23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 ŞUBAT 2004 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab(2 cumhuriyet.com.tr 11 Papadopulos, tüm göçmenlerin evlerine dönmesini isterken Türk tarafının itirazlannı dikkate almıyor Kıbns'ta gerilimligörüşmeREŞATAKAR LEFKOŞA - Kıbns sorununun çözümünü amaçlayan ve Annan Planı temelinde devam eden görüş- melerin dünkü bölümünde, Türk \e Rum heyetleri arasında ciddi gerginlığin yaşandığı ve taraflann herhangi bir konuda uzlaşamadığı bıldirildi. Cumhuriyet'in güvenilir bir kay- naktan elde ettiği bilgilere göre, Türk tarafı dünkü görüşme sırasın- da, Annan Planı'nda yer alan sena- todaki temsiliyeti gündeme getirdi. KKTC Cumhurbaşkanı RaufDenk- taş, "Planda yer aldığı şekliyle se- natoda24'erkişilikteınsilrvetibiz24 Türk-24 Rum olarak kabul ediyo- ruz. Siz de ediyorsanız bunu teyit ede- Bm" deyince, Rum lıder Tasos Pa- padopulos'tan sert tepki gördü. Denktaş, kuzeyde, yani Türk böl- gesinde yaşayacak Rumlann sena- to seçimlen içın oy kullanması du- rumunda 24 + 24 şeklındeki tem- sıliyetin Turk-Rum ortaklığına da- yanmayacağını, ilk yıllarda 16 Türk 8 Rum, daha sonraki yıllarda ise 12 Türk 12 Rum gibi bir durumun söz konusu olabıleceğıni anımsatarak "Rum halkı, Türk seçimlerinde oy kullanmasın" önensini getirdi. Tasos Papadopulos, yeniden öf- kelenerek "Öyieyse 2 devletten vaz- geçelim ve her şey 1974 öncesinde- Idgibiokun. Yani karma yaşama dö- TüRKİYENİN MALİYETİ KONUŞULUYOR Dış Haberler Servisi - Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in Türkiye'ye yaptığı ziyaret, Alman basınında dün de geniş yer bulurken, bu defa bazı gazeteler Türkiye'nin AB'ye girişinin Almanya'ya maliyeti üzerinde durdular. Bild gazetesi, Schröder ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tokalaşırken çekilen fotoğrafını kullandığı haberini, "Bu tokalaşma Almanya için ryi mL yoksa pahab mı olacak?" başlığıyla yayımladı. Haberde, Türkiye'nin AB üyeliğinin her yıl yaklaşık 14 milyar Euro'ya mal olacagı, bunun yeni alınacak 10 üye ülkeye verilecek paradan daha fazla olduğu, bu paranın yaklaşık 3 milyar Euro'luk kısmmı Almanya'nın ödemek durumunda kalacağı savunuldu. Die Welt gazetesi de "Türkiye'nin üyeliği her yıl 14 milyar Euro'ya mal olacak" başlığıyla verdiği haberde, Schröder'in, Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angeia MerkeTin aksıne Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini hatırlatarak "ancak Türkiye'nin maliyetinin çok fazla olacağT yorumunda bulundu. VERHEUCEN: SCHRÖDER'İN ARKASINDAYIZ BERLtN(AA)-AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen, Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in Türkiye politikasını desteklediğini söyledi. Verheugen, Deutschlandfunk radyosuna yaptığı açıklamada, "Schröder'in Türkiye'nin AB üyeligine iüşkin turumunun ardında. tüm Avrupah hükümet ve de\let başkanlan tarafindan paylaşılan büyük stratejik düşünceier yatmaktadır. Avrupa'mn gelecekteid siyasi ve ekonomik güvenüği için Türkiye gibi sağlam ve istikrarlı bir ortağa sahip olmak önemli rol oynayabüir" dedi. Türkiye'nin yıl sonuna kadar üyelik için gerekli olan kriterleri yerine getireceğine inandığını kaydeden Verheugen, "Ancak bu sürecin sonunda tam üyeliğin gerçekleşeceğı konusunda kimse garanti veremez" diye konuştu. G nülsün" dedı. Heyetler arasında ya- şanan gerginlik, AlvaroDeSoto'nun zaman zaman müdahale ginşimle- rine karşm giderilemedi. Türk tarafının ikınci önerisi ise Annan Planfna dayalı çözümün, AB normlanna uydurulması yö- nünde oldu. Bu konunun açıkta bu- lunduğuna dıkkat çeken Denktaş "Eğer Annan Planı, AB normlan- na uvarianmazsa o zaman ileride herkes e\ine dönmek için AÎHM'de da\ a açma yolıına gider ve ciddi sı- lonülar yaşanır" dedı. Rum lideri Papadopulos, 1 Ma- yıs'ta AB üyeliğini garantilemiş Kıbns Cumhuriyeti'nin Cumhur- başkanı sıfatıyla bu önerının de ka- bul edilemeyeceğinı ve kurulacak yeni devletin AB içerisinde nasıl ça- lışacağı konusunda öneri sunmak is- tediklerini söyledi. Türk tarafının örüşmelerin dünkü bölümünde KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş liderliğindeki Türk heyeti, senatodaki temsiliyetin 24 Türk 24 Rum olacak şekilde teyidini isteyince, Rum tarafı "O zaman iki devletlilikten vazgeçelim" önerisinde bulundu... olumlu yaklaşımı üzerine, Rum önenlerinin bugünkü görüşmede masaya getirilmesi kabul edildi. Türk tarafını temsilen, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş 'ın yani sıra Başbakan Mehmet AliTa- lat ve Dışişleri Bakanı Serdar Denk- taş'ın katıldığı dünkü görüşme sı- rasında, BM Temsilcisi De Soto ta- rafindan masaya konan görüşme takvimi, önce Rum heyetıne başkan- hk eden Papadopulos tarafindan kabul edilmedi. Talat fena kızdırdı Papadopulos'un "BLrisüaşürma- ym ve dar bir çerçeveye ko>Tnayın" demesı üzerine Türk heyetinın de aynı doğrultuda görüş belirttiğı öğ- renildi. Bu durumda görüşmelerin, taraflann ortaya koyacağı konula- ra göre devam etmesi kararlaştınl- dı. Dünkü toplantının son bölümün- de, KKTC Başbakanı Mehmet Alı Talat, Rum liden Tasos Papadopu- los'a 2 soru yöneltti. Birinci soruda, Rum ordusunun elinde bulunan füzelerin moderni- zasyonu içın 30 milyon Kıbns Li- rası (Yaklaşık 62 milyon dolar) tu- tannda bir harcama karan alınma- sının nedenini soran Talat, ikınci ola- rak Avrupa Parlamentosu seçimle- rini gündeme getirdi. Papadopulos salonu terk etti Talat "Madem Id yeni bir ortak- uğa gjdiyoruz, silahlanmayansının ve AP için ayn seçim konusundaki tavnnızın nedeni nedir" diye so- runca aşın derecede öfkelenen ve "Sizde30 bin Türk askeri varken sa- vunma önlemi ahnamıza nasıl ka- nşabüiyorsunuz" karşıhğını veren Papadopulos'un, el sıkışmadan sa- lonu terk etmesi, heyet üyeleri ara- sında şaşkınlık yarattı. Rum hükümeti, Kıbns Cumhuriyeti sıfatıyla Türkleri AP seçimlerine çağırdı KKTC'yi şaşırlan parah îlan • Rum hükümetinin yarım sayfalık paralı ilanlan, Denktaş'm, Tasos Papadopulos ile 4 günlük bir aradan sonra görüşme masasına oturacağı günde Kıbns Türk basınında yer aldı. "Sayın Kıbnslı Türk Yurttaşlanmız" başhklı ilanda Kıbnslı Türklere AP seçimlerine katılmalan için yapmalan gerekenler anlatıldı. LEFKOŞA (Cumhuriyet) - Güney Kıbns Rum Yönetımi, bir yandan Annan Planı te- melinde çözüm ve Birleşik Kıbns Cumhuri- yeti'nin 1 Mayıs öncesinde kuruluşu için gö- rüşme masasına otururken, dığer yandan Kıb- ns Cumhuriyeti sıfatıyla, Avrupa Parlamento- su'ndakı 6 temsilcisini seçmeye hazırlanıyor. Rum Içişlen Bakanlığı, alınan karar gere- ğince, 13 Haziran'da yapılacak seçimlere Kıb- nslı Türklerin de kahlımını sağlamak için ha- rekete geçerken dünkü Kıbns Türk basınında yer alan yanm sayfalık paralı ilan KKTC 'de şok tesiri yarattı. Cumhurbaşkanı RaufDenktaş'ın, Rum liden Tasos Papadopulos ile 4 günlük bir aradan sonra görüşme masasına oturacağı bir günde yayımlanan "Sayın Kıbnslı Türk Yiııt- taşlanmız" başhklı ilanda şöyle deniliyor: "13 Haziran 2004 tarihinde hep birtikte Kıb- ns Cumhuriyeti'nin yeni Avrupa Parlamento- su'ndaki altı temsilcisini seçmemiz gerekecek. Bu seçimde, eşit seçme ve seçilme hakkına sa- hip olmanız için, yandaki başvuru formunu dol- durup 2 Nisan 2004 tarihine kadar fl Kayma- kamhk Dairesi'ne ya da Cumhuriyet'in kont- rol ettiği geçiş noktalanndaki bürolara sun- mahsımz. Büyük Avrupa ailesi içindeki ortak geleceğimizi beraberşekillendinnemiziçin bu seçimlere sizlerin de kaülacağuu ummaktayız." Başvuru formu vebeyanname Rum Içişleri Bakanlığı Seçim Hizmetleri tarafindan yayımlanan paralı ilanda, AP se- çimlerinde oy vermek isteyen Kıbnslı Türk- ler için başvuru formu ve beyannamesi de yer alıyor. Rum hükümetmın "Kıbns Cumhuriyeti" sıfatıyla yaptığı duyurunun, paralı ilan şeklin- de KKTC basınında yer alması, KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş'ın müzakere masa- sındaki pozisyonunu zayıflattığı gibi, yıllardır öne sürülen Türk tezini ortadan kaldıran bir yak- laşım olarak nitelendirildi. Türk tezine göre, Kıbns Cumhuriyeti'nin 1963 yılında yıkıldığı ve Rum idaresi tarafin- dan gasp edilen bu devletin Türk tarafınca ta- nınmadığı sa\iınuluyordu. Erdoğan-Schröder görüşmesinde iki lider, ülkelerinin iç dengelerini de gözettiler Schröder üyelik uzun yol mesajı verdi AYHAN ŞÎ1NIŞEK ANKARA - Almanya Başbaka- nı Gerhard Schröder, Ankara zi- yaretinde Türk hükümetine "Ko- penhagölçütlerini karşdadığuuzda müzakereler başlayacakür. Ancak üyelikuzun bir yol" görüşünü ilet- ti. Schröder. Erdoğan hükümetini destekleyecek şekilde Türk kamu- oyuna sıcak mesajlar verirken Baş- bakan Recep Tayyip Erdoğan da Schröder'ın Almanya'da işini ko- • Almanya Başbakanı, kapalı kapılar ardında, "Kopenhag ölçütleri karşılandığında müzakerelerin başlayacağmı" vıırgularken bugünden yanna üyeliğin olamayacağım söyledi. seçimlerinde yüzde 2.5 etkisı olan Türk kökenli seçmenlerin desteği- ni alacağını umut ediyor. SPD'nin Almanya'daki genel se- çimlerde sadece 6 bin oy farkıyla iktidan sağladığı dikkate alındı- ğuıda bu oran büyük önem taşıyor. Ahnanya Başbakanı Schröder, Ankara'da kapalı kapılar ardında laylaştırmaya çalıştı. Erdoğan, Türkiye'nin üyeliği ko- nusunda endişeler taşıyan Alman kamuoyuna yönelik olarak "Tam üyelik bugünün konusu değil. Bu konuda şimdiden bir taritı beklen- timizyok" mesajını verdı. Schröder, Türkiye'nin üyeliğini savunan politikasıyla, Almanya yapılan görüşmelerde Türkiye ile müzakerelere başlama konusunda "somutbir tarih" taahhüdünde bu- lunmadı. Bu konuda karann AB Komis- yonu'nun raporuna göre AB hükü- met başkanlarından oluşan AB Konseyi'nde verileceğini anımsa- tan Schröder, "Türkiye Kopenhag ölçütlerine uyumda başanyla iler- lemeye devam ederse AB Komisyo- nu'nun raporu olumlu olacakür. Biz de müzakerelerin gecikme ol- maksıznı başlaması için ağırfağonı- zı koj-acağız. Ancaküyelikuzun bir yol olacaktjr" dedı. Schröder, Kıbns'ta çözümün de bu konudaki karan olumlu yönde etkıleyeceğini kaydetti. Alman diplomatik kaynaklar. Schröder'in, Türkiye'nin AB sü- reci için mevcut koşullarda veri- lebilecek en güçlü destek mesajı- nı ilettiğinı kaydediyorlar. Zapsu'nun çevirikri tartışma konusu Şansölye Gerhard Schröder'in Başbakan Erdoğan ile yaptığı ba- suı toplantısında çevirmenlik ya- pan danışmanı Cüneyd Zapsu'nun bazı ifadeleri kısalttığı, bazı ifa- deleri de tam olarak aktarmadığı ortaya çıktı. Zapsu, Angeia Merkel'in ziya- reti sırasında da Erdoğan'ın bazı sözlerini yumuşatarak, bazı ifa- deleri de değiştirerek çevirmişti. De\let yetkililerinin olağan gö- rüşmelerinde, yeminli simultane çevirmenler görev yapıyor. AÇIKÇA ŞÜKRÜ StNA GÜREL '22 Mart Siireci' Eğer 21 Mart gününe kadar Kıbns'taki görüşme- lerden bir uzlaşma çıkmazsa sıra Türkiye' nin görüş- me masasına oturup sorumluluk almasına gelecek- tir. Mart sonuna kadar görüşmeleri sürdürüp bir yandan Kıbns Türkü'nü, öte yandan da Türkiye'nin hak ve çıkarlarını kollama işi, Denktaş tan AKP hü- kümetine geçecektir. Tayyip Erdoğan, "Kıbns'ta 22 Mart'a kadaran- laşma olsun. Iş, Türkiye'ye bırakılmamalı" demiş. Neden acaba? "Kırk yıldır süren sorunu biz çöze- ceğiz" diyen, içerde ve dışarda bilir-bilmez "işbiti- riciliğe" soyunan kimdi? Kimdi MGK kararlannda ortaya konan yönün tam tersine yol alıp, Davos'tan ABD'ye "açılımlar" yapıp, Denktaş'ı "dayatma cen- cteres/"ne girmeyezorlayan? Şimdi neden 22 Mart'a kadar, yani Türkiye Cumhuriyeti "çözüm masası"na oturmadan "/ş"in Denktaş tarafindan bitirilmesini is- tiyorlar? Çünkü artık bir "28 Şubatsüreci" korku- sunu üzerinden atmış bulunan AKP iktidan, şim- di bir "22 Mart süreci" sendromuna yakalanmış görünüyor. Kısacası, artık Cumhuriyetin temel- lerine sahip çıkma iddiasından vazgeçenlerden değil, halktan korkuyorlar... Bize göre bu "send- rom", daha öncekilerden çok daha "sağlıklı" so- nuçlar yaratacaktır. Bu satırların yazarının geçen hafta sonunda Bur- sa'da, geçen gün de Eskişehir'de tanık olduğu ve ge- lecek cumartesı Bandırma mitinginin göstereceği gi- bi, Türk halkı bu iktidann Kıbns'la ilgili tutumunu yakından izlemektedir. Üstelik, Kıbns konusu- nun Türkiye'nin iç ve dış politikasında nasıl bir "kı- nlma noktası" olabileceğini görerek, bilerek konu- nun bütün aynntılarıyla ilgilenmektedir. Artık saklayabilecekleri hiçbir şey kalmamıştır. Mütareke basınında yer alan ve bizim hangı konu- larda "uzman" olduklannı bıldiğimiz bütün yorum- cular, "gazetec/"ler ne kadar gayret gösterip "işle- rinin hakkını" verseler de gizleyemeyecekleri kadar açık bir biçımde her şey gözler önündedir: Yalnız Kıbns Türkü ile ilgili olarak değil, bütün Kıb- ns'la ilgili olan hak ve görevlerimizden vazge- çip Kıbns'la olan bağımızın kopartılmasına ve Kıbns Türkü'nün AB içinde eriyecek bir azınlı- ğa dönüştürülmesine razı olursak bunun so- rumluluğu AKP iktidannın olacaktır. Üstelik, AB aldatmacası çerçevesinde, Kıbrıs ko- nusunu başka konular da izleyecek ve Ege ve Ku- zey Irak'ın geleceği gibi yaşamsal konularda yine Türkiye'nin "anlayış göstermesi" beklenecektir. Ay- rıca Türk yargısını ve yalnız Türk yargısını ilgilendir- mesıgereken konularda şimdiden "AB sorunu" ha- line dönüştürülmektedir. Bu konularda da "açılım- lar" yapıldıktan sonra bıle alabileceğimız bir "hiç"t\r. Yıl sonunda, çok uzak bir olasılıkla da olsa, bel- ki AB'den bir "görüşme tarihi" alabilsek bile, on yıl ve yüzlerce yeni ödünden sonra, kendimizi, değişmiş ve üyesi neredeyse kırka varmış bir AB'nin dış kapısının mandalını hâlâ tıkırdatır halde bulabileceğiz... Türkiye'nin hak ve çıkarlarına yazık etme sorumlu- luğunu kım kaldırabilmış ki AKP iktidan kaldırabilsin? Kıbns görüşmelerinde gelinen son nokta, 21 Mart akşamına kadar uzlaşma sağlanmasının çok zor olduğunu göstermektedir. İki taraf, Annan Pla- nı'na getirmek istedikleri esaslı degişiklikler ba- kımından birbirlerine zrt konumdalar. Denktaş, çözümün iki halk ve iki kesimlilik esaslarına oturtulmasını isterken Papadopulos bunlan red- dederek "dönüşümlü temsil "den vazgeçilmesi- ni ve iki kesimlilik bakımından planda ne varsa bunlann değiştirilmesini istiyor. Denktaş, vanlacak bir anlasrnayla KıbnsTürkü'ne sağlanacak olan haklann AB içinde erozyona uğ- ratılmamasının güvencesini anyor. Bu doğrultuda, varılacak anlaşmanın AB Bırıncil Yasası haline getiril- mesini, bu noktada anlaşmanın yürürlüğe girmesi için bütün AB üyesi devletlerin parlamentolannda onay- lanması gerekiyorsa bunun yapılmasını istiyor. Ancak bu konuda şimdilik AB kılını kıpırdatmak niyetin- de görülmediği gibi, Papadopulos da "derogas- yon lann kısa zamanda ortadan kaldınlmasınmyo- lunu şimdiden açmanın peşinde. Kısacası, Denktaş masaya ne koyduysa Rum ta- rafı reddediyor. Üstelik, Rumlar bir yandan dasilah- lanmayı sürdürüyorlar. Son olarak hava savunma sis- temleri için 30 milyon Kıbns Lirası (60 milyon do- lardan fazla) harcamayı kararlaştırmışlar. Bu durumda anlaşma olması zor. Ama belki 22 Mart'tan itibaren AKP iktidarı her türlü sorumluluğu alacak ve şuna razı olacaktır: Tepeden tmağa si- lahlanmış Rumlann hegemonyasındaki Kıbnstan 25 bini aşkın Türk askeri, tankını, topunu, sanca- ğını toparlayıp Mersin limanına gelecek... 22-30 Mart arası görüşme döneminde masada olacak Türk diplomatlanna verilecek talimatla böy- le bir manzarayı yaratabilecek bir hükümet var mı Türkiye'de? Bilemeyiz, ama "22 Mart süreci"n\ başlatacak bir Türk halkı var diye düşünüyoruz... "Korku, dağlanbekler. "Türkhalkının hüküm kes- mesinden çekinenlerin korkusu, Beşparmak Dağlan'nı bekliyor. ssinagurel@cumhuriyet.com.tr CIA BAŞKANI TENET: DHKP-C ABD için tehdit W:\SHINGTON (AA) -ABDMerkezıHaberal- ma Teşkılatt (CIA) Baş- kanı GeorgeTenet, Ame- rikan çıkarlanna yönelik en önemli tehdidin Islam- cı teröristlerden geldiği- ni, ancak solcu terör ör- gütlennin de görmezden gelinemeyeceğini belirt- ti. CIA Başkanı, görmez- den gelemeyecekleri sol- cu gruplar arasında Tür- kiye'deki DHKP-C ör- gütünü de saydı ve bu grubun. iki Amerikan TO- tandaşının öldürülmesin- den sorumlu olduğunu, Türkiye'deki Amenkan çıkarlannı hedef aldığını söyledi. Tenet diğer sol- cu gruplann ise Latin Amerika ve Avrupa'da ol- duğunu belirtti. ABD Senatosu Istüı- barat Komitesi'nde ifa- de veren Tenet, El Kaide terör örgütüne ciddi bi- çimde darbe vıırulduğu- nu. ancak buna karşın ör- gütün, ABD'ye saldırma kararlıhğını sürdürdüğü- nü kaydetti. Tenet, El Ka- ide'ye darbe vurulması- nın ardından örgütün, böl- gesel ağlarla bağlantısının devreye sokulduğunu ve Fas, Kenya, Türkiye, Ür- dün, Suudi Arabistan gi- bi ülkelerde yerel örgüt- lere destek vererek ey- lem gerçekleştirdiğini söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle