19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 21 NİSAN 2004 ÇARŞAMBA 10 DIŞHABERLER dishab « cumhuriyet.com.tr Aborijinlerden Hovvard'a büyii • SYDNEY(Ajanslar)- Avustralya Başbakanı John Howard, Aborijınlenn haklannı koruyan ATSIC komisyonunu görevden alacağını açıklamasının ardından Moopor olarak anılan bır kadının yaptığı büyüye hedef oldu. Olay, Colac kentınde Başbakan arabasına binmek üzereyken meydana geldi. Geleneksel kabıie boyalanyla yüzünü boyamış olan Aborijin kadın, doğrulttuğu 2.5 santimlik kanguru kemığıyle Başbakan'ı yenı seçımlere kadar büyüledi. Büyünün "uyan" büyüsü olduğu ve Başbakan bunu dikkate almazsa lanetin seçimlere kadar süreceği belırtıldı. Taliban'dan seçmene tehdit • KÂBİL(AA)- Afganistan'daki Taliban örgütü, başta kadınlar olmak üzere, eylül ayında yapılacak seçımlere katılacak bütün Afganlan ölümle tehdit etti. Taliban ımzasıyla Logar eyaletınde dağıtılan bildırilerde, "'Afgan halkının, seçımlere katılarak hayatını tehlıkeye atmaması" ıstendı. Güvenlik yetkılılerinden edinilen bilgıye göre, bildirilerde özellikle kadınlar hedef alınıyor ve "eşlerinin sandığa gıtmelerini engellemeyen" kocalara yönelik tehditler sa\ ruluyor. Nükleer uzmana 1 yıllık göz hapsi • KL'DÜS(AA)-İsraı], nükleer sılahlara sahip olduğunu ılk kez ilan eden\e 18 yıl hapis cezası çeken eski nükleer fizik uzmanı Mordehay Vanunu'nun (49), bir yıl süreyle ülkeden aynlmasını yasakladı. Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Vanunu'nun, hâlâ bazı devlet sırlannı yayabileceği içın bir yıl boyunca ülkeden aynlması ve 6 ay süreyle ızinsız olarak yabancılarla konuşmasının yasaklandığı bildirildi. Saddam'ın davası • BAĞDAT (AA) -Irak Ulusal Kongre Partisi, Irak'ın devrik devlet başkanı Saddam Hüseyin'i yargılayacak hakimlerin atandığını açıkladı. Adnan Paçacı lıderliğindeki partinin sözcüsü tntıfa Kanber, düzenlediği basın toplantısında, "Avukat Sarru Çelebi mahkeme başkanlığına atandı, bunun yanı sıra 5 hakim ile 5 savcı belirlendi" dedi.Saddam Hüseyin'in yargılanacağı mahkeme bınasımn da seçildiğini belirten Kanber, tarihi henüz belirlenmeyen dava ıçın bir bütçe de aynldığını kaydetti. Şili ile askeri anlaşma • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Süarilı Kuvvetleri ile Şili Savunma Bakanlığı arasında askeri eğitün, teknik, saMinma sanayii ışbirliği alanmda anlaşma ımzalandı. Konuk Savunma Bakanı Michalle Bachelet, Latin Amenka'dan ilk kez kendi ülkesinin Türkiye'yi tamdığrnı belirterek anlaşmanm iki ülke ılişkilerini daha da geliştireceğini söyledi. Annan'm hazırladığı rapor BM'nin kuracağı yeni güce geniş özgürlükler tanıyor Türk askerinebüyük gözaltı Annan'm sunduğu rapor, Annan Planı'nın onaylanması durumunda 2 bin 500 asker, polis ve çeşitli sivil unsurlardan oluşacak bir güç öngörüyor. Banş gücüne verilen büyük hareket özgürlüğü sayesinde Türk ve Yunan askeri, BM'nin bilgisi olmadan hiçbir adım atamayacak. SERKAN DEMİRTAŞ ANKARA - BM Genel Sekreteri Kofi Annan, kendi adını taşıyan çö- züm planının sağlıklı ışlemesi için yenı kurulacak Kıbns devletinde konuş- landınlacak BM asken gücüne çok geniş bir hareket özgürlüğü tanımak istiyor. Ada- ya silah satışını Güvenlik Konseyı kara- rıyla engellemek isteyen Annan, 2 bin 500 kişilik bir bırlik konuşlandırmayı planlı- yor. BM gücü, Türk ve Yunan askeri birlik ve bölgelenni süreklı ızleme hakkına sa- hip oluyor. Annan'ın raporunun referandum önce- sinde "koşuJhı" olarak onaylanması ve Rum tarafının aradığı güvencelenn karşılanma- sı için "ara karar" olarak açıklanması ön- görülüyor. Annan Planı'nm yürürlüğe gir- mesı durumunda 2O18'de 650'ye ınecek Türk askerinin adadaki hareketliliğini tama- CÜL'ÜN RUM POLİTİS CAZETESİNE DEMECİ: 650 askeri deçekeriz Dış Haberler Servisi - Dışişleri Bakanı AbduDah Gül, Rum Kesimi'nde yayımlanan ve "evef'i destekleyen Politis gazetesine demeç verdi. Gül, Rum kesimindeki "hayırcı"ların Türkiye'nin çözüm anlaşmasını uygulamayacağı ıddialanna "Biz ne vaat ettikse yerine getireceğiz" sözleriyle yanıt verdi. Dışişleri Bakanı Türkiye'nin garantörlüğü konusunda da "Türkler Kıbrıs'ta sayıca azdır, men kısıtlayan BM banş gücü operasyonu- nun görevi raporda şöyle anlatılıyor: • Anlaşma, kritik konularda hassas bir denge sunuyor. Ancak iki taraf arasındaki kurumlar ve yetkililer arasında on yıllardır süren bağlantısızlık ve şiddet dolu geçmiş nedeniyle bazı zorluklan beklememek ger- çekçi olmaz. Adadaki bazı gruplar yeni du- ruma karşı çıkmayı sürdürebilirler. Bu ko- şullarda, bir BM banş gücü operasyonu önemli bir güven arttıncı mekanizma ola- caktır. • Bu operasyon gücü, görevi yalnızca fi- ili ateşkesi korumak olan UNFICYP'ten farklı olmalıdır. Yeni güce daha kapsamlı bir siyasi rol verilmesi ve UNFICYP'e göre da- ha "zortayKi" bir yapısı olması gerekir. güvenlikleri ile elbette ilgileniyoruz. Ancak bu müdahale etmek istediğimiz anlanuna gelmez" dedi. "Adada 650 Türk askeri kaldığında Türkiye bu askerleri de çeker mi" sorusuna Gül "O zaman taraflar anlaşırsa bu da olabilir" cevabını verdi. Gül, seçimle ışbaşına geldiğmden Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un görüşlerine saygı duyduğunu ancak görüşleriru paylaşmadığını da söyledi. • Banş gücü: ayncalıklara, hareket, ile- tişim ve erişim özgürlüklerine sahip olma- lıdır. Birleşik Kibns Cumhuriyeti'nin fü- münde konuşlanma ve operasyon yetkisi- ne sahip olmalıdır. Özellikle toprak düzen- lemelerinin geçerli olduğu bölgeler, liman ve havalimanlan ile geri çekilmesi gere- ken askerlerin bulunduğu bölgeler önem- li operasyon sahalarıdır. İstediği bilgilere ulaşabilecek • Banş gücü operasyonunun etkin işle- yebilmesi için siyasi, yasal, yargısal, ida- ri ve güvenlikle ilgili gelişmelerden haber- dar olması gerekir. Bu nedenle kurucu devletlerin elindeki bilgilere hiçbir engel- leme olmaksızın ulaşabilmelidir. • Banş gücü operasyonu. kendi ba- şına ve yerel polisle beraber yapa- cağı devriyelerle ve oluşturacağı kontrol noktalan aracılığıyla ada- daki genel güvenlik gelişmelerini ızleyebilmelidir. Banş gücü, yerel po- lisi de izleyebihneli, şikâyet kabul edebilmeli, soruşturma yapabilme- li ve yetkililere tavsiyelerde buluna- bilmelidir. Yerel polisin elindeki si- lahın sayısı ve tipi de banş gücü ta- rafmdan izlenmelidir. • Banş gücü, askeri birliklerin ateşkes hatlanndan çekilmeleri ve be- lırlenen bölgelere yerleşmeleri, Kıb- ns Rum ve Kıbns Türk askeri bir- liklerinin dağıtılması ve silahlan- nın adadan çıkanlması ile Türk ve Yunan birliklerinin planda belirle- nen sayıya indirilmesine ılişkin dü- zenlemelerini izlemelidir. Görevini yeri- ne getirebilmek amacıyla askeri bölgele- re enşim içın engellenemeyecek bir hare- ket özgürlüğü verilmelı. Bununla birlik- te, Türk ve Yunan askeri birliklerini ziya- ret edebilmeli, askeri depolan ile liman ve havalimanlanndaki askeri yükleme nok- talannı da izleyebilmeli. • Banş gücü, toprak düzenlemesi kap- samındaki bölgelerin transferine ilişkin aktivitelen de yönetecek. Özellikle mül- kiyet devn, geri dönüşler, kişilenn yeni- den yerleşmesi, hareket özgürlüğü konu- lanna odaklanılacak. • Banş gücü, 2 bin 500 asker, 330 sivil polis ve 120' şer kişiden oluşan 2 polis bi- riminden oluşacak. ANNAN'IN RAPORU Gül: îtirazımız yok... • Kıbns'ın silahsızlandınlması konusunun zaten anlaşmanın içinde bulunduğunu söyleyen Gül, bu çerçevede mevcut silahlann hepsinin adadan çıkanlacağını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanı AbduDah Gül, BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın Güvenlik Konseyi'ne sunduğu son Kıbns raporunun Annan Planı dışında yeni bir düzenleme getirmediğini ve incelemeleri sonucunda herhangi bir itirazlannın bulunmadığını kaydetti. Gül, Güneydoğu Avrupa Ülkeleri Işbirliği Süreci Dışişleri Bakanlan toplantısına katılmak üzere Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'ya hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda sorulan yanıtladı. Annan'ın BM Güvenlik Konseyi'ne sunduğu son rapora ilişkin soru üzerine Gül, "Anlaşma neyse o. Güventik Konseyi'nin yeni alacağı bir karardır bu. Arkadaşlanmız incetedi, bir itirazımız yok" dedi. Gül, Kıbns'ın silahsızlandınlması konusunun zaten anlaşmanın içinde bulunduğuna dikkat çekerek bu çerçevede mevcut silahlann hepsinin de adadan çıkanlacağını büdirdi. Adada görev yapan garantör ülkelerle ilgili hususlann anlaşma çerçevesinde zaten belirlenmiş olduğunu söyleyen Gül, son getirilen düzenlemede. bu ülkelerle ilgili hususlann yer almadığını kaydetti. 'Sadece polis gücü olacak' Gül. anlaşmada kimin hangi silahlan taşıyacağı konusunun zaten geniş şekilde ortaya konulduğunu ifade ederek yeni plan çerçevesinde Kıbns'ın ordusunun olmayacagını, sadece polis gücü bulunacağını hatırlattı. Gül, aynı şekilde silah kaçakçılığının da engellendiğini belirterek adaya ileride kontrol dışı silah taşınmamasının da amaçlandığuıı söyledi. Bunlann zaten anlaşmada bulunduğunu kaydeden Gül, Annan'ın bu son girişimiyle adanın silahsızlandrnlması konusunun biraz daha güçlendirildiğini belirtti. Hollanda Avrupa İşleri Bakanı, Rumlann hayır demesi durumunu değerlendirdi 'Ruzey'i açıkta bırakmayız' ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hollanda'nın Avrupa lşlen Bakanı Atzo Nicolai, Kıb- ns'ta yapılacak referandum- larda Rum tarafından "hayır" oyu çıkması durumunda. AB 'nin tutumunu yeniden be- lirlemesı gerektiğini bildirdi. Nicolai, bu durumda Kuzey Kıbnsın açıkta bırakılmayaca- ğını belirtti. 2004'ün ikinci yansında AB dönem başkanlığını üstlene- cek olan Hollanda'nın Avrupa işleri Bakanı Nicolai, dün Dı- şişleri Bakanı Abdullah Gül ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından düzenlenen ortak ba- sın toplantısında gündem Kıb- ns'tı. 24 Nisan'da yapılacak re- ferandumlarda Rum tarafın- dan "hayn"" oyu çıkması duru- munda ne olacağının sorulma- sı üzerine Nicolai. öncelikle iki taraftan da olumlu sonuç çıkmasının önemine işaret et- mek istediğini belirtti. Nicolai, "Bu tarihi bir firsat Kıbrıs'ta çözüme hiçbir zaman bu ka- dar yakın olmadık" dedi. Rum tarafında "hayır" oyu çıkmasının tüm süreç için "kötü bir sonuç" doğuracağını, Türkiye'nin bu süreçte "çokyapıcıbir rol" oy- nadığını vurgulayan Nicolai, "Kötü senaryo durumunda, Kuzey Kıbns'ı açıkta bırakama- yız. Bu sonuç almırsa, durumun sonuçlaruun ne olacağmı AB içinde yeniden değeıiendirme- Hjiz" diye konuştu. Nicolai, bu yeni değerlendirmeyi yaparken BM ile de temasa geçebileceklerini belirte- rek bu çerçevede Güney Kıbns'a büyük bır sorumluluk düştüğünü kaydetti. Hollandalı bakan, Gül ile yaptıklan görüş- mede, Türkiye'nin AB üyeliğı sürecini de ele aldıklannı ve kendi dönem başkanlıklan sı- rasında aralık ayında yapılacak olan AB zir- vesinde neler olacağmı konuştuklannı söyle- di. Türkiye'de önemli gelişmeler olduğuna işaret eden Nicolai. AB olarak bu gelişmele- ri yakmdan takip ettiklerini bildirdi. Türki- ye'nin AB'ye ne zaman tam üye olabileceği- Dışişleri Bakanı Gül'le görüşen Hollanda'nın Avmpa İşleri Bakanı Nicolai, "Çözüme hiç bu kadar yakın olmamıştık" diye konuştu. (Fotoğraf: SERDAR ÖZSOY) ne ilişkin tahmininin sorulması üzerine Ni- colai, bunun zor bir soru olduğunu. tahmin yapmanın kolay olmadığını belirtti. Nicolai. aralık ayında Türkiye'nin tam üyelik müza- kerelerine başlayıp başlayamayacağı konu- sunun ele almacağmı, "şu aşamada buna yo- ğunlaştıklannı" kaydetti. Dışişleri Bakanı Gül de, Hollanda'nın dönem başkanlığı sıra- smda Türkiye'nin muzakerelere başlayıp baş- layamayacağının belli olacağmı anımsatarak bu çerçevede Hollanda ile sücı işbirlığı için- de olduklannı bildirdi. BM referandum öncesi karar peşinde ABD 'den BM'ye karar bashısı VVASHINGTON (AA) - ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, BM Güvenlik Konseyi'nden referandumdan önce karar çıkanlmasım istedi. Povvell, bu karann hem Güney hem de Kuzey Kıbns halkını teşvik edici olması gerektiğini belirtti. ABD Dışişleri Bakanı Colin Povvell, "Güvenlik Konseyi ile, referandumdan önce rol oynayacak bir karar çıkanlması konusunda çalışıyonız" dedi. ABD Dışişleri Bakanı, "BM, bu anlaşmanın arkasına ağırbğını koyacak. Karar, bütün tarafların yükümlülüklerini yerine getirmeleri yönünde çağrı yapmamızı sağlayacak" diye konuştu. LEFKOŞA(AA)-BM Genel Sek- reteri'nin Kıbns Özel Temsilcisi Al- varo de Soto. BM Güvenlik Konse- yi'nde Kıbns karar tasansı üzerinde- ki çalışmalann devam ettiğini belir- terek. tasannın onaylanmasının yann mümkün olabıleceğini bildirdi. De Soto, ara bölgedekı Ledra Pa- las'ta düzenlediği basın toplantısında. BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın sunduğu rapor üzerinde uzmanlardü- zeyinde çalışmalann sürdüğünü. iler- leyen saatlerde de ıstişarelerin yapı- lacağını belirtti ve "Tasarının onay- lanması bugün bile mümkün ola- bilir" diye konuştu. BM gücü 2 katma çıkacak De Soto, BM Banş Gücü'nün plan uyannca değişecek görevlerine yö- nelik bir soru üzerine de banş gücü- nün eskiye oranla çok daha fazla ak- tifçalışacağını belirtti. Sayı olarak ba- nş gücünün iki katına çıkanlacağını söyleyen De Soto, bu kışilenn yalnız- ca gözlemci olarak değil, polis gücü olarak da görev yapacaklannı belirt- ti. De Soto, banş gücünün her iki ta- raftaki askerleri zıyaret ve denetim yetkilerinin bulunacağını da söyledi. De Soto. Rum AKEL partisinin re- ferandumlann ertelenmesi yönünde- ki talebine ilişkin soru üzerine. "Bu fi- kir bir süre önce dile getirilmişti, ancak o zamandan bu yana köprü- nün altından çok sular aktı" diye ko- nuştu. De Soto. plan üzerinde deği- şiklik talebi yapılması için de geç ol- duğunu, tüm teknik çalışmalann ta- mamlandığını kaydetti. De Soto, pla- na son şeklinin ^'erildiğini \-urguladi. Taraflardan verdikleri sözleri ye- rine getirmelerini beklediklerini dile ge- tiren De Soto. "BM'nin Rum tarafın- daki kamuoyunu etkileme konu- sunda geç kalıp kalmadığmın" so- nılması üzerine, sürecin nasıl ilerle- yeceğinin 2002 yılından bu yana bel- li olduğunu.üzerinde uzlaşılantak\i- mi izledıklenni belirtti. De Soto, en- dişelere yanıt verebılmek için Güven- lik Konseyi'nin mümkün olduğunca çabuk hareket etmesıni bekledikleri- ni de kaydetti. Sorulara yanıt verirken sık sık BM'nin planın sa\oınuculuğu- nu yapmakla görevli olmadığının, ka- rann halklar tarafından verilmesi ge- rektiğinin altını çizen De Soto, "Lider- lerin planın anlatımını bizinı tercih ettiğimiz şekilde yapmamalan, bu en- dişelerin doğmasına neden oldu" di- ye konuştu. A NNAN PLANI 'NİN EKLERİ Yargıda ipler Syabancı üyede • Hem Yargıtay hem Danıştay gibi işleyecek Yüksek Mahkeme'nin 15 üyesinden 3'ü yabancı oîacak. MURAT KIŞLAU ANKARA - Kıbns'ta yargı sistemi de yabancılara teslim ediliyor. Annan Planı'nın eklerinde yer alan yargı idaresiyle ilgili yasaya göre, avnı zamanda hem Yargıtay, hem Danıştay hem de Anayasa Mahkemesı gibi çalışacak 15 kişilik "Yüksek Mahkeme'de 3 vabancı üye" bulunacak. Eski "Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Güven Dinçer. "Dümanın kendine sa> gısı olan hiçbir ülkesinde böyle bir durum yok" dedi. Eklerde yer alan "Yargı İdaresi Federal Yasası"na göre Yüksek Mahkeme'nin 6 üyesi Türk. 6 üyesi Rum tarafından, 3'ü ıse "Türk, Yunan, IngUiz ve Kuzey trlandab ohnayacak şekilde" yabancılardan belırlenecek. 3 yabancı üye, kurucu devletlerden belirlenecek 3'er üyenın katılunıyla 9 üyeli Anayasa Mahkemesi "nı de oluşturacak. Yüksek Mahkeme'nin genye kalan 6 üyesi de başvurulann doğrudan yapılabileceği "Birincil Federal Mahkeme"yi oluşturacaklar. Yüksek Mahkeme'nin başkanı, Birincil Federal Yasama Mahkemesi'nin görüşeceği davalara Yüksek Mahkeme'nin 3 yabancı üyesinden l'ini de atayabilecek. Böylece Kıbns'ın önde gelen üç mahkemesinde de yabancılar yer almış olacaklar. Yüksek Mahkeme'nin yabancı üyelerine birtakım ayncalıklar da sağlandı. Buna göre yabancı üyeler vergiden muaf olacaklar, görev yaptıklan süre boyunca görevleriyle ilgili ışlemlerinden adli \ eya cezai olarak sorumlu tutulmayacaklar. Kendileri ve aile fertleri diplomatlann sahip olduğu ayncalık ve muafiyetten yararlanacaklar. Birleşik Kıbns Cumhuriyeti'nin Yargı Yasası'nı Cumhuriyet'e değerlendiren Dinçer, "Herhalde hakem olarak düşünmüşler. Ama Rumlann bu üyeleri etki alüna ahnayacaklanna ne kadar güvenebOirsiniz? Kendisine saygısı olan başka bir ülkede bö>1e bir şey yok. Zaten bu kadar zorİa bir araya getirilen bir başka ülke yok ld Rumlar kendilerini oranm sahibi gibi görüyoıiar, ama iplerini yabancılara bırakryorlar. Hadi oolar öyle, va bizimkiJere ne demeli'' dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de eklerde yer alan bazı anlaşma ve yasalarla ilgili şu bılgileri vermişti: • Uluslararası anlaşmalara aykın şekilde, Türk savaş gemilerinin Kıbns sulanndan geçmeleri, merkezi hükümetin iznine bağlı kılınacak. • Eski garantilerimiz, yeni anlaşmalara uyduğu ölçüde geçerli kalacak. • Annan Planı'nda taraflar silah kullanılmasını meşru müdafaa hariç yasaklayan uluslararası hukuka ve BM yasasındaki ilkelere bağlıhklannı taahhüt etmişlerdir. CPİMZA TOPLUYOR Plana hayır kampanyası MERStV (Cumhuriyet) - Bağımsız Cumhuriyet Partisi (BCP) Mersin il ve ilçe örgütleri, Kıbns "ta yapılacak referandum öncesinde "Annan Planı'na hayır" irnza kampanyası başlattı. Mersin Istiklal Caddesi üzerinde bulunan parti binası önünde toplanan BCP'liler, kampanyayı duyurdular. Atatürkçü Düşünce Derneği Mersin Şube Başkanı İlker Taşyürek'in de destek verdiği kampanyayla ilgili olarak BCP Mersin Merkez İlçe Başkanı Siret Erdoğan, "Annan Plam'nm, Türkiye'yi Kıbns \e Akdeniz'den dışlavacağınu ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nm önenüi bir halkası olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti'ni yeniden Sevr'e zoriamannı ilk aşaması olduğunu biüyor ve hayır diyoruz" dedi. Açıklamanın ardmdan BCP yöneticileri bina girişine kurulan masada kampanyanın ilk ımzalannı attılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle