18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT 2006 CUMA 10 ABD’den Kurtlar Vadisi’ne eleştiri ? Dış Haberler Servisi NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Başkomutanı ve Avrupa’daki ABD güçlerinin komutanı Orgeneral James Jones, Kurtlar Vadisi Irak filmini eleştirerek duyguların gereksiz yere alevlendirilmemesi gerektiğini söyledi. Jones, Avrupa’daki ABD askerlerine, filmin gösterildiği sinemalardan uzak durmaları talimatı verildiği haberleri üzerine şu görüşleri iletti: ‘‘Kamuoyunun ilgisini çeken filmler, fikirlerin şekillenmesini etkiler. Önemli olan, gerçeği kurgudan ayırabilmemiz ve insanların görüşlerinin, doğru ve gerçek üzerine kurulması. Önemli olan, duyguların şu veya bu şekilde alevlendirilmemesi’’ dedi. DIŞ HABERLER dishab?cumhuriyet.com.tr İngiltere Dışişleri Bakanı Straw, Kıbrıs Rum yönetimini sert bir dille eleştirdi: A BD KIZDI Bu gidişle KKTC tanınır REŞAT AKAR Talat’ın mektubu BM belgesi oldu ? LEFKOŞA (AA) KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın, 1 Şubat’ta BM Genel Sekreteri Kofi Annan’a gönderdiği mektup BM belgesi olarak yayımlandı. Talat mektubunda, Türkiye’nin açıkladığı Kıbrıs eylem planının, içinde bulunulan çıkmazın aşılması ve Kıbrıs ile Doğu Akdeniz’de bir uzlaşıya doğru gidilmesi için en iyi fırsat olduğunu belirtmişti. Eylem planına Kıbrıs Türk tarafının tam destek verdiğini kaydeden Talat, planının içeriğinin, AB Konseyi’nin 26 Nisan 2004’te aldığı karar ve Annan’ın Kıbrıs Türk halkına uygulanan izolasyonun sona erdirilmesi çağrısına yer verdiği 28 Mayıs 2004 tarihli raporuyla aynı çizgide olduğunu vurgulamıştı. LEFKOŞA Kıbrıs’a gerçekleştirdiği ziyaretle ilgili olarak Avam Kamarası’nda bir konuşma yapan İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw, Rum yönetiminin izlemekte olduğu politikayı sert bir dille eleştirerek ‘‘Böyle giderse KKTC aşamalı olarak tanınacak’’ dedi. Rum lideri Tasos Papadopulos’un izlediği siyasetle hiç üretken olmadığını ve Lefkoşa temasları sırasında bu konuda Rum yönetimine uyarılarda bulunduğunu söyleyen Straw, ‘‘Bugünkü şartlar olsaydı Güney Kıbrıs AB’ye üye olmamazdı. Üyelik, eski Cumhurbaşkanı Glafkos Klerides’in politikasının hatırına gerçekleşmiştir’’ dedi. Papadopulos’u, Türkiye’nin Avrupa sürecini engellemek için AB’ye üyeliğini istismar etmek ve Kıbrıslı Türklerin kalkınmasını engellemekle suçlayan Straw, Türkiye’nin Kıbrıs’la ilgili eylem planını kutlayarak, bu planda yer alan önerilerin dikkate alınması çağrısında bulundu. İngiltere Dışişleri Bakanı, AB’nin ? Avam Kamarası’ndaki konuşmasında Papadopulos yönetiminin uzlaşmazlığına dikkat çeken İngiltere Dışişleri Bakanı ‘‘Bugünkü şartlar olsaydı Rumlar AB’ye üye olamazdı’’ dedi. Straw’a ateş püsküren Rum tarafı, İngiltere’nin Kıbrıs konusunda arabulucu olamayacağını duyurdu. genişlemeden sorumlu komiseri Olli Rehn’in yanı sıra, ABD, İspanya ve İtalya’nın da Ankara’nın ortaya koyduğu önerileri desteklediğine işaret etti. lirten Straw, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Tasos Papadopulos bugünkü politikayı izlemeye devam ederse, istemedikleri başlarına gelecek. Türkiye’nin, AB sürecinde ilerlemesini imkânsız hale getirdikleri sürece; zaman içerisinde Kıbrıs’a bir rejim gelecek ve bazı ülkeler bu rejimi pratikte tanımaya başlayacaklar.’’ İngiltere Dışişleri Bakanı’nın sözlerine Kıbrıs Rum kesiminden sert tepki geldi. Rum Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu, İngiltere’nin Kıbrıs’taki Yüksek Komiserliği aracılığıyla protesto girişiminde bulunurken, Rum Hükümet Sözcüsü Yorgos Lillikas, Straw’u şantaj yapmakla suçladı. Lillikas, ‘‘Bu şekilde Londra’nın, Kıbrıs sorununda objektif arabulucu olamayacağını teyit etmiş oldular. Kıbrıs’ın tak simi için çalışanlar, Straw’un söylediği gibi Kıbrıs hükümeti değil, kısa süre önce Abdullah Gül’ün açıkladığı önerileri destekleyenlerdir’’ dedi. Putin’den Hamas’a davet ? Ortadoğu’da barış sürecine destek vermek için Hamas liderlerini Moskova’ya davet edeceğini açıklayan Putin’e tepki gösteren ABD’den “Niyetini açıkla” mesajı geldi. Dış Haberler Servisi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ortadoğu’da barışı sağlamaya yönelik sürece destek vermek amacıyla Filistin’de genel seçimleri kazanan Hamas’ın liderlerini Moskova’ya davet edeceğini açıkladı. Davete tepki gösteren ABD, Rusya’dan ‘‘niyetlerine’’ açıklık getirmesini istedi. Putin’in iki günlük İspanya ziyaretinin son gününde Başbakan Jose Luis Rodriguez Zapatero ile yaptığı 2 saatlik görüşmeden sonra ortak basın toplantısı düzenlendi. İki lider arasındaki görüşmelerde Ortadoğu ve karikatür krizi nedeniyle tırmanan şiddet konusunun da ele alındığı belirtilirken Putin, Ortadoğu’da barışı sağlamaya yönelik sürece destek vermek için Hamas liderlerini Moskova’ya davet edeceğini açıkladı. ‘İncir yaprağı düştü’ Rum yönetiminin, Kıbrıslı Türklerin ekonomik açıdan güçlendirilmesini engellediği suçlamasına tepki gösteren Lillikas, ‘‘Kıbrıslı Türkleri ekonomik destekten mahrum kılan, bu desteğin doğrudan ticarete bağlanmasını isteyen İngiltere’dir’’ diye konuştu. Ana muhalefetteki DİSİ Başkanı Nikos Anastasiadis de, ‘‘Straw’un, Kıbrıs ve İngiltere arasındaki bozuk ilişkilerin iyileştirilmesine ve özellikle İngilizlerin Kıbrıs sorununun çözümünde oynamak istedikleri role yardımcı olmayan açıklamalarını kabul edilemez buluyorum ve kınıyorum’’ dedi. Rum hükümetinin küçük ortağı, Sosyalist EDEK Başkanı Yannakis Omiru da ‘‘Bütün incir yaprakları düştü. İngiliz sömürgeciliğinin hortlamasına tahammül göstermeyeceğiz’’ dedi. ‘İstemedikleri başlarına gelecek’ KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’la makamında görüşmesine Papadopulos’un tepki gösterdiğini anımsatan Straw, bunun aşırı derecede üretken olmayan bir karar olduğunu vurgulayarak önceki Dışişleri Bakanı Malcolm Rifkind’in, KKTC’nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’la yaptığı ve Glafkos Klerides’in tepki göstermediği benzer görüşmesini hatırlattı. İngiltere’deki tüm siyasi partilerin, Blair hükümetinin Kıbrıs sorunundaki politikasına katıldığını be A BD’Lİ YETKİLİ Bryza’ya da Rum boykotu LEFKOŞA (Cumhuriyet) Ankara ve Atina’yı ziyaret edecek olan ABD Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Mathew Bryza’nın, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’la makamında görüşecek olmasına Rum hükümetinden sert tepki geldi. Rum Yönetimi Başkanı Tasos Papadopulos, Bryza’nın kararlılığı karşısında eylem kararı alarak kendisiyle görüşmeyeceğini açıkladı. Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hristodulos Başardis, ‘‘İngiltere Dışişleri Bakanı Jack Straw’un Kıbrıs ziyaretindeki tutumumuz aynen geçerlidir. Biz halkımızın hassasiyetlerine, yasal ve uluslararası alanda tanınmış olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin tezlerine saygı gösterilmesini istiyoruz’’ dedi. Parlamentoda NATO kapışması Ukrayna Parlamentosu’nda Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko’nın Ulusa Sesleniş konuşması öncesinde kavga çıktı. Yıllık ‘‘Ulusun Durumu’’ başlıklı konuşması öncesinde Yuşçenko yandaşı parlamenterlerle komünist parlamenterler birbirine girdi. Ukrayna’nın NATO’ya girişi ve ülke dışına gönderilen birliklerin geri çekilmesi konularında yürütülen tartışmalarda yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko, halkın onayına sunulmak üzere yeni bir anayasa hazırlanmasını istedi. (Fotoğraf: REUTERS) Hamas memnun Hamas örgütünün siyasi lideri Halid Meşal ise Putin’in davetini memnuniyetle karşıladıklarını belirterek resmi davet yapıldığı takdirde Rusya’yı ziyaret edeceklerini söyledi. Bu arada Putin’in davetine ABD’den gecikmeden tepki geldi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Sean McCormack, Washington yönetiminin, Hamas’ın 25 Ocak’taki seçimlerin ardından silahlarını bırakması ve İsrail’i tanıması konusundaki uluslararası talepleri Rusya’nın desteklediğini umduğunu belirterek ‘‘Bu noktada Rusya’nın, kesin niyetleri ve planları konusuna açıklık getirmesini istiyoruz’’ dedi. Şin Bet: Saddam işgalden iyiydi ? KUDÜS (Ajanslar) İsrail iç güvenlik birimi Şin Bet’in Başkanı Yuval Diskin, İsrail’in Saddam Hüseyin’in devrilmesinden pişmanlık duyabileceğini söyledi. İngiliz Guardian gazetesinin haberine göre, Diskin ‘‘Halkını güç kullanarak kontrol eden bir despotun bulunduğu bir sistemi çökertirseniz, kaos oluşur. İşte Irak’ta olanı görüyorsunuz. Saddam Hüseyin’i aramayacağımızdan emin değilim’’ dedi. ABD’li askeri yetkililer, Guantanamo’da tutsakları sandalyelere bağlayıp tüple besliyor Yakovu da görüşmeyecek Başardis, bir soru üzerine Rum Dışişleri Bakanı Yorgo Yakovu’nun da ABD Dışişleri Müsteşarı ile görüşmeyeceğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Türk önerisine ilişkin son açıklamalarıyla tepkimizi alan Bryza’yla Papadopulos görüşemeyecek, çünkü Talat’ın sarayına gidecek. Yakovu ile de görüşemeyecek, çünkü Bryza’nın mevkiini daha düşük buluyor. Bu nedenle kendisini Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Sotos Zakheos’a havale edecek.’’ Açlık grevindeki tutsaklara yemek işkencesi Dış Haberler Servisi ABD’nin Küba’daki Guantanamo üssünde açlık grevi yapan tutsaklara zorla yemek yedirdiği bildirildi. Üste tutulan 500 kadar tutsağın yarıdan fazlasınınsa, ABD’ye karşı hiçbir ‘‘düşmanca faaliyette bulunmamış olduğu’’ ortaya çıktı. New York Times, adını açıklamadığı askeri yetkililere dayanarak verdiği haberde, üsteki ABD’li askeri yetkililerin, açlık grevi yapan tutsakları bağladıkları sandalyelerde tüplerle beslediklerini ve kusmalarını engellediklerini kaydetti. Yemeyi reddedenlerin, diğerlerine kötü örnek olmaması için ayrı hücrelere konarak tecrit edildiği belirtildi. Bazı tutsakların ‘‘kendilerini öldürmeye kararlı olduklarına’’ kanaat getiren yetkililerin, üste bu tip önlemler almaya başladıklarını belirten gazete, bunun sonucunda, açlık grevini bırakan tutsakların sayısında ciddi bir düşüş olduğunu da öne sürdü. Tutsak avukatları, Ebu Bakah El Şamrani ve Ebu Anas adlı iki Yemenli tutsağın ölüm sınırına geldiklerini açıklamıştı. Yarısından çoğu masum ABD yönetiminin üste tuttuğu ‘‘düşman savaşçıları’’ hakkında hazırlamış olduğu belgeleri ayrıntılarıyla inceleyerek bir rapor kaleme alan tutsak avukatları, tutsakların yüzde 93’ünün ne Amerikan kuvvetleri ne de müttefiklerce yakalandığı sonucuna vardı. İki avukatın incelediği hükü Türk plakalı kamyonda eroin ? PARİS (AA) Fransız gümrük yetkilileri, kuzeydeki Dunkerque limanında, Türk plakalı bir kamyonda yaptıkları aramada 305 kilogram eroin ele geçirildiğini açıkladı. Otomobil yedek parçası taşıyan kamyonun, ismi açıklanmayan 30 yaşlardaki Türk şoförünün gözaltına alındığı bildirildi. Şoförün, ilk sorgusunda, kamyonda eroin bulunduğundan haberdar olmadığı yolunda ifade verdiği kaydedildi. Yetkililer, “iyi kalitede” olduğunu belirttikleri eroinin piyasa değerinin 12 milyon Avro civarında olduğunu açıkladılar. Eroinin, şu ana kadar Fransa’da operasyon sonucu ele geçirilen ikinci büyük miktar olduğu ifade edildi. met belgelerinin, 2005 başında Savunma Bakanlığı’nca yayınlandığı, bunların internette de bulunabileceği belirtildi. Mark ve Joshua Denbeaux adlı avukatlar, belgeleri analiz ettiklerinde tutsakların yüzde 55’inin ABD veya müttefiklere karşı ‘‘hiçbir düşmanca faaliyette bulunmadığına’’ hükmetti. Avukatlara göre, belgelerde tutsakların sadece yüzde 8’i ‘‘El Kaide savaşçıları’’ olarak nitelendiriliyor, diğerleri Taliban veya di ğer örgütlerin ‘‘üyesi’’ veya ‘‘sempatizanı’’ olarak tanımlanıyor. Örgütler arasında, terör örgütleri listesinde sayılmayanlar bile bulunuyor. Tutsakların yüzde 44’ünü kimin teslim ettiği ise belli değil. Guantanamo’daki tutsaklar, 2002’de yabancı terör şüphelilerini tutmak için kullanılmaya başlanan üste hukuksuz ve sınırsız bir biçimde tutulmalarını protesto etmek için ağustosta açlık grevine başlamıştı. Üsteki 500 tutsaktan yalnızca 10’u cinayetle suçlandı. YILDIZ ÖNEN* AB’den güvenli çakmak ? BRÜKSEL (AA) AB Komisyonu, gelecek yıldan itibaren AB üyesi ülkelerde ‘‘güvenlik sistemli çakmak’’ satılmasını kararlaştırdı. Çakmakların ‘‘iki düğmeye aynı anda basılarak’’ çalışması gerekeceği, bu sayede çocuklardan kaynaklanan kazaların geniş ölçüde engellenebileceği bildirildi. Yetkililer, ABD’de 1995’ten beri bu tür çakmakların piyasaya sürüldüğünü, bu sayede çocukların çakmakla oynarken neden olduğu yangın oranının yüzde 60 azaldığını bildirdi. CARACAS Bu yıl altıncısı yapılan Dünya Sosyal Forumu (DSF) çok merkezli olarak gerçekleşti. Afrika kıtasında Mali’de ve Amerika kıtasında Venezüella’da ocak ayında yapıldı. Asya kıtasında Pakistan’da ise deprem yüzünden iki ay ertelendi. Biz 2429 Ocak tarihlerinde Venezüella’nın başkenti Caracas’ta yapılan DSF’ye katıldık. Foruma 60 bin kişi kayıt yaptırdı. Ancak pek çok etkinliğe katılmak için kayıtlı olma şartı aranmadığından 100 binden fazla katılım olduğu tahmin ediliyor. Venezüella dışından en çok katılım Brezilya, Kolombiya ve Küba’dan oldu. ABD’nden katılım da fena değildi. Avrupa daha çok temsilciler düzeyinde vardı. Yaklaşık 2 bin seminer ve atölye, 200 kültürel etkinlik yapıldı. DSF etkinliklere yine bir yürüyüşle başladı. 24 Ocak günü ‘‘Neoliberalizme, savaşa ve emperyalizme karşı’’ üst başlığıyla yapılan yürüyüşe yaklaşık 100 bin kişi katıldı. Yürüyüşte en önde Amerika’dan gelen gruplar ‘‘Bring troops home nowAskerleri eve şimdi getirin’’ pankartıyla yürüyordu. Kortejde Cindy Sheehan vardı. Onun yanında İtalyan kayıplarının anneleri, Filistinli, Iraklı delegeler yer alıyordu. Ülke bayrakları ve Castro posterleriyle yürüyen Küba korteji, ‘‘Birleşen ülkeler yenilmezler’’, ‘‘Yaşasın devrim’’ sloganları atıyordu.Değişik renklerde bayraklar ve pankartlarla yürüyen kadınlar ‘‘Biz Latin Amerika kadınlarıyız ve güçlüyüz’’ sloganı attılar. Zapatistalar maskeleriyle ve sloganlarıyla oradaydı. Filistinliler ve Filistinlileri destekleyen kampanyalar epey büyük bir kortej oluşturmuşlardı. Avrupa’dan katılım azdı. Latin Amerika ülkelerinden sendika ve kooperatif katılımı yüksekti. İş ve işçi haklarına dair birçok slogan atıldı. Venezüella’dan onlarca pankart vardı. Forum yürüyüşlerinde, en çok ‘‘Kapitalizme ölüm’’, ‘‘Yaşasın sosyalizm’’ sloganlarını işittiğim yürüyüş bu oldu. Neredeyse her Forum direniş bölgesinde yapıldı şam, ormanlar, nehirler yok oluyor. Kapitalizmin bu modeli dünyayı mahvediyor. Bunu biz değiştirebiliriz. Ya şimdi değiştireceğiz ya da bir daha asla fırsatımız olmayacak.’’ DSF’yi renklendiren bir başka konuşmayı ise ABD’deki asker ailelerinden Cindy Sheehan yaptı. Irak’tan Yanar Muhammed ile katıldığı toplantıda Cindy şöyle diyordu: Bayan Umut Cindy Sheehan ‘‘Ben başka anneler acı çekmesin diye bütün bunları yapıyorum. Chavez dün gece bana ‘Bayan Umut’ dedi, çok mutlu oldum. Oğlum öldürüldüğünde tüm umudumu kaybetmiştim. Sonra Teksas’ta beni desteklemeye gelen binlerce kişi ve mesaj, bana yeniden umut verdi. Yaptıklarımla biraz olsun bu savaşları geriletebilirsem kendimi çok daha iyi hissedeceğim. Bush, 11 Eylül saldırısının öcünü suçsuz insanlardan almaya çalışıyor ve yanlış yapıyor. Bush ‘Askerler öldürüldüğü için daha çok asker ölmeli’ diyor, ben ise ‘Her ölen, bir tane daha ölmemesi gerektiğini gösteriyor’ diyorum. Her yerde silah kullanılmasına karşıyım. Ama oğlumun ölmesinin sebebi Iraklı direnişçiler değil Bush’tur.’’ Son gün yapılan sosyal hareketler buluşması ise dünya sosyal hareketlerinin en yaygın ve en renkli temsil edildikleri yer oldu. Neoliberalizme, savaşa, emperyalizme karşı onlarca kampanya kendini anlatma ve DSF’den destek alma olanağı buldu. Ama en çok vurgu yapılan 1819 Mart’ta gerçekleştirilecek ‘‘Savaşa ve işgale karşı küresel eylem’’ gösterileriydi. Çıkarılan metinde 15 Şubat 2003 tarihinde 600 değişik yerde milyonlarca insanın katıldığı savaş karşıtı gösterilerin devam etmesinin önemi vurgulandı. Tüm görüntüler bende bir kez daha ‘‘başka bir dünyanın mümkün’’ olduğu hissini uyandırdı. Yerin Floransa, Mumbai, Caracas olmasının hiçbir önemi yok. Her yerde antikapitalist hareket herkesi etkiliyor, değiştiriyor. * Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu Neoliberalizme, savaşa ve emperyalizme hayır yürüyüşüne 100 bin kişi katıldı. Sheehan da en öndeydi. (Fotoğraf: REUTERS) kesin üstünde sloganlı bir tişört veya rozet vardı. En çok Chavez ve Che resimleriyle dolu tişörtlerde kapitalizm ve emperyalizm karşıtlığı baskındı. ral politikalara, savaşa ve kapitalizme karşı mücadele üzerine toplantılar yapıldı, tartışmalar oldu. Ama bu sefer Brezilya, Kolombiya, Ekvador ve özellikle Venezüella’dan katılan delegeler bu tartışmalara radikal bir boyut taşıdılar. Seçimlerde solun zaferini ortaya koyuşu gibi Latin Amerika’da emperyalizm ve neoliberalizme karşı mücadele gelişiyor. On binlerce Venezüellalı DSF’yi emperyalizme karşı bir festivale çevirdi. Arundhati Roy, 2004’te Hindistan’da yapılan dördüncü DSF için ‘‘Ezilenlerin festivali’’ demişti. Altıncı DSF için ‘‘Direnenlerin festivali’’ desek doğru olur herhalde. Latin Amerika’da emperyalizme karşı mücadele toplantılarında, herkes devam eden süreci, hem ABD’ye hem de eski bürokratlara karşı savunmanın önemini vurguladı. Ancak hareketin, bunu birlikten güç alarak sağlayacağını eklemeyi unutmuyorlardı. Hava 2000’lerin başından beri devam eden mücadeleler sayesinde kendilerine güvenle doluydu. Bütün bunlarda Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez’in de katkısı büyük. Başka bir başkanın on binlerce insanla dolu bir toplantıda aşağıdakileri söylemesini düşünmek bile zor: ‘‘Eğer biz var olan sistemi değiştiremezsek 21. yüzyıl ilerisinde bir yüzyıl olmayacak. Şu anda savaş ve işgallerle insanlık katlediliyor, kapitalizm gezegeni yok ediyor; çevre, denizlerde ya Pencerelerde Che tişörtleri Evlerin pencerelerinden insanlar Chavez veya Che tişörtleri sallandırarak geçenleri alkışlıyorlardı. Toplantılarda forumun yapıldığı yer, tartışmaların karakterini de belirledi. Forum sadece ‘‘Niye daha iyi bir dünyaya ihtiyaç duyuyoruz’’ konusunu tartışmadı, bunu nasıl sağlayacağımız da ele alındı ve ortaya oldukça net eylem kararları çıktı. Bütün diğer sosyal forumlarda olduğu gibi neolibe CUMHURİYET 10 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle