Katalog

15 HAZİRAN 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Somali’de laiklerin son kalesi düştü ? COVHAR (AA) Somali’de köktendinci aşiretler başkent Mogadişu’nun kuzeyindeki Covhar kentinin tümünü ele geçirdi. 20 bin nüfuslu Covhar kentindeki bir görgü tanığı, ABD’nin desteklediği laik grupları yenerek başkent Mogadişu’da denetimi büyük ölçüde ele geçiren İslamcı milislerin, Covhar kentinin tamamını ele geçirdiğini söyledi. Bir aşiret komutanı, çıkan şiddetli çatışmada 5 kişinin öldüğünü belirtti. Ancak ölü sayısının daha fazla olduğu sanılıyor. Covhar, ABD’nin desteklediği ‘‘Barışın Yeniden İnşası ve Terörle Mücadele’’ (ARPCT) adlı laik koalisyonun son kalesi konumundaydı. Aşiretler, Mogadişu’da 4 ay süren çatışmaların ardından 5 Haziran’da ARPCT’ye karşı zafer ilan etmişti. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 AB liderleri bugün Brüksel doruğunda bir araya geliyor Sonuç bildirisinde Kıbrıs uyarısı ELÇİN POYRAZLAR İslami Cemaat lideri Beşir tahliye oldu ? CAKARTA (AA) Endonezya’da İslami Cemaat örgütünün lideri Ebubekir Beşir, 2002’deki Bali saldırılarındaki rolü dolayısıyla çarptırıldığı 26 ay hapis cezasını tamamlayarak tahliye edildi. Endonezya’nın turistik Bali Adası’nda özellikle Batılıların ve Avustralyalıların gittiği bar ve diskoteklere yönelik bombalı saldırılarda 202 kişi ölmüştü. ABD ve Avustralya, köktendinci liderin serbest kalmasına tepki gösterdi. BRÜKSEL Avrupa Birliği (AB) devlet ve hükümet başkanlarını bugün Brüksel’de bir araya getirecek Haziran Doruğu sonuç bildirgesinin Türkiye paragrafında ek protokole yönelik açık uyarılar yer aldı. AB liderlerinin Avrupa’nın geleceğini ele alacakları doruk sonuç bildirgesinde, birliğin Kıbrıs deklarasyonuna atıfta bulunularak Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a limanlarını açmasına yönelik yükümlülüklerini yerine getirmesinin gerektiği iletildi. Müzakerelerin hızının Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirmesine bağlı olacağının belirtildiği paragrafta, ‘‘Türkiye’nin Ortaklık Anlaşması’ndan doğan yükümlülükerinin yanı sıra AB’nin ve üye ülkelerin 21 Eylül 2005’te yayımladıkları deklarasyonda kabul edildiği üzere, ek protokolün ve gözden geçirilmiş Katılım Ortaklığı’nın bütünüyle uygulamasına yönelik değerlendirmenin 2006 yılında yapılacağı’’ yönünde ifadeler yer aldı. ? AB liderlerinin Avrupa’nın geleceğini ele alacakları doruk sonuç bildirgesinde, birliğin Kıbrıs deklarasyonuna atıfta bulunularak Türkiye’nin Güney Kıbrıs’a limanlarını açmasına yönelik yükümlülüklerini yerine getirmesinin gerektiği iletildi. Bundan önceki sonuç bildirgesi metninde yer alan ‘‘Türkiye’nin ek protokolü 2006 yılı içinde uygulamasına’’ yönelik sert ifadeler ‘‘AB’nin ek protokolün uygulanmasına yönelik değerlendirmeyi 2006 yılı içinde yapacağı’’ şeklinde değiştirildi. yönünde talepleri olabileceğini ifade ettiler. Kaynaklar, doruk sonuç bildirgesine Güney Kıbrıs’ın tanınması yönündeki ifadelerin girmesinin gerçekçi olmadığı yönünde görüş bildirdiler. İki gün sürecek olan AB doruğunda, anayasa sorunu, ortak enerji politikası ve genişleme gündem maddeleri ele alınacak. AB liderleri, Fransa ve Hollanda’daki referandumların ardından soğumaya bırakılan anayasa krizine çözüm bulunması için yeni bir takvim üzerinde uzlaşmaya çalışacak. AB zirvesinde tartışılacak diğer konular arasında Avro alanının genişlemesi (yeni üyelerin ortak para sistemine katılımı) ve AB’nin dünyadaki imajının güçlendirilmesi de yer alıyor. Rumların talebi olabilir Türkiye’nin Kopenhag siyasi kriterlerini yerine getirmesinin önemine dikkat çekilen belgede, reform sürecinin hızlandırılması ve reformların Kopenhag ölçütlerine yönelik sürdürülebilirliğinin sağlanması ve geri dönüşün olmaması için bütünüyle ve etkin bir şekilde uygulanması çağrısı yer aldı. AB kaynakları Kıbrıs Rum kesiminin dorukta Türkiye’nin paragrafında yer alan ek protokole yönelik keskin ifadelerin kullanılması Dışişleri Sözcüsü Namık Tan, AB’ye Eylem Planı’nın uygulanması çağrısı yaptı ‘Eteğimizdeki taşları döktük’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye, Avrupa Birliği (AB) konusundaki ısrarını bir kez daha yineledi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, ‘‘AB yolunda azimle yürümeye kararlıyız’’ dedi. Lüksemburg’daki toplantılarda, Türkiye’nin deniz ve havalimanlarını yıl sonuna kadar Rum kesimine açması, aksi halde müzakerelerin askıya alınabileceği yönünde yapılan değerlendirmelerin hatırlatılması üzerine, sadece Türkiye’nin çabalarıyla bu sorunun çözümlenmesinin mümkün olmadığını belirten Tan, Türkiye’nin bugüne kadar çok ciddi fedakârlıklarda bulunduğunu, bunların içinde Kıbrıs Eylem Planı’nın en ön safhada geldiğini kaydetti. Tan, ‘‘Eylem Planımızın uygulanması, hem bu sorunun giderilmesine hem de Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümünde çok önemli bir adımın atılmasına imkân sağlayacaktır’’ dedi. Eylem Planı’na AB’nin yaklaşımının sorulması üzerine Tan, LükDışişleri Sözcüsü Namık Tan, bütün AB sürecini Kıbrıs’a bağlamanın yanlış olduğunu söyledi. semburg’daki toplantıların her iki tarafın da tutumlarını net şekilde birbirlerine ifade etme ve bunu kamuoyuna açıklama imkânını verdiğini belirterek ‘‘AB yetkilileri ve Türk tarafı bir anlamda eteklerindeki taşları dökmüşlerdir’’ dedi. Türkiye görüşlerinden asla taviz vermeyecektir’’ diye konuştu. Tan, sorular üzerine Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Tahran’a ziyarette bulunmasına ilişkin bir çalışmanın şu anda gündemde olmadığını, ancak gerek görüldüğü takdirde bir ziyaretin yapılmasının da gayet doğal olacağını dile getirdi. Tan’a, Uluslararası Af Örgütü’nün Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı’nın (CIA) terörist olduğundan şüphelendiği insanları alıkoyma, nakletme ve işkenceden geçirme operasyonlarında, Türkiye dahil 7 Avrupa ülkesinin sorumluluğu bulunduğuna yönelik iddiaları soruldu. ‘‘Türkiye’nin bu sürecin hiçbir aşamasında asla bir rolü olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır’’ diyen Tan, ‘‘Af Örgütü’nün, diğer kuruluşların veya şahısların bu yöndeki iddialarına itibar edilmemesi gerektiğini’’ söyledi. İncirlik Üssü’nün bu çerçevede Türkiye’nin bilgisi olmadan kullanılmış olma olasılığının sorulması üzerine Tan, ‘‘Böyle bir şey söz konusu değildir. İncirlik Silahlı Kuvvetler’in bir üssüdür. Orada atılacak her adım, devlet yetkililerimizin bilgisi dahilinde atılır, askeri makamlarımızın öncelikle bilgisi dahilinde atılır. Böyle bir şeyin olması söz konusu olamaz’’ dedi. TÜRKİYE, YUNANİSTAN’DAN TAZMİNAT İSTEYECEK ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye, 23 Mayıs’ta Girit Adası açıklarında ve Akdeniz’in uluslararası sularında bir Yunan F16 savaş uçağının Türk F16’sına alttan çarpmasıyla meydana gelen kazaya ilişkin olarak Yunanistan’dan tazminat istemeye hazırlanıyor. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, haftalık basın toplantısında Türk ve Yunan savaş uçaklarının çarpışmasına ilişkin raporun Türkiye’nin lehine olması durumunda Türkiye’nin tazminat istemesinin gündemde olup olmadığı sorusuna, ‘‘Evet, olacak’’ yanıtını verdi. Tan, kaza raporuyla ilgili olumlu gelişmeler olduğunu da söyledi. Savaş uçakları ve savaş gemileri ülkelerin egemenliğini gösterdiği için herhangi bir konuda tazminat talebi de uluslararası mahkemeler aracılığı ile değil, ülkeden ülkeye yapılabiliyor. Bu durumda Türkiye, doğrudan Yunanistan’dan tazminat talep edebilecek. Türkiye asla ödün vermeyecek ‘‘Bütün bu süreci Kıbrıs konusuna bağlamanın manası yoktur’’ diyen Tan, eğitim ve kültür faslıyla ilgili süreç ve bu fasla yeni kriterlerin eklenebileceği yönündeki değerlendirmelerle ilgili soru üzerine, ‘‘Şu aşamada bir sorun görünmemektedir. Hepimiz bunu izleyeceğiz. Ancak GAZZE KIYIMI ‘Şarapnel İsrail’e ait’ Dış Haberler Servisi İsrail Savunma Bakanlığı’nın Gazze’deki bir plajda geçen cuma 8 Filistinli sivilin ölmesiyle sonuçlanan patlamadan İsrail’in sorumlu olmadığını açıklamasının ardından BM ve İnsan Hakları İzleme Komitesi devreye girdi. İsrail yetkilileri konuyla ilgili ‘‘ilginç’’ açıklamalar yaparken Filistinliler, uluslararası örgütlerin olayla ilgilenmesini istediler. İsrail Savunma Bakanı Amir Peretz, kanıtların bu olayla İsrail güvenlik güçlerinin bağlantısı olmadığını gösterdiğini söyledi. İsrail önceki gün, Hamas’ın İsrail komandolarına karşı plaja patlayıcı yerleştirdiğini ileri sürmüştü. General Meir Klifi de kurbanlardan alınan bir şarapnel örneğinin aynı gün İsrail ordusunun ateşlediği silahlardan çıkmadığının kesin olduğunu açıkladı. Klifi, ‘‘Bu bizim geçmişte kullandığımız cephanelerden biri olabilir, ancak araştırma henüz tamamlanmadı’’ diye konuştu. Kendi araştırmasını yapan İnsan Hakları İzleme Komitesi en doğru senaryonun İsrail’in sorumlu olduğunu gösterdiğini belirtti. Örgütün askeri uzmanı Marc Garlasco, şarapnelin İsrail silahlarından çıktığından kesinlikle emin olduklarını söyledi. Filistinli memurlar meclisi bastı El Fetih’in bir komutanı Hamas militanlarıyla çatışmada öldü. Maaş alamayan memurlarla milletvekilleri birbirine girdi Dış Haberler Servisi Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bağlı El Fetih’ten silahlı bir grubun pazartesi günü parlamento ve bakanlık binalarını ateşe vermesinin ardından, önceki gün sakin bir gün geçiren Filistin, dün yine şiddet olaylarına sahne oldu. Gazze Şeridi’nde Han Yunus’ta Hamas militanlarının kurduğu pusu sonucu çıkan çatışmada bir El Fetih komutanı yaralandı, bir Hamas militanı öldü. Güvenlik yetkilileri, El Fetih komutanı Rıfat Kulab’ın bacaklarından 7 kez vurulduğunu söylediler. Ramallah’ta bulunan meclisi basan memurlar ortalığı birbirine kattı. Arbede çıkınca meclis başkanı oturumu yarıda keserek kaçtı. (Fotoğraf: AFP) bırakarak kaçmaya zorladı. Çoğu El Fetih üyesi olduğu tahmin edilen öfkeli kalabalık, Hamas milletvekilerine de su şişeleri ve çeşitli küçük cisimler attı. Uluslararası ekonomik ambargolar yüzünden özellikle ekonomik alanda zayıflayan, Hamas liderliğindeki Filistin hükümeti, iktidara geldiğinden bu yana memurların maaşlarını ödeyemiyor. Su şişeleri yağdırdılar Filistinli onlarca memur, çok uzun zamandır alamadıkları maaşlarının ödenmesi talebiyle meclis binasını bastı. Batı Şeria’nın Ramallah kentindeki meclis binasına sloganlar atarak giren göstericiler, meclis başkanını oturumu yarıda CUMHURİYET 11 CMYK