Katalog

10 MAYIS 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Müzelere giriş ücretlerine yapılan zam yerli ziyaretçilerin sayısında azalmaya neden oldu 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Yurttaş tarihe küstürülüyor BARIŞ MUMYAKMAZ Defter Krizi Başbakan, uluslararası bir toplantıya katılmak için Selanik’e gitmemiş olsaydı; kamuoyumuz ne Mehmet Dördüncü’yü tanıyacaktı, ne de bu 82 yaşındaki emekli orman mühendisinin Atatürk’ün doğduğu evde bulunan şeref defterine yazdıkları hakkında bilgi sahibi olacaktı. Ama Erdoğan’ın Selanik’te doğal olarak Türk Başkonsolosluğu’nu da ziyaret etmesi, hele Ata’nın doğduğu evde bulunan şeref defterinde yazılanları gözden geçirmeye kalkması, ucu sadece açık değil nerelere ve kimlere kadar uzayacağı bilinmeyen bir dizi olayı gündeme getirdi. Mehmet Bey’in, ülkesinin bir dış temsilciliğindeki bir şeref defterine yazdıkları, bir tür yakar top olarak algılandığı için, Erdoğan tarafından sadece yırtılmakla kalmadı.. Önce 59. hükümetin üyelerinin, daha sonra da tüm AKP’li parlamenterlerin Mehmet Dördüncü aleyhinde açacakları ceza ve hukuk davalarına zemin hazırlamak amacıyla, bizzat hükümet sözcüsü olan Adalet Bakanı tarafından resmi basın toplantısı düzenlenerek kamuoyuna iletildi. Önce, söz konusu ‘‘Ata’ya Şikâyet Mektubu’’nun içeriğinde yer aldığı bizzat Adalet Bakanı tarafından tane tane iletilen kimi sözcüklerin, Cemil Çiçek’in de değerlendirdiği gibi, çok ağır ifadeler olduğunu söyleyelim. Ancak, içerik ne denli ağır olsa, dahası gerçekten suç sayılacak öğeler bulunsa da, bir başbakanın bu yazıları, bulunduğu yerden sökerek ya da kopartarak almasına hakkı olmadığını düşündüğümüzü de o görüşümüze ekleyelim. Bence Sayın Başbakan, Atina Büyükelçimize ya da Selanik Başkonsolosumuza, söz konusu defterin o sayfasının bir fotokopisini alarak resmi bir yazıya ekleyip gereğinin yapılması için Dışişleri Bakanlığı’na gönderilmesi talimatını vermeliydi. Oysa, son günlerde asabını kontrol edemez duruma geldiğini gördüğümüz Erdoğan, ‘‘Yine bir belaya çattık’’ dercesine Türk ve Yunan medyasının önünde bilinen hırçın hareketi yapmış, Mehmet Dördüncü’nün kimliğinin yanı sıra deftere yazdıklarını da açıklamıştır. TMOK’den Zeynep Oral’a ödül ? Spor Servisi Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Fair Play Konseyi’nin verdiği 2005 yılı Fair Play Ödülleri’nde yazarımız Zeynep Oral, Ali Sami Yen Stadı’nın duvarlarında yazan ‘‘Cehenneme hoş geldiniz’’ sözünü gündeme getirip kaldırttığı için ödül aldı. Ataköy Olimpiyatevi’nde düzenlenen ödül töreninde konuşan Oral, sporun her türünde şiddetin kalkması gerektiğini vurgulayarak ‘‘Bu ödül, aldığım en büyük armağandır. Şiddeti hep beraber yok edelim’’ dedi. Avrupa Birliği’ne uyum gerekçesiyle yerli ziyareçilerin müzelere giriş ücretine yapılan yüksek orandaki zam nedeniyle müzelerin yerli ziyaretçi sayısında ortalama yüzde 80 azalma oldu. Müze ziyaretçilerinde yerliyabancı ayrımı Şubat 2006 tarihinde kaldırılmıştı. Zamlarla Dolmabahçe Sarayı ve Ayasofya müzelerinin giriş ücretleri de yerli turistler için 3 YTL’den 15 YTL’ye yüksetildi. Topkapı Sarayı’nda ise giriş 9 YTL ’den 32 YTL’ye çıktı. Cumhuriyet’e konuşan yurttaşlar ve ? Yerli ve yabancı ziyaretçi arasındaki ücret ayrımını ortadan kaldırmak amacıyla yapılan zam nedeniyle yurttaşlar müzeleri gezemez oldu. Uygulamaya tepki gösteren yurttaşlar, kararın yaşadığı toprakların tarihini bilmeyen kuşaklar yetiştirmeye hizmet edeceği görüşünde. yabancı turistler AB’ye uyum çerçevesinde yerliyabancı turistlerin eşitliği adına müze ücretlerinde yapılan bu büyük artışın zengin yabancı turistin karşısında fakir Türk insanını kendi tarihlerinden soğutacağı görüşünde olduklarını belirttiler. Janet Nigel Tuner (İngiliz turist çift): İngiltere’de üniversitelileri de kapsayan öğrenci ve ekonomik durumu kısıtlı olan insanlar için özel müze indirimleri var. Bizim için Türkiye’deki müze ücretleri çok ucuz. Ücretlendirmeler o ülkenin insanlarının ekonomik sıkıntı çekmeden kültürel ihtiyaçlarını karşılayabileceği şekilde ayarlanmalı. Ökkeş Patlar (Üniversite öğrencisi): Müze ücretlerinin arttığını daha yeni gördüm. İlk ve orta dere celi okullara yapılan indirimler niye üniversite öğrencilerine yapılmıyor? Murat Demircioğlu Gökhan Kızılkomud (Esnaf): Müze ücretlerini yurttaşın durumuna rağmen arttıran bu zihniyet, halkın müzelere gitmesini istemiyor demektir. Yabancılarla aynı kefeye konulmamız çok yanlış. Halk günleri ihtiyacı karşılayamıyor. Tarih yurttaş için lüks haline gelmiş. Nilgün Hasgül (Turizmci): Terör olayları ve kuş gribinden yabancı turistleri kaybettik, şimdi de müzelere gitmek isteyen yerli turistleri kaybediyoruz. Nadir Nadi Eğitim Merkezi açıldı Gazetemizim 83. kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında ‘‘Nadir Nadi Eğitim Merkezi’’ önceki gün başyazarımız İlhan Selçuk tarafından açıldı. Kuruluşumuzdan bugüne dek gazetemizin geçmişinin sergilendiği eğitim merkezinin açılışına gazetemiz yöneticileri ve üniversite öğrencileri katıldı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Hastane borcuna hapis ? KIRIKKALE (AA) Keskin ilçesinde bir çift, doğum sonrası hastanede imzaladığı senedi ödemedikleri gerekçesiyle 10 gün hapis cezasına çarptırıldı. Serpil İleri, 2004 Şubat’ında doğum sancısı üzerine Hacı Hidayet Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne yatırıldı. Hastanede, Serpil ve eşi Önder İleri’nin İpek ismini verdikleri çocukları dünyaya geldi. Sosyal güvenceleri bulunmayan çift, 1087 YTL’lik borcu ödeyemedikleri için cezaevine atıldı.Kaymakamlığın girişimiyle borç ödendi ve çift dün tahliye edildi. Kopyalar Bakanlar Kurulu’nda Mehmet Dördüncü’nün şikâyet yazısı, medyanın haberlerinde ön sıralarda yerini almakla kalmamış; hükümet sözcüsünün önceki günkü açıklamalarından da anlaşıldığı gibi Bakanlar Kurulu gündemine de taşınmıştır. Bakanlar, mektubun çoğaltılmış tıpkıbasımını inceleyerek tepkilerini sıralamışlar. Hükümet sözcüsü de olan Adalet Bakanı, o tepkileri, ‘‘Benimle birlikte bütün bakan ve milletvekillerimiz hırsız, sahtekâr, kâfir, bir şeyleri alıp götüren insanlar durumundayız’’ sözleri ile özetliyor... O özetlenen sözlerden, başta Erdoğan olmak üzere 59. hükümetin bütün üyelerinin, dahası AKP’li milletvekillerinin de mektup sahibi hakkında hukuk ve ceza davaları açmak için sıraya girdikleri anlaşılıyor. Ceza otoriteleri, bir suça birden fazla yaptırım verilip verilemeyeceğini tartışıyorlar. Mektup sahibinin, yazdıklarında suç olduğu hükmü verilmeden önce, o satırları yazdığı sıradaki ruh haletinin uzmanlar tarafından saptanmasını savunanlar da var. O arada, yine aynı kişinin aynı yaşlarda bulunduğu için Erbakan hakkında AKP’li milletvekillerinin çıkarttığı son infaz yasasından yararlanarak, olası hükmünü evinde geçirmesi gerektiğini anımsatanlar da... Özetle, öyle anlaşılıyor ki; AKP’nin amiral gemisinde bulunan büyük kadro, binlerce yıl sonra Anadolu topraklarında, Frigya uygarlığından kalma yeni bir oyunu canlandırmaya ve ‘‘Midas’ın Kulakları’’nı vizyona sokmaya kalkışıyor. Onca, ağır ve yaşamsal sorunlar arasında 82 yaşında bir emekli vatandaşın ülkesindeki iktidar kadrosu ile savaşımını izlemeye hazırlanalım, tamam. Ancak bir kamusal kurumda bulunan bir şeref defterine o yazılmış olan satırlar nedeniyle başta Dışişleri Bakanı olmak üzere, Atina ve Selanik’teki diplomatların da hizmet kusurlarının bulunup bulunmadığını da öğrenmek isteyelim. Dilerse, olayın bu yönünü de Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül açıklasın. Bağımsız sinema atölyesinin üçüncü belgeseli mayıs sonunda gösterime girecek Tarım ilacı öldürdü ? NİĞDE (Cumhuriyet) Niğde’nin Bor ilçesinde bir cenaze yemeğinden zehirlenen 3 kişi yaşamını yitirdi, 111 kişi de hastanede tedavi altına alındı. Zehirlenmenin evde haşere öldürmek için kullanılan tarım ilacının yiyeceklere bulaşmasından kaynaklandığı belirtildi. Tedavi altında olanlardan 3’ünün durumunun kritik olduğu açıklandı. Behice Boran: Tek başına bir koro HİLAL KÖSE Taksilerle esrar servisi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara narkotik polisi, ticari taksilerle esrar dağıtan 6’sı taksi sürücüsü toplam 22 kişiyi ‘Durak Operasyonu’ ile gözaltına aldı. Bar ve eğlence merkezlerinde kokain satan 3 kişi tutuklanırken bir operasyonda da 26 kilo toz esrar ele geçirildi. Bağımsız sinema kolektifi SineGöz Film Atölyesi’nin ‘‘Behice Boran: Tek başına bir koro’’ belgeseli tamamlandı. Mayıs sonu gibi gösterime girecek belgesel, TİP Başkanı, barışsever, sosyalist, aydın, akademisyen ve kadın Behice Boran’ı tarihsel döneme de ışık tutarak anlatıyor. SineGöz Film Atölyesi’nin, akıntıya karşı yürümeyi seçen ve siyasette taraf olan aydınları anlattığı belgeseller dizisi, unutturulmaya çalışılan değerleri gençlere tanıtmayı amaçlıyor. İlk kadın parti başkanı Türk siyaset yaşamında yer et miş aydınların konu edildiği belgesellerle, koparılan aydınsiyaset ilişkisi de yeniden kurulmak isteniyor. Aziz Nesin ve Orhan Kemal’in ardından hazırlanan Behice Boran belgeseli, TİP milletvekili, Türkiye’nin ilk kadın parti başkanı Boran’ın gündelik hayatını da anlatıyor. Boran’ın mücadelesi ile Türkiye sosyalist hareketinin tarihine de tanıklık ediliyor. Kolektif çalışanları, aydın sorumluluğunun yeniden sorgulanmasını amaçladıklarını ifade ederek öncü aydın Behice Boran’ın bir yurtsever olarak halkına ve ülkesine karşı duyduğu sevgiyle sosyalizm mücadelesine başladığını vurguluyorlar. ‘‘Projemize Aziz Nesin ile başladık. Aziz Nesin, hayatını, kendisini var eden halka ve toplumuna karşı bir borç ödeme kaygısı olarak görmüştü, bizler için de aynı sorumluluk ve borç ödeme gayreti sürmeliydi’’ diyen kolektif çalışanları, Orhan Kemal’in de yazar ve örgütlü kimliği ile aydınsiyaset ilişkisine güzel bir yanıt verdiğine işaret ediyorlar. ‘Aydın belgeselleri sürecek’ Kolektif çalışanları, ‘‘Belgesel dizimizde, kendisiyle aynı dönemde yaşayan ve fildişi kulelerinden inmeyen kimi dönemdaşlarının yanında akıntıya karşı yürümeyi seçen aydınları anlatmaya devam edeceğiz’’ diyorlar. TİP Başkanı, barışsever, sosyalist, aydın, akademisyen Behice Boran için hazırlanan belgesel aynı zamanda tarihsel döneme de ışık tutuyor. YARIN ZİNCİRLİKUYU’DA TOPRAĞA VERİLECEK Sosyalist senatör İşmen yaşamını yitirdi EMEL KILIÇ Sosyalist mücadelenin emekçilerinden Türkiye İşçi Partili (TİP) Senatör Fatma Hikmet İşmen dün yaşamını yitirdi. İşmen’in cenazesi yarın Şişli Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 1966 yılında Kocaeli Senatörü seçilen İşmen, dokuz yıl boyunca görevini başarıyla sürdürerek gittiği her köyde yılmadan köylüleri ziraat konusunda bilinçlendirdi. İngiltere ve Kanada başta olmak üzere tarım üstüne yurtdışında yaptığı çalışmalarla da övgü toplayan Yüksek Ziraat Mühendisi İşmen, ‘‘Bitki hastalıkları uzmanı’’ unvanını aldı. İşmen’in TİP’in tek senatörü olduğunu vurgulayan eski TİP Diyarbakır Milletvekili Tarık Ziya Ekinci, ‘‘Fatma Hikmet İşmen çok çalışkandı. Parlamento dağıldıktan sonra görevine 6 yıl daha devam ederek başarılı çalışmalar yaptı. Tarım uzmanıydı ve tarım bakanlığında önemli bir mevkide bulunuyordu. Değerli bir arkadaşımızı kaybettiğim için üzgünüm’’ dedi. Eski TİP Amasya İl Başkanı Mustafa Atalay ise İşmen’in sosyalist mücadeleye çok emeğinin geçtiğini dile getirdi.TİP Genel Sekreteri Nihat Sargın da İşmen için, ‘‘Çok iyi arkadaştı, dürüsttü, görevini sonuna kadar yapmak istedi ve yaptı. Gerek meslek hayatında gerekse parti çalışmalarında başarılıydı’’ diye konuştu. İşmen’in çok iyi bir ziraatçı olduğunu kaydeden eski TİP Milletvekili Sadun Aren ise İşmen’i özetle şöyle değerlendirdi: ‘‘Kanada’da da birkaç yıl çalışmış, domates zararlıları üzerinde çalışmış; bulduğu bir zararlıya ‘İşmen’ adı verildi. Titiz bir hanımdı. Köylüyü ziraat konusunda bilinçlendirirdi.’’ Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net Meclis’te Fiskobirlik tartışması ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP’nin, fındık üreticilerinin sorunlarıyla ilgili araştırma önergelerinin gündemin ön sıralarına alınmasıyla ilgili önerisinin tartışıldığı Meclis Genel Kurulu’nda Fiskobirlik tartışması yaşandı. CHP’li Bihlun Tamaylıgil, Fiskobirlik’in gücünün zayıflatıldığını kaydederek Cüneyd Zapsu’yu suçladı. CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol ise ‘‘İhracatçı, mafya ve Zapsu şeytan üçgeni, fındık üreticisini mahvetti. Zapsu gibi danışman ihracatçılar, fındık fiyatı ne kadar düşerse ihracattan o kadar para alırız diyerek bankalardan kredi almasını engelledi’’ dedi. Öneri AKP oylarıyla reddedildi. Trafik Yasası’na onay ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Araçların kontrollerini yapma görevinin Karayolları Genel Müdürlüğü’nden Ulaştırma Genel Müdürlüğü’ne devrini öngören yasa, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından onaylandı. Yasaya göre, araçların ağırlık, boy kontrollerini yapmak, yaptırmak, denetlemek ve ceza tutanağı düzenleme yetkisi Ulaştırma Bakanlığı’na geçiyor. Yasa, kapasitesinden fazla yolcu alanların 50 YTL, yük alanların 100 YTL cezaya çarptırılmalarını da öngörüyor. CERRAH: SORUŞTURMA ÇOK YÖNLÜ SÜRDÜRÜLÜYOR Bomba atanların eşkâli belirlendi İstanbul Haber Servisi İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, gazetemizin Şişli’deki merkez binasının bahçesine pimi çekilmemiş el bombasının atılmasıyla ilgili soruşturmanın sürdüğünü söyledi. Cumhuriyet gazetesinin güvenlik kameralarındaki görüntüleri incelemeye alan İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekipleri, saldırganların eşkâlini belirledi. İstanbul Valisi Muammer Güler’le birlikte gazetemizin kuruluş yıldönümü kutlamasına katılan Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, soruşturmayı çok yönlü olarak sürdürdüklerini belirtti. Tepkiler sürüyor CHP İstanbul Milletvekili Ali Rıza Gülçiçek, saldırıyı nefretle kınadığını belirtti. Yazılı açıklama yapan Gülçiçek, ‘‘Bu saldırı, ülkemizin aydınlık yüzlü insanlarını ve Cumhuriyet gazetesini yıldıramayacaktır’’ dedi. Eygi’ye 1 yıl hapis ? İSTANBUL (AA) Milli Gazete yazarı Mehmet Şevket Eygi, bir yazısında ‘‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği’’ gerekçesiyle TCK’nin 216. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme cezanın ertelenmesine yer olmadığına hükmetti. CUMHURİYET 07 K