17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 TEMMUZ2004PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Zeki Sezer: OSFye Hitiyaç var • ANTAKYÂ(AA)-DSP genel başkan adayı Zekı Se^zer, Türkiye'nın ıç ve dış politikada atılan yanlış adımlar nedeniyle zor günler yaşadığını belirterek 'Türiaye'nın DSP'ye ihtiyacı var" dedi. Hatay ıl örgütü binasında partihlerle bir araya gelen Sezer, hükümetın, AB'ye girebilmek ıçin ulusal konularda ödünJer verdiginı söyledi. Esld DSP Istanbûl tl Başkanı Levent Özer, 25 Temmuz 2004'teyapılacak kurultayda DSP Genel Başkan adayı olduğunu açıkJadı. Atamalar Resmi Gazete'de • ANKARA (ANKA) - Resmi Gazete'de yayımlanan atama kararlarına göre, Devlet Malzeme Ofısi Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu Başkanlıgı'na, Milli Emlak Genel Müdürii Faık Cecelı atandı. Boru Hatlan ile Petrol Taşıma AŞ Genel Müdür Yardımcısı Kerim Taşkıran da görevden alındı. Aynı kurumun yönetim kurulu üyeliğine de Bekir Aksoy getirildi. Batman'a, Afyon Milli Eğitim Müdürii Metin Toprakoğlu, Şırnak'a Karaman Millı Eğitım Müdürii Mazlum AJtunkaya, Mardin'e Mehmet Selim Uran, Artvin'e Cafer Tulmaç atandı. Kastamonu Milli Eğitim Müdürii Nihat Tarakçı görevden ahndı. Hükümette KKTC kaypsı • ANKARA (ANKA)- Kuzey Kıbns Türk Cumhunyetrnde (KKTC) patlak veren ve giderek kangrenleşme sınyali veren hükümet krizi Ankara'da da tedirgınlik yarattı. Hükümet KKTC'deki hükümet krizını, gerek Dışişleri gerekse Başbakanlık cephesinde 'dıkkatli ve duyarlf bır şekilde izlemeye aldı. Referandumdan sonra patlak veren krizin seçime gidilmeden çözüJmesi ve yenı bir hükümetin kurulmasının l en uygun çözüm' olduğunu açıklayan hükümet, bu acımdan sonra soruna direkt müdahil olmadı. Çakıcı soruşturması • İstanbul Haber Servisi- Hikkındaki hapis cfzasının Yargıtay ta-afindan onanmasından ksa bir süre önce yındışına kaçan ülkücü rrarya liden Alaattin Çıkıcrnın kaçmasma yadım ettikleri iddiasıyla gozaltına alınan 4 kişı bu kcruhsatsızsilahla yikalandı. Gozaltına alnanlann Çakıcı ile fceefon ve elektronik posta yduyla ıletışim kurduklan ilm sürüldü. 'Totojmlarımızın geni değiştirildi' • ANKARA (Cumhuriyet Birosu) - Yıldız Teknik lİTversitesi'nden öğretim uresı Prof. Şeminur Topal, "Takya'da ayçiçeği, gıreyde de pamuk ve nrnr üretiminin ta-jmının, genetiği dfıştirilmiş ABD ürünü tecimlarla yapıldığını sıyiedi. Genetiği lüpştirilmiş Cjjanizmalara Hayır IPıtformu'nun tsojntısında konuşan TlFal. "Bu ürünler insan ş=z ığında olumsuzluklara ı—::en olabilir" dedi. Erdoğan, meslek liselerindeki öğrendlerin ailelerini, çocuklannın durumuna sahip çıkmamakla suçladı bıımıı luntip laşkutıııaMEBRU ERDOĞAN Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'ın da katıldığı Birlik VakfVnın "MesekterÇarekr" konulu toplantısında, türban ve imam hatip liseleri (ÎHL) propagandası yapıldı. IHL me- zunlannın istediği üniversite- lere gitmesini öngören yasa- nın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in vetosundan sonra tekrar Meclis'te ele alın- mamasını eleştiren konuşma- cılara Başbakan Erdoğan, "Biz bunun bedelini ödemeye hazır değjüz. Toplum hazır oİduğun- da biz bu adımı atanz*" yanıtı- nı verdi. Grand Cevahir Otel'de dün gerçekleştirilen toplantıda ko- nuşan Başbakan Erdoğan, mes- • Birlik Vakfi tarafindan düzenlenen 'Meseleler ve Çareler' konulu toplantıda, imam hatip liseleriyle ilgili düzenlemelerin Cumhurbaşkanı'nın vetosunun ardından yeniden TBMM gündemine alınmamasıyla ilgili eleştirilerle karşılaşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz bunun bedelini ödemeye hazır değiliz. Toplum hazır olduğunda biz bu adımı atanz" dedi. lek liselerinde çocuklannı oku- tanlan, çocuklannın durumu- na sahip çıkmamakla suçladı. Yasanın tartışıldığı dönemde başta Cumhurbaşkanlığı ve Ge- nelkuraıay Başkanlığı olmak üzere sivil toplum örgütlerinin tepkisini "Yasanın karşısma düdknler" olarak niteleyen Er- doğan, toplumun gerektiği ce- vabı vermediğini öne sürdü. Bunun bedell var Başbakan Erdoğan, kendı- sinden önce konuşan Prof. Dr. Şefik Dursun'un düşünceleri- ne katılmadığıru belirterek ya- sanın Meclis'te ikinci defa gö- rüşülmemesinin nedenini şöy- le açıkJadı: "Şunu haurlatmak isterim. bizbunun ikincisini deyapanz, yaparthk Ama bunun beddi- ni siz ödemeye hazır nusnuz? Bunun bedeB var. Biz hükümet olarak bu bedeü ödemeye ha- zır değiliz. Çünkü daha önce ödenen bedeller var. Biz şimdi bu meslek liselerinde okuyan- lara da avnı bedeü ödetemeyiz. Bunun için de bu adımı atama- yu. Toplum buna hazır olduğu zaman bu adım atüır." 'Ben de AİHM'nin tezaâhından gectlm' Avrupa Birliği'nden (AB) müzakere tarihinin alınması içın uyum yasalan hızla çıka- nlırken Erdoğan konuşmasın- da, AB 'nin en önemli yargı or- ganı olarak kabul edilen AÎHM'yı şu sözlerle eleştirdi: "AİHM'nin tezgâhından ben de geçtim. AİHM'ye müraca- at ettikten sonra 4 yü geçti, be- ninı dosyam daha önlerinegel- memişti ama îmrah'daki zatm dosyası henıen önlerine geldi ve yürütmeyi durdurma kara- n ahndı.'" Partisınin iktidara gelmesi- nin ardından davasuıı geri çek- tiğini anımsatan Erdoğan. ken- disiyle ilgili en doğru karan seçimlerde milletin verdiğini söyledi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, tçişlen Bakanı Abdül- kadir Aksu. Milli Eğitim Ba- kanı Hüseyin ÇeBk ile Başba- kanlık Müsteşan Ömer Din- çer'in birer konuşma yaptığı toplantıya, İstanbul Valisi Mu- ammer Güler. tstanbul Büyük- şehir Belediye Başkaru Kadir Topbaş ve Hak-lş Genel Baş- kanı Salim Ushı da karıldı. Kahraman'dan laiklik tanımi: 'Onümüze çıkan bir labirenf• Birlik Vakfi Kurucular Kurulu Başkanı Kahraman, laikligin önlerine çıkan labirentlerden biri olduğunu söyledi. Prof. Dr. Dursun ise kesintisiz zorunlu eğitimin 'dayatmacı zihniyet' tarafindan hayata geçirildiğini savundu. İstanbul HaberServi- û - Birlik Vakfi tarafin- dan düzenlenen "Mese- lelerÇarefcr" konulu top- lantıda vakıf üyeleri la- iklik karşıtı çağn yaptı. Vakfin Kurucular Kuru- lu Başkanı tsmail Kah- raman. "laikligin önle- rineçıkan labirentlerden biri olduğunu" savuna- rak "laiküğin 1982 Ana- yasası ? nuı özüne uygun olmadığuıT iddia etti. " kamusal alan"ın hu- kukta yeri olmadığını öne süren Kahraman, Türkiye'de inananlann zulüm çektiğini iddia et- ti. Hukukun, inanç huku- ku ve ateist hukuk olarak ikiye ayrıldığını ifade eden Kahraman, şöyle konuştu:"Devlet, inanç- lann önünü kesmek de- ğil garanti altına alnıak zonındadır. Kamusal alankadmm hukuktaye- ri yoktur. İnsan istediği yerdebaşnuörtebilir. Gi- receğikurumda isenere- den mezun otduğunu sor- mak. körü niyetten de öteyegftmektir. Zorunlu eğitinKİe süre>i 11 >ila çı- karmanın tersine. mev- cut süreyi azaltmakgere- kir. Gençleri 19 yaşına kadar bu du\arlar ara- sna mahkûmetmekdoğ- ru değü" Toplantida "EğitimFb- Btikamız" konulu rapo- ru sxman Prof. Dr. Şefik Dursun da 28 Şubat'tan sonra eğitimde ideolo- jik ve siyasi baskılar meydana geldiğini ilen sürerek "Umversiteleri vabıızcumhurrvçtin bek- ça jpbi görmek,onlan ge- ri götürür" dedi. YÖK'ün bilimsel özgür- lüklerin önünde engel ol- duğunu belirten Dursun, " 28 Şubat'tansonra üni- vtrsrtdere shaseti sokan- lar, şimdi deTSK'yi ken- di saflanna çekmek ya da TSK'nin bazı komu- tanlannın yanında du- ruyor göriinerek güç ka- zaiunak istivoriar. Bu ko- nuya TSK mensuplan- nın da hassasrvet göster- mesigerektiğini düşünü- yoruz" dedi. Kesintisiz, zorunlu eğitimin pedagojik ol- madığını iddia eden Dur- sun, kesintisiz eğitimin "dayatmacızihniyet'' ta- rafindan hayata geçiril- diğini, 8 yıllık eğitimin 5 artı 3 şeldinde değişti- rilmesı gerektiğini söy- ledi. tHL'lerin kuruluşu- nun Ögretım Birlıği Ya- sası'na aykın olmadığı- nı kaydeden Dursun, "Beniın evladınun nasü birdini eğttim alacağı ko- nusunda başkası karar wremez" dedi. Dursun, AKP'nin, öğretim üye- lerinin beklediklerinin hiçbirini gerçekleştıre- mediğin] de sözlerine ek- ledı. "tnsan Haklan ve Ozgürlükler'' konulu ra- poru okuyan Komisyon Başkanı Prof. Sami Şe- ner başörtüsüyasağının kaldınlmasmı istedi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART / GUVBhlÜK ( > L f G SONRA TORUULARIM BU POTOĞFİAFA BAKİP t?Et?£- PUVACAKLARl [email protected] Laikliğe meydan okundu İsmail Kahraman 'ın laiklik karşıtı sözleri büyük alkış alırken bakanlar Tür/dye ile ilgiligenel konularda konuşmayı tercih etti tstanbul Haber Servisi - Birlik Vakfi tarafindan gerçekleştirilen "Meseleler ÇareJer" konulu toplan- tı, Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan'ın toplantı salonuna gecikme- li gelmesinin ardından başladı. Başbakan Erdoğan'ı takip ama- cıyla toplantıya katılan gazeteciler, vakıf yöneticilerinin laiklik karşıtı sözleriyle şaşkına döndüler. Vak- fin Kurucular Kurulu Başkanı tsma- il Kahraman ın laıkliği. "önlerine çıkan labirent" olarak değerlendir- mesı salonda soğuk duş etkisi ya- ratırken salonu tıka basa dolduran dinleyicilerden büyük alkış aldı. Vakıfyöneticilerinin laik cumhuri- yete saldıran, türbanı ve imam ha- tip liselerini savunan konuşmalan- nı dınleyen kalabalığın tamamına ya- kınının erkek olduğu dikkat çeker- ken sayısı çok az bulunan türbanlı kadınlar, toplantıyı sessiz izlediler. Sesslz kaldılar Kamuoyunda büyük tepkilere yol açan türbanın kamusal alana gir- mesi ve tHL'lerin istediği üniversi- teleri seçerek kadrolaşmanm önü- nün açılması konulannda konuş- macılar oldukça "cöretkâr" davTa- nırken Başbakan ve bakanlardan bu konulara yanıt verilmemesi dik- kat çekti. Başbakan Erdoğan ÎHL'ler konusunu "Buna hazır değffiz" di- ye geçiştirirken bakanlar, Türkiye ile ilgili genel konulardan konuşma- yı tercih ettıler. Hemen her konuşmasında Avru- pa değerlerine vurgu yapan Başba- kan Erdoğan, Avrupa İnsan Hakla- n Mahkemesi "nin (AlHM) türbana geçit vermeyen karan konusunda ise AB ile AtHM'yi ayn tutarak de- ğerlendiıme yoiuna gıtti. Başbakan Erdoğan, parti yöneticilerinden AlHM karannın gündemde tutulmamasını istedi AKP'den ^kaııııısal alaıı^ manevrası BÜLENTSARIOGLU ANKARA - Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'nden (AlHM) umduğunu bulamayan AKP. türban yasağım "ka- musal alan" tanımıyla daraltmayı tar- tışıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan da konunun Avrupa tnsan HakJa- n Mahkemesi'ne taşınmasının yanlış olduğunu belirterek partisinin merkez karar yönetimi kurulu üyelerine "AtHM kararını gündemde tutma- maya özen gösterin" uyansmda bu- lundu. AİHM'nin kamusal alanda türbana onay vermeyen karan, AKP'nin önce- ki gun yapılan merkez karar yönetim kurulu (MKYK) toplantısında ilginç yorumlarla değerlendirildi. Bazı MKYK üyelerinüı görüşleri, iktida- nn orta \r adedeki hedefıne dönük ipuç- lan da verdi. Alınan bilgiye göre Dev- let Bakanı Beşir Atalay, uluslararası mahkemedeki kararın siyasi olduğu- nu savunarak "Hukuki olarak bir de- konunun AİHM'ye taşınmasını yan- lış bulduğunu söyledi. Erdoğan'ın, "Bu konudaki tartış- malara katılmaym, kimse pokmiğe girmesin.Gündemdetutmamaya özen • AİHM'den umduğunu bulamayan AKP yöneticileri, 'kamusal alan' tanımını daraltmaya dönük seçenekleri değerlendirmeye başladı. MKYK toplantısında konuşan Devlet Bakani Atalay, AlHM karannın siyasi olduğunu savunarak "Hukuki olarak bir değeri yoktur" diye konuştu. ğeri yoktur" görüşünü dile getirdi. Atalay'ın, Türkiye'yi savunan avukat- lann kamusal alan ve türbanm siyasi simge niteliğiyle ilgili görüşlerine de tepki gösterdiği öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Başbakan Erdoğan da bu gösterin" dediği öğrenildi. Bazı MKYK üyelerinin de, Cumhurbaşkanı'nın "kamusal alan" yaklaşımına tepki gös- terdiği. Dolmabahçe Sarayrndaki da- vete Başbakan ve bakanlann eşsiz da- vet edilmesini eleştirdiği öğrenildi. Dolmabahçe Sarayı'nda düğün, kok- teyl gibi davetlerde kılık kıyafet sınır- laması bulunmadığını savunan bir yö- netici, "Artik kamusal alanı tanımla- mak gerekjyor" görüşünü dile getir- di. Bunun üzerine bazı üyeler, "sivil toplum örgütlermin de kanhmryla mu- tabakat sağlanacak bir kamusal alan tanımı yapıhnasuu" önerdi. AKP yöneticileri. "kamusal alan" tanımı ile üniversitelerde türban ser- besrisini sağlamayı amaçlıyor. Devlet kurumlan ve üniversitelerin "hizmet sunan" açısmdan kamusal alan sayıl- ması, ancak "hizmet alan" açısından sınırlama olmaması tasarlanıyor. Bu du- rumda üniversite öğrencilerinin de "hizmet alan" olarak kıyafet sınırla- masından kurtumıası hedefleniyor. POLTTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA . .Ağlama Çocuk. Başımı göğe kaldınyorum, mavi birrüzgârın esme- sini bekliyorum... Avluları fesleğen kokan evlerde otururken önüm- de de deniz olmalı!.. Bir delişmen çocuk ağlarken ona mızıka çalsam su- sar mı? Aşk çiçeklenir mi bu mevsim? Taç yaprakla- n gözlerini açar mı? Uzaktan bir ses duyuyorum o sırada: "Yine saçmaladın!" Yıldızlann derin uykuda olduğu saatlerin içindeyim!.. Biraz yorgun, biraz da kınlganım!.. Dün sabah Boğaziçi Köprüsü'nden geçerken Or- taköy açıklannda onlarca tekne gördüm... Bir ağaç, bir koru, bir orman, bir göl, bir de senin gözlerin vardı hüzünleri çogaltan!.. Simsiyah iri gözlerinde çaresizliğin belirgin izi var- dı... Van'da, hastane odasında yatan on yaşlarındaki çocuğunun saçlannı okşuyor, sonra hıçk/ra hıçkıra ağ- layıp teröre lanet okuyordun... Acıyı çok yaşamıştın!.. Çünkü o bölgede doğmuş, o bölgede büyümüş, o bölgede evlenip çocuk sahibi olmuştun... Ben başımı göğe kaldırdığımda biraz lyonya kok- ladım, Adatepe Köyü'ndeki o çardaklı kahvede ça- yımı yudumlarken tüm çocuklann, tüm kadınlann adı- nı değiştirdim... Hepsi de Ayşegül'dü... Hepsi de çocuk kitaplann- dan "Ayşegül"ü seçmişlerdi... Kaz Dağlan'nın eteklerinden bir çırpıda Van'a geçtim, yoksulluğun, çaresizliğin arasında kaybolmuş Ayşegül'leıie konuştum, Mehmet'lerin kırpiklerin- de anlatılması güç özlemleri yakaladım... • • • Temmuz ikindilerinde Sıvas'taydım ben... Başımı göğe kaldırdım... Bozkır akşamında dağ çiçeklerinın kokusunu içi- medoldurdum... Behçet Aysan'ı gördüm o sırada, Asım Bezir- ci'yi, Metin Artıok'u... Bir şiir geldi aklıma, sessizce okudum: "Ateşi üfle Ferhat Köriığü iyi kullan Bu can bunca esarete dayanır Soludukça içimde sevdan" Yaprak kımıldamıyordu dışanda... 2 Temmuz sabahı Van Valisi Hikmet Tan'ın oğlu Erkan Tan, TV-8'de görevinin başındaydı... Yayına ara verildi. Erkan, babasının ölümden kıl pa- yı kurtulduğunu öğrendi.. Ne tuhaftı yaşam!.. Nesimi Çimen'i, Hasret Gültekin i uçuk pembe eski biralbümde gülümserken seyrediyordum. Muh- lis ve Muhibe Akarsu bir serçe kuşunun daia ko- nup ardından uçmasını bekliyorlardı... Asaf Koçak fötr şapkasıyla ne güzel gülümsüyor- du!.. İçimde karmaşık duygular vardı... Cumhuriyet'te Özgür Erbaş'ın haberi yıllardır ya- zılanların bir kanıtı değil miydi? Istanbul'daki intihar saldırılarının baş oyuncusu Feridun Uğurlu'nun, Fethullahçı Zaman gazetesi- nin dağıtıcısı olduğu ortaya çıkmıştı... Sanıklardan Ali Süngü, mahkemede aynen şöyle diyordu: "Uğurlu'yu Zamangazetesınidağıtırken tanıdım..." 15 ve 20 Kasım'da Istanbul'u kana bulayan cani- lerin nerelerde yuvalandıklan bir bır ortaya çıkıyordu... Zaten Feridun Uğurlu, uzun yıllar Nureğitimı alma- mış mıydı? Fethullahçı Zaman gazetesıni dağrtan Feridun Uğur- lu, El Kaide'yi Türkiye'de örgütleyerek fahri imamlık yaptığı camileri "silahlı, bombalı çeteyuvası" yap- mamış mıydı? • • • Takke düşüyor, kel görünüyor!.. Yayvan gülüşlerin zamansız saatlerinde, bozkır ak- şamlannda, Ağn Dağı eteklerinde sevgiyi değil hüz- nü çoğaltıyoruz... Umutla umutsuzluğun gölgeleri temmuz ikindile- rinde Cahit Külebi'nin dizeleriyle buluşurken kirpik- leri ıslanmış bir çocuğa seslenmek istiyorum: "Ağlama çocuk!" Sonra Külebi'nin o hüzünlü şiirini okuyorum: "Bu gece, bu gece Uykusuzum, kederliyim, deliyim, Yüzünde uzak sevgilerin derin aydınlığı, Durmayalım şehir şehir, yıldız yıldız karanlıkta Bu gece ölmemeliyim" Başımı göğe kaldınyorum... CHP çevresi tel örgülerle çevrili birotelde kurultay yapıyor. Jandarma bölgesinde üstelik. Jandarmala- nn ellerinde otomatik silahlar. Itişip kakışmalar... Sanki Ankara değil burası, Gazze ya da Bağdat.. CHP'ye yakışıyor mu bu? hikmetcetinkaya / cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA Fethullah Cülen'in 40 yıllık serüveni HİKMET ÇETINKAYA ^Mi4iikiıı 40 yılljj^Beruvonı "KimbuFelhullah?... Hikmet Çetinkaya, odamı kendi dilinden deşifre ediyor, kimliğini sergiltyor... Bajkasının anlotımı değil." ilfıan Sdçuk Günizi Yayıncılık Tel: 0 212 512 11 72
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle