23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EKİM 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER KAVŞAK ÖZGEN ACAR dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Batı Şeria’da protestoların sürmesi üzerine, bakanlıkların faaliyetleri askıya alındı Irak İşgali Terörü Azdırdı Bir karikatür, sayfalar dolusu bir yarın sayısı yalnızca artmıyor, coğrafi zıdan daha iyi anlatır gerçekleri. Dün alanda tüm İslam dünyasına da dalCumhuriyet’te International Herald ga dalga yayılıyordu. 11 Eylül’den sonra ‘‘Teröristler yalTribune gazetesinden alınmış bir kanız ABD’ye değil tüm insanlığa sarikatür vardı. ABD Başkanı George W. vaş ilan ettiği için biz de teröre saBush’un kullandığı ABD tankının ardında bıraktığı palet izlerinden, eli bıvaş açıyoruz’’ sözleri ile Bush’un yaçaklı yeni teröristler filizleniyordu. Son nında Irak’ı işgal eden İngiltere Başgünlerde ABD ve Avrupa basınında, bakanı Tony Blair giderayak şu itirafABD’nin İsrail ile birlikte terörle savaşta bulunuyordu: ta yenilgiye uğramakla kalmayıp İs‘‘Terörle savaşın yalnız askeri güç lam dünyaile kazanılasının şiddetmayacağını li tepkilerini anladık. Beş anlatan kayıldır hata rikatürlerin yaptık. Bu artışı gözlesürede Müsniyor. lümanlar bizden uzaklaşCIA ajantı. Ortadolarınca hazırğu’ya şiddet lanan bir rave radikalizm por, ABD’nin egemen olIrak’ı işgalidu. İnsanlanin yeni kurın kalbini şak İslam raThe Economist güçle değil, dikalizmi ve değerlerimizle kazanmadığımız süreyeni terör tehditleri yarattığına ilişkin ce bu savaşı yitiririz.’’ gözlemlerimizi doğruladı. ‘‘Küresel CiŞimdi de Kraliçe 2. Elizabeth, şahat Hareketinin Yayılış Göstergeleri’’ tosunda çalışan Müslüman görevliler adlı rapor, Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi’nce açıklandı. Rapora için mescit açarak, onların gönüllerini göre ‘‘geleceğin genç kuşak teröristalarak bu düşmanlığı ortadan kaldıracağını sanıyor. Kraliçe insanı güldüleri ABD işgali altındaki Irak’ta’’ eğitiliyorlardı. 30 sayfalık rapor, ‘‘Irak sarürken, gerçekleri göremeyen papa vaşı küresel terörü daha da kötü yaphazretleri 16. Benediktus da İslam tı’’ yargısını vurguluyordu. Radikal İsradikalizmin yeşerip yayılmasına delam örgütlerinin internet site sayısı 5 meçleri ile gübre etkisi ile katkıda bubini aşmıştı. Terör eğitimine katılanlalunmaktan çekinmiyor. Hamas hükümeti kapattı Dış Haberler Servisi Filistin’deki rakip gruplar arasındaki çatışmalar bir kişinin ölümü ve 4 kişinin yaralanmasıyla devam ederken Başbakan İsmail Haniye iç çatışmaların son bulmasını istedi. Hamas hükümeti, dün Batı Şeria’da Hamas karşıtı gösterilerin devam etmesi üzerine, bütün bakanlıkların faaliyetlerinin askıya alındığını duyurdu. Hükümet sözcüsü Gazi Hamad, ‘‘Batı Şeria’daki hükümet binalarına saldırı düzenlenmesi ve bazı Hamas yetkililerinin kaçırılmaya çalışılması üzerine, bütün hükümet kurumlarındaki faaliyetlerin askıya alındığını’’ açıkladı. Açıklamada, bakanlıkların ne zaman yeniden çalışmaya başlayacağı konusunda bilgi verilmedi. Gazze’nin Şifa Hastanesi’nde Hamas’a bağlı güvenlik güçleriyle Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a bağlı ve önceki gün öldürülmüş olan bir savaşçının ailesi arasında yaşanan çatışmada 3 kişi yaralandı. ‘Bakan kaçırdık’ Batı Şeria’da Eriha’da El Fetih’e bağlı silahlı kişiler, Gazze’de yaşananları protesto için yapılan boykota katılmayarak dükkânını açan bir lokanta sahibini öldürdü. Nablus’ta, kimliği belirsiz silahlı kişiler Başbakan Yardımcısı Nasır el Şaer’in korumalarından birini yaraladı. Gazze’deki kabine toplantısı öncesinde konuşan İsmail Haniye, ‘‘Bu eylemlerin durdurulması gerekiyor’’ dedi. İsmail Haniye, işgal kuvvetlerinin (İsrail) saldırılarını artırmakla tehdit ettiği bir sırada, tüm vatandaşları sorumlu davranmaya ve aralarındaki görüş farklılıklarını geride bırakmaya çağırdı. El Fetih örgütüne bağlı El Aksa Şehitleri Tugayı, iktidardaki Hamas’ın bir bakanı Talabani, Dansöz Yarışmasına Katılmalı Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in ileri görüşlülüğü bir kez daha kanıtlandı. Hükümetin, Irak’ın seçilmiş devlet başkanı Celal Talabani’yi davet etmeyi öngördüğü, ancak Çankaya’nın davete karşı çıktığı söyleniyordu. Sezer, bir soruya verdiği ‘‘koşulların henüz oluşmadığı’’ yanıtıyla söylentiyi doğruladı. Talabani, seçilmiş bir cumhurbaşkanı idi, ama, her zamanki gibi kaypak Talabani idi. Geçen hafta, Newsweek dergisine verdiği demeçte ABD’nin ‘‘Irak’a getirdiği demokrasiyi’’ göklere çıkarmakla kalmadı, ülkedeki durumun ‘‘bir iç savaş değil, El Kaide terörü ile mücadele olduğunu’’ söyledi. ‘‘Kendi halkının gerçeklerine ters düşen bir cumhurbaşkanı’’ diye düşünmeye başlamıştık ki, muhabirin ‘‘Türk birliklerinin Irak sınırına yığıldığını’’ anımsatmasına karşılığı ilginçti: ‘‘Evet, ama giremiyorlar ki... Mücadeleden vazgeçmesi konusunda ikna ettiğimiz PKK birkaç gün içinde resmen ateşkes ilan edecek. Bu, Türkiye ile ilişkilerimizde yeni bir bölüm açmamıza yardım edecek. Türk Kürtlerini daha ılımlı olmaya ve demokratik anlamda mücadele etmeye teşvik ediyoruz.’’ Ankara, sanki kendisine görev vermiş gibi bir havaya girmesine tepki gösterince, Talabani hazretleri gerçek yüzünü göstermekte gecikmedi, ‘‘Türkiye, İran ve Suriye’yi içişlerine karışmakla’’ suçladı ve ‘‘Sabrımızı taşırıyorlar. Bize yaptıklarının aynısını onlara yapabiliriz, ancak yapmıyoruz’’ diye sapıttı. Talabani mangalda kül koymayı şöyle sürdürdü: ‘‘Türkiye’deki kardeşlerimizi sakinleştireceğimizi, PKK liderlerini Türkiye’ye karşı savaşmaktan vazgeçirebileceğimi sanıyorum. İçişlerimize karışmayı sürdürürlerse biz de onların muhalefetini destekler, oralarda sıkıntılar yaratırız. Türkiye’nin Irak Kürdistanı’nı işgal tehlikesi yok. Amerika’nın varlığı, işgali önlüyor. Simgesel de olsa Amerika’nın askeri varlığının sürmesini istiyoruz.’’ Talabani’nin davetini öngörenlerden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bile ‘‘Çirkin ifadeler! Talabani’nin bulunduğu makama uygun bulmuyorum’’ derken kelime oyunu da yapıyordu. Talabani’nin sözlerinin mi o makama, yoksa Talabani’nin mi o makama uygun bulunmadığı anlaşılamadı. Hükümet Sözcüsü Adalet Bakanı Cemil Çiçek de ‘‘postal öpücüsü’’ diyerek yakın geçmişe gönderme yaptı. Saddam Hüseyin’in elinden yaşamını kurtaran Türk askerinin postalını öpme sevdalısı, Türk kırmızı pasaportuyla dünyada özgürce dolaşma olanağı sağlanan Talabani efendi, bugün özgür mü? Sıkıysa El Hadra’daki sarayından, 24 saat önceden Amerikan postalından izin almadan sokağa çıkabilsin de görelim bakalım. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de ‘‘Artık aşiret reisi değil, bir ülkenin devlet başkanı. Sözlerine dikkat etsin. Amerika eninde sonunda çekilecek ve Iraklı Kürtler, biz ve öteki komşularıyla baş başa kalacak’’ uyarısında bulundu. Ankara’nın tepkileri karşısında Yunan Elefterotipia gazetesine ‘‘PKK terör örgütü bitti. PKK için gelecek yok. Artık Türkiye ile aramızda güven oluşacak’’ diyerek 180 derece tornistan etti. Bir hafta içinde üç değişik demeciyle fırıldak gibi dönen Talabani’ye, bir TV kanalında düzenlenen en iyi kıvıran dansöz yarışmasına katılmasını öneririz. Yarışmadaki başarısını Türkiye’deki şakşakçıları coşkuyla, Sezer ise gönül rahatlığı ile izleyecektir. ilistin’de rakip gruplar arasında önceki gün yaşanan çatışmaların ardından gerginlik dün de sürdü. Hamas hükümeti, protestolar ve bazı bakanların kaçırılmaya çalışılması üzerine, hükümet kurumlarındaki faaliyetleri askıya aldığını bildirdi. Başbakan Haniye, birlik çağrısı yaptı. (Fotoğraf: AP) F nı kaçırdığını iddia etti, ancak bakan kaçırıldığını bizzat yalanladı. Örgütün ayrıca Maliye Bakanlığı Müsteşarı Samir Biravir’i de Ramallah’ta kaçırdığı ileri sürüldü. Bu haberse yalanlanmadı. Gazze Şeridi’nde önceki gün, maaşların ödenmemesini protesto gösterilerine Hamas’a bağlı özel kuvvetlerin müdahalesinin ardından başlayan çatışmalarda 9 kişi ölmüş, 130 kadar kişi yaralanmıştı. Çatışmaların ardından Abbas ile Haniye’nin yaptığı telefon görüşmesinden sonra çatışmaların şiddeti azalsa da, olaylar dün de sürdü. ‘Şiddete son’ çağrısı Gazze Şeridi sokaklarına Abbas’a bağlı ‘‘ulusal güvenlik güçleri’’ konuşlandırılırken, Hamas’a bağlı güvenlik birimleri Filistin İçişleri Bakanı Said Siam’ın talimatıyla önceki gece sokaklardan çekildi. Gazze’de çatışmalara yol açan gösterileri gerçekleştiren El Aksa Şehitleri Tugayı, Hamas’ın özel kuvvetlerinin çekilmesini, Mahmud Abbas’tan da İçişleri Bakanı Siyam hakkında soruşturma açmasını talep ediyordu. Filistin’de, aralarında Filistin Kurtuluşu Halk Cephesi, Arap Kurtuluş Cephesi, Ulusal İnisiyatif’in de bulunduğu 7 parti grubu, olaylara ve şiddete son verilmesi çağrısında bulunmuştu. Bosnalılar sandıkta bölündü Üçlü başkanlık sistemiyle yönetilen ülkede Boşnaklar ve Hırvatlar, birliği savunan isimlere oy verirken Sırplar oylarını bölünmeden yana kullandı Dış Haberler Servisi Üçlü başkanlık sistemiyle yönetilen Bosna Hersek’te, önceki gün yapılan genel seçimlerde Boşnak Haris Slayziç, Sırp Nebojsa Radmanoviç ve Hırvat İvo Miro Yoviç’in önde gittiği bildirildi. İlk resmi sonuçlara göre, Boşnak Slayziç’in oyların yüzde 38.13’ünü, Radmanoviç’in yüzde 56.25’ini ve milliyetçi Yoviç’in de yüzde 11.83’ünü aldığı bildirildi. Bosna savaşı döneminde başbakan ve dışişleri bakanı olan Slayziç, ülkenin özerk yapıdaki BoşnakHırvat Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti’nden oluşmasına karşı çıkıyor ve merkezi idare altında birleşmesini istiyor. Bosnalı Sırplar ise bu yöndeki görüşleri reddediyor. Seçimlerde Boşnaklar ve Hırvatların ülkenin birliğini savunan temsilcilere oy verdiği, Sırpların ise bölünmeden yana oy kullandığına dikkat çekiliyor. Siyasi gözlemciler alınan ilk sonuçların Müslüman ve Sırpların iki karşıt ve sertlik yanlısı cephede toplandığını ortaya koyduğuna dikkat çekerek, bunun ülkede etnik gerginliği arttıracağı, uzlaşma arayışlarına balta vuracağı uyarısında bulunuyor. 4 milyon nüfuslu Bosna Hersek’te önceki gün yapılan seçimler, Bosna Savaşı’nı sona erdiren 1995 Dayton Antlaşması’ndan sonra yapılan en önemli seçim olarak değerlendiriliyor. Bunun nedeni ise gelecek yıl BosnaHersek’te bulunan uluslararası temsilciliğin ofisinin kapatılarak, ülkeyi halkın seçtiği temsilcilerin yönetecek olması. Sandıktan çıkan sonuçlar BoşnakHırvat Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti özerk bölgelerinin yeni başkanlarını, başkan yardımcılarını ve yerel meclis üyelerini de belirleyecek. Tiflis ‘casusları’ teslim etti ? Dış Haberler Servisi Gürcistan yetkilileri, casusluk yaptıkları iddiasıyla gözaltına aldıkları dört Rus subayını, ülkeyi ziyaret eden Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’na (AGİT) teslim etti. Rus subayların gözaltına alınması iki ülke arasında büyük gerginliğe neden olmuş, Rus hükümeti Tiflis Büyükelçisi’ni geri çağırmış ve Gürcistan vatandaşlarına vize vermeyi durdurmuştu. Rusya dün Gürcistan’ın açıklamasına karşın, bu ülkeyle ulaşım ve posta hizmetlerinin askıya alınacağını bildirdi. AGİT ise Rusya’dan, gerginliğin azaltılması için önlemler almasını, kara ve hava ulaşımı bağlantılarının da en kısa zamanda yeniden kurulmasını istedi. Macaristan’da kriz VATİKAN TARAFINDAN SUÇLANAN BBC, HABERİ SAVUNDU Başkent, Melih ile Övünüyor! İnsanoğlu, tarih boyunca bir yere sürekli yerleşirken ya da göçebe olarak konaklamak amacıyla daima göl, nehir kıyısı gibi sulak alanları seçmiştir. Yerleşmenin çapı büyüdükçe, nüfus arttıkça su kaynaklarını düzen altına almış, doğaya egemen olmuştur. Bu nedenledir ki Paris, Londra, Roma, Prag, Varşova, Vaşington gibi başkentlerin içinden güldür güldür akan nehirler geçer. Ankara da bir başkent. Üstelik adını Yunanca ‘‘ankyra (çapaçıpa)’’ sözcüğünden alır. Antik sikkelerde kentin simgesi ‘‘çapa’’dır. Dünyanın neresine giderseniz gidin, karlar erirken ya da yağmur suları dağlardan, tepelerden aşağılara doğru akarken oluşan çaylar, ırmaklara, nehirlere dönüşürler, sonra da göllere ya da denizlere ulaşırlar. Ankara’ya tam yarım yüzyıl önce, 1956’da geldim. O zamanlardan belleğimde kalan, gözlerimin önünde akıp giden bazı çay ve ırmak adlarını şöylece yazalım: Kavaklıdere... Bentderesi... Bülbülderesi... Hoşdere... Dikmenderesi... Balgatderesi... Bokludere... Akdere... Ankaraçayı... İncesu... Peki bugün Ankara’da yaşayan genç kuşaklardan kaç kişi bu derelerin varlığını biliyor? Olsa olsa otobüsminibüs levhalarından biliyorlardır. Gelmiş geçmiş belediyeler bu suların üzerini örtüp yeraltına aldılar. Bunları yaparken kanalizasyon gibi bir altyapıyı dışlayıp işin kolayına kaçtılar. Gelelim günümüze... Şiddetli yağmurlarda, kentin alçak yörelerindeki evlerin alt katlarını suların basmasını belediyeler görmezden geldiler, olan fakir fukaraya oldu. Geçen hafta bir gün arayla gök yarıldı, yağmur değil sel yağdı. Ankara’nın en yüksek semti Çankaya’da bile kıyamet yaşandı. Belediye Başkanı Melih Gökçek’in trafik sorununu çözmek için düşüncesizce yaptığı altgeçitleri de sular basmakla kalmadı, arabaların üzerinden sel gibi aktı. Sular, aşağılara doğru akarken, yol kenarlarındaki ızgaralardan yeraltına inmesi gerekirken, böyle bir uygar düzenlemeyle karşılaşamayınca yalnızca caddeler ile düşüncesize açılmış altgeçitleri değil, başkenti de istila etti. Gösterişli altgeçitlerle trafiği düzenlemeye çalışan beceriksiz belediye başkanı, trafiği tümden felç etme becerisini gösterdi. Bu yetmiyormuş gibi elektrikler kesildi. Neden kesildi? Bir açıklama yok. Elektrikler kesilince sular da kesildi. Neden kesildi? Yine bir açıklama yok. Muhalefet ültimatom verdi Dış Haberler Servisi Macaristan’da önceki gün yapılan yerel seçimlerden yüzde 52’lik oy oranıyla zaferle çıkan muhalefetteki muhafazakâr Genç Demokratlar Partisi, (FİDESZ) sosyalistlere Başbakan Frenc Gyurcsany’yi görevden almak için perşembe gününe kadar süre verdi. Muhalefetin referandum gibi gördüğü seçimlerde, hükümetin büyük ortağı Macaristan Sosyalist Partisi oyların yüzde 38’ini aldı. Başbakan Gyurcsany’nin ülke ekonomisi hakkında yalan söylediklerinin ortaya çıkmasının ardından istifa etmesini isteyen Macar halkı, seçime üzde 52 gibi düşük bir oranda katılım gösterdi. Muhalefetin sandıktan zaferle çıkmasının ardından ülkedeki siyasi kriz tırmanmaya başladı. Muhalefet lideri Viktor Orban başbakanın azledilmesi için perşembe günü saat 13.00’e kadar girişimde bulunulmadığı takdirde cuma günü meclis önünde toplanacaklarını ve büyük bir gösteri olması için halka çağrıda bulunacaklarını açıkladı. Macaristan Cumhurbaşkanı Laszlo Solyom da Gyurcsany’yi, demokrasiyi hiçe saymakla suçladı. İstifa etmeyeceğini söyleyen Gyurcsany ise 6 Ekim’de mecliste meclisten güvenoyu isteyeceğini söyledi. Papa çocuk tacizcisi rahipleri korumuş Dış Haberler Servisi Katolik Kilisesi’nin ruhani lideri Papa 16. Benedictus’un çocuklara cinsel tacizde bulunan rahipleri koruduğu öne sürüldü. İngiliz yayın kuruluşu BBC’de önceki gün yayımlanan Panorama programında papa olmadan önceki adıyla Kardinal Joseph Ratzinger imzalı bir belgenin çocuklara cinsel taciz suçlamalarının nasıl örtbas edileceğine dair rahiplere yol gösterdiği savunuldu. Programda, Katolik kilisesi tarafından 1962’de kaleme alınan, 2001’de Kardinal Ratzinger tarafından güncellenen ‘‘Crimen Sollicitations’’ adlı gizli bir Vatikan belgesi ele alındı. Belgede, çocuklara cinsel taciz suçunda bulunan rahiplerin yargılanmasını önlemek için diğer kilise üyelerinin gizlilik sözü vermesi isteniyor, bu yemini bozan kişiler aforozla tehdit ediliyor. Lula ilk turu kıl payı kaçırdı ? SAO PAULO (AA) Brezilya’da yapılan devlet başkanlığı seçimleri, adayların ilk turda kazanması için gereken yüzde 50’lik baraja ulaşamamaları nedeniyle ikinci tura kaldı. Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva oyların yüzde 48.6’sını alırken rakibi Geraldo Alckmin oyların yüzde 41.6’sını aldı. İkinci tur seçimler 29 Ekim’de yapılacak. Muhabir de kurban Ratzinger papa olmadan önceki görevi sırasında kilise üyelerinin bu belgeye bağlılığını denetliyordu. Programın muhabirlik görevini, İrlanda’da 14 yaşındayken rahip tarafından cinsel tacize uğramış bir kişi üstlendi. Çocuk tacizi konusunda kiliseyi eleştirdiği için Vatikan tarafından dışlanan eski avukatlarından rahip Tom Doyle, belgenin cinsel taciz ve istismar olaylarının saklı tutulmasını sağlamak için hazırlandığını söyledi. Belgenin çocuklara yönelik tacizle ilgisi olmadığını savunan Katolik kilisesi, iddiaları, Papa’ya karşı ‘‘önyargılı saldırılar’’ olarak değerlendirdi. BBC ise programın arkasında olduğunu, ‘‘çocukların korunmasının kamu için en önemli öncelik’’ olduğunu bildirdi. Olayların örtbas edilmesini öngören belgede imzası var. (Fotoğraf: AP) AVRUPA KONSEYİ ELEŞTİRDİ: ‘Liderlik Veziristan’da’ ? Dış Haberler Servisi El Kaide’nin, öldürülen Irak’taki lideri Ebu Musab El Zerkavi’ye yazılan bir mektubun, örgüt liderliğinin gizlendiği yer olarak Pakistan’ın Veziristan bölgesini işaret ettiği öne sürüldü. Washington Post’a göre, Zerkavi’ye mektubu gönderen kişi olduğu sanılan 37 yaşındaki Libyalı Atiyah Abdülrahman, ‘‘Veziristan ile Irak arasında doğrudan iletişim kurmanın güçlüğüne’’ dikkat çekiyor. Chirac’ın soykırım açıklaması siyasi... Dış Haberler Servisi Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Başkanı Rene van der Linden, ‘‘Türkiye’nin AB’ye girebilmek için Ermeni soykırımını tanıması gerektiğini’’ söyleyen Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ı eleştirerek ‘‘Chirac’ın açıklamalarını sevmedim. Bu açıklamalar siyasi ve neden yapıldığı belli’’ dedi. Van der Linden düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin son yıllarda çok hızlı bir şekilde önemli reformlar yaptığını ve verdiği sözleri tuttuğunu belirterek ‘‘Türkiye bu reformları gerçekleştirdi diye şimdi yeni koşulları önüne getiremeyiz’’ dedi. Türkiye’ye sözler verildiğini hatırlatan AKPM Başkanı, AB’nin verdiği sözleri yerine getirmesi gerektiğinin altını çizerek ‘‘Oyunun ortasında kural değişmez’’ dedi. Bentderesi, 1920’ler... Ama ne var? Cebeci’de lağım boruları patladı, bölgedeki gıda üreticilerini güç durumda bıraktı. Önümüzdeki günlerde hastanelere tifo, dizanteri gibi mikrobik hastalıklardan başvuranların sayıları artarsa hiç şaşırmayacağız. Başkent Ankaralılar, böyle bir belediye başkanına sahip olmakla ne kadar övünseler azdır. Elmek: oacar?superonline.com Faks: 0312. 442 79 90 CUMHURİYET 11 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle