bildirildi. Konuya ilişkin açıklama, Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yer aldı. ESKİŞEHİR Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nin AKP’li Belediye Başkanı Tacettin Sarıoğlu’nun danışmanlığı ile Mimarlar Odası Eskişehir Şube Başkanlığı görevini yürüten Halit Halaç, DSP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’i eleştiren yazı ve karikatürleri yerel gazetelerde ilan şeklinde yayımlattı. Aynı zamanda karikatür sanatçısı da olan Büyükerşen ise Sarıoğlu ile Halaç’a kendi çizgileriyle yanıt verdi. Halaç, Büyükerşen’in Büyükşehir Belediyesi tarafından yaklaşık 5 yıl önce kurulan ve çeşitli kuruluşlardan tem silcilerin bulunduğu ‘‘Estetik kurul’’ aracılığıyla mimari tasarımlara karıştığını belirterek 2528 Ağustos tarihlerinde yerel gazetelere ilan verdi. Karikatürlü ilanlarda şu ifadeler yer aldı: ‘‘Mimarlık kaçamadığımız sanattır. Son günlerde mimari tasarımlara tashih verme sevdası, yüzyıllık derin uykusundan uyandı. Eline kalemi alan Büyükerşen, engin dünya görüşü ile çalakalem yapı cephelerini düzeltmeye çabalamaktadır. Küçük Avrupa tanımlamaları, biraz Küba enstantaneleri, unutulmaz Strazburg esintileri ve biraz da Prag fragmanlarını harmanlayarak inanılmaz bir kent yaratma heyecanında dır. Taklit kimliksizliktir. Mimarlık müdahale kabul etmez. Estetik kurul mimariye dokunamaz. Bu antidemokratik tavrın sona erdirilmesini, estetik kurul adı verilen tamamen öznel bakış açıları ile çizimlere müdahalelerde bulunan bu kurulun tasarımlar üzerinde yaptırımlarda bulunmasını istemiyoruz.’’ Ayrıca Mimarlar Odası Büyükerşen hakkında kitapçık bastırarak kentteki çeşitli kuruluşlara gönderdi. Bu ilanların ardından Büyükerşen de yerel gazetelere kendi çizdiği karikatürlerin yer aldığı ilanlar verdi. Büyükerşen karikatürlerden üçünde de Oda Başkanı Halit Halaç’ı konu etti. Halaç, karikatür lerden birinde, danışmanlığını yaptığı Tepebaşı Belediye Başkanı Tacettin Sarıoğlu ile birlikte ‘‘Karnından konuşan kimse’’ altyazısı ile birlikte çizilirken bir başka karikatürde de ‘‘benim oğlum bina okur, döner döner yine okur’’ altyazısı ile birlikte resmedildi. Eskişehir’deki karikatür savaşları ilgiyle izlenirken, Büyükerşen’in kendisi hakkında kampanya başlatanlara karikatür albümü ile daha kapsamlı bir yanıt vermeye hazırlandığı öğrenildi. Eskişehir’deki çok sayıda mimarın da oda yönetimine yazılı başvurarak Halit Halaç ile yönetim kurulundan yazılı açıklama istedikleri belirtildi. Ülkücü mafya lideri: Yürekleri yetiyorsa ipimi çeksinler. O zaman benim de yapacağım son bir iş var Aydın’ın kurtuluşu ? AYDIN (AA) Aydın’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 84. yıldönümü, törenlerle kutlandı. Belediye Başkanı İlhami Ortekin, ‘‘Bugün dünden daha fazla, ilke ve inkılaplarımıza sahip çıkmak zorundayız’’ dedi. Atatürk Anıtı’na çelenklerin konulması, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kutlama töreninde, Aydın Valisi Mustafa Malay, makamında tebrikleri kabul etti. Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’un da katıldığı kutlama töreni, Atatürk Meydanı’nda devam etti. Çakıcı, Ankara’ya gözdağı verdi HİLAL KÖSE Ülkücü mafya lideri Alaattin Çakıcı, Ankara’dakileri kastettiğini belirterek ‘‘Yürekleri yetiyorsa çeksinler ipimi. O zaman konuşup Türkiye’yi ayağa kaldıracağım’’ dedi. Avusturya’da yakalandıktan sonra Türkiye’ye iade edilen Çakıcı’nın Türkbank ihalesine fesat karıştırdığı gerekçesiyle yargılanmasına devam edildi. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanık Alaattin Çakıcı getirildi. Çakıcı’nın avukatlarından Mustafa Avlağı, müvekkilinin dosyaya ilişkin savunmasının alınabilmesi için Fransa adli makamlarından istenen yazının bek ? Türkbank ihalesine fesat karıştırmaktan yargılanan Çakıcı, önceki gün görülen duruşmada, ismini belirttiği çevrelere tehditler yağdırdı. Adil yargılanmadığını öne süren Çakıcı, “İstiyorum ipimi çeksinler. Bu millete karşı son bir görevim var, onu yerine getireyim. O zaman konuşup Türkiye’yi ayağa kaldıracağım’’ dedi. lenmesi gerektiğini kaydetti. Aksi durumda adil yargılanma hakkının ihlalinin söz konusu olacağını dile getiren Avlağı, Fransa’nın yargılanamaz kararının uygulamada olup olmadığının öğrenilmesini istedi. Başkanı Ertuğrul Kubilay’ın ‘‘Burası güncel konuların yeri değil’’ demesi üzerine Çakıcı, ‘‘Bu dava nedeniyle bir hükümet devrildi. Bir adam yok oldu. Seçim konjonktürü değişti. Siz de beni yargılıyorsunuz’’ dedi. Kendisi dışındaki insanların adil yargılandığını söyleyen Çakıcı, mahkemelerin ve yasaların herkese eşit yaklaşması gerektiğini ifade etti. Karagümrük baskını davasından, uluslararası hukuk tanınmadan 16 yıl 8 ay ceza aldığını belirten Çakıcı, ‘‘İstiyorum ipimi çeksinler. Bu millete karşı son bir görevim var, onu yerine getireyim. Namus sözü veriyorum, yerine getirmezsem Allah oğlumu elimden alsın. O zaman konuşup Türkiye’yi ayağa kaldıracağım’’ dedi. ‘Hükümet deviren dava’ Avukatlarının ardından söz alan Çakıcı, güncel konulardan konuşmaya başlaması üzerine mahkeme başkanı tarafından uyarıldı. Mahkeme Gazetecilere açıklama Çakıcı, mahkeme heyeti ara karar için salondan ayrılınca, duruşmayı izleyen gazetecilere de açıklamalar da bulundu. Kimseyi tehdit etmediğini, bitmiş, külleri bile kalmamış hükümetlerle bir işinin olmayacağını belirterek ‘‘Laf alanın, söz ortanın. Damarlarında Türk kanı olan herkesin bu millet için yapacağı bir iş var. O işin ne olduğunu yaptığım zaman görürsünüz’’ dedi. MİT’le bir bağlantısının olmadığını, Türk milletine bir hizmeti olduğunu, onu yerine getireceğini vurgulayan Çakıcı, şunları söyledi: ‘‘Güçleri yetiyorsa beni öldürsünler cezaevinde. Yürekleri yetiyorsa çeksinler ipimi. Kapalı bir odada kalıyorum. Şu anda güç onların. İstedikleri gibi gelebilirler. Ankara’da Türkiye’nin kaderi ile oynayanlar için konuşuyorum.’’ CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle