Katalog

AĞUSTOS 2004 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER fargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, kendisine yönelik suçlamalara yanıt verdi: Lmç baskısıahmdaynnANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yargıtay aşkanı Eraslan Özkaya, hakkındakı ıddialarla gili olarak değerlendırmelerde bulundu. Tüm çıklığıyla anlatmasına karşın olaylann saptınl- lasının "ister istemez akla komployu" getirdi- ını belirten Özkaya, "Korkunç bir linç baskısı ]öndarl olduğunu söyledi. Özkaya, "Eğer yargrya yönelik değişiklik ya- »lacaksa biz bunlan dahaönce söyledik. Bu yar- pnın zirvesi yıpratılarak değiL, toplumla payla- ılarak çeşitÛ usullerie yapıhr" dedi. Özkaya, Başkanlar Kurulu'nun Neşter-2 soruşturmasın- la telefon dınlemeyle ilgili aldığı karann "rast- *ele ve etkryle" verilen bır karar olmadığını be- 1 irterek "KuruL, benim dahi etkimle karar vere- L-ek bir kurul değil. Bu yüksekyargıya bir haka- rettir'' dedi. Yargıtay Başkanı, çete İiden Alaat- tin Çaloa'run dava sürecınde MtT'in devreye gir- mesı ve basına yansıyan iddialar konusunda Anadohı Ajansı'na açıklamalarda bulundu. So- rular ve Özkaya'nm yarutlan şöyle: MuTEAHHİDIN AÇ1KLAMALAR1 - Birinci Başkanhk Kurulu'nun Neşter-2 soruş- turması kapsamında, 8 Yargıtay üyesi hakkında verdiği karar Öncesinde, sizin müteahhit Hakkı Süha Şen ile görüşerek savcıhğa verdiği ifade hakkında bilgi aldığınız vetelefon göriişmelerin- den haberiniz olduğu ileri sürülüyor. ÖZKAYA - Bu müteahhıdın Çakıcı'yla ilgisi olduğu, tamamenbenim bilgun dışında. Eğer Ça- kıcı'yla ılgısi olduğunu bilsem, bir kere Yargı- tay Başkanı olarak boyle bir kışıye bulaşmamak ıçin bu ilişkıye derhal son vennm. Bana müte- ahhıdın anlattığı şu. "Benim uzaktan yakından ilişkim olmadığı halde Kaşı fBey benim başnna bu işi açü. Şündi Çakıcı'nın kâçışıyla il- gili bazı sorular soruyortar, beni ilgilen- dirmeye çahşryorlar. Ben sade vatanda- şun,kendiişimle uğraşryorum. Şaşırdım huzurum kaçü" dedi Ben de kendisine "Doğruyu söylediysen, doğruyu yap- tıysan ne korkuyorsun" dedim. Konuş- jıamız bu... Benımle ne ilgisi olur ki. Yerel savcı benim hakkımda tahkikat yapamaz ki. Ben niye sorayım. Savcı bel- kı ondan bazı sorular sormuş olabilir. O beni ılgılendırmez. Bu hukuku bilme- den söylenen sözler. Müteahhidin boy- le Çakıcı'yla ilgili bir davranış içerisi- ne gırdığı aklımdan geçmiş değil. Eğer bu kişinin Çakıcı'yla ilgisi olduğunu tes- pit etsem, müteahhitle üişki o anda son bulurdu. Kasıth mı yoksa yeterli bilgi araş- tırma yapılmadan mı söyleniyorbunlar? Bi- rinci Başkanlık Kurulu, rastgele, etkiyle, benim dahi etkimle karar verecek bir kurul değil. Bu yüksek yargıya hakarettir. 9 üyeden oluşan yüksekyargının mensuplanna, Yargı- tay'a bu bir hakarettir. Bu konu üzerinde ay- larca çahşılmıştır. Venlenkarardabirilerinin aklanması niyeti kimsenin akhran köşesinden geçmemiştir, olamaz da, geçemez de. KoZİNOĞLU İLE YEMEK -MİT Dış. İstihbarat Daire Başkan Yardım- cısı KaşifKozinoğlu ile görüşme davetinin siz- den geldiği söytendi. Siz mi davet ettiniz? ÖZKAYA - Bu müteahhit gelip gıderken inşaatm tadilatıyla ilgili bilgi verirdi. Bır gel- diğinde bana telefon erti. "Yemek yiyebüır r«iyiz? Kaşif Bey de var, yemekte bulunabüir \,AI?" dedi. Kaşif Bey'i daha önce bana anla- tırdı. Çocukluk arkadaşı, çok yakın dostluk- lan vanruş. Gittık yemek yedik. Hadise bu. Ye- mek sırasında Kaşif Bey "Efendimsizebirso- ru sorabüir mi>im? Çalacı ile ilgili bir dosya" dedi. Aklımda yargının bu Çakıcı dosyasına bulaştınlarak normal seynnin dışuıda bır işlem mi olabilir dıye bir şüphe uyandı. Bunun üzen- ne ben dedim ki "Bunlar burada konuşulacak zemin değü. Bir gün randevu ahr geürsiniz, ma- kanumda görüşürüz*1 dedım. Ekibıyle geldi. Uğurlarken epey kalabalıktı, "Kim bunlar" de- dim, bizim görevliler söyledi. Mesele bu. Bu kadar açık, bunun çarpıtumaması lazım. Kendisine sordum. "Müsteşanmınizniylegel- dim, Resmen geldim. Haberi var" dedi. "İster- senizacayım,konuşavınr dedi, "Lüzumyok" de- dim. Şu sırada açıklamayı mahsurlu gördüğüm bazı şeyler söyledi. Bunlann yansıttığı Çakı- a'yı korumak falan değil. Çakıcı'nın dışan git- nesini istemiyorlar, cezaevıne gırmesini de... " Bu davanın süreci ne olabilir, dava bhtiği tak- dirde bu bağuı kopma ihtimali var. Eğer yakm tarihtekarar verüirse bunun hukuMprosedüriL" gibı sorular sordu. Ben de kendisine dedim kı senın işin ayn bizun işüruz ayn. Ben temsil ye- rindeyun. Dosyaya etkı etmem mümkün değil. Etki edecek olsam bile bunu yapmam. Prosedür devam ederken inşallah emelınize kavuşursu- nuz, neticeyi elde edersıniz dedim. Netice dedi- ğim, kendi ıstıhbari çalışmalanru kastediyorum. Kozinoğlu"nun çok önemli olduğunu söylediği görev. devlet sırn bana tevdı edildi, bunu açık- layamam. Sonra Kozinoğlu çıkh, gitti... -Çakrcı'nınYargrtay l.CezaDairesi'ndekida- • nadolu Ajansı'na konuşan Yargıtay Başkanı Özkaya, "Bir komplo olduğunu mu düşünüyorsunuz" sorusuna şu yanıtı veriyor: "Bu derece deiiller saptınlırsa, ister istemez akla komplo geliyor. Peki amaç nedir? Bu amacı şu aşamada belli kişileri, belli gruplan itham edercesine açıkiamak istemiyorum. Neticede -* toplumun inanacağı, güveneceği odak noktalar, acayip senaryolarla yıpratılırsa, yurttaşın güveneceği hiçbir kurum ve kuruluş kalmaz. Eğer yargıya yönelik değişiklik yapılacaksa, biz bunlan daha önce söyledik. Bu yargının zirvesi yıpratılarak değil, toplumla payjaşılarak çeşitli usullerie yapılır." orkunç bir linç baskısı altında olduğunu söyleyen Özkaya, "Herkes vazifesinin idraki içinde olmalı. Ben konuşmuyorum, savunma hakkım olmasına karşın. Ben tapeleri (telefon görüşmeleri çözümü) bilmiyorum. Bu basın nereden öğreniyor, nasıl biliyor, nereden sızdınlıyor. Her gün tefrika gibi bir bölümünü yayımlıyorlar. \ Eğer , , gerçekten böyle bir şey yapılacaksa, bütün tapeler açıklansın. Objekttf olunsun. Belli bir bölüm alınırsa, o bölüm çeşitli şekilde yorumlanabilir" dedi. rann tefhiminden itibaren mümkün. En yeni hu- kukçu bile karar düzeltme isteminin, savcı tara- findan değerlendirileceğini bilir. Savcı, talebi- ne uygun karar verilmişse talebine aykın niye karar düzeltme istesin. Bizim açıklamalanmız bilinen şeyleri MlT'e anunsatmaktan ibaret. tlk önce villa hediyesiyle başladı. Küçük iki katlı bir ev. Şündi diyorlar ki malzemeleri Ça- kıcı'nın adamlan taşıdı. Benim bunlarla hiç il- gim yok. Hicap duyuyorum. Çakıcı niye getir- sin benim malzememi? Bu kadar açık bir konu nasıl bana mal edilir? ' Ç A K I C I İLE AYNI KAREDE OLMAK ÜZÜCÜ' Beni en çok üzen bir Çakıcı ile yahut bir yük- lenici ile aynı kare içinde cübbeli resmimin gös- terihnesi. Sayguı bü- basın, vazifesini bilen bir basının, bunu yapmaması lazım. Bu yargı haki- katen herkese lazım. Buyargıyı yvpratmamamız lazım. Bu şekilde çürütmememız lazım. - 6 Eylül'de adti yıhn açıhş konuşmasuu sizin yapmamanız ve istifa etmeniz gerektiği yönün- de görüşler var. Ne düşünüyorsunuz? ÖZKAYA - Vazifemi yaparken bu mesleğin onuruyla, şerefıyle, 40^45 yıla yakın şerefli ma- zimle bugünlere geldim. Bu vazifemi de hakkıy- la yaptığıma ınanıyorum. 6 Eylül açılışı benim bır vazifemdir. Ben bu mesleğe göbeğiyle bağ- h bir kimse değilim. Önümde uzun yıllar olsa bile gerektiği zaman çekilmesıni bilirim. Be- nim 3 ayım kalrruş. Bu vazifemi mesleğin onu- runa yaİuşu", benim mazime yakışır şekilde tem- sil edip vazifemi yapacağım. Ancak şu var, hu- kuki süreç başlamıştu", onun için konuşmuyorum. Herkesten bu hukuki süreç başladığına göre, ya- sal sorumluluğa riayet bekliyorum. 'SAVCILIK HAREKETE GEÇMEÜ' - Yayunlarla ilgili suç duyurusunda buluna- caknusuuz? ÖZKAYA - Savcılıklann resen harekete geçmesi lazım. Suç duyurusunda ben . bulunursam "Yargrtay Başkanı yayınla- / nn önünü abnak istryor" şeklin- de yorumlanır. Herkes vazifesinin idraki içinde olmalı. Bu kadar korkunç bİT linç baskısı altında- yım. Ben dahi konuşmuyorum, savunma hakkım olmasına karşın. Ben tapeleri (telefon görüşmeleri çö- zümü) bilmiyorum. Bu basın nereden öğreniyor, nasıl biliyor, nereden sızdın- hyor. Her gün tefrika gibi bir bölümü- nü yayımlıyorlar. Eğer gerçekten böyle bir şey yapılacaksa, bütün tapeler açıklansın, baştan sona kadar. Olay bütünüyle ele alın- suı. Orada tam bü- objektif de- ğerlendirme yapılsın. Bu ta- pelerin içinden belli bir bö- lüm alınırsa o bölüm çeşitli şekilde yorumlanabilir. KOMPLO. vası hakkında ne zaman bilgivenfiniz. Karardan önce mi. sonra mı? ÖZKAYA - Bana günlük getirilen basın özet- lennden Çakıcı'yla ilgili karann çıktığını öğren- dim. Ben o tarihe kadar dosyanın hangi dairede olduğunu bilmiyorum. 15-20 gün sonra karar ya- zıldı. Karar bundan önce tefhim (verilen kara- nn açıklanması) edilmişti. Çakıcı'nm avııkatı- nın yüzüne, yani bunu artık taraf biliyor. Bu ka- rar yazılana kadar benim dosyayla ilgım ve bil- gim olmamıştır. Müteahhit, Kozınoğlu'na yar- drm eden bir kişi konumunda. Bana, "Bu dosya ne zaman vazıhr'' türünde sorular sordu. Mir BILGILENDIRMEK... Bu bilgiler zaten Çakıcı da karar veren daire- y\ arayıp "Karanm ne zaman yazılır, ne zaman postayav'erflir'' dese söylenir. Benim aktardığun bilgi her hukukçu tarafından bilinen bir şey. Ben MlT'i bilgilendırmek suretiyle Yargıtay içinden MÎT çıksın amaçladım. Hatta git daireden öğ- ren de diyebilirdim. Daıreyi bundan mahsun tut- mak ıstedim. MlT'in bu dosyayla ilgisi kesilsin, artık kurcalanmasın istedim. Benim amacrmbu. Zaten dosya bitmiş gidiyor. Bu bilgiyi açıklamak- ta mahsur yok, gizli bir bilgi değil. Çakıcı'nm kaçmasıyla da ilgili değil. Verilen karar tefhim- le öğrenılmiş zaten. Dosyanın postalanmasıyla ne ilgisi var. Bunlar saptınlan şeyler. - Müteahhide yapılan son iki ödemenin, mü- teahhidin sorgulanmasının ardından yapüması- nuı anlamh olduğu şekKnde yorumlar yapıhyor. Ödemeler nasıl yapildı? ÖZKAYA - Ben 45 yıldır çalışan ve mesleği- nin doruğunda olan bir insanım. Ben üç kuruş parayı nereden olsa bulunım. Fakat kardeşim- den dahi istemiyorum, bankadan kredi çekiyo- rum. tşi yapıyor. kitaplann telıf haklan ödendik- çe. ben de ödemeyi yapıyorum. Zaten planımı öyle yaptım. Müteahhit bana ev yapacak, ben de bunun altında kalacağım. O evi altın olarak ya- pıp verseler, buna tenezzül etmem. Çakıcı'yla en küçük bir ilişkim varsa bunu açıkça söylesüı- ler. Görüşme talebi Kozmoğlu'ndan geldi. Te- lefonlar tam banda alrnmışsa bunu açıkça göre- ceklerdir. Ben bantlan görmedim. Eğer ben da- vet etseydim, Atasagun'u davet ederdım. Be- nim muhatabım odur. YARC1YLA İLGİSİ NE1 Bu dosyada zamarundakarar çıkmış mı? Çık- mış. Yerel mahkemenin karan, onamanın dışuı- da aleyhte bozulmuş mu? Evet. Zamanmda tef- him edihniş, avukatı zamanuıda öğrenmiş, ba- suıa yansuruş... Karann yazılması 20 gün süre- bilir. Bazen bu 2-3 ayı da bulabilir. Bu dosyaya en küçük bir etki var mı? Yok. Kaçışın yargıyla ne ilgisi var. Kaçacaksa, kafasına koymuşsa, ka- -Birkomploolduğunu mu düşünüyorsunuz? ÖZKAYA - Bütün açıklı- ğıyla olayı anlatıyorum. Bu derece deiiller sapnnlırsa ister istemez akla bu geliyor. - Peki amaç nedir? ÖZKAYA - Bu amacı şu aşamada belli kişileri, belli gruplan itham ederce- sine açıkiamak istemiyorum. Bu kadar açık, saf, temiz bir olay, bir ilişki... Bir dava var, normal sürecinde devam etmiş, bitmiş, postalanmış. Bir yargı ile MÎT ilişkisi var. Çok kısa iki te- mas olmuş, bügüendirilmiş. Yargının en yükse- ğinde oturan bir kişinin, bir çete reisiyle alaka- sı söz konusu olabilir mi? Basit menfaatler uğ- runa, bu kadar şerefli mazi ihlal edilebilir mi? Bunlan kamuoyunun takdirine bırakıyorum. MÎT, bana Çakıcı'yı koruma, yardım etoe de- ğil, kendi görevini yapma çabası içinde görünü- mü vermiştir. Onun için de benden her şey bel- li olduktan sonra (Çakıcı'nın davası) bir açıkla- ma istenmiştir. Bu açıklama gizli bir açıklama mı, başkasrnrn bıhnediği bir açıklama mı, baş- kasınuı öğrenmediği bir açıklama mı? Üstelik Çakıcı'nın avukatlan bunlan biliyor. Benim açıklamalanma ihtiyaçlan yok. ' Ş A H S I M D A YARGI YIPRATILIYOR' Benim bilgilendirmem, MtT'i dosya içinden çekmektir. Bitmiştirbu iş demektir. Benim şah- sımda yargı yıpranıyor. Neticede toplumun ina- nacağı, güveneceği odak noktalar, zirveler, olur ohnaz birtakım acayip senaryolarla yıpratılırsa vatandaşın güveneceği hiçbir kurum ve kuruluş kalmaz. Bundan Türk toplumu, rejimi zarar gö- rür. Eğer yargıya yönelik değişiklik yapılacak- sa biz bunlan daha önce söyledik. Bu yargının zirvesiyıpratılarak değil, toplum- lapaylaşılarak çeşitliusullerie yapüır. Haksız eleş- tinlerkimseye fayda vermez. Bunun olumsuz so- nuçlan daha sonra ortaya çıkar. vargıtay 1. ceza Dairesi Başkanı: suçlular unutuldu İstanbul Haber Senisi - Organize suç örgütü lideri Alaattm Çakıa'ya verilen cezayı az bularak ka- ran bozan Yargıtay l. Geza Dairesi Başkanı Sa- dıkMollamahmutoğlu. son günlerde gündeme ge- tirilen Çakıcı- MlT-Yargı iddialannın "Yargıyı ve Yargrtay'ı yıpratmaya yöneBk olduğunu" söyledi. Star gazetesınde dün yayımlanan haberde Mol- lamahmutoğlu, "Biz adanıın idam fermanını yaz- dık. Verdiğimiz mahkûmhet karanyla neredeyse adanun hayaünı bitiriyoruz. Yine de suçlanan biz ol- duk" diye konuştu. Çakıcı'nın yurtdışına kâçışıyla il- gili iddialara da yanıt veren Mollamahmutoğlu, "Her günyenibir yalan çıkrvor. YargrtayBaşkanı'na \iHa ahn- mıs dendi. Ben oralan bilirim. Ne villası? Basit bir ko- opera- «if evt 25 mfiyarfak bir bina. 40 yühk hâ- künbunaahr. Mütevaayaşayan insanlanz.Maaşm y»- nsuu yaünm olarak kullansan rahaüıkla öyle bir da- ire satm alabilirsin. Yargryı ve Yargrtay'ı yıpratmak için yapryoıiar" dedi. Alaattin Çakıcı'nın yurtdışuıa kaçışuıa ilişkin süreç- te sürekli yarguun suçlandığını ifade eden Mol- lamahmutoğlu, "Kaçıranlanunuttular.kaçması- na vesile olanlan unuttular, sahte pasaport çıkar- tanlanunuttular. Bizim karan gecyazdığınuzı id- dia ettfler" diye konuştu. Başkan Mollamahmutoğlu, Çakıcı'nm dosya- sının Yargıtay'da duruşmalı olarak görüldüğünü vurgulayarak özetie şunlan söyledi: "8 Nisan'dan bir gün önce müzakeresini bitirip ka- rar müsveddesmi yazdık, doruşmab olduğu için kara- n ilan ettik. Duruşmah yapüan bir dosyanın sonucunu öğrenmekiçinbeniaramalannada gerek yok. İlan tah- tasıkaptdaaLSih.DuntşmasonucunıkaleındenilgiEkişfler istediği zaman öğrenirJ' , GÖRÜŞ ŞAHNAZ ÇAKIRALP Bir KuypukluyıldcKaydı! Sevgili Hocam Zeliha Berksoy: "Bir kuyrvkluyıldız kaydı. Onun kuyruğundaki pı- nttılar dünyayı her zaman aydınlatacak.." demiş. Kayan kuyrukluyıldız, Türk operasının temeli, Türki- ye'nin "prima donna'st, ressam, tiyatro sanatçısı, Ata- türk Devrimleri'nin simgesi, 75. sanat yılını kutlama- ya hazırianan, birkaç gün önce de 94 yaşında "El- veda güzelim dünya, merhaba kâinat" diyerek ya- şama veda eden Semiha Berksoy'du • • • Google'da arama kısmına "Semiha Berksoy" yaz- dım, aradım. Hakkında tam 5850 haber, yazı, resim, yorum çıktı karşıma. ölüm haberini dünyadaki tüm haber portallan vermışti. Genelde "Tûrkiye'nin Pri- ma Donnası öldü" diye verilmişti. Sonra yaşam hi- kâyesi yer alıyordu. Bütün dünya Semiha Berksoy'u tanıyordu. Onun gerçek bir dünya yıldızı olduğunun farkındaydılar. Ne yazık ki bunu bizim medyamız için de yazartanmız için de söyieyemeyeceğim. Her ölen ünlü kişinin ardından yazılar yazan çok önemli ka- lemler(!) Semiha Berksoy için yazmadılari Yahut yaz- mak istemediler. Sanınm Tûrkiye'nin siyasi iklimine ve konjonktürüne uygun bulmadılar! Oysa bırakınız Berksoy'un tüm önemli diğer özelliklerini bir yana, bir ülkede bir sanatçı 75. sanat yılını kutluyorsa, hâ- lâ eserier üretiyorsa, hâlâ canlılığtnı, yaşama sevin- cini devam ettiriyorsa, bu bile Berksoy'u yazmak için yeterli değil miydi? • • • Bu "Dünya Yıldızı "nı yakından tanımak fırsatını bulan şanslı kişilerden biriyim. Üstelik tiyatro öğre- nimine başladığım günlerde. Onun gerçekten ilginç ve saatler süren nice sohbetlerinde bulundum. Baş başa konuşmalanmızda ise onun yaşam hikâyesini onun ağzından tüm aynntılanyla öğrenmek şansını elde ettim. Bendeki tiyatro aşkını perçınleyen en önemli kişiydi yaşamımda. Geieceğe yönelik sanat yasamımda neler yapmam gerektiğini de ondan öğ- renmiştim. Sadece operayı, tiyatroyu, sanatt değil, ondan ya- şam öğütleri de almıştım. Onun yaşam sevinci, ya- şama bağlılığı, yaşamdan hiçbir zaman kopmama- sı, ileri yaşına karşın hâlâ canla başla eserier üret- mesi, konserler vermesi, oyunculuğuna devam et- mesi beni derinden etkilemişti. Kaldı kı Semiha Berk- soy, aradaki kuşak farklılıklannı kolayca aşabilen, benimle dahi çok iyi bir arkadaş, dost olabilen ola- ğanüstü ve çılgın bir kişiliğe de sahipti. Beni çok sevdiğini biliyordum. • • • Darülbedayi'den İstanbul Konservatuvan'na, ora- dan Güzel Sanatlar Akademisine giden yolda tiyat- ro, resim ve şan eğitımlerini almıştı. Daha sonra Ber- lin Devlet Yüksek Müzik Akademısi'nın Opera Bö- lümü'nü birincilikle bitirmişti. Muhsin Ertuğrul'un ilk sesli Türk filminde, "İstanbul SokaWar/"ında oyna- mıştı. Sonra Darülbedayi'de oynamaya başlamıştı. Oradan Ankara Operası'nın kadrosuna girmiş ve Tosca "da sahneyeçıkmıştı. Ve o günlerden bu gün- lere Semiha Berksoy sanat yaşamına aynı şevk, ay- nı hız ve tempo ile devam ediyordu. Semiha Berk- soy sadece "Opera'nın prima donnası değil, aynı za- manda önemli bir ressamdı. Yurtiçinde ve dışında birçok sergi de açmtştı. • • • Opera, tiyatro, sinema, resim... Bunların dışında Semiha Berksoy, 81 yıllık Cumhuriyetimızin 75 yılın- da AydınlıkTûrkiye'nin, çağdaşlığın, Atatürk Devrim- leri'nin yaşayan simgesiydi, sembolüydü. O, tam anlamıyla bir "AtatürkKızı" idi. Atatürk'Dn sanat dev- rimine sonuna kadar bağlı kaldı. Hiçbir zaman bun- dan ödün vermedi. Berksoy, 94 yaşında dahi Tûrki- ye'nin aydınlık ve çağdaş yüzüydü. • • • Sevgili Hocam Zeliha Berksoy, annesinin Nâzım Hikmet'in "Paydos" şiirini anımsatarak "Elveda gü- zelim dünya, merhaba kâinat" diyerek mutlu ve tat- min olmuş şekilde yaşama veda ettiğini söylemiş. Böyle bir yaşama veda bile acaba bu dünyada kaç kişiye nasip olmuştur? Evet bu dünyadan bir kuyrukluyıldız kaydı. Sev- gili hocamın dediği gibi onun pınttılan hemfürkiye'yi hem de dünyayı aydınlatmaya devam edecek. Sevgili hocama, sevgili Oğul'a ve tüm Türkiye'ye başsağlığı diliyorum. scakira!p@mynetcom LORYMA RESORT HOTEL Turunç, Güney Ege'nin fiyortlaria bezenmiş nefes kesici coğraf- yasının en güzel koylanndan biri... Loryma Resort Hotel yamaç- iannın vejetasyon dokusuna gizlenmiş, koyun büyüleyid, mistik panoramasınatümüyle hükmederkonumda, sıradışf birtesis. Or- manlardan inen serinletci esintiler, düşük nem oranı ve bol oksi- jenli, sağlıklı havaayla ideal iklim koşullanna sahip. Eko-çiftiiğin- den kendi sütünü, peynirini, kremasını, yumurtasını temin eden, kendi ürettiği -yörenin en kalM- zeyönyağını kullanan, damak zevki kadar sağlıklı beslenme ilkelerine de duyariı bir mutfak. Konforiu apart dairelef, açık büfe restaurant, pool-bar, Outdoor- Bar, açık/kapalı yüzme havuzlan, jakuzi,fitness-center,sauna, sü- per disko, bilardo. dart, tenis, masatenisi, çocuk kulûbü, doktor servisi... Lisanslı rehberlerie mountainbiking, seakayaking,trek- king, canyoning, scuba diving, rafting... Ruh-zihin-beden sağlı- ğı programian, Ayurveda ve Anti-Aging Merkezi, Aromaterapi masajlan, Yogaseanslan, doğal zayıflama kûrleri, yüz-vücut ba- kımı... "Özel animasyonlar", "sürpriz showlar"dan anndınlmış, arabesk müziği uzaktan bile duyamayacağınız, kent yaşamının yıprattğı insanın pozitif yaşam enerjisiyie dolu günlükyaşamına dönmesini hedefleyen. kürlürve çevre dostu bir işletme anlayışı. Detaylıbiigi: wvmlopyma.com Turunç, 48700 Marmaris Tet 0 252 476 72 20-24, Faks: 0 252 476 72 25 info(âloryma.com l t Cumhuriyet Dostlanna % 15 indirim, V3 taksit ,;