28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 MAYIS 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SOL GÖRÜŞLÜ ÖĞRENCİYE SALDIRI 3 Turhan Selçuk SÖZ ÇİZGİNİN TOPLUM DÜZENİ.. GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Ülkücülerden linç girişimi ? Aldığı darbeler sonucu yüzü ve kafası kanlar içinde kalan sol görüşlü öğrenci çevredeki bazı yurttaşların ülkücülere tepki göstermesi sonucu kurtuldu. Haber Merkezi İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maslak Kampusu’nda bir grup ülkücü, yalnız yakaladıkları sol görüşlü bir öğrenciyi linç etmek istedi. Kampusta iki gündür süren gerginlik dün linç girişimine dönüştü. Kampusun girişine gelen bir grup ülkücü, okula girmek isteyen 3 sol görüşlü öğrenciye saldırdı. Hitler Paris’ten Gitmemiş miydi? Çok ünlü bir fotoğraf vardır. Belleklere kazınan ve belki daha bin yıl belleklerden çıkmayacak bir görüntü. İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi orduları Paris’e girmiş, Fransa teslim olmuş. Hitler gelmiş Paris’te anı fotoğrafları çektiriyor. Birinde havalı havalı poz veriyor, arka planda da bütün görkemiyle Eyfel Kulesi... Savaşın sonuyla birlikte Hitler’in ortadan kalktığını, en azından Fransa’dan çıkarıldığını sanıyorduk. Meğerse gitmemiş. Meğerse, ünlü bıyıkları ve perçemiyle, sağ elini yukarı kaldırıp ‘‘Heil!’’ diye diye Paris’in caddelerinde, Seine nehri kıyılarında, parlamento ve hükümet yakınlarında dolaşıp duruyormuş. Şu ‘soykırım’ işi iyice soytarılığa döndü. Türkiye’nin kırk yıldır üyesi olmak için çırpındığı, tüm dünyanın gıpta ile baktığı Avrupa değerlerinin geldiği noktaya bakınız. Şimdi de, Avrupa Birliği’nin temel taşlarından biri, Fransa, ‘‘Ermeni soykırımını inkâr edenlere’’ hapis ve para cezası uygulamaya hazırlanıyor. Fransa Meclisi, tarihi, tarihçileri bir kenara atmış, 1915’te ‘‘soykırım yapıldığı’’na kanunla karar vermiş. Şimdi de toplanıp, ‘‘Soykırım olmamıştır’’ diyenleri hapse atma kararı verecek. Ola ki, bir tarihçi, bir araştırmacı ortaya çıkar da ‘‘Bakın ben soykırım olmadığını gösteren yeni bir belge buldum, gelin şu işi bir daha konuşalım’’ derse, yaka paça hapse atılacak. Peki, ‘‘düşünce özgürlüğü’’ ne olacak? ‘‘Düşünceyi ifade etme özgürlüğü’’?.. Hani Avrupa Birliği’nin temel ilkeleri?.. ‘‘İnsan hakları, falan...’’ Geçiniz. Şu anda bunların hepsi ‘‘maskaralık özgürlüğü’’nün gölgesi altındadır. Üç kuruşluk iç politika hesapları için koskoca bir tarihin, koskoca bir milletin ayaklar altına alınması başka nasıl açıklanabilir? Hangi fikir, hangi hukuk, hangi mantık böyle bir yasayı, böyle bir uygulamayı haklı gösterebilir? Hitler yasalarıyla yarışan bu faşist tavır, hangi Avrupa değerleriyle bağdaştırılabilir? Bu tavra karşı ne yapmalı? Bu çağdışı uygulamalara dur demek için ne büyükelçileri çekmenin ne ihale yasağı getirmenin ne de malları boykot etmenin bir işe yaramadığı, yaramayacağı anlaşıldı. Hitler yasalarını delmenin bunlardan çok daha etkili olacağını düşünüyorum. Üçbeş basit politikacının rehin aldığı Avrupa kamuoyuna, Avrupa aydınına ulaşmak da belki böyle mümkün olacaktır. Avrupa’da insanlar, aydınlar Hitler yasalarından çok çektiler. 21’inci yüzyılda, bir başka ülkeyi köşeye sıkıştırmak, iç politikada lobilerde oy almak uğruna Avrupa’ya deli gömleği giydirilmesine isyan edecek çok kişi var Avrupa’da. Daha şimdiden birçok Fransız tarihçi, bu zevzekliğe karşı çıkmıştır. Yasanın Fransa Meclisi’nde görüşüleceği 18 Mayıs’ta mı olur, iki gün önce iki gün sonra mı olur bilemem, ama Paris’te basın toplantısı düzenleyip ‘‘Ermeni soykırımı olmamıştır’’ demenin tam zamanıdır. Kim bilir, belki de Dışişleri Bakanı Abdullah Gül açar bu kapıyı... hikmet.bila?ntv.com.tr MİNİBÜSTEN İNDİRDİLER Bir öğrencinin caddeye doğru kaçtığını gören ülkücüler, minibüse binerek kaçmaya çalışan öğrenciyi minibüsten indirerek linç girişiminde bulundu. Kafa ve yüzünden kanların aktığı görülen öğrenci çevredeki bazı yurttaşların ülkücülere tepki göstermesiyle kurtuldu. Öğrencinin dövüldüğü caddenin karşı tarafında nöbet tutan çevik kuvvet ekipleri linç girişimini uzun süre seyretti. Daha sonra gelerek olaya müdahale eden polis ekiplerinin saldırganları yakalamaması, sadece olay yerinden uzaklaştırması dikkat çekti. Dövülen öğrenciye ilk pansuman da bazı polisler tarafından yapıldı. BAŞININ, GÖZÜNÜN SADAKASI BAYIM.. Kapkaççı korkusu nedeniyle okuluna Emniyet’in bulunduğu caddeden giden öğrencilere ‘şiddet’ başka yerden geldi Polisten kısa etek dayağı ? İki arkadaşının etekleri yüzünden tartaklandığını belirten Ö.S., kendisinin de bacaklarından tekmelendiğini söyledi. Öğrenciler savcılığa suç duyurusunda bulundu. ÖZLEM GÜVEMLİ Maltepe Kız Meslek Lisesi öğrencisi 16 yaşındaki Ö.S. okula giderken ‘‘eteğini kısa bulan’’ bir polis memurundan dayak yedi. Ö.S’ye küfrederek bacaklarını tekmelediği ve sonra alt geçidin merdivenlerinden aşağı ittiği iddia edilen polis memuru D.A.M. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. 5 Mayıs Cuma günü okula gitmek üzere arkadaşları ile buluşan Ö.S., kapkaç gibi olaylara karşı daha güvenli olduğunu düşündükleri Maltepe İlçe Emniyet Müdürlüğü’nün bulunduğu caddeye geldi. Her gün bu yoldan geçerek okula gittiklerini söyleyen Ö.S. saat 08.30 sıralarında yine bu caddeden geçerken, Emniyet Müdürlüğü’nün karşısındaki bankta oturan iki arkadaşının bir polis memuru tarafından zorla kaldırıldığını ifade etti. Ö.S. yaşadığı olayı şöyle anlattı: ‘YARATMA’ SÖZÜNE KIZDILAR ‘UTANMIYOR MUSUN?..’ ‘‘Polisin, arkadaşlarımıza etekleri ile ilgili hareket ettiğini, zorla banktan kaldırıp tartakladığını gördük. Emniyetin orada Maltepe Tren İstasyonu’nun alt geçidi var. Oradan geçerek okulumuza gidiyoruz. Polis, banktan kaldırdığı arkadaşlarımızı alt geçidin merdivenlerine kadar kollarından tutup sürükleyerek getirdi. Sonra onları bırakıp bana döndü, ‘Bu etekle okula gitmeye utanmıyor musun?’ dedi. Bacaklarıma tekme attı, sonra da omzumdan hızla ittirdi, merdivenlerden yuvarlandım. Olayı uzaktan gören öğretmenlerim yanıma geldi. Beni okula götürdüler, Emniyet’e gitmeye ikna ettiler. Emniyet’te beni döven polisi tarif ettim. Kendi aralarında fısıldaşıp böyle biri olmadığı söylediler ve Çocuk Bürosu’na gönderdiler. Çocuk Bürosu’nun baş komiseri, olayın; emniyetin önünde gerçekleştiği için güvenlik kameralarında kayıtlı olacağını söyledi. Kayıtları izledik ve polisin kimliği tespit edildi. Sonra Kartal Cumhuriyet Savcılığı’na diğer iki arkadaşımla birlikte suç duyurusunda bulunduk.’’ Ö.S’nin Adli Tıp’tan aldığı raporda sağ baldırında üç adet 12 santimetre ebatlarında ekimoz ve sağ bacağının arka tarafından hafif elipsoid şekil gösteren ekimoz tespit edildi. Başına gelen olay nedeniyle psikolojisi bozulan Ö.S. artık polis görünce ağlamaya başlıyor. Ö.S. ‘‘Bugün (dün) okula giderken aynı polis yine nöbet tutuyordu. Görünce sinirlerim bozuldu. Savcılıkta ifade vermek için beklerken bana ‘Gününü göreceksin’ demişti. Ben de ona ‘Asıl sen gününü göreceksin’ dedim. Annem güvenli olur diyerek emniyet müdürlüğünün önünde geçmemizi söylüyordu. Şimdi neresi daha güvenli bilmiyorum’’ dedi. AKP’lilerden hekime saldırı ŞULE KÖKTÜRK Gelibolu Yarımadası Conkbayırı’nda 25 Nisan’da yapılan Anzak Törenleri, bu yıl AKP’li bir grubun bir doktora saldırısına sahne oldu. 14 yıldır İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde sağlık işlerinde çalışan Dr. Turgay Pirdal, AKP’li bir grubun saldırı girişimi ile karşı karşıya kaldı. Conkbayırı törenlerine katılmak üzere önceki hafta, yaklaşık 5 bin kişilik bir izci grubu ile birlikte, 150 kişilik bir görevli grubu hareket etti. Kampta, boynundan rahatsızlanan bir izci çocuk için, sağlık memurundan ‘‘Gamafleks’’ isimli bir ilaç isteyen Pirdal, ‘‘yok’’ yanıtını aldı. Ancak, bu ilacın ecza çantasında olduğunu gördüğünü söyleyen Pirdal, görevliye ‘‘İstersen yaratırsın’’ dedi. Bu ‘Yaratma’ sözüne sinirlenen sağlık memurunun ‘‘Yaratmak Allah’a mahsustur’’ sözü üzerine başlayan tartışma, Pirdal’ın laik Cumhuriyet’i anımsatmasıyla devam etti. Tartışma, ‘‘Biz İstanbul Büyükşehir Belediyesiyiz, laik Cumhuriyet’i tanımayız’’ sözleri üzerine alevlendi. Tartışmanın büyümesi ile birkaç Büyükşehir Belediyesi görevlisi sopalarla Pirdal’ın üzerine yürüdü, çevredeki kişilerin olaya müdahale etmesi sonucu tartışma yatıştırıldı. Pirdal, saldırı girişiminde bulunan görevliler hakkında belediye tarafından işlem yapılmadığını anlattı. Yeşil bayraklı okullardan gazetemize ödül İstanbul Haber Servisi Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı’nın (FEE) 30 ülkede yürüttüğü Eko Okullar projesi kapsamında bugün ‘‘İstanbul 1. Eko Okullar Festivali’’ düzenleniyor. Türkiye ayağını TÜRÇEV’in yürüttüğü proje çerçevesinde ‘‘Uluslararası Yeşil Bayrak Ödülü’’nü alan okullar bu festivalde bir araya gelecek. Festival kapsamında çevreye duyarlı yayın politikası nedeniyle gazetemize de ödül verilecek. İstanbul’daki çevreci okulların, toplumdaki duyarlılığı arttırmak ve çevre bilincini geliştirmek amacıyla düzenlediği festival bugün Kadıköy Zübeyde Hanım Öğretmenevi’nde gerçekleştiriliyor. Ali Sirmen’e ödülünü Prof. Dr. Baskın Oran verdi. Ali Sirmen’e ödül ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genç Mülkiyeliler Topluluğu’nca (GMT) gazetemiz yazarı Ali Sirmen’e ‘‘2005 Yılı Kariyerinin Zirvesindeki Dış Politika Yorumcusu’’ ödülü verildi. ‘‘Kariyerinin Zirvesindekiler Ödül Töreni’’ dün Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) ‘‘Prof. Dr. Aziz Köklü Salonu’’nda gerçekleştirildi. Tören ödül sahipleri ve öğrenciler eşliğinde söylenen ‘‘Mülkiye Marşı’’ ile sona erdi. CUMHURİYET 03 CMYK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle