23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 ARALIK 2004 ÇARŞAMBA HABERLER Belediye Yasası'ndaki af içeren madde oylanırken yedi milletvekili mükerrer oy kullandı AKP'nin oy manevmsı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu"nda, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in veto ettiği Belediye Yasası'nın görüşmeleri sırasında "oy" karmaşası yaşandı. Yasanın tümünün oylamasında nitelikli coğunluk olan 330 oya ulaşılamadı. CHP'nin itirazı üzerine af içeren maddenin oylamasında 7 milletvekilinin mükerrer oy kullandığı belirlendi. Bunun üzerine af maddesi düşmüş sayılarak yasanın kabul edildiği açıklandı. TBMM Genel Kurulu'nda, dün Sezer'in veto ettiği Belediye Yasası'nın 2 maddesi görüşüldü. AKP, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Sezer'in veto ge GLOBALPOLİTİKÜLTÜR ERGİN YILDIZOĞLU Boru Hattı Belası Ukrayna'da "rejim değişikliği" krizi üçüncü haftasını geride bıraktı. İnsan ister istemez, yalnızca petrol kaynaklanna sahip olan ülkelerin değil, topraklanndan boru hatlan geçen ülkelerin de, eğer etniktoplumsal uzlaşmayı sağlayamamışlarsa, dış müdahaleler karşısında ne kadar kınlgan olduğunu düşünmeden edemiyor. • Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in af getirdiği gerekçesiyle veto ettiği Belediye Yasası'ndaki geçici maddeye "Kesinleşmiş yargı kararlan bütün sonuçlanyla ortadan kalkar" ifadesi eklenmesine tepki gösteren CHP'li Ersin, söz konusu maddeyle Başbakan Erdoğan başta olmak üzere birçok belediye başkanının soruşturmalardan kurtanldığını söyledi. rekçeleri doğrultusunda çıkanlan fikra ve maddeyi genel kurulda yeniden getirdi. Sezer'in af getirdiği gerekçesiyle veto ettiği geçici maddenin, "Kesinleşmiş yargı kararian bütün sonuçlanyla ortadan kalkar" ibaresi eklenerek yeniden metne konulması yönünde AKP'lilerönerge verdi. CHP'li Ahmet Ersin, bu maddeyle Başbakan Tayyip Erdoğan başta olmak üzere birçok belediye başkanının soruşturmalardan kurtanldığını söyledi. diğini açıkladı. Alptekin maddelerin tümünün oylamasında da nitelikli çoğunluk arayacağını açıkladı. Oylama sonucunda 327 "kabul" oyu çıktı. Alptekin, bunun üzerine oturuma ara verdi. CHP'nin af maddesinin oylamasına itirazı üzerine inceleme yapıldı. Bu inceleme sonucunda 7 milletvekilinin mükerrer oy kullandığı belirlendi. Alptekin, mükerrer oy kulla Nttellkll çoğunluk arandı Maddenin af getirmesi nedeniyle oylamasında nitelikli çoğunluk olan 330 oy arandı. TBMM Başkanvekili tsmail Alptekin, oylamaya katılan 387 milletvekilinden 300'ünün kabul oyu kullandığını ve maddenin kabul edıl nımı nedeniyle 7 oyun iptal edilmesi sonucu af maddesindekı kabul oyunun 323 olduğunu belirterek bu maddenin düşmüş sayılacağını, bu maddenin düşmesi nedeniyle maddelerin tümünün oylamasında nitelikli çoğunluğa gerek kalmadığını, yasanın kabul edildiğini açıkladı. CHP Grup Başkanvekili Ah'Topuz, Meclis'te yüz kızartıcı olaylar yaşandığını belirterek "İlkoylamada 7,ikmci oyiamada 2 mületvekili mükerrer oy kuüannuştır. Bu ayıp da AKP'ye yeter. Hukukçu arkadaşlanmız, 3 maddenin de düştüğü mütalaasındalar, konuyu incefiyoruz'' dedi. 'Petrol kokusu' ABD Savunma Bakanlığı'nda hazırianan Üsler Yapısı Raporu'na (Base Structure Report) göre, ABD'nin, halen dünya çapında 5.458 adet açık ya da gizli, üs ve tesisi var. Bunlara, nedense o listedeyeralmayan Afganistan, Kuveyt, Katar, Kosova'daki üsleri ve Irak'taki 14 garnizonu eklediğimizde, ABD'nin, esas olarak, petrol kaynaklannın, ulaşım yollannın etrafında konuşlanmış olduğunu görüyoruz. Bu yüzden bugün, dünya nüfusunun yalnızca yüzde 5'ini oluşturmakla biriikte petrolünün yüzde 26'sını tüketen ABD, petrol ithal ettiği 15 ülkeden 14'ündeki kaynaklara doğrudan erişme olanağına sahiptir (Dan Smtth, 'Scent of oil', Foreign Policy in Focus). Soğuk Savaş bitti, SSCB gibi birtehdit ortadan kalktı ama, ABD'nin dünya enerji kaynaklannı doğrudan denetim altına alma saplantısında bir azalma olmadı. Bunu "El Kaide" gibi derme çatma, hatta varlığı bile şüpheli örgütlerin yarattığı birtehditle ilişkilendiren açıklamalarsa inandırıcı değil. Üstelik dün Şili'de, sonra Türkiye'de sola karşı harekete geçirilen "imha makineleri", "böyle" tehditleri ülke bazında gidermeye yeter de artar bile... ÖZEL ÖĞRENCİ YURTLAR1 Baykal: Hükümet hokus pokus yaptı • Özel Öğrenci Yurtlan Yönetmeliği'nden 'ırkçılık ve din istisman' maddesinin çıkanlmasını eleştiren CHP lideri Baykal, "Hokus pokus o madde kayboluveriyor. Bunlar meydanı boş bulsalar neler yapacaİdar görüyoruz işte" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. Özel Öğrenci Yurtlan Yönetmeliği'ndeki ırkçılık ve din istisman yapılmasını yasaklayan maddenin "hokus pokusla" ortadan kaldınldığını belirterek "Bunlar doğru değiL, Türkiye bunlan aşü" dedi. Baykal, partisinin Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Milli Eğıtim Bakanlığı'nın Özel Öğrenci Yurtlan Yönetmeliği'nde yaptığı değişikliği eleştirdi. Kamuoyunun dikkatinden kaçınlarak bazı dayatmalar getirildiğini anlatan Baykal, yönetmelikteki bölgecilik, ırkçılık ve din istisman yapılmasını yasaklayan maddenin kaldınldığını anımsatn. Baykal, " Yeni yönermelikte o madde yok. Hokus pokus o madde kayboluveriyor. Bunlar > akışmıyor, doğru değil, Türkiye bunlan aşü. Bunlar meydanı boş bulsalar neler yapacaklar görüyoruz işte" dedi. Mardin Kızıltepe'deki babaoğulun vurulması olayına işaret eden Baykal, insan haklan ve hukukun üstünlüğü bir yana, can güvenliğine yönelik tehdidin halen sürdüğünü söyledi. CHP'nin işsizliğin engellenmesi için getirdiği önerileri anlatan Baykal, ithal malını özendiren anlayışlann bir kenara bırakılması gerektiğini kaydetri. Baykal şöyle konuştu: *Japonya,ABD bütün dünya bunu yapıyor. Türldye tam bir aymazhk içinde, ayran budahhğı yaklaşmu içinde' Borçlanayım, yabancı mal tüketeyim' d>yor. Yabancı ülkeler geisin, Türkrve'de üretim vapsın. Başka ülkelerin işçilerini finanse etmeyelim, kendi işsizimize iş yaratacak anlayış içine gireüm." "CHP'nin "tşkur" projesini anımsatan Baykal, "AKP bizinı programımın çok seviyor. Bu projeye baksınlar'' dedi. TBMM Bütçe Komisyonu'nun Sayıştay üyelikleri için 1 yıl önce gönderilen liste konusunda halen görevini yapmadığını belirten Baykal, "Anlaşdıyor ki Sayıştay'ın betirlediği isimler iktidar tarafindan kabul edilebiHr değiL Hukuk de\1eti iddiası nerede kahyor? Bütçe çahşmalan biter bitmez bu konu ek ahnmah" dedi. Baykal. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmede konuyu gündeme getirdi. Zaman ABD'den yana değil Pazartesi yazımda değinmiştim, ekonomik olarak sorunlu bir döneme giren ABD, siyasi olarak da giderek yalnızlaşıyor, iradesini dayatmakta zorlanıyor. Bu sırada dünyanın çeşitli bölgelerindeyerel ya da küresel iddiaya sahip olabilecek güçler yükselmeye devam ediyor. Bu güçler arasmda Çin, Rusya, hatta Hindistan büyük öneme sahip. Çin ve Hindistan'ın ekonomik potansiyelleri çok büyük, Çin'in askeri gücü giderek artıyor. Rusya ise büyük askeri kapasitesinin yanı sıra Ortadoğu (ABD kontrolü) dışındaki en büyük enerji kaynaklanna, Hazar Denizi havzasında, Orta Doğu ve Avrupa petrol ulaşım yollan üzerinde etkin olma şansına/potansiyeline sahip. Rusya petrolleriyle Çin ve Hindistan'ın ekonomilerinin birbirine bağlanması halinde, ABD dışındaki bütün büyük güçler, ABD denetiminin dışında bir enerji kaynağına bağımlı olabilecekler. Bu, ABD'ye dirençli bir veya birkaç siyasi ekonomik blokun oluşması olasılığının önünün açılması demek. ABD'nin telaşı işte bu sürecin artık engellenemeyecek bir ivme kazanmaya başlamış olmasından kaynaklanıyor. Bu haftaki, The New Statesman'da Mark Almond'un vurguladığı gibi, bu güçlerin yükselmesinin engellenemeyeceğini kavrayan ABD, bunlar birer rakip olarak sahneye çıktıklarında ve "oyun başladığında" hazır olmak için en iyi taşlan ele geçirmek istiyor. Ukrayna da bu taşlardan biri ve Ukrayna Rusya petrolleri merkezli jeostratejik denkleme, Ukrayna iki nedenle uyuyor. Birinci neden, Karadeniz'den Polonya sınınna kadar uzanan 669 km. petrol boru hattı. Bu boru hattı eğer kuzeyden güneye çalışırsa Sibirya petrollerini Karadeniz'e ulaştırabilir. Eğer güneyden kuzeye doğru çalışırsa yalnızca Hazar Denizi petrolünü Avrupa'ya taşımakla kalmaz, bir zamanlar, yönetim kurulunda Condi Rice oturan Chevron'un Kazakistan'dan yılda 9 milyon ton (hartın kapasitesine eşit) petrol taşıma projesi de suya düşebilir. Ikincisi, Ukrayna'nın Sivastopol limanı. 199396 arasmda Rusya Karadeniz Filosu'nun komutanı Amiral Eduard Baltin'e göre, bu liman Karadeniz'i (dolayısıyla yine bir petrol taşıma hattını E.Y.) denetlemek açısından, Rusya için tek uygun yer (Daily Telegraph, 06/12). Zbigniew Brzezinski, Büyük Satranç Tahtası... adlı çalışmasında, Rusya'nın Baltık ülkelerini ve Polonya'yı kaybetse bile, Ukrayna'yı elinde bulundurduğu takdirde, güçlü bir Avrasya imparatorluğunun lideri konumuna yeniden yükselebileceğini yazıyordu. Estonya, Litvanya, Latviya NATO'ya katıldılar. Ukrayna NATO güçlerine transit geçiş hakkı (Nereye doğru dersiniz?) tanıdı. Eğer Ukrayna'da Batı yanlısı bir yönetim ülkeyi NATO'ya sokarsa Rusya hem boru hattının denetimini hem de en önemli Karadeniz limanını kaybedecek. Oyunda risk bu kadar büyük olunca Ukrayna'nın tek parça kalacağına inanasım gelmiyor. Umanm Ukrayna, petrol boru hattı, stratejik limanları ve etnik sorunlan olan diğer ülkelerin kulağına küpe olur. CHP Genel Başkanı Baykal, partisinin grup toplanbsına Grup Başkanvekilleri Ati Topuz ve Kemal Anadol'la birtikte geldi. Baykal'm konuşmasının ardından niillervekilleri arasmda Şişli Belediye Başkanı Sangül'ün Mersin mitingi nedeniyle kavga çıkü. (Fotoğraf: AA) Mersin Milletvekili Zengin, mitinge katılan muhaliflerin üzerine yürüdü Grapta Sarıgül kavgası katılan tstanbul Milletvekili Ahmet Güryüz Ketenci söz alarak kendisini sivil toplum örgütlerinin davet ettiğini, parti mitingi olduğu için gittiğini, suç işlemediğini ve katılanlann da partili olduğunu söyledi. Ketenci'ye tepki gösteren Trabzon Milletvekili Şevket Arz, "Tebrik ederim seni, bu partryi rezil etmek için elinizden geleni yapüıuz" dedi. Mersin milletvekili Şefik Zengin de mitinge kahlanlan "hainfikle" suçladı. Mitinge giden muhaliflerden Mersin Milletvekili Hüseyin Ozcan ise Zengin'e, "Tertip komhesmdekDer de partiB. orada topbnanbr da. Bu insanlara haksızkk etmeyin" dedi. Bunun üzerine yerinden kalkan Zengin, "Erkekseniz, dışan çıkm" diyerek muhaliflerin üzerine yürüdü. Küfurlü ahşmalann da yaşandığı gerginlik, araya girenlerin müdahalesiyle engellendi. Kavganın ardından bazı muhalif milletvekilleri "can güvenliklerinin ohnadığı" gerekçesiyle toplantının ikinci bölümüne katılmadı. ANK\RA(CumhuriyetBürosu)CHPGrubu'nda, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sangül'ün Mersin mitingi tartışma yarattı. Mersin Milletvekili Şefik Zengin, "Erkekseniz dışan çıkm" diyerek muhaliflerin üzerine yürüdü. CHP Grubu'nun kapalı bölümünde Genel Sekreter Önder Sav, Sangül'ün Mersin mitingine katılan milletvekillerini eleştirerek parti suçu işlediklerini söyledi. Sav, mitingdekı kalabahğı da "Sıvasta katliam yapan kalabahğa" benzetti. Bunun üzerine mitinge DURDURMA KARARI YAYIMLA TÜRKİYE CAZETİCİLER CEMİYETİ: Partilere dernek yardımı yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi'nin, Dernekler Yasası'nın demeklerin siyasi partilere yardım yapmasma olanak sağlayan hükmünün yürürlüğünü durdurma karan, Resmi Gazete 'de yayımlandı. Yüksek Mahkeme üyesi Sacit Adah karşıoy yazısında, yürürlüğün durdurulması için gerekli koşullann oluşmadığını savundu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Dernekler Yasası'nın demeklerin siyasi partilerden yardım almasını öngören düzenlemenin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi, düzenlemenin, siyasi partiler yönünden anayasaya aykınlığı konusunda güçlü belirtiler bulunduğu ve uygulaması halinde sonradan giderilmesi güç veya olanaksız durum ve zararlann doğabileceğini gözeterek yürürlüğünü, üye Sacit Adalı'nın karşıoyuna karşın oyçokluğuyla durdurdu. Üye Sacit Adah karşıoy yazısında, yürürlüğü durdurma koşullannın oluşmadığmı öne sürdü. Vakit inanç aynmcılığı yaptı lstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Prof. tzzettin Önder'in başvurusu üzerine, Anadolu'da Vakit gazetesinin şikayet konusu haberinin "Türldye GazetecüeriHakveSorumhüukBUdirgesFneaykm olduğuna" karar verdi. TGC Basm Senatosu Başkanlık Divanı, Prof. Önder'in, 8 Kasım 2004'te Vakit gazetesinde çıkan "Profesörden İslama seviyesiz sakhn" başlıklı haherle ilgili başvurusunu değerlendirdi. Haberin sunuluşunda, Türkiye Gazetecileri Hak ve SorumlulukBildirgesi'nin E bendi 3. maddesine aykınlık oldugu beürtilen açıklamada, söz konusu maddeye de yer verildi: "Gazeted; başta banş, demokrasi ve insan haklan olmak üzere insanhğm evrensel değerlerine, çokseslüiğe. farklınklara saygryı savunur. Milbyet, ırk, etnishe, cinsiyet, diİ, din, suuf ve febefi inanç aynmabğı yapmadan, tüm utuslan, tüm haDdann ve tüm bireyierinhaklannıvesay'gnılığınıtanff.Birulusun, bir topluhığun ve bireylerin kültürd değerlerine ve inançlarma (veya inançsıznğma) doğrudan salduı konusu yapamaz.'1 TMSF Başkanı Ertük '2001 krizi ilahi cezaydı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı AhmetErtürk,2001yıluıda yaşanan ekonomik çöküşte "metafîzikgüçlerin" de etkisi olduğunu savundu. Ertürk, "Bu kadar suç işkyen bir sektör ve toplunia binierinin ceza vermesi gereldyordu. Cezan yıhaketmiştik dedi. Ertürk, Maliye Teftiş Kurulu'nun 125. yıldönümü nedeniyle düzenlenen panelde yaptığı konuşmada, yaşanan son krizlere dikkat çekti. Türkiye tarzı liberalleşmede, hukuk ve ahlakırı bulunmadığını vurgulayan Ertürk, şöyle devam etti: nüydi? Ya da birilerinin komplosu muy du? IMF dediğimiz. iç ve dış güçler» Onlar mıydı? Bence hepsinin rolü var. Metafcdkgüçlerin de rolü olduğuna inanıyorum. Çünkü bu kadar suç işleyıen bir sektör vetophıma birilerinin ceza \ermesi gereldyordu. Bu piyasa mıdır, ilahi güç müdür bilmem, bilemem amaTürktoplumuceza\ı hak etmişti. Bir kolekrif suç süreci yaşadık." 1990'hyıllardakendisine kredi kartı verilmeyen bir kişiye banka kurma yetkisi verildiğinı belirten Ertürk. "1992 krizinde bütün işini kaybeden, 19961997'de hiç bir bankamn kredi vermediği bir kişi;' Ma"2001'deki çöküş bir dem bana kredi vermıflahi afet mry di ya da pi yorlar, ben de gidip banyasada elinde sopa olan ka a h n m " diyerek banbirflerinin öfktfenip o soka sahibi oluyor" dedi. payı başınuza indirmesi NOKTASI "Kalbin Zamanı" filmi, "Üç adam birkadını sevdi. Kadın da onlan. Aşk 20 yıl sürdü. Içlerinden biri öldürüldü" cümleleriyleözetleniyor.AliÖzgentürk; Halil Ergün, Hülya Avşar, Zeki Alasya, Oktay Kaynarca ve Birol Ünei gibi güçlü bir kadronun üzerine kurmuş filmini. Pera Palas, filmin hem mekânı hem de konusu. Olaylar 50 yıllık bir zaman aralığı içinde geçiyor. Emekli bir komiser, polisliği sırasında çözemediği bir cinayeti çözmek amacıyla Pera Palas'ageliyor. Bu nedenle filmi polisiye olarak adlandırmak mümkün. Işin içinde karmaşık bir aşk ilişkisi de oldugu için Ali özgentürk "Kalbin Zamanı" filmini "romantikpolisiye" diye tanımlıyor. Her filmi seyrettikten sonra karşılaşacağınızilksoru "Nasılbuldun" sorusudur. Zorbirsorudurbu. Film eleştirmeni değilim. Bu nedenle bir izleyici olarak bazı şeyler söyleyebilirim. /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyetcom.tr Filmin en etkileyici bölümlerinden birisi Cemil'in (Halil Ergün) Akfar'ı (Oktay Kaynarca) evine davet ettiği sahneydi. Cemil, sevdiği Belkıs'ına iki erkeği de ekarte ederek kavuşmuştu. Ancak, dram da buradaydı. Kadın sevdiği üç erkekle uzun yıllar sonra yeniden bir araya gelmiş ve seçim yapmaya zorlanmıştı. işte bu arada Akfar'la evinde karşılaşması çarpıcı sahnelerden birisiydi. Ali özgentürk'ün iyi bir iş yaptığını düşünüyorum. Gönül istiyor ki daha fazla film çekme imkânı oluşsun, sinemacılanmız daha fazla deney kazansınlar, piyasaya daha fazla film çıkarabilsinler. Bunun o kadar kolay olmadığını biliyoruz. Gişe, sinemamızın en büyük sorunlanndan birisi. Umanm, bu filmin şansı iyi olur. Yeni filmlerin çekilmesine olanak sağlar. İyi şanslar "Kalbin Zamanı", iyi şanslar Ali özgentürk... 'Bir Ali Özgentürk Filmi' Filmi sevdim. Bana sempatik geldi. Karakterier, konu çok ilginç. Pera Palas'ı hem mekân, hem konu olarak işlemek zekice. Deneyimli oyuncular, üstlendikleri rolü büyük bir ustalıkla oynuyorlar. Halil Ergün, çok iyi. Hülya Avşar, Zeki Alasya da usta oyuncular olarak filme renk katıyoriar. Fatih Akın'ın "Duvara Karşı" filminde olağanüstü biroyunculukçıkaran Birol Ünel sanki filme yeterince monte olamamış gibi. Genç oyuncular, özellikle genç Belkıs rolündeki Dolunay Soysert, etkili bir oyunculuk sergiliyor. Film çekilirken yaşamını yitiren genç Akfar rolündeki Arda Kan Polat da dikkat çekiyor ve genç yaşta ölümünün ne büyük bir kayıp olduğunu bir kez daha hatıriatıyor. Bu bir Ali Özgentürk filmi. Deneyimli bir sinemacı olan özgentürk, çok iyi bir öykünün üzerine kurmuş filmini. Yer yer tempo ağırlaşsa da zevkle izlenen bir film çıkmış ortaya. Pera Palas'ta kalmış iki ünlü Alfred Hitchcock ve Agahta Christie'ye göndermeler yapan filmin başındaki ve sonundaki özgün animasyon hikâyeler, filme katkıda bulunmuş. Ben filmi beğendim. Izlemesi zevkli bir eser ortaya çıkmış. Filmin hiç mi kusuru yok? Bunu eleştirmenler daha iyi degerlendirirler. Örneğin bitiş bölümünde cinayetin emekli komiser tarafindan çözüldüğü sahne, daha gizemli olabilirdi. Oyunun finalinde birkaç küçük sürpriz yapılamaz mıydı? Filmin etkileyici yanı, karmaşık insan ilişkileri, kötünün iyinin göreceli olduğunun yaşam içindeki iniş çıkışlarla kendini göstermesi. örneğin genç Akfar, serseri ruhlu, dengesiz kişiliğiyle bir karakter çiziyordu. Belkıs'la 25 sene sonra karşılaşmasından sonra birden uysal bir âşık haline dönüşüp kötü yönlerinin silinip gitmesi ne kadar hayata uygun diye düşündüm. Kötülüğünün asıl olması belki onun karakterini hayata daha uygun hale getirebilirdi. Aleksandra'yı oynayan GülerÖkten'in de iyi bir oyunculuk çıkardığını söyleyebilirim. "Kalbin Zamanı" filmiyle bir kez daha gördük ki ülkemizde sinemanın yeniden canlandırılması arayışı sürüyor. Çok zor ve olanakların kısrtlı olduğu koşullarda film üretmek kolay değil. Bu nedenle yönetmenler oyuncular, çok uzun uğraşlardan sonra bir film çekebilme olanağına kavuşuyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle