Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 ŞUBAT 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER dishab(2 cumhuriyet.com.tr 11
Papadopulos, tüm göçmenlerin evlerine dönmesini isterken Türk tarafının itirazlannı dikkate almıyor
Kıbns'ta gerilimligörüşmeREŞATAKAR
LEFKOŞA - Kıbns sorununun
çözümünü amaçlayan ve Annan
Planı temelinde devam eden görüş-
melerin dünkü bölümünde, Türk
\e Rum heyetleri arasında ciddi
gerginlığin yaşandığı ve taraflann
herhangi bir konuda uzlaşamadığı
bıldirildi.
Cumhuriyet'in güvenilir bir kay-
naktan elde ettiği bilgilere göre,
Türk tarafı dünkü görüşme sırasın-
da, Annan Planı'nda yer alan sena-
todaki temsiliyeti gündeme getirdi.
KKTC Cumhurbaşkanı RaufDenk-
taş, "Planda yer aldığı şekliyle se-
natoda24'erkişilikteınsilrvetibiz24
Türk-24 Rum olarak kabul ediyo-
ruz. Siz de ediyorsanız bunu teyit ede-
Bm" deyince, Rum lıder Tasos Pa-
padopulos'tan sert tepki gördü.
Denktaş, kuzeyde, yani Türk böl-
gesinde yaşayacak Rumlann sena-
to seçimlen içın oy kullanması du-
rumunda 24 + 24 şeklındeki tem-
sıliyetin Turk-Rum ortaklığına da-
yanmayacağını, ilk yıllarda 16 Türk
8 Rum, daha sonraki yıllarda ise 12
Türk 12 Rum gibi bir durumun söz
konusu olabıleceğıni anımsatarak
"Rum halkı, Türk seçimlerinde oy
kullanmasın" önensini getirdi.
Tasos Papadopulos, yeniden öf-
kelenerek "Öyieyse 2 devletten vaz-
geçelim ve her şey 1974 öncesinde-
Idgibiokun. Yani karma yaşama dö-
TüRKİYENİN
MALİYETİ
KONUŞULUYOR
Dış Haberler Servisi - Almanya
Başbakanı Gerhard Schröder'in
Türkiye'ye yaptığı ziyaret,
Alman basınında dün de geniş
yer bulurken, bu defa bazı
gazeteler Türkiye'nin AB'ye
girişinin Almanya'ya maliyeti
üzerinde durdular.
Bild gazetesi, Schröder ile
Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın tokalaşırken
çekilen fotoğrafını kullandığı
haberini, "Bu tokalaşma
Almanya için ryi mL yoksa
pahab mı olacak?" başlığıyla
yayımladı. Haberde,
Türkiye'nin AB
üyeliğinin her yıl yaklaşık 14
milyar Euro'ya mal olacagı,
bunun yeni alınacak 10 üye
ülkeye verilecek paradan daha
fazla olduğu, bu paranın
yaklaşık 3 milyar Euro'luk
kısmmı Almanya'nın ödemek
durumunda kalacağı savunuldu.
Die Welt gazetesi de
"Türkiye'nin üyeliği her yıl
14 milyar Euro'ya mal olacak"
başlığıyla verdiği
haberde, Schröder'in,
Hıristiyan Demokrat Birlik
Partisi (CDU) Genel Başkanı
Angeia MerkeTin aksıne
Türkiye'nin AB üyeliğini
desteklediğini hatırlatarak
"ancak Türkiye'nin maliyetinin
çok fazla olacağT yorumunda
bulundu.
VERHEUCEN:
SCHRÖDER'İN
ARKASINDAYIZ
BERLtN(AA)-AB
Komisyonu'nun genişlemeden
sorumlu üyesi Günter
Verheugen, Almanya
Başbakanı Gerhard
Schröder'in Türkiye
politikasını desteklediğini
söyledi. Verheugen,
Deutschlandfunk radyosuna
yaptığı açıklamada,
"Schröder'in Türkiye'nin AB
üyeligine iüşkin turumunun
ardında. tüm Avrupah hükümet
ve de\let başkanlan tarafindan
paylaşılan büyük stratejik
düşünceier yatmaktadır.
Avrupa'mn gelecekteid siyasi ve
ekonomik güvenüği için
Türkiye gibi sağlam ve istikrarlı
bir ortağa sahip olmak önemli
rol oynayabüir" dedi.
Türkiye'nin yıl sonuna kadar
üyelik için gerekli olan
kriterleri yerine getireceğine
inandığını kaydeden
Verheugen, "Ancak bu sürecin
sonunda tam üyeliğin
gerçekleşeceğı konusunda
kimse garanti veremez" diye
konuştu.
G
nülsün" dedı. Heyetler arasında ya-
şanan gerginlik, AlvaroDeSoto'nun
zaman zaman müdahale ginşimle-
rine karşm giderilemedi.
Türk tarafının ikınci önerisi ise
Annan Planfna dayalı çözümün,
AB normlanna uydurulması yö-
nünde oldu. Bu konunun açıkta bu-
lunduğuna dıkkat çeken Denktaş
"Eğer Annan Planı, AB normlan-
na uvarianmazsa o zaman ileride
herkes e\ine dönmek için AÎHM'de
da\ a açma yolıına gider ve ciddi sı-
lonülar yaşanır" dedı.
Rum lideri Papadopulos, 1 Ma-
yıs'ta AB üyeliğini garantilemiş
Kıbns Cumhuriyeti'nin Cumhur-
başkanı sıfatıyla bu önerının de ka-
bul edilemeyeceğinı ve kurulacak
yeni devletin AB içerisinde nasıl ça-
lışacağı konusunda öneri sunmak is-
tediklerini söyledi. Türk tarafının
örüşmelerin
dünkü bölümünde
KKTC
Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş
liderliğindeki Türk
heyeti, senatodaki
temsiliyetin 24 Türk
24 Rum olacak
şekilde teyidini
isteyince, Rum tarafı
"O zaman iki
devletlilikten
vazgeçelim"
önerisinde bulundu...
olumlu yaklaşımı üzerine, Rum
önenlerinin bugünkü görüşmede
masaya getirilmesi kabul edildi.
Türk tarafını temsilen, KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş 'ın
yani sıra Başbakan Mehmet AliTa-
lat ve Dışişleri Bakanı Serdar Denk-
taş'ın katıldığı dünkü görüşme sı-
rasında, BM Temsilcisi De Soto ta-
rafindan masaya konan görüşme
takvimi, önce Rum heyetıne başkan-
hk eden Papadopulos tarafindan
kabul edilmedi.
Talat fena kızdırdı
Papadopulos'un "BLrisüaşürma-
ym ve dar bir çerçeveye ko>Tnayın"
demesı üzerine Türk heyetinın de
aynı doğrultuda görüş belirttiğı öğ-
renildi. Bu durumda görüşmelerin,
taraflann ortaya koyacağı konula-
ra göre devam etmesi kararlaştınl-
dı. Dünkü toplantının son bölümün-
de, KKTC Başbakanı Mehmet Alı
Talat, Rum liden Tasos Papadopu-
los'a 2 soru yöneltti.
Birinci soruda, Rum ordusunun
elinde bulunan füzelerin moderni-
zasyonu içın 30 milyon Kıbns Li-
rası (Yaklaşık 62 milyon dolar) tu-
tannda bir harcama karan alınma-
sının nedenini soran Talat, ikınci ola-
rak Avrupa Parlamentosu seçimle-
rini gündeme getirdi.
Papadopulos salonu terk etti
Talat "Madem Id yeni bir ortak-
uğa gjdiyoruz, silahlanmayansının
ve AP için ayn seçim konusundaki
tavnnızın nedeni nedir" diye so-
runca aşın derecede öfkelenen ve
"Sizde30 bin Türk askeri varken sa-
vunma önlemi ahnamıza nasıl ka-
nşabüiyorsunuz" karşıhğını veren
Papadopulos'un, el sıkışmadan sa-
lonu terk etmesi, heyet üyeleri ara-
sında şaşkınlık yarattı.
Rum hükümeti, Kıbns Cumhuriyeti sıfatıyla Türkleri AP seçimlerine çağırdı
KKTC'yi şaşırlan parah îlan
• Rum hükümetinin yarım sayfalık
paralı ilanlan, Denktaş'm, Tasos
Papadopulos ile 4 günlük bir aradan
sonra görüşme masasına oturacağı
günde Kıbns Türk basınında yer aldı.
"Sayın Kıbnslı Türk Yurttaşlanmız"
başhklı ilanda Kıbnslı Türklere AP
seçimlerine katılmalan için yapmalan
gerekenler anlatıldı.
LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Güney Kıbns
Rum Yönetımi, bir yandan Annan Planı te-
melinde çözüm ve Birleşik Kıbns Cumhuri-
yeti'nin 1 Mayıs öncesinde kuruluşu için gö-
rüşme masasına otururken, dığer yandan Kıb-
ns Cumhuriyeti sıfatıyla, Avrupa Parlamento-
su'ndakı 6 temsilcisini seçmeye hazırlanıyor.
Rum Içişlen Bakanlığı, alınan karar gere-
ğince, 13 Haziran'da yapılacak seçimlere Kıb-
nslı Türklerin de kahlımını sağlamak için ha-
rekete geçerken dünkü Kıbns Türk basınında
yer alan yanm sayfalık paralı ilan KKTC 'de şok
tesiri yarattı. Cumhurbaşkanı RaufDenktaş'ın,
Rum liden Tasos Papadopulos ile 4 günlük bir
aradan sonra görüşme masasına oturacağı bir
günde yayımlanan "Sayın Kıbnslı Türk Yiııt-
taşlanmız" başhklı ilanda şöyle deniliyor:
"13 Haziran 2004 tarihinde hep birtikte Kıb-
ns Cumhuriyeti'nin yeni Avrupa Parlamento-
su'ndaki altı temsilcisini seçmemiz gerekecek.
Bu seçimde, eşit seçme ve seçilme hakkına sa-
hip olmanız için, yandaki başvuru formunu dol-
durup 2 Nisan 2004 tarihine kadar fl Kayma-
kamhk Dairesi'ne ya da Cumhuriyet'in kont-
rol ettiği geçiş noktalanndaki bürolara sun-
mahsımz. Büyük Avrupa ailesi içindeki ortak
geleceğimizi beraberşekillendinnemiziçin bu
seçimlere sizlerin de kaülacağuu ummaktayız."
Başvuru formu vebeyanname
Rum Içişleri Bakanlığı Seçim Hizmetleri
tarafindan yayımlanan paralı ilanda, AP se-
çimlerinde oy vermek isteyen Kıbnslı Türk-
ler için başvuru formu ve beyannamesi de yer
alıyor.
Rum hükümetmın "Kıbns Cumhuriyeti"
sıfatıyla yaptığı duyurunun, paralı ilan şeklin-
de KKTC basınında yer alması, KKTC Cum-
hurbaşkanı Rauf Denktaş'ın müzakere masa-
sındaki pozisyonunu zayıflattığı gibi, yıllardır
öne sürülen Türk tezini ortadan kaldıran bir yak-
laşım olarak nitelendirildi.
Türk tezine göre, Kıbns Cumhuriyeti'nin
1963 yılında yıkıldığı ve Rum idaresi tarafin-
dan gasp edilen bu devletin Türk tarafınca ta-
nınmadığı sa\iınuluyordu.
Erdoğan-Schröder görüşmesinde iki lider, ülkelerinin iç dengelerini de gözettiler
Schröder üyelik uzun yol mesajı verdi
AYHAN ŞÎ1NIŞEK
ANKARA - Almanya Başbaka-
nı Gerhard Schröder, Ankara zi-
yaretinde Türk hükümetine "Ko-
penhagölçütlerini karşdadığuuzda
müzakereler başlayacakür. Ancak
üyelikuzun bir yol" görüşünü ilet-
ti. Schröder. Erdoğan hükümetini
destekleyecek şekilde Türk kamu-
oyuna sıcak mesajlar verirken Baş-
bakan Recep Tayyip Erdoğan da
Schröder'ın Almanya'da işini ko-
• Almanya Başbakanı, kapalı kapılar ardında, "Kopenhag
ölçütleri karşılandığında müzakerelerin başlayacağmı"
vıırgularken bugünden yanna üyeliğin olamayacağım söyledi.
seçimlerinde yüzde 2.5 etkisı olan
Türk kökenli seçmenlerin desteği-
ni alacağını umut ediyor.
SPD'nin Almanya'daki genel se-
çimlerde sadece 6 bin oy farkıyla
iktidan sağladığı dikkate alındı-
ğuıda bu oran büyük önem taşıyor.
Ahnanya Başbakanı Schröder,
Ankara'da kapalı kapılar ardında
laylaştırmaya çalıştı.
Erdoğan, Türkiye'nin üyeliği ko-
nusunda endişeler taşıyan Alman
kamuoyuna yönelik olarak "Tam
üyelik bugünün konusu değil. Bu
konuda şimdiden bir taritı beklen-
timizyok" mesajını verdı.
Schröder, Türkiye'nin üyeliğini
savunan politikasıyla, Almanya
yapılan görüşmelerde Türkiye ile
müzakerelere başlama konusunda
"somutbir tarih" taahhüdünde bu-
lunmadı.
Bu konuda karann AB Komis-
yonu'nun raporuna göre AB hükü-
met başkanlarından oluşan AB
Konseyi'nde verileceğini anımsa-
tan Schröder, "Türkiye Kopenhag
ölçütlerine uyumda başanyla iler-
lemeye devam ederse AB Komisyo-
nu'nun raporu olumlu olacakür.
Biz de müzakerelerin gecikme ol-
maksıznı başlaması için ağırfağonı-
zı koj-acağız. Ancaküyelikuzun bir
yol olacaktjr" dedı.
Schröder, Kıbns'ta çözümün de
bu konudaki karan olumlu yönde
etkıleyeceğini kaydetti.
Alman diplomatik kaynaklar.
Schröder'in, Türkiye'nin AB sü-
reci için mevcut koşullarda veri-
lebilecek en güçlü destek mesajı-
nı ilettiğinı kaydediyorlar.
Zapsu'nun çevirikri
tartışma konusu
Şansölye Gerhard Schröder'in
Başbakan Erdoğan ile yaptığı ba-
suı toplantısında çevirmenlik ya-
pan danışmanı Cüneyd Zapsu'nun
bazı ifadeleri kısalttığı, bazı ifa-
deleri de tam olarak aktarmadığı
ortaya çıktı.
Zapsu, Angeia Merkel'in ziya-
reti sırasında da Erdoğan'ın bazı
sözlerini yumuşatarak, bazı ifa-
deleri de değiştirerek çevirmişti.
De\let yetkililerinin olağan gö-
rüşmelerinde, yeminli simultane
çevirmenler görev yapıyor.
AÇIKÇA
ŞÜKRÜ StNA GÜREL
'22 Mart Siireci'
Eğer 21 Mart gününe kadar Kıbns'taki görüşme-
lerden bir uzlaşma çıkmazsa sıra Türkiye' nin görüş-
me masasına oturup sorumluluk almasına gelecek-
tir. Mart sonuna kadar görüşmeleri sürdürüp bir
yandan Kıbns Türkü'nü, öte yandan da Türkiye'nin
hak ve çıkarlarını kollama işi, Denktaş tan AKP hü-
kümetine geçecektir.
Tayyip Erdoğan, "Kıbns'ta 22 Mart'a kadaran-
laşma olsun. Iş, Türkiye'ye bırakılmamalı" demiş.
Neden acaba? "Kırk yıldır süren sorunu biz çöze-
ceğiz" diyen, içerde ve dışarda bilir-bilmez "işbiti-
riciliğe" soyunan kimdi? Kimdi MGK kararlannda
ortaya konan yönün tam tersine yol alıp, Davos'tan
ABD'ye "açılımlar" yapıp, Denktaş'ı "dayatma cen-
cteres/"ne girmeyezorlayan? Şimdi neden 22 Mart'a
kadar, yani Türkiye Cumhuriyeti "çözüm masası"na
oturmadan "/ş"in Denktaş tarafindan bitirilmesini is-
tiyorlar? Çünkü artık bir "28 Şubatsüreci" korku-
sunu üzerinden atmış bulunan AKP iktidan, şim-
di bir "22 Mart süreci" sendromuna yakalanmış
görünüyor. Kısacası, artık Cumhuriyetin temel-
lerine sahip çıkma iddiasından vazgeçenlerden
değil, halktan korkuyorlar... Bize göre bu "send-
rom", daha öncekilerden çok daha "sağlıklı" so-
nuçlar yaratacaktır.
Bu satırların yazarının geçen hafta sonunda Bur-
sa'da, geçen gün de Eskişehir'de tanık olduğu ve ge-
lecek cumartesı Bandırma mitinginin göstereceği gi-
bi, Türk halkı bu iktidann Kıbns'la ilgili tutumunu
yakından izlemektedir. Üstelik, Kıbns konusu-
nun Türkiye'nin iç ve dış politikasında nasıl bir "kı-
nlma noktası" olabileceğini görerek, bilerek konu-
nun bütün aynntılarıyla ilgilenmektedir.
Artık saklayabilecekleri hiçbir şey kalmamıştır.
Mütareke basınında yer alan ve bizim hangı konu-
larda "uzman" olduklannı bıldiğimiz bütün yorum-
cular, "gazetec/"ler ne kadar gayret gösterip "işle-
rinin hakkını" verseler de gizleyemeyecekleri kadar
açık bir biçımde her şey gözler önündedir: Yalnız
Kıbns Türkü ile ilgili olarak değil, bütün Kıb-
ns'la ilgili olan hak ve görevlerimizden vazge-
çip Kıbns'la olan bağımızın kopartılmasına ve
Kıbns Türkü'nün AB içinde eriyecek bir azınlı-
ğa dönüştürülmesine razı olursak bunun so-
rumluluğu AKP iktidannın olacaktır.
Üstelik, AB aldatmacası çerçevesinde, Kıbrıs ko-
nusunu başka konular da izleyecek ve Ege ve Ku-
zey Irak'ın geleceği gibi yaşamsal konularda yine
Türkiye'nin "anlayış göstermesi" beklenecektir. Ay-
rıca Türk yargısını ve yalnız Türk yargısını ilgilendir-
mesıgereken konularda şimdiden "AB sorunu" ha-
line dönüştürülmektedir. Bu konularda da "açılım-
lar" yapıldıktan sonra bıle alabileceğimız bir "hiç"t\r.
Yıl sonunda, çok uzak bir olasılıkla da olsa, bel-
ki AB'den bir "görüşme tarihi" alabilsek bile, on
yıl ve yüzlerce yeni ödünden sonra, kendimizi,
değişmiş ve üyesi neredeyse kırka varmış bir
AB'nin dış kapısının mandalını hâlâ tıkırdatır
halde bulabileceğiz...
Türkiye'nin hak ve çıkarlarına yazık etme sorumlu-
luğunu kım kaldırabilmış ki AKP iktidan kaldırabilsin?
Kıbns görüşmelerinde gelinen son nokta, 21 Mart
akşamına kadar uzlaşma sağlanmasının çok zor
olduğunu göstermektedir. İki taraf, Annan Pla-
nı'na getirmek istedikleri esaslı degişiklikler ba-
kımından birbirlerine zrt konumdalar. Denktaş,
çözümün iki halk ve iki kesimlilik esaslarına
oturtulmasını isterken Papadopulos bunlan red-
dederek "dönüşümlü temsil "den vazgeçilmesi-
ni ve iki kesimlilik bakımından planda ne varsa
bunlann değiştirilmesini istiyor.
Denktaş, vanlacak bir anlasrnayla KıbnsTürkü'ne
sağlanacak olan haklann AB içinde erozyona uğ-
ratılmamasının güvencesini anyor. Bu doğrultuda,
varılacak anlaşmanın AB Bırıncil Yasası haline getiril-
mesini, bu noktada anlaşmanın yürürlüğe girmesi için
bütün AB üyesi devletlerin parlamentolannda onay-
lanması gerekiyorsa bunun yapılmasını istiyor. Ancak
bu konuda şimdilik AB kılını kıpırdatmak niyetin-
de görülmediği gibi, Papadopulos da "derogas-
yon lann kısa zamanda ortadan kaldınlmasınmyo-
lunu şimdiden açmanın peşinde.
Kısacası, Denktaş masaya ne koyduysa Rum ta-
rafı reddediyor. Üstelik, Rumlar bir yandan dasilah-
lanmayı sürdürüyorlar. Son olarak hava savunma sis-
temleri için 30 milyon Kıbns Lirası (60 milyon do-
lardan fazla) harcamayı kararlaştırmışlar.
Bu durumda anlaşma olması zor. Ama belki 22
Mart'tan itibaren AKP iktidarı her türlü sorumluluğu
alacak ve şuna razı olacaktır: Tepeden tmağa si-
lahlanmış Rumlann hegemonyasındaki Kıbnstan
25 bini aşkın Türk askeri, tankını, topunu, sanca-
ğını toparlayıp Mersin limanına gelecek...
22-30 Mart arası görüşme döneminde masada
olacak Türk diplomatlanna verilecek talimatla böy-
le bir manzarayı yaratabilecek bir hükümet var mı
Türkiye'de? Bilemeyiz, ama "22 Mart süreci"n\
başlatacak bir Türk halkı var diye düşünüyoruz...
"Korku, dağlanbekler. "Türkhalkının hüküm kes-
mesinden çekinenlerin korkusu, Beşparmak
Dağlan'nı bekliyor.
ssinagurel@cumhuriyet.com.tr
CIA BAŞKANI TENET:
DHKP-C ABD
için tehdit
W:\SHINGTON (AA)
-ABDMerkezıHaberal-
ma Teşkılatt (CIA) Baş-
kanı GeorgeTenet, Ame-
rikan çıkarlanna yönelik
en önemli tehdidin Islam-
cı teröristlerden geldiği-
ni, ancak solcu terör ör-
gütlennin de görmezden
gelinemeyeceğini belirt-
ti.
CIA Başkanı, görmez-
den gelemeyecekleri sol-
cu gruplar arasında Tür-
kiye'deki DHKP-C ör-
gütünü de saydı ve bu
grubun. iki Amerikan TO-
tandaşının öldürülmesin-
den sorumlu olduğunu,
Türkiye'deki Amenkan
çıkarlannı hedef aldığını
söyledi. Tenet diğer sol-
cu gruplann ise Latin
Amerika ve Avrupa'da ol-
duğunu belirtti.
ABD Senatosu Istüı-
barat Komitesi'nde ifa-
de veren Tenet, El Kaide
terör örgütüne ciddi bi-
çimde darbe vıırulduğu-
nu. ancak buna karşın ör-
gütün, ABD'ye saldırma
kararlıhğını sürdürdüğü-
nü kaydetti. Tenet, El Ka-
ide'ye darbe vurulması-
nın ardından örgütün, böl-
gesel ağlarla bağlantısının
devreye sokulduğunu ve
Fas, Kenya, Türkiye, Ür-
dün, Suudi Arabistan gi-
bi ülkelerde yerel örgüt-
lere destek vererek ey-
lem gerçekleştirdiğini
söyledi.