27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 EYLÜL 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER ‘Soykırım’ yeniden Fransa Meclisi’nde ? Dış Haberler Servisi Fransa’da muhalefetteki Sosyalist Partisi, ‘‘Ermeni soykırımı’’nın inkârının suç sayılmasını öngören yasa teklifini tekrar Meclis gündemine getiriyor. Sosyalist Parti’nin yaptığı öneri doğrultusunda yasa teklifi 12 Ekim’de Meclis Genel Kurulu’nda tartışılarak oylanacak. Sosyalistlerin bu konuda hazırladığı yasa teklifi daha önce mayıs ayında tartışılmış, ancak zaman kalmadığı için yeni yasama dönemine kalmıştı. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 ‘Soykırımı tanı’ baskısının amacı, ‘yabancılardan arındırılmış bir meclis kurmak’ BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Hedef ‘beyaz’ parlamento YUSUF ÖZKAN Askerler ve Siyaset Türkiye’de kim siyaset yapar? 73 milyonun tamamı, sivil toplum örgütleri, ama herkes yapmak zorundadır. Türkiye Cumhuriyeti işgalcilere ve emperyalizme karşı kurulmuş bir devlettir. Kuruluş ve varoluş felsefesi (ve siyaseti) budur. Bunun adı Kemalizmdir. Kemalizm yalnızca emperyalizme karşı var olma siyaseti değildir; aynı zamanda bir uygarlık ve çağdaşlık siyasetidir. Asker, bu felsefe ve siyasetin ayrılmaz bir parçasıdır. Dün de, bugün de. Asker bu anlamda siyasetin tam ortasındadır. İşgale ve emperyalizme karşı kurulmuş bir Cumhuriyetin felsefesi bunu zorunlu kılar. Hele bu coğrafyada ve yeni sömürgeciliğin mutlak tehdidi altındaki Türkiye’de bu kaçınılmazdır. ABD askeri koruyacağına kaçmış ? WASHINGTON (AA) Irak’ta ABD ordusuna ait zırhlı bir aracın, eşlik ettiği sivil konvoyun pusuya düşmesi üzerine konvoyu kaderine terk ettiği ortaya çıktı. Geçen yıl meydana gelen ve konvoydaki sürücülerden biri tarafından kaydedilen görüntüler Amerikan ABC televizyonunun internet sitesinde yayımlandı. Görüntülerde Halliburton firması tarafından kiralanan kamyonlar, Bağdat yakınlarındaki Anaconda Kampı’ndan çıkışından sonra peş peşe ilerliyor ve bu sırada silah sesleri duyuluyor. Olayı filme çekmeye başlayan şoför, bir patlama olduğunu, ortalığı kaplayan dumanın dağılmasından sonra da önde giden zırhlı aracın kaybolduğunu gördüğünü söylüyor. Telsizden ‘‘Lütfen geri dönün’’ diyerek yardım çağrısı yapan şoför, arkadaşlarından 2’sinin öldürüldüğünü belirtiyor. Şoför, ABD askerinin olaydan 45 dakika sonra bölgeye geri döndüğünü kaydediyor. AMSTERDAM Hollanda’da 22 Kasım’da yapılacak seçimler öncesi sosyal demokrat İşçi Partisi (PvdA) ve Hıristiyan Demokrat Partisi’nin (CDA) 3 Türk adayının, Ermeni diasporasının yürüttüğü kampanya sonucu listeden çıkarılmalarına tepkiler sürüyor. Ermeni lobisinin girişimiyle, PvdA ve CDA listelerinde yer alan diğer Türk kökenli adaylara da ‘‘Ermeni soykırımını tanı’’ baskısı yapıldığı bildirildi. Hollanda’daki Türk kuruluşları, amacın, yabancı kökenlilerden arındırılmış ‘‘beyaz bir parlamento’’ yaratmak olduğunu söylediler. Ülkedeki Türk toplumu arasında seçimlerin ‘‘boykot’’ edilmesi dahil çok sayıda seçenek tartışılırken, listeden çıkarılan 3 isim, mücadelelerini parti içinde kalarak sür ? Listeden çıkarılan 3 Türk aday; Saçan, Tonca ve Elmacı, Hollanda’daki Türkleri örgütlü davranmaya çağırdılar. Ermeni örgütleri, PvdA listesinin 2. sırasından aday gösterilen Nebahat Albayrak başta olmak üzere, diğer Türk kökenli adaylara da ‘‘Ermeni soykırımını tanı’’ baskısı yapıyor. düreceklerini açıkladılar. PvdA’dan Erdinç Saçan, CDA’dan Ayhan Tonca ve Osman Elmacı‘‘Ermeni soykırımını tanımadıkları’’ gerekçesiyle liste dışı bırakılmışlardı. Saçan, Tonca ve Elmacı ile ilgili kararın önceki gün açıklanmasının ardından, Ermeni örgütlerinin, PvdA listesinin 2. sırasından aday gösterilen Nebahat Albayrak başta olmak üzere, diğer Türk kökenli adayların da ‘‘Ermeni soykırımını tanıdıkları’’ yönünde açıklama yapmaları için kamuoyu oluşturmaya başladıkları öğrenildi. Türk örgütleri, PvdA ve CDA’nın, ‘‘tarihçilerin ilgilenmesi gereken bir konuyu’’ baskı aracı olarak kullandığını belirterek, ‘‘Amaç yabancı kökenlilerden arındırılmış ‘beyaz bir parlamento’ yaratmak mı?’’ görüşünü dile getirdiler. Saçan, Tonca ve Elmacı, gelişmelere ilişkin Cumhuriyet’in sorularını yanıtladılar. İşçi Partili Erdinç Saçan, kararı ‘‘büyük bir hata’’ olarak değerlendirerek, ‘‘Burada doğup büyümüş gençler olarak, geçmişte yaşanan bir konu hakkında ‘evet’ ya da ‘hayır’ deme baskısı ile karşılaştık. ‘Bu olay tarihçilerin, bilim adamlarının işi’ dedik. Ama bizim görüşümüz kabul görmedi’’ dedi. Hollanda Parlamentosu’nun, 2004 yılında Türkiye’nin AB’ye üye olabilmesi için, Ermeni soykırımını tanıması yönünde oybirliğiyle karar aldığını anımsatan Saçan, ‘‘O zaman bu konu oldubittiye getirildi. Bugün yaşananlar, o kararın uzantılarıdır’’ dedi. 1 Ekim’de yapılacak PvdA kongresine kadar partide kalacağını söyleyen Saçan, ‘‘Kongrede, düşünce özgürlüğüne karşı gelen parti yönetiminin kınanmasını isteyeceğim’’ diye konuştu. CDA’lı Tonca seçimin boykot edilmesi önerisine karşı çıkıyor. Bu hareketin düşünce özgürlüğüyle bağdaşmadığını söyleyen Tonca, en büyük azınlık grup olan Türklerin ‘‘vurdumduymazlığı ve örgütlü hareket edememesinin’’ konunun bu aşamaya gelmesinde etkili olduğunu savundu. CDA’lı Osman Elmacı, listelerdeki diğer Türk kökenli adaylara da ‘‘Kamuoyu önünde soykırımı tanıdığını açıkla’’ baskısı yapıldığını belirterek, Türk toplumunun diğer temsilcileriyle birlikte ortak adımların atılması gerektiğini vurguladı. ‘Fikir özgürlüğüne ters’ Öte yandan, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “Türkiye’nin dostu ve müttefiki olduğunu düşündükleri” Hollanda’daki siyasi partilerin sözde Ermeni soykırımı konusunda benimsedikleri tek yanlı görüşleri “fikir özgürlüğüne ters düşen ibret verici bir gelişme olarak” üzüntüyle karşıladıklarını bildirdi. Siyaset dışına itenler Askeri, Kemalist siyasetin dışında görmek isteyenler kimler? Türkiye’yi sermayenin, piyasanın ve köktendinciliğin kucağına iterek emperyalizmle işbirliği yapanlardır. Her şeyi özelleştirip işleri piyasaya havale ederek sosyal devleti yok edenler, ‘‘askeri de özelleştirmek istiyorlar’’. Şirketlere güvenlik personeli tutar gibi devletin güvenliğini özelleştirmek ve yabancılaştırmak istiyorlar. Yeraltı kaynaklarını, enerjiyi, dev sanayi tesislerini yabancılaştırdıkları gibi ‘‘askeri de emperyalizmin maşası haline getirmek’’ istiyorlar. Askeri, ‘‘ihraç edilen bir piyasa malı’’ gibi düşünüyorlar ve bunu açık açık söylüyorlar. Onu, öznel (Kemalist) kimliği olmayan; sadece nesnel özelliklere (güce) sahip bir unsur haline dönüştürmek istiyorlar. Türkiye’nin ulusal sanayi, tarım, ticaret, bankacılık, eğitim politikaları yoksa, ‘‘asker de ulusal bakmamalı’’ diyorlar. Piyasalar, tekeller, Washington, Brüksel, IMF... Yeter de artar bile. Türkiye’yi bunlar yönetecek; politikaları bunlar dışardan belirleyecek. Askerin politika yapması ne demekmiş? AB temsilcisi Kretschmer böyle söylüyor. A BD’YE DÖRTLÜ TEPKİ Pace’ten harita özürü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP hükümetinin ‘‘stratejik ortak’’ kabul ettiği ABD’nin bir subayının İtalya’daki NATO Koleji’nde, ilk kez geçen temmuz ayı başında Cumhuriyet’in gündeme getirdiği, Türkiye’yi parçalanmış gösteren bir harita üzerinde sunum yapmaya kalkışması Ankara’dan sert tepki gördü. Dışişleri Bakanlığı, Ankara, Washington ve Roma’da dört ayrı girişimde bulunup, ABD’yi protesto etti. Ankara’nın hem askeri hem de sivil düzeyde gösterdiği tepkinin ardından ABD Genelkurmay Başkanı Peter Pace, Türk mevkidaşı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’tan özür diledi. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre NATO Koleji’nde harita skandalı 15 Eylül’de patlak verdi. ABD’li bir subay enformasyon teknolojileri konusunda bir sunum planladı. Sunumuna destek olarak da daha önce ABD’de emekli Albay Ralph Peters’in Armed Forces Journal dergisinde yayımlanan, ardından Cumhuriyet’in gündeme taşıdığı, Türkiye’nin yanı sıra Ortadoğu’daki diğer ülkelerin sınırlarını değiştiren, hatta Türkiye’den de bir Kürdistan çıkaran haritayı kullanmak istedi. ABD’li subay Türk subaylarının da bulunduğu sunumuna başladıktan sonra haritayı ortaya çıkarınca, bu durum ortamı gerdi. Türk subaylar haritaya tepki gösterip, salondan ayrıldı. Bunun üzerine ABD’li subay da sunumunu yarıda kesmek zorunda kaldı. Salondan ayrılan Türk subaylar konuyu hemen Türkiye’ye bildirdi. Skandalın Ankara’da duyulmasından sonra Dışişleri Bakanlığı sert tepki gösterilmesi kararı aldı. Önce, NATO Koleji’ndeki Dışişleri Bakanlığı Danışmanı Müsteşar Şule Nişancı, söz konusu haritayı kullanarak sunum yapmak isteyen ABD’li subaya ‘‘Ne anlamı var bu haritanın burada’’ diyerek Türkiye’nin tepkisini ortaya koydu. Ardından, Türkiye’nin Roma Büyükelçisi Uğur Ziyal, NATO Koleji komutanına giderek Ankara’nın tepkisini dile getirdi. Aynı girişimler, Ankara ve Washington’da da yapıldı. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne Türkiye’nin tepkisi iletilirken, Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy da yaşanan skandalı ABD Dışişleri Bakanlığı nezdinde protesto etti. ABD’li yetkililer, skandala neden olan sunumun konusunun siyasi nitelik taşımadığı, ‘‘enformatik teknolojiler’’ alanında olduğu, medya, teknoloji konularını içerdiği, insanların nasıl etkilendiğinin değerlendirilmesi amacını taşıdığı gerekçesini ortaya koymaya çalıştılar. ABD’li yetkililer, ‘‘Haritanın bizimle hiçbir ilgisi yok. Subayımızın da bu haritayı niye çıkardığını bilemiyoruz’’ dediler. Ancak ABD’lilerin ortaya koyduğu gerekçeler Türkiye’nin tepkisini azaltmadı. ABD’lilerin patlak veren skandala ilişkin askeri kesimden özür dilediği belirtildi. Politikayı kim yapar? Askerin Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ve varoluş felsefesini savunması (ve dayatması) bu nedenle kabul edilemezmiş. Bu, askerin politika yapması demekmiş. Biz varken sana ne? ‘‘Yasak’’ diyor AB temsilcisi. Bir asker gibi yasak koyuyor. Onlar aslında yasağı Türkiye Cumhuriyeti’ne koyuyorlar, askere değil. Meclis ‘‘onay yeri’’ durumuna düşmüş; hükümetler onların denetimine girmiş, politika yasak. Asker nasıl olur da politika yaparmış? Siz AB’ye tek yanlı bağlanmışsınız. Politikanızı biz size söyleriz. Meclisleriniz bile bizim dediklerimizi yapıyor. Uyum ve uydurma yasaları, otomatiğe bağlandı. Hal böyle iken askerin politika yapması ‘‘bizim uyum ve uydurma sürecimizi aksatıyor’’. Askerin Cumhuriyet’in bekçisi olması; Cumhuriyet’in kuruluş felsefesine ve Kemalizme sahip çıkması ‘‘emperyalizmin kabul edemeyeceği bir durumdur’’ diyorlar. Asker, ılımlı İslam devletine karşı çıkmamalıymış. Gümrük Birliği gibi sömürgeci anlaşmalara göz yummalı, karşı durmamalıymış. ABD ve AB’nin Kürdistan projeleri, askeri ilgilendirmezmiş. Asker sadece, ‘‘verilen görevi yerine getirmeliymiş’’. Kısacası asker, ‘‘kimi sermaye çevreleri, kimi köktendinciler ve bölücüler gibi’’, Batı emperyalizminin emrine girmeliymiş. Askere ‘‘Politika yapamazsın’’ diyen Kretschmer yalnız ‘AB’nin değil emperyalizmin de temsilciliğini yapmaktadır. Türkiye’de Meclisler ve hükümetler ulusal siyaset, ulusal eğitim, ulusal iktisat, ulusal sağlık politikaları izlemeye başladıklarında askerin politika yapmasına zaten hiç gerek kalmaz. Esas sorun budur, yoksa askerin politika yapması değildir. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali ABD’de yine okul dehşeti Bağdat’ta bir günde 40 ceset ? BAĞDAT (AA) Irak’ın başkenti Bağdat’ta dün 40 ceset bulundu. Elleri ve ayakları bağlı halde bulunan kurbanların işkenceye maruz kaldıkları ve vurularak öldürüldükleri belirtildi. Polis, cesetleri Bağdat’ın çevresindeki çeşitli semtlerde bulduklarını bildirdi. Kurbanların, Şii gruplarla ilgisi bulunan ölüm mangaları tarafından öldürüldükleri ihtimali üzerinde duruluyor. A BD’nin Colorado eyaletinin Bailey kasabasında bir okulda dehşet yaşandı. Platte Canyon Lisesi’ne giren 30 yaşlarındaki silahlı saldırgan havaya iki el ateş edip 6 öğrenciyi rehin aldı. Saldırgan daha sonra rehinelerden 4’ünü serbest bıraktı. Polisin 2. kattaki sınıfa baskın düzenlemesi üzerine rehin tuttuğu kız öğrencilerden birini vuran saldırgan, daha sonra silahıyla kendini vurarak intihar etti. Genç kız helikopterle götürüldüğü hastanede öldü. Bailey’e komşu Jefferson kasabasındaki Columbine Lisesi de 1999’da korkunç bir katliama sahne olmuştu. (Fotoğraflar: REUTERS / AP) TiflisMoskova hattı gerildi Rusya, Gürcistan’ın casusluk suçlamasıyla Rus subayları gözaltına alması için ‘histerik’ bir tutum ve provokasyon dedi Dış Haberler Servisi Gürcistan, çağrılarak açıklama istendi. Gürcis dövüldüğünü ve sabaha karşı sercasusluk yaptıkları gerekçesiyle 4 tan’daki Rus Konsolosluğu dün sa best bırakıldıklarını kaydetti. Rus askeri yetkilisini gözaltına al bahtan itibaren Gürcü vatandaşlarıRusya Dışişleri Bakanı Sergey dı, bir diğerini sorgulamak amacıy na vize verme işlemini durdurdu. Lavrov, olayın Tiflis’in Moskova la Tiflis’teki Rusya’ya ait askeri kakarşıtı politikasının ispatı olduğunu rargâhı kordona aldı. Vatandaşları Vahşi ve histerik! belirterek ‘‘Vatandaşlarımızın sernın derhal bırakılmasını isteyen Rusya Savunma Bakanı ve Baş best bırakılmasına çalışacağız ama Rusya, Tiflis’in tutumunu provo bakan Birinci Yardımcısı Sergey aynı zamanda bu duruma paralel kasyon olarak değerlendirdi. İvanov, askerlere yönelik suçlama sonuçlar da çıkaracağız’’ dedi. LavGürcistan İçişleri Bakanı Veno ları uydurma olarak niteledi ve rov, Rus askerlerinin Gürcistan’daMerabişvili önceki gün 4 Rus aske ‘‘Gürcistan’ın tutumu tümüyle vah ki üsleri kademeli boşaltması konuri istihbarat yetkilisunda Gürcü tarasinin casusluk suçfının taahhütlerini lamasıyla başkent yerine getirmesi geTiflis ile Batum’da rektiğini de söyledi. gözaltına alındıklaTiflis’te ‘‘savaş yanlıları’’nın kontrolü rını açıkladı. Meraele geçirdiğini belirbişvili, ‘‘Tehlikeli bir ten Lavrov, konucasusluk zincirinin’’ nun BM Güvenlik ortaya çıkarıldığını, Konseyi’ne götürül12 Gürcü sivilin de mesi gerektiğini de gözaltına alındığını kaydetti. Rusya Gesöylerken iki ülke basını gözaltına alınelkurmay Başkanan 5. bir askerden nı Orgeneral Yuri söz etti. İçişleri BaBaluyevsky, olayı kanı, ‘‘Bu kişiler ‘‘Rezalet, hakaret’’ Gürcistan’ın savundiyerek yorumladı. ma kapasitesine, Gürcistan’da NATO ile entegrasDevlet Başkanı yon programına, Mikhail SaakaşviBir Rus askeri yetkilisinin teslim edilmesi için başkent Tiflis’teki enerji güvenliği koli’nin 2003’te iktiRus askeri karargâhı kordon altına alındı. (Fotoğraf: AP) nusuna, ülkedeki sidara gelmesinin aryasi partiler ve örgütlere özel bir il şi ve histerik’’ dedi. Gözaltına alı dından, iki ülke ilişkileri gittikçe gegi göstermekteydiler’’ dedi. nan 4 subaydan 3’ünün Gürcistan’a rildi. Rus ordusu, 1991’de SovyetGürcü güvenlik güçleri önceki 3 ay önce geldiklerini kaydeden ler Birliği’nin dağılmasının ardıngün, casuslukla suçlanan bir başka İvanov, Tiflis’i kendilerini ‘‘uygun dan Gürcistan’daki üslere yerleşRus yetkilinin teslim edilmesi tale olmayan’’ bir karşılık vermeye tah miş, 2008 sonunda çekileceği vabiyle, Tiflis’teki Rusya’ya ait as rik etmekle suçladı. Bu gözaltıların adinde bulunmuştu. keri karargâhı kuşattı. Moskova, Washington yanlısı podışında önceki akşam, Gürcü polisGelişmelere Rusya’dan sert tepki lerin Batum’da bir Rus askeri kam litikaları benimseyen Saakaşvili ligeldi. Gürcistan’ın Moskova Büyü yonunu durdurduğunu da söyleyen derliğindeki Gürcistan’ın NATO’ya kelçisi, Rusya Dışişleri Bakanlığı’na İvanov, aracın içindeki 7 askerin üye olmasına sıcak bakmıyor. Filistin Büyükelçisi Maruf: Çin’den Kürt şantajı ? Dış Haberler Servisi Çin’in Türkiye’yi, sürgündeki Uygurlara yardımcı olması durumunda Kürtlere destek vermekle tehdit ettiği öne sürüldü. ABD’nin önde gelen muhafazakâr düşünce kuruluşu The Heritage Foundation tarafından Çin’in Ortadoğu çıkarları üzerine yayımlanan bir değerlendirmede, ‘‘Çin’in terörü destekleyen devletler ile Hamas ve Hizbullah gibi terör örgütleri ile duygudaşlığı ve Türkiye’ye baskı amacıyla Kürt politikasına müdahaleleri, Pekin’in bölgeye ilişkin niyetlerinin iyi olmadığını gösteren birkaç uyarıcı işaret’’ denildi. Yazıda ‘‘Çinlilerin, Kürtlerle ilişkilerini kullanarak Sincan bölgesinden gelen Uygur mültecilere destek vermemesi için Türkiye’ye baskı yaptığı’’ savına yer verildi. Barış olsa her gün Filistinli ölür mü? Dış Haberler Servisi Filistin’in Ankara Büyükelçisi Nebil Maruf, İsrail’in Filistin halkının haklarını yok saydığını belirterek, ‘‘Ortadoğu’da bir barış süreci yok, barış olsa her gün 45 Filistinli ölür mü?’’ dedi. Ortadoğu’daki son gelişmeleri İstanbul Kültür Üniversitesi Dış Politika Platformu’nun dün düzenlediği bir sohbet toplantısında değerlendiren Maruf, İsrail’in Batı Şeria’yı bölen duvarı inşa etmekle Filistin tarımını yok ettiğini söyledi. Maruf, bu duvar yüzünden Filistinlilerin tarım arazilerinin İsrail topraklarına geçtiğini, atalarının doğduğu topraklarda mülteci durumuna düştüklerini belirtti. İsrail’in Filistin halkının haklarını, insan haklarını yok saydığını kaydeden Maruf, Ortadoğu’ya barışın gelmesi için sınırları olan bir Filistin devletinin kurulmasının şart olduğunu söyledi. Harita neyi öngörüyor? Ortadoğu’da sınırların etnik dağılıma göre yeniden belirlenmesini isteyen makalenin yanında yayımlanan harita, Türkiye’nin yanı sıra Irak, İran ve Suudi Arabistan’ın parçalanmasını, Ortadoğu’da, Türkiye, Irak ve İran’dan toprak alacak şekilde bir ‘‘Özgür Kürdistan’’ kurulmasını, Irak’ın güneyinde, Suudi Arabistan’ın doğu bölgesini de kapsayan bir Şii devleti oluşturulmasını, Mekke ve Medine’de İslami Özerk Bölge ilan edilmesini, Ürdün’ün sınırlarını güneye doğru genişletip topraklarını büyütmesini, İran topraklarında Bağımsız Belucistan kurulmasını öngörüyor. Harita’ya göre, Büyük Lübnan devletinin oluşturulmasıyla, Suriye’nin Akdeniz ile bağı kesiliyor. Türk Dışişleri Bakanlığı kaynakları haritayı hazırlayanları, ‘‘masa başı pehlivanı’’ olmakla suçlamışlardı. Hamas’a yönelik baskıları eleştirdi Büyükelçi Maruf, İsrail ve uluslararası toplumun Hamas’a yönelik baskılarını eleştirdi. Filistin halkının başka seçeneği kalmadığı için zorunlu olarak Hamas hükümetini seçtiğini belirten Maruf, bu hükümete uluslararası toplumun yardımcı olmadığını ve Filistin halkını Hamas’ı seçtiği için adeta cezalandırdığını kaydetti. Maruf, Türkiye’nin iki tarafa eşit mesafe politikasından vazgeçmesi ve meşruiyet temeline dayalı çözümlere arka çıkması gerektiğini de sözlerine ekledi. Büyükelçi, ‘‘ABD ve uluslararası toplum İsrail’e arka çıktığı sürece bu sorun hiç çözülemeyecek’’ dedi. CUMHURİYET 11 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle