20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EKİM 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ekonomi?cumhuriyet.com.tr Yasal birleşmeyle birlikte logosu değişen Yapı Kredi, sektörün en büyük 5. bankası oldu 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Leylek uçtu, koç geldi ? Geçen yıl eylül ayında Koçbank’ın Yapı Kredi Bankası’nı almasıyla başlayan yasal birleşme süreci tamamlandı. Logosu yenilenen Yapı Kredi, 46 milyar YTL ’ye ulaşan aktif büyüklüğüyle, özel bankalar arasında 4., tüm sektörde 5. sıraya yerleşti. Ekonomi Servisi Koçbank ile Yapı Kredi Bankası arasında yürütülen ve Türk finans sektörünün en büyük birleşme projesi dün itibarıyla tamamlandı. Birleşmiş banka Yapı Kredi, 30 Haziran 2006’daki 45.7 milyar YTL olan aktif büyüklüğü ile özel bankalar arasında dördüncü, tüm bankacılık sektöründe ise beşinci sıraya yerleşti. Birleşme nedeniyle yapılan toplantıda konuşan Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü Kemal Kaya, 28 Eylül 2005’te yüzde 57.4 oranında Yapı Kredi hissesinin Koçbank’a devriyle başlayan süreçte, 20 Nisan 2006’da banka yönetim kurullarının iki kurumun birleştirilmesine ilişkin karar aldığını hatırlatarak ‘‘Yürütülen hukuki süreç sonucunda Koçbank’ın yüzde 80.27, Yapı Kredi’nin ise yüzde 19.73 sahipliği ile oluşan yeni Yapı Kredi’nin ödenmiş sermayesi 3.143 milyar YTL ’ye yükseldi’’ dedi. Yeni bankaya Çukurova Grubu’nun toplam borcunun 780 milyon dolar olduğunu ve tamamının Turkcell hisseleriyle teminat altında olduğunu söyleyen Kaya, ‘‘İlk taksit mart ayında ödendi ikinci taksit yakında ödenecek. Her Tehdidin Belgesi Cumhurbaşkanı’nın, kuvvet komutanlarının irtica tehlikesi uyarılarına karşın, Başbakan Erdoğan’ın ‘‘irtica tehdidi yok’’yanıtı; AKP yönetim kadrolarının irtica tehdidine ilişkin belge isteyen açıklamaları, ‘‘vardır, yoktur’’ tartışmasını gündeme getirmiş olmuyor. AKP’nin tam kadro irticaya sahip çıkarak yoluna devam etme eğilimini ortaya koyuyor. İşin aslı zaten Başbakan başta olmak üzere hükümet kadrolarının açıklamaları, icraatlarının bütünü içinde irticaya sahip çıkmanın sayısız belgesi yer alıyor... İşte size ayrıntı gibi görünen, işin çok çok özünden, irtica tehdidine ilişkin bir belge; dünkü Milliyet gazetesinde fotokopileri ile yayımlandı. Hani şu Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu yılki ders kitaplarında yer alan, genç beyinlerin irticacı hurafelerle iç içe yetişmelerini hedefleyen sayısız kitap örneği vardı ya.. günlerce pek çok gazetede ayrıntılı örnekleri verilmişti... Önemlilerinden bir tanesi, 11. sınıflar için hazırlanmış din dersi kitabında yer alıyor; ‘‘aptes suyunun kandaki alyuvarları artırdığı’’ öne sürülüyordu. Yetkililer savunmalarında, Alman yazar Dr. Schalle’nin kitabından alıntı olduğunu söylemişlerdi. Başbakan da, ‘‘Kitabı getirtip baktım, cümleler aynen var’’ demişti. Herhalde çok emin bir üslupla söylediğinden, Başbakan’ın ağzından kanıt olarak çıkan sözlere toplumun inanacağına güvenmişti. Normal olanı bu elbette. Bir ülkenin başbakanı toplumun karşısına çıkıp, kitabı getirtip baktığından söz eder, kendini kefil yaparsa sözüne güvenilir. Ne yazık ki, bizim Başbakanımızın bu türden konularda sabıkaları var. Toplumsal güvenilirliğini yitirdi. Gazeteci arkadaşlarımız besbelli ‘‘acaba’’ sorusunu sormadan yapamamışlar. İyi ki de öyle olmuş. Frankfurt’tan Gürsel Köksal arkadaşımızın fotokopileri ile yayımlanan haberiyle gerçek ortaya çıkmış. Dr. Schalle’nin orijinal kitabı A’dan Z’ye incelenmiş. Alternatif tıp yöntemi olarak su kürünü anlatan kitabın içinde ‘aptes’ kelimesi geçmiyormuş. Soğuk su kürü ile aptes arasındaki tek ortak nokta suyun kullanılmasıymış. Okullarda, çağdaş eğitimden sapma, genç beyinlerin hurafe, batıl inanç, siyasal İslama yöneltilmesi amaçlı sayısız metnin doldurulduğu kanıtlanmış ders kitaplarının seçilmesi çok sakıncalı. Yine de iktidar icraatlarının bütünü içinde devede kulak. Milli Eğitim Bakanlığı’nın icraatlarının bütünü, laik Cumhuriyet’in eğitim ilkelerini, eğitim birliğini darmadağınık etme, genç beyinlerin kafa, kavram kargaşası içinde siyasal İslam militanlığına yöneltilmesi içerikli... Çocukları hedef almış, tarikatlara teslim edilmiş Kuran kurslarından, üniversiteye kaydını yeni yaptıran, gidecek yurt bulamadığı için otobüs garajından tarikat eline, evine düşen yükseköğrenim öğrencisine kadar çarklar kurulmuş. Başbakan Erdoğan yine, ‘‘iktidar bende, güç bende’’ üslubu ile imamı öldüreni linç eden, tarikat cemaatine arka çıkıyor. Olayı yok saymaya çalışan polis açıklamalarına karşın, linç olayını ortaya çıkaran, gerçeği bulmaya çalışan, tarikatın, linç eyleminin, imamın geçmişini sorgulayan medyayı suçluyor. Tarikatın içinde, şeriat mahkemesinin bile kurulduğuna ilişkin, mahkeme, sorgu tutanakları ortada dururken tarikata, öldürülen imama sadece yükseköğrenim diplomasını gerekçe yaparak kamuoyu önünde kefil oluyor. Linç olayı otopsi raporları ile sabit, sabah namazında bulunmuş cami cemaati ortada iken aradan geçen bunca zaman içinde, soruşturmada bir arpa boyu yol alınamıyor. Hazır adı geçen tarikat gündemde iken, tarikatın şemsiyesi altında açılmış, kız çocuklarının bahçesinde türbanla dolaştırıldıkları özel okulun, İstanbul’un, Fatih’in göbeğinde nasıl eğitim verebildiği sorusu da benden. Ya gazetelerde boy boy fotoğrafları çıkan dev binada, tarikatın eğitim merkezinde yürütülen, eğitime ilişkin sayısız yasa ve ilkenin çiğnendiği irticacı militan yetiştirmenin dik âlâsı eğitim üzerine nasıl bir yasal işlem yapıldı? Keşke, özgürlük, demokrasi, insan hakları kavramları üzerinde oynanarak ‘‘sizin irtica tehdidi dediğiniz, başkaları için özgürlük, hak’’ diyerek işin içinden çıkılabilecek, hafife alınabilecek bir tablo ile karşı karşıya olsak. Şeriatın tehdit oluşturmadığı ülkelerde bu türden fantezilere yer olabilir. Yani Irak’taki, İran’daki, Filistin’deki gibi radikal siyasi örgütlenmelerin parti maskesinde sandıktan çıkmaları söz konusu değilken... ABD, AB’de siyasi parti, iktidar tehdidi söz konusu değilken terör tehdidi gündeme geldiğinde, ne evrensel insan hakkı, demokrasi kaldı, ne de yıllardır o ülkelerde yaşayan Müslümanların en tartışılamaz yaşam hakları... Türkiye şeriatla kuşatılmışken, içerde ılımlı da olsa siyasal İslamı yol bilmiş ideoloji ile siyaset yapılırken, tarikat örgütlenmeleri, hatta terör örgütleri kendilerine geniş yaşam alanları yaratabilmiş, sokaklara, toplum yaşamına taşacak gücü bulabilmişlerken.. ‘‘İrtica diye bir tehdit yok’’ demenin anlamı olsa olsa sahip çıkma olabilir. K I R M I Z I O L M AYA N T E K K O Ç Koçbank ve Yapı Kredi’nin leasing, factoring, portföy ve yatırım şirketlerini birleştirme süreçlerinin de yıl sonuna kadar tamamlanacağını söyleyen Kaya, ‘‘Özellikle bireysel bankacılıkta hızlı bir büyüme hedefliyoruz’’ dedi. Bankanın yeni logosu olan ‘‘gümüş rengi koç’’a da değinen Kemal Kaya, Koç Grubu’nda ilk defa kırmızının dışında bir logo renginin kullanıldığına dikkat çekti. ‘‘Yeni Yapı Kredi olarak sektördeyiz’’ diyen Kaya şöyle konuştu: ‘‘Bugün (dün) itibarıyla 5 milyondan fazla müşterimize bundan sonra nasıl hizmet alacaklarını içeren mektup gönderdik. Tüm çalışanlarımıza karşılaşabilecekleri sorulara dair el kitapları dağıttık. ’’ Kemal Kaya 2.5 yıl içinde 100 yeni şube açarak şube sayısını 700’e çıkaracaklarını söyledi. hangi bir gecikme yok. Çukurova Grubu’nun ri sayısı 13.1 milyon, personel sayısı 13 bin 412 borçlarının yüzde 50’den fazlası tahsil edildi. ve şube sayısı 595 adet. 2.5 yıl içinde 100 yeni Kredinin boyutu bizi rahatsız edecek boyutta de şube açarak 595 olan şube sayısını 700’e çıkarğil’’ dedi. Kaya’nın verdiği bilgiye göre, yeni mayı hedeflediklerini belirten Kaya, yıl sonubankanın haziran sonu itibarıyla kredileri 23 na kadar 577 yeni personel, 444 yeni ATM alamilyar YTL, mevduatı 29 milyar YTL, müşte caklarını ve 30 yeni şube açacaklarını belirtti. TAPU KADASTRO Yasa Türkiye’de üretimi ve dağıtımı yasak olan GDO’lu tohumları yasallaştıracak Sahte emlakçıya sıkı takip ANKARA (AA) Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, ‘‘sahte emlakçılığın’’ önüne geçebilmek amacıyla Emlakçılar Odası ile işbirliğine gidiyor. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü ile Emlakçılar Odası arasında önümüzdeki günlerde mutabakat zaptı imzalanacak. Buna göre, emlakçı ile satıcı arasında ‘‘iş takip sözleşmesi’’ yapılacak. Emlakçıların sözleşmeye imza koyabilmesi için ‘‘ilgili meslek odaları veya ticaret odasına kayıtlı olması’’ şartı aranacak. Sözleşmenin yapılmasının ardından işveren, işlem için gerekli belgeleri emlakçıya teslim edecek. Tapu Sicil Müdürlüğünde işlemin başlatılabilmesi için tapu sicilinde hak sahibi olan gerçek ve tüzel kişiler ya da bunların vekillerinin başvuruda bulunması gerekiyor. İşlemlerin başlatılması, hak sahiplerinin başvuru sıralarına göre belirlenecek. Emlakçı ise işlem tamamlanıncaya kadar hazırlanması gereken belge ve işlemi takip sorumluluğunu alacak, işlemi imzaya hazır duruma getirecek. Ancak Emlakçılar Odası ve ilgili derneklerden yetki belgesi olmayan emlakçılar, tapu dairelerinde söz konusu işlemleri yürütemeyecek. İş takip sözleşmesi imzalayan emlakçı ile işveren arasında anlaşmazlık çıkması durumunda, taraflardan birinin isteği üzerine, sorun Emlakçılar Odası’nın atayacağı hakem tarafından çözülecek. Emlakçı, tapu işlemi için ibraz edilecek belgelerin doğruluğundan ve bu belgeler nedeniyle doğacak zararlar ile cezai ve mali yönlerden işveren ile birlikte sorumlu olacak. ‘Tohumculuk yasası dışa bağlayacak’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) AB uyum paketi kapsamında TBMM’de görüşülecek ‘‘Tohumculuk Yasa Tasarısı’’nın sektörü, çokuluslu şirketlerin tekeline bırakma amacı taşıdığı vurgulandı. GDO’ya Hayır Platformu İzmir Bileşenleri, ÜzümSen, TütünSen, Ege Çevre ve Kültür Platformu, TEMA İzmir Temsilciliği, Tütün Eksperleri Derneği, Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda, tohumculuk yasasıyla tarım sektörünün dışa bağımlılığının derinleşeceği ? Bu hafta TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek tasarı, tarımı ve çiftçiyi bitirme noktasına getiriyor. Sektör temsilcileri, tasarının bir an önce geri çekilmesini istedi. belirtildi. Grup adına açıklama yapan Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Kamil Okyay Sındır, tasarının sektörü çokuluslu şirketlerle onların yerli taşeronlarının egemenliğine terk etme amacı taşıdığını kaydetti. Sındır, ‘‘Tarımsal Araştırma Genel Müdürlüğü’ne (TAGEM) bağlı Tarımsal İşletmeler Genel Müdürlüğü’ne (TİGEM) ait çiftliklerde tohumun üretilerek ucuz fiyatlarla ve zamanında üreticiye ulaştırılması şeklinde işleyen sistem bu yasayla yok ediliyor. Devlet bir yaşamsal alandan daha çekilerek yabancı şirketlerle onlara taşeronluk edenlere yeni kâr alanları yaratıyor’’ dedi. Tasarının, özellikle küçük çiftçilerin yok olmasına neden olacağını, ülkedeki biyolojik çeşitlilikle tarımsal ürün desenini tek tipleştireceğini söyleyen Sındır, Türkiye’de üretimi ve dağıtımı yasak olan GDO’lu tohumların, bu yasa tasarısıyla yasallaştırıldığını ifade etti. Bu arada tasarı ile ilgili olarak Ankara’da TBMM önünde basın açıklaması yapan Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, tohumculuk yasasının tarımı ve çiftçiyi çökerteceğine dikkat çekti. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Hatay Şube Başkanı Ahmet Sever de tohumculuk yasa tasarısının Meclis’ten geçirilmemesi gerektiğini söyledi. Türkiye Ziraat Odaları Birliği de yaptığı açıklamada tasarıdaki bazı tanımlamaların değiştirilmesini istedi. Polaris, İngiltere ve ABD’de büyüyecek Ekonomi Servisi Almanya başta olmak üzere Avrupa’da büyümekte olan bayi ağının yanı sıra Rusya, Yunanistan, Arap ülkeleri, Hollanda, İngiltere’de bayileri ve distribitörlükleri olan Polaris, 2007’de İngiltere ve Amerika pazarında aktif olmayı hedefliyor. Polaris, bayileriyle bir araya geldi. 2007 yaz koleksiyonunu görücüye çıkardığı toplantıda gelecek dönem hedeflerini de bayileri ile paylaştı. Ayakkabı, çanta gibi farklı grupların üretimine başlayarak markasını terlik sektöründen çıkaran Polaris’in yurtdışı hedeflerini bayilere Ziylan Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ziylan anlattı. Buna göre, 2007’de büyüme pazarları İngiltere ve Amerika. Ayrıca, Arap ülkelerinde ilgi gören Polaris, özellikle Kuveyt’te büyümeyi sürdürüyor. Polaris’in yaklaşık 1500 modelden oluşan geniş seçenekli koleksiyonunda 5 noktalı ürünler, comfort, ev içi ve plaj terlikleri, fashion ve sport modellerin yanı sıra çantalar da yer alıyor. Bu arada Polaris’in Eylül ayında başlattığı Türkiye’nin Ayak Profili araştırması devam ediyor. Şirket bunun için 5 milyon dolarlık ArGe bütçesi ayırdı. [email protected] Fiskobirlik’e yeni genel müdür ? ORDU (Cumhuriyet) Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (Fiskobirlik) Genel Müdürlüğü’ne, birliğin yan kuruluşlarından Entegre Fındık İşleme Tesisi (EFİT) AŞ Genel Müdürü Levent Ağca getirildi. Fiskobirlik’in açıklamasına göre genel müdürlük görevini vekâleten yürüten Mehmet Başer ile birlik genel müdürlüğü ve birliğe bağlı kooperatiflerin çeşitli kademelerinde görevli 28 personel de emekliye ayrıldı. Doç. Dr. Bedri Noyan Dedebaba’nın eşi Dr. İSTANBUL CUMOK ÇAĞRISI ‘‘Unutulanlar Dışında Yeni Bir Şey Yok’’u Türkiye’ye kazandıran ‘‘gerçek dağı’’ ve ‘‘Mehmetçiğin ölümsüz destanını’’ bizlere tüm hüznü, coşkusu ve saygınlığıyla yaşatan Hakkâri DağKomando Tugayı’nın 19931995 yıllarındaki Komutanı Sayın E.Tümg. Osman Pamukoğlu’nun GÜNEYDOĞU, TERÖR VE ORTADOĞU konulu sunumunu kahvaltılı toplantımızda paylaşıyor, bilgileniyor, sorularımızla derinleşiyoruz. Sevgili PAMUK Babaanneciğim Yaşam yolumda ışığımdın Derdimin ortağıydın Gelen günün aydınlık yüzüydün... Sonunda tonton dedeciğime kavuştun İkiniz de aydınlıklar içinde yatın Her daim yüreğimdesiniz... Torunun Banu Özenç İslim CUMHURİYET 13 K ACI KAYBIMIZ Avukat İbrahim Türker'in sevgili eşi, Üntaç Türker, Artaç Türker ve Deniz Lamby’nin kıymetli anneleri Semiha Noyan Anabacı Sultan Tanrı’nın “... Ve sonunda hepiniz / O’na döneceksiniz. ” buyruğuna uyarak Tanrı’ya yürüdü. Sevenlerine ve kederli ailesine başsağlığı dileriz. Ardıç Yayınları SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ. YANINIZDA BİR GENÇ GETİRMEYİ UNUTMAYINIZ! Toplantı Tarihi : 15 Ekim 2006 Saat 11.00 Toplantı Yeri : ADEN OTEL Terası / Rıhtım CaddesiKadıköy. İletişim : 0216.336 94 34 0532.282 36 88 0533 438 50 22 0555.432 32 29 Açık büfe kahvaltı bedeli 15.00 YTL dir. GÜLDEREN TÜRKER 30 Eylül 2006’da Allah'ın huzur ve Şefkatine kavuşmuştur. Nur içinde yatsın Emekli Öğretmen AiLESi LÜTFEN YERİNİZİ AYIRTINIZ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle