Katalog

24 MART 2006 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sarıyer’de panzerlerin, biber gazının, taş ve sopaların konuştuğu arbedede 16 öğrenci hastaneye kaldırıldı 3 GENİŞ AÇI HİKMET BİLA Olan çocuklara oldu İstanbul Haber Servisi Sarıyer’de Derbent Dayanışma Derneği’nin bulunduğu tek katlı binada, mahkeme kararı ile belediye ekiplerince yapılan yıkım sırasında olaylar çıktı. Binanın bulunduğu Akgün Caddesi üzerinde toplanan kalabalık bir grup yola barikat kurdu. Olaylar sonucu 38 kişi gözaltına alınırken polisin kullandığı biber gazından etkilenen 16 öğrenci hastaneye kaldırıldı. Atılan taşlarla da 4 polis memuru yaralandı. İl Sağlık Müdürlüğü’nün ‘‘Sağlık Ocağı Projesi’’ kapsamında Derbent Mahallesi’nde, derneğin uzun süredir faaliyet göstermediği binanın sağlık ocağı yapılmasına karar verildi. Kaçak olan binanın ait olduğu kooperatif, yıkım kararı çıkarttı. Bunun üzerine dün sabahın erken saatlerinde polisten destek alarak Derbent Mahallesi’ne gelen belediye ekipleri, Derbentliler Dayanışma Derneği’nin bulunduğu binanın yıkımını gerçekleştirdi. Bu sırada toplanan mahalle sakinleri, belediye ekipleri ve polise karşı direnişe geçti. Bunun üzerine polis, panzerlerin de yardımıyla göz yaşartıcı gaz kullanarak grubu dağıttı. Yaklaşık 500 kişilik grup bunun üzerine başka bir yerde toplandıktan sonra taş ve sopalarla polise saldırdı. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne bağlı bir panzerin barikatı kaldırmak için harekete geçmesi üzerine göstericiler, güvenlik kuvvetlerini tekrar taşladı. Bunun üzerine panzer, barikata yaklaşmadan geri döndü. Güvenlik kuvvetlerinin Derbent Mahallesi ve çevresindeki önlemleri gün boyu sürdü. 5’inci Madde ‘‘Savcı olayı’’ndan sonra bir süre sessizlik oldu. Orgeneral Büyükanıt’ın kişiliğinde bütün Türk Silahlı Kuvvetleri’ni zan altında bırakan iddiaların ve tepkilerin ‘‘soğumaya’’ bırakıldığı biçiminde görüşler öne sürüldü. Askerin sağduyulu davrandığı yorumları yapıldı. ‘Uzlaşma’ vesaire gibi kulağa hoş gelen laflar edildi. Sanıldı ki, sessizlik sürüp gidecek ve bu dava böyle kapanacak. Olayın derinliğini ve anlamını görmeyenler ve görmek istemeyenler, ‘Oh ne âlâ’ havasında rehavete kapıldılar. ??? Oysa, fırtına öncesi sessizliği hissetmek için siyaset ya da strateji uzmanı olmaya gerek yoktu. Birazcık tarih bilmek yetiyordu. Askerliğini yedeksubay olarak yapanların bile, askerin bu işin peşini bırakmayacağını tahmin etmeleri gerekiyordu. Çünkü, yirmi yıldır savaşan bütün bir ordu, görevlisi, emeklisi, şehidi, gazisiyle, imzasız, sahte adresli, delilsiz iddialarla suçlu duruma düşürülmüş, ‘düşman’ı ise yüceltilmişti. Asker, tarihinin hiçbir döneminde böylesi bir suçlamayla karşılaşmamıştı. Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılmakta olduğu, orduların bozguna uğradığı dönemlerde bile... Askerin, yenilir yutulur tarafı olmayan bu iddialara karşı sessiz kalmasını beklemekten ve hatta bunu ‘hukuka saygı’ gibi gerekçeye bağlamaktan daha anlamsız ne olabilirdi? Sorun hukuksal değil, siyasi ve askeriydi. Genelkurmay’ın 20 Mart tarihli açıklaması (isteyenler bunu muhtıra olarak da görebilir) üç gündür yorumlanıyor, değerlendiriliyor. Kimilerinde şöyle bir hava seziliyor: ‘Tamam işte, Genelkurmay da savcının iddianamesine bir karşı iddianame ile sert cevap verdi. O halde ödeştiler sayılır’. ??? Bu işi hâlâ bir oyun sananlar için bu yargı doğrudur. Ama, 20 Mart açıklamasının (biz yine de muhtıra demeyelim) 5’inci maddesi orada duruyor. Önümüzdeki dönemde sık sık gündeme geleceği için bu maddeyi bir kez daha hatırlamakta yarar var: ‘‘5. (Madde): Türk Silahlı Kuvvetleri’ne yapılan bu haksız ve maksatlı suçlamalar karşısında öncelikle anayasal sorumluluğu olanların tavır almaları, bu saldırıyı bütün yönleriyle ortaya çıkarmaları ve arkasındaki çarpık zihniyetin temsilcilerini makam, statü ve konumları ne olursa olsun kamuoyuna açıklamaları ve haklarında işlem yapmaları gerekmektedir. Bu çerçevede, iddianameyi hazırlamış olan cumhuriyet savcısı hakkında ilgili makamlar nezdinde gerekli girişim tarafımızdan yapılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri, kendisine karşı düzenlenen bu girişimlerin tümüyle farkındadır ve yasal yollardan sonuna kadar da takipçisi olacaktır.’’ Bu maddeyi bir kenara yazmakta yarar var. Sakin sakin... Kızmadan, sinirlenmeden... Başını ellerin arasına alıp düşünerek... Kimseyi, ‘askeri kışkırtıyorlar’ diye suçlamadan. Kendini kandırmadan... Başını kuma gömmeden... Çünkü, Türkiye’nin ekseni bu madde üzerindedir artık. ‘Askeri bitirmek’ için ‘Zamanı geldi’ diyenlerin bu maddeyi not etmelerine gerek yoktur. Savcı olayı nedeniyle ortalığın toz duman olduğu sırada, tam da Genelkurmay’ın açıklamasını yaptığı günde, ‘‘Ordu üzerinde hükümetin denetimi arttırılmalıdır’’ diyen AB Temsilcisi Kretschmer de bu maddeyi not eder mi, bilemem. Arada kaldılar Polisin müdahalesi sırasında kullandığı biber gazından etkilenen ve atılan taşlardan yaralanan bazı göstericiler ile polis memurları, çevredeki hastanelere kaldırıldı. Tarabya Cumhuriyet Mahallesi Okul Sokak’ta bulunan Fahrettin Aslan İlköğretim Okulu öğrencilerinden bazılarında, okula geldikten sonra mide bulantısı, baş ağrısı ve göz yaşarması şikâyeti görüldü. Okula gelmek için polis ile göstericiler arasında olayların çıktığı Derbent Mahallesi’nden geçtikleri ve göstericileri dağıtmak için polisin kullandığı biber gazından etkilendikleri anlaşılan öğrenciler için ambulans çağrıldı. Sarıyer Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürülen 16 öğrencinin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. (Fotoğraf: AA) Eski başkan tutuklandı, Hakkâri karıştı ALİ SEVMİŞ HAKKARİ DEHAP eski İl Başkanı Sabahattin Suvağcı’nın PKK’ye yardım ve yataklık suçlamasıyla tutuklanmasını protesto etmek için binlerce kişi toplandı. Kentin girişçıkışlarını tutan polis gruba biber gazıyla müdaha le etti, havaya ateş açtı. 4 kişinin yaralandığı olaylarda çok sayıda gösterici gözaltına alındı. Bir PKK militanın ifadeleri doğrultusunda hakkında dava açılan Suvağcı mahkemece tutuklandı. Kararın açıklanmasıyla sayıları binleri aşan bir grup kent merkezinde protesto gösterisi düzenlen di. Polis, Abdullah Öcalan ve PKK lehine sloganlar atan grubu dağıtmak için gaz bombası attı, havaya ateş açtı. Göstericiler ise taş ve sopalarla karşılık verdi. Kentin giriş çıkışları kapatılırken askerlerin de desteğiyle dağıtılan kalabalık ara sokaklara kaçtı. Olaylar sırasında çok sayıda kişi gözaltına alındı. TAŞKIN MAĞDURU MAHALLELİYE YARDIM ISPARTA BELEDİYESİ’NDE YİNE DAYAK İDDİASI ISPARTA (AA) Isparta’da Belediye Başkanı Hasan Balaman’ın makam odasında bir gazeteciyi dövmesi olayının ardından, Belediye Başkanvekili Ahmet Görgülü’nün de eski belediye personel müdürü Veli Hikmet Toraman’ı döverek hastanelik ettiği iddia edildi. Isparta belediye binasından, yüzü kan içinde çıkan Veli Hikmet Toraman, Isparta Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Toraman, gazetecilere yaptığı açıklamada, belediye yönetiminin AKP’ye geçmesinden sonra, görev yerinin sık sık değiştirildiğini, son olarak da Temizlik İşleri Müdürlüğü Çöp Depolama Alanı’nda görevlendirildiğini söyledi. Kendisinin memur olduğunu, burada görevlendirilemeyeceğini öne süren Toraman, konuyu görüşmek üzere gittiği Görgülü’nün kendisini boş bir odaya çekerek dövdüğünü iddia etti. Görgülü ise iddiaları yalanladı. [email protected] T aşkınlardan etkilenen Edirne’nin Karaağaç Mahallesi Muhtarı Agah Korkan, mağdur vatandaşlara Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) tarafından giysi yardımı yapılacağını bildirdi. Muhtar Korkan, çadır kentte barındırılan 240 kişinin tüm ihtiyaçlarının karşılandığını, sabah, öğlen ve akşam yemeklerinin Kızılay tarafından verilmeye devam ettiğini söyledi. (AA) Köpek güzellik yarışması ? İSTANBUL (AA) Köpek güzellik yarışması “1. İstanbul Official Dog Show’’, 26 Mart Pazar günü İstanbul’da yapılacak. Köpek Bilimleri Derneği’nden yapılan açıklamada, tüm safkan ırk köpeklerin katılabileceği yarışma, Uluslararası Kinoloji Federasyonu (FCI) hakemleri yönetiminde düzenlenecek. Maslak Refresh Venue’de yapılacak yarışmaya, FCI II. Başkanı Karl P. Reisinger şeref konuğu olarak katılacak. Kangalların özel kategoride değerlendirileceği yarışmada, birinciler bir tam Cumhuriyet Altını, ikinciler yarım Cumhuriyet Altını, üçüncüler de çeyrek Cumhuriyet Altını kazanacak. Engelli kadına 3.5 ay işkence Haber Merkezi İstanbul’da babasından kalan gayrimenkulleri üzerine geçirmek isteyen bir şebeke tarafından kaçırılan engelli kadına 3.5 ay boyunca işkence yapıldı. Genç kadın, polis operasyonu ile kurtarıldı. Bayrampaşa’da oturan, bir gözü görmeyen ve bir kolu tutmayan S.G. (31) yaklaşık 3.5 ay ortalıktan kaybolunca yakınları polise başvurdu. İhbar üzerine araştırma başlatan polis, Erkan Elmas adlı kişinin S.G’ye ait 4 evi noter vekâletiyle Serdar Civan adlı kişiye devretmeye çalıştığını belirledi. Polis Elmas’ın Beyoğlu’nda gittiği bir daireye baskın düzenleyerek S.G’yi kurtardı. Evde Elmas’la birlikte 3 kişi gözaltına alındı. İşkence yapılan kadının, uğradığı tecavüz sonucu hamile bırakıldığı ve tehditle Erkan Elmas’la evlendirildiği belirlendi. S.G. çocuğu kürtajla aldıracağını söyledi. CUMHURİYET 03 CMYK