22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SOTFA CUMHURİYET 21 TEMMUZ 2004 ÇARŞAMBA 14 Ul\ kuttur@cumhuriyet.com.tr •Çok kültüıüü yaşam' izlekli 1. Uluslararası Adalar Festivali açılış konseriyle başlıyor Adalar'da şenlikbaşlıyorKültürServisi-1. Uluslararası Adalar Fes- tivali yarın başlıyor 30 T«emmuz 'a dek sü- recek olan etkinlık, Adalar Belediyesi, Kül- tûrlerarası Iletişım Derne ği. PPR ve Adalar Vakfi işbirliğıyle Büyütsada. Heybeliada, Burgaz ve Kınalıada'd'a gerçekleştirilecek. Fesüvalın amacı, Istanb ul 'un kültürel mi- ras açısından en zengin yörelerinden biri olan adalan. geçmişte olduğu gıbi bir kül- tür ve sanat merkezıne d<müştürmek, ada- lann çokkültürlü geçmişinin araştınlması- ru teşvık ederek, tarihsel mirası koruma bi- lincıni gehştirmek, çeşitli uluslann sanatsal üretımlerinın sergilenmesi yoluyla ulusla- rarası dostluk ve dayanışma duygulannı giiçlendırmek ve adalanrı sorunlannı gün- deme getirerek, çözümler üretilmesini teş- vik etmek. Festıvalın orta ve uzak dönemdeki amaç- lan arasında. adalan kültiâr ve sanat dünya- mızda özgün bır konuma sahıp kılarak, Is- tanbul'un tunstik potansi;yeli ile ekonomik ve sosyal yaşamının gelaşmesine katkıda bulunmak yer alıyor. Teması 'Çok kültürlü yaşam' olan etkin- lığe her yıl bır ya da bırkaç ada kentı ya da ada ülkesi konuk olacak. Festıvalin ılk yı- lında Yunanıstan ve Kıbns'tan sanatçılar Is- tanbula gelecek. Festıval afışı Tan Oral'ın imzasını taşıyor. Uluslararası Adalar Festivali Düzenleme Kurulu, Coşkun Özden ( Adalar Belediye Başkanı), Halim Bulutoğlu (Adalar Vakfı), Nuran Ataylan (Turing Büyükada Kültür Evi), Özdem Petek (PPR> ve festıval sanat yönetmeni Vecdi Sayar'dan (Kültürlerarası lletışım Derneğı) oluşuyor. Sadecefilmgösterimleri ücreüi Büyükada Lale Sıneması'ndakı film gös- tenmleri dışında tüm etkinliklerm ücretsiz olarak izlenebıleceği etkinlik programmda RossDaly, 'Sefarad', Hadass Pal-Yarden, '3 Kaduı' (Yeninur Ada, Sumru Ağıryürüyen ve YaseminGöksu), 'Pervane*. 'TrakyaBlu- es'. Saylort Topluluklan, Atanassis Verdel- lis, Anna Nikitiadi, Giorgos Karavelantzis üçlüsünün, Lisa ve Ufuk Karakoç'un, Ari Edirne-Şirak Şahridyan, Sema, Vedat Sak- man konserleri, Ataol Behramoğlu-Haluk Çetin'in şiir ve müzık dinletisi, SakiÇimen- Eda Yeker ikilısınin müzik ve dans etkinli- ğı, Kıbnslı şairlerin şiır çeviri atölyesi, Türk ve Yunan sanatçılan resim sergisı, 'Dün- den Bugüne Adalar' ve 'Çokkültürlü Ya- şam' başlıklı paneller, Melih Cevdet An- day'ı anma etkinliği, 'Ada Şiirieri' dinleti- si, Büyükada kültür turu ve film gösterimle- ri ('Büyükada'da Sürgün', 'ParalelYökuluk- lar', 'Çimen' ve 'Hayatmm Tek Yolculuğu') yer alıyor. Adaİ K'tkinliğin amacı, Istanbul'un kültürel miras açısından en zengin yörelerinden biri olan adalan, geçmişte olduğu gibibir kültür ve sanat merkezine dönüştürmek, adalann çok kültürlü geçmişinin araştınlmasım özendirerek, tarihsel mirası koruma bilincini gelişrirmek. Çeşitli uluslann sanatsal üretimlerinin sergilenmesi yoluyla dostluk ve dayanışma duygulannı güçlendirmek de etkinliğin amaçlarından. Atanassiz Verdellis, Anna Nikitiadi, Giorgos Karavelantzis üçlüsü de festivalde yer alacak sanatçı ve topluluklar arasında. Etkınliklere, Emillios Eden, Avra Sidiro- poulou, Hıfzı Topuz, Oya Baydar, Cengjz Bektaş, Oral Çahşlar, Aslı Erdoğan, Buket Uzuner, Stefanos Yerasimos, Etyen Mahçup- yan, Mario Levi, Robert SchUd, Mıgırdıç Margosyan, Duygu Asena, Işıi Özgentürk, Hrant Dink, Neşe Yaşin, Fikret Demirağ, George Moleskis, Nora Nadjarian, Faize Öz- demirciler, Gürgenc Korkmazel'ın de ara- larında bulunduğu şair \ e yazarlar, Haldun Ergüvenç, Bennu Yüdınmlar, Sumru Yav- nıcuk, Mümtaz Sevinç, Cüneyt Türel, lHbe Saran'ın aralarında olduğu tiyatrocular, üç yönetmen Derviş Zaim, Panicos Chrysant- hou ve luran Yavuz ıle heykeltıraş Markos Georgilakis , Koray Ariş, Rasim Konyar, ressam Anna Palieraki, Vasiliki Sofra, Vage- Hs Papapayannis, Ioanna Terh'dou, Eva Me- la, Orhan Taylan, Müşerref Zeytinoğlu, Ko- met, Balkan Naci İsümyeö, ErdalAlantar, Kez- ban Arca, Enıre Zeytinoğlu, Fatma TüKn,Ar- zu Başaran, Murat Morova katıhyor. Festıvalın Sanat Yönetmeni Vecdı Sayar, önümüzdeki yıllann programı üzerinde şım- diden çalışmaya başladıklannı Malta'dan Sicilya'ya, Küba'dan Japonya'ya, dünyanın farklı kültürlerinı Istanbul adalannda bu- luşturmayı hedefledıklenni söylüyor. pprtr@superonline. com 24 Temmuz 'a kadar Stockholm de müzikseverler caz, soul ve blues 'a doyacaUar Sanatçı olarak savaşçı bir kişiyiııı • Stcokholm Caz Festivalinin bu yılki yıldızı Stevie Wonder 1989'dan sonra yeniden Isveçli hayranlanyla buluşuyor. GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM-Yağmurlu ve soğuk bir yaz geçırmekte olan Stockholm'de 24 Temmuz 'a dek güneş değilse bile müzik insanlan ısı- tacak. 17 Temmuz'da başlayan 'Stockholm CazFestivalTne en son 1989*da katılmış olan Stevie VVonder bu yılın yıldızı. Sanatçı ayn- ca, 10 yıldan fazla süren bir aradan sonra ye- ni albümü 'A time to love'da yer alacak bazı parçalannı da hayranlanna sunacak. Stevie Wonder, Stockholm'e gelmeden önce Nor- veç'tekı Molde Caz FestivaB'ne katılmıştı. Stockholm'e hareket etmeden önce dü- zenlenen basın toplantısında, sorulann çoğu yeni albümü üzenneydi. Daha önce temmuz ayında çıkması tasarlanan albüm, eylülü bu- lacak. Sanatçı bunun nedenini şöyle açıkladı: "Uzun süredir yeni bir albüm }apmadığım içüı özür dileyecek değilim. Bu geçen zaman süresince çok şey yaşadım: Kardeşim Larry, Ray Charles vie önceki eşün Syreeta'vı kay- betrim. A>ıuzamanda, bir oğlan çocuk baba- sı olma mutluluğunu yaşadım. İnsan kendi- sine yaşamak için zaman ayırmalı Id başka- laruıa verebileceği bir şejleri olsun. A tıme to lo\ e' sanırım eylülde çıkacak. Dinlenmek ve kaybettiklerime sa> gı göstermek zorun- daydnn." 'Ben de bir caz severlm' Stevie VVonder, zamanla bir caz albümü hazırlamayı da tasarlıyor. Bunun için, "caz- severlerin zevkine uygun olacağından emin olmak" istiyor. "Ashnda ben de bir cazseve- rim ja" diye eklıyor. 54 yaşındaki sanatçı, Isveç'te yayımlanan Metro gazetesinin de sorulannı yanıtladı. Bir sanatçı olarak kendinı bır boğa gibi gör- düğünü söyleyen Stevie Wonderla yapılan söyleşıden bazı bölümler şöyle: - Bunca vikfarçeşitliödüDerkazandm ve dün- yanın savgısını üzerinde topladm. Erişemedi- ğin bir şey kaldı mı? -Fn ivi ra7 alhı'imii nlarat mak hıç de fena ohnaz. En iyı gospel albü- mü olarak da bu ödülü kazanabilirim. Bun- dan çok hoşnut olurdum. Çünkü bazılan için bu, çalışmalanmın başanlı olduğu anlamı- na gelırdi. - Böyie bir karşıhk görmeye gerçekten ih- tiyacm var nıı? - Hayır, ama konu o değil. Ama ben bır caz albümü yapınca, bu belkı benım hayranlanm tarafından beğenılir, ama dığerleri bunu ger- çek bır caz olarak görmeyebılir. Böyle bır ödül. dığerlerinin bu tür cazı be- nim aracılığımla keşfedıp sevmesıne yol aça- bılir. Eğer ben bir gospel albümü yapıp Tan- n"nın iyiliğinı anlahrsam, buna ınanmayan- lar KflVi hıı «nvpHp Tann'nın ivi oHıı&unu keşfedebıhrler. Aslında ben Grammy'den da- ha çok şaka şeklinde söz ediyorum. Çünkü ben bir sanatçı olarak kendimi bir boğa gibı hissediyorum. Yani ben bır yanşçı, mücade- lecı kişiyim. - Sana göre en ivi ve en kötü parçan hangi- leri? - Umanm en iyı parçamı henüz yazmadım. Dılerim çok. ama çok iyi parçalar yazmı- şımdır ama en iyi parçamı henüz yazmadım. En kötü parçamı da henüz dinlemedin ve muhtemelen bundan sonra da dinlemeye- ceksin. Stockholm Caz Festıvali'ne kahlacak di- ğer yıldızlar arasında Dave Brubeck, Van Morrison ve Ansie Stone da bulunmakta. İstanbul'da Festival mevsimi bitti Berlin 'de Türk Festivali Kültür Servisi - tstanbul Kültür ve Sanat Vakfi, bu sene bır ılke daha ımza atıyor ve Avrupa'mn önde gelen sanatçı ajansı Harrison Parrott ve Berlin'deki VVerkstattderKulturen'ın ortaklığında 27 Ağustos-4 Eylül tarıhleri arasında Berlin'de 'Şimdi Now' adlı bır festıval düzenliyor. 'Şimdi Now' kapsamında; 9 gün boyunca, 20 festival yerlerinin sanatseverlere; konserlerden sergilere, tiyatrodan dansa, konferanslardan film gösterimlerine uzanan 40'ın üzennde etkinlik sunulacak. Berlin'ın belli başlı konser ve gösten mekânlannın yam sıra Berlin sokaklannın da ev sahipliği yapacağı 'Şimdi Now' ızlencesınde Türk kültürünün geleneksel unsurlannı çağdaş örneklerle bırlikte sunan yerlı ve yabancı birçok sanatçı ve topluluk bir araya gelecek. Istanbul Kültür ve Sanat Vakfi, Berlin'de gerçekleşecek 'Şimdi Now' festivalinin yanı sıra diğer etkınlikleriyle de ağustos ayından itibaren Istanbullu sanatseverlerle buluşacak. Rock'n Coke 22-23 Ağustos(Pozitıf işbirliği ile); ÖCSV Çocuk ŞenKği-Minifest 1-2-3 Ekım; Fümekimi 8-14 Ekım. 11. uluslararası tstanbul Caz FestivaK'yle bırlikte, Istanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın yılın ılk yansmda düzenlediği Istanbul festıvalleri sona erdı. tstanbul Kültür ve Sanat Vakn'nın 2004 yılının ılk dönemınde düzenlediği etkinlıklere 180 bine yakın ızleyici katıldı. 23. Uluslararası tstanbul FUm FestivaB'nı yaklaşık 90 bin kışı. 14. Uluslararası tstanbul Tiyatro Festivan'nı yaklaşık 20 bin, 32. Uluslararası tstanbul Müzik Festivali'nı yaklaşık 25 bin kişı. 10. Uluslararası tstanbul Caz Festrvah'ni yaklaşık 45 hın kisı izledi. • DEFNE GOLGESI TURGAY FİŞEKÇİ Baktığımız Yer Geçenlerde Radikal gazetesinin kültür sayfa- sında bir yazı okudum. Yazar, Meriç Nehri'nin ötesine, Yunanistan'ın Batı Trakya bölgesine oto- büsle yaptıklan bir okul gezisinin izlenimlerini an- latıyordu. Atina Pantheion Ünıversitesi ile Istanbul Bilgi Üniversitesı öğrenci ve hocalan iki otobüsle, or- tak kültür mirasının peşinde bir gezi düzenlemiş- ler. Meriç'ten Dedeağaç, Drama, Gümülcine, Ka- vala, Iskeçe boyunca Batı Trakya'da kona göçe iler- liyorlar. Yazann ilk dikkatini çeken, geçmişte de Bizans ile Roma'yı birbirine bağlayan tarihi yolun yeni bir otoyolla modernleştirilmesi. Yörede bir bölümü tamamlanan otoyolun on yılı aşkın bir süredir ya- pımı sürüyor. Meriç'ten Adriyatik Denizi kıyılanna dek uzanacak bu yolun Avrupa Birliği olanaklan- na karşın bunca yılda ancak yarılanabilmiş olma- sı biraz düşündürücü. Yazarı rahatsız eden temel sorun ise küresel dünyadaheryerinaynılaşması.Gümülcine'de, Is- keçe'de gördüklen hep barlar, barlar... tekno mü- zikler, kokteyl içkiler... Yazının sonunda, "Her şeyin aynı olmak için bunca ısrartı olduğu bır çağ ve dünyada bir şey keşfetme ümidi beyhude gibi. Geriye yalnızca yol yapmak kalıyor" denmiş. Tabii, toplu gezilerde baş sorun, topluluğun bir- biriyle ilgilenmek yerine, gıdilen yer, görülecek şey- lerie ilgilenmesinin sağlanabilmesi. Bir arada yol- culuk eden insanlar, bırbirlerinden hoşnutsa git- tikleri yerterde yeni insanlar tanımak, yeni şeyler görmek, öğrenmek gibı istekler duymuyorlar ge- nellikle. Oysa orada tanıyacaklan bir ınsan, gittikleri ye- rin pek çok kapısını açıverir zıyaretçilere. Yazıda böyle bir rastlaşmadan da söz ediliyor: Altı yaşın- da Yunanistan'agelmiş, Konyalı Adonia'nın lokan- tasında pancar salatası, ahtapot ve sardalya yer- lerken hem lokantacıyla, hem de yan masadan ken- dilerine boğma rakı sunan iki yaşlı insanla böyle- sı bir yakınlık kuruluyor aralarında. Ama daha öte bir gelişme olmuyor. Topluca bariarda zaman geçirmek yerine söz- gelimiöğrencilerden, konaklanılan kentin insanla- rıyla kahvede, lokantada, çarşıda ya da kapısını çalacakları bir evde konuşmak, onlan tanımak, yaşamlarından ılginç buldukları yanlan, kültürel özellikleri yansıtacakları ödevler hazırlamalan is- tense, sonra bunlar paylaşılsa daha değerli anılar kalmaz mıydt, böyle bir geziden? Sözgelimi günümüz Türkçesinin giderek yoz- laşmasına karşın, bu yöredeki ınsanların nasıl te- miz, bozulmamış birTürkçeyle konuştuklan, ken- di yerel kültürlerini evlerinde, mutfaklarında na- sıl canlılıkla sürdürdüklerini görmek ilginç olmaz mıydı? Bu arada Bilgi Ünıversitesi Dolapdere Kampu- su'na bir gün yolum düştü. Içeriye adım atar at- maz, inanılmaz yükseklikte çalınan bir tekno ara- besk müzikle karşılaşmıştım. Okuldan çok bir dis- koya girmiş gibi hissettım kendimi. Neden böyle müziklerçaiındığını sorduğumda, bunun öğrenci- lerin seçimi olduğu yanıtını aldım. İyi de o okulda öğrencilerine nıtelikli müziğin ne olduğunu öğre- tebilecek hiç mi hoca yok? O bayağı müzikleri dinleyerek üniversıte eğitimi aldığını sanan öğren- cilere yazık değil mi? Türkiye'de yetişmek, bu ülkenin çarpık toplum- sal yapısı, çarpık eğitim kurumlannda biçimlenen beyinlerimizdebirbakış, algılamaçarpıklığıdaya- ratıyor sanınm. Pazargünkü Sabah gazetesinin manşeti olan ha- berde olduğu gibi, Belçika'da yaşayan bir yurtta- şımız tam 250 milyar lira sayarak kendine bir Fer- rari otomobil almış. Ancak bir süre sonra bu oto- mobilin benzin giderıni çok fazla bularak araca LPG taktırmaya kalkmış. Yüksek hız yapması için üretilen çok pahalı bir otomobili alıp, sonra onun az yakrt harcamasını bek- lemek nasıl bir bakış açısıysa, işte galiba pek çok sorunumuza böyle baktığımız için, kimimiz pasa- portunu mafya liderinin evınde düşürüyor; kimimiz bütün görmemişliğini nikâhında, düğününde gös- teriyor; kimimiz elde silah dağda geziyor, kimimiz şu dünyadaki sayılı günlerini neresini örtüp nere- sini açacağıyla uğraşmakla geçıriyor... Bilememek, bakamamak, görememek... Dünyayı bilecek, görecekeğitimden, kültürden, donanımdan yoksun olmak... Oysa dünya tüm karmaşıklığı içinde, içinde gü- neş ışınlannın parladığı bır üzüm tanesi kadar na- sıl da ışıl ışıl... turgay@flsekci.com Savaş üzerine bir sergi • BARSELONA (AFP) - îspanya'nın Barselona kenti, 26 Eylül'e dek teması 'Savaş' olarak belirlenen uluslararası sergiye ev sahipliği yapıyor. Çağdaş sanat türündeki sergiye, kentin merkezinde 2400 metrekarelık bir alan aynldı. 'Savaş, savaşın farklı yüzleri; gündelik yaşama. toplumlara ve küitürel ürünlere etkisi" çerçevesinde düzenlenen sergiyle savaş ve banş dönemlerindeki farka dikkat çekilmesi de amaçlanıyor. Sergide, özel bır düzenlemeyle Birincı Dünya Savaşı öncesi Fransası'ndan oyuncaklar, sivil savaş öncesi Ispanyası'ndan oyuncaklar, Otto Dix, Robert Capa, Marc Chagall, Kerr Ebby gibi sanat tarihinin önemli isimlennden tablo ve fotoğraflann yanı sıra David Levınthal'ın "Hitler'ın Doğu'ya Hareketi' adlı fotoğraflanndan oluşan düzenlemesi gıbi yapıtlar da yer alıyor. 28 yılhk müze inşaatı • KAYSERt (AA) - Kaysen'de temelı 1976 yılında atılan arkeoloji müzesı inşaatının tamamlanamaması yüzünden 28 bin yapıt depolarda bekletiliyor. Kayseri Müze Müdürlüğü yetkilileri, müze bınasının yanında yer alan yeni binanın temelinin 1976'da atıldığını, ancak 28 yıldır inşaatta herhangi bır ılerleme olmadığını \oırgularken Asur Ticaret Kolonılen'nın 4000 yıl önce yaşadığı Kültepe Höyüğü başta olmak üzere çeşitli kazılarda ortaya çıkanlan çok sayıda arkeolojik yapıtın, bır kısmının Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'ne gönderildiğini. geriye kalan kısmının ise müzenin yetersizlığı nedeniyle depolarda saklandığını dıle getirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle